Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 20 EYLÜL 1995 ÇARŞAMBA
HABERLER
BiUis'te sel
• Haber Merkezi-
Bitlıs'te önceki akşam
başlayan şiddetli yağış sele
yol açtı. Şehir merkezinde
milyarlarca zarara yol açan
selde, can kaybı olmadı.
Özellikle Zeydan ve
Yükseliş mahallelerinin
selden etkilendiğini belirten
yetkililer. yağışın aralıklarla
sürdüğünü bıldırdiler. Olay
üzerine Olağanüstü Hal
Bölge Valisi Ünal Erkan'ın,
incelemeleale bulunmak
üzere Bıtlıs'e gittiğı
öğrenildi.
Duru suçunu
itiraf etti
• İSTANBLL(AA)-
Halkalı Nayman Mahallesi
2. Sokak 4 numarada
bulunan evlerinin önünde
oynarken geçen hafta
kaçınlan ve boş bir arazide
tecav üz edıldikten sonra
öldürûlen 4 yaşındaki B.K.
adlı kız çocugunun katil
zanlısı olarak gözaltına
alınan Asım Duru'nun dün
Asayiş Şube Müdürlüğü
Cinayet Büro Amirliği'nde
yapılan sorgusunda suçunu
itiraf ettiği ögrenıldı. Bu
arada. Asım Duru'nun
olayla ilgısinin olup
olmadığının
belırlenebilmesi içın
Ankara'ya göndenlen DNA
testlennin sonucunun
alındığı dabelirtıldi.
Maaşlar 21 ve 25
eylülde
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürusu)- lşçi emeklilen,
eylül ayı maaşlarını 21 ve
25 eylül tanhlerinde
alacâklar SSK Genel
Müdürlüğü'nden yapılan
açıklamada. her ayın 21'i ve
23'ünde ödeme yapilması
gerektıği hatırlatılarak. 23
eylül tarihinin cumartesi
gününe rastladıgına dıkkat
çekildi. Buna göre tahsis
numarasının son rakamı tek
olanlara 21 eylül perşembe.
tahsis numarasmın son
rakamı çift olanlara da 25
eylül pazartesı günü ödeme
yapılacak.
Çölaşan - Çiller
davası
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakan Tansu
Çiller'in. kişılik haklanna
ağır saldınlarda
bulunulduğu gerekçesıyle
Hürriyet gazetesi ve
yazarı Emin Çölaşan
hakkında açtıgı lOmilyar
lirahk tazminat davasına
devam edildi. Emın
Çölaşan. ö\ güleri kabul
edip eleştinler içın dava
açan Çıller'ı. "alaturka
siyaset yapmakla" suçladı.
Mahkeme başkanı. dosyanın
incelemeye alınmasını
kararlaştırarak duruşmayı
erteledı.
Bankalara saldırı
• İstanbul Haber Servisi -
Ümranıye Alemdağ Caddesı
üzerindeki Toprakbank
Şubesı yakınındakı inşaata
bırakılan bomba dün akşam
saat 23.30 sıralannda
patladı. Patl>amada ölen ya
da yaralanan olmazken,
olaydan hemen sonra bir
kadın. polis tarafından
gözaltına alındı. Bu arada.
Usküdar Çamlıca Lıbadiye
Caddesi üzerindeki Yapı
Kredi Bankası
bankamatigine
molotofkokteylli atıldı.
Saldında maddi hasar
meydana geldi. Saldınyı.
yasadışı DHKP-C adlı örgüt
üstlendi.
Peninçek'ten tepki
• AIVKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-tşçı Partısı Genel
Başkanı Doğu Perinçek,
Cumhurbaşkanı Demırerin
5-16 eylül günlen arasında
liderlerle yaptığı
görüşmelerde tP'yi davet
etmemesini "keyfı ve
yasadışı" olarak
nitelendirdi. Pennçek.
Demirel'e dün gönderdiği
mektupta. 1993 yılından
beri liderlerle 4 İcez
görüşme yapmasına karşın
IP'nin çağnlmadığinı
anımsatarak
"Cumhurbaşkanlığ! özel
nıülk değildır. dev letin en
yûksek makamıdır" dedi.
duştu
• ANKARA (AA)-
Merzifon'daki üsten eğitım
uçuşu için havalanan F-5
savaş uçağı. Çorum
yakınlannda düştü. Pılot
Üsteğmen Cenk Yeşilpınar
şehit oldu. Genelkurmay
yetkılilerinden alınan
bilgiye göre. dün saat 15.00
sıralannda eğitim uçuşu için
Merzifon'daki üsten
havalanan F-5 sa\aş uçağı
ile bir süre sonra irtibat
kesildı. Uçağa ait enkazın,
Çonım'un Osmancık ilçesi
yakınında bulunduğu
bildınldı.
l)\ P Antalya örgiitünden bir grup, il ve ilçe teşkilatlannın feshedileceği haberi üzerine Genel Merkez'i bastı. Partililer,, böy-
le bir karann olmadığını öğrenince tekrar Antalya'ya döndüler. (Fotoğraf:AA)
DYP örgütü parliyi bastıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP
Antalya il ve ilçe örgütlerinin görevden
alınacağı söylentıleri üzerine bir grup
partili Ankara'ya gelerek parti genel
merkezinin önünde gösteri yaptı. DYP
Genel Başkanı Rıfat Serdaroğlu. Genel
îdare Kurulu'nun (GİK) böyle bir
karannın olmadığını söyledi.
DYP Antalya Miîletvekili Hasan
Namal'ın organizasyonuyla 20 otobüsle
Ankara'ya gelen partililer. dün sabah
saatlerinde genel merkezin önünde
toplandılar. Antalya örgütünün başarılı
yönetiminin feshedılmek istendigini
öne süren \e ellennde "Antalya kaleyi
yıkmayın, DYP ahengini bozmayın",
"Keyfİ değil demokratik yönetim
istiyoruz*" yazılı dövizler taşıyan
partililer. seçimle gelen yöneticilerin
seçimle gıtmesinden yana olduklannı
belirttiler DYP Genel Başkan
Yardımcısı Rıfat Serdaroğlu da bir süre
parti binasının önünde bekleyen
partililere yaptığı konuşmada,
Antalya"dan gelen partililerin
duyarlılığını anladığını kaydederek
"Biz, Antalya'nın DYP misyonuna
bağlılığını biliyoruz. DYP'de parti içi
demokrasi işler. DYP Genel fdare
Kurulu'nun, Antalya il ve ilçelerivle ilgili
aunmış bir karan yok" diye konustu.
Rıfat Serdaroğlu. daha sonra odasında
Antalya Miîletvekili Hasan Namal,
Antalya tl Başkanı Orhan Altınay.
Merkez İlçe Başkanı Hüseyin Sapmaz
ve bir grup temsilci ile görüştü.
Erdoğan 'dan Sözen 'e
'Projene
sahip çık'İstanbul Haber Servisi - İstan-
bul Büyükşehir Belediye Başkanı
Tayyip Erdoğan, Göktürk çöplüğü
gırışıne çadır kurarak idare rnahke-
mesinin verdiğı yürütmeyı durdur-
ma karannın uygulanmasını isteyen
yurttaşlan PKK'lilere benzetti.
Tayyip Erdoğan, dün Ümraniye
Tav uİcçuyolu Caddesı'nın açılış töre-
nine katıldı. Törende bir konuşma
yapan Erdoğan, konuşmasında son
günlenn aktüel konusunun "lstan-
bul'un çöpfi ne olacak?" olduğunu
\ urgulayarak kendinden önceki Sö-
zen yönetımını. başlatmış olduklan
çöp projesı içın tebrik ettığinı söyle-
di. Çöp projesmı başlatanlan bugün
aynı projeyi sav unmadıklan için de
eleştiren Erdoğan. daha sonra şunla-
n syledı: "Sayın Sözen tarafından
başlatılan bu proje. ne yazıkki bugün
mensubu bulunduğu parti tarafın-
dan eleştirilivor. Anlamak nıümkün
değil. Bugün partisinin il başkanı
Göktürk'egiderekşos vapıyor. Bunu
ben değiL senin partinin belediye baş-
kanı yapn. Ye haklı \ aptı. dogru vap-
n. Ve bundan dolayı da takdir ve teb-
rikimi defaatk sundum. Ama ben
Sayın Sözen'den de bu projeye sahip
çıkmasını istiyorum.'*
Şile yakınfanndaki Karakiraz ve
Kemerburgaz yakınlanndakı Gök-
türk çöplüğünün bılim adamlannın
yaptığı araştırmalar sonucu seçıldı-
ğinı. bundan daha uygun bir yer ol-
madığını açıklavan Erdoğan. "Nedi-
yorlar? Ormana çöp döfcüyoriar. Ya-
lan sö>lüyorlar. Bu iş için bir tane da-
hi ağaç kesilmiş değildir. Ormanhk
alan değüdir" dedı Erdoğan. konuş-
masını şöyle sürdürdü: "Be karde-
şim \ahu el insaf. Bu insanoglu bizim
insanımız. Bunun çöpü bir yere dö-
külecek. TavMp Erdoğan'ın çöpü de-
ğil. Neye üzülüvonım biliyor musu-
nu/? \atandaş\ol kesivoryahu.ade-
ta PKK. \<A kesiyor. Efendim, idare
mahkemesi böyle kararSermiş. ^a-
hu ne zamandan beri idare mahke-
mesinin verdiği karaıian vatandaş
uygulamaya başladı. \atandasj soka-
ğa kim döküyor? V'atandaşı yol keser
hale kim getiriyor? Bunun cevabını
Bthonım. Eğer gerekirse ben çöp
kamyonlannın önüne geçerek oraya
gideceginı. 11 mifvon insanın kar-
şısına 300 kisi çıkarulmaz."
Refah Partisi ile şeriatçı terör örgütü Hizbullah ilişkisinde yeni halka
RP^li başkan Hizbvıllalı'uı araeısı
• Bolu'nun Düzce ilçesinde yakalanan Hizbullah
militanlanndan 5'inin RP üyesi olduğunun ortaya
çıkmasından sonra RP'nin Akçakoca İlçe Başkanı
İsmail Çelebi'nin de, şeriatçı terör örgütünün Düzce
grubunun firari lideri Recep Güler'in arkadaşı olduğu
ve örgüte eleman sağladığı açıklandı.
EVfcVGÖKTAŞ
.\NKARA - Bolu'nun Düzce
ilçesinde düzenlenen Hizbullah
operasyonunda yakalanan
sanıklardan 5'inin RP üyesi
olduğunun ortaya çıkmasından
sonra. RP Akçokaca İlçe
Başkanı İsmail Çelebi'nın de
şeriatçı terör örgütü için
faaliyette bulunduğu bildınldi.
Ankara DGM Başsavcılığf nca,
Hizbullah "ın Düzce Grubu
hakkında hazırlanan
ıddianamede. RP'nin Akçakoca
İlçe Başkanı İsmail Çelebi'nin.
örgütün Düzce kanadının firari
lideri Recep Güler'in arkadaşı
olduğu ve örgüte eleman
sağlamaya çalış'tığı açıklandı.
Iddianamede. eski bir Diyanet
Işleri Başkanlığı görevlisı
olduğu belirtilen Recep
Güler'in, örgüt adına çok sayıda
gasp, soygun, hırsızlık ve adam
kaçırma olayına adı kanştığı
gerekçesiyle hakkında idam
cezası istenen Cengiz Çelik'le
RP'li ilçe başkanı İsmail Çelebi
tarafından tanıştınldıgı bildirildi.
Şişli Merkez Camıı'nden Kâbe
örtüsünün çalınması olayına
kanşan \e evinde bir Kaleşnikof
tüfek ele geçirilen Çelik'in.
önceleri Nakşibendı Tarikatı ve
RP üyesi olduğu. daha sonra,
"Diyanet işleri'nin. Türkiye'de
mevcut idarenin denetiminde
bulunması nedeniyle kuruma
bağlı imamlann arkasından
namaz kıhnamayacağı, şeriat
eseslanna dayalı bir idare
kurulması gerektiği"görüşünü
benimseyerek çeşitli eylemlere
giriştiği anlatıldı. Iddianamenin.
"Sanıklann fiili ve hukuki
dunımlan"başlıklı bölümünde.
Hizbullah mılitanlanndan 5'inin
RP üyesi olduğu. hakkında 15
yıldan az olmamak üzere ağır
hapıs cezası istenen Yılmaz
Demirtaş'ın. geçen dönem bu
partıden millervekilliğıne
adaylıöını koydugu belirtıldi 12
Eylül Î980'den sonra Milli
Selamet Partisi'nin (MSP)
yerine kurulan RP'ye üye olan
Demirtaş'ın. 1985-86 yıllannda
ilçe yönetim kuruluna seçildiği.
kendisine örgütlenme görev i
verildiği. miîletvekili adayı
olduğu, menfaatçı davranışlan
nedeniyle yönetim kurulundan
istifa ettıgı de kaydedildi.
Iddianamede. Hizbullah'ın
Düzce grubunun lideri Recep
Güler'in bacanaği olduğu da
bildirilen Demirtaş'la ilgili şu
bilgilereyer verildi:
"Yılmaz Demirtaş'ın. Düzce'de
yaptığı işe bağlı olarak İstanbul'a
ğittiği, 1991 "e kadar kaldığı.
yeniden Düzee'yedönerek
bacanağı Recep Güler'in acbğı
Hicret mescidine devam erriği,
Recep Güler'in verdiği dersleri
dinlediğL, bu derslerde Güler'in
'Türkıye'de mevcut laık düzenın
ve Kemalist düşüncenin
dayatmacı olduğunu. bu
düzenın. cemaat ve cemiyetler
oluşturulup halk bırligi
sağlandıktan sonra bir
ayaklanmayla yıkılarak. yerine
İran'ı model alan Islami bir
devlet kurulması gerektiği'
biçiminde konuşmalar yaptığı,
daha sonra örgütün istişare
kuruluna seçildiği tespit
edilmiştir."
Iddianamede. Demırtaş'ın,
çocuğunu Recep Güler
tarafından açılan yasadışı Tevhid*
tlkokulu'na öğrenci verdiği,
örgütün Bolu Dağlan ve Püren
Yaylası'ndaki kamplannda
eğitim gördüğü vıırgulandı.
Türk Ceza Yasası'nın "devletin
emniyetine karşı silahlı cete
kurma" fiilinı düzenleyen 168.
maddesıne göre hakkında 15
yıldan az olmamak üzere hapis
cezası istemiyle dava açılan
sanık Hafil Kurt'un, RP'den
aynldıktan sonra Recep Güler'ın
kurduğu Hicret Mescidi'ne
devam ettiği ve "istişare kurulu"
üyeliğine getirildıği kaydedildi
Hizbullah ın RP'li militarn
Tutuklu sanıklardan Cengiz
Aksoj'un ıse. halen RP'li
olduğu. üç çocuğunu yasadışı
Tevhid llkokulu'na kaydettirdiği.
1991 yıhnda RP'li Mehmet
Fidancı tarafından Recep
Güler'le tanıştınldıgı, örgütün
Püren Yaylası'nda eğitim
aördüöü anlatıldı.
Haber-
Sen'in
mallarma
tasfiye
ANKARA(Cumhuriyet
Bürosu) - Tüm
Haberleşme \e Iletişim
Çalışanlan Sendikası'nın
(Tüm Haber-Sen)
kapatılmasının ardından,
bazı şubelerinin
mallannın Içişleri
Bakanlığı'nca tasfiye
edilmeye başlandığı
bildirildi.
Tüm Haber-Sen Genel
Merkezf nden yapılan
açıklamada. sendikanın
kapatılması karanna
karşı düzeltme isteğinde
bulunulduğu ve
mahkeme karannın
kesınleşmedigi
belirtilerek sendika
şubelerinde bulunan
mallann tasfiye edilmesi,
*Ş^rgısız infaz" olarak
nitelendirildi.
Açıklamada. Tüm Haber-
Sen'in hukuka aykın
olarak 3 Ağustos 1995
tarihınde mühürlendıgi
savunularak şu görüşlere
yer verildi:
"ŞişU 4. AsUye Hukuk
Mahkemesi'nin
memurlann sendika
kurması için vasal
düzenleme bulunmadığı
gerekçesini. Yargıtay
Hukuk Genel Kurulu
onaylamıştır. Ancak.
hukuk yolu henüz
tükenmeden İçişleri
Bakanlığı'nca tasfiye
voluna gjtmişrir."
Narin'in
annesi
toprağa
verildi
İstanbul Haber Servisi-
Ünlii işadamı Nurullah
Narin'in vefat eden eşi
Paki/e Narin dün
toprağa verildi. Pakize
Narin için Fatih
Camii'nde kılınan öğle
namazına Narin ailesü
İstanbul Valisi Hayri
Kozakçıoğiu. İstanbul
Emniyet Müdürii Necdet
Menzir ile çok sayıda
politikacı katıldı. Pakize
Narin, kılınan cenaze
namazmın ardından
/Jncirlikuyu'daki aile
mezariığına defnedildi.
ı Fotoğraf: UĞUR
GÜNYÜZ)
Hacaloğlu'ndan, PKK ile görüştüğünü iddia eden ANAP'a yanıt:
Kaı ntlasııılar istifa ederim
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - lnsan haklanndan
sorumlu Dev let Bakanı Algan
Hacaloğlu. Yozgat Cezaevi'nde
PKK'li mahkumlarla görüştüğü
yönündeki iddilann •'yalan*
olduğunu bildirdi. Hakkında soru
önergesı veren ANAP Yozgat
Miîletvekili MahmutOrhon u
sert bir dille eleştiren Hacaloğlu.
son beş yıldır Yozgat'a hiç
gitmediğini kayderti.
Hacaloğlu, dün düzenlediği basın
toplantısında, Yozgat Cezaevi'nde
PKK'lı mahkumlarla görüştüğünü
öne süren ve TBMM'ye bir soru
önergesi veren ANAP Yozgat
Miîletvekili Mahmut Orhon'u
eleştirerek. iddiasını kanıtlamaya
davet etti. Hacaloğlu. şunlan
söyledi. "Son beş yıldır \<jzgat'a
hiç gitmedim. Savın Orhon'un
önergesi haval ürünüdür ve
gerçekleri saptırmadır. Orhon'un
bu tavn, ANAP'ın nasıl bir hayali
anamuhalefet partisi haline
geldiğinin de kanıtıdır. İktidarda
olduğu gibi muhalefette de sınıfta
kalan ANAP. hayali olaylar ve
senaryolarla halkımızı yanıltarak
sonuç alabileceğini sanmaktadır.
Sayın Orhon, Yozgat'a gittiğimi
kanıtlasın hem bakanhktan, hem
de milletvekiUiğinden istifa
edeceğim."
Hacaloğlu. hakkında bugüne
kadar basında çıkan haberleri de
anımsatarak. bu ıddialann
rümünün asılsız olduğunu
vurguladı. Hacaloğlu, şöyle dedi:
"Polis ve asker şehitlerine karşı
duyarsız olduğumuz, teröristleri
koruduğumuz yönünde iddialar
vardır. Bunlar yalandır. CHP,
şehitlerin kanıyla bu ülkenin
sııuriannı çizen bir partidir. Bu
yalanlar. demokrarikleşıne
çabalarını içlerine
sindiremeyenlerin sergiledikleri
tav ırlardır. Radikal sağ, şehitlerin
kanı üzerine politika
yapmaktadır."
G L O B A L POLİTİKÜLTÜR
ERGİN YILDIZOĞLU
Globalleşme, Ulusal
Devlet ve Direniş Sorunu
Son yıllarda yaygınlaşan liberal yoruma göre, üre-
tim faktörlerinin serbestçe dolaşımı bir taraftan, tek-
nolojik devrim diğer taraftan, ulusal devleti ekono-
mik bir birim olarak anlamsızlaştırıyor, devletin birey-
ler üzerindeki kontrol mekanizmalarının bazılannı (ha-
berleşme, bilgi işlem vb. yoluyla) zayıflatarak birey-
sel özgüıiükleri yaygınlaştırıyor. Ûyleyse, globalleş-
meden yana olmamak, özgürlüklere karşı olmak ve
devletten yana tutum almak, 'dinozor'olmak anlamı-
na geliyor. Bu kadar çok rtiyayı bir arada görenlerin
kafalannın karışmasına aldırmayıp gelişmelere biraz
dikkatle bakarsak, globalleşmenin devleti kontrol
edenlerin kompozisyonunu değiştirdiğini, ulusal dev-
letlerin üzerindeki ıktidar kaynaklan yarattığını, bu
arada da ulusal/yerel düzeyde demokrasiyi zayıflat-
tığını ve ulusal devletin baskıcı yanını güçlendirdiği-
ni görürüz.
Globalleşmenin üretim faktörlerinin dolaşımını ser-
bestleştirmesinden başlayalım. Burada, (üretim fak-
törleri teorisinin makineyi de işçi gibi değer üreten bîr
'faktör' olarak görmesi gibi gariplikleri bir kenara bı-
rakırsak) dört önemli gelişme dikkatimizi çeker \-
Globalleşme, bölgesel ticari anlaşmaları, bloklaşma
eğıliminı güçlendirdi; 2- Çokuluslu şirketlerin kendi
içlerinde (pazarın dışında ve planlı bir şekilde) yap-
tıkları ticaret, dünya toplam ticaretinin önemli ve git-
tikçe artan bir parçasını oluşturuyor; 3- Sermayenin
uluslararasılaşması, mali hizmetler, sanayi üretimi ve
medya alanlarında önce global şirketlerin oluşmasr-
nı, sonra da bunların birleşerek global tekelleri yarat-
masını getirdi; 4- Mallar ve sermaye serbestçe do-
laşırken iş gücü serbestçe dolaşamadığı gibi, olası
dolaşmasının önüne de ABD ve Avrupa'da göçmen-
lik yasalarında yapılan değişikliklerle yeni engeller
dikıldi. Globalleşmenin, sermayenin 'senbesf dola-
şımının, ekonomik serbestleşme getirdiği doğru de-
ğil ama devleti şiddetle etkilediği doğru.
Ulusal devlet, tekelci sermayenin, golabal düzey-
de mali hizmetler alanında ve medya alanındaki gü-
cünden şiddetle etkileniyor. Bir taraftan global mali
sermaye. kredı stoklarını kontrol ederek kendine en
uygun ekonomik politikalannı ulusal devletlere daya-
tıyor. Diğer taraftan global medya gruplan, globalleş-
menin özgürlük getirdiğini, globalleşmeye direnile-
meyeceğini, serbest piyasa ekonomisınin akla uygun
tek seçenek olduğunu yayıyor ve büyük yayın gücüy-
le, politikacılann siyasi geleceklerini kontrol ederek
ulusal devletin, hatta siyasi partilerın pohtikalarını be-
lirliyor. Böylece ulusal devlet ve temsil kurumlan za-
yıflıyor ama halk, emekçiler karşında değil, sadece
uluslararası sermaye karşısında. Özetle devlet gücü
zayıflamıyor, devleti kontrol eden güçler değişiyor.
Şimdi şu mahut "üretim faktörierinden" bir tane-
sinin özellikle sabit tutulmaya çaltşılmasına bir baka-
lım. Devletin baskı gücünün azalmadığının en önem-
li kanıtını burada bulacağız. Global ekonomik kriz
içinde ücretin, yani iş gücünün fıyatının düşük olma-
sı özellikle önemli. Bunun teorik gereklerine başka bir
yazıda değinirız. Burada, uluslararası yatırımların
özellikle ucuz iş gücü alanlanna doğru kaymasını, Av-
rupa ve ABD'de refah devletinin budanması yolu ile
ücretin sosyal haklar kısmının sürekli düşürülmesini,
sendikal haklann geriletilerek toplu pazarlık sistemi-
nin zayıflatılmasını örnek vermek yeter sanırım. Işte
devlet, bu noktada, iş gücünün fiyatını ve iş disipli-
nini kontrol altında tutmak ve çokuluslu şirketlere ve-
rimli yatırım alanlan sağlamak için çok önemli bir iş-
lev üstleniyor. Devlet iktidannın kontrolunda bu şe-
kilde yaşanan bir değişıkliğin, parlamenter demok-
rasiyi bir karikatüre çevirdiğini ise tekrar vurgulamak
bilmem artık gerekli mi?
Öyleyse globalleşmenin özgürlükler ve demokra-
tik kurumlar üzerindeki yıpratıcı etkilerine karşı diren-
mek gerekir. Ancak her direniş gibi, bunun da basa-
nlı olabilmesı için, karşı çıktığı sürecin özelliklerini
göz önüne alması doğru olur. Devletin, uluslararası
sermayenin etkısi altına girdiği, ulusal ekonominin,
global ekonominin bir parçası haline geldiğı bir dö-
nemde, direnişin başansı, zannederim, özellikle bir
üretim faktörü olarak hareketi sınırtanmaya ve hak-
ları sınırlanmaya çalışılan işçilerin/emekçilerin ulus-
lararası dayanışmasından geçecektir.
Türkiye'den Avrupa'ya savunma.
DEP'in kapatılması
yasalanmıza uygun
ERGÜN AKSOY
ANKARA - Avrupa ln-
san Haklan Komisyonu'na
(AİHK), Anayasa Mahke-
mesi'nce kapatılan De-
mokrasi Partisi (DEP) ile
ilgili savunma gönderen
Türkiye, DEP'in kapatıl-
masının yasalara aykın ol-
madığını öne sürerek, par-
ti yönetıcilerinın "bölü-
cü"faalıyetlerde bulunduk-
lannı bildirdi.
DEP avukatlarından
Hasip Kaplan. partilerın
kapatılması konusunda ve-
rilen kararlann AlHK'de
teker teker bozulduguna
dikkat çekti.
Komisyonda. dostane
çözüm sürecinde bulunan
Halkm Emek Partisi (HEP)
ile ilgili Türkiye'nin henüz
bir yanıt vermediğini belir-
ten Kaplan. şöyle dedi:
"Komisyonda HEP d»-
vasınuı kabul edilmesinden
sonra, taraf olarak Türki-
ye'den çeşitli taleplerde bu-
lunmamıza karşın, henüz
bir yanıt alamadık. Biz,
anayasadaki düşünce ve ör-
gütîenme özgürlügünü kı-
satlavan maddelerin kakb-
nlmasını, antidemokratik
soruşturmalara son veril-
mesini istedik. Aynca. kap-
atılan HEP tekrar açıl-
mahdır."
Çalışma arkadaşımız
Halit Çatalorman'ın babası
KÂMtL
ÇATALORMAN'ın
vefatını derin bir üzüntü ile
öğrenmiş bulunuyoruz.
Kendisine Tann'dan rahmet,
arkadaşımıza ve ailesine
başsağhğı dileriz.
CUMHURİYET
ÇALIŞANLARI