03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 AĞUSTOS 1995 CUMA CUMHURİYET SAYFA VJÜNÜN PİLMLERt TELEVIZYON 15 Esrar Pferdesi 06.30 atv Gerilim /77\ (DOA)- Kendisini yavaş yavaş ölüme götüren zehiri kimın verdiğini 'O/ bulmaya çalışan adamın mücadelesi. Başrollerinde Rudolph O'Bri- an, Pamela Britton var. (1950) Kumara 10.30 atv Dram /Zm\ Bir kenar mahalle semtinde yaşayan dört kardeşin dramı anlatılıyor. >Ö' Avni Kütükoğlu'nun yönetiminde Mahmut Hekimoğlu, Neslihan Acar rol alıyor. Minik Serçe 10.30 Show TV Dram , Fakir bir-kesimden gelip ünlü bir şarkıcı olan genç kızın yaşamını vS' konu alanfilminyönetmeni Atıf Yılmaz. Başrollerinde Sezen Aksu. BulutAras var. (1978) Kardeşim 10.30 interstar Melodram ©tkı kızkardeş hayatm güçlükleriyle mücadele etmeye çalışır. Ertem Göreç'in yönetmenliğini yaptığı filmde Hülya Koçyiğit. Orçun Sonat başrolde oynuyor. Allah'a Adanan.. 11.05 GAP TV Dram /^\ Kardeşinin sevgilisiyle evlenen bir gencin pişmanlık dolu öyküsü *<S'anlatıIıyor. Yönetmenliğini Yavuz Figenli'nin yaptığı filmde Yılmaz Duru ve Figen Say rol alıyor. Kara Osman 11.30 Kanal D Güldürü /JJ\ Bir kabadayının komik öyküsünün konuedildiği 1973 yapımı filmin v!^ başlıca oyunculan Irfan Atasoy ve Deniz Erkanat. Filmin yönet- menliği Yücel Uçanoğlu'na ait. Şafağı Görmeden 12.00 Show TV Dram (Darkness Before Dawn>- Uyuşturucu bağımhsı bir hemşire ile hastanede tedavi gören gencin ilişkisini konu alanfilminyönetmeni John Patterson. Meredith Baxter. Stephen Lang rol alıyor. (1992) AssoKst 12.10 TRTINT Dram ®Assolistlik yapan bir şarkıcının hayatıyla gazino dünyası konu ediliyor. Yönetmenliğini Ülkü Erakalın'ın yaptığı filmde Ayşe Tu- nalı ve Bülent Bilgiç oynuyor. Hayat Mücadelesi 12.10 İnterstar Dram ©(5.20 An Hour Dream)- Dul bir kadın eşitlik haklan için mücadele verir. Russ Mayberry'nin yönetiminde Linda Lavin, Richard Jaeck- el rol alıyor. Bir Damla Ateş 14.10 Kanal D Dram ®Kızkardeşini düştüğü kötü yoldan kurtarmaya çalışan bir adamın öyküsünün konu edildiği filmın yönetmenliğini Osman F. Seden üstlenmiş. Başrollerde Ferdi Tayfiır. Necla Nazır ve Fikret Hakan var (1981). Amatör 14.30 Show TV Macera ©(The Amateur)- Münih'te görev yapan bir Amerikan elçilik görevlisinin kız arkadaşını öldürenlerin peşine CIA ajanlan düşer. Charles Jarrott'un yönetiminde John Savage, Christopher Plummer rol alıyor. (1982) Şerefımle Yaşarım 15.30 atv Macera /Çi\ Yoldan çıkan kardeşini kurtarmaya çalışan delikanlının öyküsü. ^İy Çetin Inanç' ın yönettiğifilmdeAyhan Işık, Bahar Erdeniz rol alıyor. (1971) 16.101 TRT 11 Intikam Aynntıyanda Vahşi Aşk 16.10 Kanal D Dram Trafik kazası sırasında tanışıp evlenen bir çiftle, kıskanç bir eski sevgilinin öyküsü. Yönetmenliğini Omit Efekan'ın yaptığı filmde Harika Avcı, Hakan Balamir ve Ekrem Bora var. KaraYazma 16.30 ShovvTV Dram ®Ağa kızına âşık olan gencin öyküsü. Remzi Jöntürk'ün yönettiği filmde başlıca rolleri Ibrahim Tatlıses, Perihan Savaş paylaşıyor- lar. (1979) 20Dolar 16.50 TRT 3 Macera /TT\ (Twenty Bucks)- Sokaklarda yaşayan yoksul bir kadın, yolda bul- vr/ duğu paranın üzerindeki rakamlarla loto oynar. Keva Rosenfeld'in yönetiminde Linda Hunt, Brendan Fraser var. Dağın Yüzü 17.15 TGRT Macera (La Face De L'ogre)- Dağcılann yolculuğu sırasında firtına çıkar. Bernard Gireudeau'nun yönetiminde Anny Duperey, Pierre Vaneck rol alıyor. Üç SevgiK 18.20 Show TV Güldürü /Jî\ Üç aşk arasında kalan çapkın gencin maceralan vS' yönettiğifilmdebaşlıca rolleri Tank Akan, Men lar. (1972) MehmetDinler'in Meral Zeren paylaşıyor- 19.501 Kanal 61 Yollarda Aynntıyanda 20.201HBB / MityonerAvı Aynntıyanda Fs Deli Rüzgâr 20.35 Show TV Dram ®Baba katili taksi şoıörüyle kötü yola düşen sevgilisinin öyküsü. Kaya Ererez'in yönettiği filmde başrolleri Emrah, Elif Inci Onat paylaşıyorlar. (1988) Emanon 22.15 TRT 3 Macera (Feminie Touch)- Zengin bir ailenin tek çocuğu sokakta tanıştığı ayyaşlardan birinden etkilenir ve onunla dost olmak ıster. Stuart PauFun yönetip rol aldığı filmde Cherly M. Lynn de var. Antrenman 23.50 TRT 2 Gerilim ©(L'Entrainement D'un Champion)- Yeni bir yanşmaya hazırla- nan bisikJet yanşçısı, toplumdan soyutlanmış bir kadmla ilişkiye girer. Bemard Faune'nin yönetiminde Richard Beny. Valeri Mainese var. Şantaj 00.10 Show TV Gerilim /Ov (52 Pick Up>- Şantaj ve cinayet ağına takılan bir işadamı kendini *O/ aklamaya çalışır. John Frankenheimer'ın yönetiminde Roy Schei- der. Ann Margret rol alıyor. (1986) Koloradolu Adam 00.15 HBB VVestern ©(The Man From Colorado)- İç Savaş sonrası Amerika'dan bir psikolojik vvestern. Henry Levin'in yönetiminde Glenn Ford, NVilliam Holden rol alıyor. (1948) Gençlik İksiri 00.40 Kanal 6 Gerilim /T?\ (Juvenatru)- Bir gençlik iksirinin üzerinde denendiği aktris aniden V ^ gençleşir. Brian Thomas Jones'un yönetiminde Vivian Lanko, John Mackay var. AynYoÜar 01.10 atv Duygusal (Seperate VVays)- Kocası tarafından aldatıldığını öğrenen kadın yaşamına yeni bir yön vermeye çalışır. Howard Awedis'in yöneti- minde Karen Black, Tony Lo Bianco rol alıyor. Buzul Sıcağı 01.10 Kanal D Macera /T>| (Arctic Heat)- Tatil için başlayan heyecan dolu yolculuk bir anda vS' kötüye gider. Yönetmenliğini Renny Harlin'in yaptığı filmde Mike Norris, Steve Durham ile David Coburn rol alıyor. Öldüren Bahis 03.00 TRT 1 Gerilim (Terminal Choice)- Bir klinikte meydana gelen esrarengiz olay- ZJ lan araştıran doktor ilginç gelişmelerle karşılaşır. Sheldon Lar- ry'nin yönetiminde Joe Spano, Diane Venora rol alıyor. Izleyin oYerli Orta Halli ÇJ) Yabancı HBB 2O.2o\ Kısmetlerini ayaklanna getiren genç kadmlarm macerası Uç 'milyoner avcısı' How to Marry a Millionaire, Yönetmen: Jean Negulesco / Oyuncular: Marilyn Monroe, Betty Grable. Lauren Bacall, Hilliam Powell, Cameron Mitchell, David Wayne, Rory Calhoun, Alex D'Arcy, Fred Clark / 1953 ABD yapımı, 96 dakika. SEVİN OKYAY Üç kız, New York'ta pahalı bir apartman dairesi kiralar ve milyoner avlamak için tuzak kurarlar. Bunun için de her türlü maddi ve fiziki kay- nakJannı harekete geçirirler. Sonun- da her biri bir erkek bulur. Bir tane- si, Sam Amca'nın vergi müfertişle- rinden kaçan ve kızlann harekât üs- sü olarak dairesini kiraladıklan Da- vid VVayne'dir. O. Marilyn Mon- roe'nun kısmetidir. Ücretli bir köle gibi giyinen Cameron Mitchell ise genç ve başarlı bir işadamıdır. La- uren Bacall'laeşleşir. Üçüncüsüise yoksul, ama dürüst bir orman koru- cusu olan Rorj Calhoun 'dur. O da Betty Grable'ın payına düşer. Bufilminseyircıleri, üçlünün için- de en çok Marilyn Monroe'nun oy- nadığı astigmat milyoner avcısını sevmişlerdi. Gözlük takmanın görü- nümünü olumsuz yönde etkileyece- ğini düşünen genç sanşının hayatı, erkekler dahil, önüne çıkan her şeye çarpmakla geçiyor. Grable'ın Lo- co'su ise dost canlısı bir başka san- şın. Her tür durumu kendi lehine çe- virmekte usta. Ama sonunda açık ha- va-bol güneş bileşiminin cazibesine dayanamıyor. Üçlünün beyni olan Schat- ze'de ise eşsız Lauren Bacall, aşk uğruna milyonlan tepen, sonunda ikisine de kavu- şan genç kadını oynuyor. 'Milyoner Avı'nda, Marilyn Monroe, astigmat bir milyoner avcısını canlandırıvor. Bu karakter, izleyiciler tarafından diğer karakterlere oranla daha çok beğenilmişti. 'Cinemascope'un bu ilk modern kome- di girişimi. hiç de korkulduğu gibi kor- kunç olmadı. Bunda herşeyin pahalı olma- sının, yıldızların da pırıl pınl parlamasının rolü var. Senarist Nunnallv Johnson, se- naryosunu ikı oyun üzerine kurmuş: Zoe Akinsın "The Greeks Had a Word for It"i ile Katherine Albert ve Dale Eun- son'un "Loco"su. Tabii bu malzemeyi, kendi komedi duygusuyla yoğurmuş. 2uo\ îzleyicilerin yeteneklerini sergilediği yeni bir yanşma ekranda 6 Iner misitı çakar mısın?' Kaya ile Gürdal (ortada) yarışmanın sunuculan (UGUR GÜNYÜZ) TV Servisi - atv'de yayına başlayacak "Iner mi- sin Çıkar mısın?" adlı yanşma programı. yanşmacı- lann yeteneklenni sergileyerek kazanmalannı amaç- lıyor. "tner misin Çıkar mısın?" gazete ve televiz- yonda yayımlanan ilanlara başvuran herkese açık. Ya- rışmacılar bir elemenin ardından halk jürisini oluştu- ran konuklar ve televizyon izleyicileri ile karşı karşı- ya gelecekler. Eğer yanşmacı, gösterisinde bütün sa- îonu alkışlarla ayağa kaldıracak kadar başanlıysa asan- sörle zirveye çıkacak. Ama eğer başansız olursa dü- şecek. Yanşmada asansörle zirveye ulaşıp altın elma- yı koparan finalist, bir ay boyunca bırinciliğı kaza- nanlann arasından sıynlıp bu başanyı yan finalde de sürdürürse star olarak zirveye taşınacak. Genel koordinatörlüğünü Aliş Sağıroğlu. yönet- menliğini Ertaş Uygun \e Alper Mestçi. yapımcılı- ğını Seçil Baykara Özesen'in üstleridiği yanşmayı Boran Kaya ile Tuba Gürdal sunacak. Programın orkestrası Murat Çekem & VIP olurken danslanyla da Gizem Kömürcü-Elif Kurgan eşlik edecek. EKRAN SEPETİ Romina'nın( Rominight'ı hakkında! ADNAN TÖNEL Televizyonlar ecza dolabı gibi. Her çeşit ilaç var. Ağn kesici, sarhoş edici, bayıltıcı, uyancı, çekici... Do- zunu ayarlarsanız belki motive edi- ci. Ama 31 temmuz pazartesi günü Kanal D'de yayına giren "Romi- night" adlı program gösterişli me- kân tasanmı, boyalı sunucusu (Ro- mina) çalışmayan seyyar mikrofonu ile tam bir katastrof... Tepe taklak Rominight: "Geri plandaki müzik kahramanlarını öne çıkarma>ı hedefleyen bir gece show belki." llk gece konuğu Deniz Arcak ve ekibiydi. Boyahkuş (Romina) nasıl, nerede. ne zaman. ne yapacağını bil- meyen ama 'kendine güvenen'i oy- nayan bir sunucu izlenimi uyandır- dı. Hele daha programın başında ko- nuğa detone bir Ingilizce parça söy- leterek hem konuğun hem progra- mın kaderi ile oynama riski izleyen- lere kolayca yansıyıveriyordu. Par- çadan sonra doğaçlama sorularla or- kestra elemanlanna yanaşan Romi- na, sözcük bulamama ve cümle ku- ramama durumunda kalıverdi. Sa- dece Romina ve Deniz'de yaka mik- rofonu olması en başta programın te- masına ters düşüyor. Bir de davulcu ve bas gitara uzattiğınız mikrofonun sesi açılmamış. Hele davulcu Cem Aksel'in Romina'ya "Ya şu mik- rofonu ağzıma sokma" uyansı dik- kate değerdi. Rominight'ın ilerleyen programlarda düzelmesi dileğiyle, başanlar. TRT1 16.10 Hellman'dan 'Varoluşçu' bir western The Shooting > Yönetmen: Monte Hellman / Oyuncular: Warren Oates, VVill Hutchins, Jack Nicholson, Millie Perkins ' 1968 ABD. 82 dakika. TV Servisi- Kiralık bir katil, eski bir ödül avcı- sının izini sürer. Belki de, "varoluşçu" tanımla- masını hak eden ilk westem. Hellman, vvesternin ana unsurlannı almış, onlann etkisini hafıfletme- den ve ortadan kaldırmadan, bir intikam hikâyesi kisvesi altındaki Kafkavari bir dramın temeli ola- rak kullanmış. Ödül avcısı Gasbade (Oates) ve genç çömezi Coley (Hutchins), meçhul bir kadın tarafından (Perkins) çölde onayol göstermeleri için ikna edi- lir. Derken, ufukta görkemli bir fıgür belirir. Da- ha sonra bunun sadist kiralık katil Billy Spears (Nicholson) olduğunu anlanz. Buna rağmen. Spe- ars'in kadınla ilintisi belirsiz kalır. Filmde baskın olan korku ve çaresizlik atmosferi, Gasbade ve Coley, kimliği belirsiz bir adamı avlamayı amaç- layan bir harekâta katıldıklannı anladıkça. büsbü- tün yoğunluk kazanır. Gregory Sandor'un mükemmel görüntüleri, bu duyguyu görsel olarak yaratırken, diyalog da as- garide tutulmuş. MERCEKLE BAKINCA MAHMUT T. ÖNGÖREN Hafifin Ağırlığı Bir hafif müzik sanatçısının yeni çıkan şarkıları- nın özel televizyonlardan birinin ana haber bülte- ninde uzun uzun tanıtılmasına geçenlerde burada şaka yollu takıldım ya, çok sayıda kişi de buna ta- kıldı. "Haklısın" diyen de var, "olmadı" dıyen de. Ortada bu denli çok sayıda olayın, daha doğru- su sorunun "haberi" dururken ve olayların çoğu- nun haberi ya hiç verilmez ya da çarpıtılarak, yon- tulup biçilerek verilirken böyle bir tartışmaya önem verilmesi, önemli bir noktayı bir kez daha vurgulu- yor: Insanlar artık kendilerini doğrudan doğruya il- gilendiren yaşamsal sorunlar ve bunların haber ya- pılış biçimi üzerinde durmak istemiyorlar. Hafif ko- nuiar artık daha ağır basıyor. Kanımca, üzerinde önemle durulması gereken toplumsal bir olgudur bu. Ortaya çıkan bir başka nokta da şöyle: Artık bu- gün "haberteri" oluşturanların, olaylar ya da olay- ları yaratanlar olmadığıdır. Haberieri, medyadaki- ler oluşturuyor. Herhangi bir olayı medyadakiler seçiyor ve kamuoyuna da "Işte haber budur" di- ye sunuyorlar. Kamuoyu da çoğunlukla medyada- kilerin kendilerine "Işte haberbudur" diye sunduk- lannı "Deme/c/c/7jaberöuymuş"diyekabul ediyor. Ûzellikle 12 Eylül'den önce ve sonra TRT'nin uy- gulamaları sonunda ortaya çıkan bu durum, özel televizyonlar döneminde daha da belirginleşti. "Yükselen değerler", haberciliğı de etkiledi ve de- ğiştirdi. Yani hafiflik. ağırlık kazandı. "Haber" diye ne verilirse ayrıcalıksız ve tartışmasız kabul edılme- ye başlandı. Bu nedenle de, hafifin ağırlık kazandığı yeni dü- zende piyasaya yeni çıkan şarkılar "haber" diye bültenlerde elbette sunulabilir ve çok sayıda kişi de bunu rahatlıkla kabul edebilir. Üstelik, "haber"\n, en olgun düzenlerde bile tek tanımı olmamıştır. Bundan yararlanarak her şeye "haber" de denemez ama. Elbette işin belli bir mantığı ve itkeleri vardır. Bunlara dayanarak bellı tanımlar, değerlendirmeler ve eleştirıler yapılmalı- dır. Ben de bu ilkelerden yola çıkıp, piyasaya su- nulan yeni şarkıların, nıtelik dışında, hiçbır haber özelliği taşımadığını burada bir kez daha vurgula- mak isterim. Bu şarkıların müzikle ilgili niteliği ise onlann rad- yolarda ya da televizyonlarda tanıtılmasını, değer- lendirilmesinı ve göklere çıkarılmasını engellemez elbette. Ama bu tanıtımlar konuyla ilgili saatlerde ve izlencelerde bol bol ve istenilen biçimlerde ya- pılır. "Eski", "olgun" ve "mantığı olan" dönemler- de radyo ve TV haber bültenlerinde ise salt "ha- ber" verilirdi. Hem de yorum yapmadan, yansızlı- ğı koruyarak, ilginçlik uğruna birtakım dolambaçlı yollara sapmadan ve üstüne üstlük, reklama baş- vurmadan... Benim, bir özel televizyonun haber bülteninde, piyasaya çıkan yeni şarkıların tanıtılmasını (söyle- şiler, yorumlar, övgüler, naklen yayınlar, izleyici al- kışlan vs. ile) eleştirmemden sonra söz konusu şar- kıcıya karşı bir tutum içinde olduğumu ileri süren- lere gelince, yazımı adamakıllı okumalannı salık ve- ririm. Eğer yazımdan böyle bir anlam çıkanlabilir- se, benim de "O şarkıları, sahibi olan sanatçıdan daha iyi söylerim" diye ortaya çıkmam gerekir. Eleştiri içeren yazıyı adamakıllı okuyanlar, bir de RTÜK'ü göreve şakadan mı, yoksa gerçekten mi çağırdığımı açıkça anlayacaklardır. Ama şaka bir yana, TRT'nin de üye olduğu Avrupa Radyo-TV Birliği'nin raporlarından haber bülteni, haber izlen- cesi fıkisi kesinlikle birbirinden ayrı türler) ve diğer izlence türleri arasındaki ayrımı okuyup, eğer iş- lerine geliyorsa, bir şeyler öğrenebilirler. Elbette gerçek haberciliğin kral olduğu dönemlerden... Haberciliğin bir tarifini verir miyim diye soranlar da var. llk fırsatta, ama önümüzdeki haftalarda... Hafifin ağırlığı o zaman daha iyi anlaşılacaktır. Yeni çıkan bir derginin ikinci sayısı: "lletişim - Etik", Yazıişleri Müdürü: Korkmaz Alemdar, Basın Yayınlılar Demeği Yayını, Ankara, Haziran 1995. Kanal D 23.oo\ 'Laf Lafı Açıyor' Ünlü izleyicilerle TV Servisi - "Laf Lafı Açı- yor"da Cem Özer'in konuğu Mu- azzez Abacı olacak. Çeşitli sürp- rizlerindeyeraldığı programın iler- leyen dakikalannda Cem Özer, Fatma Girik'i de konuk edecek. Ancak bu bölüm gelecek hafta ek- ranlaragelecek. Programın izleyici- leri arasında Bette Midler da var. Programason albümünden "Be- nim İçin Üzülme" adlı parçası ile katılan Abacı, kaseti ve müzik ko- nusundaki görüşlerini dile getiriyor. Sanatçı daha sonra "Duydum ki Unutmuşsun", "Sen Benimsin", "Huma Kuşu" ve "Kırmızı Giîl" adlı parçalan seslendiriyor. Aynca Semra Özal da Abacı'nın söyleyeceği şarkılara izleyenler arasından katılıyor. Abacı, izleyenler arasında bulu- nan Bette Midler'ı sahneve davet ediyor ve sanatçıya hitaben de bir- kaç Ingilizce parça söylüyor. Ayn- ca Cem Özer de sanatçıya yönelik esprilerini eksik etmiyor. Kanal6 I9.5o\ Durum komedisine yer yer duygu yüklenen 'Yollarda', yeniden Hıı^Lıes'ıııı hoş 6 kâbııs9 filıııi Planes, Trains and Automobiles Yönetmen: John Hughes Oyuncular: Ste\e Martin, John Candy. Laila Robins, Michael McKean, Kevin Bacon. D\lan Baker, Carol Bruce, 1987 ABD, 93 dakika. Kanal 6'nın 'arşiv' filminde Steve Martin ve John Cand> ovnuyor. TV Servisi - Yeniyetmefilmlerininguru"su John Hug- hes, bu kez yetişkinlerin dünyasında. Hughes. "Yollar- da"da (orijinal adı "Uçaklar, Trenler ve Otomobil- ler"), ABD'de ulaşımın yol açtığı felaketleri anlatıyor. Filmin iki kahramanının aslında çok basıt bir dilekleri var: Uçakla La Guardia'dan O'Hara'ya gitmek. Ikisinin, daha doğrusu Page'in iki günlük kâbusu da bu basit istekten kaynaklanmakta. Şükran Günü'ne iki gün kala, yuppi pazarlama danış- manı Neal Page (Martin), Manhattan'dan havaalanına doğru yola çıkar. Amacı, uçağa binip Şükran Günü'nde evine yetişmektir. Sorunlar. daha şehrin göbeğındeyken başlar. Adamın biri taksisini kapar. Sonunda havaalanına ulaşır, bir de bakar ki sefer ertelenmiş. Taksisini kapan adam da orada. Uçakta gene onun yanına oturmak zorun- da kalır: Del Griffıth (Candy). duş perdesi halkalan satı- cısı. Chicago'ya gitmesi gereken uçak VV'ichita'ya iner. Del Griffith sayesinde bir motelde tek bir oda bulurlar. Bir di- zi motel odası, kalabalık lokanta. taksi, tren ve kiralanmış arabayla korkunç yolculuklar, kamyonla otostop vb.'nin tek bir hedefi vardır: Evde, hindi tabağının önüne aile ef- radıyla birlikte tam vaktinde oturabılmek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle