Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 4 AĞUSTOS 1995 CUMA
10 DIZIYAZI
yeti olmayanbir dinDünyanın her yamnda Zoroastrianlar
olmasına (tran. Hindistan. Pakistan,
Azerbaycan, Almanya. Fransa, İngiltere,
Avusturya, Yeni Zelanda. Kanada. Ame-
rika, Avustralya) ve geleneklerini. göre-
neklerini korumaya çalışmalanna rağ-
men. bugün esas olarak bütün özellikle-
rini. özüne uygun, en iyi şekilde koruyup
sürdürenler. Iran'daki Zoroastrianlardır.
Ve buradakiler, halen eskı dillerini, yani
Dary dilini konuşurlar. Zoroastrianlar,
Avestadilini. yani Dary dilini konuştuk-
lannda. Farsça ya da (Cürtçe bilenler bu
dili ve konuşmalan anlayamazlar.
Zarathushtra, Kürt kökenli olmasına
rağmen. bugün yaşayan Zoroastrianla-
nn millıyeti yoktur. Onlar; Fars. Kürt ya
da Azeri değillerdir. Onlar sadece Zoro-
astriandır.
Zarathushtra ile ilgili birbirinden çok
farklı birçok tarih ve anlatım \ ardır. An-
cak bana göre bunlann içinden en akla
yatkınolanı:
"Bundan vüzyıllar önce, İran'ın batı-
sında Medler >aşamaktaydüar. Medler,
çeşitli bo>lardan oluşmuştu. Ruslar. Pa-
rathakenler, Strukhatlar,Arizantlar, Bu-
diler ve Magiler.
Bir Med boyu olan Magiler, Orumich
Gölü"nüngüne\doğusunda. FJe\endDa-
ğı'nın yamaçlannda. şimdiki Hemedan
bölgesinde \ aşı>oriardı. Magilerin büyük
bir çoğunlugu sihir ve bü\ü>le uğraş-
maktaydılar (magi-magic, ln«ili/cedeki
gibi). Nlüslüman Araplar. Zoroasrrian-
lara 'Mecusi" demektedirler."
Zerdüşt'le ilgili efsaneler
Magilerin soylu bir ailesinden olan Za-
rathushtra"nın dogumundan sonra (MÖ
683) olan bitene dair çeşitli efsaneleran-
latılır. Bunlardan biri, Sihircibaşı Dura-
san ile ilgili anlatiiandır:
"Zarathushtra doğduğunda Durasan;
doğan çocuğun, bü\ üdüğü \akit. sihri ve
büyüyü yok edeceğini. bütün sihirbaz ve
büyücüleri kovacağını sv/mişti. Bunun
için de Zarathushtra iki \ aşında iken Du-
rasan, sihirbazlarından üçünü. Zarat-
hushtra'yı ateş tapınağına getirmeleri
için görevlendirdi. Bü\ iik bir ateş vaktır-
dı. Bebeği getirdiklerinde, onu ateşin or-
tasına attılar ve tapınağı terk ettiler. Du-
rasan, bu Zarathushtra'nın sonu olacak
divedüşünüvordu.Zarathushtra'nınan-
nesi eve gelip bebeği göremev ince, ateş ta-
pınağına dua etmeve koştu. Ve orada Za-
rathushtra'nın ateşin içinde alev leıie ov-
nadığını gördü."
Buna benzer bir efsaneyi. Museviler
ve Müslümanlar lbrahim içın anlatırlar:
11
Kral N'imrod. tannlığını kabul etme-
yen ve kendisine karşı çıkan İbrahim'i
ateşe attmr. Fakat ateş yakmaz onu."
Zarathushtra. 7 yaşına geldiğinde o
dönemin en bilgili insanı olarak bilinen
Burzin-Kurus'unyanınagönderildı. Bu-
rada 8 yıl kaldı ve ondan çok şey öğren-
di. 15 yaşında e\ine döndüğünde, bu
Ariaülkesini. anavatanlan kuzey ovala-
n ve Moğolistan Dağlan olan Turanlılar
işgal etmişri. j
Zarathushtra. Turanlılar ile yapılan sa-
vaş sırasında yaralı askerleri tedavi et-
mek üzere gönüllü olmuştu. Savaş bitti-
ğinde Turanlıların kralı Azdehak. Analı-
ÂTEfT TKt MlY)Wrf1f
Yazı: SAMt SOLMAZ
Fotoğraflar: SAMİYE GÜÇER
M.AKİF SOLMAZ
• Bugün tüm özelliklerini en iyi
koruyup sürdürenler, iran'daki
Zoroastrianlardır ve eski Dary dilini
konuştuklarında, Farsça ya da
Kürtçe bilenler anlayamazlar.
Zarathushtra, Kürt kökenli
olmasına rağmen, bugün yaşayan
Zoroastrianların milliyeti yoktur.
Onlar; Fars, Kürt ya da Âzeri değil,
sadece Zoroastriandır.
Chak Chak Dağları'nda bulunan Pıre Sabz, Zerdüş-
tilerin hac yerleridir. 15-18haziran günleri dünyanın
her yerinden Zerdüştiler burayı ziyaret ederler.
lan tam anlamıyla egemenliği altına al-
mıştı. Ardından da Hindikuş"un bir ko-
lu üzerinde yer alan Belh'te göçebe ka-
bilelere daha rahat hükmetmek amacıy-
la bir kale inşa ettirmiştı. Kral Azdehak,
kudretini kabul edip kendisine itaat eden
Aria kabilelerini oraya yerleştirmişti.
Kabilesinden arkadaşlanyla birlikte
Zarathushtra da kaleye gitmişti. Ama
kral Azdehak'a ıtaat etmek için değil.
düşmanını daha yakından görebilmek
için.
Kral Azdehak. kanlı manda derileriy-
le kaplı bir tümseğin üzerinde yer alan
tahtında oturmaktaydı. Çevresinde ise
büyük birdaire oluşturacak şekilde uzun
mızraklı komutanlan sıralanmıştı. Kra-
lın gerisinde. dağın içine mağara gibi
oyulmuş kaba saba birmabet dikkati çek-
mekteydi. Bu mabedin girisinde, kayala-
ra yine kaba biçimde oyulmuş ıki dev ej-
Zerdüştilerin terk ettikleri evlerin kubbe ve çatıları incelendiği zaman islam, Osmanlı ve Hıristiyan
mimarisinin nereden etkilendiği daha iyi anlaşılır.
derha yer almaktaydı. Bunlar. mabedin
hem muhafızı hem süsüydü. Ortadaki
bazalt sunakta, kıpkırmızı bir ateş yan-
maktaydı. İçine ara sıra insan kemiği,
boğa kanı ve akrep atmaktaydılar. Bu ate-
şin gerisinde. zaman zaman iki koca yı-
lan belirmekte ve ısınmak üzere sunağın
yanına gelmekteydiler. Bu mabet Ahri-
man'a (Şeytana) vakfedilmiş bir mabet-
ti.
"Nevnoz efsanesinde adı geçen kral Az-
dehak veyılanlan. kutsal kitap Avesta'nın
Zamyad-Yast 37/6 bölümünde anlatıl-
maktadır. Sanıldığı gibi kral \zdehak A-
sur kralı değil. Turanlıdır ve Türktür.'"
Acının yok edilmesi
Zarathushtra. tam 10 yıl boyunca. fa-
kirlik ve yoklukla uğraşti. Bir yandan da
halkının acılannı hafifletici yöntemler
bulabilmek için durmadan çalıştı. Dün-
yadaki bütün kötülüklerin nereden gel-
diğini düşünmeye başladı. Istırabın
kaynağını bir bulabilse halkını mutlu
ve güçlü kılma rüyasını gerçekleştire-
bileceğine inanıyordu.
Ve Zarathushtra, iyilik ve kötülük
üzerine daha iyi düşünebilmek. dünya-
yı anlayabilmek için Sabalan Dağı'na
çıktı. Dağda geçirdiği üçüncü günün
gecesinde, uykusunun en derin nokta-
ya vardığı bir anda, önce gökgürültüsü-
nü andınr biçimde başlayan, sonra in-
sanın içini okşayan bir mmltıya dönü-
şen müthiş bir ses işitti.
Daha sonra çok şiddetli bir ışık çöktü
üzerine ve tann Ahura-Mazda ona insan
suretinde göründü. Ve Ahura-Mazda
ona. "Seni varatmış ve sonra da sevgili
olarak seçmiş olan Ahura-Mazda'yım
ben. Ey insanlann en iyisi olan Zarat-
hushtra, şimdi sesimi dinle. Sesim, sana
gece gündiiz demeden sürekli hitap ede-
cek ve böylece sana hayattar kelamı yaz-
dıracaktır."
Zarathushtra, tannnın söylediklerini.
koyun derisi üzerine, ateşe daldırılmış
tahta bir çubukla yazmaya başladı. Ve
Avesta böyle meydana geldi. Tıpkı
Müslümanlann Kuran'ı gibi önce hay-
van derilennin üzerine yazılmış: sonra
Musa'da olduğu gibi dualan, yasaları
ve ibadet şekıllen sedirden yapılmış
kutsal bir emanet sandığının içinde mu-
hafaza edilmişti.
On yıl sürelı bir yalnızlık dönemin-
den sonra. doğduğu kabileye dönmüş
olan Zarathushtra. kabilesiyle birlikte.
komşu Aria kabilelerini bir araya geti-
rip onlan Turanlılara karşı savaşmaya
teşvik etmişti.
O sırada onlara Ahura-Mazda'nın ke-
lamı olan Avesta'yı müjdelemişti.
Ve ardından Turanlılann kralı Azde-
hak, demirci Kavva tarafından öldürül-
müş. kalesi Arialılar tarafından işgal
edılmiş, her iki de\ yılan paramparça
edildıkten sonra. Ahura-Mazda'nın'di-
ni kurulmuştu.
"Ey Mazda. beni kendi dil ve sözünle
bunlardan haberdar buyur ki ben onla-
n insanlara tebliğ edevim." (Yasna 31 3)
Yarın: Nevruz ve bayram
gelenekleri
CHP
CUMHURİYET HALK PARTİSİ
İSTANBUL İL
BAŞKANLIGI'NDAN
DUYURU
CHP Olağan îstanbul İl Kongresi 20
Ağustos 1995 Pazar günü, saat
10.00'da, Hilton Oteli Convention
Center Salonu'nda aşağıdaki
gündemle toplanacaktır.
İl Kongre üyelerine duyurulur.
Gflndem:
1- Yoklama, açılış,
2- Başkanlık dıvanı seçimi,
3- Saygı duruşu,
4- Hesap komisyonu seçimi,
5- Raporların okunması
6-Raporlar üzerinde görüşmeler,
7- Hesap komisyonu raporunun
okunması. görüşülmesi, karara
bağlanması,
8- Aklama,
9- Kongre üyelerinin dilekleri,
10- Organlann seçimi,
11- Kapanış.
HAYAL
Kahvesi
ÇmtmUmUmmm
TEŞEKKÜR
Sevgili annem V'efa Kuran'ın ameliyatmı başanyla
gerçekleştiren
Op. Dr. ÖZTÜRK KARABEY,
Op. Dr. GÜLNİHAL
BÜYÜKYILDIRIM,
Anest. Dr. AIİ KIVANÇ,
Anıel. Hem. GÜLAY S O \ X U ' y a
tedavisi süresince yakın ilgisini esgirmeyen
Başhekim
Op. Dr. ŞİNASİ CAN
ve ÖZEL ACIBADEM HASTANESİ
tüm çalışanlanna, Kadın Doğum Servisi'nin
güleryüzlü ve özverili hemşire ve personeline
şükranlanmı sunanm.
Dr. ISMAİL KURAN
ÇATI / BAR
TEKNE GEZİLERİ
5 ağustos cumartesi 20.30'da Dolmabahçe'den,
21.00'de Üsküdar'dan Boğaz'a hareket...
# Canlı müzik # 2 bardak içki
# Çerez, meyve...
Sadece 500.000.- TL.
ÇATI RESTAURANT
GîTI 251 00 00
* tstege bağlı özel gezilerde düzenlenir. 251 00 00
Istanbul'da dünya çapında
bir tenis olayı!
29 Temmuz - 6 Ağustos
@ DEMİRBANK m UlkıU.ıyl».
Biletlerinizi TED ve AFM gışelerinden elde edebilirsinü.
Ûğrencilere ve lisanslı sporculara ücrelsiıûir.
(Daha fazla bilgi için telefon: 0-212 262 90 80)
Kaş 'ta tatilfırsatı
Villa Mata Hotel **
Bütçenize uygun. denize sıfır,
deniz ve orman manzaralı,
rüyalar beldesi
Kaş'ta,
Tatil fırsatını kaçırmaym...
2 kişi oda / kahvaltı 1.200.000.-
Ayrıntılı bilgi için
021229353 11 /Îstanbul
0242 836 23 00 /Kaş
Nüfus kağıdımı kaybettim hükümsüzdür.
Leyla ÇETİNKAY A
Kurtuluş,
Mecidiyeköy, Beşiktaş,
Şişlı civarında
6.000.000 TL.ye
kiralık ev aranıyor.
Tel.: 293 89 78
Ali Özbm
Pasomu kaybet-
tim hükümsüzdür.
Hanım EYCAN
Ehliyetımi kaybettim
hükümsüzdür.
Mehmet GÖKBORA
İSPİR ASLİYE
HUKUK
HAKİMLİĞt'NDEN
EsasNo 1994 142
KararNo: 1995 66
Davacı Karayollan Ge-
nel Müdürlüğü vekili ta-
rafından davalılar Fatma,
Ahmet, Hüseyin. Zeki,
Sefıne ve Zıyeddin AJkan
ile Tapu Kadastro Genel
Müdürlüğü aleyhıne açı-
lan tapu ıptalı ve tescil da-
vasının mahkememizde
yapılan açık yargılaması
sonunda; davalı Tapu Ka-
dastro Genel Müdürlüğü
aleyhıne açılan davanın,
husumetyönünden reddi-
ne. diğer davahlar aleyhi-
ne açılan da\amn kabulü
ile Erzurum ıli Ispır ılçesı
Bademli ko\ü Belliçayır
mevkıindek'am 16.7.1991
tarih 154 ada. 5 nolu par-
selde kayıtlı 0468.49 m2
miktarındakı taşınmazm.
teknık bilırkişı M. Halıs
Recepoğlu'nun
31.5.1995 tarihh rapor ve
krokısınde (A) harfi ile
kırmızı kalemle boyalı
0370.49 m2'lik kısmının
tapusunun ıptalı ile dava-
cı Karayolllan Genel Mü-
dürlüğü adına ve aynı yer
aynı mevkiinde kain
16.7 1991 anhve 155 ada
5 nolu parselde kayıtlı
1230 m2 miktarındakı ta-
şınmazm. teknık bilirkişi
M. Halıs Recepoğlıfnun
31.5.1995 tarihlı rapor ve
krokısinde(C)harfî ile ve
kırmızı kalemle boyalı
464 98 mTIık kısmm ta-
pusunun iptali ile davacı
Karayollan Genel Mü-
dürlüğü adına tapuya ka-
yıt ve tescılıne karar venl-
miş ancak bu karar dava-
lılar Ispır Bademli kövün-
den Şabanoğlu 1928"d.lu
Ahmet Altan, Hılmı oğlu
1949 d.lu Zekı Alkan ve
Hilmıkızı 1952 d.lu Sefı-
ne Alkan'a, gösterılen ad-
reslerinde bulunmadıkla-
nndan ve adreslerı tesbıt
edilemedıgınden tebliğ
edilememış olup bu dava-
lılara ılanen tebliğe karar
verilmıştır. lşbu kararın,
ilanm yayımlandığı tanh-
ten itıbaren 15 gün sonra
davalılara tebliğ edılmiş
sayılacağı, teblığden itı-
baren 15 gün içinde tem-
viz edilmedıği takdırde
kararın kesınleşeceğı ıla-
nen tebliğ olunur.
12 07 1995
Basın 34659
ANKARA...ANKA...
MÜŞERREF HEKİMOĞLU
Yaz Başhyor
Havran'a doğru guzel bir kavuşmayı kutlanm her za-
man. Önce çamlar, ardından zeytinlikler, Körfez mavi
mavı gülümser derken. Sevdiğim doğa parçasını ku-
caklanm. Eve vannca bir solukta denize dalanm. bir ku-
laç, bir kulaç daha derken yaz başlar. Uzun yıllann alış-
kanlığı bu; yaz Ören'de başhyor, Ören'de bitiyor, Kör-
fezde demek daha doğru belki, bu güzel doğa parça-
sını görmeye de, gezmeye de doyamıyorum. Hâlâ git-
mediğim yerler var. Bilge dostum ida gülümsüyor, gü-
zellikleri yitırmeden görmemi öneriyor. Çevre kirlen-
mesinden, doğayı yok eden, zeytinlikleri betonlaştıran
eylemlerden, bilgısizlikten, hoyratlıktan, sevgisizlikten,
sömurüden çok rahatsız besbelli. Yüzyıllar boyunca
neler görmüş ama böylesini görmemiş anlaşılan.
Her dalda, her konuda çelişkiler yaşanıyor ülkemiz-
de. Kıyılarda yenı siteler oluşuyor durmadan, antması
yapılmadan denize dökülüyor atık sular, zeytinyağının
değeri, yaran giderek önem kazanırken zeytin ağaçla-
rı kesılerek arsaya dönüşüyori Yaz başlıyor. başkentin
gerilimi, yozluğu geride kalıyorama, Körfezin sorunla-
n, çevrenin konulan başhyor bu kez. Onlara kapana-
rak yaşayamıyor insan! Geldiğim akşam kapı çaldı,
DYP'li Belediye Başkanı Necdet Uysal geldi, yanında
iki CHP'li üye. Önce kutladım, sokak da deniz de kum
da temiz bu yaz. Iskelede çiçeklı parklar var. Partisi ne
olursa olsun, seçim bölgesıne, seçmenlerıne sevgi ve
saygıyla çalışan bir başkana ilgi duyarım. Destekle-
mekten geri kalmam. Yalnız RP'lilere tepki duyuyorum.
Çünkü onlar tüm davranışlarıylaCumhuriyetimizi oluş-
turan ilkelere tepkiyi yansıtıyor. laikliğe karşı şeriatçılı-
ğı, çağdaşlığa karşı çağdışılığı. Başkan Uysal ilçeye dö-
nük çalışmalannı özetledi bana, amacı kalıcı btrşeyler
yapmak, her yıl düzenlenen festivali daha iyi birdüzey-
de kurumlaştırmak, halkın ekonomik yaşamına katkı-
da bulunacak girişımlerı gerçekleştirmek. Örneğin,
Örentepe'de bir açıkhava tiyatrosu yerel yönetimin
gündemine girmış bulunuyor. Projesi ODTÜ Mimarlık
Fakültesi'nde hazırlanan bu tiyatro gelecek yıl açıhrsa
festivalin kültür ve sanat programı daha güzel ve renk-
li olacak, d'ryor ve ekliyor, "Ben başkanhkta kalmaya-
cağım ama, bana oy verenler, onların çocuklan tiyat-
rodan yarahanacak."
Güzel bir yaklaşım değil mi?
Başkan Uysal ile gelen iki CHP'li üyeden biri Şükrü
Özgüçlü. Şimdi Mehmet Hoca diye anılan öğretmen
Mehmet Özgüçlü'nun oğlu. içten bir CHP'li. Babasın-
dan söz ettik bırarahk. Dınlerken hüzün bastınyor. Öz-
güçlü'nün sağlık sorunlan var bir süredır. Yıllarca ön-
ce Örentepe'de karşılaştığım genç öğretmeni düşünü-
yorum, Pelitköy ilkokulu'ndageçirdığim bırsabahı, kal-
bi bu doğa parçası, bu Körfez, bu dağlar, bu dağların
eteklerindeki uygarlıklar için çarpıyor, sevdalı değil ka-
raseydah bir Burhaniyeli. Özgüçlu olmasaydı başkent-
liler Ören'e gelir miydi bilmem? iskele yolunda, öğret-
men evlerinde, Sunar Sitesı'nde. 27 Mayısçılar'dan,
CHP'liler'den, yazarlardan, sanatçılardan, bılim adam-
larından büyük bir grup var bugün. Hepsinin gelişinde
Özgüçlü'nun etkısi var, onu da Nuri Bozyel'i de teşek-
kürle anmak gerekir bence. Ören'e gelince onu sık sık
görürüm, yeni öykuler anlatır. yazarlardan, çizerlerden
son haberleri verir bana, sabahlara dek okuduğu kitap-
lardan söz eder. Bana da anılarımı yazmamı söyler dur-
madan. Söz verdim başladım, bir bölumü de özgüçlü
kuşkusuz, ancak Özgüçlü için bir roman yazmak ister-
dim doğrusu. Burhaniyeliler onu yeteri kadar tanıyor
mu acaba? Savaştepe Köy Enstitüsü çıkışlı bir öğret-
men Özgüçlü. Ocagının ateşi hiç sönmedi yüreğin-
de.Tonguç Baba'lan. Hürrem Arman'lan hiç unut-
madı, Sabahattin Eyuboğlu, Bedros Reis Kazda-
ğı'na onunla tırmandı, Samim Kocagöz'ün kapısını
sonuna dek o çaldı. Belleğini yitirdıği soyleniyor şim-
di. O bellek tükenmez bence. Belki de unutmayı yeğ-
liyor. Az acı çekmedi, Savaştepeli olmanın. sol aydın-
larla dostluğun acı faturalarıyla dolu yaşamı.. belleğin-
den onlan silmek ıster belki de.
Karşılaşınca neler konuşacağız kimbilir. Belki Perte-
rene'yi anlatır bana, hayal ettiği antik kentin sokakla-
nnda gezdirir, ya da Nâzım'dan dizeler, Benden Se-
lam Olsun Anadolu'ya kıtabından bir bölüm okur, Bo-
razan Efe'ye yönelir derken. Bunlan unutmuş olabilir
mi? Düşünürken hüzün bastınyor, neler yaşıyor insan,
nelere direniyor, nelere dırenemiyor, birlıktelikler nasıl
bölünüyor, tıp bilimindeki gelişmeler de nasıl geride ka-
labiliyor...
•••
Güneşin batışını çok severim Körfezde. Assos'un
ötesinde görkemli bir şölen seyrederim. Kimi akşam
güller açar denizde, pembeliğine dalar düşlenirim, ki-
mi akşam menekşelenir sular. mor bir bahçe oluşur
dağlann gölgesinde. Güneş batar ama, panltısı uzun
sürer gökyüzünde. Ben de batışı değil doğuşu düşü-
nürüm; güzel bir güne, yenı bir sabaha uyanmayı, tüm
sevdiklerimle yeniden buluşmayı, tüm güzellikleri bir-
likte yaşamayı.
Başkan Uysal'dan sonra Balıkçı Mehmet Çavuş
geldi balkona. Körfezdekı en eski dostlanmdan biri,
sardalya getirmiş bana. Nasıl pişeceğini anlatırken se-
si gülüyor. Sordum birden. Mendirekten nehaber? Se-
si daha çok güldü. Çok iyi haber abla, dedi. Mendirek
bitecek, güzel bir liman olacak iskelemiz, tekneler ge-
lecek, yatlar, kotralar, burası şenlenecek, işler gelişe-
cek, biz de denızımize, kaptanlığımıza kavuşacağız.
Sesi gülüyor, gözleri umutla parhyor bahkçının. fnsa-
nımızın gizemini yansıtıyor. Guç koşullara karşın u-
mudu solmuyor.
Solduranlara da bir uyan kuşkusuz.
BULMACA SEDAT YAŞAYAX
1 2 3 4 5 6
SOLDAN SAĞA:
1/Meyvebılım. 2/
Eski yapı ya da 1
kent kalıntısı... O-
val. 3/Ağn'nınbır ^
ilçesi... Islamlık- 3
tan önce Kâbe"de
duranüçputtanbı- 4
n (diğerlen Uzza c
ve Menat). 4/ Kü-
çük mağara... Gö-
rülenâlemınötesi.
5/"Sunsâgan —
bana mestâne de-
sünler Usanma-
dı gitti gör o di\ â- "
ne desünler" (Şeyhülıslam
Yahya)... Yabancı.' 6/ Mer-
kez... Bir nota. II Sert bir ıç-
ki... Bir çubuk üzenne asılan
üçgen yelkene \enlen ad. 8/
Mıllı Edebiyat dönemınde
"Rubab" dergisi etrafında
toplanan şairlerin meydana
getirdiği topluluk. 9/ Atlas
Okyanusu'nda bir takımada
ve ülke.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/Tereyağlı küçük kuru bıs-
küvi. 2/ Mevkı. makam... Derıde sınırler boNiınca bırtakım
ağnlı fıskelerin dökülmesiyle beliren hastalık. 3/Çelikço-
mak oyununa ve bu ovunda kullanılan değneğe verılen ad...
Tören nitelıği taşıyan bir halk oyunu. 4/ Bir ışı doğru ve
uygun bulmak... Şaşma belırten bir ünlem.5/ Meyve kuru-
su... Misket limonu da denılen küçük bir limon cinsı. 6/ Os-
miyutn elementının sımgesı... Çanta ve ayakkabı yapılan se-
pılenmiş dana derisi. II Et suyunun soğuduktan sonra gev-
şek ve esnek bir kıvam almış durumu... Arthur Hailev 'in bir
romanı. 8/ Bir düşünce anlatan bir ya da bırkaç tümcelik
söz... "Irlanda Cumhurıyet Ordusu." 9/Ağırlık ve uzunluk
ölçüleri için kabul edilmış yasal ölçü modelı.