29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 27 MAYIS 1995 CUMARTESİ 14 KULTUR Medyanın yeni kralı: Mirkelam Hafta başına kadar her şey nor- maldi. Müzik kanallarında arada sırada yayımlanan siyah-beyaz bir klipte çiçeklı pantolonlu Mirkela- uı adında genç şarkıcı gecekondu mahallesinde koşuyor, alaturkay- la rock arası ritmik bir parça söy- lüyordu. Önce pek dikkat çekmeyen, an- cak sonra begenilmeye başlayan Her Gece adlı parçanın klibi Bru- ce Springsteen' in Streets Of Phfla- delphia adlı klibinin yerli versiyo- nuydu. Spnngsteen ABD'nin fakir mahallelennden bınnde yürüyor- du, Mirkelam da Yenibosna'daki gecekondular arasında koşuyor- du... Ne olduysa hafta başında oldu. Gazetelerde Mirkelam ın fırtına gibi estiği, tüm Türkiye'nin onu konuştuğu. bir Türk Freddie Mer- cury"sinin doğduğu haberleriyle ciçekli pantolonlu genç daha kase- ti çıkmadan pop müziğin "yaz kra- lı ' ilan edildi medya tarafmdan. 29 yaşındakıjeofizikmühendisi Mir- kelam'ın yaratıcılan bestelerin il- gi göreceğini tahmın ediyordu ama bu derece bir medya pompa- sının yaratılacağını hiç mi hiç bek- lemiyordu. Yıllardır biriktirdiği bestelerini arkadaşı lskender Paydaş'la de- ğenlendirmeyi, popta iyı bir şey- ler yapmayı düşünmüştü genç adam. Ancak medya Mirke- lam "dan yeni bir Tarkan. Kenan, Burak ya da Mustafa olmasını is- tiyordu hemen. Mirkelam TV söy- leşilerinde evli olduğunu, sakin bir yaşamı tercih ettiğini ve ilah şab- lonuna pek uyamayacağmı çıtlatı- yordu ama. medya startı vermişti. Türkiye'de böyle tanıtım Tarkan'a bile ancak ikinci kasetinde nasip olmuşru... Mirkelam'ın dün piyasaya çı- kacağı söylenen albümünün yayı- mı pazartesiye kaldı. Nedeni he- deflenen 100 bın tirajının bırkaç kat arttınlması. Şu anda kaset tez- gâhlan Mirkelam için çalışıyor. Kasetle ılgili gelen son bilgile- re göre diğer dokuz parça da Her Gece gibı alaturka ıle rock arası bir sounda sahip. Parçalann adla- n şöyle : Tavla, Haüralar, Abu Gözlüm, KarşüıksızÇek, Düm tek, Sevdim Ben de, Sevmek Suç mu, lstemem ve lstanbuTda. Özülkü'den 'yaz kaseti' 'Yaz kasetleri' birer birer plak- çı raflanndakı yerlerini almaya başladı. Eda Ozülkü de 3. albü- mûnü bu döneme denk düşürdü. Albümün adı Uçurdum da Uçur- dum. Genel hatlanyla Metin Ozülkü'nün bılinen canlı, kolay akılda kalıcı soundunun yeni bir örneği. Parçalann büyük bölümü- nün sözü Eda Özülkü'ye, bestele- ri eşine ait. Bu üçûncü albüm titiz bir çalışma olarak hemen dikkat çekiyor, ama yeni ne getirdiği ko- nusunda olumlu bir şeyler söyle- mek zor... -Uçurdum da Uçurdum kariye- rinize nasıl bir katkı sağlayacak? - Bu albümde kendime daha çok güveniyorum, sesimı daha iyi kullanıyorum. Uçurdum da Uçur- dum 'un iki prova albümden son- ra benim için önemli bir basamak olacagını hissediyojum. - Sürekli Metin Ozülkü'yle ça- hşmanın olumlu ve olumsuz yan- lanneJer? - Birlikte bir tarz oturtmak için yaran büyük. Olumsuz yanını gö- remiyorum. Ama ileride yenilik ararsak başka bestecilerle de ça- lişmaya açığız. - Kaset kapağında ve videoklip- te masum. çocuksu giysiler kulla- nan bir sanatçı tipindesiniz. Bu ka- seti tanıbmın bir parçası mı? - Benim yaşam tarzım ve giyi- mim de bu zaten. Kesinlikle düşü- nülerek yapılmış bir imaj değil. Bunlann dışında bir giyim tarzı- na uyamazdım herhalde. Arif Sağ'm yeni albümü Umut müzik listelerinin üst sırasına oturdu Halk müziiiaııiıı umut albümü O nde Sağ'ın bağlaması ardında yaylı çalgılarla gelen yorum, emek verildiğinde halk müziğinin ne kadar çağdaş olabileceğini, kulağı Batı'ya dönük insanlann da bu müzikten zevk alabileceklerini müjdeliyor. Arif Sağ'ın yeni albümü Umut, halk müziğinin son dönemde en faz- la ilgi gören yapıtı. Virtüöziteye ula- şan tekniğiyle halk müziği tutkunla- nna sıradışı. yer yer akademik bir ya- pıt sunuyor Sağ. Albümdeki on bir parçanın bir bö- lümünü oğlu Tolga'ya, yeğenı Erdal Erzincan'a ve Belkıs Akkak, Sabahat Akkiraz, Nuray Hafiftaş üçlüsüne yo- rumlatan Arif Sağ, bu riskli deneyden başanyla çıkmış... Umut'ta tsmail Özden'den Yolver Dağiar (Söz: Âşık Yener), 'Dostun Cemali, Yola Çevirdiler, Ö>1edir Deli Gönül adlı yapıtlara yer vermiş Sağ. Bilene Danış, Dağiar, Ötüşün Kuşlar (Müzik: Gültekin) adlı geleneksel parçalardan başka Pir Sultan Ab- dal'ın Diüerde Kaldım'ı ile Gel Efen- dim Gel'ini müziklemiş. Davut Sula- ri'den Benim Kurbanlarun'ı katmış repertuvara, Umut adlı sözsüz çalış- masını da albüme ad olarak seçmiş. Arif Sağ. bu yapıttaki çoksesli ara- yışlannın bir senfonik yapıya ulaştı- ğını, yer yer barok tatlan da verdiği- ni belirtiyor. Önde Sağ'ın bağlaması, ardında yaylı çalgılarla gelen yorum, emek verildiğinde halk müziğinin ne kadar çağdaş olabileceğini. kulağı Batı'ya dönük insanlann da bu mü- zikten zevk alabileceklerini müjdeli- yor. Doğu türkülere sığuuyor Arif Sağ'la yeni albümü için yap- tığımız söyleşi, halk müziğimizin so- runlanna ve çözümlerine kadar uza- nıyor. - Son yıllarda halk miLriğine doğu* lu sanatçılann hâkim olmasını, Trak- ya ve Ege yörelerinden yeterince halk müziği sanatçısı çıkmamasuıı neye CUMHUR CANBAZOĞLU baguyorsunuz? Insanlar, o bölgede ekonomık açı- dan sıkıntılı. kısıtlı özgürlük içinde yaşıyorlar. Bu durum, yöre insanının içine dönük bir yaşama kaymasına yol açıyor. türkülere sığınıyor, dıştan gelen kültürü itip kendi sanatçısını üretiyor dağulu insan. Adam 25 yıl- dır olağan yaşamamış, olağan yaşa- manın ne demek olduğunu bilmiyor. Trakya'da ya da Ege"de insanlar daha rahat, oradan da popçu ya da arabesk- çi çıkıyor artık. - Siz neden Ege ya da İç Anadolu türkülerinden oluşan kaseder vaprnı- yorsunuz? Bu yörelerdekı türkülerin yüzde 9O'ı eğlenceye dayalı ya da ikili iliş- kileri anlatıyor. Halbuki ben, toplum- sal ilişkilen ön plana çıkarmak istiyo- rum. Aynca yöre türkülerini seslen- dinmek zor. Örneğin, Elazığ türküsü okuyamam, çünkü çok tavırlı ve yö- resel. Zorlarsanız yaptığınız iş, yeri- ne orurmaz. lyilik yapalım derken yozlaştınrsınız ışı. - Yıllardır bağlama düzenini yer- leştirebilmek için çalışıyorsunuz. Bağ- lama düzeni ne kadar kabul gördü halk müziğinde? 1975'te konservatuvara hoca ola- rak girdiğimde bağlama düzeniyle çalmaya kısır bir sistem gibi bakılı- yordu. Bozuk düzen ise tek telle çal- ma kolaylığı yaratmasına karşın mo- notonluk getiriyordu. Bağlama düze- ni. tekseslilikten kurtardı halk müzi- ğını. Bağlama düzeninin Aleviliğe hizmet ettiği gibi bir hava yaratmaya çalıştılaraynı zamanda; ama tutmadı. çünkü Türkmen geleneğinden geli- yordu. Geriye dönüp baktığımızda köy kökenlı insanlann yüzde 90'ının bağlama düzeni ve şelpe çaldığını gö- rüyoruz. Zor öğrenilmesine karşın bugün bağlama düzeni. oturmuş du- rumda. Aynca son yıllarda şelpe ça- iıyorum ben. Şelpede insan etinden çıkan ses, penanın kemik sesine ter- cih ediliyor, bağlamanın penayla bo- zulan tınlama yeteneğı kazanılıyor . - Halk müziğimizi evTenselleştiiTne adına birçok insan çaba gösteriyor, ama bugüne kadar bu arayışlardan olumlu bir sonuç ahnamadı. Siz neter öneriyorsunuz? Arkadaşlann çoğu, evrenselleşelim derken kimliklerini evde bırakıyor- lar. Oysa kimliği koruduktan sonra evrensellik adına yola çıkılmalı. Ben bile şu anda kimliğimizi öğrenme aşamasındayım ve bu konuda çok hassasım. Yabancı müzıkçilerle an- cak bir kimlik uyumu sağlanabilirse, iki kimlik yan yana bağdaşabilirse bir şeyler yapılmasından yanayım. Halk müziği korkutuyor - Popu patlatmava çalışan medya- dan ne derece destek görüyor halk müziği? Medya istediği gibi hareket ediyor. Halk müziği söylüyor diye hayatını müziğe adamış insanlan geçiyor, mü- ziğin ne olduğunu bilmeyen 16-17 yaşındaki çocuklara bakıyor. Onlan hoplatıyor, soyup denize sokuyor. kliplerini çekiyor ve bunlan halk is- tiyor diye yaptığını söylüyor. Ankara Hipodromu'nda 120 bin kişiye kon- ser verdim, hiç böyle bir şey olmamış gıbı medyada tek satır yer almadı. Âma bir tarafta konserine 3000 kişi toplayan delıkanlılar gökJere çıkanl- dı, kıyamet koptu denildi. Türkiye'de- ki çıkar ilişkilen şu anda popun iler- lemesini istiyor. Halk müziği, dar ge- lirli insanlann müziği; bu nedenle en- düsrri desteklemiyor, şaşaalı prodük- siyon yapılamıyor. Sonunda bakıyor- sunuz iyi sesler gıdip arabesk oku- yor. - Pekiyi. devlet neden halk müziği- ne \eterfi destegi sağlamıyor. Örnegin haİk müziği korosu kurulnıası gün- demde\ di. sonra kaldı. Neden bu işier >ürijmüyor? Fikri Sağlar'ın Kültür Bakanhğı dönemınde Istanbul'da 70 kişilik bir koro kurulması onaylandı; YavnzTop da koroya şef olarak atandı. Ama Ma- liye Bakanhğı. koronun kadrolannı onaylamadı. Bu, bir zihniyetin sonu- cudur. Tarihte insanlar türküleriyle, sazıyla yönetimlere kafa tutmuştur. Sistem klasık Türk müziği korolann- dan korkmuyor. birçok korosu var, ama halk müziği korolanndan korku- yor. Çünkü orada Köroğlu söylene- cek. Pir Sultan AbdaL Dadaloğlu söy- lenecek. - Son dönemde Alevi müziğine yö- nelik bü>ük bir ilginin olduğu dikkat çekiyor. Bu modavı nasıl değerlendi- riyorsunuz? Alevi müziğinin ünlü sesler tara- fından okunmasına yardımcı oluyo- rum. Örneğin İbrahim Tathses'e 'Bu- gün Bize Pir Geldi'yi ben okuttum. Amacım, Alevi müziğini daha geniş kitlelere taşımak. Sezen Aksu da bu tip bir parça söyleyecek yeni kasetin- de. Alevilerin geniş bir pazar olarak görüldüğü de doğru olabilir, ama ben öncelikle Alevi-Sünni yumuşaması- na katkıda bulunacak bir yol olarak değerlendiriyorum. fldııci yan başladı Y~TT& Wet Wet'in yeni \/\/ albümünün özelliği, 7 V fazla uçlara kaçmadan orta bir yol seçip tam anlamıyla pop öğeleri taşıması. Kolay tüketilebilir, rahat, tam yaz günlerine uygun bir çalışma. Bu grup yalnız geçen yıl dünyada sekiz milyon albüm sattı, bu yıl da aynı başanyı tekrarlamak için yeni uzunçalan Picture This'le yola çıktı. Picture This'den bir ay önce ilk single olarak piyasaya verilen Jufia Says'le sürüyor Wet Wrt Wet'in yolculuğu... Doksanlı yıllarda özellikle popla soul arası romantik parçalarla ilerleyen Wet Wet Wet, 1992 de High On The Happy Skle'dan alınan single Goodnight Girl'le iki ay lıste başında kaldı. Ardından iki yıllık bir suskunluk dönemi geldı. Suskunluk. 1994 yılında büyük başan kazanan, hatta Oscar"a aday olan mütevazı bütçeli Ingiliz fılmi Dört Nikâh Bir Cenaze'nin müziği Love Is All Around adlı parçayla bozuldu. Parça tam on beş hafta lngiltere*de "1 numara" oldu Aynı hızla End of Part One, Their Greatest Hhs adlı albümü çıkardı Wet Wet Wet. Şimdi geçen yılki albümle birinci yanyı kapatan grup, Picture Thisie ikinci yanya başlıyor. Picture Thıs (Türkiye'de de yayımlandı) Marti Pellow'un romantik sözleri üzenne grubun klavyecisi Neü MftcheU'in bestelediğı parçalardan oluşuyor. Diğer iki elemandan basçı Graems Clark da aynı zamanda yapımcılığı da yüklenmiş. Diğer Graems (Duffın) ise ilginç bir albüm kapağı yaratılmasında yardımcı olan 20 Iskoç ressamın örgütlenmesi konusunda çalışmış. Albümün özelliği. fazla uçlara kaçmadan orta bir yol seçip tam anlamıyla pop öğeleri taşıması. Kolay tüketilebilir, rahat, tam yaz günlerine uygun bir çalışma. Bugüne dek ABD'de başanlı olamamaktan yakınan Wet Wet Wet için iyi bir firsat Picture This. w Müzik piyasasında tekel olmaz' Müzik ve video kaset üretimleri- nin büyük bölümünü yurtdışına ih- raç eden firma tarafindan yanşmay- la seçilmişti RAKS adı. Akılda kalı- cı bir kelime olması gerekiyordu. Kısa sürede RAKS etiketli ürünler ülke dışında büyük firmalarla yanşır hale geldi. Firma yüksek teknolojiyi izleyerek "DAT"tan tutun CD-Rom'a kadar en yeni ürünleri sundu dünya- nın dört bir yanına. Ancak yerli kamuoyunda RAKS adı üç yıl önce firmanın müzik dün- yasına girmesiyle kitlelere yayıldı. Güçlü bir kuruluşun yerli pazannı ge- nişletmek için bu tip atılım yapması normaldi: sanatçılann prodüksiyon- lannı yüklenip yerli müziği canlandı- racaklardı... Firma üç yıl içinde beklenenin çok ötesine taşıp müzik piyasasının yan- sına hâkim oldu, PbfyGram ve BMG gibi dünya devlerinin Türkiye hakla- nnı aldı. Daha da önemlisi uluslararası mü- zik pazannın bazı temel kurallannı uygulamaya başladı Türkiye'de. Ör- neğin kaset fiyatlanna iki kategori getirdi; fiyatlan periyodik olarak ayarlayacağını açıkladı. Boş kaset ve CD üretiminin büyük bölümünü elinde tutan RAKS'ın bir de müzik pazannda devleşmesi baş- ta Unkapanı piyasasrnı rahatsız etti tabii. Firmanın tekelleşerek diğerlerini silmeye çalıştığı söylentileri başladı. Bu söylentilere yanıt aramak ve fir- manın yeni politikalannı öğrenebil- mek amacıyla RAKS Müzik Yapım Yönetim Kurulu Başkanı Kadri Önel'le görüştük. - RAKS, yerli müzik sektörüne gir- dikten sonra bu yıl büyük yabancı şir- ketkrin Türkiye lisanslannı ya da da- ğıtımını da üstlendi. Bu polirikanın amacı tekeUeşmek mi? Türkiye'de son yıllarda çok şey de- ğişti ama müzik sektörii yerinde say- maya devam etti. Bunda TRT deneti- ci kaseti yapamayacak. Bir süre son- ra onlann iki tanesi de elenecek, ama geriye kalan üç sanatçıyı kazanacak Türkiye. Dünyada da binlerce insana şanslanm deneme fırsatı veriyor sek- tör. içlerinden yalnız ellisi dünya ça- pında tanınma şansını yakalıyor. Dünyada müzikpiyasasını beş büyük firma yönetiyor, ama küçükler de ya- şıyor. Dolayısıyla bu işte tekelleşme ya da rakipsizlik söz konusu değil. Belki Türkiye'de de on yıl sonra ay- gulama sürecek mi? Dünyada kaset fiyatlannda genel- likle dört kategori uygulanıyor; en düşük fiyat. orta fiyat, üst fıyat ve delux fiyat var. Bu son kategoriye Mkhael Jackson gibi isimler giriyor. Biz şu anda iki kategoriye ayırdık fi- yatlan. Yeni çıkan ürünleri 150 bin- den. geri kalanlan 100 binden satıyor perakendeci. Yeni zamlardan şikâyet edenlere bize en yakın sektör olan si- nemayı örnek vermek istiyorum. Ni- AKS Müzik Yapım Yönetim Kurulu Başkanı Kadri Önel: Bu işte tekelleşme ya da rakipsizlik söz konusu değil. Belki Türkiye'de de on yıl sonra aynı şekilde beş firma müziği yönetecek. A ma müzik, yararıcılık istediğinden kimse /i tekelleşemeyecek. Çünkü siz istediğiniz kadar - Z A uğraşm; biri çıkar çok iyi bir parça bulup milyonlarca satabilir. minm ve yurtdışına açılamamanın büyük etkisi vardı: piyasa gelişeme- di. Bizim hedefimiz tüketiciye çok çeşit sunup pıyasayı harekete geçir- mek ve beğenilirse o ürüne devam et- mek. Son dönemde çok sanatçı çık- ması tepki çekiyor, oysa tüketiciye al- ternatif sunuyoruz. Geçen ay on yeni sanatçı çıktı diyelim. Belki beşi ikin- nı şekilde beş firma müziği yönete- cek. Ama müzik, yaratıcılık istedi- ğinden kimse tekelleşemeyecek. Çünkü siz istediğiniz kadar uğraşın; biri çıkar çok iyi bir parça bulup mil- yonlarca satabilir. Firmanız bir süredir yerli kasette farkhfiyatpolitikası u>gıilamaya baş- ladı, tabiifiyatlarda yükseldi. Bu uy- san 91'de 100 kaset karşılığı 84 sine- ma bileti alınıyordu, nisan 95'de 100 kasete 46 sinema bileti alınıyor. Enf- lasyonun geçen yıl yüzde 150 oldu- ğu bir ortamda yüzde 45 zam yapıl- dı. Unkapanı'ndaki firmalar rekabet- ten fiyatlan düşük tutuyordu. biz de uyuyorduk ama bunun bir mantığı yok, çünkü yapılan iş ticaret sonuçta. Bundan böyle firma olarak üç ayda bir fiyat ayarlaması yapıp enflasyo- na yenik düşmemeye çalışacağız. - Unkapanı piyasası sizin poütika- lannızı onaylıyor mu? Kaset ve CD piyasasından sonra müzik işine de gir- meniz l nkapanı'nda rahatsızük ya- rartimı? Unkapanı'nda birçok firmanın ba- şuıa yeni jenerasyon geçmiş durum- da, oğullar okudu ve belli bir tahsil düzeyine geldi. Onlar yeni şartlara daha sıcak yakJaşıyorlar. Ama orada 150 firma var; mutlaka rahatsızlık duyanlar olmuştur bizim üç yılda pi- yasanın yüzde 50'sini kaplamamıza ve uluslararası şartlan getirmemize. - Batdı kurallan Türkiye'ye getire- ceğinizi belirttiniz. Saüş listeleri ko- nusunda bir hayli sıkıntı yaşıyor sek- tör; parayla, hatır gönülle listebaşı olunduğu söyleniyor. Bu konuda fir- malarm ortak bir uygulamaya geçme zamanı gelmedi mi? Türkiye'de şu ana kadar bu işle il- gili hiçbir yatınm yapılmadı. Biz Raksotek satış mağazalannda 'bar- code' sistemiyle bilgisayara aldığı- mız sonuçlan merkezde topluyoruz. Yakın gelecekte tngiltere'deki sistemi Türkiye'ye getirmek ıstıyoruz. Bir araştırma şirketi yardımıyla satış noktalannda tüketilen ürünleri teker teker tanıyacak aletlerle tarafsız bir rapor çıkacak Türkiye'de. Birkaç bü- yük şirketin de projeye katılmasıyla temmuz ya da ağustostan sonra bu uygulama başlayabilir. C O R Ü Ş ANDAK Dünyada Şenlikler, Yarışmalar... Yaz mevsimi gerek yurtta gerek dış ülkelerde genellikle festivaller, şenlikler ve yarışma- lar ile yogunlaşır. Müzik dünya- sındaki bu etkinlikler ve yanş- malar, kültürel ve sanatsal açı- dan olduğu kadar, doğanın olanakları ve turistik açılardan da önem taşıyarak yarartı olur- lar... Bu yazımızda, ülkemizde etkinliğini sürdüren gerek de- neyimli gerek yeni festivaller, şenlikler ve yarışmalar konu- sunda sanatseverler ve izle- yenlerin az çok bilgileri olduğu için, bunlann dışında yabancı ülkelerdeki etkinliklere kısaca birgözatalım... FIDOF'un (Uluslararası Fes- tivaller Organizasyonu Fede- rasyonu) bana (yönetim kuru- lu üyesi olarak) gönderdiği bül- tenlerde tanımlaması yapılan bu etkinliklerden bazılannı be- lirtelim: Norveç- Eurovision 95'i ka- zanan Norveç'te 17-22 Tem- muz 1995 tarihlerinde 'Ulusla- rarası Molde Jazz Festivali' ya- pılacak. Bu festivale B.Ameri- ka, Ingiltere, Kanada, Isveç, Norveç ve Afrika'dan sanatçı- lar katılacak. Rusya- 'Gradus Ad Par- nassum' adlı Uluslararası Pop Şarkı Festivali'nin 5.'si Ekim 1995'te Moskova'da yapıla- cak. Rusya'daki önemli müzik etkinliklerinden sayılan bu fes- tivali 'Ostankino Televizyonu' düzenliyor. Makedonya- 10. Uluslara- rası Şarkı Festivali ve Yanşma- sı 'Makfest 95' Stip'te 12-14 Ekim 1995'te yapılacak. Üs- küp'teki Fersped adlı organi- zasyonun düzenlediği bu fes- tivale ünlülerden Les Reed ()n- giltere), Prof. Armando More- no(Amerika). Sony Anderson (Amerika), Peter Ustinov (Is- viçre) konuk olacaklar. Mısır- ilk 'Uluslararası Kahi- re Şarkı Festivali', 22-29 eylül tarihlerinde yapılacak. Bu il- ginç festivali Dogu-Batı ülkele- rini kapsayan 'Kahire Uluslara- rası Konferans Merkezi' dü- zenliyor. Yunanistan- 'Intemational Music Visiön Media Exhibi- tion (Uluslararası Müzik Gö- rüntü Medya Sergisi 95) adlı etkinlik, 18-22 Ekim 1995 ta- rihlerinde Atina'da yer alacak. Bu, Avrupa'nın müzik alanın- daki önemli meslek sergisini, FIDOF'un üyelerinden Bayan Marina Makris düzenliyor. Nijerya- İlk kez Nijerya'da 1995 yılı içinde 'Afrika Festiva- li' FIDOF desteğinde yapıla- cak. Türk pop müziğinde zirve ge- çen hafta el değıştirdi. Çeük'in 2. albümü Benimle Kal liderliğe yükseldi. Izel ise Adak'la ikinci sıraya indi. Benderüz de Ben De- niz D'yle 3. sırada yer aldı. Türk sanat müziğinde Büient Ersoy, Alaturka 1995'le yine li- der. Ebru Gûndeş, Ben Daha Bfi- yümedim'lc bir sıra yükseldi. Hüner Coşkuner, Bir Evcilik Oyunu'yla en iyi satan üçüncü albüme sahip. Türk halk müziğinde Arif Sağ'ın albümü Umut zirvede. Süıcanlı FiBz. yöresinde çok tutu- lan Misket Düğünii'yle onu izli- yor. Yeni albümünü hazırlayan Songül Karlı da Oralryam Ben'le üçüncü. Yabancı popta Eltoa John, Ma- deEngland'la liderliğinı sürdürü- yor. Irlandalı grup The Cranber- ries, No Need To Argue adlı al- bümle Türkiye'de listelerden in- miyor. Son sırada Picture This'le WetWetWetvar. Klasik Batı müziğinde BestOf Classic '94 hâlâ 1 numara. Destinv- Nelson Rangell (CD) Sulaysh Ray Obiedo (CD) Shop Of Memories- Ten Sharp Portraid- Gazebo Confusion k Sex- Sonic Youth Graetest Hits VoL 3- Alabama Collection- Yellow Jackets Against the Grain- Acoustic Alcemy (CD) Inside The KremKn- Ravi Shankar (CD) Restless- Bob James (CD) Sex and VTolins- Rednex (CD) Sevda Zaman Tanımaz- Tuğçe Tuna Birtanem- Tuğrul Arsever The Turkish Five- The Moscovv Rad. and TV Symp. Orc. Composers of Azerbaijan- The Moscow R and TV Symp. Orc. Kara Karayer- The Moscovv Rad. and TV Symp. Orc. Fikret Amirov- The Moscow R->H and TV Symp. Orch.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle