Katalog

SAYFA CUMHURİYET 21 ŞUBAT 1995 SALJ OLAYLAR VE GORUŞLER Bireyin bütünlüğü ve bekâret denetimi Sakın unutulmasın 7 ' 'Zorunlu bekâret muayenesı'nın ayıbı, Türkıye Cumhunyetı'nm tum yasalanndan ve yönetmelıklennden sıhnınceye kadar tepkılenmızı sürdurmek msanlık ve yurttaşlık görevımızdır. Prof. Dr. ERENDİZ ATASÜ H ınstıyan bağnazlığının etkısınden kurtulama- dığı yuzyıllarda, Batı duşûncesı "Kadının ruhu var mıdır, yok mudur?" tartışmasını surdürdu, cınsellığı en buyuk gunah bıl- dı, kadın govdesını ıse 'şeytanın aracı!" Doğaya daha yakın seyreden Doğu du- şuncesınde erkeğın cınsellığı yadsın- mıyor, kadın, erkeğın kullanımında 'in- san-alti bir canlı türu' gıbı algılanıyor- du (hâlâ o> le algılanıyor)9 tskandınav - ya'dan Kore'ye, derebeylennın toprak- İannda vaşayan 'kadın bedenleri' us- tûndekı -cınsel ılışkıler bağlamında- mulkıyet haklan gelenekselleşmıştı, sorgulanamazdı (*) Kolelık ve cınsel nesne olmadurum- lan 'kadın varoluşıTnu belırleven bo- yutlardı, Doğu'dan Batfya. Kuzey'den Guney'e Doğu'yla Batı'nın kesışme noktasındakı ulkemızde, belleksız hal- kımız şanlı ımparatorluğumuzun 'kole- d toplum düzeni'ne yaslandığını. padı- şahlanmızın annelennın ve eşlennın çogunun savaş ganımetı olarak el kon- muş ya da yakın tanhe kadar varlığını surdurmuş esır pazarlannda alınıp sa- tılmış 'kadın gövdeteri' olduğu gerçe- ğını hep unutur, nedense1 Ote yandan Anadolu, Kibele'nın doğduğu yerdır, ana tannçalann yurdu- dur. goçebe uygarlıklann gorecelı ka- dın-erkek eşıtlıkçılığını benımsemış Turkmen boylannın son durağıdır 'in- sana' değer veren tasavvuf duşuncesı- nın boy attığı ıklımdır 1923'le doğan buyuk bır aydınlanma geçmıştır Ana- dolu'nun ustünden Kıtlelen toprağa yapışmış canlı surulen durumundan bı- lmçlı yurttaşlann orgutlu toplumuna yukseltmeyı hedefleyen bır aydınlan- ma Kadmlann. 'yurttaş' ve 'birev' kav- ramlannı ha>ata geçıren Fransız thtıla- lı nın sarsıntılanyla kıtlenın amorflu- ğundan sıynlıp tanh sahnesınde 'özne' olarak belırmelen bır rastlantı mıdır'' Hayır1 Benzer aşamalardan ulkemızın kadınlan da geçtı, bız kadmlann top- lumsal yaşama etkın katılımımız Ke- malıst devnmler sayesmde gerçekleştı Ancak cınsel ahlakı belırleven gele- nekler toprağa benzer Devnmlenn, fabnkalann kentlenn dokusunun altın- davarhğınısessizbırdırençlesurdurur Insanlığın elınde yalnızca ıkı uretım gu- cunun -toprak ve kadın- var olduğu es- kıl donemlerde. uretım ve mulkıyet ılış- kılen ıçınde bıçımlenmış ahlak, bu ılı>- kılenn tanhsel ışlevlennı yıtırmelenn- den sonra da kadınlan ve erkeklen et- kıler Aklın ve vıcdanın 'topraktan' ba- ğımsızlaşması gövdenm bağımsızlığı- nı ve saygınhğmı sağlamaz Lvgar- laşmanın acı veren surecınde ınsanlı- ğın odedıği dıyetlerden bındır bu Evrensel uygarlık, tanh bovunca Do- ğu'dan Batı'ya, oradan gene Doğu'ya guçlu bır ruzgâr gıbı eserken bır yandan yucelıkler yaratır obur yandan aşındı- np yıkarken bır ulkuyu zulmun ve acı- nın hammaddesınden yontmayı amaç- lıyor Bireyin bütünliığunesavgı!Onun parçalanmadan, horlanmadan toplum- la ve doğayla ılışkı kurabılmesını sağ- layabılme Yuzyıllaröncesının, suçluyu govde- sını parçalayarak cezalandıran hukuk anla> ışı, cezayı, suçlunun toplumla ye- nıden sağlıklı butunleşebılmesının yön- temı olarak goren çağdaş hukuk anla- yışına bırakmış yennı1 Oğrencıye fı- zıksel acı çektırerek oğretme geleneğı ıse oğrencının akıl-ruh-beden sağlığını ve butunluğü koruyarak onu sorumlu bır yurttaş konumuna evnmleştırecek çağdas. eğıtıme' Dunya halklannı ve nımetlennı so- murmenın manevı vüku altındakı Batı uygarlığının tanhsel sorumluluğunun ağırlığına karşın, 21 yuzyıl ongunun- dekı (anfesındekı) ustün yanı ışte bu- rada Birev inbutunlugunükonımaka- raıiılığında! Batı demokrasılennden esınlenen 'çağdaş devlet' 'teba'yı ezen değıl, 'yurttaşa' hızmet göturen, onu koruvanbırorgutlenme' Bıreyın 'viıcut butunluğü1 ve 'ozel yaşamın gjzüliğT haklan bızım anavasamızca da güven- ceye alınmış Oyleyse anayasal haklanmızla çatı- şan, kadın gov desını kadın yurttaşın bı- reysel kımlığının ve ozgurluğünun ay- nlmaz temelı olarak değıl de kamunun ortak malı olarak goren gen bır anlavı- şın uzantısı, zorba uygulamalann top- lumsal ha>atımızda ışı ne9 Gelenekçı ahlakın. değışen yaşam koşullanyla çatışmasının sonucu kız kaçırma olaylannın (ya da kocaya kaç- malann) yaygınlaştığı onyıllarda, zo- runlu bekâret muayenesının hukuksal gerekçelen belkı vardı Yıllardırraflar- da uyuyan yonetmelıklenn tozunu sıl- keleyıp bunlan yururluğe koymak nıçın yönetıcılenn aklına gelıyor da bu du- zenlemelen çağdaşlaştırmayı kımse dü- şunmuyor1 Ulusal laık eğıtımın okul müdurlen, nıçın Osmanlı mahallesının namusunu bekleyen (') elı sopalı muh- tarlara benzetılmek ıstenıyor9 Neden geleneğımızın, Anadolu'nun tum tanh- sel ve kulturel bınkımının mutluluğa açık, ınsancıl ozellıklenne değıl de bı- reyı -ozellıkle kadını- ezen kıyıcılıkla- nna onem venlıyor9 Cumhunyetımı- zın Anadolu"nun ustundekı -zaten za- yıflamış- aydınlığı neden busbutun ka- rartılmak ıstenıyor0 Anlaşılan >onetıcılenmızın çağdaş duşüncelerle aralan pek yok1 Pekı yu- reklennde sevecenlık de mı yok° Son beş yılda zorunlu bekâret muayenesı- ne sevk edılen kaç oğrencı kızımız ca- nınakıydı1 Bu çocuklann henuz başlan- gıçta kesılen y aşamlannın hıç mı değe- n yok9 Gencecık ınsanlarda yaşam bo- yu taşı> acaklan ruhsal yaralar acmaya, onlan İcendı govdelenyle çatıştırmaya, tutucu toplumla uzlaşmaş çelışkılere suruklemeye çağdaş bır devlette yone- tımlenn ve >onetıcılenn hakkı yoktur1 Kamuoyunun tepkılenne Sayın Mıl- lı Eğıtım Bakanı'nın kulak vermesı say- gı duyulacak bır davranıştır, kuşkusuz Ancak duzenlemelenn değıştığıne da- ır kesın haber henuz basmda yer alma- dı Sakın unutulmasın91 'Zorunlu be- kâret muayenesiniıT ayıbı, Turkıye Cumhunyetı nın tum yasalanndan ve yönetmelıklennden sılınınceye kadar tepkılerımızı surdürmek, ınsanlık ve yurttaşlık görevımızdır. bız kadınlann hemcınslerımıze karşı sorumluluğu- muzdur1 Sorumluluğun en buyük payı, hıç kuşkusuz, ulkemızın ıkı kadın yönetı- cısıne Sayın Başbakan'ave Sayın Dev- let Bakanımıza duşmektedır1 Saygıyla anımsatınm (*) 'tlkgece' hakkı, 'sibaji' geleneğı ARADABIR Dr. ITIR YEĞENAĞA Medya ve Sağlık Sorunları Medyanın sağlık sorunlarına bakış açısının, son derece yuzeysel ve reklama yonelık olduğu dıkkatı çekıyor Olay- ların dennlığını araştırmadan salt gurultu koparmak amacı ıle yazılan yazılar ve soylenen sozler gerçekten, amacı çar- prtmaktan başka bır ışe yaramıyor Insanlara duymak ıste- dığını vermek ve karşılığında alkış toplamak herhalde al- mak ıstedığımız sonuç değıl Tek tek olgulan almak ornek gostermek halka bunlarla duygu somurusu yapmak sağ- lık sorunlanna çozum getırmıyor ne yazık kı Geçenlerde bır bobrek hastası medyaya konu oldu Ken- dısıne başbakan tarafından bobrek naklı ıçın soz venlmış Hasta SSK guvencesı altında ve başbakanın emrı ıle ka- meralar, ışıklar, mıkrofonlarla buyuk bır gurultu ıle Sağlık Ba- kanlığı'na bağlı olan hastanemıze yatırıldı Bu olay, hayır- severiık olarak medyada duyuruldu Şımdı madalyonun obur yuzune bakalım Hastanın yapay bobrek makınesı ıle tedavısı duzenlı olarak yuruyordu, gerçekte nakıl ıçın bır bobreğe gereksınımı var Boyle bır bobrek nasıl elde edı- lır? Bunun ıkı turlu yolu var Bır, hastanın canlı vencısı var- dır, yanı bır akrabası hastaya kendı ısteğt ıle bobreklenn- den bınsın. vermeyı kabul eder Ikıncı olarak da kadavra- dan hastaya bobrek alınabılır Son gunlerde yıne medyada çıkan tutarsız haberler nedenıyle kadavradan bobrek alın- ması olayı da oldukça engellenmıştır Sozu geçen hasta- nın durumuna gelınce kendısının canlı vencısı yok, genye kadavradan nakıl kalıyor Ne olursanız olun, hatta donemı- nın başbakanı bıle olsanız kadavra ıçın sıra beklemek du- rumundasınız Kadavranın da yıne yanlış anlaşılmalar ne- denı ıle son derece seyrek bulunduğunu açıklamıştık Bu duruma gore, bu hasta ıçın yapılan yazışmalar medyanın çıkardığı gurultu yalnızca bır kuru gurultu olmaktan oteye gıtmıyor Turkıye'de bugun ıçın 6 bın yapay bobrek makınesı ıle tedavı gorme şansını yakalamış hasta var Bu tedavı yon- temı oldukça pahalı bır yontemdır Ve bu şekılde tedavı go- ren hemen tum hastalann sağlık guvencelen vardır, bır kıs- mı da (yaklaşık 500 kışısi) yeşıl kart guvencesı altındadır Yeşıl kartı oianlar, yalnızca hastanede bu olanaktan yarar- lanıriar evlerınde ılaç almalan ve hastanede bulunmayan ılaçlardan yararlanmalan olası değıldır Bu da ılaç elde edıl- mesı ve tedavının devamlılığının sağlanmasında buyuk ol- çude guçluk yaratmaktadır Anlaşılacağı gıbı bobrek hastalığı tedavısı oldukça pa- halı vedışa bağımlı bırsektordur Dovızden, ekonomık knz- lerden etkılenır Gelışmış ulketerde bıle bu hastalığın teda- vı gıderlerı tartışılmakta, çozumler aranmaktadır Bızım ul- kemızde de sorun çok cıddı boyutlardadır Devlet hastane- len borç ıçınde boğulmaktadır Yoklann lıstesı gun geçtık- çe uzamakta ve yoksul halkın sırtına yuklenmektedır Bu- gun ıçın gereçlenn parasını odeyemedığı ıçın basıt bır kan sayımının yapılamadığı hastaneler vardır Çozum olarak, 'hastanelerı ozelleştırme' hıkâyesı donup dolaşmaktadır Ancak genel sağlık sıgortası gerçekleşmeden bu ozelleş- tırme olası gıbı gorunmuyor Sonuç olarak Turkıye'nın cıddı bır sağlık sorunu vardır Ve çok ıvedı çozum beklemektedır Burada medyaya du- şen gorev, bır hastanın peşıne duşup gurultu çıkarmaktan çok, bu sorunlan gundeme getırmek, çozumlenmesıneyar- dımcı olmaktır Genel bır sağlık sorunu olarak, son donem bobrek hastalannın tedavısinde yapılması gerekenler du- şunulmelıdır Yoksa bır hastanın ve ozellıkle SSK guvence- sınde bırçok sorunu çozulmuş olan hastanın, halkı acındı- racak bıçımde ekrana getınlmesı ancak ekranda ağlaya- rak oy toplamaya yarayacak bır gosterıdır T A R İ Ş PİLİÇ ETİ/EKMEKyTATLI SATINALINACAKTIR 1 TARİŞ Genel Müdurluğumuze bağlı Işletmelenmızın üç ay su- re ıle ıhtıyacı olan PtLİÇ ETİ (KG) 5 000 5 000 tŞYERİ PAMUKYAĞI KOMBtNASI tPLlK FABRlKASl ZEYTtNYAĞI KOMBİNASI TATLI (KG) 2 500 1 700 EKMEK (\DEDt) 25 000 35 500 4 000 15 000 kapalı zarf teklıf almak suretıyle satınalmacaktır 2 Bu ışlere aıt ıhaleler 28 02 1995 gunusaat 14 00'deolup, şart- namelen, TARlŞ Genel Mudurlugü, Satınalma Mudurluğû, \L- SANCAKİZMÎR (Tel 4210056 Fax 4210O66) adresınden temm edılebılır 3 Bırlığımız 2886 savılı kanuna tabı değıldır Ihalejı vapıp vap- mamakta. kısmen >apmakta veva kısmen aıledığıne vermekte ser- besttır Postadakı gecıkmeler kabul edılmez DUYURULUR. MERSİN 2. SULH HUKUK HAKİMLİĞl'NDEN DosyaNo 1993 314 Davacı Ömer Yaman vekılı \\ Hıcabı Oksuz tarafından davalılar Sezaı Yelken \ s ve dahılı davalılar Gulsevınç Yelken Emın Yelken ve Muzaffer Yelken aleyhme açılan ızale-ı şuvuu dav asının yapılan yar- gılamasında dahıU dav alılar adına ılanen tebhgat yapılmasına karar \e- nlmekle Mersın Fındıkpınarı koyu 122 cılt 5 sahıfe 7 sırada kayıtlı bulunan gayrımenkul hakkında açılan ızale-ı şuvuu davasıda dahılı da- valılar Gulsevınç Yelken Emın Yelken ve Muzaffer Yelken edavave dahılı dava dılekçesı yenne geçmek uzere duruşmanın 27 3 1995 gu- nü saat 09 00'abthıkıldığı dahılı davalılann duruşmava gelmedıklerı gıbı kendılennı de bır vekıl ıle temsıl ettırmedıklennden vargılama vok- luklannda yapılıp karar venleceğı hususu HUMK'nun 509 510 mad- delen gereğınce dava dılekçesı ve dahılı dava dılekçesı venne geçerlı olmak uzere ılanen tebhğ olunur Basın 7204 Yargı bağımsız değil Bugünkü koşullar altında hıç kımse Turkıye'de 'yargı bağımsızlığı' \e 'hâkım temınatf nın varlığını ıddıa edemez İSMAİLDOĞANAY£meÂ./ı Yargıtay 11 Hukuk Daıresı Başkanı on gunlerde. gerek basında ve Demokrat Halkçı Partı'den olmak uzere, ıkı Sgerekse değışık tele\ızyon ka- nallannın 'haber bültenleri'nde de yer aldığı uzere uç sıvasal partının anlaşmalan ûzenne 1981 Anayasası'nın, şımdılık 21 maddesının değıştınlmesı ve bu arada mev- cut 450 mılletvekılı sayısının altı >uz kışıye çıkanlması ve aynca kendı maaşlannın da arttınlması doğrultusunda anlaşmaya var- dıklan bılınmektedır 1981 <\nayasası'nın yururluğe gırdığı gunden bu gune kadar aradan geçen sure ıçe- nsınde, muhalefettekı butûn partı yonetıcı- len anayasanın 159 maddesıne gore kurul- muşolan. "HâkimlerveSavalarYüksekKu- rulu'"nun, oluşum şeklı ıtıbanyla. Turkıye'de yargı bağımsızlığı ve sıyasal bır kışı olan "Adatet Bakanı"nın bu kurula başkanlık yaptığını ve aynca kendısının emnnde olan bakanlık musteşannın da aynı kurula 'asli üye' olarak katıldığını, bu kurulun "Adalet Bakanbgı" bınası ıçensınde, tıpkı bır 'sığın- tı' şekiınde ve haftanın sadece belırlı gunle- rınde toplanarak faalı>ette bulunduğunu ve kurul uyelennın Yargıtay ve Danıştay dakı aslı gorevlennı de, -bu kurulun uyesı olma- yanlar gıbı- aynen yenne getırmelen yasal yükumlüluğu altında olduklannı ve bu me- yanda kurulun tum haberleşme ve yazı ışle- nnın de "Adalet Etakanlığı Personel Genel Müdürlüğü'" tarafından >Tirutuldüğu surece. Turkıye'de 'yargı bağımsızJığı"ndan asla soz edılemeyeceğmı ve anayasanın bu yonden mutlaka değıştınlmesı gerektığını, her ftrsat- ta ılen suren muhalefet partısı yönetıcılen- nın, bu >onden, şımdı 'sus-pus' olmalanna. ve 'yargı bağımsciığı" ve 'hâkim teminaö' bakımından en ufak bır değışıklıkten söz etmemelenne ve bunu anayasa değışıklığı kapsamı dışında bırakmalanna hayret etme- mek elden gelmıyor' Kaldı kı, anayasa de- ğışıklığı ıle uğraşan komısyon ıçensınde, bı- nsı Anavatan Partısı'nden, öburu de Sosval eskı adalet bakanı bulunu>or Bu ıkı adalet bakanından bınsı muhalefette, oburu ıse, ha- len hukumetı oluşturan ıktıdar partısınde 1 Her ıkısının de, -velev kı kışısel de olsa- Ş-ar- gı bağımsızlığı' ve 'hâkim tcminatı' ıle ılgı- lı ağızlanndan tek kelıme çıkmıyor, çunku ışlenne oylesı daha uygun gelıyor 'Yargı bağımsızlığı' yonunden, ıktıdarda ıken başka muhalefette ıken başka bır tutum ıçensıne gıren butun sıyasılenn, bu değışık tutumlan sonucu, hem 'kişiseT olarak ken- dılennın ve hem de bağlı olduklan sıyasal partılennın tumden 'gûvenilirükkriilesay- gınbklannf vıtırdıklennı ve sokaktakı *sa- devatandaş' ıle, devlet memur ve emeklıle- nnın. bu tur sıyabilenn söz ve davranışlan- nı tebessumle karşıladıklannı acaba hıç far- ketmı>orlar mı 1 Artık vatandaş, otobuste, vapurda, kahv ede, pazarda v e sokakta. açık- ça ve hıçbır şeyden çekınmeden hem de çok yuksek bır sesie, sıyasılen tenkıt edebılme cesaretıne ulaşmış bulunuyor AnkaTa'nm 'Maltepe' semt pazannda cereyan eden tar- tışma, bunun en yakın ve en belırgmlcanıü- dır Bılındığı uzere. bızım anayasamız 'kuv- veüer aynhğı' ılkesını benımsemış bulun- maktadır 'Yasama' yetkısı, Turk mılletı adı- na (m 7) 'Türkiye Büviik Mület MecKsi'nce, 'yuriinıeyetkisi" ıse 'Cumhurbaşkanıve Ba- kanlar Kunılu' tarafından, 'yargıvetkisP de Türk mılletı adına mahkemelerce kullanılır (m 9) Anayasamıza gore, 'yûrutme', 'yasa- ma' ve k yargı' erkı, bırbınnden bağımsızdır- lar Ancak, gerçek anlamda 'yargı bağımsız- lığı', \e 'hâkim teminaü'. sadece 1961 Ana- yasası'nın 143 ve 144 maddelenne gore, o zaman oluşturulan ve ıçensınde tek bır 'si- yasi kişi'nın yer almadığı ve tumü hâkımler- den oluşan, çalışmalannı ayn bır bınada sûr- duren, uyelennın hepsmın aslı görevlen ıle ılgısı kesılmış olan ve butûn mesaılennı 'ku- rul' çalışmalanna ayıran. 'Yüksek Hâkım- ler Kurulu'nun gorev yaptığı yırmı yıl ıçe- nsınde, 'var' olabılmıştır Ne ondan oncekı ve ne de ondan sonrakı yıllarda ve hele he- le şu son yıllarda 'hâkim teminaü' ve 'yar- gı bağımsızhğTnın varlığından soz etmeye olanak katmamıştır Bugunku koşullar altında hıç kımse Tur- kıye'de 'yargı bağımsızlığı' ve 'hâkim temi- natı'nın varlığını ıddıa edemez Bence, bu- nu vebalı 12 Eylul 1980 asken harekâtını gerçekleştıren generallerı değıl, onlan, -o gunlenn koşullan altında ve son derece bır gızlılık ıçensınde- o zamankı 'Yüksek Hâ- kunlerKurulu'nun bır kısım uyelen ıle ılgı- lı ve fakat çoğu 'gerçek dtşT suçlamalar so- nucu, bu kurulu, 2461 sayılı bır "Konse> Ka- nunu" ıle 13 5M981 tanhınde 'lağ>' ettıren o donemın ılk Adalet Bakanı Cevdet Men- teş'e aıttır Bız, bu goruşumuzu sadece şım- dı değıl. adı geçen bakanın, bakanlık koltu- ğunda oturduğu gunlerde, yıne bu gazetenın bu sütununda yazdığımız değışık makale- lerle dıle getırmış bırkışıyız 'AdKtarih' adı geçen bakanı. Turkıye de 'yargı bagımstdı- ğını" ve 'hâkim teminabm' sona erdıren ba- kan olarak sayfalanna geçırmış bulunmak- tadır Şu hususu da hemen belırtehm kı. o 'lağv' edılen eskı 'V üksek Hâfcimler Kurulu' uye- lennın hepsıde elbette 'sütten çıknuş ak ka- şık' değıllerdı tçlennde, kurulun. kuruluş amacma ters duşen davranışlarda bulunan- lar vardı O gunku şartlar altında vegayetko- laylıkla ve ıkı satırlık bır 'Konsey Kanunu' ıle bu uyelenn yerlenne >enılennın getınl- mesı suretıyle, 'var olan sakıncalann' gıde- nlmesı mumkundu Fakat zamanın Adalet Bakanı, sırf, Adalet Bakanlığı'nı sadece ıc- ra müdurlen ıle cezaevı mudurlennm ba- kanlığı durumunda olan bır bakanlık halın- den çıkanp -Yuksek Hâkımler Kurulu'nun oluşumundan oncekı yıllarda olduğu gıbı- daha genış teşkılatlı ve bu nedenle de daha onemlı bır bakanlık halıne donûşturebılmek 'ince hesabı" ıle o guzelım muessesenın 'lağv'ını kolaylıkla sağladı Yukanda da değındığımız uzere bugün ıçın, Turkıye'de hıç kımse 'yargı bağunsız- ügı' ve 'hâkim temiıiatı'nın varlığından söz edemez PENCERE TARTIŞMA Insanlık ne olacak? cımasızca ve ışkence ıle canlılan yok A ğ ^L M ^ duygusunu •^L. . ^ L . ıçımızden atamadıktan sonra 21 yuzyıla ulaşmak neye yarar7 Bız ınsanlar kendımızı de kendı ellenmızle yok edeceğız Dunya uzennde suregelen savaşlar bunun bır gostergesıdır İnsanlann, bıraz sevgı ıie mutlu olan dostluk orneğı kopeklerle ve öbur canlılarla dunyayı paylaşma GALERI • ATÖLYE hakkı da olmalıdır Eğer çok ureyıp doğaya ve ınsanlara zararlı oluyorlarsa, btz, yanı doğada en üstun canhlar olan ınsanlar onlann uremelennı durdurabılınz Bugun bılım pek çok şeyı gerçekleştırebılecek duzeydedır Amacımız kopeklen ve obûr canlılan ortadan kaldırmak değıl, doğanın dengesmı sağlamak ıçın yollar aramak ve bu konuda çaba harcamak olmalıdır Hayvanlan oldürmek, bır ışkence ıle oldurmek ınsanoğluna yakışmıyor Bugun ne yazık kı ulkemızde kopekler stnknın denen bır zehır kullanılarak öldurulmektedır Köpeklen yok etme buynığunu venp uygulatan kışıler acaba stnknmle ölüme mahkûm edılen bu canlılann nasıl kı\xandıklannı, acı ıle haykırdıklannı, ınsan gıbı ağladıklannı, kasıldıklannı gorduler mı 9 Gorduklennı sanmıyorum, çunku bu tabloyu gorselerdı ve hayvanlann umutsuzca yardım ısteyen, yakaran, dayanılmaz bakışlan \ 293 89 78 (3HAT) MUSTAFAPILEVHELI21 Şubat-15 Mart 95 ADTİ6AN ŞAKAYIK SK.NO-54/1 NIŞANTAŞI TEL 247 71 91 SERVER DEMİRTAS 4 Şubat 20 Mart 95 GALERİB Hjsre. Gerede Cad FırnSck No 2 1T»ş/ikye Is T& 0 2 1 ' 227 03 63 Pazar-Pazartes banç hergun 110019 00 arası açıkiır AFA Kmıbe\ ı GALERISI ÖZGUN BASKI Burhan Dogançay Avnı Arbaş Mehmet Gun E Rakovıç H Mısman Bekar SoK 1"" Taks rn Istanbu Tel 249 22 18 AFA Kıtahc\ ı GALERISI Nuri İyem BekarSok 1? Taks m Istanbul Te 249 22 18 (OPERA) S A N A T G A I E R I S NİHAT DARCAN Suluboya Reslm Sergtsl 6 5ub*( 95 2S Sub*( 95 Hanctye Konagı Sok Sağlık Apt No 1 TaksımTel 0212 249 92 02 Galeri Atölye ılanlarınız ıçın 293 89 78 (3 hat) ıle bır kez karşılaşsalardı, asla bır daha ha> van oldurtme buyrugu veremez ve bır çıçeğı acı çekmesın dıye koparamazlardı Boyle bır tabloyu kımsenın gormemesını ve boyle tablolann olmamasını dılıyorum Ancak buacıyı sözlenmle kendılenne aktarmayı da gorev sayıyorum însanlan, hay\anlan ve doğayı sevenlenn elbırlıği yapması gerekıyor Yok etmelere son vermek ıçın çaba harcamalıvız Oldurmek bır çozum olamaz Eğer bır çozum ıse bunun da ınsana ve çağa >araşır bır şekılde >apılmasının gerektığı ınancındavım Duyarsız kalmaya devam edersek bır gun bıze de bır şekılde duyarsız kalınacaktır Çocuklanmıza acımasızlıldarla dolu, yok edıcı duygulara sahıp, vakılmış, yıkılmış bır dunya bırakmamalıyız Onlan, bağırarak can çekışen hayvanlann bulunduğu. kopeklerden kurtulmayı çare sayan bız buyuklenn anne baba olduğu, duyarsız ve mutsuz bır toplumda yetıştınyorsak rruras olarak hıçbır şey bırakamıyoruz demektır Onlara sevgılı. saygılı ve mutlu bır gelecek bırakmak ve ıyı omek olmak bızım elımızdedır Lutfen bır kez, dayanılmasının ne kadar guç olduğunu bıldığımız maddı ve manevı ağnlanmızı anımsayalım ve ınsan olsun kopek olsun tüm canlılara, kendımıze yapılmasını ıstemedığımız şeylen yapmayalım ve acı çektırmeyelım Once ınsanlar ve ınsan haklan dıyebılırsınız Pekı ınsanlık ne olacak 7 Prof. Dr. Esmeray Acartürk ÇukurovaTıp Fak "Sıtıp Çöziim" mü?.. Sıfır nedır^ Insan bu gıbı sorutar karşısında apışıp kalır, yanıtını ve- remez - Sekız nedır'? - Yedı artı bırdır - Dokuz nedır? - Sekız artı bırdır - Pekı, sıfır nedır7 - Hıııçi + Hıç olur mıP Tanhte sıfır noktası, Isa'nın doğumuyla ça- kışıyor Hangı olayı saptamak ıstıyorsan, zamanı "Isa'dan önce, Isa'dan sonra" dıye belırlemek zorundasın, Hınstı- yan dunyasının varsayımı bu Sonra bır de genye sayım var, hıçbır fuze "s/ftr"dan on- ce uçmaz1 NasıP 9 8 7 6 5 4 3 2 1 0 Ve uçtu uçtu, fuze uçtu1 Arkadaşımız Işık Kansu, "Ankara Kuiısı "nde Tansu Ha- nım'a yenı bır ad takmış "Yenı sıfırcı' " Neden? Çunku Tansu Hanım ışçıye ve memura "sıfırzam "mı on- goruyordu Son haberlere bakıhrsa, başkentte "sıfır zam" kararın- dan donuş gostergelen başladı, yuzde 150 enflasyon or- tamında emekçıler "sıfırzam "la yetınebılırler mı'? Bıze so- Tarsanız halk çoktan "s/f/n tuketmış "tır Eskıden okullarda sıfırcı hocalar vardı, Allah yarattı de- meden oğrencıye sıfın basmaktan çekınmezlerdı Işçıymış, memurmuş, emekçıymış, 2000'e doğru Turkı- ye'nın gundemınde zaten sıfırlanıyor Suç kımde"7 Insana kolay gelen, suçu kendınde aramaktan çok, kar- şıdakıne yuklemektın ama bu yontemle hıçbır sonuca ula- şamazsınız, emekçı ulkenın dengelerınde gun geçtıkçe hafifleyıp sıfırlanıyorsa, sorumluyu gormek ıçın boy ayna- sına bakmalı' Medyaya gore solun bırleşmesı, Tansu Hanım'a bır so- luk aldırmış - Medya gullen dıyorlar kı - Hıkmet Abi modası geçmış' fikırien bıryana bırakma- /;' Koalısyonu bozmaktan sakınmalıi 'Modafıkırler'edört elle sanlmalı 1 DYP ıle koalısyonda al gulum ver gulum, ulkeyı 96'ya dekyönetmelı Pekı Sosyal Demokrat Partı neden çoktu'' CHP'nın acıklı durumu neden? Halk bu partılerı nıçın dışladı? Başlangıçta SHP fena bır çıkış yapmamıştı, ama "yükselen değerter"e sarıldıkça ba- lon gıbı sonmedı mı ? Sol ıçın genye sayma donemı başlamıştı SHP kaç sayıyordu? 9 8 7 6 5 4 CHP kaç sayıyordu? 4 3 2 1 Ikı partıde yuvalanan sosyal demokratlar baktılar kı "yuk- selen değerler"e sarılmak tumunu yenn dıbıne gomecek, akıllannı başlarına topladılar Sıfır nedır?. Bır eksı bır, eşıttır sıfır 1 SHP artı CHP sıfır olmaz mı? Olur Eğer sosyal demokratlar bu hukumetın kuyruğuna takıl mak ıçın bırleştılerse, sonuç "sıfıra sıfır elde var sıfır" demektır kı buna "sıfın tuketmek" de denebılır Sıfır, ıçı boş yuvarlak, sağa koyuyorsun başka bıçımde okunuyor, sola koyuyorsun anlamı değıştyor Medya sosyal demokratlann bırieşmesını "sıfır çözûm"e bağlamak ıstıyor BağlayabHecekmı? ŞEKER BAYRAMI natura TANITIM FÎYATLARI TAKSfTLE PAKET TURLAR • Bafa Golu gezısi 4.000.000 -Tl • Sılıfke Taşucu gezisı 4.000 000 -Tl • Bodrum Iasos cezısı 3 350 000 -Tl • Bodrum Gülluk gezisı 3 000 000 -Tl • Kaş Kalkan Patara gezısi 2 600 000 Tl • Kapadokva gezisı 2 250 000 Tl • Safranbolu gezisı 2 400 000 -Tl • Yedagoller gezisl 1 550 000 -Tl • *Peşin ödemede pazar gunû trekking gezUerimizden ıstediğgüz biri BEDAVA! OTEL REZERVASYONLARI • Club Hotel Tunnen, Bodrujn/Gumbet - 3 300 000 -Tl • Chıb Natura Ohva "~ 2 000 000 -Tl • Club Natura Kılıkya 2 000 000 -Tl AY-SEL TURİZM Olgunlar sokak 2/4 Bakanlıklar-ANKARA Tel 417 21 36 Fax" 418 34 69 KONYA-EREĞLİ tKİNCİ ASLİYE HUKUK HAKİMLİĞİ'NDEN EsasNo 1988 562 Karar No 1990/288 Davacı Fatma Doğana> tarafından davalı Haydar Doğana> aleyhme açılan gaıplık karan davasının mahkememızde yapılan açık yargılaması sırasında davalının adına davetıye tebhğ oluna- madığı, tduruşma gunünun ılanen yapıldığı ve venlen karannda ılanen yapılması gerektığınden Konya ıle Ereğlı ılçesı Cmler Mahallesı Cılt 008/02, Sayfa 38, Kütuk 79'da nufusa kayıtlı Cabır oğlu Fadıme'den doğma 1 1 1952 d lu Haydar Doğanay'ın gaıphğıne, 5 000 TL karar har- cından, peşın alınan 2 500 TL harcın duşülerek, bakıye 2 500 TL harcm davacıdan tahsılı ıle hazıneye gelır yazılmasına, bu dava sebebıv le dav acı tarafından yapılan mahkeme masrafiannın uze- nnde bırakılmasına, karar venlmış olup davalı Haydar Doga- nay'ın adresı tesbıt edılemedığınden bu davalıya 7201 sayılı ya- sa uyannca ılanen teblıg olunur 24 1 1995 Basın: 7401 SÖKE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Sayı 1994 71 esas 1994 1178 karar Davacı Fatma El Şaır- Yenıcamıı Mahallesı-Gullübahçe-Soke Davalı Ibrahım El Şaır- Güllübahçe Kapaklı Mahallesı-Söke Dava Boşanma Davatan- hı 18 1 1994 Karar tanhı 24 11 1994 Mahkememızın ışbu dava dosyasmın açılıp yapılan açık yar- gılamalan sonunda davanın kabulu ıle Aydın ılı Soke ılçesı Gül- lubahçe Yenıcamıı Mahallesı cılt no 063 03, sayfa no 49. kütuk sıra no 198'de nufusa kayıtlı Anf kızı Ummügulsüm'den olma 18 3 1955 doğumlu Fatma El Şaır (Goktepe) ıle Irak uyruklu 1949 dogumlu Halıl ve Safa'dan olma Ibrahım El Şaır'ın boşan- malanna karar venlmış olup davalı tbrahım El Şaır mahkeme- mızce tüm aramalara rağmen bulunamadığı ve adresı de tespıt olunamadığından mahkememızın ışbu karan kendısıne ılanen tebhğ olunur 5 1 1995 Basın: 7988 ŞİŞLİ2. SULH HUKUK MAHKEMESt'NDEN 1993 490 Şışh 2 Ashye Hukuk Hakımlı|ı mn 26 4 1993 tanh ve 1992/1065 sa- yılan ıle Esın Koloğlu na vası tayın edılmesı ıstenılmış olmakia yapılan açık duruşması sonunda venlen Elazığ ılı merkez ılçesı, tcadıyc Mahal- lesı cılt 007'04 sayfa 17, toıtuk 179'da kayıtlı bulunan Mehmet Suıusı veHa> ye'den23 4 1959'daolmaEsınKoloğlu'nunM K'run355 mad- desı gereğınce hacır altına alınarak kendısıne Elazığ ılı merkez ılçesı, Ulukent Mahallesı, cılt 157 /0l, sayfa 95 kutük 40'ta kayıtlı bulunan Mehmet Sumsı ve Haynye'den olma 23 4 1959'da olma erkek kardeşı Metın Albayrakoğlu'nun vası olarak lavınınc karar venlmış olmakia ılanen duyuru'ur 14 2 1995 Basıır 7959