Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 14ŞUBAT1995SAU
6 DIZIYAZI
Cep telefonu, cep kabartıyor
PT
FUNDA
BAŞARAN
ÖNDIR
OZDEMİR
Cep telefonlan. PTT'nin özel-
leştirilmiş hizmetlerinden birdi-
ğeridir. Kısaca GSM denilen cep
telefonlan hizmeti PTT ile iki
ayn konsorsiyum arasında im-
zalanan sözleşme uyannca 1994
yıhndaverilmeyebaşlandı. PTT
ile Telekom Finland, Ericsson
Telekomünikasyon AŞ, Penta
AŞ. Çukurova Grubu ve Kavala
Grubu'nun oluşturduğu Türk-
cell Konsorsiyumu arasındaki
sözleşme, 1 Temmuz 1993 tari-
hinde imzalandı. PTT, 2 Tem-
muz 1993 tarihinde ise Detecon,
Alcatel Sel. Siemens, Teletaş ve
Simko'nun oluşturduğu Telsim
Konsorsiyumu ile 2. bir sözleş-
me imzaladı. Hükümleri her ikisinde de aynı
olan sözleşmeler, 2983 sayılı kanun ve 233 sa-
yılı KHK hükümlerinde tanımlanan "Gelir
Paylaşımı" esas alınarak hazırlandı.
14
Yasal düzenlemeterle daha sonrali-
sansa dönüştürmek üzere" ibaresinin
de yer aldığı sözleşmeler. 15 yıl için
geçerli olacaktır.
Sözleşmelerde gelir paylaşımına
esas olacak gelirler tanımlanmakta-
dır. Sözleşmeye göre tesis ücreti, ay-
lık sabit ücret ve mobil orijinli ara-
malardaki konuşma ücretlerinden
gelirler paylaşılacaktır.
Sözleşme süresi boyunca yuka-
ndaki gelirlerin katma değer ver-
gisi ve haberleşme vergisi düşül-
dükten sonra kalan net tutarın
yüzde 32.9'u, Türkcell'e ve Tel-
sim'e ödenecek, yüzde 67.1'i
PTT'de kalacaktır. Aynca PSTN
denilen ulusal telefon şebekesi
orijinli aramalarda; beherdaki-
ka için o ay geçerli bir telefon
kontör ücreti PTT tarafından
konsorsiyumlara "air time
fee" olarak ödenecektir. Baş-
ka bir deyişle herhangi bir te-
lefon abonesi (cep telefonu
abonesi değil), evinden bir
cep telefonunu aradığı za-
man, bu görüşme için
PTT'ye ücret öderken ay-
nı zamanda konsorsiyum-
lara da ödeyecektir.
Sözleşmenin 15 yıllık
sûresinin bitimine kadar
mülkiyeti PTT'nın ol-
mayan GSM sıstemleri-
nin tamamınm mülki-
yeti, 15 yıl sonra
PTT'ye devredilecek-
tir.
Sözleşmeye göre
Türkcell ve Telsim,
sözleşme süresi ve
kapsamı içerisinde
sistemı çahşır tuta-
'caktır. Ancak fir-
malardışındaki ne-
denlerden kaynak-
lanan anzalar.
mali yükümlülü-
ğü neden olana ait
olmak üzere Türk-
cell/Telsim tara-
fından giderile-
cektir.
Sözleşmede
PTT'de büyük
çaplı özelleştir-
melere izin ve-
recek yasal dü-
zenlemelerle
bırliktegeçile-
cek lisans uy-
gulamasıyla
ilgili hüküm-
ler de bulun-
maktadır.
Lisans söz-
leşmesinin
yürürlüğe
girmesi ile,
bir başka
d e y i ş l e
PTT'nin
tamamen
özelleşti-
ri 1 me si
önündeki
hukuki en-
geller kalktığ
zaman, daha önce yapılan sözleşme geçerliliğini
yitirecektir. Ulaştırma Bakanhğı'na bağlı Düzen-
leyici Kurum ile Türkcell ve Telsim, bir lisan söz-
leşmesi yapacaktır. Yapılacak lisans sözleşmesi,
işletme haklannı tayin ve tespit edecektir.
Lisans bedeli olarak 500 milyon dolar. lisans
sözleşmesi yapıldıktan sonra 4 taksitle ödenecek-
tir. 500 milyon dolann 6 ay sonra yüzde 40.12 ay
sonra yüzde 30, 18 ay sonra yüzde 15 ve 24 ay
sonra ise yüzde 15'i ödenecektir. Türkiye'deki
toplam GSM abone sayısı 400.000'e ulaşana ka-
dar lisans sayısı 2 firma ile sınırh olacaktır. Türk-
cell ve Telsim'e verilecek lisans, 25 yıl için ge-
çerii olacaktır. Gelecekte yapılacak lisans sözleş-
mesine ilişkin aynntılı hükümlerbulunması, PTT
tamamen özelleştirilince kimlere, nasıl dağıtıla-
cağının şimdiden belirlendiğini göstermektedir.
Lisans sözleşmelerinin dünyada T'sini özelleştir-
miş birçok ülkenin seçtiği bir yöntem olması, as-
hnda T üzerine çokuluslu hesaplann çoktan ya-
pıldığı doğrultusunda kuşkulanmızı doğrulamak-
tadır. Ağustos 1994 tarihli PTT Dergisi'nde GSM
abonelerinin mart, nisan ve mayıs aylannda öde-
dikleri ücretîere bakıldığmda. toplam
175.243.290.986 liranın 58.920.934.988 lirasının
Telsim ve TürkcelFe verildiği; 116.322.355.998
lirasının ise PTT'ye kalmış olduğu görülür.
Yukandaki yaklaşık 60 milyar lira olarak veri-
DOSYASI
• Kısaca GSM denilen cep telefonlan hizmeti PTT ile
Türkcell ve Telsim konsorsiyumlan arasında imzalanan ve
gelir paylaşımını esas alan sözleşmeler uyannca 1994
yıhnda verilmeye başlandı.
• 1994 yılımn mart, nisan ve mayıs aylannda GSM
abonelerinin ödedikleri toplam 175.243.290.986 liranın
58.920.934.988 lirası sözleşme uyannca Telsim ve
Türkcell'e verildi.
Bu rakam, PTT'nin 1993 yüı kânnın yüzde 10'udur.
Ücretlerin tespit edildiği dönemde GSM abone sayısının
32.000 olduğu göz önüne ahnırsa, cep telefonunun
gelirinin büyüklüğü tahmin edilebilir.
1.1
Yasal serüven
Adım adım
özelleştirme
len rakam, PTT'nin 1993 kânnın yüzde
10'udur. Ücretlenn tespitedildiği dönemde GSM
abone sayısı 32.000; 31.12.1994 itibanyla bekle-
yen sayısı 2416 olmak üzere abone sayısının
90.164 olduğu göz önüne ahnırsa, cep telefonu-
nun gelinnin büyüklüğü tahmin edilebilir. Hükü-
met, GSM"in ikı ayn konsorsiyuma verilmesini
tekelcıliği önlemek ve rekabet ortamı yaratmak
şeklinde gerekçelendirmektedir. Oysa GSM uy-
gulaması. sektörde tekelleşmenin en açık örneği-
dir. Birçok çokuluslu dev şirketin, GSM projesin-
de konsorsıyumlar altında büyük bir işbirliği için-
de çalıştığını görmekteyiz: firmalann bir kısmı
santral kısmmı yaparken, diğer bir kısmı baz is-
tasyonu olarak adlandınlan aktancı istasyonlan
kurmuşlardır. İki ayn konsorsiyum olmasına rağ-
men, GSM hizmeti aboneye oldukça pahalıya mal
olan bir hizmettir.
Rekabetten dolayı ucuza hizmet verileceği id-
dia edilen GSM "de bugüne kadar böyle bir sonuç
yaşanmamıştır. Bugün PTT, GSM'de yüzde 67.1
oranında hisse sahibi olmasına rağmen hizmet
pahalıya veriliyor ise, yann yapılacak lisans söz-
leşmesiyle denetim tamamen çokuluslu şirketle-
re geçtiğinde yaşanacaklan tahmin etmek hiç zor
değil.
Yarın: Dünyadaki uygulamalar
Adım: 17.04.1984 tarihli ve
2983 sayılı Tasarruflann
Feşviki ve Kamu Yatınmlan-
ıın Hızlandınlması Hakkın-
la Kanun.
Yasanın ilk maddesinde be-
lirtildiği gibi, bu yasa "istik-
rariı ve güvenilir gelir verilme-
si suretiyle tasarruflan teş\ik
•derek sağlanacak ek finans-
ııan kaynaklan ile kamu yao-
imlaruıı süratle gerçekleştir-
.ne*
1
gerekçesıyle çıkanlmıştır.
3u yasa aynı zamanda KtT'lere
/önelik olarak "hisse senedi" ve
*gelir ortaklıgı senedi" çıkanl-
ması ve özel sermayeye işletme
hakkının verilmesi yöntemlerini
belirlemiştir. Bu yasa, KlT'lerin
gelir ortaklıgı. hisse senetleri sa-
tışı veya işletme haklannm devri
ile özelleştirme yolunun ilk kapı-
sını açmaktadır.
1. Adım: Iptal davasına Anaya-
sa Mahkemesi'nden ret
Anayasayaaykınlığı gerekçesiy-
le açılan iptal davasında, Anayasa
Mahkemesi 18.2.1985 tarihinde ip-
tal talebini aşağıdaki gerekçeyle red-
detmıştır: "-.Maliklerine aynı hak
sağlamayan, konu olduklan ahyapı
tesislerinin yönetiminde temsil hakkı
vermeyen ve bir borç senedi niteliğin-
deki gelir ortaklıgı senedinin yerii ve
yabancı kişiler elinde otmasının Türk
Milletinin bağunsızlığını zedelediğini
kabul etmek mümkün degUdir."
2. Adım: 18.6.1984 tarih ve 233 sa-
yılı Kamu Iktisadi Teşebbüsleri Hak-
kında Kanun Hükmünde Kararname
Kararnameyle, "İktisadi devlet teşek-
külleri ile kamu iktisadi kuruluşlannın
ve bunlann müesseselerinin. bağh ortak-
lannın kurulmasını. iştiraklerinin teşld-
lini. özerk bir tarzda ve ekonominin ku-
rallanna uygun olarak yönetilmelerini'"
madde 2'de düzenlemiştir.
KHK'de ifade edilen "bagı ortakhk",
sermayenin %50'sinden fazlası KlT'e ait
olan işletme veya işletmeler topluluğun-
dan oluşan anonim şirketler anlamına gel-
mektedir.
Bu KHK'ye göre bağh ortaklıklar:
• Bir müessesenin bağlı ortakhk haline
getirilmesi,
• Teşebbüsün iştiraklerdeki hissenin
%50'nin üstüne çıkması,
• Teşebbüsün sermayesinde %50'den
fazla hisseye sahip olduğu yeni bir şirket ku-
rulması şeklinde oluşur. (Madde 22)
Madde 38'e göre Teşebbüsler, bağlı ortak-
lıklar, işletmelerin tasfiyesi veya satılması
2983 sayılı tasarruflann teşviki ve kamu ya-
tınmlannın hızlandınlması hakkındaki kanu-
nun öngördüğü esaslara göre Kamu Ortaklıgı
Kurulu tarafından yürütülür.
KHK ile özelleştirme sürecinde en önemli so-
runlardan olan personel için düzenlemeler geti-
rilmiştir. KHK tanımladıgı sözleşmeli personel
statüsüyle işten kolayca atılabilecek çalışan gru-
bu oluşturmuştur.
3. Adım: 28.05.1986 tarih ve 3291 sayılı Kamu
iktisadi Teşebbüslerinin ÖzeUeştirümesi Hakkm-
da Kanun.
KlT'lerin özelleştirilmesine Bakanlar Kurulu;
müessese, bağlı ortaklık veya işletme birimleri-
nin özelleştirilmesine ise Kamu Ortaklıgı Kuru-
lu'nca karar verilir. (madde 13)
Bu karar üzerine Kamu Ortaklıgı Kurulu; teşek-
kül, kuruluş. bağlı ortakhk ve işletmelerden han-
gilerinin. hisse senetlerinin. varhklannın tama-
mının veya bir kısmının satılmasına, kiralanma-
sına, işletme hakkının devredümesine, tasfiyesi-
ne karar vermeye yetkilidir.
Bu hükümle KİT'ler ve bağlı ortaklıklar önce
anonim ortakhk haline getirilecek, daha sonra da
Başbakanlığa bağlanarak, özelleştirmeye hazırla-
nacaktır.
Yine bu hükümle sermayelerindeki kamu payı
%50'nin altina düşünceye kadar (abç) kuruluşla-
ra ilişkin her türlü işlemi yapmaya Kamu Ortak-
lıgı Kurulu yetkili kılınmıştır.
4. Adım: 24.06.1993 tarih ve 3911 sayılı... Me-
murlar ve Diğer Kamu Görevlileri Hakkındaki
Bazı Kanunlar ile Teşkilat Kanununda Değişik-
lik Yapılmasına Dair Yetki Kanunu.
Bu yasa ile özelleştirmelerle ilgili olmak üze-
re, ülke ekonomisine yararlılık, verimlilik ve kâr-
lılık eseslannı göz önünde bulundurarak KHK'ler
ile düzenlemeler yapılmasına olanak sağlanmış-
tır. Nitekim bu yasaya dayanarak. PTT'nin özel-
leştirilmesiyle ilgili 509 sayılı KHK çıkanlmış-
tır. 4. Adım' ı Anayasa Mahkemesi iptal etti. 3911
sayılı yasa 16.9.1993 tarihli Anayasa Mahkeme-
si karan ile iptal edilmiştir.
5. Adım: 14.09.1993 tarih ve 509 sayılı KHK...
Türk Telekomünikasyon Anonim Şirketi Kurul-
ması Hakkında Kanun.
Bu kararname ile PTT işletmesi Genel Müdür-
lüğü'nden posta ve telgraf hizmetleri dışındaki
hizmetler aynlmış, haberleşme hizmetlerini yü-
rütmek üzere, Ulaştırma Bakanlığı ile ilgili tüzel
kişiliğe haiz Türk Telekomünikasyon Anonim
Şirketi kurulmuştur.
Madde 3: "Şirket, telekomünikasyon hizmetle-
rini doğrudan doğruya yahut bu amaçla yurt için-
de veya > urt dışında kuracağı anonim şirketlere iş-
tirak suretiyle yürütmeye yetkilidir. Şirket, sahıp
olduğu telekomünikasyon tesislenne ilişkin işlet-
me hakkını belirli bir süre ve şartlarla kısmen yer-
li veya yabancı sermaye şirketlerine verebıhr."
8. maddedeki şirketin sermayesinin en çok
%49'unu gerçek ve özel hukuk tüzel kişilere ve-
rebilir ibaresine dayanarak özelleştirme yanlılan
%51 hisse devlette kalacak vurgusunu yapmak-
tadırlar. Oysa gerçaklik çok farklıdır; 3. madde-
de şirketin başka A.Ş.'lere iştirak edebileceği ve-
ya onlarla ortaklık kurabileceği belirtilmektedir.
Fakat söz konusu ortakhğın ve iştirakin hangi ko-
şullarla gerçekleşeceği, Türk Telekomünikasyon
A.Ş.'nin hangi oranla yeni şirkete ortak olacağı
belirsizdir. Pekâlâ bu oran iştirak edilen veya ku-
rulan ortakhğın özel sermaye tekeline dönüşme-
sinı sağlayabilir.
5. Adun'da yürütmeyi durdurma ve KHK'nin
iptali
Anayasa Mahkemesi 6.11.1993 tarihinde Res-
mi Gazete'de yayımlanan karanyla 509 sayılı
KHK'yi iptal etmiştir.
Anayasa Mahkemesi Kararnamenin dayanağı-
nı oluşturan 3911 sayılı yetki yasasının daha ön-
ce iptal edilmiş olmasını gerekçe göstermiş ve
bundan dolayı da anayasaya aykın bulmuştur.
Telgraf ve Telefon Kanunu'nda
yeniden degişikllk
6. Adım: 18.06.1994 Tarih ve 4000 Sayılı...
Telgraf ve Telefon Kanunu'nun Bir Maddesinin
Değiştirilmesi ve Bu Kanuna Bazı Ek ve Geçici
Maddeler Eklenmesıne Dair Kanun.
Daha önce iptal edilen 509 sayılı KHK'nin
Türk Telekomünikasyon A.Ş.'nin kurulmasına
ilişkin 1. maddesi; bu kanunla tekrar 1. madde ola-
rak yazılmıştır. Aynca 4.2.1924 tarih ve 406 sa-
yılı Telgraf ve Telefon Kanunu'na ek bir madde
getirme formülüyle, iptal edilen 509 sayılı
KHK'deki satışa ilişkin hükümler küçük değişik-
liklerle tekrar edilmiştir.
Yine bu kanunla sermaye şirketlerinin devrala-
caklan ve bizzat kuracaklan haberleşme tesisle-
rinin işletilmesine yönelik olarak işletme lisans ve
ruhsatı verilmesi yetkisi Ulaştırma Bakanlığı'na
verilmiştir.
6. Adım'a Anayasa Mahkemesi'nden yürütme-
yi durdurma
Anayasa Mahkemesi'nin 4000 sayılı kanuna
ilişkin yürütmeyi durdurma karan 20.08.1994 ta-
rihinde Resmi Gazete'de yayımlanmıştır. Yürüt-
meyi Durdurma karan, "uygulanmasından doga-
cak ve sonradan giderilmesi güç veya olanaksız
dunım ve zararlann önlenmesi bakımından" ip-
tal istemınin reddi durumunda karar gününe ka-
dar, iptal isteminin kabulü durumunda ise iptal ka-
rannın Resmi Gazete'de yayımlandığı güne kadar
geçerlidir.
6. Adım'a Anayasa Mahkemesi'nden "kHmi"
iptal
Anayasa Mahkemesi'nin 4000 sayılı kanuna
ilişkin gerekçeli karan 28.01.1995 tarihinde Res-
mi Gazete'de yayımlandı. 4000 sayılı kanunun tü-
münün iptali için baş\ıırulmasına rağmen, Ana-
yasa Mahkemesi sadece Ulaştırma Bakam'na yet-
ki veren ek 17. madde ve ek 18. maddenin 2. ve
3. fikralannı iptal etmiştir. 4000 sayılı kanunda,
Türk Telekomünikasyon A.Ş.'nin kurulması ve
katma değerli hizmetlerin lisans sözleşmesi ile
özelleştirmesini karara bağlayan maddeler geçer-
lidir. tptal edilen maddelerdışında 4000 sayılı ka-
nun için yürütmeyi durdurma karan kaldınlmış-
tır.
SÜRECEK
CALIŞANLARIN SORULARI / SORUNLARI YIL>L4Z ŞİPAL
Beni isteğinı dışında emekli ettiler
SORU: Bir kamu kurumunda işçi statüsünde çalış- makta iken,
beni isteğinı dışında emekli ettiler. Emekli edilenlere ihbar taznıi-
naünın da ödenmediğini söylediier. İş akitlerinin ihbar tazmina-
tı verilmeksizin feshedileceğine dair bir hüküm var mıdır?
(C.E.)
YANIT: Öncelikle "yaşhaddi" nedeniyle emeklilik, T.C. Emek-
li Sandığı iştirakçilen için T.C. Emekli Sandığı Yasası'nda öngö-
rülmüştür. M
İştirakçilerinvazifeleri\leilgilerininkesUmesinigerek-
tiren yaş haddi 65 vaşını doldurduklan tarihtir." (Madde 40)
İş Yasası'nda yaş sının nedeniyle, iş sözleşmesinin bozulabile-
ceğine ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Işveren. emekliliğı ne-
den göstererek iş sözleşmesinı bozarsa, ihbar tazminatı ödemek-
ten kaçınmaz.
Bu konu. yargı ve Sayıştay karan ile kesinlik kazanmıştır.
(1) ••(••) Diğer taraftan, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun
1186 sayılı kanunla değişik 60'ıncı maddesinde yazılı yaş ve hiz-
met sürelen, ışçiye emekli aylığı bağlanabilmesi için geçirilmesi
gereken asgari müddetler olduğundan, işçi tarafından yazılı bir is-
temde bulunulmaması halinde, bu müddetlerin dolması nedeniyle
işverenin işçiyi emekliye sevketmesine olanak bulunmamaktadır.
Yukanda değinUen hükümlere nazaran işçiyi resen emekliye sevk
etme imkanına sahip olmayan işverenin ihbar öneline ilişkin tazmi-
natı peşinen ödemek suretiyle hizmet aktinifeshetmesi mümkün bu-
lunmaktadır.
SONUÇ: tleri yaşta ve hizmette olan işçilerin hizmet akitlerinin,
işveren idarece ihbar öneli tazminatı ödeıunek suretiyle feshedilme-
sinin mevzuata aykın bir yanı bulunmadığınaoybirtiğiyle kararve-
riklL"
(Sayıştay Genel Kurulu. 10.5.1976 tarih, 3830/2 Karar)
(2) "OZET: thbar öneli vermeksizin emekliye sevk suretiyle işçi-
nin iş aktini fesheden işverenin ihbar tazminatryla sorumlu olması
gerekir."
(Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 7.5.1982 tarih, 3966 esas ve 4587 ka-
rar)
Kaynak (1) tbrahim Eşmelioğlu, İş Kanunlan ve Mevzuatı-1986,
sayfa216'15
(2) Mustafa Çenberci, İş Kanunu Şerhi-1986, sayfa 331/41
ANKARA NOTLARI
MUSTAFA EKMEKÇİ
Kanpolat'la Söyleşi: (8)
Ağpı Bir Dakikada Geçiyor...
Prof. Yücel Kanpolat, Antalya'daki Avrupa Fonksiyonel
Nöroşirürji Kongresi'nden sonra, kendisine gelen mektupla-
n gösteriyordu. Bunlardan dolayı çok mırtluydu. Duygulan-
mıştı. Anlatıyordu:
- Bakın ne diyoradam?"... Önce, bu kongreye çağrıldığım
için çok özel teşekkürlerimi söylemek istiyorum. Bu kongre-
nin, benim gittiklerimin en kalitelilerinden birisi oldugunu söy-
lememe kuşku yok. Fakat, sadece burada sunulan materyal
değil, sizin ülkenizin güzelliği, bizi çok çarptı. Ülkenizin çok
ufak bir parçasını gördüm. Ama, şanslı insanlarsınız ki, böy-
le bir ülkede yaşıyorsunuz. İlk fırsatta gelip bu ülkeyi tekrar
görmek istiyorum..." Birbaşkası da şöyle diyor, o kongreye
(eşi rahatsız olduğu için) katılamamıştı:
"Öğrendim kı, kongreye katılan bütün üyelerden, tümü çok
fazla eglenmişler, size bu muhteşem işiniz için ve mükemmel
evsahipiiğiniz için teşekkür ederim."
Işte 20 dolayında buna benzer mektuplar. Biz ne yapmış-
tık? Insanlann hepsi, "Biz ne kadar farklı bir Türkiye düşünü-
yormuşuz"L/ söyleyerek gittiler.
- Bilim adamları bunlar?
- Evet Ve Türkiye'nin ne denlizengin oldugunu, Türk in-
sanının ne denli farklı oldugunu, Türk kültürünün ne denlifark-
lı oldugunu söylediier. Ve biz onlara hiçbir zaman "Türkiye"
demedik, "Türk" demedik, "Anadolu" dedik. Gerçekten de
bizim farklılığımız Anadolu uygarlığıydı. Böyle bir nasyona-
lizm -ki nasyonalizm dünyada dorukta şimdi Anadolu'yu Ana-
dolu yapan gerçek, ki miman da Tüfklerdir, kesinlikle bunu
söyleyebiliriz- bu bir kültürzenginliğidir. Yani bunun içerisin-
de Hitit de var, Urart da var, Grek de var, Çeçen de var, Kürt
de var, Laz da var, hepsi var. Ama Anadolu'yu mükemmelya-
pan, bizim insanımızı güzel yapan, o bölgede yaşanabilirya-
pan kültürel doku. Ha, biz burada nel&r yaptık? Beş yıldızlı
otel dünyanın her yerinde var. Ama ben, işte orada ne bile-
yim ben, o otelde bazlama pişirttirdim, köy kazanında çorba
sunduk. Dünyanın en mükemmel tiyatrosu olan "Aspen-
dos"fa, -Kültür Bakanı bize özel izin verdi- Istanbul'dan, kon-
servatuvann f!üt bölümünün öğretim üyeleri, viyola ve arpla
muhteşem bir konser verdiler. Insanlar yemin ederim, büyü-
lendiler o hava içerisinde. Bir başka gün "Perge"yegittik, bu-
na benzer ufak şeylerle, güzellikler katabitdik. Otelde orga-
nizasyon mükemmeldi. Gencecik insanlar çalıştı, yani turizm
sektööınün genç çocuklanydı bunlar. Bir tek slayt takılmadı,
bütün kongre boyunca, bir tek aksaklık olmadı...
Bakın bu sektördeki, bu tip organizasyonlardaki heraksak-
lığı biz yazabiHriz, hiç bunlan, bu güzellikleri kamuoyuna söy-
lemeyiz. Ama, benim turizmcim, otelde çalışan benim insa-
nım, benim genç asistanım, genç doktorlanm, insanlar hay-
ran oldular bunlara. Ben bunlan söylemeliyim ki, başı yuka-
nda gezebilsin insanım. Yani, bu tûrkonuşmalannbuyanı çok
önemli.
- Bu ameliyatı nasıl yapiyorsunuz? Saynnın ağnsı nasıl di-
niyor?
- Masaya sırtüstü yatınyonjm. Ondan sonra, özel bir iğney-
le, omuriliğın binnci ve ikinci boyun omurlanrun arasından,
omunliğın ön kısmına ulaşıyorum. Orada omuhlik suyu geli-
yor. Sonra onun ıçerisine, boyalı özel bir kontaks madde ve-
riyorum. Böylece, omuriliği net olarak görüyorum. Ondah
sonra, ağnyı taşıyan lifler, omuriliğin ön kısmında gidiyor, ön
yan kısmında. O, ön-yan kısmına, bu bizim elektrotlar, çok in-
ce elektrotlar, yani o denli marifetli elektrotlar ki, bu elektro-
tun ucundaki ısıyı ölçebilme şansına sahipsiniz. Bitmedi; bu
elektrotla uyan yapma şansına sahipsiniz. O da bitmedi: elekt-
rotla isterseniz, öne arkaya hareket edebilme olanağınız var.
"Körv" dediğimiz, özel, iğne elektrotlar var, bunlaha ağnyı ta-
şıyan traktüs dediğimiz iffbölgesine elektrotu lokalize ediyor-
sunuz. Sonra, hastayı kontrol ederek, hastayla konuşarak,
hastayı test ederek, yavaş yavaş (ağn liflerini) harap ediyor-
sunuz. Bu kontrollü bir harabiyettir.
- Saynyı bayıltmıyorsunuz?
- Hayır, hastayla konuşarak...
- Evet!
- Ve o denli dramatiktir ki, yani günde on dört tane morfın
alan birinsanın, normalde birinsanın bunu tolere etmesiola-
nağı yok, bir anda"Ağnm geçti!" diyor. Ve bir dakika içerisin-
deoluyorbu...
- Ne biçim ağnlar diyoruz buna?
- Bakın öyle bir ağn ki, bunun içinde, sinirde harabiyet var-
dır; sinir alanı ağn duymaz. Fakat hasta ağn duyar. Bunlara
biz "nöropatik" veya "hayalet ağnlan" diyoruz. Yani, zona ge-
çirmiş, zona bölgesinde ağrısız; fakat içinden böyle sankl
kaynayan bir ağn var. Bunlara da değişik bir yöntem kullanı-
yoruz. öbürü nevraljiler, yani siniherin fahrip ağnlan, şimşek
çakar tarzda ağnlar, elektrik çarpar tarzda ağnlah Hasta ye-
mek yiyemez, konuşamaz, yüzünü silemez, traş olamaz gi-
bi... Veya kanserağnlan... Bir vücutyansında, veya vûcudun
ait kısmında veya üst kısmında, ömeğin akciğer kansen, göğ-
sün belli bir kısmında, bir yanında, öbür yanında ağn olabi-
lir, meme kanseri örneğin öyle. Belli bazı metastas kanserle-
rin oluşturduğu; bir tarafta, kolda, bacakta veya baş-boyun
bölgesinin birkaç sinir alanını tutan, hiçbir şekilde ilaçla ve-
ya belirli şeylerle geçirilmeyen ağnlar... Bunlar bizim alanımı-
zın uygulamaya aday hastalandır...
Ağzım kurumuştu, soluğum kesilmiş gibi. Teşekkür edece-
ğim, sesim çıkıyor mu, bilmiyorum.
- Teşekkür ederim!
- Rica ederim!
• • •
İşte hinthorozu!
Taşlama ustası Mustafa Eşref, SHP-CHP birleşmesi ko-
nusunda şu dörtlükleri yazmıştı:
"Ne sol solla biheşir, ne sağ sağla kaynaşır/Çünkü artı ar-
tıyı, eksi eksiyi iter;/SHP, DYP'yle, CHP de ANAP'lalKolayca
b/rieş/rier ve de bu sonın biter."
Ikincisi de şöyle:
"Birfeşti... Birleşmedi... Tutalım ki biheşti./lş burada biter
mi, bakalım ne olacak/Böylesine isteksiz birleşmenin ardın-
dan/Bence ister istemez erken doğum gelecek."
Haftalardır, eşek yüküyle yazı yazıldı, yorumlar yapıldı. Her-
kesin içi karardı. Erdal Bey, sayn yattıgı yerden "hinthorozu"
oldugunu gösterdi. "Çatı CHP'de"dedi. Sancıyı şıp diye kes-
ti!
BULMACA
1 2 3 4 5 6 7 8
SOLDAN SAĞA:
1/ Daha çok sığırlann
kanını emen sokiıcu bir
sinek. II Haysiyet...
Yapraklan salata gibi
yenen kokulu bir bitki.
3/ Özellikle diş hekim-
liğinde dezenfektan ola-
rak kullanılan '"benzal-
yum klorür"e verilen ad.
4/ Gökyüzü... Nikelin
simgesi. 5/ Sayfa çevre-
sine çekilen çizgi... Al-
kolsüz içecek, meşru-
bat. 6/ Kalayın simge-
si... Bir renİc... Meyve
kurusu. 7/lribirhıyarcinsi... Bah-
çe ya da açık ağıl etrafındaki çit. 8/
Kızıl ve kaba tüylü koyun... Müs-
tahkem yer. 9/ Olumsuzluk belirten
birönek... Bıkkınlık.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Obur, pisboğaz. 2/ Şöhret... Sa-
kızlı birtür dıkenli çalı. 3/ Sözlü ve
yazılı anlatımda anlam açıklığı...
Muğla'nın bir ilçesi. 4/ Bir işe gön-
lü olma... Tropikal Amerika'da ya-
şayan, gözahcı parlak renkli bir papağan. 5/ Üstün... Bir göster-
me sıfatı. 6/ Huzur... Basınçlı suyla helanın yıkanmasını sağla-
yan aygıt. 7/ tyice yanarak ateş durumuna gelmiş kömür ya da
odun parçası... Yapma, etme. 8/ Hekimlikte kullanılan, acı kök-
lü otsu birbitki. 9/ Halk edebiyatı nazım şekillerinden biri... Kı-
şın sisli havalarda, ağaç dallannı ve toprak çıkıntılannı kaplayan
buz tabakası.