28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 28 ARALIK 1995 PERŞEMBE HABERLER Aczmendi dergâhı davası• ANKARA (AA)- Yenimahalle'de bir evi '"Aczmendi dergâhf' haline getirerek mürit toplamaya çalıştıkları ve bu yolla devrinı kanunlarına muhalefet ettikleri gerekçesiyle yakalanarak îîaklannda dava açılan 6 sanığın yargılanmasına devam edildi. Davada, sanıklar hakkında 6'şar aya kadar hapis cezalan isteniyor. Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi "nde görülen davanın dünkü duruşmasında. savcı. dosya içinde bulunan ve delil niteliği taşıyan video kasedinin çözümlenmesi isteminde buiundu. Başkan, CHP'den istifa etti • ZONGILDAK(AA)- Bartın'a bağlı Amasra ilçesi Belediye Başkanı Rıfat Açıcı. CHP'den istifa etti. Amasra Belediye Başkanı Rıfat Açıcı. yaptığı açıklamada. partı içi sorunlar nedeniyle CHP'li il ve ilçe yöneticılenyle anlaşamadığını. bu nedenle partisinden aynldığını söyledı. Demirel- PakdemiPli davası • ANKARA (AA)- Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in. yaptığı bir konuşmada Cumhurbaşkanligı makamına hakaret ettiği gerekçesiyle ANAP Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Pakdemirlı hakkında açtığı dava. Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesi "nde bugün yeniden göriilecek. Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesi. ilk kararında, Pakdemirli'yi Demirel"e ve Cumhurbaşkanlıgı makamına hakaret ettiği gerekçesiyle 5 milyar lira tazminat ödemeye mahkûm etmişti. Seçim iddiası • TRABZON (AA) - RP Milletvekili Kemalettin Göktaş ile ANAP Milletvekili Eyüp Aşık arasında. "24 aralık seçimlerinde Trabzon'un Of ilçesinde hangi partinin birinci olacağı" konusunda girilen iddiayı Göktaş kazandı. Eyüp Aşık'ın. te\e\ izyonlardaki açık oturumlarda. '"ANAP. Of ilçesinde birinci parti olmazsa istifa ederim" şeklindeki sözlerine. aynı karşılığı veren RP Milletvekili Kemalettin Göktaş, seçim sonuçlannın belli olnıasından sonra Eyüp Aşık'ı sözünde durmavadavet etti. BeşHcçi yine mahkum • ANKARA (Curahurivet Bürosu)-Ankara l No'lu DGM. Terörle Mücadele Yasası'nda yapılan değişiklikten sonra Yargıtay tarafından bozulan ve yeniden ele alınan iki ayrı davada. sosyolog-yazar Ismail Beşikçi'yi 5 yıl 4 ay hapis, 533 milyon lira para cezasına mahkûm etti. Davalann bınnde. Yayıncı Ünsal Öztürk 26 ay hapis. 253 mılvon lira para cezasına çarptınlırken diğer davada ise Insan Haklan DerneğiUHD) Genel Sekreteri avukat Hüsnü Öndül 6 ay hapis. 50 miiyon 900 bin lira para cezasına mahkûm edildi. Kukla davası • ANKARA (AA) - Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesi. TBMM'nin bir birleşiminde. DYP Tunceli Milletvekili KamerGenç'e, "kukla" dedigi gerekçesiyle eski ANAP Agn Milletvekili Fecri Alpaslan"ı 25 milyon lira tazminat ödemeye mahkûm etti. Mahkeme hâkimi. 25 milyon lira manevi tazminatın. olayın meydana geldiği 27 Ekim IW4 tarihinden itibaren yasal faızi ile birliktc almmasını da karara bağladı Koalisyonlardan uzak duran Genel Başkan Baykal, 'muhalefette toparlanmak' istiyor CHP'nm luııuclıı ııııılıalefetteANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. seçim yenilgisinin ardın- dan "muhalefetegeçerektoparlan- ma" karan alırken partisinin de içinde yer alacağı 4'lü koalisyon senaryolan konusunda, "Çocuk oyuncağı mı bu? Bizim ne işimiz var" değerlendirmesini yaptı. Baykal. "doğal olanın" DYP- ANAP-DSP koaüsyonu olduğu- nu. bu sürecin de işlediğini söyle- di. CHP yönetimi. seçim yenilgisi- nin gerekçeleri arasında "SHPdö- nemindeki koalisyon ortaklığı"nı da anarken bu nedenle yeni hükü- met arayışları sürecinde partide "muhalefette kalma" eğılımı ağır bastı. SHP-CHP bütünleşmesinin ar- dından konutartışılırken "Hikmet tktidarla köprüleri atan Baykal 4'lü koalisyon senaryolanna "Çocuk oyuncağı mı bu? Bizim ne işimiz var" sözleriyle yanıt verdi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, "doğal olanın" DYP-ANAP-DSP koalisyonu olduğunu, bu sürecin de işlediğini söyledi. Çetin'in koalisyonda yıpranaca- ğT hesabı yapılarak ortaklığa faz- la ses çıkanlmamıştı. Bütünleşme sonrası ise CHP yönetimi. koalis- yona ginme konusunda ikiye bö- lündü. Genel Sekreter Adnan Kes- kin, koalisyona girmeye karşı çı- karken genel başkan yardımcılan Ali Topuz ile Erol Çevikçe, hükü- mete girmekten yana tavır koydu. CHP lideri Baykal da önce hükü- metten çekildi, ancak daha sonra belli koşullarla hükümete girme- yi kabul etti. CHP'nin barajı güç- lükle aşması değerlendirilirken parti yönetimi, "BaykalTı hükümet dönemi öncesindeki ortaklığT he- def alan açıklamalar yaptı. CHP lideri Deniz Baykal, ikti- dar yıpranması nedeniyle yeni dö- nemde muhalefette kalmayı yeğ- ledi. Baykal, Cumhuriyet'in so- rulannı yanıtlarken ANAP lideri MesutYümazın "4'lü koalisyon" önerisiyle ilgili olarak, "Olurmu böyle şey? 3 parti koalisyon kuru- yor. Bizim ne işimiz var? Övle ku- rulması doğal. Zaten bu süreç baş- ladı. O süreç işleyecektir" dedi. Baykal, "Hiçbir şekilde hüküme- te ginneyecek misiniz" sorusuna da "Bir siyasi parti,'Hükümette hiç- bir şeki Ide yer almam' divemez. Bu, halka savgısızlık olur. Örtada po- tansivel bir koalisyon var. Daha ne olacak? Bunun ötesinde bir şey yokrur. TaWo bu. Zaten seçimden önce DSP ile ANAP,' Hükümet ku- racağız. aramızda yakınlık var' de- y ip o> aldılar. Bizim v aptığımız ko- alisyonda yakınlık değil, zorunlu- luk esastı" yanıtını verdi. Baykal, "Muhalefette kalmak, ilk seçimde RP'yi tek başuıa ikti- dara taşn/abiür" yorumları ile il- gili olarak da şunlan söyledi: "Niye RP'yi iktidara getirsin? Bizi yok mu sayıyorsunuz? Türki- ye'de muhalefet ekseninde iki par- ti olur. RP kendi çizgisinde. biz de laik cumhuriyet çizgisinde oluruz. Partiler icraat yapar, sonra fatura öder, muhalefet olurlar. Biz icraatın faturasını ödedik. muhalefet ol- duk. Muhalefeti RP yapacak ve büyüyecek diye bir şey yok. Biz de muhalefette olmaktan yararlana- biliriz." Baykal, Başbakan Tajısu Çil- ler'le yaptıklan telefon görüşme- sinde "hükümet teklifi olmadıgı- nı, çok genel düzeyde bir nezaket konuşması" yapıldıgını sözlerine ekledi. PERŞEMBE a kadın milletvekilinden biri DSP'li Yeniceli'de kadın kimliği önde DSP Milletvekili Yeniceti ASUMAN ABACIOĞHJ IZ.MİR - Izmır'den Mec- lis'e gıren 4 kadın milletve- kilinden biri olan DSP'li Zer- rin Veniceli. DYP'li Gencay Güriin ve Işılav Savgın'ın tersine 'kadın kimligi'nı ön plana çıkarıyor. Meclis'e gi- ren toplam 13 kadın millet- vekılınin 7'sinın Ege'dençık- nıası ise Yenıceli'yi gururlan- dırıyor. Kadın adaylann en iyi sı- ralarda yer aldığı Ege, Mec- lis'e de en çok kadın millet- vekili gönderen bölge oldu. Erdoğan 'Koalisyon için taviz vermeyiz' İstanbul Haber Serv isi - istanbul Büyükşehir Be- lediye Başkanı RecepT»- yip Erdoğan. RP'nin ko- alisyon hükümeti kurmak ıçin ilkelerinden taviz ve- receğıne ınanmadığını be- lirtti. Erdoğan. merkezi hü- kümeti. yerel yönetimlere karşı uygulamalan nede- niyle eleştirdi. AA'nın ha- berine göre. tören sonrası gazetecilenn seçim sonuç- lanna ilişkin sorulannı ya- nıtlayan Erdoğan, bir ga- zetecinin. "RPGenel Baş- kan Yardımcısı Abdullah Gül'ün. "Koalisyon için düşüncelerimizi bir süre erteleyebiliriz' şeklindeki açıklamalarına katılıyor musunuz" sorusunu şöy- le yanıtladı: "Abdullah Gül'ün böy- lebir şe> sö)lediğini de zan- nermiyorum. Ben ilkeleri- mizdcn zerre kadar taviz vereceğimize inanmıyo- rum. RP. ilkelerinden ta- viz vermez. RP'nin içinde olmadığı bir koalisyon hü- kümeti, ülkeyi daha ciddi bir kaosa sünjktevecektir."" Muğla'dan Lale Aytaman. Aydın'dan Sema Pişkinsüt, Manısa'dan Ayseli Göksov. lzmir'den ise Işılay Saygın. Birgen Keieş, Gencay Gürün ve Zerrin Yeniceli. Ege'nin ve Izmir'in demokrat yapı- sını bir kez daha gösterdi. DSP'li milletvekili Zerrin Yeniceli. seçilmesinin kendi- si için sürpriz olmadığını söyledi. Egeli olarak Mec- lis'e en çok kadın milletve- kili gönderen bir bölgeden seçilmesinden 'gunır duy- duğunu' belirten Yeniceli, 'kadın haklan' konusunda duyarlı olduğunu. parlamen- toda kadın ve erkeğın eşit temsil edilmesi gerektiğıne inandığını vurguladı. Kırsal bölgeden gelmesi nedeniy- le. özellıkle daha çok ezılen kırsal yöre kadınlanna yöne- lik çalışmalar yapacağını kaydeden Yeniceli. "Buyö- relerdeki kadınlann bilinçlen- meleri, emekierinin karşılı- ğını abnalan. eğitilmeteri için projeler üreteceğim'' dıye konuştu. tfi Izmir milletvekilleri, yapacaklan çalışmalarla ilgili bilgi verdiler 'Anketler DSP'nin oylarını etkiledi' İZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - DSP Izmir milletvekilleri AtillaMut- man. Veli Aksoy, Ahmet Priştina, Zer- rin Yenfceli ve Hakan Tartan. düzen- ledıkleri basın toplantısında Izmiröze- linde ve ülke genelinde Meclis'te ya- pacaklan çaiışmalara ilişkin bilgi ver- diler. DSP il yöneticileri ve belediye baş- kanlanmnda hazırbulundugutoplan- tıda DSP'li milletvekilleri. basına, adaylann tanıtımı konusundakı katkı- lan nedeniyle teşekkür ettiler. Atilla Mutman, beklediklen yüzde 19 oy he- defıne ulasamamalannın nedenini, se- çimden bir hafta önceki anket sonuç- larına bağlayarak CHP'yi, DSP'nin önünde gösteren bu anketlerin kendi- lerine verilen oyun yüzde 4 azalması- na yol açtığını savundu. DYP'nin bu kadar oy alabileceğini de beklemediğini kaydeden Mutman, yine de oyunu en çok arttıran partinin DSP olduğunu dile getirdi. Şu anda bü- tün partilerin önünde. "RP'ye karşı aşıiması gereken iktidar sorununun" bulunduğunu vurgulayan Mutman. "Önümüzdeki hedefler, laikliğe karşı olan bir partiye iktidar vollannı tıka- mak ve etkin bir Meclis muhalefetiyle sosyal-ekonomik polirikalanmızı hal- ka duyurmaktır*' diye konuştu. Mut- man. "DSP'nin iktidar mı olacağı yok- • DSP'nin tzmir Milletvekili Atilla Mutman, DYP'nin bu kadar oy alabileceğini beklemediğini kaydederek yine de oyunu en çok arttıran partinin DSP olduğunu dile getirdi. sa muhalefette mi kalacağı" konusu- nun, partinin kurullannda görüşülüp karara bağlanacağını söyledi. Mec- lis'in yeni dönemde insan haklanna ve demokratikleşmeye önem vermesi ge- reğine değinen Mutman. sosyal dev- let anlayışının da devreye konması zo- runlulugunu vurguladı. Veli Aksoy. Güneydoğu ve Doğu Anadolu illerinde DSP'nin iyi oy al- dıgını, ancak bunu yeterli görmediği- ni belirterek şunlan söyledi:" Bizim Gü- neydoğu politikamızın bölgede çok ivi anlaşıldığı kanısinda değilim. Bazı güç- ler de oradaki politikamızı değişik gös- terdiler. Kendimizi hira/ daha iyi an- latmamız lazım. Kutuplaşmay ı demok- rarik uzlaşmavla v ıkmamız gerekiyor. Tüm Türkiye'y i demokrasiyle kucak- lamak istiyoru/. Bunu. bölge halkına anlatmamızda belli güçlerin de engel- iemesi ile karşılaştık" Izmir'le ilgili sorunlara da deginen Aksoy, yörede çözümlenmemiş. ta- mamlanamamış birçok proje olduğu- nu. bu projeler için uzun yıllardır tek biradım bile atılamadıgını söyledi. Hakan Tartan. seçim öncesinde. DSP'nin. gümrük birligine karşı oldu- gu gibi yanlış bir imaj yaratıldıgını. Ge- nel Başkan Bülent Ecevit'e yönelik bir karalama kampanyasının sürdü- rüldüğünü anımsatarak bunun partinin yüzde 19'lukoyoranınınaşagıyadüş- mesine yol açtığını savundu. Meclis'te demokratikleşmeye yö- nelik adımlar atılması için çaba gös- terilmesi gerektigini dile getiren Tar- tan. önümüzdeki günlerde CHP'den DSP'ye kitlesel geçişlerolacağını söz- lerine ekledi. Zerrin Yeniceli. Meclis'te kadın hak- lanmn "sağlanması için çalışacagını. bu arada Odemiş ve Kiraz'da halkın kendisinden talep ettiği Beydag Bara- jı Projesi'nin yaşama geçirilmesi ko- nusunda girişimlerde bulunacagını bil- dirdi. Ahmet Piriştina da Izmir'e yönelik sorunlara agırlık verdigi konuşmasm- da. kentin körfez kirliligi. su ve ula- şım gibi altyapı sorunlannın çözümü için kaynak yaratılmasına çalışacak- lannı, buna yönelik bütün Izmirli mil- letvekilleriyle işbirliği yapmayı amaç- ladıklannı söyledi. DSP'den milletvekili seçilen Yavuz Bildik için en önemli sorun, dürüstlük ' milletvekîli Meclis'teUFUK TEKİN ADANA- Yer "Söykmder- gisinin muhabbet bağT Ma- sada 70'lik Yeni Rakılan ce- viz, bal, hurma ve muzdan oluşan "atom^u meze yapan aydınlar. Erdal Şekeroğlu. Ha- mit Boztepe. Mehmet Çetin- kaya, Adnan Yücel. Nurdan Çakır, Y ücel BinicL Hatice So- fiı v e o."Sen arOk değişmişsin- dir, gelmezsin buralara" dıye sitem edenlere inat, oralı ol- duğunu göstermek istercesi- ne orada. Bir saz ustası o. Yanık mı yanık ses. Adı Yavuz Bildik. Makine mühendisi. "27 yü- dır sanyla. 25 vıldır işiyle, 20 yıldırdaeşiyteevH." Yolda yü- rürken, arabada direksiyon sallarken, masada rakı yudum- larken bile "cep telefonu ille- ti" ne keyif bırakıyorne rahat. Tebrikler tebrikler... Rakıya üniversiteyi bitir- dikten sonra başlamış DSP Adana Milletvekili Yavuz Bildik. Dedik ya. bir saz ustası. biryanık ses, "bah- çesinde bir zamanlar bülbüUerin öt- tüğü. güllerin açtığı bir dertli" o. Önce rakıdan biryudum. sonra çal- sın sazlar. Sıra sözde. gidip de ya- pacaklannda; "Sadece şu konuyla itgilenecegûn. Rakıva üni»ersiteyi birirdikten sonra baş- iatnış DSP Adana Milletvekili Yavuz Bil- dik, Dedik ya; bir saz ustası,bir yanıkses, u bahçesmde bir zamanlar bülbüUerin öt- tüğü, güllerin açtığı bir dertü" o. diyerek kendimi sınırlamak istenıi- yorum. Lzmanlaşmamn olmadığı bir ülkede vaşıyoruz. Ama her şey- le de uğraşamam. Bence en önemli sorun dürüstlük. O kadar azdürüst kaldı ki artık. dürüstlük bir avnca- hkmış gibi anlatılıvor. Oysa değiL O bir organ gibi zonınluluk olnıalıydı. İkinci sırada cumhurivetin temel 'A- kesi laiklik v ar. demokrası v ar ki as- la ödün v erilmemeli dive düşünüyo- rum." Sohbet giderek koyulaşıyor. Kim kime verdi, niye vermedi, ni- ye eli gitmedi? Ya sandığa gitmeyen- ler. Herkessunturlubirküfürdebir- leşiyor burada. Yavuz Bildik. bir ara Meclis'te yemin ediyormuş gibi "halkın dev- let, devletin de birileri tarafın- dan soyulmasına i/in verme- veceğime* diye başlayıp "eko- nomik terörü önlemek için elimden gelenL." diye sürdü- rüyor. Söz sıkıyor, sıra sazda. Bizim u âşık'*dokunuyortel- lerine sazın. Bir dilegi, bir özlemi vurguluyor sanki: eş- kıya dünyaya hükümdar ol- maz... Turşu getiren konuklar ka- tılıyor Söylem'deki söyleşiye. Biraz daha güzelleşiyor soh- bet. Keyifler keka. "Bizim aşık" biraz olsun değişiyor. "Millenekili olmak nalıl duy- gıı?" gibisinden saçmasapan bir soruya. "farkeden bir şey yok'demesinmi... "Birküİ- tür elçisi" olmayı da düşünüyor DSP'li Yavuz Bil- dik. Niyetleri arasında halen yazarları arasında oldugu Söylem dergisine parlamen- todan yeni aboneler bulmak da var. Yavuz Bildik, bizden, siz- den biri. "Smrkiloınetredemarşına yeni basdmamış bir avdın" olarak tanımlıyor kendisini. Ve söz veriyor ilkelerini koruya- cagına cumhurivetin. Ayda iki kez Adanaya gelıp "Nkedir haün Ana- dolu, Çukurova nasılsın" dıye sor- maya. OTLARI ORAL ÇALIŞLAR H er seçim çeşitli açılardan bir anlamda referandum da sayılabilir. Bu referan- dumlardan birisi de laik cumhuri- yet referandumudur. Erbakan, se- çim kampanyası boyunca Türki- ye'nin iki cepheye bölündügü ve laik cephenin bütün diğer partiler tarafından oluşturulduğu propa- gandasını yaptı. Kendisi de laik sisteme karşı yeni bir sistemin söz- cüsü olarak sivrildi. Ne oldu bu çağnlann sonucu? Laik sistemi savunan partiler yüz- de 78.7 oy alırlarken, RP yüzde 21.3 oy-aldı. En azından bu se- çimdeki ezici çoğunluk tercihini la- ik sistem yönünde yaptı. Laikliği savunan partiler. farklı laiklik an- lay ışına sahipler, ancak son tahlil- de tercihleri laik sistemden yana. O zaman bu seçimlerin sonuç- lanndan birisi. laikliği savunan ke- simin iktidann asıl tarafı oldugu gerçeğini kabul etmektir. Seçmen kitlesi. Erbakan'a yüzde 21.3 oy vererek onun muhalefette kalma- sı gerektigini belırtmiştir. Halbu- kı Erbakan'ın hükümeti kurması, Türkiye'nin yüzde 78.7'sini muha- lefete irmek anlamına gelecektir ki, bu da büyük bir gerilime çanak tutmak demektir. RP'nin aldığı oylar ne anlama geliyor? Yanlış anlaşılmasın, parlamen- ter sistemin kurallan gereği Erba- kan'a hükümet kurma çalışmala- n yaprnası için görev verilebilir. Ve- rilmesi de gerekebilır. Ama hükü- meti kurma görevini almak başka şeydir. başbakan olarak görevlen- dirilmek başka şeydir. Başbakan olarak Erbakan'ın bir hükümet kuracak çoğunluğun des- teğini sağlaması gerekir. Eğer bu- nu yapabiliyorsa hükümeti kurar, başbakan da olur. Bu noımal ku- rallanna uygun sürecin izleyece- ği yoldur. Bir de Türkiye için ınakul ola- nı nedir, tercihleri nasıl yapmak ge- rekir, bu soruya cevap aramak la- zım. Makul olmayan, yüzde 78.7'liktercihe rağmen Ertıakan'ın başbakan olmasını zorlamaktır. Çünkü böy le bir tercih, büy ük ço- ğunluğun tepkilerine yol açacak, şu anda gereksiz bir iç gerilimi kışkırtacaktır. Türkiye büyük sorunlarla yüz yüze: Kürt sorunu, ekonomik kriz. gümrük birliği. Kafkas petrol bo- ru hattı gibi hayati önemdeki ulus- lararası konular müdahale bekle- mektedir. Bunlan çözebilecekol- gunlukta hükümetlerin bir an ön- ce kurulması gerekiyor. Erbakan'ın başında bulunduğu hükümetin bu sorunlara cevap vermesi mümkün müdür? Tersine, yaklaşımlan nedeniyle RP hükümeti. her alanda sorunla- n daha da büyütmekten başka bir sonuç yaratmayacaktır. RP. zayıfken gelsin ve tepetak- lak gitsin şeklinde de düşünülebi- lir. Bu ilk bakışta cazip gibi gelse de çok tehlikeli sonuçlar yarataca- ğı için hiç denenmemesi gereken bir yoldur. Çünkü yüzde 78.7'lik bir karşı agırlık, bu durumu hazmedemeye- cek ve şu anda Türkiye'nin hiç kaldıramayacağı birdüşman kamp- laşmaya, birbirine hınçlı laik ve anti-laik cepheleşmeye neden oia- caktır. Evet bugün bir laik anti-la- ik kamplaşma var, ama bu kamp- laşma çatışma boyutlanna gelmiş değil; çünkü büyük çoğunluk ter- cihini yapmış durumda. Ama bu büyük çogunluğa rağmen bir an- ti-laik hükümet kışkırtıcı bir rol oynayabilir. cepheleşmeyi kızıştı- rabilir. Bundan uzak durmakta ya- rar var. Bu kamplaşmayı daha fazla ka- şımak ve sertleştirmek, sorunlar yu- magını büy ütmekten başka bir so- nuç vermez. Aynca Erbakan'ın muhalefette kalması. RP'nin mut- laka oylannı arttıracağı anlamına gelmez. Eğer Türkiye. bu dönem içinde, sorunlanna çare bulacak çözümler üretebilirse; Kürt soru- nu, ekonomi, uluslararası ilişkiler ve demokratik açılımlar noktasın- da adımlar atabilirse Erbakan'ın yıldızı sönebilir. Buradaki temel açmaz. RP'nin önünün birtakım küçük rakam oyunlanyla aşılamayacağını gör- mektir. llke olarak RP'nin yüzde 20'ye yakın bir kitleyi temsil etti- ğini vebu kitleninde Türkiye ger- çeğinin bir parçası olduğunu ka- bul etmemiz gerekiyor. RP ise Türkiye'nin yüzyıllık bir demokrasi mücadelesi içinde ka- zandıgı çağdaşatıiımlan içinesin- dirmeli: bu gerçeğin arkasında yüzde 80'e yakın birçogunluk ol- duğunu görmelidir. RP. insanlann gündelik yaşamına ve ınanç öz- gürlüğüne tehdit anlamı taşıyacak çıkışlar yapmazsa mesele yok. On- lara şunu kavratmak gerekiyor: Siz yüzde 20'lik bir desteğe sa- hipsiniz, geriye kalan çoğunluğun hak ve çıkarlanna saygi göstere- rek ve kazanılmış çağdaş mevzi- leri içinize sindirerek bir yol bu- labilirsiniz. O zaman siz de geriye kalan bü- yük çoğunluktan size eğilimleri- nize saygı gösterilmesini haklı ola- rak talep edebilirsinız. Banş için- de yaşayabilmenin temel koşulla- nndan birisi gerçeklikleri karşı- lıklı olarak kabullenmektir. O za- man sorun çıkmaz. Ama tersi, y a- ni her zorlama girişimi karşı tep- kiyi beraberinde getirir, bundan hepimiz zarar görürüz. Şu andaki tablo RP önderliğin- de kurulacak bir hükümete uygun değildir, zorlamak büyük sorunlar yarahr. Uzun vadede ise RP'nin da- ha büyük oy oranlarını yakalama- sının koşulİan yokrur. Olup olaca- ğı budur. Çünkü Türkiye. tercihi laiklik yönünde yapmıştır. Bütün sorun buna demokratik bir içerik kazan- dırmaktır. Eğer bunu becerebilir- sek RP.Türkiye'nin gündeminden hızla düşecektir. ORHAN BLRSALI RPye GüvenoyuL iktidar kim olmalıdır? Bu sıcak soruya yanıt arayışları içinde türiü çeşitli iktidar seçenekleri arasında agırlık kazanan görüş, Refah Partisi'ni dışarda bırakacak bir koalisyonun ger- çekleşmesidir. Düne kadar uyguladıkları eğitim ve ekonomi politikalarıyla Refah'ın bugünkü gücüne ulaşması ıçin gerekli önkoşulları hazırlayan partileri- miz, şimdi, yarattıklan bu "canavar"dan korkulannı di- le getiriyorlar. Oyle ki ana politika, Refah 'a iktidan vermemek nok- tasında düğümlendi. Bugün Refah'a iktidarı vermeyeceksiniz. Peki yann ne yapacaksınız? Bence bugünün kilrt sorusu budur ve düzeni ve ülkeyi Refah'tan koruma telaşına düşenlerin bu ko- nuda bugün birfikirleri olmalıdır... İktidan Refah'a vermemek sorunu çözmüyor. • • • "Ret cephesi" ortaklarının iktidar olunca ne ya- pacakları, ülkemız geleceği açısından çok daha önemli bir soru. Gelir adaletsizliğini düzeltecek önlemler alacaklar mı? Vergiyi yaygınlaştıracaklar ve hababam yoksulun sırtına binmekten vazgeçecekler mi? Enflasyonu düşürecek ciddi bir güven ortamı ya- ratacaklar mı? Devlet ve ülke olanaklannı, kendi propagandalan için har vurup harman savurmaya son verip, gerçek üretim için ve yeni zenginliklerin yaratılması için se- ferber edecekler mi? Bedavaya gelen ucuz krediler- le, kendilerini destekleyecek besleme basın oluştur- ma politikalarına son verecekler mi? Servetlerinı yurda getirip bu ülkenin candan yurt- taşı olduklarını gösterecekler mi? Düşünce özgürlüğüne ket vuran yasalan ayıklaya- caklar mı? İnsan hak ve özgürlüklerine saygı gösterecekler mi? Her şeyden önemlisi. ülkenin iliğıni kemiğini kuru- tan savaşa son vermeyi başarabilecekler mi? Zorunlu eğitimi en az 8 yıla çıkartacaklar, imam-ha- tip liselerinin çoğalmasını önleyecekler, eğitimde bir- liği yeniden sağlayacaklar mı? Okuyan ve okumak isteyen gençliği din ve ırkçı be- zirgânların ellerinden kurtaracak, kişiliklerini özgürce geliştirebıleceklerı ortamlar yaratacaklar mı? Kenditeri. dini politikaya alet etmeyi bırakacaklar mı? Vb. vb.. • • • Refah karşıtı partilerimiz, özgür bir Türkiye'nin ya- kın ve uzak geleceğinin teminatını yukanda saydık- lanmızda görüyoriar mı, görmüyorlar mı? Refah'ın panzehirinin bu politikaları hayata geçir- mekte yattığına inanıyorlar ve bunlan gerçekleştire- bilecekleri konusunda kendilerine sonsuz güven duy- duklarını ilan ediyorlarsa, buyursunlar üçlü dörtlü ko- alisyonlar kursunlar. İktidar olmak ıçin iktidar olacaklarsa. yann Refah çok daha büyük bir güçle parlamentoya girecektir. Refah'ın gücünün sınınna ulaştığını vaaz eden yo- rumlann inandırıcı bir ekonomik ve sosyal temeli, he- le bilimsel temeli yoktur. O zaman bırakın Refah şimdi iktidar olsun! Kuracağı hükümete de güvenoyu verilsin. Refah'ın da aslında bu düzenin bir partisi otduğu- nu seçmen kısa zamanda görsün. Yüzde 21'lik oyla demokratik laik düzeni yıkama- yacağı anlaşılsın. « Çok değil, üç yıl yeter. î Minik ve az zararlı bir felaketi -eğer felaketse ger- çekten-, bünye henüz sağlamken şimdi yaşamanın ve onunla mücadele etmenin zamanıdır. Yann, bünyenin iyice hastalandığı zamanda büyük ve çok zararlı bir felaketten yakayı sıyırmanın olana- ğı olmayabilir veya bunun bedelini çok pahalıya öder bu ülke halkı. • • • Kim bilir, belki de Refah, ülkenin temel sorunlarınr çözebilmek için Tann'nın bize gönderdiği bir minik felakettir... Bazen bir musibetin, bin nasihatten daha etkili o\-. duğu da bilinmektedır!... Secim vaadi basına dert actı Cemal Şahin'e sembolik 'darağacı' MUSTAFAYOLVAPAR ÇORUM (Cumhurhet) - 24 aralık seçımlerinden ön- ce DYP'lı Cemal Şahinin •'Partimi birinci yapmazsam saat kulesi önünde kendimi asanm" sözleri üzerine Ço- rum'da yun- taşlar dün sa- at kulesi önün- de sembolik darağacı kura- rak Şahin'i beklediler. Çorumdagü- nün konusu olan olay trafi- ğin tıkanmasına yol açınca Cemal Şahin. dünürünü gön- dererek darağacını kaldırttı. Şahin. olayla ileili olarak DYP'lileri suçladı. Çorumlular. CHP'den DYP'ye geçen Cemal Şa- hin'in seçimler öncesi "DYP'yi Çorum'da birinci parti vapamazsam kendimi saat kulesinin önünde asa- nm" sözlerını hatırlatmak için dün kent merkezinde il- ginç bir gösteri yaptılar. Kimliği belirsiz kişilerin çağırdığı gazeteciler. saat 13.00'te saat kulesi önüne geldiklerinde bir darağacı maketinin ku- rulduğunu gör- düler. Kısa sürede olay yerine bif- riken ve birbi- rilerine darağa- cının neden kurulduğunu _' soran yurttaş- ların oluşturduğu izdiham üzerine Hürrıyet Meyda- nı'nda zaman zaman trafik tıkandı. Darağacı konusu- nun bir anda kente yayılma- sı üzenne olay yerine gelen Cemal Şahin'in dünürü .41i Gödek darağacını kaldınn- ca meraklı kalabalık da da- ğıldı. Günbey: Kürt sorunu, kombine çözüm ister NİZAMETTİN KAPLAN DtYARBAKiR- RP Di- yarbakır Milletvekili Prof. Dr. Sacit Günbey, dürüstlük ilkesinden taviz vermeden görev yapacağını belirterek. -Kavnıiyetçilige, ırkçdığa ta- raf olmamak lazım" dedı. RP'nin içinde olmayacağı bir koalisyon düşünemedi- ğini belirten Günbey, "Ülke- deki ulusal banş ortamı için bu şarf aörüşünü savun- du... Seçimler öncesi Diyarba- kır'da adeta yüksek şiddet- tebirsarsıntı geçıren Refah Partisi, *işgal'"\e "shah bez- ler"e karşın biraz da HA- DEP'in sayesinde Meclis'e 5 vekil göndermeyi başardı. Aday listeleri açıklandığın- da en büyük tepkiyi gören ve parti tabanı tarafından ade- ta "istenmeyen adam" ilan edilen Prof. Dr. Sacit Gün- bey. milletvekilliğini ve son- rasını Cumhuriyet'e değer- lendirdi. Seçimler öncesi "yaşanan isyan"ın sandığa pek yansımadığını, HA- DEP'in barajı aşamaması- nın kendilerine belki bir mil- letvekilliği kazandırmışola- bileceğini belirten Günbey, halka dürüst şekilde politi- ka yapma sözü verdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle