Katalog

SJkYFA CUMHURİYET 30 KAS1M 1995 PERŞEMBE HABERLER fcınma sisteminde doğalgaza geçiş nedeniyle başlayan BOTAŞ ile IGDAŞ'ın kavgası sürüyor İGDAŞlıalkıyanıltıyor' ARAYIŞ • 3OTAŞ'tanyapılan açklamada. "ÎGDAŞ, plaısız olarak abone bajlantılannı yapmış ve daka sonra da boru haıian kapasitelerindeki teknik yetersızlikleri nedeniyle bu abonelere ga2 vermeyince. soramluluğu hiçbir ilgsi olmayan BOTAŞ'a atmıştır" demldi. tıtanbul Haber Servisi - BOTAŞ yetkilılen. doğalgaz konusunda tGDAŞ'ın son günterde kamuoyuna yaptığı açıklamalarda halkı yanılttığı veyanlış bılgılendırdtğini be- lirttler. BOTAŞ'tan yapılan açıklamada. "İGDAŞ.plansız olarak ve şebekesinin müsait ohıpolmadığına bakmaksızın abone bağlantılannı yapmış ve daha sonra da bölge istas- yoniannı ve boru hatlan kapasitelerinde- "ki teknik yetersizlikleri nedenivle bu abo- nelere gaz vermeyince, sorumluluğu bu otaylahiçbirDgisiolmayanBOTAŞ'a atmış- tır" denıldi BOTAŞ'tan yapılan yazılı açıklamada, kuruluşlanna yüklenmeye çalışılan soru- nun. lstanbul'a > apılan gaz ısteminı sürek- li ve aksatmadan yapan ve gaz istemi mik- tannı arttırmayı da kabul eden BOTAŞ'la hiçbir ilgismın bulunmadıği açıklanarak. Doğalgaz, umutları boşa çıkardı. Aboneler kıs için hazırlık yapıyor Sobaya zorunlu dönüş başladıEkonomiServisi-Dogalgazla üş.ümeyeabşan is- tanbul haSkı gözden çıkardığı sobalan yetnden bstştacı ediyor. ÎGDAŞ ve İGDAŞa bağlı fırma- lar vaad ettikteri sürede doğalgaza geçişi gerçek- leştiremeyince bastıran kışla beraber özelhkle elektrikli soba satışlanndageçen ytUara göre yüz- de 40'lata varan bir artış gözlendı. Doğalgaza geçmek içm İGDAŞ"abaş.vuran an- cakdönüşümügerçektesurecek firtnalann işi ağır- dan almalanndan dolayi ısmma sorunu yasayan tükencilerçareyı geçiciçözûmlerdebuluyoriar. Ka- h yakıt özellikk de kömûr yakan ısıtıcılann e\ - lerden kaldınlmış olması ve tekrar kurulmalan- nm zor olması, doğalgaz mağdurlannı elektrikli ısıtıcüan aîmayayönlendiriyoT. 1992 ve 1993 yıl- lannda soba ve diğer ısınma cıhazlannm satışın- da ıyi bir satış grafiğîntn yakaianmasmdan sonra 1994 yılmda her alanda kendmi hissettiren eko- nomik krizin bu sektörii de etkiledığini behrten yetkililer, bu yıl satışlarda görülen artışı kışm er- ken gelmesının yanmda doğalgaz bekîentisiyle cihazlarım elden çıkaranlann "ellennin boş kal- masma" bağlıyorlar. AUER Pazarlama Müdürü Gazanfer Şensöz elektnk sobasmm yamnda katı yakıt sobalarının sattşındadabirartışyaşandığıni belirtirken,buar- ttsm geçen yıla oranla yüzde 40 doîaylannda ol- duğunu söyledi. Şensöz doğalgazm yaygınlaştı- nlması çahşmalanyla birlikte piyasadâ soba sa- tış.lannın daha da azalacağı yolundabir kaygı oluş- nığunuancak İGDAŞ'myaratnğrumutsuz doğal- gaz aboneleriyle1 " birlikie bu kaygılan ycndıkle- rini ifade ettı. Şensöz "Soba satışlannın bundan sonradaartacagms düşünüyoruz. Hali hazırdado- ğalgaz beklentisiy le sobalannı eldençtkaranlann ısmmak ıçin soba almaktanbaşka çareleri yok"de- di. Eiektknklı soba üretıcilerinden Ütüsan'm Pa- zarlama Müdürü Mazhar Gündüz özellikle elekt- nkiı soba ve katalitık soba talebmde yoğun bir ar- tış olduğunu kaydederken bu ariışm sadece lstan- bufa özgü olmadıgını. diğer illerde de yüzde 3<riara varan bir artış ya^andığmı belırtti. Maz- har Gündüz artan talepte doğalgazm geç kalma- sının da b»retkısıninolduğunusöylerken talepar- tiijinm herhangı bir fıyat arttşına sebep olmadığî- na dikkat çektı. Gündüz "lsıtıcılar zaten sezon- luk mallardır. Geçen ytlki daralmadan sonra bu yıl zaten bir artış bekliyorduk. Ancak satış- lardaki artışın doğalgaz abonelerinin zor du- rumda kalmasıvla birlikte gcrçekle|ine$i dik- kat çekici" dedı. "Burea şehrinde gaz dağıtvmı BOTAŞ ta- rafından >apılmaktadır. Bu dağıtım befir- lîbir programçerçn esinde>ürütüldüğûn- den. Bursa'daki abonekr İstanbulşehrin- dekiabonekrin karşıia^tığı butürproNem- krk karşılaşmamaktadır. BOT\Ş'ca ya- pılan gaz ar/ında bir probkm oimadığına göre, Istanbul'dakiabonelerimağdur eden uygulamanın da nereden kavnaklandığı kâmuoyunun dikkatine sunulmaktadır" ifadesıyer aldı. Açıklamada. BOTAŞ'ın bu güne kadar İGDA$ tarafından yapılan tüm taleplere olumlu bir şekilde yakla^tı- ğı ve sorunlann çözümünde de yapıcı bir tutum sergilediği örıe sürülerek. §u gorü^- lereyer verildi: "•tstanbura yapılan gaz arn. İGDAŞ ve BOTAŞ arasında 17.07.199rde imzalanan ve 3i.l2.1998'de sona erecek olan Doğal- gaz Ahm Satım Sözleşmesi'ne göre >apıl- maktâdrr. Busözie^ınegerek İGDAŞgtrek- se BOTAŞ'ın gaz ahm saüını ile ügili yü- kümlülükkrini açık bir şekilde ifade et- mekteolup.buna»i>r« BOTA-Ş'ın Istanbul'a hcrhangi bir >ılda 8(M1 milvon metrekü- piin ü/erinde gaz \erme meeburiyeti bu- lunmamaktadır. Buna rağmen İGDAŞ 19% \ ılı için 1.55 milvar metreküp gaz ta- lebindebulunmu^tur. İstanbul'unha\'a kir- liliğipnıbknıinin çü/ümünekatkıda bulu- nabilmek için BOTAŞ. WK) miKon metre- küpün üzerinde gaz \erme \ükümlülüğü olmadığı halde sınırlı imkânlannı zorla- \arak İGDAŞ'ın bu talebini kabul etmiştir. 25.10.1995 ta- rih \e024945sayihyaaik 1996 y ıhnda800 mihon metreküp- Kikgazçekişinidoldumıalann- dan sonra ihtiyaçlan olan ila- vc gazın verilecegi BOT.\Şta- ranndan İGDAŞ'abikttrümtş- tirT BOTAŞ basına aönderdiği yazıîı açıklamada. İGDAŞ'ın istemıni karşılamak için ulus- lararası ticari görüşmeler \e ağır yükümliilükler altında ya- pılan anlaşmalara karşın 1996 yılı için istenen oranda doğal gaz vereceğıni kabul ettıği kay- dedilerek, şu görüşlere yer ve- rildi "En son 27.11.1995'te doğal gaz arzının talebi karşı- lamaması nedenhle. öncelik- le BOT\Ş'ın kesintili müşteri- lermeyapılangaz ara durudu- rularak ar/ \c talep dengelen- me>t- çalışılmıştır. Ancak bu durumda da arz ve talebiden- gcltmekmünıkün olmadığın- daıu kesintisiz sanayi müşterilerimize >a- pılan gaz aranda da azaltma\a gidilmi%- tir. Bu ncdenle tstanbuL Ankara ve Bur- sa'da da şehir içindeki sanayi teshlerine yapılan gaz aranda azaltma >apılması is- tenmiştir. BOTAŞ'ın ekim a>ısatışlan için- de. sanayi müşterilerine şaptığı satistar yüzde 27nispetindedir. Aynıdönemde.İG- DAŞ'ın kendi sanayi müşterilerine yapdğı sahşlann, İGDAŞ'ın toplam sabşlan için- deki oraru ise vuzde 47'dJr." 30 öğrenci yaralandı Trafiğe 11 kurban • îzmir'in Çiğli ilçesinde öğrenci servisi ile kamyonetin çarpışması sonucu meydana gelen kazada 7'si ağır 30 öğrenci yaralandı. Manisa'nın Salihli ilçesindekı bir trenin çarptığı otomobilde 4 kişı öldü. Haber Merkezi- Izmir'in Çığlı ılçesın- de, öğrencı ser\ ısınin kamyonetle çarpış- ması sonucu meydana gelen kazada 7'si ağır 30 öğrenci yaralandı. Yurdun diğer yerlerin- deki kazalarda da 11 kişt öldü. Edmilen bilgiye göre. Ev-Ka 2 ve Ege K.entten, Alaybey Selçuk Yasar llköğretım Okulu"na öğrenci götürenHalBKocayöne- timindeki 76 AC 423 plakalı mıdibüs ile Abdülkerim Oztürk'ün kullandığı 35 V 2128 plakalı kamyonet. Karşıyaka Kulübü Spor Tesislen önünde çarptştı. Kazada. ara- laıinda öğrencilerin ve taşıt sürücülerinın de bulundğu 30 kişi yaralandı. Karşıya ve Ege Ünıversitesı TıpFakültesı Hastanesi'nde tedavı altına alınan yaralılardan kimlıklerı belirlenenlerşöyle.PervinÖztürk.Mehmet Öztürk,İde \a\Tiz, Ezgi AUcı. Erean ŞangüL Özcan Dinler.GüisahÇefik ÖzdenÇetin,\bn- ca l'zun. Banş Kızılkaya. Mert .\ltözel. Fı- rat Balatacı, Eren Dağ. Cemile Dırmıkça. Özge Pttis, ErtıanKuzu,Çİğdem Düzgün,Se\- gi Babacan. Manisa'nın Salıhlı ilçesine bağlı Kapaz- h Köyü yakınlannda öncekı gece hemzemın geçıtte, Mustafa Ça0ar vönetımındeki.43 KE 164 plakalı özel oto'mobıl, Bahri tin- lü'nün kullandığı Basnıane-Uşak seferini yapmakta olan 1308 sefer sayıh tren ile çar- pıştı. Kazada otomobilde bulunanlardan Ha- Kl\ aşar. ZekiYazar.MelahatÇağlar ve Gü- MzarKoç olay yennde öldü Ağır yaralanan otomobıl sürücüsü Mustafa Çağlar. Ege Üni- versitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde teda- vi altına alınds. Bu arada Muğla. Adana. Giresun. lzrnir'de FazhAslan,Fatma Aslan. Saadet Ege, Özen Yöndemir. Engjn .\ltintas, MehmetŞanlı\ e Fatma Öztabak ya^amlannt yitirdıler. Calısanlar kararlı SEKAMa grev6 aralıkta AHMET KLKT DEMtRELDEN ÖVÜNÇ MADALYASI -Cumhurbaşkanı SUIe>man Demirel. göre\ sırasında şehit düşen güvenlik mensuplannın aile ve yakınlanna DevletÖ\ünç Madahasu Beratt ve ro/etterini verdi. 157 kişininkatıldığı tören ÇankavaKöşkü'ndedüzenlendi. (Fotoğraf. AA) KOCAELİ -SEKA'ya bağlı 8 müessese ile 3 alım-satım müdürlüğünde çalışanlar 6 aralıkta grev uygulamasını başlatacaklar. SEKÂ'nın 4. kez grev uyguîamasma baş- lamasma bir bakıma en büyük neden, De\- lct Bakanı Bekir Sami Daçe nin ıstıfası oldu. Bakanlar Kurulu'nun gre\ erteleme karan- nın Danıştay 10. Daıresi tarafından ıptalı üze- nne Selüloz-lş Sendikası Kamu işveren Sen- dıkalan ile tekrar görüşmelerıni başlatmıştı. Selüloz-lş Sendikası Genel Başkanı Mit- hatSan. toplusözleşmelerden sorumlu De\ - let Bakanı Bekır Samı Daçe'nın talımatlany- la Kamu Işverenler Sendikası yetkilılen ile görüşmelerı başlattıklannı belırterek "Ka- muişveren yetkilüeri ilehesapsisteminde mu- tabakata varmıştık. Bir bakıma prensiptcan- laşılmıştı. Bunda SEKA Genel Müdürülüğii yetkilikrinin olumlu yaklaşımı da büyük rol o>namıştı. Ancak Sayın Bakan Daçe'nin isti- fası anlaşma umudumu/u şimdilik yok etti. Kendisibiziarayıpözür diledi vesiyasi sorunv hıluğu olmadıği için sözkşmev i bitireme>ece- ğini belirtti. Kamu işveren yetkilileri taİimat almadanaorüşmeyeyanışmıyTK Devletbakan- lan NecmettinCevheri ve Avkon Doğan'lagö- Seliiloz-lş Sendikası Genel Başkan San. 6 aralık günü grev uygulamasına başlama karan verdıklerinı v urgulav arak "Ankara'da- ki görüşmeler olumsuz sonuçlanırsa. SEKA 4. kez greve çıkacaktır. SEKA çalışanlan bu mücadelelerini sonuna kadar götürmeye ka- rartıdırlar" dıye konuştu. Genel Başkan Sa- rı. önerılerını şöyle açıkladı. '"Ccretler 74 bin lira saat ücretterine getirilecek. Geriye döniikolarak her çalışma yılı için saat ücnet- lerine 100lira eklenecek. Gündüz ve 2 vardi- va halinde çalışanlara yüzde 10\ardiva zam- mu3'lü vardiva düzenindeçalışanlara dayüz- de 15 oranında zam artışı isteilik." Doğa yağmasıyla savaşan kurula bakanlıktan ceza Koruma Kurulu görevden alındı ASUMAN ABACIOĞLU İZMİR - Kültür Bakanl ığı. Çeşme Yarımadası SİT karar- lan olarak bılınen ve tanhın- deki en korumacı kararlan alan izmir 1 No'lu Koruma Kuruluüyelennı gerekçe gös- terilmeksızin görevden aldı. Bakanhğın ilk kez birkoruma kuruluna müdahale ettıği gö- rülürken. olaym. doğa yağma- sma karşı radıkal kararların alınmasının ardmdan gelme- sı dikkat çektı. Olay, "Kültür BakanlığVnın koruma kurul- lanna tanıdığı güçten kork- maya başlaması" olarak de- ğerlendınldı. Kurul. korumacılıga aykın tavırlan nedenıyle üyelerle çe- lişkıye düşen Prof. Dr. Çınar Atay'ın, yeni başkan olarak Doç. Dr. NumanTuna'nm se- çilmesine dırenmesı üzenne kilitlenmış. kararüretemez du- rumagelmışti. Atay'ın basın- da kurul üyelerıne ve aldıkla- n korumacı kararlara vönelık suçlayıcı demeçlen üzenne de Kültür Bakanlığı soruşturma açmıstı. Ancak soruşrurma so- nucunda görevden alınan Atay değil, korumacı üyeler Doç. Dr. Numan Tuna ve Erban Acar oldu. YÖK tarafından • Bakanhğın ilk kez bir koruma kuruluna müdahale ettiği görülürken olayın, doğa yağmasına karşı radikal kararlann ahnmasmın ardından gelmesi dikkat çekti. atanan Prof. Dr. Ömer Özyi- ğit'ın de görevden ahnması ıçın Kültür Bakanlığfnın YÖK'e başvuruda bulundu- ğu öğrenıldı. Bu arada Kültür Bakanlığf nın. \nkara"da dü- zenlenen Türkıye genelınde- kı korumakurullan başkanla- rı toplantısına İzmir 1 No'lu Kurul Başkanı olarak Prof. Dr Atay'ı çağırması dikkat çektı. Müfettiş raporu sonucunda u bakarun emriyle" görevin- den almdığı bildirilen ve "hiz- ınetkrindiin dolayı kendisine teşekkür edilen" kurul üyesı Eı+ıan Acar. bunun. Kültür Ba- kanlığı'nm görevınin gerek- tırdığı bvr tutum oimadığını söyledi. Bakanlıgın. yenı baş- kan seçımınt tanımamakla suç işlemiş olduğunu vurgulayan Acar. "Kurula işlerlikkazan- dırtnakgibigöriinse de bence bu. Çınar Atay'ın başkanlık- tandüşmesiniengeUemeyeyö- nelik"' diye konuştu. Görev- den alınmalannın. İzmir ve Istanbul'daki koruma kurul- lannın önemlikorumacı karar- lar almalannın ardından gel- mesının oldukça dikkat çeki- ci olduğunu \ urgulayan Acar, "Bakanhk. kurutlara tanıdığı güçten korkmaya başladı; gö- revden ahna tehdidini, koru- macı kurulların tepelerinde Demokfcs'in kıhcıgibikullan- mak isöyor" dedı Kültür Bakanı Fikri Sağ- lardünbir basın toplantısı dü- zenleyerek "Yerelyönetimler. zaman zaman koruma kuru- lukarariannatepki göstererek çahşmalanmızı engeUemeye çalışnıaktadır" dedı. Sağlar, korumakurullanmn karar aşa- mastna yerel yönetimlenn de katılması gerektiğını vurgu- layarak yerel yönettmlen eleş- tırdi. Yerel yönetımierin koru- ma kurulunun aldıklan karar- lara saygılı olmasını isteyen Sağlar. "Kentlerin kimtikleri- ninçağlar bovu\aşatdabihne- siiçin yerelyönetimlerin koru- ma kuruUannın aldıklan ka- rara katılması, desteklemesi vesonuçlannın doğru yaşama geçirilmesi için mücadelever- mesi gerekmektedir" dedı. Yıkdan duvar endişeyaratU İstanbul Haber Servisi -Yenısahra llköğ- retim Okulu'nda. bahçe duvarının toprak kayması sonucu yıkılmast, velilerde okulun temelinin de zarar göreceğı endişesi yarat- tı. Yıkılan duvann onanlmasına başlandı, ancak onanm sürerken eğitimin devam et- mesi. velılerin tepkilerine neden olııyor. Okul idaresı, aynı kay gıyla geçen hafta iki gün okulu tatıl ettı. Idare. Mıllı Eğitım Ba- kanlığı ve Bayındıriık Bakanlığı 'ndan geien teknik elemanlann "binanın temeli için teh- likeü olmadığı" söylemesı üzenne. egıtımi yenıden başlattı. Ancak veliler, toprakkaymasmm okul bi- nasının çok yakınında olmasından ve bina- nın bir tepe üzerinde bulunmasından dolayı endişe duyuyorlar Okul idaresı ise yıkılan bahçe duvanntn. bina ile birlikte yapılmadığını ve daha eski bir duvar olduğunu. bahçe düzenlemesi sı- rasında buraya toprak yığıldığını ve kayrna- nm bu \ ığma toprakta olduğunu belirtiyor- lar. Teknikelemanlann gelnıesinden önce ay- nı ka>gıyı kendılennın de duyduğunu söy- leyen okul yetkilılen. bunun ıçın okulu iki gün tatil ettiklenni anıınsatıyorlar. Teknik ele- manlann araştırmasından sonra hemen yı- kılan duvann onanlmasına başlandığınıbe- lirten yetkililer, velilere. "Bizçocuklannna kendimi/ kadar diişünüyoruz" diyorlar. İLKSAN davası 22 sanığa hapis cezası ANKARA (Cumhurüet Bürosu)-Ankara 6. AğırCe- za Mahkemesi. 2yıldır süren İLKSAN davasını dün kara- ra bağladı. Duruşmada sa- nıklardan ZekiÖztürk. Bilal Büyükkaya. Mustafa Zor, DurmuşTemelSakaoglu. tr- fan Oğıiz \ e Yaşar Yarak. 4 yıl 6]şar ay, Esat Avşar, Ah- metOzgür.ZekiGüngör,Se- bahattin Karakaş. Hulki Omeroğiu.AhmetYalçın,Ge- milBacak. •VhmetŞukrii Cö- mertTalatHaşmoglu-Yunus Kılınç v e HidayetSulak. 3'er yıl hapse mahkûm oldu. Sanık Sedat Çolak ise 2 % ıl hapıs cezasmaçarptınldı. BilalBüyükkaya. İrtanOguz, Ahmet Ozgür. İbrahim Şen, Mustafa Özgümüş.Gumhur Ceylan \e Mustafa Kurt ise 5 yıl 3'er ay hapis cezalan- naçarptınldı. MustafaYazta, 3 yıl hapis cezasına mahkûm olurken Hidayet Sulak, beraat ettı. Böylelikle. İLKSAN Yöne- tım Kurulu Başkanı Bilal Bü- yükkaya ile lrfan Oğuz, top- lam 9 yıl 9'ar ay hapis ceza- lanna çarptınlırken Ahmet Ozgur.8 yıl 3 ay hapis ceza- sına mahkûm oldu. 18sanık ise 3 yıl ile 5 yıl 3'er ay ara- sında değişen hapis cezala- nna çarptınldılar TOKTAMIŞ ATEŞ Medyatik Olamamak Herkesın bıldiği ünlü bırfıkra vardır. Adamın bın, kar- lı bir kış günii denize düşmüş. Kıyıda toplananlar bir türlü suya atlayıp, yuzme bılmediğı anlaşılan bu ada- mı kurtaramıyorlarmış. Adam göz göre göre boğula- cak. Derken biri suya atlamış ve adamı da kurtararak. te- rahürat arasında kıyıya çıkmış. Kıyıdakiler onu omuz- larınaalmaya uğraştrîarken, o bağınp dururmuş: "Kim beni suya itti?" Doğrusu birkaç yıldır durumumu, suya itılen o ada- ma benzetiyorum. Hiç arzulu, heveslı, hazır ve aday olmadığım bir konuma girdim. Bundan otuz sene ön- ce yaşamımı kurarken amacım; dtşa dönuk olarak da olsa, salt araştırmacılık ve ögretmenlık yapmaktı. Ve yıllarca bu amaç doğaıltusunda çalıştım ve yaşadım. Amatelevizyonun sihirlı ışıklan üzerıme düşünce. bir- denbire "medyatik" birtip oldum. Öylesine beklenme- dik ruzgârlara kapıldım ki; bir araçok sevdiğım öğren- cilerimı bile ıhmal ettim. Oysa yaşamtrnda en önem- sediğim yan, öğretmenliğim ve en oncelikli olan şey de öğrencılerimdir. Sokakta rastlayanlar "Hocam şimdiye kadar nere- lerdeydiniz" diye sorar oldular. Sürekli olarak "Ben hep buradaydım" diyordum. Sonunda 1975-1990 ara- sında yaptığım söyleşi ve katıldığım panellerdeki ko- nuşmalanmdan bir derleme yaptım ve "Ben Hep Bu- radaydım" başlığı ile Cem Yaymları arasında yayımla- dım. Kitap, fuann son günlerine ancak yetışebıldı. Buyazıbirazfazla "benmerkezd' biryazı oluyor. Okur- lanm bağtşlasınlar. Ama geçen hafta Hürriyet gazete- sinde Emin Çölaşan "Medyatik Olmak" altbaşlığıyla öyle ipe-sapa gelmez ve haddini aşan suçlamalarda bulundu ki, böyle bir yanrt kaleme alma zorunluluğum doğdu. Doğrusu biraz "sivri" ve "kazma" bulmakla birlikte; Emin Çölaşan, sempati duyduğum, ortak duşüncele- rimiz olduğunu sandığım ve keyifle okuduğum bir ya- zardı. Son zamanlarda bana birkaç kez "dokundurma- sı" da düşuncelerimı degıştirmemiştı. Zira ben bir ya- zar olarak doğru bıldiğimi yazmak ve yapmak hakkı- na ne kadar sahipsem, Emin Çölaşan'ın da eleştirı hakkına o kadar sahip olduğunu düşünüyordum. An- cak bu kez iş, eleştiri boyutunun üzerine çıktı. Çırkın- leştı, pespayeleşti ve terbiye sınırlannı çok aştı. Emin Çölaşan, benim önce "hızlı bir Atatürkçü" ol- duğumu, sonra da bir özelliğımin daha ortaya çıktığı- nı, "hızlı bir uzlaşmacı" olduğumun anlaşıldığını yazı- yor. Hızlı olup olmadığımı bilemem ama, yürekten bir Atatürkçüyüm vebu konuda bir adım gen atmam. An- cak Atatürkçütüğü, kendim gibi düşünmeyenlere say- gısızlık etmek için vesile de yapmam. Ayrıca kendini Atatürkçü olarak tanımlayan öylelerinı bılirim kt; kimi zaman onlarla aynı paralelde görülmekten müthiş ra- hatsızlıkduyanm. Bunun en somut ömeğt. şu anda Mar- maris'te yaşayan emeklı generaldir. "Uzlaşmaaltktan" ne antadıgımı binlerce kez yazdım. Aradığım uzlaşma, duşüncede değil, birlikte yaşaya- bilme konusundadır. Zaten biraz yukarıda sözunü et- tiğim "Ben Hep Buradaydım" başlıklı kitabımdaki söy- leşılerebakılırsa, "Mesaj, YeniNesil, Duşunce, Millı Ga- zete, Meydan, Güneş, Milliyet. Yeni Asya, Yankı, Nok- ta, Yann vb." gibi; sagın en ucundan, solun en ucuna kadar siyasal yelpazenin tümünü kapsayacak bir tu- tum içinde olduğum anlaşılır. "Atatürk'e sövenlerle el e/e boy gostermem"e ge- lince. hıç kimse benim yanımda Atatürk'e sövemez. Sövmek ne kelime; hiç kımse, benim yanımda Atatürk'ü küçük duşürmeye yöneliktek sözcuk kullanamaz. Bu- nu yapmak isteyenin de, buna ızın vereceğimi sana- nın da alnını karışlarım. Ama birlikte yaşamanın yolla- nnı ararken, herkesle dıyalog aranm, her platformu kullanırım. "Acaba kimı kabn kafalılarne der?" gibısin- den endişeler de duymam. Zira ne kendımden kuş- kum var ne de Mustafa Kemal'ın aydınlık yolundan. Çölaşan, Aktüel dergısine yazmama da kızıyor, pa- ra içm yaptığımı tma ediyor. Doğrusu, Aktüel dergisi- ne buyük bir keyifle yazdım. Düşuncelenmi. farklı bir okuyucu kitlesıne mutlulukla aktardım. Asla maddi bir beklentım ve endişem yoktu ve pek iyi para da alma- dım. Kaldı ki eger Emin Çölaşan benim parasal konu- lardaki yaklaşımımı merak edıyorsa. istanbul'dakı üst yönetıcilerine bir telefon açar ve "Bu adam ne demek istiyor" diye sorar. Sanınm buradaki arkadaşlar ken- disini aydınlatırlar. Bu kadar aşın uçlarda dans etmem kendı gazetem- de de yadırganıyormuş. Buyrun bakalım... Yahu, şimdiye dek bızım gazetede bırtek Allah'ın ku- lu, bu konuda bana bir şey söylemedi. Nereden çıktı bu "yadırgama?" Kaldı ki; elbette kimileri. kimi yazdık- larımı beğenmıyordur. Bızım gazetede benim beğen- mediğım yazılar da çıkıyor. Ayrıca bir de bızi fazla "Ata- türkçü" bulanlar var. Ama bunlara da gülüp geçiyorum. Çölaşan'ın •'mınik kuşuna" (artık nasıl bir kuşsa), şikâ- yet falan etmiyorum... Inanç ve düşünceterinden biradım geri atmayan, he- yecanlanndan bir dirhem yitirmeyen. hiçbir rüzgâr kar- şısında bir milim eğilmeyen bir insanım ben. Bılmiyo- rum Emin Çölaşan böylesine seviyesız ve haksız bir eleştiriye neden gerek gördü? Tutarsızlıkla eleştınliyorum. Insaf, 25 yıl önce, 20 yıl önce yazdığı kıtaplan, tek sözcüğünü değiştirmeden yayımlayabilmenin onurunu taşıyorum ben. Tutarsız- lık benim çok uzağımdadır. Ama, Amerika'yı her gun yenıden keşfedenterin bunu anlaması pek kolay olmu- yor galiba. Zaman gazetesinde yayımlanan ve Emin Çölaşan'ın "misafir sanatçı'' tanımlamasına yol açan yazımı. cu- martesi günü bu sütundayeniden yayımlayacagım. Son karan okurlanm versin. Ve son olarak şunu vurgulamak istiyorum kı; benim tutarlı bir çizgiye dönmemi "içtenlikle" isteyen Emin Çölaşan'a benim de ıçten birtavsiyem var. Haddini bil- sın ve macera aramasın. Malki cinayeti Soru§turma kflitlemne noktasına geldi BL'RSA (Cumhuriyet) - Türkiye'nın kara para akla- ma trafiğinın önemli kişi- lennden bıri olduğu öne sü- rülen Musevi ışadamı Nesiın Malki'nın öldürülmesıyle ilgıli soruşUirma kilıtlenme tehlikesine düştü. Bursa Emniyet Müdürü Ahmet Demir, Malki'nın vurulduğu noktanın polis sorumluluk sahası içine gır- mediğini, kendılerine de hem savcılık hem de jan- darmadan herhangi bir yar- dım talebinin ulaşmadığını söyledi. Soruşturmayı yü- rüten Cumhuriyet Savcısı Metin lizutı ıse ilk gün el- de edilen bilgılerin dışında yeni bir gelişme olmadığı- nı aktardı. Uzun. 2 ayn si- labın kullanıldığı saldmda Malki'nın vücudunda 1 kurşun kaldığını söyledi. Jandarma ise Malkı'n yakın çevresinden derley bildiği bilgıler ışığında s ruşturmasını sürdüriiyor Edinilen bilgılere gö ünlü para tacınnin Sm NVesson marka 16'lık tab ca ruhsatı olduğu, ancak nayet günü silahının üze de buîunmadığı öğreni Malki'nın Istanbul'da 8 ruma ile dolaştığı. çok venli bulduğu için Burs; korumasız ve sessiz sı sız geldıği sanılıyor. Bursa Emniyet Müdı ğü kaynaklan. dün ken nne gelen ikmct ihbar fonunda da cinayetin 1; Cihad adına üstlenild bildirdıler.