25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
-23KASIM 1995 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Beykoz ve Sanyer'deki tüm ormanlık alanlar ile Karadeniz kıyı kuşağı koruma altına alındı Ratıt savaşma SIT darbesiMEHMETDEMİRKAVA lstanbulun akciğerleri sa- >ılan kuzeydekı ormanlık alanlarda vaşanan "villatala- nTna. Kültür ve Tabiat Var- Iıklarını Koruma Kurulu el kovdu. Kültür Bakanlığı Is- tanbul 3 \umarali Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Kurulu. Beykoz ve San- yer'deki tüm ormanlık bölge- leri. tanm alanlannı. köy. •belde yerleşmelennı. Elmalı Su Havzasf nı ve Karadeniz kıyı kuşağını "doğal S|T alanı" ılan ettı. -doğal SİT aJanı" ilan edilen bölgelerde- kı her türlü imar uygulama- larını ilgilı kurumlarca dur- durulmasını ısteyen kurul. avnca. "bu SİT karanvla il- gili geçiş dönemi vapılanma ivoşullannın belirlenmesi ve koruma amaçlı planlamala- nn yapılmasıv la iîgili yasal sü- reçİerin başlanlmasına~karar verdı. ' • Zaman zaman tehlikelı bo- yutlara ulaşan kırli havayı te- mızledigi içın Istanbul'un akcıgerleri olarak kabul edı- len kuzevdeki ormanlık böl- gede. özellikle son yıllarda villa yapımı büyük bır hız ka- zandı. TEM otovolu ıle bır- likte kaçak vapılaşmanın ke- mirdiği ormanlık alanlar. v il- lalarla çok daha büvük bır HABITAT 2 Altan Oyıııen'den gonühı destek • Gazetecı-yazar Altan Öymen. yapacağı teİevizyon programlarıyla HABltAT 2 konusundâ kamuoyunu •bilgilendirecek. Haber Merkezi - Birleşmiş 'Milletler Insan Yerleşımlen Konferansı. HABITAT 2 KentZırvesı'nin hazırlıklan sürüyor. Istanbul'da 3-14 Hazıran 19% tanhlen arasında vapılacak zırveye, ""gazetecı-yazar Altan Oymen. kamuoyunu bilgilendirmesı ıçin hazırlanan "HABITAT 2, -Özel Haber" .programlarının vapımı ve sunumuna gönüllü görev alarak destek verdi. "Özel Haber" programlan. 4 bölümden oluşuyor. Bırincı bölümde HABITAT hakkında bılgı veren Altan öymen. diğer bölümJerde konuklarla söyleşiler vapaeak. Öymen. türkiye'nin yaptıklan hazırlıklar. organızasvon ve tanıtım çalı^malan hakkında Toplu Konut îdaresı Başkanı Yiğit £ülöksüz. Türkiye'nın jatılımcı ülke olarak yolüyle ılgılı Prof. Dr. tlhan *ekeli'yle konuşacak. t)ymen, konferansın Jürkıye açısından önemı Jionusunda ıse ışadamı j)ülent Eczacıbaşı'nın •fikirlerinı alacak. KARADENİZ Işıklı Bur. Istanbul kuzey kesımı - Karadenız kuşağı I ve II no.lu doğal SİT alanı Boğazıçı SİT sının HABITAT-2 zirvesine öneriler götürülecek Mimarlar, konut sorununu tartışıyor Haber Merkezi -3-14 Hazıran 1996 ta- rıhlerındeIstanbuldayapılacak HAB1TAT- II Kunferansının resmı prograınında ön- görülen üç uluslararası ön etkınlıkten ılkı. 23-25 Kasım 1995 tanhlen arasında Anka- ra'da. Bılkent Ünıversıtesı'nde gerçekleşiı- rılecek. T\1\IOB Mimarlar OdaM'nın dü- zenledıği 'Diğerleri'nin Konut Sorunları adlı uluslararası sempozvum. Bilkent Cni- versıtesı rektörlük bınasındakı Mıthat Ço- ruh salonunda. buaün 1 ü.(X)'da başlayacak bıroturumla açılıyor. Aynı zamanda L'lus- lararası Mimarlar Bırlıüı"nınde(L'IA)böl- gesel etkinliklerinden bırını oluşturacak olan sempozyumda. yansı yundışından ol- mak üzere. 52 bıldırı sunulacak. Mımarlık ve sosyolojı başta olmak üze- re çeşıtlı dallardan yerlı \e vabancı öğretım üyelen ile. çeşıtlı konut araştırması kuruluş,- larından uzmanların çahşmalarında. 'Di- ğerieri* adı altında. kadınlann. çocukların. >aşlıların. özürlülerın. göçmenlerin ve ge- nel geçer çözüm yaklaşımlannın dışında bırakılan dığer alt gruplann. kendılenne öz- gü konut sorunlanna ışık tutulması amaç- lanıvor. rant alanına dönüştü. Hava \ e gürültü kirlilığinden. büyük şehinn stresinden uzaklaş- mak ısteyen "çokparasahip- leri**mn oldukça fazla ılgi gösterdıgı bu vıllalarpeynir- ekmekgıbı satılıyordu Sıte- ler birbin ardına kuruluvor: kuzeyde bir üçüncü köprü yapımının planlanması. Or- man Yasası"nda vapılandeğı- şiklikler. Tunzm Bakanlı- ğının Karadeniz kıyı kuşa- ğındakı ormanlık alanlan "turizm bölgesrilan etmek ıçın çalışmalar yapması. bu bölgedekı rantı ve tahnbatı her geçen gün arttınyordu. Pazarlama şırketlerinin böl- gedekı vıllaları satmak içın düzenledıgı kampanyalar. yaömavı hızlandıvordu. ı^te bö\ le>ıne bır zaman- da. Prof Dr Afife Batur ba5- kanlıgındakı Prof Dr. A\la Ödekan. 'Süksek MımarÖk- ta> Ekinci. Prof Dr. Nuran Zeren Gülersoj ve Prof. Dr. HakkıÖnel'den oluşan, Kül- tür Bakanlığı Istanbul 3 Nu- maralı Kültür ve Tabiat Var- lıklannı Koruma Kurulu vağ- mavaolayınael koydu. Ken- dı sorumİuluk alanı içerisin- de kalan Bevkoz ve Sanyer ılçe ve mücavir alanlarını u doğal SİT alanı" ılan etti. Kurulun kararı özetle şöyle: - konuv u bütün bu planlama ükeleri ve vasal bovutlanvla değeriendiren kurulumuz, \etki bölgesi içerisinde bulu- nan Beykoz. Sarıver ilçe ve mücasir alan sınırlannda. Boğaziçi SİT alanı sınıriarı dışında kalan ve esasen Bo- ğaziçi SİT alanmdaki geri gö- riiniim bölgelerinin de doğal değeıier bütünselliği avtsın- dan devamı konunıunda bu- lunan ve bu böl«elcri doğru- dan etkilemekte olan «erek ormanlık ve diğer veşil doku içeren konınması «erekli do- ğal vaıiıklaıia kaplı. gerekse Karadeniz kıyı kuşağı ve bu- na bağlı değerierle \ine ko- nınması «erekli doğal zengin- likleri içeren ve ckli harita sı- nııian belirtilen bölgeleti,> u- karıda özetlenen tahribatın daha fazla sürmemesi ve t*A- genin doğal ve kültürvldeğer- lerinin korunarak gelecek kuşaklara aktarılması için MotorShow '95 y e •• •• Binlerce otomobil meraklısı tarafından izlenen "Motor Sho\\ '95" ftıan dün Hilton Exhibition Center'da açıldı. Alfa Romco, BuicL Che\ rolet, Citroen, Cadillac, Dodge, Fiat- Tofaş, Ford, Maserati, Porche, Land Ro>er, Renault. Suzuki, Pöntiac, Jeep Cherokee giW ünlü markalann katıldığı fuarda otomobil aksesu\arları ve van ürünleri de sergilenhor. Motor Show '95 Fuan. 26 Kasım"1995 tarihine kadar her gün I2.0O-20.0O saatleri arasında gezilebilecek. (Fotoğraf: KL'BİLAY TÜNTÜL) 2863 savılı Kültür ve Tabiat Varlıklan Koruma Yasa- sı'nın kapsamı içerisinde ve bu v asanın 8. ve 17. maddele- rindeki yetkilerine davana- rak 'doğal SİT' olaraktespit tescil ve ilan etmektedir." 1 No'lu Doğal SİT Ala- nı'nınsınırlan: DoğusuBev- koz ılçe sının (Şıle ve Ümra- niye>. kuzeyı Karadeniz. ba- tısı Bogazıçı SİT sının. güne- yi Beykoz ılçe sının (Uskü- dar ve Ümraniye) ile çevnli bölge. 2 No'lû Doğal SİT Alanfnın sınırlan: Doğusu Boğaziçi SlT sının. kuzevi Karadeniz. batısı ve güneyi Sanyer ilçe sının (Eyüp ve Kâğıthane) ıle çevrili bölge Bir ve ikı no'lu doğal SlT alanlan içerisinde kalan vebu bölgelerle ilgıli daha önce onavlanmıs. olan mevzi ımar planlan ile ıslah ımarplanla- nna göre belediyelerin proje onayı. ruhsat, tevhid. ifraz ve her türlü imar uygulaması, kurulcageçiş dönemi kararla- n belirleninceyekadaryasak- landı. Bölgedeki muhtarlıklar da İmar Yasası'ndan gelen yetkilerini kullananıayacaklar ve yerleşık alanlar içerisinde ve dışında venı >apılaşmaya izın veremeyecekler. Kurulun bu karan ıle Istan- bul BüyükşehırBeledi^fi**- rafından hazırlanan pazon planı daha ıyı bır uygulama alanı bulacak. Ancak İSKİ vönetmelığinde, su havzala- nnda yapılaşmaya olanak sağlav an değışiklık. bu karar- la en azından Elmalı Su Hav- zasf nda uygulanamayacak. Istanbul 3 No'lu Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Kurulu'nun bu karan Sanyer ve Beykoz'u kapsıyor. Ku- zeydekı bütün ormanlık alan- lann koruma altına alınabıl- mesı için Istanbul 1 No'lu Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Kurulu'nun da aynı yönde bir karar alması gereki- yor. Kurul Başkanı Prof. Dr. Afife Batur. tarihi bir karar al- dıklarını belırterek "Her se- çim dönemindeolduğu gibi bu seçim öncesi de vaşanması ola- sı kaçak vapılaşmanın önünü kesmck. Orman Yasası'nda vapılan değişikliği firsat göre- rek ormanlık bölgede meyda- na gelecek kaçak >aptlaşniala- n önlemek için bu karan al- mada aceiecidavrandık" dedı. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ şTÜRK-tş GEIVEL BAŞKANI MERAL, YAKLAŞAN GENEL KURULU CLMHIRİYET'E DEĞERLENDİRDİ fUcret sendikacıhğıııın (lışuıa çıkmahyız' ^- Meral, hedefinin işçi î^ınıfının bütünlüğünü ieağlamak olduğunu poırgularken Türk-İş Genel JJCurulu için "Seçimi jjcazanacağız" iddiasını dile feetirdi. ?" ANKARA (Cumhumet Bürosu) - •Türk-Iş Genel Başkanı Bav ram MeraL 5- Ş10 aralık günleri arasında yapılacak olan ^enel kurulda ülkenın sorunlannı tartışa- İ:aklannı belirterek. Türkıye'nın yaşamsal foneme sahıp konulan içın "karârlar ko- «nisyonu" oluşturacaklarını söyledı. Iki ioplusözleşme dönemi arasındaki süreçte ^endikal etkinlik göstermeme dönemınin feerılerde kaldığını vurgulavan Meral. î-Ücret sendikacÜığının dışına çıkmak zo- İıındavız" dedi Meral. hedefinin ışçı sı- Jııfınm bütünlüğünü sağlamak olduğunu ^urgularken Türk-tş Genel Kurulu ıçin **Seçimi kazanacağız"iddiasını dıle aetir- DYP'nin. toplusözleşme görüşmelen sırasındaki tutumunu ima ederek. hükü- met ortaklarından birisinin kendısinın "kellesini" almak ıstediğinı kaydeden Me- ral. işçilerin kellesının alınmasına ızın ver- me>eceğini söyledi. Bayram Meral. yaklaşan Türk-lş Genel Kurulu'nda. Türkiye'ninı sorunlannı tar- tışacaklannı vurguladı. Ülkenin gümrük birliği (GB) sürecinde bulunduğunu anımsatan Meral.çalışmayaşamındakı ı-,- tihdam. taşeronlaşma. verimlihk gıbi ko- nulan değerlendireceklerinı. bu konular- la ilgıli kararlar komi>yonu oluşturacak- lannı kaydederek "Buıilan genel kurulda Ücretliler toplam vergi gelirlerinin yüzde 43'iinü ödüyor En çok vergiyi ücretli veriyor ANKARA (.4A) - Türk-lş Çalışma Raporu'nda yer alan bir araştırmada, ücretıyle geçinenlerin, ticaret ve serbest meslek erbabı ile rant sahiplerinden 1.5-2 kaf. götiirü vergi mükeHeflennden ise 7-15 kat daha fazla vergi ödediği belirtıldi. Araştırmada. toplam vergi gelirleri içinde ücretlilerın payının yüzde 43.4, kururniar vergisi ödeyenlerin payının ise yüzde 7.5'Ierde olduğu kaydedildi. Türk-lş'in 5-10 aralık tarihlerinde Ankara'da yapacağı 17. Genel K.urulu'na sunulmak üzere hazırlanan Çalışma Raporu'nda. Türk vergi politikalannda yeni bir strateji oluşturulması zorunluluğunun iyice ortaya çıktığl bildırildi. Yaşanan olağanüstü koşullardan çıkış yolunun en önemli halkasmu vergi politikaiannın oluşturduğu vurgulanan raporda. ücretlilerin ulusal gelirden aldığı pay azaltrken bu kesim üzerindeki vergi yükünün arttığına işaret edildi. Türk-U'in Çalışma Raporu'nda, 1987-1993 döneminde. ücretliferrn ulusal gelir «;indeki payının ortalama yüzde 28.4 olduğu. buna karşılık gefirden alınan vergiye katkısının ortalama yüzde 43.4 düzeyine ulaştığı belirtildi. Vergi kaçırması imkânsız olan ücretlilerin her birinin 1992 yılında ortalama yıllık 8.4 milyon lira, 1994 yılında ise 23 milyon lira gelir vergisi ödediğine dikkat çekildi. Oluşturulan yapıyla verginin sistematiğinin bozulduğu, gelir vergisinin "ücretlfler vergisi*' haline getirildiği, üniter ve gerçek tutarlara dayalı olmaktan uzaklaştınldığı kaydedilen raporda, getirilen istisnalar, teşvikler ve muafîyetlerle kurumlar vergisinin gerçek kimlığinin yok edildiği ve vergi yapısı içindeki payının sürekli olarak düşürüldüğü vurgulandı. görüsüp>önçizeceğiz''dedi. Sendıkacılık- ta toplus.özleşmeden toplusözleşmeye ça- lışma devrinın ışlevinı yıtirdıgıni anlatan Meral. şunlan söyledı: "Biryerde işçi yoksa. ne>in toplusözleş- mesini vapacaksın? Bir tarafta işçilerin hepsi taşeronlaşmışlar, sendikasızlaşmış- lar. Bir tarafta artık emek para kazanmı- vor. para para kazanıvorsa. yatırımlar durmuşsa, rant gelirine kavmışsa, neyin toplusözleşmesini vapacaksın? Bunları tartışmamız la/ım." Meral. 12 tviül darbe.sının ardından sermaye kesıminın güçlendığıni vurgula- yarak. siyasi partılenn bazılan ıle 12 Ey- lül yasalannın sermayenın güçlenmesın- de önemli katkılannın bulunduğunu sa- vundu. Türkiye'de ekonomik güce sahip olanlann sıyasal gücü de elınde bulundur- dııklannı ıfadeeden Meral. buyapınınbo- zulması gerektığını sövledı. Sıvasi partı- lenn. dar gehrlı kesimı oy deposu olarak gördüklenne işaret eden Meral. şu görüş- leri dile getirdı: "Şu anda siyasi partilerin vapılan orta- da. Dargelirlivi o> deposu olarak görüvor, ov verir divor. mecbıır divor. Ka/ın avağı öyle değil. Onıın için. artık bu çemherin dı- şına çıkmak /orundav ız. L'cret sendikacı- lığının dışına çıkmak zorundayız. \apıl- ması gerekenleri ortava ko> malıvı/. İ reti- minden alın, verimİilikten. vatinmdan alın. İstihdam. gümrük birliği. 12 Evlül hukukunun kalınhlannın temi/lcnmesi. düsünen konuşan Türkive oluşması. böl- geler arası vatınmlann dengeli kurulma- SLGüneydoğu sorununa çözüm bulunma- sı. ki oranın en önemli sonınu işsi/liktir, va- tınmlann o bölgeve kavdınlnıası. adil bir vergi sisteminin kurulması gibi sorunlan tartışmak zorundayız. Türk-İş, sırf "Top- lusözleşme yaptım. bır kenara çekıldım" dönemini bir kenara bırakmıştır. Llke so- nınlanııa. uiusal ve uluslararası düzevde el atnıalıdır. Bunları valnız kendi hasına değil demokratik kitle örgütleriv le, meslek kuruluşiam la. harta işçi. işveren kuruluş- lanv la. bunlan oturup tartışmalıdır. İ re- timi nasıl arttınnz. halkı nasıl murlu ede- riz. iş banşını nasıl kuranz. bunlan araş- tırmamız lazım. Önümüzdeki dönemde gündemimizin önemli maddelcri bunlar olacaktır." ^eslimiyetçi olmadım' DYP-SHP koalisyonunun demokratik- leşmevaadı ıleişbaşınageldiğıni anımsa- tan Meral. hükümetın. vaatlennin tersıne. ışçiyı memur haline getirecek çalışmalar yaptığını vurguladı. Meral. bu uygulama- lara karşı mücadele ettiklerini ve tabanın güveninı kazandıgını anlatarak. "Büriin bu uğraşlar sonunda tabanın sesu benim bir kez daha aday olmamı v ansıtıyordu. Bu uğraşlardan sonra ada> olmam gcrekivor- du. Çiinkü, bu arada hükümetın bir ava- ğı Bav ram Meral'in kellesini istiyordu. Be- nim kellem işçi sınıfının kellesidir. İşçi sı- nıfl kellesini verir mi vermez mi? Verirse. helali hoş olsun. Ben, işçinin onuruna sa- hip çıkacağınıdüşünüyorum" diye konu^- tu Meral. kazanmak içın değil. hızmet et- mek amacıvla seçımlerde aday olduğunu vurgulayarak. şöyle devam ettı: "Secim kazanırsın. dostlar alışverişte görsün. Şimdi bazısı aday olmak isten ka- zanır. Hükümete karşı teslimivetçi bir po- litika izler. Adı v ar. kendi yok. Ama. biz öv- le vapmadık. Ben hiçbir zaman üyemden kaçmadım. mevdanlardan kaçmadım. Onlaria oldunı. Önlar bana sevgi göstere- cek. tepki gösterecek. Benim için önemli olan, onlaria birlikte olmak, onlann so- runlannı çözmek. Ben. hiçbir zaman tes- limivetçi olnıadım." Seçımlerin sonucunun delegenin tavn- na bağlı olduğunu vurgulavan Meral. ekip olarak seçımleri kazanacaklannı savundu. Universite Kitaplığı Babamın ömrünü adadığı "Şarkıyat Enstıtüsü" Is- tanbul Ünıversıtesi Merkez Kütüphanesı'nin içındey- di. Fakülte ve islam Ansiklopedisi'nden arta kalan zamanlarında akşamlara dek orada çalışır. sonra da çalışmalarını eve taşır ve gece yanlarına dek sürdü- rürdü. Ben öyle bir çalışma temposunu tüm yaşamım boyunca yakalayamadım. O zamanlar Lalelı'de otururduk. Zaten o dönemde universite hocalarının önemli bir bölümü oralarda otu- ruıiardı. Ahmet Hûlusi Ardel, Ali Nihat Tarian, Re- şrt Rahmeti Arat, Halide Edip Adıvar, Ömer Lütfi Barkan, Abdülkadir Karahan, Oktay Aslanapa, Zeki Velidi Togan ılk adıma gelen "semüaşlanmız." Prof. Dr. Ömer Özek. bir üst katımızda otururdu. Me- tin ve Çetin Özek "ağabeylenmiz", bız ıki kardeşin elinden az çekmemışti. Hoş Çetın ağabey de anne- me az çektirmemışti ya... Kitapla aramdaki bağ ve "iflah etmez" tutku. önce Laleli'deki o evde başlamışsa. sonra universite kü- tüphanesınin tozlu depolarında ve raflannda büyü- müş ve gelişmıştı. Belki hâlâ çocuk gözlerımle görü- yor ve anımsıyorum, ama universite kütüphanesi "inanılmaz" bir yerdi. Derleme kıtaplık olduğu ıçin si- nema afışinden takvıme dek, Türkiye'de ne basılırsa gelirdi. Bunlardan bır kısmı hemen cıldegıder, cilt ha- linde çuvallara gırerdı. Bır kısmı da doğrudan çuval- lan boylardı. O günlerın koşullan altında üç beş me- mur ne yapabilirdi ki? Kıtaplığın bır de inanılmaz müdürü vardı: Nurettin Bey. Sanıyorum hiç evlenmemiş. hoş bir ınsandı. Ki- taplıkta yatıp kalkardı. Yemeklerını orada yer, dostla- rını orada kabul eder, ağırlardı. Kitaba ve okumaya ne derecede düşkün olduğunu bilemiyorum. Anım- sayabildiğim kadarıyla daha çok eskı kitaplar ve eser- lerle ılgılenırdi. Ve maalesef o yaşlanmda bu lezzet be- nim ıçin çok yabancıydı. O yaşlanmda benim en büyük zevkim, o zamanlar depo olarak kullanılan camıye geçerek gazete ve der- gi cıltlerıni karıştınmaktı. Pekos Bill'ler, Mandrakeler, fom Miks'ler vs vs. Kitaplıktan depoya giden korıdor- daŞarkiyatEnstitüsüf'nün "karanlıkodası" vardı. Ora- ya da bayılırdım. Ama oraları ve fotoğraf malzemele- rini kanştırmamıza izin yoktu. 35-40 yıllık anılar bunlar. 1966'da babamı yitirince, oralara yıllarca adım atamadım. Zıra anılann yükü al- tında ezilıyordum. Fakat aynı üniversıtenın birelema- nı olarak, müthiş bir duygusallıkla bağlı olduğum o mekânla ilgıli gelişmelerı, uzaktan da olsa izliyordum. Kimi zaman üzüntü ve kımi zaman da umutsuzlukla. Bına bu kadar çok kıtabı taşıyamıyordu. Yer yer çat- lamalar başlamıştı. Bu arada yenı bır kıtaplık bınası yapıldığını öğren- dim. Ve gerçekten 1981 de universite kütüphanesi- nin büyük bır bölümü yenı ve modern bınasına geç- ti. Ancak modern binalar inşa etmek. tek başına ye- terli olmuyordu. Bu binalarda çalışacak personel ge- rekliydı. Üniversiteye bağlı bır "kutüphane ve dokü- mantasyon dairesi" kuruimuştu Fakateleman yeter- sizliği sürüyordu. Eski bına "Nadir Eserler ve Müze Kütüphanesi" olarak düzenlenmiştı. Daire başkanlığına 1994 ilkbahannda Prof. Dr. Me- ral Alpay atandı. Doğrusu Meral Alpay'ı tanıyanlar bu işeçoksevındiler. '7y/ö//"şey/e/'"yapılabileceğinin işa- retiydi bu. Zaten kısa bır sure sonra orada çalışan ar- kadaşlarımın yorgunluktan perişan düşmelerı de tx umutlann haklıhğını gösterdı. Meral Alpay, pıre gıb% dir, üç kişilik iş yapar. Birlikte çahştığı insanlardan da aynı şeyi bekler. Yandı kızlar... Geçenlerde bır jüride beraberdık. "Nasıl gidiyor" d\- ye sordum. Sevgili Meral Alpay açtı ağzını, yumdu gö- zünü. Muthış doluymuş. "Bız"dedi. "insanüstü çalı- şıyor ve olağanüstu sonuçlar alıyoruz, kimsenin ha- beriyok. Sen bile gelıp bırgörmedın. Eleştirecek bir şeyler bulunca akbabalar gıbı üstüne atlarsın. Ama övülecek şeylen görmezden gehrsınız." El-hak lafını da hıç esirgemez Sevgili Meral Alpay. Lütfettı, son bir yılda kitaplıklarla ilgıli yapılanlan anlatan bır dosya gönderdı. Bunların tumünü anlat- maya bu sütun yetmez. Ancak şu kadannı söyleye- yim kı. havalandırması ve ısıtması olmayan. damı akan bır depoda, yılların birıkıminı temızlemek için "blucınle "çalışan bir Meral Alpayı ve gönüllü öğren- cilerini düşündüğüm zaman. inanın içim burkuldu. Bugün kitapçılara borcu olmayan. hafta içinde ak- şamları 20.30'a dek. cumartesılerı 10.00-17.00 ara- sında okurlarının hızmetinde olan. ınternete bağlan- mış bir kıtaplığımız varsa. tüm bunlan bu özverili ça- balara borçluyuz. Ünıversitemizle ilgıli çabalarmı yeterli bulmadığımı ve haksız eleştiriler yaptığımı düşünen Bülent Ber- karda hocam çok şaşıracak. ama Meral Alpay'ı bu- lup tam yetki ıle görevlendıren Sayın Rektörümüzü kutlamak da boynumuzun borcudur Tüm emeğı geçenlere yürekten teşekkür ediyo- rum. Teknik Yardım Hizmetlerine Bakıs' Demirel: Engellilere sahip çıkılmalı • Kongre nedeniyle Konfederasyon Genel Başkanı Faruk Oztımur'a bir mesaj gönderen Çumhurbaşkanı Demirel. özürlü yurttaşların toplum içinde aktif bireyler olarak yaşamalan için gerekli ortamı sağlama çabası içinde olduklarını belirtti. ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Çumhurbaşkanı Süleyman Demirel. top- lumsal dayanışma gücüntin en önemli göstergesının. özürlü vurttaşlara sahip çıkma çabalarının ulaştığı boyut oİduğunu v urguladı. Türkive Sakatlar Konfe- derasyonu ve Sağlık Ba- kanlığı'nca düzenlenen "Türkive'de Ortez. Protez ve Teknik Vardım Hizmet- lerine Bakış" konulu ulusal kongre dün başladı. Kongre nedeniyle Kon- federasyon Genel Başkanı FarukÖztimur a bir mesaj gönderen Çumhurbaşkanı Demirel. özürlü yurttaşla- nn toplum içinde aktif bi- reyler olarak vaşamalan ıçıngereklı ortamı sağlama çabası içinde olduklarını behrttı. Demirel. özürlülü- ğüıı ınsanı bır eksiklık ola- rak görüldüğii dönemlerin geride kaldığına işaret ede- rek "Doğuştan olan veva daha sonradan çeşitle ka/a ve hastalıklar nedeniv le meydana gelen ortopedik özüıier. aslında havatın normal akışı içerisinde çö- zülebilecek sorunlar- dır*"görüşünu dile getirdi. Kongrede konuşan Ça- lışma ve Sosval Güvenlık Bakanı Mustafa Kul da Bağ-Kur'luların protez-or- tez ve diğer araç gereçleri- nın kurum tarafından karşı- lanacağını belirterek tasar- ruf genelgesı dışında. ba- kanlığa bağlı kamu kuru- luşlanna f> 7 2 sakat kadrosu verıleceğini söyledi Konuşmacılar arasında veralan Sağlık Bakanı Do- ğan Baran ısc özurlulerin Norıınlanna kalıcı çözüm- ler getınlmesı amacıvla Başbakanlığa bağlı "Öziir- lüler İdaresi Başkanlığf kurulması içın bir yasa ta- sansınınTBMM Başkanlı- ğı'na sunulduğunubıldırdi. Devlet Bakanı Abdülka- dir Ateş, konuşmasında. en- L'ellılerın bakımı ve rehabı- lıtasvonu içın yenı prog- ramlar hazırlanmasını iste- dı. Konfederasyon Başka- nı Faruk Öztimur da yaptı- ğı konuşmada. yaşadığı sı- kıntıları anlattı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle