Katalog

'17KASIM1995CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER DHKP-Cye operasyon I İstanbul Haber Servisi - İaanbul'da yasadışı Etevrimci Halk Kurtulus Parri-Cephe(DHKP-C) örgütünün gençlik -komitelerinde yer alarak çok .sayıda molotofkokteyli atma , ve bombalama eylemi , gerçekleştirdikleri öne sûrülen 21 kişi. bir adet kunı sıkt tabanca ile -molotofkokteyli yapmak ı içm hazırlanan bir bidon benzin ve örgütsel dokümanla yakalandı. 7-16 -ekim tarihleri arasında operasvonlar düzenleyen •gûvenlik güçleri, Hakan Altundal. lsmail -Erdoğan. Kudret Korkulu, • Esra Sert, Bülent Çelebi, Ceyhun Emre Dağdelen, Hacı Fahri Koçak, Ebru "Sert, Ertuğrul Çıftçi. Hıdır Kjürievük. Ali Vural, 15 vaşındaki N.R, E.Ç., F.P. ve İ.Ş.. 17 vaşındaki E.T.. A.Y. ve S.Y.. 16 vaşındaki D T. ile mılıtanlara yardım ve yataklık yaptığı öne süriilen Ümit Ozdemir ve Şafak Tekin'i de ' yakajayarak gözaltına al<h Istanbul'da otaylı gece I I fstanbul Haber Servisi - oeyoğlu Tophane Kemeraltı Caddesi 116 numarada .bulunan tş Bankası şubesi önüne dün akşam saat 21.00 sıralannda kimliği -belirjenemeyen kişi ya da Jdşılerce parça tesırlf bomba ikonuldu. Patİayan bomba, -banka şubesinin camlannın kınlmasına neden oldu. Sanyer Istınye Poligon Mahallesi Bağlar Caddesi 17 numarada bulunan Milli Gençlik Vakfı'nada molotofkokteyli atıldı. Yurtta kavga: 1 yaralı • GAZİANTEP (Cumhuriyet) - Gaziantep Cniversitesı'nin içinde bulunan Kredi ve Yurtlar Kurumu'na bağlı öğrenci yurdunda, dün akşam karşıt görüşlü öğrenciler arasında kavga çıktı. Alınan bilgilere göre, yurdun A ve B bloklannda bulunan sağ ve sol görüşlü öğrenciler, bilinmeyen bir h"e'denle kavgaya başîadılar. Bütün akşam süren kavgaya ilerleyen saatlerde gûvenlik güçleri müdahale etti. 50'den fazla kişi gözaltına almırken aramalar sonunda bir tabanca ele geçtı. Öğeencilerden birinin yaralandığı bildırildi. Hekimler silahlara karşı • AıNKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Ulusal tıp örgütleri. kendi hükûmetlerini silah sistemlerini kısıtlamalan konusunda protesto etmeye çağnldı. Dünya Hekimleri Birligi*nce(WMA) hazırlanan tasanda, sılahlann uluslann sağlığına zarannın gözardı edildiğı kaydedilerek. silah kullanımının ülkelerin sosyal yapısını çöküntüye uğrattıgı vurgulandı. İÜ'de gerginlik • istanbul Haber Servisi - Geçen çarşamba günü yapılan İstanbul Universitesi Utoslararası Ilişkiler Bölümü Jletişim Kulübü seçimlerinden sonra başlayan gerginlik devam ediyor. Kulüp başkanhğına aday gösterilen arkadaşlannın, kendilerini "Nizam-ı Âlemci" olarak tanıtan kişiler tarafından ölümle tehdit edildıgini öne süren öğrenciler, dün 1Ü Siyasal Bilgiler Fakültesi pnünde bir basın açıklaması yaptılar. Astıklan afişlerin polis tarafından yırtıldığını söyleyen öğrenciler, sağ görüşlü öğrencılerin afışlerinin ise duvarda kaldığını belirttiler. Bu gelişmeler üzerine öğrencilerle görüşen IÜ Hukuk Fakültesi Dekanı Prof, Dr. Aysel Çelikel. öğrencilerle birlikte sağ görüşlü öğrencilerin de afişlerini duvardan indirdi. Afet yasası • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Tabii afetlere ilişkin yasalarda değişiklik öngören yasa tasansı, dün TBMM Genel Kurulu"nda oybırliğiyle kabul edildi. Genel kurulda benimsenen değişiklik önerisıyle, yasanın 1 Ocak 1995 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe girmesi hükme bağlandı. Erzurum ve Antalya'daki ilgisizlik nedeniyle Ankara'da yeni kampanya başlatılacak DYP'de meydan bozgunuBÜLENTSARIOĞLU ANKARA - Çok sayıda bürokratın mil- letvekili aday adayı olduğu DYP'de, •'mey- dan bozgunuyla" başlayan seçim kampan- yasıyla birlikte artan rahatsızlığı giderme- ye çalışan Başbakan Tansu ÇiUer. adaylık başvurusunda bulunan 156milletvekilini lis- telerde korumak istediğine ilişkin görüşü- nü partililere iletti. Birçok DYP'li, merkez yoklamasıyla be- lirlenecek olan milletvekili listelerinde sa- yılan 100'e yaklaşan bürokratlar ile Özer Lçuran Çiller'in desteklediği öne süriilen isimlere öncelik tanınmasından kaygılanır- ken, Genel Başkan Yardımcısı SümerOral, siyaseti bırakrnayacagını açıklamasına kar- şın adaylık başvurusunda bulunmadı. Oral"a öneri götüren ANAP. kazan kal- dırmalan beklenen diğer milletvekilleri için Cenel merkez sallamyor DYP Genel Başkan Yardımcısı Sümer Oral, siyaseti bırakmayacağını açıklamasına karşın partisinden aday olmadı. Oral'a öneri götüren ANAP, kazan kaldırmalan beklenen diğer milletvekilleri için listelerin kesinleşmesıni bekliyor. Bazı DYP'liler, MHP ile ittifakın birçok milletvekilinde "gelecek kaygısı" yaratacağını belirttiler. listelerin kesinleşmesıni bekliyor. Oral'ın çım kampanyası başlatacak. Atatürk Spor Salonu'nda düzenlenecek seçim şölenin- de. 2.5 yıllık TansuÇiller ıktidarını simge- leyenmaketleryeralacak. Şölene, DYP'den adaylık başvıırusunda bulunmayan Şanlıur- fa Milletvekili F. AydınMirkelam'ın yeğe- aday olmamasının ardından Rıfat Serda- roğlu'nun da genel başkan yardımcılığın- dan istifaetmesi. "DYPyönetimisaflanıyor''' yorumlanna neden oldu. Demokrat Parti ve Adalet Partisi'nin ge- lenekleri doğrultusunda Erzurum 'dadüzen- lenen ilk seçim mitinginde düş kınklığı ya- şayan, Antalya'da da beklediği ilgiyi bula- mavan DYP. vann Ankara'da ikınci bir se- ni sanatçı Mirkelam ile Mahsun Kırnıızı- gülde katılacak. Başbakan Çiller'in. 100'ü aşkın bürok- ratın partiye adaylık başvurusunda bulun- Türkes: Irkcılık insanlık sucu EskiDGM Başsavcısı MHP'ye katıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Eski Ankara Dev- let Gûvenlik Mahkemesi (DGM) Başsavcısı Nusret DemiraL milletvekili ada- yı olduğu MHP'nin vatan hainlerini yaşatmayacağı- nı belirterek "'Damarlarım- daki kan. Tiirk milletinin asil kanıdır. Ne mutlu bun- dan sonra MHP'liyim r ' de- dı. Siyasetin milliyetçi ka- nadında yer alan MHP Ge- nel Başkanı Alpaslan Tür- keş ise faşizmin, insaniığa büyük acılar çektirdikten sonra yıkıldığını savunarak "Irkcılık ve sömürgecilik, büyük ahlaksızlık, çok çir- kin. iğrenç bir insanlık su- çudur" aöriişünü dile aetir- di. Ankara DGM Başsavcı- lığı 'ndan emekli olan Nus- ret Demıral. milletvekili adayı olduğu MHP'ye dün üye kaydını törenle yaptır- dı. MHP lideri Türkeş, geç- miş dönemde bütün dün- yada faşist ve Marksist ide- olojiye dayalı teoktarik re- jimlerin, insan haklan ve hukukun üstünlüğü karşı- sında yıkıldığını söyledi. Irkcılık ve sömürgeciliğin insaniığa büyük acılar çek- tirdiğini belirten Türkeş, "Irkcılık ve sömürgecilik büyük ahlaksızlıktır. Aynı zamanda çok çirkin. iğrenç, insanlık suçudur. İnsan hak- lannı temel kabul ederek çok partili özgürlükçü de- mokrasi rejimini her geçen gün getiştirme, en mükem- mel hale getirme yolunda- yız" dedi. Eski DEPmılletvekille- rini, dokunulmazlıklan kal- dırıldıktan hemen sonra TBMM bahçesinde gözal- tına aldırması başta olmak üzere yargı sürecindeki ba- zı kararları nedeniyle Tür- kiye'nin yurtdışındaki say- gınlığını zedeledıği yönün- de eleştirilere hedef olan Nusret Demiral da dinini vıcdanında saklayarak Ata- türk ilkeleri doğrultusun- da görev yaptığını ve yasa- lann kendisıne \ erdiği yet- kiyi kullanırkan tarafsızlı- ğını koruduğunu savundu. "Düşünceözgürlüğüne ka- nşmadan görvvimi vaptım" diyen Demiral, sı>asete gir- me sürecini şöyle anlattı: "Gemim, beni politika li- manının iskclelcrine getir- di. Bu linıanda 3 iskele var- dı. Birinci iskele biiv ük Türk milletinisinesindt toplama- >a hanr olan MHP, ikinci- si muhafazakâr ANAP, üçüncüsü muhafazakâr DYP idi. Beni birinci iske- ledebüviik Türk miDeti kar- şılamaya hazırlanmıştı. Bu zihni>-et. büyük Türk mille- tini çağdaş milletler seviye- sine götürecek güce sahip- tir. \atan hainlerini yaşat- mavacakzihniyeti MHP'de gördüğüm için MHP'nin davetini kabul ettim. Koşa- rak MHP'ye geküm." ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART ACT/AJOA TOPLAMAAAVA ÇAĞIRtVORUM! Rıfat Serdaroğlu'nun tarikat baskısı nedeniyle istifa etmesi partiyi kanştırdı DYP önseçime sancıh giriyor MERİH AK İZMtR - Doğru Yol Partisi'nde (DYP) yann yapılacak önseçime "sancılı" giriliyor. Tarikat ve grup- lann baskılan ve Başbakan Tansu Çiller'in isteğı üzerine teşkilat baş- kanlığı ve genel başkan yardımcı- lığı görev lerini bırakan Rıfat Serda- roğlu'nun istifası, DYP Izmir ll Ör- gütü'nü kanştırdı. DYP Izmirll Baş- kanvekili Metin Tekin Ozker, genel merkezin önseçımde ortaya çıkan sı- ralamayı değiştireceğini sanmadığı- nı söyledi. Ancak genel kanı, dele- genin oluşturacağı sıranın değişti- rileceği yönünde. tzmır'de örgüt denetimindeki aday yoklamasına bir gün kala kargaşa ya- şanıyor. Tarikatlann ve gruplann. adaylannın listelerin ön sıralannda yer alması için yaptığı baskılann yoğunlaşması ve Çiller'in "Enson karan ben vereceğün" demesi. par- ti içindeki dengeleri bir anda al- tüst etti. Bir yandan tarikatlar, bir v andan MHP'vle olası bir ittifak. bir van- dan da örgüt destekli aday adaylan delegenin kafasını kanştırdı. Örgüt tabanında kuvvetli olan aday aday- lan. önseçimin sonuçlarına u>ul- ması konusunda ısrarediyorlar. De- lege bazında kuvvetli olmayan ta- rikat, grup ve kişilerin aday aday- lan ise genel merkeze yönelik bas- kılannı arttırdılar. Herkes suskun DYP'de açık olarak konuşulma- sa da önseçimin ardından delegele- rin sıralanacağı aday listesinin Çil- ler tarafindan değiştirileceğine ke- sin gözüyle bakılıyor. Bu durum partide büyük bir rahatsızlık yarat- tı. Ancak, bu konuda kimse konuş- mak istemiyor. Sessizliğin altında, Çiller'in hışmına uğrama korkusu yatıyor. Eski Ulaştırma Bakanı Mehmet Köstepen, delegenin belhrleyeceği adaylann genel merkezde değişime uğrayacağı konusunda bir kanının bulunduğunu belirtti. Delegeden çı- kacak sonuca saygılı olunması ge- rektiğinı vurgulayan Köstepen, '•An- cak benün prensibim, delegenin is- temesi \e genel merkezin bunu ona>- laması üzerinedir. Delegeistivor, ge- nel merkez istemiyorsa ben kenar- da olumm. Son olarak vurgulayav un, İzmir kamuoyu. partili bir kenara atılmamalıdır" dedi 11 Başkanvekili Metin Tekin Öz- ker ise partilinin aldığı karara ge- nel merkezin müdahale edecegıni ^anmadığını belirtti. Özker. '"Teşki- latın aldığı karara, genel merkezin saygılı olacağı inancında>ız. Sıra ke- sinlikle değişmevecek görüşünde- yiz" dedi. Ozker^ olası bir MHP it- tifakının ardından gelecek değişik- liğı "genel merkezin takdirine" bı- raktığını söyledi. Eski DYP Izmir tl Başkanı Alev Akiş de delegenin yapacağı sırala- manın değışeceğine inanmadığını belirtti. Ancak genel merkezin ya- pacağı olası değişiklığe de örgütün savgılı olması gerektiğini sav undu. Eski DYP Izmir II Başkan Yardım- cısı ve birinci bölge milletvekili aday adayı Mehmet RefikSoyer. 16 bin delegenin önseçimde oy kul- lanacağını vurguladı. "Her şeyden önce gavriresmi de olsa aday tespit ov lamasının.40 kişilik GİK tarafın- dan yapılmasından daha demnkra- tik olduğunu kimse tarîışmamab- dır" diyen Soyer. şöyle konuştu: "Özellikle hazı milletvekili arka- daşlanmızı \e bürokratlan endişe- ye sevk ettigi sö) lenen bu yoklama şeklini gerçek demokrat olan ve de- mokrasiye gerçekten inananlann eleştirmemeleri gerekir. Aksi halde bu tutumlan demokrasi adına şüp- he uyandınr. Yine DYP gibi köklü ve demokrat söyleme sahip bir par- tide, hâkim gözetiminde yapılma- yan seçimlerin üstüne gölge düşur- me çabası, partinin bu temel ilke ve şahsivetini rencide edici düşünceler- dir. Delegesinin. partilisinin hürvic- danla ve aklıselimle yapacağı terci- hi kabullenmemek. demokrasiyle bağdaşmaz. Nasü olur da partilinin iyi aday çıkaramayacağı ve ivi ada- >ı ancak genel merkez ve yakın çevr - relerinin çıkarabileceği ifade edilebilir? Bu tanım çok sübjektif bir tanımdu-." masına ve 72 ilın adaylannın merkez yok- lamasıyla belirlenmesine tepki gösteren milletvekillerini rahatlatmak için. adaylık başvurusunda bulunan 156 TBMM üyesi- ni korumak istediği öğrenildi. Birçok bürokratın Çiller'in onayıyla gö- rev den aynldığına ve Özer Lçuran Çüler'ın desteklediği isimlerden söz edildiğine dik- kat çeken milletvekıllen. "Bürokratların içlerinde bazı çok değeıii isimler var. Fakat hepsi garantili yeıierden gösterilemez. Her liste açıklandığında sevinen ve üzülenler olur, ancak dengelerin korunacağını umu- yoruz" görüşünü dile getirdiler. DYP'nin Erzurum gibi MHP ile RP'nin etkinlik kazandığı bazı kentlerde eridiğini, bazı kentlerde de yenilenen seçim sistemi nedeniyle eski oyoranıyla 1991 seçimlerin- deki kadar milletvekili çıkarama>acağını belirten bir parti yönetıcisi. MHP'ye4Ö"ci- vannda kontenjan aynlma- sıyla birlikte listeler konu- sundaki sorunun büyüyece- ğini. Başbakan'ın bunu nasıl çözeceği konusunda bir bil- gi vermediğini söyledi. DYP'den ihraç edilen eski TBMM Başkanı Hüsamet- tinCindonık. DYP'nin taba- nını oluşturan temsilcilerin seçim mitingleri öncesinde kendisini arayarak tepkı leri- ni dile getırdiklerinı belirte- rek "Mevdanları biz boşaltı- yoruz"dedi. DYP'nin 7 milletvekili. ge- nel seçimler için kendi par- tilerinden aday olmadı. Aday olmayanlardan Balı- kesır Milletvekili Metih Pa- buçcuoğlu ile Çankın Mil- letvekili N'evzat Ayaz'ın. ak- tif siyasete ara verecekleri kaydedildi. Siyaseti bırakmayacağını açıklayan Manisa Milletveki- li SümerOral. genel başkan yardımcısı olduğu DYP'den adaylığını koymadı. Partideki çalışmalannı sür- düren Oral'ın. ANAP'a geç- mesi yönünde gelen öneriye henüz yanıt vermediği öğre- nildi. Partililer, 9 milletvekili kontenjanı bulunan Mani- sa"dan 1991 seçımlennde 7 milletvekili çıkaran DYP'nin. yenilenen seçim sıstemıne görebuildeneniyimserola- sılıkla 4 milletvekili çıkara- bileceği ne dikkat çektıler. ANAP'tan 'temiz iktidar' sözü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Grup Başkanvekili Hasan Korkmazcan, Başbakan Tansu ÇiUer'i kastederek. ANAP iktidan döneminde, mücevher yağmuruna tutulan bir başbakan ve memurunun üzerine köpek saldırtan bir yönetim olmayacağını söyledi. Korkmazcan. partilerle bugünlerde yaptıklan yoğun görüşmelerde sadece ittifak konulannın değil. ıktidara geldiklerinde yapacaklan reformlara destek konusunun da ele alındığını belirtti. Korkmazcan'ın "mücevher yağmuruna tutulan başbakan' nitelemesıyle Çiller'in. TBMM Başkanlığı'na verdiği malvarlığı bildirimindeki "hediye mücev her' dökümünü kastettiği bildirildi. Çiller'in malvarlığı listesinde 'armağan' olduğu kaydedilen zıynet eşyası listesi şöyle: -1 adet pırlama saat - 2 adet pırlanta küpe - 3 adet pırlanta yüzük - 5 adet bilezik - 2 adet altın zincir - 20 adet Cumhuriyet Altını (Başbakan Çiller, vefat eden annesinden de 880 adet Cumhuriyet Altını kaldığını bildirmişti). NOTLAR / ORAL ÇALIŞLAR M illi futbol takımının başansını öncekı gece ben de sokaklar- da kutlamak ısterdim. Futbol se- yirciliğinin en güzel yanlann- dan birisi, bunun eğlenceye dönüşebilme- sidir. Brezilya taraftarlannın. tribünlerde samba yapan rengârenk görüntüsüne. sokak- larda müzik eşliğinde sabahlara kadar eğ- lenmelerine imrenmemek mümkün mü? Önceki gece maçtan sonra sokağa çıkma- dım. Evde, maçı ailecek pencere camlan- nın hizasının altından seyrettik. Özellikle de Türk takımının gollerinden sonra tam si- per yere yattık. Yine balkonlara çıkıldı. yine silahlarpat- ladı. Sokaklardakı görüntüler ise y ürek pa- ralayıcı idi. Eğlenmesini, kutlamasını bil- meyen bir kalabalık. bayTaklar sallayıp an- lamsız sesler çıkararak çığlıklar atıyordu. Ne ortaklaşa söylenebilecek şarkılar ve marşlar oluşturabilmişiz ne de ortak bir müzik kültürü yaratabilmişiz. Ritimsiz. akortsuz, dengesiz ve enstrümansız bir kit- lenin çılgınlığına eğlence ve bayram dene- bilir mi? Oynadığımız futbolla Avrupa'da barajı Milli maç ve milli kültür... aştığımız bir gerçek. Adam gibi sevıncimı- zı ifade efme ve eğlenme konusunda sınıf- ta kaldığımız ise bir başka acı gerçek. Şim- di oynadığımız futbolun güzellığinin yanı sıra bu ilkel eğlenme kültürünü nabil çağ- daş bir hale dönüştüreceğimizi düşünme- nin zamanıdır. Türkiye. bazı alanlarda son yıllarda önem- lı atılımlaryaptı. Sporun bazı dalları. bun- lararasında sayılabilir. Sanayi ve ticaretin bazı kollannda da ciddi ilerlemeler olduğu bir gerçek. Türkiye. biryönüyle hızla kabuğunu kır- maya çabalayan bir ülke görünümü v eriyor. Şehirlere hızlıgöç. kültürel veekonomik ka- osa yol açarken. bir başka sonuç daha ya- ratıyor: Nereye yöneleceği bilinmeyen ge- rilimli bir dinamizm. Bu dinamizm, gele- neksel değerleri yıkıyor. yeni ve vahşi bir kazanma ve yenme kültürü oiuşturuyor. Sporda, ticarette, siyasette, gündelik ya- şamın heralanında. gerilimli dınamizmle. geleneksel değerler hem iç içe geçiyor hem birbınni alt etmek amacıyla kıyasıya mü- cadele ediyor. Futbolda en gelişmiş teknik adamlan. en yetenekh futbolculan transfer etmeye başladık. Galatasaray ın Derwall'la başlattığı futbolda modernleşme atağı sü- rüyor. Sahalanmız çimleriyle oturma düze- niyle Avrupa standartlarını yakaladı. Ama henüz köyden ve kasabadan şehre yeni göç etmiş alt kültür, tnbünleri doldu- ruyor. Küfiir ve saldırganîık: eğlence iste- ğine ve futbolu birkarnavala çev irme key- fine üstün geliyor. Eşofmanlarveformalaryenileniyor.ayak- kabılar son moda. ama o formanın içinde- ki beyin henüz çağdaşlamamış. zorlanıp duruyor. İsveç maçında da aynı manzarayı yaşa- dık. IBM bilgisayar ekibi. digita! sıstemi- ni İsveç'e taşıyarak modern yayıncılığakat- kıda bulundu. Takımımız. günlerdir Avru- pa'da çağdaş biranlayışla maça hazırlandı. Batılılardan üstün olan bir yanımızı da ha- rekete geçirdik. Teknik direktör Fatih Te- rim. genç futbolcularımızın duygulanna seslenerek onlan bize özgü bir motiv asyon içine soktu. Başanyı yakaladık. Ama o ondan itibaren. geri kasaba kül- türü harekete geçti ve karnavala ilkellik bu- laştı. EUerinde tabancalı, sutlannda bozkurt bayraklı bazı ılkel adamlar, sokaklarda te- rör saçtılar. Çağdaşlaşma dinamizmimiz. ilkel şovenizmin vahşi saldırganlığına tes- lim oldu. Bu karmaşıklık belki de bizim şu anda- ki gerçeğimiz. Ama buna teslim olmak zo- runda değiliz. En azından çagdaş futbol oy- namasını beceren bir takım yaratabildik. Bunu yapabiliyorsak, çağdaş bir tribün ve eğlenme kültürünü de geliştirip hâkim kı- labilıriz. Son maçta, öncekilere göre daha az silah sıkıldı. Bu, bir küçük adımdır. Şimdi nasıl eğleneceğimizitartışalım. tngiltere'deki fi- nallere kadar daha ileri adımlar atmak zo- rundayız. Kazandığımız başanya uygun müzikler, sloganlar, marşlar, danslar geliş- tirelim. Kültür alanındada barajı aşabiliriz. Buna uygun bir birikimin olduğunu da söy- leyebiliriz. POLİTİKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Milli Maç... A Milli Futbol Takımımız Stockholm'de İsveç Milli Takımı ile 2-2 berabere kalıp ilk kez Avrupa Şampi- yonası finallerine katılma hakkını kazandı... Ne denli övünsek azdır... Öncekı gece Kanal D'de Türkiye-lsveç maçını iz- ledik. Maçtan sonra tüm televizyon kanallarındaki canlı yayınlarda alanları dolduran coşkulu topluluk- ları gördük. Maç sonrası oturduğum semtte yine silahlar pat- ladı. Hemen hemen her apartmanın bir dairesinden ateşlenen tabanca ve pompalı tüfek sesleri ortalığı sa- vaş alanı gibi çmlattı. Kanal D'dekı canlı yayında milli futbolculardan ba- 21ları "Allah büyük" deyip ekledi: "AJIahım bugünlen de gördük.,." Unutmadan ekleyelim: Uğur Dündarla Şansal Büyüka'nın sunduğu 'Arena' programında önce Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, ardından Is- panya'da bulunan Başbakan Tansu Çiller, 'Milli Ta- kım'\ başarılarından ötürü kutladılar... Taksim Alanı gerçekten görülmeye değerdi... Bir arkadaşımız izlenimlerini şöyle aktardı: "Taksim Alanı şeriatçı ve ırkçı kuşatması altınday- dısankı... Tekbır getirenler, 'Ya Allah Bismillah, Alla- hü Ekber' diye bağıraniar, elleriyle kurt işareti yapıp 'Ya sev ya terk et' diye çığlık atanlarçoğunluktaydı..." • • • ' Elbet bu tür gösteriler ilk kez yaşanmıyordu ülke- mizde... Son 5-6 yıldır bu tür gösterilere tanık oluyoruz... Bu kez daha mutluyuz, çünkü kutlamalar sırasın- da yaşamını yitiren olmadı... Biz milli maçımızı bahane ederek birinci ligde oy- nayan profesyonel futbol takımlarındaki 'şeriatçı' \ıe 'ırkçı örgutlenme'den söz etmek istiyoruz... Şimdi şöyle bir soru yöneltebilir ve bunun yanıtını alabıliriz: "Tarikat baronları Türkiye birinci lig takımlannda fut- bol oynayan ünlü milli futbolcularia niçin ilgileniyor- lar?" • • • Geçenlerde bir özel televizyonda eski bir ünlü fut- bolcuyu izledim ve çok şaşırdım... Bu eski ünlü futbolcu artık 'tankatbaronlan'run de- netimine girmişti. Geçmişte yaptıklanndan da bir hay- li üzüntü duyuyordu. Dedi ki: "Artık rahatım. Çünkü dini vecibelerimi yerine ge- tiriyorum..." Isteyen 'dini vecibeleri' yerine getirir, isteyen getir- mez. Hasan, Ali. Kamil namaz kılar, oruç tutar; Os- man, Nuri, Selçuk ise namaz kılmaz, oruç tutmaz... 'Tarikat baronu', gösteriyi, şatafatı sevdiği için mü- ritlerini bu doğrultuda uyarır, yönlendirir... Der ki: "Televizyonlara çıkın, reklamımızı yapın..." Bugün birinci ligde futbol oynayan çok sayıda fut- bolcu 'tarikat baronları'nın baskısı altındadır. Beşiktaş ve Galatasaray futbol kulüplerinde kimi fut- bolculara 'tarikatbaronları' çengel atmıştır... Futbolcuların kafalannda 'tarikat baronları'n\n buy- mklan vardır. 23-25 yaşlarındaki futbolcular 2 bin yı- lına girerken 'cennet-cehennem' tartışması içine düş- müştür... Son yıllarda futbolcular arasında şu tartışma dik- kati çekiyor. "Dini vectbelerini yerine getiren futbolcular öteki futbolculardan daha başanlı olmaktadır..." Kimi televizyon kanallanndaki 'açf/cofL/rumlardabu tartışmalara tanık olabiliriz... Hatta geçenlerde bir eski futbolcu -az önce sözü- nü ettiğimiz- şöyle demişti: "Keşke umre ve hac farizesini futbol oynadığım yıl- larda yerine getirseydim, daha uzun yıllar futbol oy- nardım..." Genç futbolcu. bir takımdan bir başka takıma gi- decekken araya birileri girmektedir: "Aman önce tarikat baronları'na soralım..." 'Tarikat baronu 'na sorulur: "Bu çocuk transfer olsun mu ?" . Yanıt: "Olmasın. O takımın başkanı dinsiz..." Deniyor ki: "Tarikatçı örgütlenme en fazla Beşiktaş ve Galata- saray futbol takımlannda var. Çocuklar futbolu dü- şünecekieri yerde cenneti-cehennemi düşünüyor- lar..." 'Tarikat baronlan' profesyonel futbol takımlanna bile girdiklerine göre sanırız 'kendi siyasal örgütlen- meleri' içinde bir de spor kulübü kurarlar... işin esprisi biryana, spor yazarlarımız futbol takım- lanndaki 'tarikat baronlan'ran örgütlenmesine bir el atsalar çok iyi olacak... Belki o zaman Galatasaray ve Beşiktaş'ın sorun- lan çözülecek... Nedersiniz?.. Bürokratı, Ciller'i yalanladı Özer Çiller, adaylar için devrede ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tansu Çiller'in eşi Ozer L çuran Çillerin. DYP'nin milletvekili adaylığı seçimi konusunda da doğrudan devreye girdiği ortaya çıktı. Başbakanlık Başdanışmanlığı' ndan aynlarak ANAP'tan aday olan AliTigrel. Çiller'in. DYP'den aday olmasını onaylamadığı açıklamasını yalanlarken Özer Çiller tarafından bizzat telefonla arandığını da bildirdi. Başbakan Çiller. Madrid'de gazetecilenn sorulannı yanıtlarken Avrupa Birliği ile ilişkilerden sorumlu eski başdanışmanı Ali Tıgrel'in önce D^T'den aday olmak istediğini. ancak kendisınin bunu desteklemediğini söyledi. Çiller. Tigrel'e hitaben "Çok iyi bir teknisyen olabilirsiniz. ama politika farklı bir şey" dedi. Çıller'in sözlerinin ajanslararacılığıyla Ankara'ya ulaşması üzerine açıklama yapan Ali Tigrel. Başbakan'la aralannda böyle bir konuşma geçmediğini ve DYP'den aday olmak istediğinin doğru olmadığını bildirdi. İstifa sürecınde gelişen ve daha önce açıkiamaya gerek görmediği bir olayı da bu nedenle gündeme getırmeye karar verdiğini kaydeden Tigrel. şunlan söyledi: '•rKasım 1995 günü sabahı Say ın Başbakan'ın eşleri Özer L çuran Çiller tarafından telefonla arandım. Bu görüşmede kendileri. Sav ın Başbakan'ın kamu görevinden istifa etmemi istediklerini, beni Türkiye millenckilliği için seçilebileceğime inandıklan bir sıradan aday göstermeyi düşündüklerini iletmişlerdir. Bu durumda bahis konusu telefon görüşmesinin ne sebeple yapüdığının Say ın Özer Uçuran Çiüer'e sorulması gerekmektedir."