Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 EKİM 1995 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER 11
Yahudilerden
anlaşmaya tepki
• ALLENBY KÖPRÜSÜ
(ÂA)-IsrailveFKÖ
yetkilileri arasında geçen
perşembe günü imzalanan
anlaşmayla Filistin Özerk
Yönetimi'ne devredilen
Batı Şeria'yı Ordün'e
bağlayan Allenby Köprüsü,
bir grup lsrailli yerleşimci
tarafindan geçişlere
kapatıldı. lsrailli
yerleşimci ler, Batı
Şeria'daki Filistin
özerkliğinin
genişletilmesine karşı
çıkıyorlar. lsrailli
yerleşimcilerin eylerni
sebebiyle en az iki
otobüsle Ürdün'e gitmek
isteyen Filistinlilerin köprû
gınşinde bekledikleri haber
veriliyor.
Körlmam
suçlu buhmdu
• NEWYORK(AA)-
^Kör İmam" lakaplı Şeytı
Ömer Abdul-Rahman ve
birlikte yargılandığı diğer 9
terörist, devlet ve milletin
mevcut dûzenini bozmaya
yönelik eylemlere teşvikten
suçlu bulundular. ABD
federal mahkeme jûrisi,
New York'taki BM
binasını, tünelleri ve
köprüleri bombalamaya
teşvikten yargılanan Kör
İmam ve diğerleri
hakkındakı karan. bir hafta
süren tartışmalar
sonucunda verdi. 57
yaşındaki Kör Imam'ın,
ocak ayında yapılacak
mahkemesinde ömür boyu
hapis cezasma çarptınlması
bekleniyor.
Hüpmler'de
frtna: 19 ölü
• MANİLA(AA)-
Filipinler'in geniş bir
bölümünde etkili olan
şiddetli fırtına. 19 kişinin
ölümüne neden oldu. Polis
yetkilileri, ülkenin güney
eyaletlerinde cuma gecesi
başlayan fırtınanın dün
erken saatlerde başkent
Manüa'yı da etkisi altma
aldığını belirterek, birçok
yerde toprak kayması ve
taşkınlar meydana
geldiğini, binlerce insanın
evierini terk etmek zorunda
kaldığını kaydettiler. Polis,
ölümlerin 18'inin Bukidon
eyaletinin Valencia
kasabasmdaki toprak
kayması sonucu meydana
geldiğini. 7 kişinin de
yaralı olarak hastaneye
kaldınldığını belirttiler.
Letonya halkı
sandık başında
• RİGA (Cumhuriyet) -
Üç küçük Baltık
ülkesinden Letonya'da
pazar günü yapılan
parlamento seçimlerine 19
parti katıldı. 1.3 milyon
seçmen, parlamentodaki
100 sandalyeye aday olan
1007 ad arasında seçim
yapmak ûzere sandık
başına gitti. Partilerin
parlamentoya temsilci
sokabilmeleri için en az
yüzde 5 oramnda oy
almalan gerekiyor. Genel
kanı, bu barajın en çok 5-6
parti tarafindan
geçilebileceği şeklinde.
Pazar günkü seçimler, ülke
tarihinin ikinci demokratik
seçimi özelliğini taşıyor.
Şevardnadze'ye düzenlenen suikastm arkasında eski güvenlik şefinin olduğu belirlendi
Gürdstmı'cla dev koııııırı
D«şHaberlerServisi-Gür-
cistan Içişleri Bakanlığı, baş-
ta Devlet Başkanı EduardŞe-
vardnadze'ye karşı 29 ağus-
tosta düzenlenen başansız su-
ikast olmak üzere ülkede son
dönemde gerçekleştirilen bir
dizi terör eyleminin ardında
eski güvenlik şefî Igor Gior-
gadze'nin bulunduğunun or-
taya çıkanldığını bildirdi.
lçişleri Bakanı Şota Kvi-
raya dün düzenlenen bir ba-
kanlar kurulu toplantısında,
eski Gürcistan Güvenlik Şe-
fi Giorgadze'nin son bir bu-
çuk yılda gerçekleştirilen ve
üç siyasetçinin ölümüyle so~
nuçlanan terör kampanyası-
nı planlamakla suçladı. Kvi-
raya, " Birlikte çahşöğımız bir
grup üst düzey yetkilinin, bir
dizi zalim terör eylemine bu-
laşnğı belirlenmiştir. Bu gru-
bun başuıdaki kişi Gürcistan
Güvenlik Servisi'nin eski şe-
fî tgor Giorgadze'dir" diye
konuştu. Savcılık tarafindan
hakkındatutuklama karan çı-
kanlan Giorgadze'nin şu an-
da Moskova'da olduğu bildi-
rildi.
lçişleri Bakanı Kviraya, es-
kiden oldukça güçlü bir ko-
numa sahip olan paramiliter
muhalefet grubu Mkhedri-
oni'nin de terör eylemlerin-
de parmağı bulunduğunu be-
Şevardnadze
lirtti, ancak grubun lideri
Dzhaba İossefianiVi doğrudan
suçlamadı. Kviraya. terörist-
lerin Rusya Devlet Başkanı
Boris Yettsin'in muhaliflerin-
den destek aldığını belirtti.
Ancak bu kişilerin kim ol-
duklan ve Gürcistan'da vürü-
• îçişleri Bakanlığı,
ülkede son bir buçuk
yıldır gerçekleştirilen
terör eylemlerinin
üst düzey hükümet
yetkilileri tarafindan
planlandığını açıkladı.
tülen terör kampanyasında
nasıl bir rol oynadıklan hak-
kında aynntılı bilgi vermedi.
Kviraya, aynca ülkedeki
terör kampanyasıyla ilgili ola-
rak şu ana kadar 3 bin kişi-
nin gözaltına alındığını ve
bunlardan bininin hükümet
görevlilen oldugunu belirtti.
fgor Giorgadze, ağustos ayın-
da Şevardnadze'ye karşı ger-
çekleştirilen bombalı saldı-
nnın ardından devlet başka-
nına yeterli koruma sağlaya-
madığı gerekçesiyle güven-
lik servisinin şefliği görevin-
den almmıştı.
1992 yıhnda gerçekleşti-
rilen ve Eduard Şevardnad-
ze'yi yönetime geçiren dar-
bede önemli rol oynayan
Mkhedrioni grubu, daha son-
ra muhalefette yer almaya
başlamıştı. Grup, ağustos
ayındaki suikasttan sonra gü-
venlik güçlerince sıkı takibe
alınmıştı. Şevardnadze'ye dü-
zenlenen ancak başanya ulaş-
mayan suikastm ertesi günü
Mkhedrioni'nin lideri Iosse-
liani'nin parlamento binasm-
daki ofisinde yapılan arama-
da silahlar ve uyuşturucu bu-
lunmuş, ancak losseliani'ye
doğrudan bir suçlama geti-
rilmemişti.
Başta eski güvenlik şefi ol-
mak üzere çok sayıda üst dü-
zey yetkilinin rol almakla suç-
landığı terör eylemleri ara-
sında ülkenin en sevilen mu-
halefet lideri Gia Chanru-
ria'nın geçen aralık ayında
gerçekleştirilen bir suikast
sonucu öldürülmesi de yer
alıyor.
Holbrooke'tan Hırvatlara destek• Devlet Başkanı Tudjman'la
görüşen ABD Dışişleri Bakan
Yardımcısı, Sırplann elinde bulunan
Doğu Slavonya bölgesinin Hırvatlara
geri verilmesi gerektiğini söyledi.
Dış Habcrier Servisi -
Hırvatistan Devlet
Başkanı Franjo
Tudjman'la dün Zagreb'de
bir araya gelen ABD
Dışişleri Bakan Yardımcısı
Rkhard Holbrooke
Hırvatistan'ın Doğu
Slavonya bölgesi
üzerindeki taleplerine
destek verdi. Holbrooke,
Hırvat liderle 1 saat 20
dakika kadar süren
görüşmesinin ardından bir
basın açıklaması yaparak
Balkan başkentleri
arasında sürdürdüğü
diplomatik ziyaretlerin son
durağı olan Zagreb'de
edindiği izlenimlerin,
taraflar arasında bir
ateşkes anlaşmasına
vanlmasının kısa dönemde
mümkün olmadığını
gösterdiğini söyledi.
Holbrooke, VVashington'ın
Hırvatistan hükümetinin
geçen ay içerisinde
gerçekleştirdiği
operasyonlarla Sırplardan
topraklannı geri almasını
onayladığını, halen
Sırplann elinde bulunan
Doğu Slavonya'nın da
Hırvat topragı oldugunu
belirterek bu bölgenin de
geri almması için
Hırvatlara destek
vereceklerini açıkladı.
Hırvatistan hükümeti bir
süredir uluslararası
girişimlerde bulunarak
Doğu Slavonya'nin kasım
ayı sonuna kadar
kendisine bırakılmasını
istiyor, aksi takdirde askeri
yöntemlere başvurarak
hakkını arayacağını
belirtiyordu.
Ateşkes uzak
Tudjman'la görüşmesi
sırasında Hırvatistan'ın
Batı Bosna'da hükümet
birliklenne destek vermesi
konusunun üzerinde de
durulduğunu belırten
Holbrooke. "Taraflar
ateşkesin sağlanması için
gerekli olan şartlann
tespiti konusunda bile
anlaşmaya varamıyoriar,
buna karşın ABD,
çaüşmalann durması için
zamarun geldiğine
inanryor" dedi. Yaşlı bir Boşnak Saraybosna'daki evinin duvannı tamir etmeye çalışıyor.
Lahey Adalet Divanı
Svrp kasabın
davasınaklen
yayımlanacak
NEW YORK (AA) - Bosna -
Hersek savaş suçlulanndan Sırp
kasabı Dtısko Tadic'in, Lahey
Adalet Divanı'ndaki
yargılanmasına önümüzdeki
günlerde başlanacak olması
Amerikan televizyon kanallannın
iştahını kabarttı. Duruşmayı
naklen yayımlamak isteyen
Amerikan televizyon kanallan
kollan şimdiden sıvadılar.
Bu amaçla gazetelere tam sayfa
ilan veren "Court TV" adlı kanal,
Tadic'in güvenlik görevlilen
arasında çekilmiş büyük boy bir
fotoğrafını yayımladı. "Bazen bir
kişiyi mahkemeye sevk edebilmek
için tüm dünyanın seferber olması
gerekir" başlığıyla duyurulan
haberde. Bosna'da kahvecilik
yapan Sırp asıllı Tadic'in, savaş
başladıktan sonra Müslümanlara
kin ve intikam duygulanyla
saldırdığı vurgulandı.
Court TV kanalı, Nürmberg'ten
sonra ilk kez bir savaş suçlan
mahkemesinin sanıklan
yargılayacağına da dikkat çekti ve
olayı "yüzyıhn davası" olarak
nitelendirdi.
Nijerya'nın askeri darbeler tarihi /1960 Bağımsızhk
NİJERYA
LAGOS
Gine
Körtezi
200 km
>?
F1966 İlk askeri darbe
967 Doğudakı Bıafra
bölgesi aynldı. iç
savaş çıktı
^1970 Savaş sona erdı
Kansız yönetım içı
darbe
^1979 Ordu yöneömi sivillere
devretti
^1983 Ordu "yobuzluğa
kanşmış'sivil yöoetimi devinJi
> Yönetim içi darbe
1989 Demokrasiye 1992de
dönûlmesi karaıiaşnnldı
1992 Seçimler; sonuçlar as4a
açıklanmadı
1993 Kasım- Ordu yönetimi ete geçirdi
Nijerya demokrasi
yohında achm atb
Nijerya /Kimlik kartı:
Nûftıs: 88 milyon 500 bin.
Etnik gnıplan Hausa (yüzde 21), Yoruba
(yüzde 20), tbo (yüzde 17), Fulani (yüzde 9).
Para birimi: Naira.
Dfller tngilızce (resmi), Hausa. Yoruba
dilleri.
Dinkr: Müslüman (yüzde 50). Hıristiyan
(yüzde 40).
Kişi başına düşen uhısal gefir: 230 $.
Okur-yazar oranı: yüzde 51.
Dış Haberler Servisi - Nijerya'da, yöne-
tımdeki cunta lideri General Sani Abacha,
mart ayında darbe gırişiminde bulunanla-
nn cezalannm hafıfletildiğini ve üç yıl son-
ra sivil yönetime geçileceğini açıkladı.
Abacha. 35. bağımsızlık yıldönümü do-
layısıyla radyo ve televizyondan yayımla-
nan konuşmasında. 1 Ekim 1998 tanhinde
yapılacak seçimlerle iktidannı sivil yöne-
time devredeceğini belirtti.
Seçimler 1998'te
Abacha, sivil yönetime geçiş sürecinin üç
yıldan daha uzun sürmeyeceğıni belirterek
1 Ekim 1998 tarihine kadar çeşitli aşama-
lan gerçekleştirilecek bu geçış sürecinin, yö-
netimin demokratik yollarla seçilen bir dev-
let başkanına devredılmesiyle son bulaca-
ğını kaydetti. Aralık 1995'e kadar sürece-
ği açıklanan ilk aşamada gerçeklestirilme-
si planlananlann arasında, yeni bir anaya-
sınm kabulü ve siyaset üzerindeki tüm ya-
saklann kaldınlması yer alıyor.
Nijerya askeri lideri, iki yıl önce yapılan,
ancak iptal edilen scçımlcn kazandığını ilan
ettiği için tutuklanan Moshood Abiola hak-
kında ise tutumunu değişürmedi ve 'ihanet'le
suçlanan Abiola'nın akıbetinın mahkeme-
de belirleneceğini söyledi. Mart ayında dar-
be girişiminde bulunduklan gerekçesiyle
tutuklanan 40 kişinin gizlice yargılanmala-
n, dünya genelinde tepkiye yol açmıştı.
Abacha, aynntılan bilinmeyen cezalann
hafifietilmesi karan alındığını. bu durumun
hükümet tarafindan "uygunbirzamandagö-
rüşüleceğini''belirtmekle yetindi. Darbe gi-
rişiminde bulunduklan öne sürülen 40 kişi
arasındaki, eski askeri yönetici CMusegun
Obasanjo'nun ömür boyu hapis, eski yar-
dımcısı Shehu Musa Yar'Adua ile 13 kişi-
nin ise idam cezalanna mahkûm edildikleri
söyleniyor.
KAHRAMANMARAŞ1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ
MENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI
1994/4714
Bir borçtan dolayı hacizli ve aşağıda cins mıktar ve kıymetleri yazılı mallar satışa çı-
kanlmıştır. Bırinci arttırma 10.10.1995 günü saat 10.00-10.20'de Imdaş Tekstil A.Ş. Is-
metpaşa Mah. Dedezade Sokak No: 16/'C'de yapılacak ve o günü kıymetlerin % 75'ine
istekli bulunmadığı takdirde 11.10.1995 günü aynı yer ve saatte 2. arttırma yapılarak sa-
ülacağı, şu kadarki arttırma bedelınin malın tahmtn edilen kıymetinin yüzde kırkını bul-
masının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklının toplamından fazla olması-
nın ve bundan başka paraya çevırme ve paylann paylaştırma masraflannı geçmesinin şart
olduğu, mahçuzun satış bedelı üzerinden % .... oramnda KDV'nin alıcıya ait olacağı sa-
öş şartnamesinin ıcra dosyasında görülebileceği, masrafi verildiği takdirde şartnamenin
bir örneğinin isteyene gönderilebileceği, fazla bilgı almak isteyenlerin yukanda yazılı dos-
ya numarasıyla dairemize başvurmalan ilan olunur. 8.9.1995
Mahamnıen
Kıymeti Lira Adedi Cinsi, Mahlyeti ve Önemli Nitcllkleıi
30.000.000 2 Brother dûz dikiş makinesi
25.000,000 5 SIRUBAmarkaoverlokmakmesi5. iplik 757 D model
40.000.000 2 Üç iplik SIRUBA 737 D model overlok
25.000.000 1 747 D. SIRUBA marka 4 iplik makinesi
100 000 000 2 SIRUBA marka F 007 D model reçme makinesi
60.000.000 1 SIRUBA marka burunlureçmemakinesi
65.000 000 1 SIRUBA marka buıunlu lastik reçme makinesi
25.000 000 1 Brother çift igne iptalli dıkış makinesi A 1556651 seri no'lu
55.000 000 1 Kansor ispecıal 6 iğne lastik makinesi
15.000.000 1 Yulcı marka tesan bant kesme makinesi
30.000.000 l Maamın sabre marka dik bıçagı inç 28702 seri no'lu
25.000.000 1 Tasan marka tup kumaş serme arabası 532 seri no'lu
10.000.000 1 Malkam marka çift çıkışh ütü buhar kazanı
Basın: 43180
Ermeniler'in yaptığı soykınmın
belgeleri kitaba aktanldı
İZMİR 9. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN
E. No: 1988/1014
K.No: 1989/1084
Davacı Ulaştırma Bakanlığı tarafından davalı Isa Doğan Geriler aleyhine açılan 17. mad-
deye göre tescil davasının yapılan duruşması sonunda; tzmir Atıfbey Mahallesi, ada: 210,
parsel 7 no'da kayıtlı taşınmazdaki lsa Doğan Geriler adına kayıtlı 263/1921 hissenın ıptalı
ile bu hissenin Hazine adına kayıt ve tesciline, davacı tarafindan yapılan 44.300.- TL. mah-
keme masrafı ile vekilı için takdir edilen 24.800.- TL. vekalet ücretinın davalıdan ahnarak
davacıya verilmesine. karann bir örneğinin tapu sicil müdürlügüne göndenlmesine, harç
alınmasına mahal olmadığına, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda temyızı
kabil olmak üzere açıkça verilen karar yerine kaim olmak üzere ilan olunur.
Basın: 43326
ANKARA (AA) - Özellikle ABD'de
oluşturduklan lobilerle soykınm ıddiala-
nna destek arayan ve her fırsatta Türkı-
ye aleyhine faaliyet yürüten Ermenılenn,
Osmanlı tmparatorluğu döneminde yap-
tıklan soykınmın belgeleri, Başbakan-
lık Osmanlı Arşıvleri'nden çıkanlarak
kitaba aktanldı.
Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel
Müdürlüğü, Ermeniler'in yaptıklan me-
zalimın belgelenni, 4 ciltlik "Arşiv Bel-
geierine Göre Kafkaslar'da ve Anado-
lu'daErmeniMezalimi" adlı eserde top-
ladı.
1906-1918 yıllannı kapsayan eserin
ilk cildinde, Ermenilerin özellikle Erzu-
nım, Kars, Van. Bitlis ve Muş'ta; beşık-
tekı bebekleri, kadınlan, ihtıyarlan nasıl
katlettikleri, hamile kadınlann kannlann-
daki bebeklerin cinsiyetı üzenne ıddiaya
gırerek sonra da bunu kanıtlamak için
annelerinın karnını deşerek çıkardıklan,
anne ve babalan pışirdıkleri çocuklannın
etlerinı yemeye zorladıklanna ilişkın 256
belge yer alıyor. Eserde orijinal belgele-
nn fotoğraflan, transkripsiyonlan ve In-
gilizce açıklamalan da bulunuyor.
Başbakanlık Müsteşan Ali Naci Tun-
cer, esenn önsöz yazısında, bu eseriri Av -
rupa ve Amerika'daki Ermeni propagan-
dasmın tesıri altında kalan toplumlann ger-
çekleri görmeleri yönünden önemli bir fır-
sat oldugunukaydett'. Tuncer. "Neşredi-
len bu belgek'r, Ermenilerin iddia cttik-
leri gibi Türkler'in Ermenilere zulüm
yapmadıklanm, bunun aksinc Ermenile-
rin Türkler'e nasıl soykınm yaptıklannı
tüm açıkhğı ile ortaya kjATnaktadır" de-
di.
Devlet Arşivlen Genel Müdürü İsmet
Binark ise sunuş yazısında. Ermeni me-
selesı karşısında, Ermeni terörünü bütün
açıklığı ile ortaya koymanın zorunlulu-
ğuna işaret etti.
Bunca yıl yapılan propagandalara he-
men hemen hiç cevap verilmediğini ha-
tırlatan Binark. "Türk millerinin haklı
insanlann >akan içindeki sükuru ise ade-
ta suçlu insanlann sessiz kabşı gibi gdste-
rilmek jstenmişrir" görüşünü savundu.
1870'li yıllardan itibaren doğuda ku-
rulmayabaşlanan ihtılalcı Ermeni cemi-
yetlennın teşkılatlanmalanyla birlikte te-
rör olaylannın da ortaya çıkmaya başla-
dığını ifade eden Binark. eserde Erme-
nilerin Anadolu ve Kafkaslar'da planlı
olarak Türk nüfusunu yok etmeye çalış-
tıklannın belgeler ile ortaya konulduğu-
nu bildirdi.
Binark, "Belgelerintamamınabakıkiı-
ğında Ermeni çetelerinin 1906'dan son-
raki dönemlerde >apbklarv >-ahşetve me-
zalimin ötesinde soykınm olarak vasıf-
landınlabilir" dcdi. Binark. şöylede\'am
etti: "Tarihi gercekleri arşh
r
belgelerine
dayanarak ortaya çıkarmak. esas zalimin
mezalim yapan Ermeniler oldugunu ar-
şiv belgeleri ışığında göstermek ve bu ko-
nudaki tek sesliltği ortadan kaklırmak. bu
gibi yıkıcı tahrik ve milletlerarası cnrri-
kalara karşı koymanın en sağlam ve ger-
çekçi yoludur. Objektif bir şekilde Başba-
kanlık Osmanlı arşmndeki belgelere da-
yanarak ortaya konan bu eser art niyet
ve düşünce taşımamaktadır."
Ermenıler'in, 1920 yılında Paris'te An-
donian adlı bir şahsa yayımlattıklan bir
kitapta, zamanın tçişlen Bakanı Talat
Paşa'nın Halep Valısı'ne gönderdiğı "Er-
menilerin imhasmı emrettiği" yolundaki
sözde bır şifreli telgrafın fotoğrafı ve
metnınin yer aldığını hatırlatan Binark.
yıllarca bu konunun Türklere karşı dün-
ya kamuoyunda ıstismar edildiğini kay-
detti. Binark, o sırada Istiklal Savaşı do-
layısıyla kimsenin bu iddiaya yanıt ve-
remediğine işaret ederek 1983 yıhnda
yayımlanan bir eserde sözde telgrafın
hiçbir zaman mevcut olmadığı, üzerin-
deki tarih. numara ve ımzalann düzme-
ce olduğunun ve dünya kamuoyunun sah-
te belgelerle aldatıldtğmın ortaya konul-
duğunu bildirdi.
Ismet Binark, sunuş yazısında aynca,
Ermenılenn Birinci Dünya Savaşı sıra-
sında, Türk hükümetinin kendilenne soy-
kınm (genocıde) uyguladıklan konusun-
dakı iddia ve propagandalann temelden
yoksun ve bazı sahte belgelerle destek-
lenen bir yanıltma kampanyası oldugu-
nu ortaya koyan bazı belgelenn lngıliz
Devlet Arşivi'nde ortaya çıkanldığını
bildirdi. Binark, bu belgelerin, bugüne ka-
dar Ermeni tarihçiler tarafindan kulla-
nılmadığına dikkat çekti.
Belgelerde Kars ve Ardahan yöresin-
de soykınma ugrayan Müslümanlann sa-
yısının 30 bine vardığını ıfade eden Bi-
nark. Ermeni çetelerinin, Müslümanlann
yanı sıra Musevileri de katlettiklerinın
tespıt edildiğini bildirdi.
Dışişleri Bakanı Erdal İnönü:
'GB'nin
ertelenmesi
ilişkileri zedeler'
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Dışişleri Bakanı
Erdal İnönü, Türkiye'nin
gümrük birliğine girmesi-
nin ertelenmesinin, Avrupa
ile ilişkileri zedeleyebile-
ceğini kaydetti. İnönü, Yu-
nanistan Dışişleri Bakanı
Karolos Papulyas a "bir
araya gelmiş görünmek
için" gerçekleştirilen te-
maslann bir fayda getirme-
diğini söylediğini belirtti.
Bosna-Hersek'te banşın
tam olarak sağlanmasma
yönelik olarak çalışmala-
nn sürdürüldüğüne dikkat
çeken İnönü, Bosna'nın ye-
niden iman için Türkiye'nin
katkıda bulunacağını bil-
dirdi. Dışişleri Bakanı Er-
dal İnönü, 50. Dönem Bir-
leşmiş Milletler(BM) Ge-
nel Kurul çalışmalan ve
Türk-Amerikan Dernekle-
ri Genel Kurul toplantısına
katılmak üzere gittiği
ABD'den dönüşünde dün
Esenboğa'da bir basın top-
lantısı düzenledi. ABD'de
Batı Avrupa ülkeleri dışiş-
leri bakanlan ile görüşme-
lerde özellikle gümrük bir-
liği konusunun gündeme
geldiğini belirten inönü,
Avrupa Parlamentosu'nda
(AP), Türkiye'nin gümrük
birliğine girmesinin erte-
lenmesi yönünde bir eği-
lim olduğuna dikkat çekti.
İnönü, Ankara'nm karşı ol-
duğu böyle bir uygulama-
nın, hem Türkıye'de hem
de AB içerisinde olumsuz
yankılara neden olacağını
kaydetti. Yeni hükümetin
ne şekilde kurulursa kurul-
sun. gümrük birliği yolunu
sürdüreceğıni bildıren İnö-
nü, "Çünkü bu, Türk hal-
kuıuı bir bcklentisidir" de-
di.
ABD'deki temaslan sı-
rasında Yunanıstan Dışişle-
ri Bakanı Papulyas ile gö-
rüştüğünü anunsatan tnönü,
iki komşu ülke arasında so-
runlann olmasının normal
oldugunu kaydetti. İnönü,
şimdiye kadar "bir aya gd-
miş görünmek için" görüş-
melerde bulunulduğunu be-
lirterek, "Sorunlann çözül-
mesi için görüşme şarttır.
Ama görüşmenin de sonu-
ca götürecek şekilde, sorun-
lan içine alan bir gündem
üzerindeyapdmasi şarttır"
diye konuştu. Yunan baka-
na yapıcı yaklaşımın, bütün
sorunlan ele alacak biryak-
laşım olacağını ilettiğini
anlatan İnönü, Papuryas'tan
"Biz, buna hazır değiliz"
yanıtını aldığını söyledi.
İnönü. şunlan söyledi:
"Bunu başına ilan ede-
lim kL herkes meselenin ne
oldugunu bilsin. Görüşmek-
ten kaçmryonız, ama ciddi
görüşmek istiyoruz. Ancak
böyle bir geiişme olur. Kom-
şular, ancak görüşerek, so-
runlan çözerler. "Sonın yok-
tur" diyerek. hiçbir yereva-
rümaz. 'Bunu da herkese
ilan etmeliyiz' dedim. Bu-
nu yaptık daha sonra. Ben
başına bunu soyledim. Oda
kendi açısından başına, °Gö-
rüşccek bir şey yok' şek-
linde konuştu. Tabii hangi-
mizin haklı olduğu herhal-
de açıkça görülüyor. Elbet
görüşülecek konular var.
'Görüşecek bir şey yok' de-
mek, kabul ediunez bir me-
setedir."
Türk polisi Bosna'ya
tnönü, Bosna-Hersek ve
Hırvat dışişleri bakanlan
ile de bir araya geldiğini
belirterek Türkiye'den po-
lis yardımı istediklerini kay-
detti. Türkiye'nin bu ıste-
ği yanıtsızbırakmayacağı-
nı söyleyen İnönü, konuy-
la ilgili aynntılann görü-
şüldüğünü bildirdi. inönü.
Bosna'da banşın tam anla-
mıyla sağlanamadığını da
kaydederek, Bosna-Hersek
ve Hırvatistan dışişleri ba-
kanlan arasındaki yeni gö-
rüşmenin yerinin lstanbul
olarak saptandığını da söz-
lerine ekledi.
Demirerden Çiller'e
Kıbns uyansı
ANKAR4 (Cumhuriyet
Bürosu) - Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel. Kıbns
sorununun çözüm sürecini
Avrupa Birliği'ne üyelik
eksenine oturtan Başbakan
Tansu Çiller'ı uyardı. De-
mirel, "Bugün Kıbrıs'ta
gündemi, AB üyeliği değil.
nasıl bir çözüme ulaşılaca-
ğı oluşturmabdır" dedi.
Demirel. TBMM'nin 19.
dönem 5. yasama yılını
açarken yaptığı konuşma-
da, Kıbns sorunu konusun-
da Türkiye'nin izlemesi ge-
rektiği politikaya da değin-
di. Kıbns'ta çözümün.
"adada yaşayan iki ulusal
toplumun, siyasi eşitlik ve
egemenlik haklan" üzerine
oturtulması gerektiğini, iki
toplumlu, iki kesimli bir
düzenin esas alınmasını
öneren Demirel, Türki-
ye'nin adadaki hukuki ve fı-
ili garantisinin devam et-
mesinin önemine dikkat
çekti. Kıbns sorununun
kendi içinde bir çözüme
ulaştınlmadan adanın Av-
rupa Birliği'ne üyeliği ko-
nusunun gündeme getiril-
mesinin çözümü zorlaştır-
dığını vurgulayan Demirel,
ad vermeden, Çiller hükü-
metinin, Batı'nın baskılan
doğrultusunda sergilediği
yaklaşıma değinirken şun-
İan söyledi:
"Bugün Kıbns'ta gün-
demi AB üyeliği değiL, nasıl
bir çözüme ulaşılacağı oluş-
turmalıdır. Dolayısıy la. bu
yönde çaba sarf edilmeli-
dir. Karşüıklı güven orta-
mının yaratılması için Bir-
leşmiş Milletler Genel Sek-
reteri'nin önerdiği güven
arttuncı önkmlerin uygu-
lanmasL. çözümü kolaylaş-
ürabilecektir. Kıbns dava-
sı, Türkiye için ulusal bir
davadır. Türkiye, KKTCye
desteğini her alanda karar-
lılıkla sürdürecektir.
KKTC'nin karşılaştjğı eko-
nomik sorunlann aşılması-
na ve Türkiye ile KKTC
arasında mevcut >akın işbir-
liğinin daha da derinleştirfl-
mesine yönelik gayretleri-
miz devam ettirilecektir."
Çiller hükümeti, 6 mart-
ta AB Ortaklık Konseyi ile
yaptığı toplantıda, Türki-
ye'nin gümrük birliğine
geçrhesi karşhğında. adada
tek muhatap olarak kabul
edilen "Kıbns Cumhuri-
yeti"ne tam üyelik için tak-
vim verilmesi koşulunun
pazarlık konusu yapılma-
sına itiraz etmemişti.
Koalisyon krizi
KKTC'yi sarstı
LALE
SARIİBRAHİMOĞLU
ANKAR4 - Türkiye'de
DYP-CHP koalisyonunun
bitmesi. Kuzey Kubns Türk
Cumhuriyeti'nde de
(KKTC)DP-CTPbirlikte-
liğıni tehlikeye düşürdüğü
bildiriliyor.
KKTC'de koalisyon hü-
kümetinin sağ eğilimli bü-
yük ortağı Demokrat Par-
fi'mn (DP), Cumhurbaşka-
nı Rauf Denktaşın da des-
teğiyle, küçük ortağı sol
eğilimli Cumhuriyetçi Türk
Partisi (CTP) arasındaki ko-
alisyonu bozabileceği sav-
lanıyor.
Denktaş'm, genelde po-
litikalanndan memnun ol-
madığı CTP'yi, Türkiye 'de-
ki gelişmelere göre bir ge-
rekçe bularak koalisyondan
çıkarabileceği savlanıyor.
Denktaş. kurulacak bir Fe-
deral Kıbns Cumhuriye-
ti'nin, koşullu olarak Tür-
kiye'den önce Avrupa Bir-
liği'ne (AB) üye olabilece-
ği tezini destekleyen
CTP'nin. genelde Kıbns ve
ekonomik poliıikalanndan
rahatsızlık duyuyor.
DYP-CHP dışında bir hü-
kümet oluşumunun
KKTC'de de sağ eğilimli
bir hükümetin ortaya çıkma-
sıyla sonuçlanmasının ka-
çınılmaz olduğu da belirti-
liyor.
Türkiye'de 1991 yılında
yapılan genel seçimler, bir
DYP-CHP koalisyonunun
kurulmasıyla sonuçlandı.
Aralık 1993'te KKTC'de
yapılan seçimlerde de hal-
kın verdiği oylar. Denktaş'ın
destek verdiğı DP ile CTP
arasında bir koalisyon hü-
kümeti kurulmasına neden
oldu.
DP-CTP koalisyonu, Tür-
kiye'deki kadar sık olmasa
da bir kez bozuldu ve üze-
rinde uzlaşılan yeni proto-
kol ile ikinci kez kuruldu.