25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 17 EKİM 1995 SALI 12 KULTUR tstanbul Devlet Tiyatrosu, sezonu Civan Canova'nınyazdığı 'Kıyamet Sulannda' isimli oyunuyla bugün açıyor YAZI O D A S I Kjyamet DL'\GUDURGLN İstanbul Devlet n>atrolan 1995-% tıvatro donemını.Civan Cano\a nın ılk vazarlık denemesi olan ~Kı>amct Sulannda" ovunu ıle açıvor Hızla dun\ a> a > aklaijan bır goktas,ının yaşadığimız gezegenı vok etmesi öncesmde bır aıknın penceresınden varoluşun sorgulandığı ovun korkunun ve kı>amet bekkntisinın golgesındekı ınsan profıllennı ele ahvor Kenan Işık'ın vonettığı ıkı perdelık ovunda Alp Övken, GİÎman Peremeci. Bülent Emuı\arar, \\şe Bcrkem Gunşıra\ ve TülinOralrol alıvorlar Oyunun dekorlan \.Cem köroğlu na. ı>ık duzenı ı»e Önder \ n k a an Genç vazar Crvan Canova herne kadar s,uanda sahnede venıden yaratılan ovunu uzennde konu^mak ıstemese de cıkış noktasının 1994 yazında Jupıter e çarpan kuvrukluvıldız olduğunu behnerek başhsor soze "Ama o noktada kalnvav arak ku> ruk> ıldızın dıinyav a >önelmesi halinde insan >aşamını nasıl "etkile\eeegını dus,undum. Eğer, çıkış noktasında kalsavdım sonuçta ortava bir bilım kurgu çıkardı. Chsa, benim için onemh olan ınsan ilişkilerintn içinde bulunduğu kı>amet \e vaşamlan çettşkilerdi." tnsanlar, kıyametı bekkrken aslinda o anı yaşıyorlar ama bunun avırdında değıller Canova"\a gore "Geteceğin karanuk gunler kopacak SELIMILERI getıreceğine dair bir beklentiden ote. sadece içinde bulunduğumuz ve farkına \aramadığımız kimi durumlan anlatmaya çakş.tım.'" Oyunun merkezınde ver alan aılede va^anan çatiijmalar aslında ınsan ılı:>kıkn genehnde her an kar^iia^tığımız sorunlar Yazann vureulamak ıstedıeı nokta da ıv. ıden ıvı\e karma^ik bır hal alan bu ıltşkıler bılmecesı \e değer vargılannın bırevın uzennde kurduğu egemenhk "Yaşadtgıınızortamın gerçekleri bunlar" dıye tanımh>or bu durumu Cano\a Absurdtıvatroyu, msanlararaM ıktışımı. daha doğrusu ılctı^ımsızlıgı C ıvanCano\a, ılk o\ununda hızla dünyaya yaklaşan kuyruklu bır \ ıldızm neden olacağı kıyametı, bu süreçte de bır aüemn varoluşu \e kendılennı sorgulamalannı anlatıyor. O\unda. gerçek kı\ ametın nerede olduğu borusuna. kurmaca ıle gerçek arasmdakı gıdış gehşlerle yanıt aranıyor "Kıyamet Sulan", bır ıletışımsızhk kıyametının eşığınde. bıre\ ı sorgulanması gcreken gerçeklerle baş başabırakı\or Fotograf klBtLAY TLNTUL ele alması bakımından çok sev ıyor "Bazen bir şe> anlatmak isthoruz, ama ne olduğunu kendimiı de bilemı>oruz" Sanatçt tek bır ovun vazarak kendısını bır ovun yazarı olarak adlandtrmak ihtennyor "Vazmanın en önemli özelliği tek başına ureti>or olmanız. Kolektif üretime karşı değilim, ancak tek başıma öretirken kendimi daha rahat mssedivorum. Daha sonra da kafamdakileri insanlarta pavlaşmak hoşuma gidivor" dıv, en C anov a av nı zamanda bır o\uncu antak \azmak s.u siralarda daha ağır basıv.or Mızah ıle yazını bırlıkte dusunen C ano\ a "dun\ a\a humour gozu>le bakmak"tan kevıt alıvor kendüine olduğu kadar (,e\reMne de çokça ele>tırı vonelten Cano%a bugune kadar saf mızah vazamadığını belırtışoı Ya^anılanlar mızalıı bır derece\e kadar yok edı\OT ı,unku ~\azma>a otururken onee bu bır komed\ olacak' di>e kararlaştın\onım. \ma sonu^a ortaN-a <;ıkan şo içinde bir miktar mizah kınntısı taşısa da tam anlamı>la mizah otmu\or. Bu da insan ılişkıleri \e >aşadıgımu tatsız gerçekkrle ilgıü. \ma gerçek bır sulu komedı yazmak enbü\ükisteğim" Şusıralarda uzennde çah^tığı bır o\ un \ ar C anova'nın \neak. bu projede de sozunu enığı ^orunla kar^ılaifmı^ "Aslında, sokağa çıkma >asağı üzerine, bir otel lobısınde ge<jen bir komedi ya/mak istı\ordum, ama yazdıklanma bır de baktım ki sokağa çıkma yasağının ınsanlar u/eriıideki olumsuz etkisıni anlatmışım." Bugun pcrde" dıyecek "Kı>amet Sulan , bır ıletışımsızhk kıyametının eşığınde. bıreyı borgulanma^ı gereken gen,eklerie baş başa bırakıvor Györ Balesi'nde Macar dansçılar işlerini güçlü bir inanç ve aşkla yapıyor dans etmek için deü olur' RA\\ENCİM Busezon CRRK.onserSalonu ndaser- gılenecek olan bak vedans gostenlen me- rakla beklenı\ordu Geçen hatta sonunda Macanstan"dan Gvor Balesı'nın sergıkdı- p ıkı gobten ıle bu :>alonda bak \e dans sanatınınhâlaver alabıldığmı görduk Yal- nız garıp bır şekılde Gvor Balesı'nın adt Gyor Dans Topluluğu olarak anılıyordu Ü^telık duvuru \e tanıtim aklakasıtlı bır davranıiji getırecek kadar >etersız kaldı- ğından bu sanat dalına ılgı du\an ızlevı- ctlenn bu>uk bır çoöunluğu ne \azık kı Györ Bale^ı nden haberdar olamadılar Gyor Balesı 19^9 vılında Macans- tan ın G\or s,ehnnde kurulmus 26 kıijilık bır topluluk kurulu!? o\kus.u oldukça ıl- gınç S ıllarsurenuzunçalışmalardan son- ra 1978 \ilinda Gvor kentı modembırtı- yatrobınasınaka\ut)mu^ \ynı yıl Gyor'de bır bak topluluğu kurulmabina ve Buda- peşte Dan^ \kademısı nde son sınıtti olan oğren».ıknn bu topluluğun çekırdek kadrosunu olu^tunnasına karar venlmı^ O vıllarda Beıart Bale^ı nde sohst dansçı olarak sanatının doruğunda olan l\an Marko topluluğa vonetıcı olarak davet edılmış \e kabul etmış Gvor Baksı nın ?u andakı \onetmem olan Jânos Kiss. bu organızas\onu ger- çekle^tıren \e \uruten %onetımm vuzde 70 Macar Kuhur Bakanhgı vuzde >0 Gyor verel vönetımı olduğunu bıldırıvor Yuz altmi:} bm nutuslu bır endustn >ehrı olan Gvor'de bovle bır organızasvon va- pılmasını doğm bulmavanlar da olmu^ kuşkusuz \ma Budape^te ve \ ıv ana'nın tam orta»ında ver alan Gvor bır tıvatro sahnesıne ve dans topluluğuna kavu^tuk- tan sonra daha ıv ı tanınmı^ ve bunun eko- nomıve de katkısı olmu^ Ozellıkle genç- kr Gvor Balesi'nın seyırcıknnın çoğun- lugunu oluşturuvor ve gonulden desteklı- \orlar Topluluğun kurulu^undan dott vıl son- ra artıkbaîanh olduklannı ve ılgı gorduk- knnı kanıtladıklan gıbı kendılennı parlak bır gekcegm bekledığı de agıkça bellı ol- mu? Bu durumda dev letın tam destegıv- le kendı okullannı da açmı>lar Bugun GyorBak Okulu'nda 152 ogrencı dans \e gor&el sanatîar eğıtımı gormekte 7-18 y a^ grubundan olan bu oğrencıler. ılkokul or- taokul ve lı-.e eğıtımkrını dans konusun- dakı ek derslerk bırlıkte alıvorlar Bövkce mezun olduklan v\l bu sanatı seçmerneve karaT verme ^anslan da olu- yor Topluluğun vonetmenı olan Janos Kıss avnı zamanda okulun da vonetıeiM ropluluğun yonetmenı Janos Kıss, bınnul amaçlannm ıy ı dansçılar yetıştırmek olduğunu vurgulav, arak. "Eğıtım sıstemının ıçmde ver alan her ders önemhdır Yalnızca geleceklennı garantı altına almak ıçın değıl. aptal dansçılar. cahıl dansçılar ı^temedığımız ıçın de Dans eğıtımı bedenın a\ Alardan boyuna kadar olan kısmını kaptamaz kı. be\ınlenn de eğıtılmesı gerekır" dı\or. ama dans dı^ındakı eğıtımden sorumlu bır mudur daha varmı^ kıss >oyk açıklıvor "Binncil amacımız. m dans<;üar vetiştir- mek: bunundışındaeğhimsısteminink;ın- dever alan her derscınemlıdır. \alnızca ge- leceklerini garantı altına almak ıçın değtt. aptaldansçılar.cahıldansçılar ıstemediğı- miz ıçin (ic... Dans egıtimı. bedenin a\ak- lardan bovuna kadar olan kısmını kapsa- majt ki bevinterin de eğitilmesi gerekir." Okulun ogreiKilen Macanstan dan ba^ka Avusturya ba^ta olmak uzere bırçok va- bancı ulkede ıt» bulabılıyorlar tkı \il ön- ce haha'nın kuzevınde gerçekleştınkp Ldme Dans \an;>masrnda 1^ va^ındakı bır kız ogrencı Nirag Soth>, bırıncılık odulunu alarak Gyor Dans Okulu'nun prestıjınıoldukçayukseltmı> Buvılmev- lui avmdan ıtıbaren LNESCO'va bağlı okullar arasina kabul edılmelen de onle- nne uluslararasi kapılar açılması ıçın çok daha genı^ olanaklar sağlayacak Eğıtırn konusunda Kıss ^unları eklıvor "Eğitim bütçesini kısma\ a kalkışan bır ülkenin ge- kceği karanhktır. l\i bır eğıtım. duzevli bır kulturun tek çaresıdir" Topluluğun ılk vonehusi han Marko dort v ı! once hıc bekknmedık bır anda esi Judit Gombar'dan (grubıın ko^tum bolu- munden sorumlu kı^o avnlarak vurtdisı- na gıtmıs Bu knzı kendı dralarında son derecedemokraıık ve ozerk bırtutumla at- latmı^lar Butun sanatçılann katıldığı top- lantılar duzenlenu^kr ve aralarından Ja- nos Kiss'ı vonetmen seçerek durumu vet- kîlı ktvlere bıldırmışkr *>ımdıkı durum- da K.ıss 2000 vılına kadar bu gorev ını sur- durecek Kiss. son vıllarda ulkedekı demokra- tıkleşme çızgısındekı degı^ıklıkknn ken- dıknnt zengın bır ulke olmadıklan gerçe- ğıvkvuzvuze bıraktığını anlatıyor Dev- let okulun bütun gıderlennı karşılamayı surdurmesme rağnıen tooluluğa vaptığı v ardımı kısmı^ Bu durumda PhılhpMor- ris'ın Macanstan kolu \mstel Bıraları se \lalev Matar Havavolları ba-jta olmak uzere bırçok sirketten destek almava bas- lamislar ^vnı.a okul ogrenk.ıkrmın ba>- vurabıleceklen bazı vakıliar varrnı^ Kı- sacık bak sanatçılığı suresının nasıl ve ne gıbı guventekrle sonu(,landıgı konusun- da ise sunları oğrenıvoıuz "Bu aşama. bizim mesleğımizin en zordonemıdir. Her «ün a\ na\a bakmak /orunda olan sanat- çılar. buna çoğunlukla kendileri karar ve- rirler. Bazen de ben sojlenm. Naşamlan- nı öğretmen olarak surdürenlenn dışında mesleğjni tamamen değiştıren \e çok da başanlı olan arkadaşlanmız \ar. Mdıkla- n eğıtim. bunun gerçekleşmesi içın veter- fidir." Gvor Baksı nın Uıanbul da gerçekks tırdığı ılk gosterıkr on v ıl om.e 1 ^ Istan- bul Festıvah kapsamındavdı ve C ıımhurı- vet gazetesının katkılarıvlagerı,ekks.tınl- ' Şiir dinletisi soluksuz izleniyor' MUSTAF\EMRE \DVNA - \dana 9 Mtın Koza Kul- tur-Sanat Festıvah ıçınde ay n bırtat ve- ren. cosku uvandıran bır etkınlık va- şandı "-\taol Behramoğlu Şiir Dinleti- si" adını tasiyan. bır tur dınletı-gosterı ozelhğı gosterenetkınlıkteTurkıye Ya- zarlar Sendıkası (T\ S) Ba^kanı unlu ozan \taolBehramoğlu,muzisyenHa- luk Çetin \e Mehmet Çakmak ık bır- lıkte \dana \nakent Bekdıye Tıvatro Salonu nu hmca hmç dolduran gençle- re "şiir şöleni" sundu S»nn sevmcı coşkusu yurekkrden sokaklara taştı l 5 saat suren etkınlık. şunn gızlı gu- cunu bır kez daha ortaya kovdu Behramoğlu nun şurknnı okudugu etkmlıkte Haluk Çetın Behramoğ- lu'nun şurknnden bestekdığı şarkıla- n seslendudı Etkınlığe flut ve kabak- kemane ıle Mehmet (fakmak eşlık ettı Bırbınnı ızkven şıır ve şarkılar ılgınç bırkompozıs\on oluşturdu Tematıkbır akış ıçınde sunulan şur ve şarkılarda lı- nzm one çıktı Epık çızgıkrtasiv an \a- pıtlann ardından toplumcu bıldırıkr veren şıırler, ^arkılar geldı Duygusal yoğunluğu usçu bır vurgulama ızledı Mehmet Çakmak- \taol Behramo^u \e Haluk Çetın Dınktıden sonra goru^tugumuz \ta- ol Behramoğlu bu olu^umun geçen v ıl \ntalva'da ortaya çıktığını belırterek daha sonra dınletı sundukları -\ntalva Alanva, Dıyarbakır Gazıantep. Bursa ve Izmıt'te ılgı ıle karşılandıklannı soy - ledı Behramoğlu "Bu çalışma ile ti- yatronun, ^iirin. muziğin o?gun bir kompo£İs\onunu oluşturuyonu. Veni bir çahşma bu. içten bir olay. Etkileyki \e sanatsal bir gosteri. Gittiğimiz her yerde bunu gordük. Dtnleti hep soluk alınmazcasına iztenıyor"1 dedı Behramoğlu. s>urk muzık arasinda derın bır ıliskı bır kan bağı bulundu- ğunu v urguladt Unlu ozan "Şiirinbir ritmi vardır. Bu ritim. hem sö/cuk sev leri hem de ses ögeleri ik oluşur. \n- lamlar ta^ıvan, zıhinle ılgılibir ritimdir. Şiir. bu ozellikle seslendirilebileeek bir sanat urunudur. Şiirin bugun de sesle anlatilabilme olanaklan vardır. Bu da kitle ıle ıli*|ki kurmada onemli bir ola- naktır. Şiirdeki metafor ile muzıkteki ezgıler birleşince orta\a çok etkilevici, vurucu. guzel kompozisyonlar çıkıyor. Bızdebunugerçekleştirme> i başardık" dıve konusjtu \taol Behramoğlu nun ijiırlerını besteleverek okuvan Haluk Çetın "\taol Behramoğlu'nun şiirteri ile buyudu bizim kuşak, \taol Behra- moğlu,benim içınonemliisimlerden bi- ndir. Bakın. ha>at biâ nere\e getirdi. Geçen vıl. \ntalva'da şair Metin De- mirtaş tamştırdı bizi. Hemen kaynaş- tık. birtikte bir s,e\ yapmaya karar \-er- dik. Bıraz çalıştik ve \ntah a'da ilk dın- letimizi sunduk. Sonra aramıza Meh- met (Çakmak)de katıldı. Şımdi bir ka- set yapmayı duşunuvoruz. Kaset. \ta- ol Behramoğlu'nun şıirlennden beste- lediğim şarkılardan oluşaeak. \dı \ta- ol Behramoğlu Sarkıları olacak" dedı Behramoğlu ık Çetın'e ^dana dtn- ktısınde katılan Mehmet Ç akmak ise bu ı,alı^madan mutluluk duvduğunu ve mımk ^ali!>malannı voğunla>tınTiak ıs- tedığım belırttı Ekım sonunda Sam- sun da bır dınletı sunacak olan Behra- moğlu ve arkada^lan yurdı^ı turnele- rıne hazırlanıvorlar mısîi BuvıKRR ve gelen 20kı^ıhkekı- bm ı«,ınde 1^8^ te de ızlemı^ olduğumıi2 btrı,ok sanatı,ı vnrdı Bunlardan Kıss bu kez vonetmeıı olarak gehrken Barbara Bomhicz hem dansçı bcm de koreograf olarak ver alıvordu bırıneı eserolan'Pâr- kak'ona aıtti Bu eserde vasamın tarklı evrelerınde o! ın uı, kjdııı Dvorak. Schu- bert v e Debussy "nın muzıkkrıv le dans et- tıler Gent, kız rolunde BarbaraStrockte- mız ve dınamık dansiv la gervekten dıkkat çekıcıvdı L»,uncu solovu ve Muller Er- vın'k pas de deu\ u dans eden Barbara Bombıc7 isc eserın koreogratı ve dene- vımlı bır dan«,ı olarak kendını bellı edı- vordu Szantaj Hajnalka ı-e bak eğıtımı çok ust duzev de gorunmemesine rağnıen akıcı %e ivtendı tkmcı eser "Most". MÎDde kuv.uk bır topluluğu voneten Glenn \\illıam de \oung"a aıttı Beş uzun taburenın de koreogratıvk butunleştığı bu sembohk vapıt de \oung un Gvor Ba- ksı'nebırhedıvesivmis koregrattnınba- zt bolumkrınm dalıa zavıt olmasına rag- men ı,ok ılgmv bolumkr de ıv,envordu Genel olarak de ^oung un Macar toplu- nıu ıle ılgılı ızdusumlennı vansıtıvordu Cek koregraf Lıbor \aculıck ın 'Sea of Tears' (Gozva^ı Denızı) adlı esen Mah- ler'ın Kındertotenheder ı uzeıme kurul- mu^ gerçekten etkıkv ıcı bır v apmı Doganın acımasiz golgesı ölum kar^ı- sında Mahler'm dık getırdıgı yogun an Bombiez'm ba^anvla vanlandırdıgı anne roluvle venı bır bovut kazanıyordu Eser buram buram Slav melankohsi kokuvor- du Dorduncuvc^onkoreogratı.genellık- k olduğu gıbı en hareketlı vapıttı Şu an- da Goteborg Balesı nı voneten Turk se- vırcısının Ramben Balesı nden tanıdığı Robert North,bu esen Paco de Lu«a > nm muzığı uzerıne kunnu^ İspanvol kulturu- nu ve dansinı vansıtan 'Entre dos \gu- as'ı Macar dansv,ılardan ızlemek ılgınçtı Basrolde 20 yasındakı S\hia Major gu- zel tızıgme rağnıen Upanvol ruhunu ınandıncı olarak vansıtmak ıçın veterlı değıldı Bunun v anı siı a her şev den onem- lisi butun sanatçshr tskrını gııçlu bır ınanç v e a^kla v aptıklarmı ov k guzel hıs- bettınyorlardı kı gosterıye sempatı du\- mamak olası degıldı Kıss ın ^u sozkn belkı de her ^evı en guzel sekılde açıklı- vor "Dansçı acıkmaz, susanıaz. hasta ol- maz, ozel yaşamı önemsudir; o valnızca dansetme>ı düs.unur: dansetmekiçın de- lı olur. \k_si takdırde seyırci onun içten ol- madığını hemen anlar." Bir Mektup Kadın Eserlen Kutuphanesı ve Bılgı Merkezı Ku- rucu Uyesı Sayın Şîrin Tekeli yle Genel Kurul Uye- sı Sayın Tülin Tankut'tan bır mektup aldım "19Eylul 1995 tanhlı Cumhunyet gazetesının 'Ya- zı Odası koşenızde Eskı Kulturumuz' konusunda surdurduğunuz tartışmaya, yazınızın son bolumun- dekı bır degınmeden yola çıkarak kuçuk bır katkıda bulunrnak ıstedık 'Bronte Kardeşler'ın yazarlık -ve kadınlık- muca- delesıne ılışkın Turkçe yayın bulmak olası da, Fat- ma Aliye ve Emıne Semiye hanımlann eserlen ye- nı yazıya aktarılmamış Kım olduklan, ne çaba har- cadıklan artık kımseyı ılgılendırrnıyor Bronte Kar- deşler e duydugumuz saygınm hayranlığın çok ol- çulu bır benzerını Fatma Alıye ve Emıne Semiye ıçın duyamaz mıyız''' dıyorsunuz Nehaklıbırserzenış'Turkıye'dekadınlanndüşun- ce, sanat kultur yaşamma katkılan ve kadın muca- delelen tanhı jstune yapılması gereken araştırma- lar yenıdır gecıkmıştır Batı da kadınlann kendı ta- nhlenyle ılgılı olarak, ozellıkle 1970'lerden sonra açıp haylı ılerledıklen yolun çok başlangıcındadır Ama baş/amışt/r 1990'da Istanbul Buyukşehtr Beledıyesı'nın ver- dığı tanhî bır bınada Kadın Eserlerı Kutuphanesı ve Bılgı Merkezı Vakfı tarafından kurulmaya başlanan Kadın Eserlen Kutuphanesı'nın amaçlarından bm tam da budur Geçmışm, unutulan, unutturulan eser vermtş kadınlannı ve mucadelelerını gun ışığına çı- karmak Kütuphanede halen, Fatma M\ye Hanım'ın Muha- darat (eskı Turkçe) ve Ahmet Cevdet Paşave Zama- nı (yenı Turkçe) kıtaplanyla, Fatma Alıye Hanım uze- rıne yazılmtş, Ahmet Mrthat Efendi'nın Bır Osman- lı Kadın Yazannın Doğuşu-Bıyografı (yenı Turkçe) kı- tabı ve başta Mübeccel Kızıltan ın Turk Kadın Hak- ları Mucadele Tarıhınde Fatma Alıye Hanım'ın Yen' makalesı olmak uzere bırçok ınceleme bulunmak- tadır. Fatma Alıye ve Emıne Semiye hanımlar, 1 Eylul 1895-25 Hazıran 1908 arasinda 612 sayı yayımla- nan Hanımlara Mansus Gazete nın sureklı yazarla- nydılar Aynca Kadın Dunyası Hanım, Incı, Kadın gı- bı II Meşrutıyet donemı kadın dergılerınde yazılan- na rastlamaktayız Butun bu dergıler Kutuphanemı- zın dergı koleksıyonunda yer almaktadır Öteyandan Kutuphanetarafından 1992'deyayınlanan, 'ıstanbul Kutuphanelerınde Bulunan Osmanlı Kadın Dergılerı Bıblıyografyası (1869-1927) adlı kaynak eser, 'Eskı Kulturumuze katkıda bulunmuş gun ışığına çıkarıl- mayı bekleyen nıce kadın hakkında değeriı ıpuçlan vermektedır Bu eserde 40 dolayında dergının butun sayılan tek tek taranarak yazılann yazar yazı başlığı ve turune gore dokumu yapılmıştır Aynca Kütuphanede, Ocak 1995'te Unıversıte Ögretım Gorevlısı Ayşe Durakbaşı'nın duzenledı- gı bır gun boyunca uzmanları, araştırmacılan, tanık- ları bır araya getıren Halıde Edıb Adıvar atolyesı' gı- bı toplantılar yapılarak bılgılenn yaygınlaştınlmasına çalışılmaktadır Bırkaç yıldır, kadınlann tanhını gorunur kılmak ıçın bılınçlı olarak yapılabılenler, yapılması gerekenlerın yanında henuz pek azdırve yetersızdır Ama eskı kul- tur kadınlanmızın kım olduklan, ne çaba harcadıkla- n bızı çok yakından ılgılendırdığı gıbı, Bronte Kar- deşler'e duydugumuz saygınm hayranlığın bır ben- zerını Fatma Alıye ve Emıne Semiye hanımlara da duymaktayız " Benı ve okurları bılgılendıren Şırın Tekelt'ye, Tulın Tankut'a teşekkur edenm Ancak edındtğımız bılgı- ler de, mektupta ozellıkte vurgulandığı gıbı, eskı kul- turumuzun gun ışığına çıkartılması çabasınm ne ka- dar yetersız kaldığtnı dıle getınyor Sorunu kadın açı- sından degeriendıren Kadın Eserlen Kutuphanesı nın saygın bır kuruluş olduğunu bılıyorum Orada bır avuç ınsan emek vertyor Bu emek, olanakh otekı ku- ruluşlarcakıtleye ne olçude ulaştırıhyor'? "Halıde Edıb Adıvaratolyesı gıbı toplantılar' bırer televızyon prog- ramı olamaz mı'? Bırakın programı haber bultenle- rınde anılsa bu kadanndan bıle medet umacağız TahaToros Mâzı Cennetı adlı anılar kıtabında Fat- ma Alıye Hanım'ı olumunden on on ıkı yıl once na- sıl olduruverdığımızı acı bır ıstıhzayla anlatır Ansık- lopedık kaynaklarda olumu 1924,1926tanhıyle sap- tanan Fatma Alıye yı Taha Toros 1934 te zıyaret et- mıştır ilk kadın romancımız bu tarıhten ıkı yıl sonra olecektır işte bugunku tırnak ıçmde kulturumuzun donanımı1 Muhadarat'ın Udfnın ya da Emıne Semiye Ha- nım'ın romanlannın yenı yazıya aktarılmamış olması bence çok duşundurucudur Bu eserlenn edebî de- gerlerıvarmı yokmu hıç onemli değıl Bırer ılk adım oluşları onları yetennce onemli kılıyor Bugunku tırnak ıçınde kulturumuz Fatma Alı- ye nın emegıne değıl Tansu Çıller ın bırbırtnden cı- cı gıysılerıne bakmayı yeğlıyor "Toplama Kampları" üzerine Konierans Kultur SenısiAerona Lnıversitesı nden Gıorgıo \gamben bugun saat 18 00 de "Teutonıa 'da ' Toplama kanıpı Kedır1 ' ve "Egemenlık ve Bıopolıtıka ' başhklı bır konterans verecek \lman kultur Merkezı tarafından Halyan kultur Enstıtusu nun desteğıylc duzenknen ve Fransızca olacak konferans Turkçe ye deçevnkcek \gambeıı'ın Insan Haklannın Otesınde adlı ıkıntı konferansı îse yarın saat 11 00 de Istanbul Lnıversitesı Edebıvat Fakultesı nde gerçekîe^tınkcek (Teutonıa Galıp Dede Cad \o-85 tunel ) Çevlker'den "Karikatürleple Dümten Bugüne Istanbul" Kültur Senisi - Pımapen kultur E\ ı sezonu Turgut Çevıker ın ar^ıvınden duzenknen "kankaturkrk Dunden Bugune Istanbul" sergisivk açıvor Pımaş'u tum sanatsev erlere kazandırdtğı Pımapen Kulturev ı vıldır surdurduğu guncel ve ozgun kultur sanat etkınlıkknnı 1995-96 sezonu ıçın çeşıtlı aktıvıtekrh surduruvor kultur Evı'nde onumuzdekı sezon pane1 sergı gosterı-sovk^ı ve muzığı kapsavan bır dızı etkınlık gerçekk^tınkcek Yurttaş Kane'in senaryosu satışa çıkanlıyor NE\\ \ORK(Reuter)-1942 vılının Oscan'nı alan Orson Welks"ın 'Yurtta^kane" (Cıtızen kane) filmının senarvosu Chrıstıe's muzavede fırniası taratmdan satıs,a çıkanlıvor Hemıan Mankıevvıtz ımzasını ta^ıvan senarvonun Ü00 bın dolardan alıc bulacağı belmılıvor Geçen yıl 'Casablanca ve "Ruzgâr Gıbı Geçtı' (Gone \\ ıth The \\ ınd) senarvolannın 250 bın dolara satıldığını belırten Christıe s vetkıhkn Mankıevvıtz'ın senarvosunur yasal mırasçilan taratmdan satışa sunulatağını açıkladılar 1953 te 57 vas,ında ıken okn Mankteı aralannda Marx Brothers klasikkrınden 'Duck 5 ve Garrv Cooper'ın ba^rolunu ovnadığı The Pn The Yankees' gıbı tılm senarvolarıv,ia dıkkatkrı toplamıştı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle