Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9 OCAK 1995 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 13
1994'ün en önemli fotoğraf olayı, koşullan ve sonuçlanyla ö.Devlet Sergisi idi:
MEHMET BAYHAN
1994"ün en önemli fotoğraf olayı 6. Devlet Ser-
gisi idi. Koşullan ve sonuçlan ile biraşama oldu
çalışmalanmız içinde. Fotoğraf ve fotoğrafçıhk,
içindekilerin bazılannca biJe tam anlaşılamarruş
bir daldır. Kimi belgeselin sınirlanna hapseder,
kimi olmadık fanteziler yakıştınr. Geiin önce der-
simizi tekrarlayalım: Fotoğrafsadece ve sadece bir
teknolojidir. Heraianda kuilanıhr: Bilim, endüst-
ri. belge, iletişim, tanıtım, eğitim. Sanat yapmak
isteyen de fotoğrafı gönlünce biçimlendirebilir.
Belki de Gombrich'in dediğı doğrudur: 'Sanat
yoktur sanatçı \ardır. Bu güce ulaşan. her malze-
menin kendineözgü olanakJannı saklı tutarak her-
hangi bir malzeme ik çalışabilir. Fotografla da.'
Özgûr malzeme, her tür denemeye
olanak sağhyor
Iki yıl önce kurallan hazırlanırken 6. Sergi'nin
fotografımıza yeni bir soluk getireceğinden söz et-
miştim. Malzemenın özgürce kullanılmasına. her
tür denemeye olanak sağiayan kurallar. Doğrusu
bir endişem de vardı: Yaratıcı olmak uğruna tek-
nik ve estetik değerler işlenmeyebilir, klasik fo-
toğraf göz ardı edilebilir. Tuğrul Çakar, Ahmet S.
Sabuncu, Tunç Tanışık, Sefa L lukan ve benim ka-
tıldığım seçici kurul çalışmasında. fotoğrafimızın
yükselen düzeyini güçle algiladı.
Bir fotoğraf kitaplığının
oluşturulmasının yaran
Herzamankı gibi işlerin yansı hiç yollanmasa
daha iyi olurdu. Yakışmayan renkli paspartular ve
çerçevelergöztırmalıyordu. Ancak diğeryansın-
dan seçilenler nitelikli bir sergi oluşturdu. ı.ıcılaşma III, 3.OdüL S.B.Toner, 55x40 cm.
Beceriyle görselleştirflıııîş yonımlarGenel zayıflik. ne göründüğü iJe yetinilmesi ve
fotoğrafik değerlerin sezilmemiş olmasıdır. Ne
göründüğü bir ilk adımdır. Gerisi düşünce yapısı-
na, yıllar süren deneyle kazanılmış teknik beceri
ve estetik biçimlemeye göre y a olur ya olmaz. Hiç
değilse büyük kentlerde bir fotoğraf kitaplığı oluş-
turulması, ustalann incelenmesi. sıradan konular-
la güçlü fotoğraflar yaratılabileceğinin bilinmesi
yararlı olacaktır.
Teknik ve estetik beceri
Sergide yalın çalışmalardan her tür denemele-
re (bilgisayar çıkışı. pigment transfer, boyanmış,
montaj, kolaj. değişik çekım ve baskı). yakıştınl-
mış 6-7 cm'liklerden metreliğe başanlı örnekler
vardı. Beyin ve düşgücünü zorlayarak teknik ve
estetik beceri ile görselleştirilmiş yorumlar. Satır
aralan gibi görünenin arkasına gizli anlamlar ve
yürünüp gidilecek kapılaryerleştirerek. Keşfedip
de adımınızı attığınızda önünüzde yeni ufuklar
açılır. Bazen sıradan bir nesnedir kapının gizlen-
diği nokta. bazen biçim ve ton dengesi veya yara-
tılan atmosfer. Gereksiz tek bir fazlalık gölgeler
her şeyi. Eğitilmiş göz fotoğrafçınm tüm düşün-
ce yapısını, becerisini ve deney zenginliğini ya-
kalar işinde. lzleyenin kendi eğiliminin gölgesin-
den kurtuhıp algılayamadjğı da olur. Yeterli dene-
ye sahip üyelerden oluşan seçîci kurul, kişisel se-
çımlenni dayatmak yanılgısına düşmeden sağlık-
lı bir değerlendırme \e oybirliği ile \erdi ödülle-
ri. Katılımda ve seçtmde siyah-beyaz, renkli ayt-
nmı yapılmaması yerindeydı. Ölçülen fotoğrafın
ve fotoğrafçının başansı ise neyi, nasıl kullandı-
ğı ne fark ederdi.
Ödüller, fotoğrafin hakkı olan
yüksekliktevdi
Yusuf Murat Şen pozlandırma ve geliştirmeyi
plastık malzeme rahatlığıyla kullanışı ile birinci-
liğı, Resul Baştuğ siyah-beyaz portresındeki sağ-
lamlık ile ıkinciliği, Orhan Alptürk ıç genlimle-
rini aktaran kompozisyon \e tonlaması ıle üçün-
cülüğü aldılar. llgi çekici optik başkalaştirması ile
Süha Aray, ustaca siyah-beyazı ile Emine Ceylan
ve değişik teknıkleri başan ile bütünleştiren Alper
Fîdaner mansıyonlan paylaştılar. Söz aramızda;
ödüller, fotoğrafın hakkı olan yüksekliktevdi bu
yıl. Yapıtlan sergilenenlerden de dikkatimizi çe-
kenler vardı: K. Aktay, A. Ataç, N. Atsız, Y. Ancı,
R. Baloğiu, O. Caneri, \. Çanmuoğlu, M. Çakır, Y.
Çıdamlı, S. Demiröz, A. Ö. Gezgûı, S. Gültürk,
Gürseller, A. Kaynak, K- H. KızıMağ,A. V. Kuvan-
lık, S. Oğuz, T. Önan, Ü. Ünal, P. Yüce ve diğerle-
ri. îyi fotoğraf yapacak düzeye yükselmek kolay
mıdır? Uzun yollar yürünür, nice deneyler yaşa-
nır. Bir sergide çok adı sayabilmek sevınçtır.
Devlet Fotoğraf Sergisi, şımdılik iki yılda bir
yapılıyor. Üretimimizin henüz her yıl tekrarlana-
cak düzeyde olmadığını düşünürüm. Nicelik ve
nitelik artışı aranın kapatılmasını zorlayacaktır.
Gezdirilebilseydi iyi olurdu ama, "tasarruf ted-
birlerini" aşarak kapsamlı bir katalog hazırlanma-
sı serginin etkisıni genişletecek ve sürekli kılacak-
tır. Kültür Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdür-
lüğüyönetimveelemanlannınçabasınıteşekkür-
le anarak yedinci sergi için şimdiden heyecan duy-
maya başlayabiliriz.
Bu yazıyı tamamlamaya çalıştığım dakikalar-
da bomba haben yankılandı bütün kanallarda.
Öienler, yaralananlar ve Onat Kutiar. Fotoğrafa
ilgisinden de kıvanç duyduğum ve her yazısmdan
yararlandığım Onat Kutiar. Ve dığer bombalar,
vurmalar. canlar. Bana öyle geliyor ki birileri, bi-
lım ve sanattan ya da insanlıktan nasibi olmayan
binleri. tek olumlu şey üretmemiş birileri. İcıs-
kandıklan için yapıyorlarbunlan. Insan olmayı ne
sanıyorlar yaman meraklanıyorum. Insanlığın bu
kadaron bin yıllık macerasını, uygarlığın nasıl ge-
liştiğini biliyorlar mı? Onat Kutlar'a geçmiş ol-
sun demem acısını hafifletmez. (O güçlüdür. Yü-
rümese de kanatlanmış beyni ile kucaklar evreni).
Ya bizlerin acılan. Artık sesimizi güçle yükselt-
meliyiz. aymaz politıkacılan sarsmalıyız. Uyanm
hey, geç kalmaktayız. Süha Aray, tsimsiz 1, Mansiyon, 30x40 cm.
Ülkemizin ezilmiş ve hapsedilmiş insanlannın birer modeli sergileniyor 'Hadi Öldürsene Canikom'da
4
Olüme karşın yaşamak'oyunu..YAYUZPEKMAN
Ölüm, yaşamımızm kaçınıl-
mazlanndan yalnızca bir tanesi.
Kimileri ölüm için yaşarken ki-
mileri de ölüme karşın yaşıyor
bizi kuşatan kaçınılmazlann or-
tasında. Yine de yaşamın içinde
ölmek en trajik olanı galiba. Ya-
şamın nefes almak. yemek ye-
mek, su içmek ve uyumaktan
ibaret olduğunu sanmak belki
sonun başlangıcı.
Aziz N'esin, 'Hadi Öldürsene
Canikom' oyununu yaşamın ka-
çınılmazlan ile kuşatılmış. kü-
çücük hayatlan dörtduvararası-
na sıkışmış, birbirferinden başka
kimsesi olmayan iki yaşlı kadın
üzerine kurmuş. Genç yaşta dui
kalan bu iki komşu kadın insan-
lardan ve dolayısıyla sevgiden
uzak. yalnızca geçmişi yaşaya-
rak zaman zaman birbirlerine
küçûk oyunlar oynayarak günle-
rini geçirirler. Nesin, bu iki ka-
rakterin iç çatışmasını, ülkemi-
zin önemli tabulanndan sevgi ve
cinsellik üzerine kurar.
Yaşarken ölenlerin, ölüm
için yaşayanlann portresi
Oyunun ilk bölümü, yaşarken
ölenlerin, ölüm için yaşayanlann
küçük bir portresidir adeta. An-
cak kendisini havagazı memuru
olarak tanıtıp yalnız kadınlara te-
cavüz eden, daha sonra da öldü-
ren bir caninin haberi bir anda
iki kadını da heyecanlandırır.
Hayatlanna yeni birinin girecek
olması, ikisini de ölüme karşın
yaşamak duygusunun orta yeri-
ne atar. tkinci bölümde, eve ge-
len gerçek havagazı memuru da
yaşamın içinde ölenlerden bin-
Oyunda havagazı memurunu Atilia Şendil, dui maasıvla bodrum kaünda zar zor yaşayan Dîha'yı da Tülin Oral o> nuyorlar.
dir. Sabah dokuz, akşam beş ru-
tininde, soluk almayı bile alış-
kanlılda yapan bu insan. tüm sı-
kıştırılmışlığı ve belirlenmişli-
ğiyle diğerleriyle aynı kaderi
paylaşmaktadıraslında. Böylece
bir araya gelen bu üç kuşatılmış
insan 'ölüme karşın yaşamak'
oyununu oynamaya başlarlar.
Metin Betgin'in yönetimiyle
Devlet Tiyarrosu Taksim Sahne-
si'nde sergilenen 'Hadi Öldür-
sene Canikom' herhangi bir yer-
de, herhangi bir zamanda geçen
çok boyutlu bir oyun, yönetme-
nin deyimiyle. Ancak bu evren-
selliğine karşın ojoında çizilen
tipler, ülkemizin ezilmiş ve hap-
sedilmiş insanlannın birer mo-
deli adeta. Örneğin Nesin'in,
oyununda yetmiş yaşlannda çiz-
diği memur, Belgin tarafından
daha genç düşünülmüş. Bu deği-
şikJik gençliğine rağmen yaşam-
dan bu denli kopanlmış havaga-
zı memurunu, ekonomik, sosyal
ve siyasal bakımdan sıkıştınlmış
ve şu günlerde çeşitli eylemlerle
yaşam mücadelesı veren ülke-
miz memurlanyla bütünleştiri-
yor. Oyunun ikj kadın karakteri
de televizyondaki canh yayınla-
ra telefonla bağlanan genç kızla-
nmızı, dui hatta evli kadınlan-
mızı anımsatıyor ister istemez.
Bu toplumsal benzerliklerin ya-
nı sıra ekonomik bazı gönderme-
lere de rastlamak mümkün.
Ekonomik sdaşmışlık
Dui maaşıyla rutubetli bir
bodrum katında zar zor yaşayan
iki kadın ve memur aylığıyla
ayağına çorap bile alamayan ha-
vagazı memuru, ülkemiz insanı-
nın ekonomik sıkışmışlığının
canlı birer örneği.
Püze\li bir kara komedi
Oyunda kullanıian eski gene-
ral üniforması ise ülkemizde bel-
li periyotlarla asıl işlerini bıra-
karak politikaya atılan askerleri
sembolize ediyor kimi zaman.
Nitekim havagazı memurunun
üniformadan bile korkması, in-
sanlanmızin askeri yönetimden
ne denli nasibini almış olduğunu
anlarması bakımından ince, ama
anlamlı bir aynntı. Işte altı çizi-
len tüm bu göndermelerle birlik-
te gülmece dozunun da iyi ayar-
lanmasıyla Aziz Nesin'in dünya
görüşüyle bütünleşen düzeyli bir
kara komedi çıkmış ortaya.
Oyunun Siyen'i Gülgün Ok
ve havagazı memuru Atilia Şen-
dil Belgin'ın yorumuyla bütünle-
şen. gülmece boyutunun yanı sı-
ra toplumsal eleştiri boyutunu da
göz ardı etmeyen bir anlatım bi-
çimi yakalamışlar.
Ancak a_\nı şeyi Diha'da TüHn
Oral için söylemek zor gözükü-
yor. Zıra Oral, yer yer doğallık-
tan uzaklaşan oyunculuğuyla
hem oyunun genel iç dinamiği-
ne hem de oyundaki insan ilişki-
lerinin gündelik yaşamla özdeş
olduğunun aktanlmasına olum-
suz etki ediyor.
Oyunun gereksiz fanteziler-
den uzak gerçekçi anlatımını
sahne ve giysi tasanmı da des-
tekliyor. Ancak Diha'nınevinin,
duvar görüntüsü verilmiş say-
dam bir perdeye arkadan ışık vu-
rularak gösterilmesi, bu gerçek-
çi anlatımlaçelişiyor. Genel ger-,
çekçi anlatiTi içinde yaDiha"ntn
sesinin dışandan gelmesi ya da
o bölümün sürekli gösteriimesi
gerekirdi. Komşu dairenin sade-
ce Diha konuşurken yanması ge-
nel anlatımda bir tutarsızlık mey-
dana getiriyor.
Ölüme karşın yaşamayı seçen-
ler oldukça azaldı günümüzde.
Sanat izleyicisi olmak da yaşa-
mın sadece soluk almaktan ıba-
ret olmadığını bilenlere nasip
oluyor. Devlet Tiyatrolan ile bir-
likte \Sanata Evet' diyenlere. Ya-
şama. 'hadi öidürsene canikom1
diyerek ince bir alayla sanlması-
nı bilenlere belki de...
'Mavi Masal'da sadece çocuklar oynuyorİZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)-
Izmir Devlet Tiyarrosu, tümüyle
çocuklann oynayacağı bir çocuk
oyununu sahneye koymaya
hazırlanıyor. Çocuk müzıkali olarak
tasarlanan "Mavi Masal" adlı oyunda
roller, Izmir Devlet Tiyatrosu Çocuk
Korosu elemanlan tarafından
canlandınlacak. Oyun, cevre
kirlilığınin denizlerde yaşayan
canlılan nasıl etkilediğinı anlatıyor.
Bir tiyatro oyununun Fzmir'de ilk kez
tamamen çocuklar tarafından
oynanacağını belirten Izmir Devlet
Tiyatrosu Müdürü Cengiz Vılmaz,
Saiih Yakın tarafından yazılan ve
çağimızın en önemli sorunu olan
çe\Te kirliliğine yönelik mesajlar
içeren" Mavi MasaJ" adlı oyunun,
tiyatronun bu sezon içinde İzmirli
çocuklara armağan edeceği 4. çocuk
oyunu olacağını söyledi. Bir çocuk
müzıkali olarak tasarlanan oyunda
bütün balık rollerinin Izmir Devlet
Tiyatrosu Çocuk Korosu'nun
elemanlan tarafından
canlandınlacağını kaydeden Yılmaz.
şu bilgileri verdi: "Bilindiği gibi İzmir
Devlet Ti.vatrosu olarak, Desiet
Tiyatrosu Vakfı adına bir bale
kuruyoruz. Böylece İzmir Devlet
Tîyatrosu'nun korosu, baiesi ve
fi>atrosu oiacak. Türkiye'de bu üç
bölümün bir arada buiunduğu böyle
kapsamlı bir tiyatro yok.
GeJeceğintiyatroizle>icileri
Bütün gücümûzle geleceğin tiyatro
izleyiciieri çocuklara yöneldik. Bu
sezon, biri tümüyle çocuklar
tarafından oynanmak üzere beş ayn
çocuk oyunu sahneleyeceğiz. Mavi
Masal adlı oyunu hazırlarken iki
önemli kıstası ele aldık. Birincisi
tümüyle çocuklann çocuklara
oynaması, ikincisi de çe\re kirliliği
gibi önemli bir mesaj taşımasıdır."
Mavi Masal adlı oyunu 27 Mart
Dünya Tiyatro Günü'ne
yetiştireceklerini vurgulayan Yılmaz.
Urla tskelesi Alman Adasf nda bir
sahne düzeni kurarak, oyunu adada
sergilemeyi planladıklannı. çocuklan
teknelerle bu adaya taşıyarak hem
piknik yaptmp hem de oyun
izlettireceklerini de sözlerine ekledi.
Tiyatrolar gününe yetiştirilecek
Oyunu yöneten ve aynı zamanda
müziklerinı besteleyen Vaşar Ürük
ise, tamamını çocuklann oynadığı bir
oyunun ödenekli tiyatrolarda hiç
sahnelenmediğini anımsatarak İzmir
Devlet Tiyatrosu olarak bunun
öncülüğünü yaptıklannı. şarkılarla
süslenecek oyunun Jzmirlilerin ilgisini
çekeceğine inandığını söyledi.
21 Mart Dünya Tiyatrolar
Gûnü'ne yetiştirilecek
"Mavi Masal" adlı oyunun dans
düzeni Kenan Özdemir. dekor-kostüm
tasanmı Talay Toktamış. ışık tasanmı
ise Erdal Güner tarafından
gerçekleştiriliyor. Oyunun dramaturgu
ise Haluk Işık. Izmir Devlet
Tiyatrosu'nda bu sezon sahnelenen
"Çrarköy", "Şarkıcı", "Musluk"
ve "Mavi Masal"ın yanı sıra bir başka
çocuk oyununun arayış çalışmalan da
sürdürülüyor.
BUA§AMADA
ŞUKRAN KURDAKUL
50. Ölüm Yılında
Osman Cemal Kaygılı
Bizim yetiştiğimiz yıllar "Disiplinli Hürriyet"çHer iktidar-
daydı. Ama çoğumuz, içimizdeki insanın özgürlüğüne tu-
tunarak yasaklara yedJrmedik kendimizi.
9 Ocak 1945'te ölen Osman Cemal'in gençliği Ittihat
ve Terakki buyurganlannın "dikta "sı altında geçti.
"Ciheti askeriyye"den gelmiş olmasına karşın VVilhelm
bıyıklı paşalann siyaset çemberinde yer aramadı kendisi-
ne.
1913'te ilk yazılannı yayımladığı gülmece dergisini Ba-
ha Tevfik çıkarıyordu: Eşek...
Kapatılınca El Mâlûm!
El Mâlûm da kapatılınca: GeneO...
Tarihçiler, Sadrazam Mahmut Şevket Paşa'nın öldürül-
mesi üzerine Sinop'a sürgün edilen muhalifler arasında
Osman Cemal'ı de anıyorlar.
Dünyada mısafir kaldığı 55 yılın ilk yansı böyle.
Ikinci yansında, sütçülük. manifaturacılık, Şirket-i Hay-
riye vapurlannda biletçilik. ortaokullarda Türkçe öğretmen-
liği, neden sonra Cumhuriyet, Son Posta, Vakit, Son Saat
vb. gazetelerde röportajlan, öyküleri yayımlanan bir Osman
Cemal.
Ama gözlemleri ve öykü, roman kurallanna sığmayan
söylemiyle özgün bir Osman Cemal.
İki öykü kitâbı: Eşkıya Güzeli (1925), Sandalım Geliyor
Varda (1938). Üç de roman: Çingeneler (1939), Bekri Mus-
tafa (1944), Aygır Fatma (1944).
Osman Cemal'i Çingeneler dışındaki öykü ve romanla-
rıyla da bir Istanbul anlatıcısı olarak tanımlayabifiriz. He-
nüz kendi dışına taşmamış Istanbul'un öteki anlatıcılan
Hüseyin Rahmi'ler, Mahmut Yesari'ler, F.Celalettin'ler
gibi kenarmahalle halkına düşkün yazarlardan bırı Osman
Cemal.
Kapalı toplumun dışa dönük insanlarıyla düşe kalka iç
dünyalann kapılarını aralamanın ustası.
Edebıyat tarihçisı genel özelliklerini yaza dursun Türk'ü,
Kürdü, Rumu, Laz/, Çerkezi, Ermenisı, Arnavudu, Yahudi-
si, Müslümanı, Müslüman olmayanı ile Istanbul'u sevme-
nin, demek ki dünyayı, dünyalıyı sevmenin başka bir us-
tası Sait Faik diyor ki:
"Osman Cemal'in Ç/ngene/er'i muhakkak bir şaheser-
dir. Osman Cemal'in bu kitabı için röportaj kokuyor de-
mışlerdi. Kokladım mis gibi şaheser, bir hakiki roman da-
vantür, avantür roman kokuyor. Fazla olarak bir de örf ve
âdet romanı."
Çingenejer'in ilk basımı 56 yıl önce, 1939'da yapılmıştı.
Yanm yüzyıl neler götürdü Istanbul'dan. Neler getirdi.
Ama Çingeneler'in o günün insanına verdiği masalsı key-
fî bugünün insanı da duyacaktır sanıyorum.
Cemal Süreya, Bostancı Hatay
Lokantası'nda anılıyor
•Kültür Servisi- Cemal Süreya. ölümünün dördüncü yılında.
bugün saat 16.00'da Bostancı'daki Hatay Lokantasf nda
arkadaşlan ve okurlan tarafından anılıyor. Anma sırasında
Mehmed Kemal'in yöneteceği bir sohbet toplantısına da yer
veriliyor. Behzat Ay. Ibrahim Çiftçioğlu, Sunay Akın ve Semih
Poroy'un katılacaklan toplantıda. Hatay Lokantası yöneticisı
Mehmet Ali Işık'ın derlediği, Cemal Süreya ve dostlannm yer
aldığı fotoğraflardan oluşan bir saydam gösterisi de
gerçekleştiriliyor.
Okay Temiz, Hayal Kahvesfnde -
•Kültür Servisi- Müzık çalışmalannı Finlandıya'da sürdüren
Okay Temiz. Türkiye'de çıkacak yeni CD sinin konserleri için
Avrupa turnesinin ardından tstanbul'a geliyor. Çingene
müzisyenlerden oluşan Band'i ve Finlandiyalı müzisyen Sakari
Kukko ile eski ve yeni çalışmalannı yorumlayacak olan Okay
Temiz yann. çarşamba ve perşembe akşamlan Hayal
Kahvesi'nde izleyicisiyle buluşacak.
*Cenevizfilep Galata'da: Dün ve bugün'
•Kültür Servisi- Galata Sen Pıyer ve Pol Kiiisesı'nde bugün
saat 18.00'de 'Cenevizliler Galata'da: Dün ve bugün' adlı bir
etkinhk gerçekleştirilecek. İtalyan Kültür Merkezi tarafından
düzenlenen etkinlikte, Genova Oniversitesi'nden Prof. Geo
Pistanno. 'Galata'daki Cenevizliler', Galata Derneği Başkanı
Nuri Mete Göktuğ ise "Galata Mahallesi'nin yeniden
canlandınlması projeleri' konulannı ele alacak. Daha sonra.
Giuseppe Gandoifo; 17-19. yüzyıl Cenevizli bestecilerinden
Michelangelo Rossi, Celestino Scuffiero, Carlo Andrea
Gambini ve Lorenzo Parodi'nin yapıtlannı seslendireceği bir
org konseri verecek.
Aydınlardan Tüpkiyeninutançlanı'
•İSTANBUL (UBA)-Can Yayınlan, Türkiye'yi iç ve dış
kamuoyunda sıkıntıya sokan konulann işlendiği bir kitap
hazırlıyor. ' Yetkili kişilerin üzerinde çok fazla durmadığı
konulann biraydın duyarlılıgı ile ele alınacağı ortak kitabın, ay
sonunda piyasaya çıkması planlanıyor. Yaymevinin sahibi
yazar Erdal Öz, elli kadar aydına mektup göndererek yazı
istediklerini. şu ana kadar yirmi kişıden yazı geldiğini bildirdi.
Gelen yazılann dızilerek sayfa düzenlemesınin yapıldığını
belirten Öz, yazı gönderen yazarlar arasında Aziz Nesin, Yaşar
Kemal. ZüIfÛ Livaneli, Muzaffer Izgü, Feride Çiçekoğlu'nun
bulunduğunu söyledi. Erdal Öz, kitap için gönderiler yazılann.
anı, izlenim, yaşanmış olaylar, somut gerçekler ve öykü
şeklinde yazıldığını söyledi.
Dede Konkut Hikâyelepi' Letoncada
yayımlandı
•ANKARA(AA)- 'Dede Korkut Hikâyeleri'. Letonyalı
Türkolog Uldis Berzins tarafından Letoncaya çevirilerek kitap
halinde yayımlandı. Çocuuklar için hazırlanan ve çeşitli renkli
resimlerde içeren kitap. Letonya'nın başkenti Riga'da,
Türkiye'nin Vilinius Büyükelçiliği himayesinde düzenlenen bir
resepsiyonla kamuoyuna tanıtıldı. "Dede Korkut Hikâyeleri'nin
Letoncaya çevrilmesi bu ülkenin basınında geniş şekilde yer
alırken Türkolog ve yazar Berzins ile yapılan söyleşiler
yayımlandı. Kitaplann bir bölümünün satın alınarak
Letonya'daki kütûphane ve okullara dağıtıldığı. bir bölümünün
de Türkiye'dekı kütüphanelere dağıtılacağı bildirildi.
Bvis yaşıyor mu?
•NEVV YORK (AA)- "Rock kralı Elvıs Presley yaşıyor.
1977'deki ölümü bir maskaralık. O cinsiyet değiştirdi." Bu
iddialar. rock kralının 60. doğum günü etkinlikleri
çerçevesinde, New York'ta sahnelenen bir müzikalin
senaryosu. 'Him' adlı müzikal, Amerikalı aktör Christopner
VValken tarafından kaleme alınmış ve rock kralının 18 Ağustos
1977'de 42 yaşında öldüğüne inanmayanlann teorileri ile
desteklenmiş. Yaklaşık 1.5 saat süren müzikal, Elvis'in
sürrealist bir portresini çiziyor. 1977'de Tennessee eyaletinin
Memphis kentinde herkesi öldüğüne inandıran Elvis, Fas'a
gidiyor ve gördüğü hormon tedavisinden sonra kadın oluyor.
ilk günden itibaren kapalı gişe oynayan müzikal, Ehis'in 8
Ocak 1935'te doğmuş olması nedeniyle düzenlenen Elvis
hatiası etkinlikleri kapsamında sergileniyor.
AST, 'Ay Carmela'yı Samsun'da
sahneliyor
•SAMSLHV (Cumhuriyet)- Ankara Sanat Tiyatrosu (AST),
Rutkay Aziz'in sahneye koyduğu 'Ay Carmela' adlı oyunu
Samsun'da sergiliyor. Samsun-Sinop Tabip Odası tarafından
getirtilen *Ay Carmela', Konak Sineması'nda bugün ve yann
saat 18.00 ve 21.30'da Samsunlu tiyatroseverlerin karşısına
çıkacak.