Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
27 OCAK 1995 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Boğaziçi yasa taslağındaki imar affı maddeleri törpülendi. 'Ayncalıklı ruhsat' anlayışı egemenliğini koruyor
Plansızhk yasaya baglanacakOKTAY EKİNCİ
Başbakan Tansu ÇUIer'in 'İs-
tanbul'a el koyma' planındaki en
önemli operasyonu oluşturan
'Boğaziçi ve su havzalanııa' iliş-
kin yeni imar yasası taslaği, ka-
çak yapılaşmayı önleme adına bu
kez 'plansız yapılaşmanm'önünü
açıyor.
"İstanbul İçme Suyu Havzala-
n ve Boğaziçi Koruma ve İmar
İdaresi Teşkilatımn Kuruluş ve
Görevieri Hakkında Kanun Tasa-
na" adını taşıyan yeni yasal dü-
zenleme. eger lasarlandığı şek-
liyle' TBMM'den geçerse, artık
Büyükşehir Belediyesi'nin sü-
rekli ertelediği "Nazım Planı Ta-
mamlama' çalışmasının da bır
anlamı kalmayacak. Çünkü plan-
da hangi kurallar getırilirse geti-
rilsin, Istanbul "un en fazla korun-
ması gereken bölgelerinde bu ye-
ni yasaya dayanılarak imar ve in-
şaat uygulaması yapılabilecek.
Dahası, bu alanlardakı yeni imar
planı kararlannda da Nazım Plan yine
dikkate almmayarak doğrudan 'hükü-
mete bağh' bir kurul tarafından isteni-
len her türlü degişiklik de onayianıp yü-
rürlüğe sokulabilecek.
Geçen günlerde Bakanlar Kuru-
lu'nda %
prensipolarak' kabul edildikten
sonra TBMM'ye sunulmak üzere son
şekli verilen İstanbuTa el koyma yasa
taslağı" Boğaziçi öngörûnüm, gerigö-
rünüm ve etkılenme bölgeleriyle
kentin kuzeyindeki içme suyu
havzalannı. Karadeniz kıyılan-
na dayanan geniş ormanlık alan-
lan da ıçine alacak şekilde 'imar
yetkileri bakımından' Başbakan-
İığa bağlıyor.
Bayındırlık ve lskân Bakanı
Halil Çulhaoğlu'nun karşı çık-
ması üzerine, bu bölgelerdeki ka-
çak yapılann "para karşıhğında
af&nı' öngören maddelerinde son
anda değışıkhk yapılan taslağa
göre, aynı bölgelerdeki imar ve
planlama yetkileri 'İstanbul İçme
Suyu Havzalan ve Boğaziçi Koru-
ma ve İmar YUksek Koordinas-
yon Kurulu' tarafından devralı-
nacak. Başbakan ve ılgili bakan-
lardan oluşan koordinasvon ku-
rulunun kararlannı ise fstanbul
Valisi başkanlığındaki 'Koruma
ve İmar İdare Heyeti' yürütecek.
Yine bakanlıklara ait il müdürle-
rinden oluşan bu heyetin altında
ise 'u>"gulamadan sorumlu" ola-
Dünyanın en değerii SfTlerinden Boğaziçi öngörûnüm bölgesindeki kaçak inşaatiar özgûrtük dönemi yaşıyor.
rak 'Koruma ve İmar Başkanlığı' altın-
da yeni bir kuruluş oluşturulacak. Böy-
lece Istanbul'un yaklaşık 1-3'ünü kap-
sayan bir kesimde, "Bakanlar Kurulu,
il müdürliikleri ve vaiiüğe bağlı başkan-
hktan oluşan' bır bürokratık hıyerarşı
içerisinde. imar ve inşaat uygulamalan
artık bu yasaya göre sürecek.
Taslağm bu genel yapısına uygun dü-
şen diğerbirhükmü ise söz konusu böl-
gelerdeki imar denetimı için de beledi-
ye zabıtası yerine 'yapı polki' denilen ve
yine valiliğe bağlı çalışacak yeni bir
'imar zabıtası teşkilaü'nın kurulması.
Taslağa göre bu teşkılat Polis Vazife ve
Salahiyet Kanunu'ndaki yetkilere de sa-
hip olarak görev yapacak.
Yasataslağının özellikle 'imar koşul-
lannı' belirleyen maddelerinde de yü-
rürlükteki 'Boğaziçi Yasası' ve Boğazi-
çi Imar Planlan'na aykın olarak 1000
metrekare ve daha büyük arsa ve arazi-
ler için 'yüzde 6 oturma alanlı' ve 2 kat-
lı inşaat olanağı sağlanıyor. tstanbul'a
el koyma yasa taslağının 'asıl amacı'
sergilediği izlenimini veren bir diğer
maddesi de bu bölgeden toplanacak
yüksek imar harçlan ve cezalannın 'üle-
şimiyle' ılgili olanı. Kaçak inşaat sahi-
bı ve sorumlulanna 500 milvon ile 1
Minibüs çarpmıstı
Gazeteci
Ilkin Aydm
yoğun
bakımda
İstanbul Haber Servisi - Gü-
neşli Basın Ekspres Yolu Med-
ya Plaza'nın yanındaki yolda ge-
çirdigi trafik kazası sonucu ağır
yaralanan ve iki gündür İstanbul
Üniversitesi Tıp Fakültesi Has-
tanesi'nde tedavi gören. Yeni
Yüzyıl gazetesi muhabirlerin-
den llkin Aydm'ın sağlık duru-
mu ciddiyetini koruyor.
Şuuru yerinde değil
Hastane yetkililennden alınan
bilgıye göre kaza nedenıyle bey-
ninde ödem oluşan llkin Ay-
dın'ın şuuru halen kapalı bulu-
nuyor. llkin Aydın'ın kazada ay-
nca kalça kemiği de kınlmıştı.
Bir haberden dönerken, Gü-
neşli Basın Ekspres Yolu. Med-
ya Plaza yanındaki yolda 34
LTG 25 plakalı bir minübüsün
çarptığı Aydın, ağırbiçimde ya-
ralanmış ve IC Tıp Fakültesi
Hastanesı'ne kaldınlmıştı. tlkin
Aydın'a çarpan minibüsün
şoförü ise olaydan sonra polise
teslim olmuştu.
Yeni yasa tasansı belediyenin belini bükecek
ÎSKİ'nin gelirlerine tırpan
İstanbul Haber Servisi - Hükümetin,
tstanburun içme suyu havzalan ve
Boğaziçi'ne ilişkin hazırladığı yasa
tasansı. İstanbul Büyükşehir
Belediyesi'nin elindeki yetkileri almakla
kalmıyor, ISKl'nin bazı gelırlenne de el
koyuyor.
u
İstanbul İçme Suyu Havzalan
ve Boğaziçi Koruma ve İmar İdaresi
Teşkilatı'run Kuruluş ve Görevleri
Hakkında Kanun Tasansı" neler
getıriyor? İstanbul İçme Suyu Havzalan
ve Boğaziçi Koruma ve İmar İdaresi;
Yüksek Koordinasyon Kurulu. Koruma
ve tmar İdare Heyeti, Koruma ve imar
Başkanlığf ndan oluşuyor. Koruma ve
İmar Başkanlığının görevlen: Boğaziçi
imar planlannı ve Boğaziçi alanında bu
kanun amacına uygun yatırımlan ve ilgili
diğer faaliyetleri düzenleyen imar
uygulama programlannı ve ilgili diğer
pİanlan hazırlamak, Knıma ve tmar
İdare Heyeti'ne sunmak. Boğaziçi ve
koruma alanında imar uvgulamalannı.
ruhsat ve izin işlemlerini yürürmek.
Boğaziçi ve koruma alanında vapılan ve
inşaatlan kontrol etmek. İmar
uygulamasına ve ılgili yasalara aykın
yapılar hakkında alınan yıkım kararlannı
uygulamak. Söz konusu kanunla verilen
denetim. koruma ve yetkili kurul
kararlannui 'ınfaz' göre> lerini yerine
getirmek üzere Polis Vazife ve Salahiveti
Kanunu'ndaki yetkileri de 'haiz' olarak
zabıta teşkilatını kurmak ve çalıştırmak.
Başkanlığın gelirleri şu şekilde
sağlanacak: Her yıl genel bütçeden
aktanlacak ödenekler. Boğaz
köprülennden geçiş ücretlerinin yüzde
10'u. Koruma havzalaruıdan bölgeye
sağlanan içme suyu gelirinin yüzde 20'si.
Koruma \e Boğaziçi alanında yapılacak
bina ve tesislerin ruhsat harçlan ile
cezalar. Yurtiçi ve yurtdışından bağış ve
yardunlar. Başkanlığın gelirlerini
düzenleyen 6. maddenin 3. fikrası şöyle:
"Ruhsat harçlan ile buna ek olarak
aiınacak cezalardan elde olunacak
gelirlerin bir bölümü 'Başbakan'
tarafından (Hükümet denilmiyor)
Hazine'ye, fonlara veya ihtivaç duyulan
kuruluş bütçelerine aktanlabilir."
milyar lira arasında ceza öngö-
rülen, aynca yine hem Boğazi-
çi'nde, hem de su ha\zalannda
ruhsatlı yapı için 'metrekare ba-
şına 1-50 niihon lira' harç bede-
li getirilen taslakta, trilyonlara
varabilecek bu gelirin 'birbölü-
müne' Başbakan tarafından el
konulabileceği de belirlenmiş
durumda.
Bu yasa durdurulmalı
Taslakta. 'Başbakanhk' yeri-
ne doğrudan 'Başbakan' şeklin-
de tanımlanan bu yetki, bölge-
den toplanan paralann hıç değil-
se yine bu bölgeye hizmet yeri-
ne, 'ihtiyaç duyulan başka yer-
lere' rransferine de olanak sağ-
lıyor. Böylece, özellikle meslek
kuruluşlan ve diğer duyarlı ku-
rumlann 'oldukça kısrtlan-
mış'itiraz haklan daha baştan
etkisiz kılınacak ve planlar ger-
çekten yanhş ve hatalı bile olsa-
lar, bekletilmeden yürürlüğe so-
kulmuş olacakJar.
Böylesi bir yasaya ve imar denerimi-
ne konu olan Boğaziçi öngörûnüm. ge-
rigörünüm ve etkilenme bölgelenyle.
bunlara komşu ve Karadenız'e dek da-
yanan Sanyer-Beykoz yörelerindeki or-
manlık alanlar, aynı anda 'SİT alanı'
olarak 2863 sayilı koruma yasasının hü-
kümlerine bağhlar. Aynı nedenle yine
bu bölgelerde, özellikle kültürel ve do-
ğal dokunun korunmasına yönelik imar
kurallan içinse 'Kûltür ve Tabi-
at Varhklan Koruma Bölge Ku-
rulu'nun kararian geçerli.
Evet. Bu yasa, mutlaka durdu-
rulmalı ve deyim yerindeyse fs-
tanbul'un 'yağmurdan kaçarken
dohıya yakalanması' önlenmeli.
İstanbul için öncelikle yapıl-
ması gereken, imar ve planlama
konusunda var olan yerel yetki-
leri 'kabluncı vedemokratik' bir
düzeye getirmek; yanı sıra özel-
likle kaçak yapılaşmaya karşı ye-
ni bürokrarik kunımlar yaratmak
yerine, yine var olan yerel organ-
lann 'görevi ihmal suçlanna' kar-
şı ağır ve etkin yaptınmlan yü-
rürlüğe sokmaktır. Örneğin, fs-
tanbul'a hâlâ bir Nazım Plan"ı
getiremeyenler ya da getirme-
yenler, bu aymazlıklannda 'öz-
gûr' kaldıklan sürece, Boğaziçi
ve su havzalannı ne 'emin eüer'
kurtarabilir, ne de Tansu Çil-
ler'in başbakanhk elleri...
Eminönü'nden, Kadıköy ve Bostancı'ya çalışacak deniz otobüsleri hizmete girdi
Erdoğan'dan4
dua'h bayrak töreni
• Büyükşehir Belediye Başkanı
Tayyip Erdoğan, Eminönü'nden
Kadıköy ve Bostancı'ya çalışacak ikı
deniz otobüsünün sefere konması
nedeniyle düzenlenen törende direğe
'dua' okuyarak bayrak çektirdi.
İstanbul Haber Servisi - tstanbul Bü-
yükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdo-
ğan, lstıklal Marşı eşliğınde direğe bay-
rak çekilmesi kuralını değiştirdi. Erdo-
ğan, yeni sefere konan deniz otobüsünün
direğıne "dua" okuyarak bayrak çektirdi.
ltalya'nın "Temiz EUer" operasyo-
nunun ünlü savcısı Di Pietro'nun Türk
işadamlanna ahlak dersi vermeye çağnl-
masını eleştiren Erdoğan. belediyedeki
rüşvet ve yolsuzluklan önleyerek en bü-
yük "mega" projelerini gerçekleştirdik-
lerini söyledi.
Tayyip Erdoğan dün Eminönü'nde ya-
pılan Deniz Otobüsleri Iskelesi'nin açı-
lışı ile bu iskeleden Kadıköy ve Bostan-
cı arasında çalışacak olan iki deniz oto-
büsün hizmete girme törenine katıldı.
Belediye bandosunun Istiklal Marşı'nı
okumasından sonra bir konuşma yapan
Erdoğan, iki deniz otobosünün alınma-
sıyla Avustralya ile iyi birdıyaloğun baş-
latıldığını, Boğaz tüp geçişi projesinin
de Avustralya tarafından yapılabileceği-
ni söyledi. TÜSİAD'ın Di Pietro'yu Tür-
kiye'ye davet etmesini eleştiren Erdoğan
şöyle dedi:
Önümüzdeki hafta düzenli olarak seferlere başlayacak olan Aksemsettin ve Ertuğrul Gazi adlı deıüz otobüsleri Eminö-
nü-Kadıköy arasıru 20dakikada.Eminönü-Bostancıarasınıiseyanmsaattealacak. (Fotoğraf: MEHMET DEMİRKAYA)
"Bir sivil toplum kuruluşu. Itahan sav-
cıyı, "Temiz Eller" operasyonunu gerçek-
leştirdi diye, bizim işadamlanmıza'ah lak
dersi' vermek üzere buraya davet edivor.
Ben bu adımu bu ülkenin insanuıa haka-
ret olarak telakki ediyorum."
Bazı kişilerin kendilerine "mega"pro-
jelerinin ne olduğunu sorduklannı belir-
ten Erdoğan, en büyük "mega" projeyi,
belediyelerdeki rüşvet ve yolsuzluğunu
önleyerek gerçekleştirdiklerini söyledi.
Konuşmalardan sonra, Deniz Otobü-
sü lskelesi'nin kurdalesini keserek iske-
lenin açılışını yaptı. Buradan Aksemset-
tin adlı deniz otobüsünün güvertesine çı-
kan Erdoğan "dua" eşliğinde direğe bay-
rak çektirdi.
Klasik pervane yerine "su jeti" ile
çalışan yeni deniz otobüslerine Aksem-
settin ve Ertuğrul Gazi adlan verildi.
Eminönü-Kadıköy arasını yaklaşık 20
dakikada alacak olan deniz otobüsünde
yolcu ücreti 20 bin lira; Eminönü-Bos-
tancı arası ise 50 bin lira.
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KJŞLALI
Üç Yol AjjziL
Ecevit dışı sol, üç yol ağzında.
Birinci yol, Karayalçın-Baykal ikilisi ile devam etmek...
Ve bu yolun nereye götüreceği fazla belli oldu. Ama gene
de bir şansı var. Çünkü büyük kurultay delegelerinin -en
azından- bir bölümünü kendilerine göre oluşturmuşlar.
Birisinin genel başkan olması, ya da ıkisinin birlikte yö-
netime talip olmalan hiçbir şeyi degıştirmez. Çünkü ikisi de,
inandıncılıklarını yitirmişler.
Kuşkusuz ikisinin de önemli nitelikleri var. Birikimleri var...
Ama "ideolojik" kaygılan yok! (Belki en önemli ortak nok-
talan da bu.)
Kişisel olarak sempati duyduğum Sayın Karayalçın için
ideoloji değil, "iş yapmak" önemli. Eski parti ve hükümet
arkadaşım Sayın Baykal içinse; belirgin bir biçimde sağda
olmamak ve kendisi başta olmak kaydıyla "her ideoloji"
makbul.
Onlar, numaracı Cumhuriyetçi ile de kol kola olabilirier,
Kemalist ile de ve hatta liberal sağcı ile de... Inandıncılık-
lannı -başarısızlıklanndan çok- bu nedenle yitirmişlerdir.
CHP-SHP ortak kuaıltayı bu birinci yolu seçerse, oyla-
nn DSP'ye kayışı hızlanır. •
Ecevit'in "almam" demeyecegı isimler de, arkalarına bi-
le bakrnadan kapıyı çarpıp çıkarlar.
Parti, yapılacak ılk seçimde barajı geçemez... Ve biter!
• • • #
ikinci yol, Cem-Karakaş çizgisidir.
ikisinin de birikımlerine. üretıciliklerine, dürüstlüklerine
ve bunlann ürünü olan kişiliklerine saygı duyanm. Ama -
özellikle Karakaş çizgisinin- "Altıok"\u bayrakla bağdaşma-
yacağına, ona zarar vereceğine, ona saygısızJık demek ol-
duğuna inanınm.
O çizginin toplumda "ciddi" bir desteği olmadığına ina-
nınm...
Gene de bu yol denenebilir. Belki de denenmelidiıi
Denenmelidır ki, Kemalızm dışı solun 21. yüzyıla girer-
ken Türkıye gerçeklen ile ne ölçüde bağdaşabildiği.. Boy-
ner hareketinden bir farkı olup olmadığı.. seçmenden yüz-
de kaç oranında oy alabildiği anlaşılsın!
Ve de soldaki kafa kanşıklığı son bulsun!
Bu durumda "Altıoklu bayraktan ve isimden vazgeçilir.
Parti küçülür, ama tutarlılık kazanır. Bir süre daha yoluna
devam eder. Sonra da Boyner ile Ecevit arasında paylaşı-
lır...
•••
Üçüncü yol, Kemalizm yoludur.
Inançsızlardan, çıkarcılardan, yıpranmışlardan annmak-
tan.. sıfırdan başlayarak, yeni baştan yapılanmaktan.. "Ku-
vayiMilliye" ruhunu 21. yüzyıl koşullannataşımaktan.. em-
peryalizmin dayattığı "yenidünya ideolojisi"n\n gerçekan-
lamını kitlelere iyi anlatmaktan.. "düzeni değiştirme" isten-
cine -içtenlikle- sahip olmaktan geçer.
Insan ve ulus sevgısini, toplumu "yeniden" aydınlığa çı-
karma heyecanını, kişisel amaç ve beklentilerin önüne ge-
çirebilme özverisinden geçer!
Ve bu durumda da, DSP ile ayrı ayn çatılar altında olma-
nın bir anlamı kalmaz!
Sol da tıkanıklıktan kurtulur.. demokrasi de.. Türkiye de.
•••
Seçmek serbest.
Her yolun nereye götüreceği belli.
Ama seçimlerin çok yaklaştığı ve "deneme" için yeter za-
man kalmadığı da bir gerçek. Ve acaba, şu düşüncenin
sahıbi Oktay Ekşi mi haklı:
"Bulunacak en güçlü isim. adresi belirlenmiş olan topar-
lanmayı gecıktirmekten -bir bölücü rolü oynamaktan- baş-
ka sonuç vermeyecektir. Beğensek de beğenmesek de
bilehm ki, o adres artık Ecevit'in DSP'sidir."
Birinci ve ikinci yol, oyların Ecevit'e akışını hızlandınr.
Üçüncü yolun sola getireceği "katkı" ise daha uzun vade-
lidir...
CHP-SHP ortak kurultayının delegeleri "yaşamsal" bir
tercih yapmak durumundalar!
Garanti Finansal Kiralama
Anonim Şirketi'nden
tasarruf sahiplerine duyurulur
Garanti Finansal Kiralama A. Ş.'nin ilk yıl brût % 89 sabit, müteakip
yülarda degişken faizli, yılda bir faiz ödemeli 14.12.1995 vadeli
III. tertip 20.000.000.000.- TL nominal değerii tahvillerinin
14.12.1994 -14.12.1995 dönemi için geçerli olacak faiz oranı
brüt % 131 olarak belirlenmiştir.
îşbu tahvTİlerin halka arzı Sermaye Piyasası Kurulu'nun 25.10.1993
tarih ve 55/G-3 sayılı kaydına dayanmaktadır. Ancak bu kayıt
ortaklıgın ve tahvülerin Kurul ve kamuca tekefîulü anlamına gelmez.
Tahvil ihracına ilişkin izahname 12.11.1993 tarihli 3404 sayılı
Türkiye Tlcaret Sicil Gazetesi'nde yayımlanmıştır.
• •mGARANTİ
• İ L Ü L E ASING
Akıllı yatırım. Akılcı işbırligi.
GARANTİ FİNANSAL KİRALAMA A.Ş.
GENa MODORLOK: Ortaklar Caddesi, Bahçeler Sokak No: 13 Mecıdiyeköy 80290 İstanbul
Tbl: (0-212) 288 55 08 (6 hat) Faks: (0-212) 274 18 45
TEKSTtL GRUBU: Faüh Caddesi, Akçaagaç Sokak No: 1 Kat 2 Merter 34010 İstanbul
Tfel: (0-212) 637 28 82 (4 hat) Faks: (0-212) 637 06 84
Tavsiye kararı iptal edildi
Bakanlık, Alevi
gafinı düzeltti• Milli Eğitim Bakanlığı, 'incect' sözcüğünün
karşılığına 'Kızılbaşhk' tanımını getiren
Langensheidt's School Dictionary English adlı
sözlügün 'tavsiye karan'nı iptal etti.
• Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Ramazan
Çetindağh'nın onayıyla alınan kararda, toplumun bir
kesiminde tepkiye yol açması nedeniyle,
"Langenscheidt's School Dictionary English"adh
sözlüğe 1989 yılında verilen tavsiye karan kaldınldı.
EMİNE KAPLAN
ANKARA - Mılli Eğitim Ba-
kanlığı Talim ve Terbiye Kuru-
lu. aile içi cinsel ilişki anlamı-
na gelen "incect" sözcüğünü
"Kızılbaşlık" olarak açıklayan
Ingilizce sözlüğe verdiği "tav-
siye karan"nı 5 yıl sonra iptal
etti.
Milli Eğitim Bakanlığı, Re-
suhi Akdikmen ve Ekrem Uz-
TCC Başkanı Nail Cüreli: Faili bulunmayan cinayetten devlet sorumlu
'Yolsuzluk yapan, basını hedef alıyor'
İstanbul Haber Servisi - Türkiye
Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Nail
Güreli. "medya terör yapıyor"
gerekçesiyle basına saldınp hakaret
edenlerin çoğunun sıyasi kışıler olduğunu
söyledi. Bu sıyasetçileri "yolsuzluğa adı
kanşmış ve siyaseti dolap beygiri gibi gören
kişiler'* olarak nıtelendiren Güreli, "Kendi
haksızlığını. başansızlığını ve yolsuzluğunu
örtmek için bütün faturayı basına
çıkararak, medyaya karşı terör havası
estirmektedirler. fşte bu, medyaya karşı
terördür" dedi.
Güreli, medya üzerinde estirilen bu terör
havasının, gazete binalanna yapılan sılahlı
saldınlar ile basın mensuplanna yönelik
faili meçhul cinayetlere zemın
hazırladığını vurguladı.
İTÜ Vakfı Sosyal ve Kültürel Hizmetler
Komitesi tarafından düzenlenen "Medya
terörü ve medyaya karşı terör" konulu
söyleşi. dün vakfın Maçka'daki sosyal
tesislerinde yapıldı. Söyleşiye konuşmacı
olarak katılan TGC Başkanı Nail Güreli,
bazı yayın organlannın ve gazetecilerin
yapttğı hatalar nedeniyle bütün medyayı
suçlamanın yanhş olduğunu söyledi.
Medyada yapılan hatalann bır
özeleştirisini yapan Güreli. basın
özgürlüğünün bireysel bir özgürlük
olmadığını belirtti.
Gazeteciliğin bir anlamda zamanla
yanşmak olduğunu belirten Güreli, haberi
yetiştirmek adına baa yanlışlann
yapılabildiğini dile getirerek bunlann
affedilebileceğini söyledi.
Bu tür yanlışlar nedeniyle basını
suçlamanın büyük haksızlık olacağını
nederuni biraz da burada aramak
gerekiyor. Yapılan hatalara rağmen basına
sahip çıkmamız gerekir" dıye konuştu.
Med> a terörü kadar medyaya karşı
terörden de söz edılmesi gerektiğini
belirten Güreli, medyaya saldınp hakaret
eden kişilerin çoğunun siyasi olduğunu
söyledi.
TX G
GC Başkanı Nail
Güreli, bazı yayın
organlarmm ve gazetecilerin
yaptığı hatalar nedeniyle
bütün medyayı suçlamanın
yanlış olduğunu söyledi.
Mumcu ve Kutlar örnek
savunan Güreli, günümüz Türkiyesı'nde
yargının ve TBMM'nin yapması gereken
pek çok şeyi, medyanın üstlendiğini ifade
etti. Yolsuzluk iddialannın üzerine yargı
ve TBMM'den çok, medyanın gittiğini
\oırgulayan Güreli, "Pek çok kurumun
işlev ini ttstlenmek durumunda kalırsanız,
yaptıgınız hatalar da artar. Hatalann
Söz konusu kişilerin, medya üzerinde
terör havası estirdiğini vurgulayan Güreli,
bu durumun, faili meçhul cinayetlere ve
gazete binalanna yapılan silahlı saldınlara
kadar uzandığına dikkat çekti.
Medyaya karşı terörün, silahlı saldınlara
ve basın mensuplanna yönelik faili
meçhul cinayetlere zemin hazırladığına
değinen Güreli. Uğur Mumcu ve Onat
Kutlar cinayetlerini buna örnek olarak
gösterdı. Devletin. söz konusu cinayetlerin
faillerini bulmakla görevli olduğunu ifade
eden Güreli, faili bulunmayan her
cinayetten devletin sorumlu olduğunu
söyledi. Faili meçhul cinayetlenn sayısının
3 bıni bulduğunu da dıle getıren Güreli,
"Bunca faili cinavetten sonra artık insaıun
sorası geüyor" diyerek "acaba gerçekten
faili meçhul mü, yoksa faili devlet mi"
sorusunun sorgulanmasını ıstedi.
bey tarafından hazırlanıp Ders
Kitaplan Anonim Şirketi tara-
findan yayımlanan, "Langensc-
heidt's School Dictionary Eng-
lish"adlı Ingilizce sözJüğe 1989
yılında verdiği "tavsiye kara-
n"nı kaldırdı.
Milli Eğitim Bakanhğı Talim
ve Terbiye Kurulu, Cumhuri-
vtrt'te "Milli Eğitim'de Kızılbaş
Skandalı" başlığıyla yayımla-
nan haber üzerine 19 ocak per-
şembe günü inceleme başlattı.
Yapılan inceleme sonucunda
Ingılızce sözlügün eğitim ve öğ-
retime uygun olmadığı karanna
vanldı. Eğitim Araçlan İncele-
me Yönermeliği'nin "Eğitim ve
ögretim açısuıdan uygun bulun-
madığı, yapılan inceleme, adli ve
idari sonışturma sonucu tespit
edilen eğitim araçlarının tavsiye
karan iptal edilir" hükmü uya-
nnca sözlügün tavsiye karan ip-
tal edildi. Talim ve Terbiye Ku-
rulu Başkanı Razaman Çetin-
dağh'mn onayıyla alınan karar-
da şöyle dendi:
"Adı geçen kitapta 'lncest:
Akraba ile zina, Kızılbaşlık' ifa-
desinin yer aldığı. yaptlan ince-
lemede anJaşılmıştır. Bahse ko-
nu sözlükte geçen bu ifadenin
toplumun bir kesiminin infiaU-
ne yol açması nedeniyle, yönet-
meliğin 18 maddesi a fikrası ge-
regi eserin tavsiye karan iptal
edihniştir."
Eğitim Araçlan İnceleme
Yönetmeliği'ne göre, eğitim ve
öğretim açısuıdan uygun bulun-
madığı, yapılan inceleme, adli
ve idari sonışturma sonucu be-
lirlenen, bakanlığın izni olma-
dan kalite ve içeriğinde degişik-
lik yapılan, bakanlığa ve baş-
kanlığa yönelik yanlış veya ya-
nıltıcı beyanda bulunulduğube-
lirlenen eğitim araçlannın tav-
siye kararian kaldınlabiliyor.