Katalog

5EYLUL1994PAZARTESI • * * * CUMHURIYET SAYFA HABERLEREV DEVAMI 17 Yargı bütçesi yetersiz I Baştarafi l.Sayfada leştırme v onundekı ısteksızlığını gosterdığını ılen suruvor Turkıje Cumhunjetı tanhın- de ılk kez 1992 vıbnda yargıç ve savcılann maaşlannı voıkselt- mek amacıvla e>lem >aptığıru anımsatan hukukçular. bunun hukuk devletı ve hukukun us- tunluğu ılkelennı gozeten hıçbır ulkede vaşanmadığına dıkkat çekı> orlar Yargılama vontemlennı belır- leven >asalann, davalan kısa su- rede sonuçlandırmava >onebk olduğuna dıkkat çeken hukuk- çular, bu vasalann teknoloıık gelışme>e gore veruden duzen- lenmesı gerektığıru dıle getın- yorlar Hukukçular \argminen önemlı sorunlannı su başhklar alünda topluvor • Yargmın bağlı olduğu 4da- let Bakanlığı, \nadolıTnun küçük ilçelerimk'ki adli\elerlc en geniş taşra orgutune sahip ba- kanlıklardan olmasına karşın devlet butçesınin sadece vüzde bi- rini harca>abili>or. 8% trilyon li- ra} ı geçen 1994 jılı butçesinden Adalet Bakanlığı'na, 9 tril>on 307 miljar lira pa> duşuvor. Aynı devlet butçesinden, \İilİi Sayun- ma Bakanlığı'na 77 trihon, İçiş- leri Bakanlığı'na bağlı bir Genel Mudiırluk olan Emnhet Genel Müdurlüğu'ne 22 triljon 839 mil- yar verilivor. D\ P-SHP koalis- yon hukürneti devlet butçesinden, Divanet İşleri Başkanlıği'na 8 trihon 368 milvar lira avırarak tercthini gosteriyor. • Buvuk çoğunluğu maaşlara giden bu para, ne \eni adlive bi- nalannın vapılması. satın alın- ması veva eksikliklerinin gideril- mesine yetiyor ne de adliye çalı- şanlannın y akındıkJarı duşuk maaşlann yukseltilmesi veya mahkeme kalemlerinin teknolo- jiden yararlanmasına... • Bakanlık \erilerine göre 925 adliye binasının 7I'i Adalet Ba- kanîığı'na aıt. 561 adliye binası, hıikümet konaklarında y a da hu- kümet konağının yanında blok halinde. 92 adliye binası, belediye ya da diğer kamu kunıluşiarının binasında faalıyet gosterirken 201 adliye kiralanan bınalarda bulunuyor. • Bİitçe yetersizliği nedeniyle bir türlü vararlanılamavan bilgi- sayar teknolojisiy le en aza indi- rilebilecek burokrasi, adlive per- sonejinin ağır iş yukunu oluşturu- yor. İletişim teknolojisiy le 1-2 da- kikada gelebilecek bir belge, ay- larca postada kalıyor. Davalar gereksîz yere uzuyor. Dosyalar, birbirine eklenmiş kağıt tomarlar halinde adliye koridoriannda yığüıyor. • Iş yoğunluğunun yuksek ol- duğu büyük kentlerde, adliveler- de kıituphane olmavtşı, te'k bir kanun kulliyatınuı birden fazla mahkeme uyesi tarafından kul- lanılmasını yaratıyor. Kanunlar, fotokopiyle çoğaltüarak mahke- meler arasında değiş tokuşla kul- lanılıvor. • Diğer birçok de*let dairesin- de olduğu gjbi adüvelerde de pa- rayla iş gonilduğu iddialan, yargıya guveni sarsıyor. Adliye çauşanlan, bu iddiaya "\sgari geçinme sınınnın 4 milyon 600 bin lira olduğu ulkede 4 milyon lira maaşla kimseyi dûrüst olarak çaltştıramazsınız1 " derken. bu so- runun çözumu, Adalet Ba- kanlığı'na bırakılıyor. • Adalcte ayrılan pay ın azlığı, kişilerin de>lete karşı açtığı da- valarda da kendisini gosteriyor. Hakkını arayan vatandaş, ka- zandığı dava sonunda zarannı "odenek yok" gerekçesiyle gide- remiyor. Zarar gören tatandaşın alacak isteminin karşısına ''dev- let malının haczedilemeyeceği" kuralı da eklenince, zaran gün- den gune artıyor. • Hukumet, ekonomik kriz nedeniyle açıkladığı istikrar paketiy le adaletten tasamıf edi- yor. Vİahkeme kalemienne tebli- gat pulu aluunıyor. Gondenleme- yen tebligatlar, davaları uzatıyor. vatandaşın adalete guveni lyke yokedüivor. Bunun en çarpıcı or- neği, 5 binden fazla y atırımcının 1 trilyon 200 milvar İiralık bir pa- rasının sozkonusu olduğu \OG Turkinvest şirketinin iflas dav ası- nda yaşandı. Davanın açıldığına ilişkin mahkeme tebligatı. tebü- gat pulunun olmaması nedeniyle iflası istenen AOG Turkinvest şirketine 2 ay y apılamadı. Şirke- tin avukatı, davanın ilk duruş- masına. davayla ilgili tebligat ulaşmadığı için katılmayınca davanın ilk duruşması yapıla- madı. \uzde yuze yakın enflas- yonun yaşandığı ulkemizde 1 tril- yon 20Ö mily ar İiralık dav a, sade- ce pul yokluğu nedeniyle 2 ay gecikerek başladı. BIZ BIZE ERDAL ATABEK • Baştarafi 4. Sayfada tenın de yuklu birfaturası vardır Eğer boyle bır sorumlu- luk duyulmazsa "seleksıyon naturel - doğal ayıklanma" kuralı ışler Bu da "doğada en guçlu olanın, koşullara en tyı uyum sağlayanın canlılığını surdurup çoğalanm " ha- yatta kalabılmesı demektır Nukleer bir savaştan sonra butun canlıların yok olacağı, ama hamamboceklerının sağ kalıp dunyayı dolduracakları da bir araştırma sonu- cu olarak açıklanmıştı Çok çocuk yaparsınız, eyı de olur amasağlıklı bakamazsanız buyuyemez olur Şoy- le boyle buyutursunuz, ama okutamazsınız toplumda hep sıkıntı çekerek yaşamak zorunda kalır Bir toplumda hızlı nufus artışı, o toplumun gucu sayılırdı Tarım top- lumlan ıçın de bu goruş doğruydu Çunku tarım ışı, çok sayıda ınsan ıster, kol gucu ıster yakın akrabalık bağları ıster Koylu ıçın nıcelık onemlıdır, nıtelık daha sonra ge- lır Onun ıçın de bu yapının gunumuzdekı kurumları (dın de bu kurumlardan bırısıdır) doğum kontrolune karşı çıkmışlardır Bugun Hırıstıyanlık da islam dını de doğum kontrolune karşıdırlar Dunya Nufus Konferansı radıkal dıncıler tarafından tehdıt edılmektedır Dınlerın doğum kontrolune karşı çıkmaları tarım toplumlarının "daha çok ınsan gucu ' gereksınmelerının sosyolojık sonucu- dur Ama endustrı donemı ' daha cok değıl, daha lyı ye- tışmış ınsan' gereksınmesını yaratınca durum değıştı işlenen topraklar bıle makınelı tarıma geçınce, hele de fabrıka uretımı gıderek ış bolumunu arttırınca, kentlerın doğuşuyla buyuk aılenın bırlıkte yaşaması guçleşınce "Bakabıleceğın kadar çocuk yap goruşu ağırlık kazan- dı Bugunkuçatışmanın temelı debudur Endustrı toplu- mu ıçın lyı yetışmış ınsan gucu (nıtelık), sayı çokluğun- dan (nıcelık) çok daha onemlıdır Bızım ıçın de artık "Ne ış olsa yaparım dıyenlerın ışsız kaldığı, 'Ben ancakşu ışın şu ozel bolumunu yaparım dıyen uzmanlaşmış kı- şılerın ış bulabıldığı donemler gelmıştır Onun ıçın de doğurup doğurup "Coluk cocuk actır, devlet bunlara sa- hıp cıksın demenın hıcbır yararı yoktur gıderek boyle bir devlet de kalmayacaktır Eğer butun dunyayı duşu- nursenız Afrıkalıların çok çocuk doğurup Avrupa ve Amerıkalılann da bunları besleyıp buyutmek, sonra da okutup ış bulmak gıbı bir tasaları olmasını beklemek de pek akla uygun değıldır Kosullar değıştırılmedığı za- man, doğanın "seleksıyon naturel - doğal ayıklanma" kuralı ışleyecektır Bu durumda doğanların buyuk bir bolumu açlık ve bakımsızlıktan -sımdı olduğu gıbı- ole- cek, buyuyenler de dunyanın gelışmıs bolgelerıne yayılıp -şımdı olduğu gıbı- goçmeo olarak yaşamaya ça- lışacak, uyabılenler oradakı refaha ortak olurken uya- mayanlar savaşmanın yollarını arayacaktır Bu arada uzerlerındeyaşadıkları coğrafyanın gerektırdığı kulturel gelışmelerı gosteremeyen toplumlar da gelışmıs kultur- lerın artık askersel olmayan, ama sonuçta pek farkı kal- mayan sosyal, ekonomik, kulturel somurgelerı olarak varlıklarını surdurmeyecalısacaklardır Bu arada gelıs- mış ulkelerın kımı zaman hesaplarıyla kımı zama'n planlarıyla aralarında çatışma eksık oimayacak, boyle- ce yatakta yapamadıkları nufus kontrolu savaş alanla- rında trafıkkazalarında, hastayataklarıodagerçekleşe- cektır Bugun gelışmıs ulkelerın uğrastığı konular olan telekomunıkasyon gelışımı, tuketımın çesıtlenmesı bı- lımsel teknolojık yenılıkler dunyanın ekonomik paylaşı- mı, sanatın gelıştırılmesı g:bı ufukların yanında ıcınde bızım de yer aldığımız ulkelerın ' komsularıyla savaş hazırlığı", "ıç çatışma , 'salgın hastalıklar", "yangın, se/"gıbı afetler, "trafık meydan muharebesı"gıbı konu- larla uğraşıyor olması hıçbır şey anlatmıyor mu' lyısı mı bız, gene çoğaimaya bakalım Zıra gerısı akıl ıstıyor G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi l.Sayfada Zülfii Livaneli konserı Duzenleyen de tabıı anakent beledıyesı değıl Çankaya Belediye Baskanı Doğan Taşdelen'dı 80 lı yıllarda verılen parayı az bul- duğu ıcın ya da peşın verılmedığı ıçın pek çok konserı ıptal eden Livaneli - nın bugun ' bedava konser vermesı guzel bir gelısme Bunda, Istanbul Beledıyesı baskan adaylığı ve sonrasındakı sıyası gelıs- melerın katkısı var kuskusuz Ama sonuç olarak guzel Livaneli yı anlatmaya gerek yok herkes tanıyor Eskı parçalarına bır- kaç yenısını daha eklemıs Bınnde Ankara nın akasya kokan sokaklarını anlatıyor dığerı yuzyılın basında ıs- kence vecezaevlerını anlatan bir halk turkusu Ama kalabalık hıpodromu doldu- ranonbınler anlatmaya değerdı Kımı yuz ellı bın kısı olduğunu soyledı kı- mıne gore 80-100 bın arasındaydı Gunesın batısıyla bırlıkte kalabalı- kların ıçınde ışımaya baslayan mum- lar yukselen koro gokyuzune uza- nan eller betımlemesı zor bir tablo serdı gozlerımın onune Ne elını kolunu bağlamıs tepkısız oturanlar vardı ne de çılgınca kendın- den geçıp avaz avaz bağıranlar Duzeylı, heyecanh ne ıstedığını bı- len bir kalabalıktı Onbinlerin Aydınlattığı Gece... lcıme yepyenı umutlar tohumlar serpıldı Zaman kavramının ne kadar gorecelı olduğunu bir kez daha gozle- rımle gordum Pir Sultan'ın 400 yıl oncekı, Yuru bre Hızır Pasa sı Tarkan ın Aaca- yıpsın ınden cok daha canlı ve ye- nıydı onbinlerin dudaklarında Ve cumhurıyet laık Turkıye Cum- hurıyetı Atatürk Kurtulus Savası Samımıyetle soylemelıyım, bas- kası anlatsa Bıraz abartma var mı' dıye sorarım kendı kendıme Sarkılar bir ağızdan soylendı alkı- slar yukseldı ama rekor Çankaya Belediye Baskanı Dogan Tasdelen ın konusmasının ılk cumlelerındeydı Tasdelen başladı Ataturk un kurduğu Kalabalık neredeyse topyekun alkısa başladı Tasdelen devam ettı Laık Turkıye Cumhurıyetı Ve alkıslar doruğa ulastı Yuz bın kışı sahıdım alkıs rekoru bu cumledeydı Ikıncılığı Kurtulus Savası sehıtlerı aldı Sonra PırSultan Bunun bir anlamı olmalı öbek obek yukselen sloganlar arasında en çok yankılananı, 'Turkıye laıktır, laık kalacak tı Hıpodromun alaca aydınlığında, Ataturk un 70 yıl oncekı Tam bağımsız cağdas Turkıye dusunce- sı 80 lıyılların DostumBush dıye baslayan yenı Turkıye meraklıla- rının dusuncelerınden çok daha par- laktı Belkı en buyuk tehlıke ya da olum- suzluk, Ataturk u yenemeyeceğını anlayanların onu kullanması IsteRe- fah Erbakan her yerdesoyluyor Ataturk yasasaydı Refahlı olur- du Belkı baska söyleyecek sey bu- lamıyor Ama ote yandan RP lı Rıze Belediye Baskanı Şevki Yılmaz Ata- turk e suıkast duzenleyen Ziya Hur- şit'ın adını bir sokaga verıyor Tur- kıye de herkes Ataturk un fıkırlerını benımsemek zorunda değıl Ama sahte Ataturkçuler sadece toplum sevıyor dıye Ataturk u bayrak yapan- lar samımı olsalar ve gerçek duşun- celerını soyleseler her sey yerıne otu- racak BasyazarımızNadirNadi 16 Aralık 1965 te Cumhurıyet tekı yazısında soyle dıyor Buyuk kahramanın omru bo- yunca nefret ettığı ve butun gucu ıle bızı kurtarmaya çalıstıgı dogmacılığı şımdı gerıcıler onun adına sığınarak yenıden tam anlamıyla hortlattılar Gerıcıler bu yolda o kadar ılen gıttıler kı bugun Ayasofya nın camıye cevrıl- mesını ısterken bıle gozlerımızın ıcı- ne baka baka Ataturk sağ olsa o da boyle dusunurdu demekte hıcbır sakınca gormuyorlar Ataturk un yuce adını maskara ol- maktan kurtarmak ıcın barı bız bu adamlara karsı durmasını bılelım ve gogsumuzu gere gere onlara sesle- nelım Cağdas uygarlıga sırt cevır- mek Ataturkculukse bız Ataturkcu degılız Hayatta en hakıkı mursıt ılım değılse bız Ataturkcu değılız Vıcdan ve fıkır ozgurluğu doğruyu aramak doğruya ınanmak ınandığımızı sa- vunmak hakkını bıze vermıyorsa bız Ataturkcu değılız Ulusal bağımsızlık baskalarının uydusu halinde yasa- mak anlamına gelıyor ve halkcılık ıl- kesı halkın bir mutlu azınlık elınde cennet vaatlerı ıle omur-bıllah somu- rulmesı sayılıyorsa bız Ataturkcu de- ğılız1 Nadı nın sozunu ettığı mantık 1965 lerden ben değısmedı Ama 3 eylul aksamının Ankaralıları slogan- ları ve turkulerıyle Ataturkculuk bay- rağını bir öez olmaktan çıkarıp bagımsızlığın yurt ve dunya barısının ozgurluklerın sımgesı halı- ne getırdıler 3 eylulun Ankaralıları Atesınızde bir sey pısıremeyenlere kızıp sonme- yın atesınızden yararlanmak ısteyen ıkıyuzlulere ısığınızı gostermeyın O gece bırbırınden bağımsız akan onlarca nehır gıbıydınız Buluş- saydınız selaleye donusecektınız Ama o gunler de uzak değıl Çunku tunelın ucundakı ışığı gosterdınız Barışagözaltı• Rnvtnrnf, I <inVfnAn rdklldllarBaştarafi l.Sayfada açıklamdsına ızın veren polıs. Lale Vlan- sur un basın mensuplamld konu}masını cngcl- lemek ıstedı "Basına açıklama yapıyorsunuz. Televizyona konuşuyorsunuz" dıven polıs. Man- sur'un "Ben otuz beş yddır konuşuyorum" şekhn- de ce\ap vermesı uzenne sanatçıvı gozdltına aldı Bunun uzenne gruptakı diğer sanatçılar ve platform uvelen de Lale Mansur'u \alniz bırak- mayacaklannı soyledıler Kendılennın de a>nı eylem ıçensınde yeraldıklannı. bir suç varsa hep beraber gozaltına alınmalan gerektığını belırten grup uvelen, polıs mınıbusune kadar Mansur la bırlıkte gıttıler Grubun kalabalık olması nede- nıyle mınıbuse sığamayan sanatçı ve platlorm uvelennın bir kısmı karakola yuruverek gıttıler Polıs yetkılılennın "V akasında banş kokartı olan herkes gelsin" talımatı da sanatçılann protev tosuna neden oldu 'Nasrettin Hoca' karakolda Bu sırada Nasrettin Hoca koslumuvle Bo- ğaz'a 'banş mayasf çalan Mujdat Gezen de kos- tumunu değıştırdıkten sonra karakola geldı Po- lıslere, sanatçılann. kendısının davetı uzenne et- kınlığe kaüldıklannı belırten Mujdat Gezen karakoldan bir sure sonra aynldı Postaneve gı- den Gezen. Başbakan Tansu Çıller e protesto telgrafı çektı Daha sonra tekrar karakola do- nen Gezen'ın telgrafı şovle "Sayın Başbakan; Banş Haftası nedeniyle İstanbul Boğazı sulanna banş mavası' çalarken bazı Lzleyici ve sanatçılann polis tarafından gotu- rulmeleri, ülkem adına son dcrece u/untu \e kaygı vericidir. Bartşın kımlere zarar verdiğini merak ediyonım. Saygılarımla." Olavı "banşı gozaltına alma" olarak nıteleyen Alı Rıza Dızdar. "Barışı boğmaya çalışıyorlar. bu olay ın peşini bırakmay acağız" dedı Ozan Su- nay Akm ıse olav ın şaşırtıcı olmadığını belırterek "Banş için umudumuzu koşturacağız. V eni dunya düzeninin kuralları hakim olduğu sürece. sanatçı- lann bu rür olaylarla karşılaşmaları azalmaya- caktır" dedı Karakola goturulenler arasında Mujdat Ge- zen'ın yanı sıra Lale Mansur, Atıf Y ılmaz, Orhan Alkaya, Jülide Kural, Şanar Yurdatapan, Suna Aras ve Nihal Boztekin'lc bırlıkte toplam 15 kadın ve 8 erkek "Toplu Gosteri ve Yunıyuşler Yasası"na aykın davrandıklan gerekçesıyle go- zaltına alındı Yaklaşık dort saat süren bekleyış- ten sonra ılk olarak tıyatro sanatçısı Julıde Ku- ral. provası olduğu gerekçesıyle serbest bı- rakıldı Daha sonra Lale Mansur Atıf Yılmaz \e son olarak da diğer gozaltına alınanlar hak- lanndakı ışlemler yapıldıktan sonra serbest bı- Barış Haftası Banş Haftası etkınlıklen bu hafta da surecek Etkınlıklenn proeramı şoyle 5 Eylul 1994 Pazartesi: Altı Nokta Korler Derneğı nden muzık ve şur dınletısı. saat 16 00'da Aksaray Pertevnıyal ar- kasındakı dernek binasında Çınarcık SHP II Gençlık Komısyonu'ndan banş şenlığı. saat 20 OO'de Çınarcık"ta 6 Eylul 1994 Salı: Tıvatro Alternatıften "Duyduk Dtıymadık Demeyin" adlı tıvatro ovunu saat 20 OO'de Be- voğlu Karaca Tıvatrosu nda Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğı Bodrum Şubesı tarafından duzenlenen Dr Fatma Vlan- sur Coşar'ın katıldığı konferans saat 18 OO'de Bodrum Beledıve Meclısı salonunda Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğı Bodrum Şubesı taratından duzenlenen ıkıncı etkınlıkte de çocuklar. kendı ellenvle hazırladıklan ve ışı- klandırdıklan "banş tekneleri"nı yuzdurecekler saat 20 Wda Bodrum Kalesı nın dıbındekı Gençlık Spor Lokalı onunde 7 Evlul 1994Çarşamba Istanbul Tabıpler Odası ndan "Savaş ve Sağlık" konulu panel saat 12 OO'de Tabıpler Odası Merkezı nde 6-F Çocuk Tıyatrosu'ndan "Çocuğun \dı Barış Olsun" adlı tıyatrogostensı. saat 12 00 de Sılıvn Belediye Salonu'nda Haluk Levent'ın konsen. saat 20 OO'de Sılıvn Bevaz Sarav Tesıslen'nde Telıdit altında "Tango Pasion" un müziğini Se\teto Mayor y aptı. (Fotoğraf DEVRIM BARAN) * IstanbuVda tangolugeceler I Baştarafi l.Sayfada tnasına i/in verir" de- nıldı Konferansın, dun- v a nufusunun art- masının engellenmebi ıçın kürtajı ve aıle planlaması yollannı salık vereceğını ve bu nedenle kınandığım ıfade eden Gabıd. "Dunya nufusunun art- nıaa, kalkınma oniin- deki engel değildir. Bazı bölgelcrde yeterli nufusun olmaması, kalkınmadaki en bü- yuk handikaptır" dedı BM Genel Sekreten Butros Gaü, ıse konfe- ransın ınsanlık tanhı- nın en onemlı olayı ol- duğunu belırttı Mısır'agelişmdega- zetecılenn sorulannı yanıtlayan Gah, "BM, tûm dunyada banşın sağlanmasını hedef- lenmektedir. Ancak, en onemlı amaçlanndan biri de kalkınmanın sağlanmasjdır. Çunku. kalkınma olmadan banş obnaz" dedı • Baştarafi l.Sayfada danslan ve şarkıcıların soyledı- ğı tangolarla belırlı bir zaman dılımı ıçınde somutlaşan bir o\- kuvu sozsuz olarak sadece mu- zık ve dansla seyırcıve aktar- mayıamaçlıyor fango Pasion 401ı vıllarda Buenos Aıresın "cafetin"lennden bınnde gecer Vakıt gece vansıdır "Tangue- ro"lar sevdığımu/ığısoylemek ve dans etmek ıçın bir aray a gel- mislerdır Kahramanlanmız enıvıtan- goyu yapabılmek ıçın bırbırle- nyle yanşırlar "Tango Pasi- on", unlu "Tango Argentina"- nın 10 vıl sonrakı gelışmıs bir devamı olma ozelllığını de ta^ı- vor Kadrosu bıraz daha kuçuk olmakla bırlıkte basta Se\teto Mayor olmak uzere hemen he- men aynı sanatçılardan okıs- makta Bu gostennın koreografisı ıse kendını dunva çapında kanı- tlamış Hector Zaraspe taralı- ndanvapılmış Zaraspe "Spar- OLAYIARIN tacus", "I am a Dancer". "Cap- tain Paul Jones" gıbı fılmlenn "La Traviata". "One Hundred Nights". "Manon" ve "Maskeli Balo" gıbı operalann koreog- ralı olarak tanınıvor S^natçı unlu dansçı Nureye»'ın de vımiı \ıl boyunca «.ahştıncısi ve ozel danışmanıolmuş. "Tango Pasi- on"da dans grubu altı çıttten oluşuvor Grupta Anantınlı olmayan tek sanaıçı gostenye misafır olarak katılan tıvatro ve sıne- ma ovuncusu Isveçlı Gunılla \\inguist. Gostennın muzığını Se\teto Mavor vapıyor Ilk gete. seçkın konuklarını ağırla- van \ apı Kredı "tango tutkun- ları"nı gorkemlı bir sekılde uğurladı Gosten sonunda pailavan havaı fıseklerın dansı. sevırcıle- nngert,ek vedıiş arasında gıdıp gclmeleı ıne ncden olurken "tut- kunundışa\unımu"ıangodase- vırcılenn bellcğınde denn bir ız bıraktı ARDINDAKI GERÇEK• Baştarafi l.Sayfada rorle Mucadele Şubesı ne çevırmıştır Oysa ne sıyası suçlar do- layısıyla ne de fıkır suçları kalmıştır Bu suçları ışledığı varsayılanlar, daha da ılen gıdılerek "terorısf sayılırol- muştur Bu gerçek, Ankara da ça- lışmalarmı surduren Duşun- ceye Ozgurluk Komısyonu"- nda adları geçen duşun ve sanat adamlarımızla sendı- kacılann durumundan da an- laşılmaktadır Çunku şuanda cezaevlerınde bulunan bu nı- telıktekı kışılerın mahkumıyet kararları yasa gereğı DGM'- ler tarafından verılmıştır Beşıktaş takı olayda ban- şın her duzeyde geçerlı kılın- ması ıçın ozverı ıle zamanla- rını ayıran sanatçılara karşı takındığımız tavır birçok yon- den sorgulanmalıdır Acaba, yurttaşların barış ıçınde kavgasız dıngın bir ortamda yaşamalarını sağla- yıp gozetmek gorevını ustle- nen emnıyet guçlerımız barı- şa karşı mıdır? Evrensel bir ıçerığı ve nıte- lığı olan barış, ulkemizde ge- çerlı kılınmak istenen yuk- selen değerler karşısında de- ğersız duruma mı duşmuş- tur1 ? Barış adına kamuoyuna mesaj vermek ısteyen sanat- çılarımız gozaltına alınırken, yukselen değerlerı anlatmak amacıyla ıl ıl ılçe ılçe dola- şanları koruyup kollamak yo- lunda olağanustu ozen gos- terılmesını kım nasıl açıkla- yabılır? Soruları arttırmak olasıdır ama verılecek yanıtların ınandırıcı olmayacağı kesın- dır Yetkılıler herkesı terorıst sayarak yurda esenlık getıre- meyeceklerının ayırdına var- mak zorundadır Bunun yolu da kalemle sılahı aynı kefeye koyan yasaları ve kafaları de- ğıştırmekten geçer • • • Prof. Derman eşi ve arkadaşıyla birlikte öldü • Baştarafi l.Sayfada Lğur Derman ıçın vann saaı 11 00 de Cerrahpasa Tıp Fa- kultesı nde bır toren duzenlene- cek Derman ın cenazesı daha sonra Teşvıkıve Camisi nde kı- lınacak cenaze namazının ar- dından toprağa verılev.ek Prot Dr L âur Derman 19^9'da Istanbul da doğdu 19>6da Robert Koleıden 1962 de Istanbul Lnıversıtesı Tıp Fakııltesı nden mezun oldu 1964 ve 1972 Eczacıbası Tıp Odullen'nı. 19^ TLB1- TAK. Teşvık Odulu nu ka- zandı 19^1 yılında doçentlığe 1 9 " yılında protesorluâe vuk- seldı İ9~9-1985 vıllan arasında Cerrahpasa yonetım kurulun- da gorev vaptı Lğııı Derman av rıca Turk Tıp Akademısı Ge- nel Sekreterlığı ve Avrupa Kan- ser Eğıtımı Bıılığı Bjşkanlığı da yaptı Hoca AhMet Yesevl tHusiararası Tirt-Hızak Onivarstttsl MûtBvelN Htyet Ba?kaa(ıiı'nian Dnyurıtur AHMET YESEVİ ÜNİVERSİTESİ'NE ÖĞRENCİ ALINACAKTIR "AHMET YESEVİ ÜNİVERSİTESI kısa adıyla anılan Hoca Ahmet Yesevı Uluslararası Turk-Kazak Unıversıtesı Turkıye Cumhurı- yetı ve Kazakıstan Cumhurıyetı arasında anlasmayla kurulmus ortak unıversıtedır Merkezı Turk Dunyası nın ortak ruhanı atası Ahmet Yesevı nın sehrı olan Kazakıstan ın Turkıstan sehrıdır Kurulus anlasması ve tuzuğu TBMM ce onaylanmıs ve kanunlasmıstır AHMET YESEVİ UNIVERSITESI Turk Dunyası nın ortak unıversıtesıdır Turk Dunyası nın her yerınden oğretmenler gelmekte ve oğ- rencıler kabul edılmektedır öğrenım dılı Turkıye Turkcesı ve Kazak Turkçesı dır Bu lehçelerın her ıkısını oğrenmeden mezunıyet belgesı verılmez Bu lehçelerı bılen bır ınsan ıse butun Turk Dunyası ıle rahat anlasabılır AHMET YESEVI UNIVERSİTESİ mezunları Turkıye Cumhurıyetı ve Kazakıstan Cumhurıyetı unıversıtelerınden mezun olanların hu- kukuna sahıp olacaklardır AHMET YESEVİ ÜNİVERSİTESI nın asağıda yazılı bolumlerıne 1994-95 ogretım yılında toplam 100 (yuz) oğrencı alınacaktır Turkıye - den gıden oğrencıler ıçın oğretım dılı Kazakıstan Turkçesı dır Öğrencıler kendı bolumlerınde oğrenıme başlamadan once bır yıl hazır- lık kursunda Kazakıstan Turkçesı ve yardımcı dıl olarak Rusca oğreneceklerdır AHMET YESEVİ UNIVERSİTESİ oğrencılerınden okul harcı ve yurt ucretı alınmayacaktır Yurt odaları 3-4 kışılıktır AHMET YESEVI ÜNİVERSİTESI oğrencılerı lase-ıbate gıderlerı ıle gıdış-donus yol masraflarını kendılerı karsılamak zorundadır Tur- kıstan'da okuyan bır oğrencının aylık yemek ve diğer zarurı gıderlerı ayda ortalama 40 Amerıkan Doları dır Isteklılerden asağıdakı sartları tasıyanlann 5 Eylul-12 Eylul 1994 tarıhlerı arasında Sehıt Ersan Caddesı, Cobanyıldızı Sokak 9/1 Can- kaya/Ankara adresıne bızzat mektupla faksla veya teleksle muracaat ederek muracaat formlarını ıstemelerı ve 23 Eylul 1994 gunu saat 17 00'ye kadar aynı adrese asağıdakı belgelerle bırlıkte teslım etmelerı gerekmektedır Posta ıleyapılan muracaatlarda postada- kı gecıkmelerden mesulıyet kabul edılmez Mulakat 26 Eylul 1994 gunu sabah saat 9 00 da baslayacaktır Kazanan oğrencıler Kasım 1994ayında ılk uçakla toplu olarak gıdeceklerdır Muracaatta aranan sartlar 1 TC vatandası olmak 2 1993,1994 ÖYSsınavlarının bırındenen az asağıda ıstenıldığı kadar puanal- mıs olmak Muracaat formuna eklenecek belgeler 1 Nufus cuzdanı suretı 2 Lıse dıplornası veya noter tasdıklı suretı 3 ÖYSsonuc belgesı, 4 Bır adet vesıkalık fotoğraf (muracaat formuna yapıstırılacak) 14 milyon çocuk ölüyor Branş Kodu 101 103 104 516 520 521 124 206 401 407 525 602 610 219 Branşın Adı Matematk ve Bılgı Işlem Mekanık FızıkveBılg Islem Grafik Dekorasyon DızaynveReklam Ekolojı llahıyat Tıp ŞarkTıbbı Muzık Eğlence Organızasyon Işletme Uluslararası Ekonomı Kazak Dılı ve Edebıyatı Bulundugu Şehlr Çımkent Çımkent Çımkent Çımkent Çımkent Çımkent Kentau Turkıstan Kentau Kentau Turkıstan Turkıstan Turkıstan Turkıstan Kontenıan 5(bes) 5(beş) 5(beş) 5(beş) 5 (beş) 5(beş) 10(on) 5(beş) 10(on) 5(beş) 5 (beş) 10 (on) 10(on) 15(onbes) ÖYS PuanTurü M M F M M M M TS F F TM TM TM TS ÖYS TabanPuanı 416 445 377 443 443 443 425 450 475 475 398 402 398 448 Adres Şehıt Ersan Cad Cobanyıldızı Sok 9/3 Çankaya/Ankara Tel (312)467 40 71,468 68 02 468 68 03-Faks (312) 467 85 69-Teleks 46810 hayytr Basın MM9 Mütevelli Heyet Baskanlığı • Baştarafi l.Sayjada engellıvor Dunvada halen vaklaşık I mılvarkışınınasgan standartlann altında bıı vasam surdıığu vıırgulanıvor Gelıs- memış ulkelerın goıunum daha acıklı Vaklaşık 770 mıl- von ınsan ıvı beslencmıvor 2 milvar ınsan kullanma suvuse- bekesınden voksun her \ıl 14 nııKon çocuk t,eşitlı hastalı- klardan olııvor Işte bu sartlar ahında ger- çckleşlınlecck olan Dunva \ıı- tus ve Kalkınma Konteransı sorunlara ço/um aravacak Insan kavnağını Gelı^tırmc \akti taratından hazırlanan bıldınde konteransda goru- şul<xck Evlem Program Tas- lağı vla 20 vıi ıçın nıılus-kalkı- nma ılışkılcnnde tum dunva ulkelerının benımsevebıleceğı lemel ılkeleı amaçlar \c onerı- ler sunulacağı açıklandı 100 NJ\ ta\ ı aşan bu taslakta. surek- lı ekonomik gelışme \e siırdu- lulebıhr kalkınma. nufus arıısı ve vapisi aıle. kadın haklan. sağfık hastalık olum. urerne sağlığı goç vc kentleşme gıbı konlardakı sorunlara çozum onerılen getınldığı bıldınldı Taslakıa un pîana çıkan uç temel hedef ıse şovle belırlendı 1 Ozellıklc onumuzdekı vıl- larda doğurganlık çağına gıre- cek genç kızlann ve kadınlann eğıtımı ve bovlehkle kadının konumunun vukseltılmesı 2 Gebelığe bağlı çocuk \e anne hastalıklannın olumlen- nın mınımuma ındınmesını amaçlavan ureme sağlığının kosullannın varatılması ^ Aıle planlaması eğıtım \e hızmetlenne ısteven herkesın kolavlıkla ulaşabılmesının sağ- lanması Aile planlaması M Baştarafi l.SuyJada hastalannıakta va da sakat kal- maktadır. Mil> onlarca kadın, çocuk duşurmeve zorlanmakta \e birçoklan vasallık taşıma- vanguvensiz uvgulamalar so- nunda kurban durumuna gel- mektedırler" dıven Sadık vazısinda kadın crkek eşıtlığı konusunadadeğınerek "Geliş- me surecinde kadınlar hiçbir şe> ı. ne ortak olarak ne de bun- dan vararlananlar olarak eşit bi- çimde pavlaşmışlardır. Onlar kendi e>lerinin içınde şiddet kur- banlarıdır. e>lerinin dışında tse daha da zedelencbilir durum- dadırlar. Artık bir değişiklik vapmanın zamanıdır. Bu deği- şiklik e>de başlamalıdır" çağnsında bulundu SATILIK Sahıbınden 1966 model yuzluk dodge satılıktır Tel 562 7085