Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 22 EYLÜL1994 PERŞEMBE
8 DIŞ HABERLER
Suriye-Lûbnan su
•ŞAM(AA)-Suriyeile
Lübnan hükümetleri,
aralannda yarrm yüzyüa
yakın bir sûreden bu yana
sorun oluşturan su paylaşımı
sorununa önceki gün
vardıklan bir anlaşmayla son
verdiler. Anlaşmaya Lübnan
adına Başbakan Refık
Hariri, Suriye adına da
Başbakan Mahmud Zu'bi
imza koydular. Hariri, yeni
anlaşmayla Orontes
nehrinden kendilerine 15 bin
dönüm araziyi sulayacak
kapasitede su verileceğini
söyledi.
Carter, Bush'u
• ATLANTA(AA)-
Haiti'deki krizin. banşçı bir
şekilde son bulmasına
katkıda bulunarak diplomaşi
yıldızı haline gelen ABD eski
başkanlanndan Jimmy
Carter, geçmişteki ABD dış
politıkasının hatalı
yürütüldüğünü söyledi.
Carter, Atlanta'daki kendi
adını taşıyan bir merkezde
yaptığı konuşmada, Beyaz
Saray'ın dış politikasını
eleştirmek amacında
olmadığını belirterek doğru
diplomatik girişimler ile
Körfez Savaşı'nın bile
engellenebileceğini söyledi.
Michael Jackson
davadan kurtuldu
• NEVVYORK(AA)-
Küçük yaştaki bir erkek
çocuğuna cinsel tacizde
bulunduğu gerekçesiyle
hakkında soruşturma açılan
ünlü pop yıldızı Michael
Jackson'ın bu davadan
kurtulacağı anlaşıldı. Los
Angeles Savcılığı, Jackson
hakkında açtığı soruşturma
dosyasını kapatma karan
aldığını bildirdi. Bu karara,
cinsel tacize uğrayan 14
yaşındaki çocuğun,
mahkemede. Michael
Jackson aleyhinde ifade
vermeyi reddetmesinin yol
açtığı bildiriliyor.
İsveç'inAB
• STOCKHOLM(AA)-
tsveç'te AB üyeliği
konusunda kasım ayında
^ıpılacak referandum
öncesinde yapılan kamuoyu
yoklamalan, üyelik yanlısı
eğilimin arttığını gösteriyor.
Basındayeralanson
kamuoyu yoklamasına göre
tsveçlilerin yüzde 48'i
üyelikten yana, yüzde 42'si
ise üyeliğe karşı görüş
bildirdi. Kararsızlann oranı
da yüzde 10'a indi. Geçen ay
yapılan kamuoyu
yoklamasında, üyelik lehinde
ve aleyhinde olan lsveçlilerin
oranı yüzde 41 ile başa baş
çıkarken vatandaşlann
yüzde 18'i kararsızolduğunu
bildirmişti.
Son 2 komünist
Itttep de SBPbest
•BÜKREŞ(AA)-
Romanya'da komünist
yönetimin devrilmesi ile
sonuçlanan 1989 yılının
Aralık ayında yapılan devrim
sonrasında tutuklanan eski
yönetim liderlerinden halen
cezaevinde bulunan son iki
kişi de serbest bırakıldı.
Romanya'nın Rompres
Ajansı, Nikolay Çavuşesku
yönetimine karşı gösterileri
bastırmaya çahşmakla
suçlanarak hükürn giyen eski
Komünist Parti Siyasi
Komite üyeleri Ion Dinca
(66) ve Ludoviç Fazekas'ın
(70), bulunduklan Bükreş
yakmlanndaki Jilava
cezaevinden serbest
bırakıldıklannı bildirdi.
Jirinovski'ye
Norveç vizesi yok
• STAVANGER(AA)-
Neo faşist Rus lideri
Vladimir Jirinovski, bazı
Avrupa ülkelerinden olduğu
gibi Norveç'ten de giriş vizesi
alamadı. N«rveç Dışişîeri
Bakanlığı Sözcüsü,
Jirinovski'nin daha önce
yaptığı dış gezilerindeki
saldırgan sözleri ve tavırlan
nedeniyle Norveç'e girmesini
uygun görmediklerini
bildirdi.
Fuhuşmafyalan
savaşı
•SOFYA(AA)-
Bulgaristan ve Rusya'daki
rejim değişikliğinden sonra
kapılann açılmasıyla birlikte
Baü Avrupa ülkelerine
yerleşmeye çalışan Rus ve
Bulgar fuhuş mafyası,
İtalya'da rekabet yüzünden
birbirinegirdi. ltalya'nın
başkenti Roma'da, Nora
Petrova adında bir Bulgar
hayat kadınıyla
saüası Rus fuhuş mafyası
tarafından yakıldı.
Işverenborçlam
rekordüzeyde
Rusya Devlet İstatistik Komitesi Pek çok işçinin 5-6 aydır ücretini
verilerine göre tanm, sanayi ve
inşaat alanındaki binlerce
işletmenin, işçilerine borcu 3.5
trilyon rubleyi aşmış durumda.
alamadığı Rusya'da, bu yıhn
başından beri, işletmelerin
çalışanlanna borcu, her ay
yüzde 15 oranında artıyor.
Polisler de
bazeniçer
Bir vakıf tarafından seçilen Moskova'nın
en başanlı 150 milisi (polis) Yunanistan'a
tatile gönderildi. Gittikleri ilk gün bir
restoranda ta'tillerini kutlayan "örnek"
milisler içkiyi fazla kaçınnca çevreye. bedeli
"on binlerce dolarla" ölçülen zarar verdiler.
Yunan polisi, 60 Rus meslektaşını
gözaltma almak zorunda kaldı.
Farelerçoğalırken
insanlarazalıyor
Bir hastane düşünün ki fareden geçilmesin;
sonunda çare, kedi beslemekte buîunsun. Geri
kalmış bir Afrika kabilesinden değil,
Rusya'nın başkenti Moskova'dan söz
ediyoruz.
Rusya'da hastanelerin durumu içler acısı. Her
dört hastaneden biri kanalizasyondan, her beş
hastaneden biri de merkezi ısıtmadan yoksun.
Yaklaşık yansı banyosuz.
Ulusal gelirin yalnızca yüzde 3'ü sağlık
hizmetlerineavnhyor. (B. Britanya'da 6,
ABD'de 12.) lktidar, asıl sorunu, sağlık
personelinin niteliksiz olmasında görüyor ve
bunun suçunu da komünizm dönemine
yüklüyor. Ama kendisinin de bu "canabcı"
konuda yaptığı fazla bir şey yok. Parasızlık
nedeniyle elinin kolunun bağlı olduğunu
yinelemekle yetiniyor gibi.
tki yıl öncesine kadar Rusya'da gerekli
ilaçlann üçte ikisi içeride üretilir, kalanı da
Doğu Avrupa ülkelerinden ucuza ithal edilirdi.
Şımdi ulusal ilaç sanayii gereksinimin ancak
üçte birini karşılayabilir. Geriye kalan yüzde
65'lik ilaç gereksinimin ancak 45'i satın
alınabiliyor: Fiyatlar artık eskisi gibi ucuz
değil.
Sonuçta, sağlık sorunlan, parayla ve rüşvetler
çözülür hale gelmiş durumda. Olağanüstü
düşük ücret alan sağbk personeli ancak
"dolgun bahşiş" yardımıyla harekete
geçirilebiliyor.
Sağlık sorunundaki özensizliğin bedeli büyük
oluyor: Bir zamanlar 70'lere yaklaşan ortalama
insan ömrü, şimdi 60'm altına doğru düşüyor.
Çocuk ölünilerinde patlama gözleniyor ve son
iki yıldır Rusya nüfusu azalıyor.
1.5milyon
uyuştunıcu bağımlısı
Rusya'da uyuştunıcu
bağımlılan bir araya
toplansa büyük bir kent
kurulabilir.
Resmi verilere göre nüfusun
yüzde l'i (1.5 milyon kişi)
uyuştunıcu bağımlısı. En az
bir kez uyuştunıcu
kullananlann sayısı 20
milyona yakın. Son dokuz
ayda, uyuştunıcu
kaçakçılığıyla ilgili 40 bin
olay ve 3.300 mafya grubu
ortayaçıkanldı.
Abone ucretleni el yakıyor
Gazete okurlannın hızla azaldığı Rusya'da, gazetelerle
posta hizmetleri arasında savaş başladı. Örneğin İzvestiya
gazetesi 6 aylık abone ücretini 9 bin ruble olarak belirledi.
Posta, dağıtım ücreti olarak 46 bin rubleyi (!) bu rakama
ekledi. Gazete yönetimi, zaten kötü olan posta hizmetleri
için saptanan bu ücretin "yağmacılık" olduğunu,
hükümetin posta kurumunu denetlemediğini belirterek
okurlanna dert yandı.
Birleşmiş Milletler, cunta ile ABD arasındaki anlaşmadan rahatsız
DANİMARKA SEÇİMLERİ
Başkent Port-Au-Prince'de önceki gün yapılan gösterilerde Haitili polisler tarafından dövülerek öldiiriilen Haitili'nin cesedi, uzun süre caddenin ortasında kaldı.
Hcûû(mkıymısuukhnsebeğenmecS
Kuşkıdunoktako'
•Cunta lideri
Cedras'ın Haiti'yi
terketmesinden söz
edilmiyor.
• Katliam sorumlulan
serbest bırakılıyor.
• Eski lider Aristide'in
adaya ne zaman
döneceği belli değil.
WASHENGTON (AA) -
ABD ile Haitili cuntacılar ara-
sında pazartesi günü imzala-
nan anlaşma, şimdilik ülkede
kan dökülmesini önlemiş gö-
rünüyor. Ancak, anlaşma
maddelerine yönelik eleştiriler.
Haiti sorununun henüz tam
olarak çözülemediğini de orta-
ya koyuyor.
ABD'nin Haiti'yi işgalini
son anda önleyen anlaşma,
ABD Başkanı Bill Clinton
dışında hiç kimseyi memnun
etmedi.
Başta Haiti'nin sürgündeki
seçilmiş lideri Jean-Bertrand
Aristide ve BM Genel Sekrete-
ri Butros Gali olmak üzere çok
sayıda siyasetçi, ABD yöneti-
mi tarafından "çok beğenilen'''
anlaşmayı eleştirdi, hatta
"görmemezlikten geldi".
Port-Au-Prince Anlaşması'-
nın, ABD ile Haitili cunta lider-
leri tarafından pazartesi sabahı
erken saatlerde imzalanmasına
rağmen Aristide, ilk tepkisini
ancak sab gûnü akşam yayım-
ladığı ve Port-Au-
ABD Başkam'na halk desteği artıyor
Müdahale, dinton'ayaradı
NEW YORK <AA)- ABD'de son yapılan
kamuoyu yoklamalan, Haiti'dekisorunun
banşçı bir şekilde son bulmasıyla Başkan Bill
CtintoB'a halk desteğınin de arttığını ortaya
koydu. The New York Tiınes gazetesi ile CBS
tetevizyonunun ortaklaşa yürüttükleri bir
ankete göre Haiti'de demokrasinin yeniden
tesis edilmesi gayreti çerçevesinde, ABD
askerierinin adaya banşçı bir şekilde çıkması,
Clinton'ı onaylayanlann sayısını pazartesi
günü yüzde 55'e çıkardı. Bir gün önce ise bu
rakam yüzde 33 idi. Clinton'ı, Haiti konusunda
halen onaylamayanlann sayısı da yüzde 55'den
yüzde 39'adüştü. Başkan Clinton'ın tüm işleri
ryi yönettiğini düşünen Amerikalılann sayısı da
yüzde36'dan yüzde 45'e yükseldi. Başkanın
tüm işleri iyi idareettiğj kanısında
olmayanlann oranı ise yüzde 51 'den yüzde 49'a
düştü. Ankete kaölanlann yüzde 52'sd, ABD
askerierinin Haiti'de kalmamasını istiyor. Bu
oran, pazar günü yüzde 60 idi. Anketin ilk
yapıldığı pazar günü, ABD'nin Haiti'de
demokrasinin tesis edilmesinden sorumlu
olması gerektiğini savunanlann oranı yüzde 36
iken. pazartesi günü bu rakam yüzde 41'e
çıkmış. Anket, pazar günü 747 kişi arasında
yapıldı ve yine aynı kişilere ABD askerierinin
Haiti'ye banşçı bir şekilde çıkrnalanndan sonra
aynı sorularyöneltilerek tepkilerindeki
değişmeler saptandı.
Prince Anlaşması'na hiç de-
ğinmeyerek adeta "yok
saydığı" bildiriyle ortaya koy-
du.
Port-Au-Prince Anlaşması'-
na ikinci olumsuz tepki de BM
Genel Sekreteri Butros Gali'-
den geldi. Gali, BM Güvenlik
Konseyi'nin Haiti konusunda
aldığı 940 sayılı karann cunta
liderlerinin ülkeden ayn-
lmasını öngördüğünü, ancak
Port-Au-Prince Anlaşması'-
nda böyle bir ifadenin yer al-
madığına dikkat çekti.
Gali'nin sözcüsü, önceki
gün New York'ta yaptığı açı-
klamada, BM Güvenlik Kon-
seyi'nin 31 temmuzda Haiti
konusunda kabul ettiği 940
sayılı kararla ABD liderliğinde
cokuluslu gücü, Haiti'deki
"cunta liderlerinin ülkeden
ayrdmalarını kolaylaştırılması
için" her türlü önlemi almakla
görevlendirdiğini hatırlattı.
Ülke dışına çıkacak mı?
Port-Au-Prince Anlaşması'-
na yönelik en büyük eleştiriler,
cunta liderlerinin affedilmeleri
ile bu liderlerin ülke dışına çık-
maya zorlanmamalan konu-
sunda yoğunlaşıyor.
Uluslararası Af Örgütü,
cunta liderlerinin iktidarda ol-
duklan dönemde Haiti
halkının insan haklannı ihlal
ettiklerini belirterek, bu kişile-
rin affedilmelerinin "cunta yö-
netiminin tekrartanmasına yol
açabileceğine
n
dikkati çekti.
Af Örgütü Genel Sekreteri
Pierre Sane, önceki gün
yaptığı açıklamada, "Katil ve
işkencecileri yargılama dtşı bı-
rakmak, Haiti'deki insan hak-
lan sonıauna uzun vadede bir
çözüm balunmasını zorlaştırırr
ifadesini kullanarak, anlaş-
mada cuntacılann Haiti Par-
lamentosu'nun çıkaracağı af
karanyla yargılama dışı bı-
rakılmalannı "kıyasıya" eleş-
tirdi.
Anlaşmadan sonra çözüm-
lenmesi gereken en büyük so-
run haline gelen, Haitili cunta-
cılann "nerede kalacaklan" so-
runu ise bu ana kadar tam ola-
rak açıkhğa kavuşmadı.
Birçok siyasetçi, Haiti'de dar-
be yaparak Aristide'yi deviren
cunta liderlerinin ülkede kal-
masının kanşıklıklara neden
olabileceğini belirtirken Haiti
Dışişîeri Bakanı Charles David,
cuntanın en güçlü lideri General
Raoui Cedras'ın Haiti'de kala-
cağını açıkladı.
David. bu konuyu Haitili
cuntacılar ile görüşmeleri yürü-
ten eski ABD Başkanı Jimmy
Carter'a iki kez sorduğunu, Car-
ter'ın da kendisine, "anlaşmanın
kimsenin ülkeden aynbnasım ön-
görmediğini'" söylediğini bildir-
di. Da\id. Amerikan ABC Tele-
vizyonu'na yaptığı açıklamada,
Cedras'ın ileride siyasi bir rol
üstlenebileceğini de ima ederek,
cuntaalann Haiti'de karşıhkla-
ra yol açabileceklerini savunan
siyasetçileri adeta "doğruladı".
Sokaktaki şiddet
Haiti'deki ABD birliklerinin
komutanı Korgeneral Hugh
Shelton, ülkedeki cunta lidcrle-
rine, sokaktaki şiddeti sona er-
dirmeleri için baskı yapacağını
söyledi. Haiti askerleri ve poli-
sinin silahtan anndınlması yö-
nünde bir planlan olmadığını
bildirdi.
Önceki gün Port-Au-Prince'-
de gösteri yapan Aristide yanlı-
lan, Haiti polisi tarafından aa-
masızca dövülmüş bir gösterici
de dayaktan ölmüştü. Bu olay
karşısında nasıl davranacaklan-
na karar veremeyen ABD'li as-
kerler ise Haitililerin dövülmesi-
ni izlemek zorunda kalmışlardı.
Sosyaldeınokratha'
seçinüöndebrthcG
FERRUHYILMAZ
KOPENHAG - Danimar-
ka'da dün yapılan genel seçim-
lerden alınan ilk sonuçlar, sos-
yal demokrat ağırhkh koalis-
yon hükümetinin
devam edeceğini
gösteriyor. Sosyal
Demokrat Parti'-
nin, üç küçük
merkez partisiyle
oluşturduğu koa-
lisyon hükümeti,
parlamentodaki
çoğunluğunu kay-
betti. Bu durumda
hükümet, soldaki
partilerden destek
almak zorunda
kalacak. Sosyal
demokratlann
daha solundaki Sosyalist Halk
Partisi, sağ koalisyon hüküme-
tine yol açmamak için koalisyo-
na destek vereceğini seçimler-
den önce açıklamıştı. Barajı
aşarak parlamentoya girmeyi
başaran sol ve komünist parti-
lerin ittifağı Birlik Listesi'nin de
hükümete destek vermesi bek-
leniyor. Birlik Listesi. yüzde 3.4
oranında oy toplayarak büyük
bir başan sağladı. İlk sayım so-
nuçlanna göre Sosyal IDemok-
rat Parti, yüzde 2.6 oranında
gerilereyerek yüzde 34.8 oranı-
nda oy topladı. Hükümet or-
tağı üç küçük merkez partiden,
merkez demokratlar ve Hıristi-
yan Halk Partisi de oy kaybına
uğrarken Hıristiyan Halk Par-
• Başbakan Poul
Nyrup Rasmussen
liderliğindeki Sosyal
Demokrat Parti
yüzde 2.6 oranında
oy kaybına
uğramasına rağmen
seçimlerden birinci
parti olarak çıkmayı
başardı
üsi'nin yüzde 2'lik barajı aşıp
aşamayacağı gazetenin baskıya
hazırlandığı saatlerde kesinük
kazanmadı. Böylelikle sadece
bir sandalye çokluğuyla ayakta
duran sol-merkez koalisyonu,
parlamentoda-
ki salt çoğunlu-
ğunu kaybetti.
Ancak hükü-
meti dışandan
destekleyeceği-
ni açıklayan di-
ğer iki sol parti-
nin oylanyla
birlikte, par-
lamentodaki
çogunluk, sol-
merkez hükü-
metten yana
oluştu.
Seçim kam-
panyasını blok olarak yürüten
liberaller, muhafazakarlar ve
ırkçı llerleme Partisi, seçimler-
den umduklan sonucu ala-
madılar.
İlk sayım sonuçlanna göre oy
oranıru yüzde 7 artüran Liberal
Parti, yüzde 22.7 oranında oy
toplayarak büyük bir başan
elde etmesine rağmen, bu üç
partinin toplam oylan, çogun-
luk oluşturmaya yetmedi. Mu-
hafazakarlar, yaklaşık yüzde 1
oranında oy kaybederken ller-
leme Partisi'nin yüzde 6.3'lük
oy oranı aynı kaldı. Liberaller,
büyük bir secim zaferi kazan-
malanna rağmen muhalefette
kalarak büyük bir hayal
kınklığına uğradılar.
DIŞ BAŞINDAN
Carter: Diplomasi yıldızı
Haiti cuntasıyla ABD
arasında biranlaşnıaya
vanlmasında büyük rol
oynayan Jimmy Carter, eski
bir başkanın da siyaset
sahnesinde yıldız bir
politikacı olarak yer
alabileceğini gösterdi.
Haiti'deki misyonu, Carter'ın
en çarpıcı başansı olabilir.
Ancak bu, onun çalkantıh
sularda aldığı ilk risk değil.
Carter, başkanlığmın sona
ermesinden bu yana ülkesine
bir uzlaşüncı. bir kulis
diplomaü, yabana secim
gözlemcisi veevsizlerin
savunucusu olarak hizmet
etmiştir. 1 ekimde 70 yaşına
girecek olan Carter'ın 1980
yılında Ronald Reagan
karşısında aldığı yenilgiden
bu yana Amerikan
halkının gözündeki yeri çok
büyüdü. 5'inci kez Nobel
Banş Ödülü'ne aday
gösterilen Carter'a
son olarak da J. William
Fujbright Uluslararası
Anlayış Ödülü verildi. Diğer
eski ABD başkanlan, özel
sıatülerini ve deneyimlerini
kamu yaranna kullanmakta
çok daha az başanlı
olmuşlardı. Çoğu, anılannı
kaleme alırken bazılan
risklerden sakınarak yaşlı
devlet adamlan olmayı, golf
oynamayı ya da Tbeodore
Roosevelt örneğinde olduğu
gibi büyük enerji gerektiren
yorucu avabk ve keşif
maceralanna atılmayı tercih
etmişlerdi. Riskleri göze
almaktan kaçınmayan
Carter, Kuzey Kore'yle
yaşanan nükleer
anlaşmazlıkta olduğu kadar
Etiyopya, Sudan ve
Liberya'daki
anlaşmazlıklarda da dürüst
bir arabulucu olarak son
derece önemli bir rol oynadı.
Yoksullara ev yapılmasına
yardım etmek gibi, Carter'ın
boş zamanlannı ayırdığı hayır
işleri daha çok konuya halkın
ilgısini çekerek başkalannın
da harekete geçmesini
sağlama amacını güdüyor.
Atlanta'da kurulan Carter
Merkezi'nde anlaşmazlıklan
çözüme ulaştırmak,
demokrasiyi güçlendirmek ve
hastahklarla mücadele etmek
hedefleniyor. Merkez,
Panama ve Paraguay da dahil
olmak üzere sekiz ülkede
seçim gözlemciliği yapmış,
Afrika ve Latin Amerika'da
yaygın olarak rastlanan nehir
körlüğü hastalığına karşı 9,5
milyon insana ilaç dağıtmış.
(20eylül)
Le Monde'dan
Cezayir'de ımıut ışığı
Cezayir'de ordu destekli
hükümet, cezaevinde bulunan
iki İslamcı lideri geçen hafta
serbest bıraktı. Yönetim, 1992
yıhndan bu yana ülkede
sürmekte olan terörü sona
erdirecek bir uzlaşma formülü
bulmak amacıyla onlarla
görüşmeye hazır olduğunu
ilanetti. Cezayir'deki İslami
terör ve hükümetin teröre
karşı aldığı tavır bugüne
kadar 10 binden fazla
Cezayirlinin ölümüne neden
olurken pek çok yabancı
şirketin de ülkedeki terör
ortamı nedeniyle yatınmlannı
geri çekmesine neden oldu.
Fransa, eski sömürgesinde
yaşanabilecek kanlı bir
darbeden en çok etkilenecek
yabana ülke olmasına karşın
Cezayir'deki İslamalara karşı
uzlaşmaz ve katı bir tutum
sergilemeyi sürdürüyor.
lslamalann başa
geçmesinden korkan yüz
binlerce laik Cezayirliden bir
çoğu böyle bir olasılık halind©
ülkeden kaçmayı planlıyor.
Bu olasılık, Cezayirli
mültecilerin ilk sığınacaklan
ülkedurumundaki Fransa'yı
fazlasıyla rahatsız ediyor.
İtalya ve İspanya da
mültecilerden ve neden
olabilecekleri ekonomik
bozukluklar ve siyasi
istikrarsızlıklardan endişe
ederken Tunus. Fas ve Mısır,
Cezayir'de İslamcılann
yönetimi ele geçirmelerinin
kendi ülkelerindeki Islama
gruplan harekete
geçirebileceğinden
kaygılanıyorlar.
Topraklanndaki Cezayirli
göçmenlerin sayısı zaten
oldukça fazla olan Fransa,
şimdiki Cezayiryönetimini
mümkün olduğunca
desteklemekten başka bir
alternatif görmüyor. Ancak
Fransa'nın bu tavnnı, Iran
devrimi sırasında sergileyen
ve bunun bedelini ödemiş
olan ABD, Cezayir'deki
İslami güçlerle bir uzlaşmamn
kaçınılrnaz olabileceğini
kabul ediyor. Ordju destekli
hükümet ve Islamcılar
arasında başlatılması
planlanan uzlaşma süreci hala
çok belirgin olmasa da pek
çok kişinin yaklaştığını
tahmin ettiği felaketlerden
sakınmak için bir fırsat
doğdu. (20 eylül)