Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 31AĞUSTOS1994 ÇARŞAMBA
OLAYLAR VE GORUŞLER
Türk aydını, eskimahallene dön!
Türk aydını da, Osmaniı'nın 'münevveri ÎEDİ. halkının kafasıru
aydınlatmak ıçın bır şey yapmıyor. Türk a*cını sayılan ya da
kendısını öyle sayan kişilerinçoğu, kendısaı balkı içın bir şey
yapma sorumunda görmüyor; meydanı, hilkla 'köprüler
kurmaya' çalışan Reoep Tayyip'ın müntkrr »çin boşaltmış...
FEYZA HEPÇİLİNGİRLER
N
asıl oldu. nasıl tırmandı
koktendıncılık, Kuran'ı
zırh edınen kışıler nasıl
olup da butun su başla-
nm tuttular9
Aslında
bunJan bılıyoruz Hıç-
bır şeyın bır anda olmadığırun. en az
otuz-kırk yıllık sureklı ve örgutiu bır
haarlıktan sonra bugunku noktaya
gehndığının farkındayız Bugunku
nokta Orduya sızdıJar, eğjtıme dam-
galannı vurduiar, ekonomıye ağırlık-
lanru koydular, yerel >onetımlerden
genel yonetımlere adım adım ılerhyor-
İar Kımler goz yumdu, kırnler kapıla-
n araladı, kımJer yol gosterdı, kımler
yeşıl ışık yaktı9
Bu sorulan da >anıtlan
da çok tartıştık Şımdı artıİc. "ama
kanlı, ama kansız" mutlaka geleceğı
söylenen tehlıke karşısında bır bolu-
•nümuz tam bır teslımıyetle "Görelim
takalnn" beklentısı ıçınde, bır bolu-
•numuz ıse hâlâ ışı şakay a vurmakta dı-
renıyor
2 Ağustos 1994 tanhlı Cumhunyet'-
te mutlaka okumuşsunuzdur R. Tay-
yip Erdoğan partılilenne yol gosten-
yor, onenlerde bulunuyor "İnsan
kaybetmek kolay. kazanmak ise çok
zor" dıyor "İnsanlarla sûrekli ilişki
kurmanuı yontemlerini araştınnız. On-
laria bağlaruuzı koparma>ınız. Aranız-
da köprü kunın."
Muntlen, R Ta>yıp Erdoğan'ın
buyruklanru yenne getırmeye çoktan
başlamışken sız de lutfen sola ınanan
ya da bır zamanlar ınanmış. şımdı
-sankı olabıhrmış gıbı- bu ıdeolojırun
ortadan kalktığıru sanan okur-yazar-
lanmızın, unıversıte mezunlanmıan,
doktorlanmızın, avukatlanmızın, ko-
şedonme hevesıne kapıbp saf değıştır-
merruş durust ışadamlanmızın (bu
ınsanlann ulkemız koşullan ıçınde en
azından "iMİın" olmalan gereküğını
duşuner&i Lsaca) "aydınlanmızuı" ne
yaptıklarnı duşünun'
Kendı ınnannda "konuşma malze-
mesi" yapr.orlar olaylan ve sorunlan
Kımı zanaT addıye alarak, kımı za-
man alnur.-srak Kendı aralannda,
çunku Tuni aydını, halkıyla ayru saf-
larda olımşa kesınükle katlanamadı
bugune dspn Kendısını halkın dışın-
da, az ılersnde, epeyce ustunde, ama
kesınlıkle iıiktan ayn gordü Halkı
kaba, aptü. zevksız, gen buldu Öyle
değıl mıdj ' Belkı oyledır, ama oyle ol-
masında -»dmın hıç mı huçu yok9
Yanm ynjı t b aşkın bır zaman once ne
dıyordu > ıkup Kadri:
"Bunun <eiıebi, Türk münevveri gene
sensiıı! Bu 'iran iilke ve bu yoksul insan
kütlesi içiı DC yaptın? Ydlarca, vüzyıl-
larca onunı kjuunı emdikten ve onu bir
posa halintte kara toprağuı üstüne at-
tıktan sonra şiındi de gelip ondan rik-
siıunek haıi^m kendinde buluyorsun.
Anadolu lalkının bir ruhu vardı, nü-
fuz edememiL Bir kafası vardı, aydınla-
tamadın. IBr vücudu vardı, besleyeme-
din. t stumûî- vaşadığı bir toprak vardı,
işletemediı. Qnu behimiyetin. cehlin ve
yoksulluğna .e kıtüğın eiinde bıraktın.
Ö, kara tcoşrakla kıını göğün arasında
bir yabanıı « gibi bitti. Şimdi, eiinde
orak, burnvi hasada gelmişsin. Ne ek-
tin ki ne bşxceksin? Bu ısırgardarı, bu
kuru dikeneri mi? Tabü ay akJanna ba-
tacak. tşte Ifcer yanın şerha şerha kam-
yor ve sen cradan yfizünü buruştunıyor-
sun. Öfke*ea nunruklarnı sıkıyorsun.
Sana tstıraı reren bu şey, senin kendi
eserindir, SMIII kendi eserindir."
Yakup ^ d n . kurtuluş Savaşı son-
rasında AJ.I*İOIU koylusune baktığın-
da soyleırmp bunlan Bugunku İstan-
bul koylüsinün durumu, o gunku
Anadolu koylusunun durumundan
nasıl farklı değılse, ne yazık kı Türk
aydınının durumu da o gunku "münev-
ver"den farklı değıl O da halkının ka-
fasını aydınlatmak ıçın bır şey yap-
mıyor Turk aydını sayılan ya dd ken-
dısını oyle sanan kışılenn çoğu. kendı-
sını halkı ıçın bır şey yapma sorumun-
da gormuyor. meydanı. halkla "köp-
rüler kurmaya" çalışan Recep Tay-
yıp'ın muntlen ıçın boşaltmış
Bıraz acımasız olmayı goze alarak,
gelın Yakup Kadn soylemını surdure-
lım
Türk aydını; Anadolu halkını bırya-
na bırak, eskı mahallenı duşun ılk fır-
satta terk ettığın mahalleyı Yukseldı-
ğını, onlan aştığını kanıtlamanın ılk
yolu buymuş gıbı gelmıştı sana, oyle
de yaptın Kentm daha pahalı semtle-
nnden bır ev tuttun, oraya yerleştın
Bır daha eskı mahallene uğradın mı9
İşte oraya gıt "Taşın" demıyorum,
bunu yapamayacağını bılınm Arada
bır gıt Onlan ozlemışsın gıbı Koyden
ya da kasabadan gelmışsen yıllık ız-
nının bır bolumunde nıye gıtmıyor-
sun9
Oralann, hıncahınç dolu kıyı mo-
tellennden daha guzel olduğunu bılı-
yorsun, daha senn, daha sakın Senı
ozlemış olan bırkaç yakınına kendını,
eşını, çocuklannı, arabanı goster Hıç
degılse bır hafta-on gun geçır onlarla
Bu çok mu zor9
O zaman koyden gel-
dığınde ılk oturduğun mahalleye gıt
Bak bakalım eskı evınde kımler oturu-
yor, berber yaşıyor mu, Kasap Ahmet
hayatta mı9
Hangılen 'Refahlı' olmuş9
Kımler kansının, kızının başını ort-
muş9
Kımler Kuran kursuna bağış
oduyor, kımler camıye yardım toplu-
yor9
'
Çunku ıyı bılıyorsun, sen yokken
onlar oradaydı Senın boşalttığın eve
bır hacı taşındı Ramazan akşamlan
ıftar sofralan kuruyor mahallehye
Kansı salı ve cuma gunlen, mahalle-
nın cumle kadınlannı "okuma"ya
çağınyor Islamın mucızelen en cahıl
ağızlardan, en cahıl beyınlere aktanlı-
yor Tesetturlulenn arttığından yakı-
nmayı bırak Otur onlann arasına
Yalan soyleme, bılgıçlık taslama, sol-
culuk oynama Ezberledığın goruşlen
değıl. kendı duşuncelennı anlat, tartış
onlarla Kendı duşuncen yoksa oluş-
tur Oku. duşun, tartış, yargıla Kendı
duşuncenı oluşturamıyorsan kendıne
"aydın" deme luksunden vazgeç Gıt
Refah'a yazıl, oniar sana haarduşun-
ce bulurlar
Sıvas katlıammın ustunden bır yıl
geçtı Ne ders çıkardın bundan9
Kım-
den nasıl bır umudunvar9
"Vatandaş-
lanmızdan ölen ve yaralanan olmaımş-
tır" dıyen başbakanın çozebılır mı bu
sorunlan9
Aydınını, yazannı, şaınnı,
sanatçısmı "vatandaş" saymayan bu
zıhnıyet senın ıçın ya da senın yenne
bır şey yapabılır mı9
Yakup Kadn
hakli ışte1
Ne yapacaksan sen yapa-
caksın
Gıt eskı mahallene' 8-10 yaşlannda
kız çocuklannın başlannı sımsıkı or-
tup Kuran kursuna gıdışlennı, kurs-
tan donuşlennı kendı gozlennle gor
Ne oğretıyorlar oralarda onlara9
Ya-
şamın boyunca sılmeye çalıştığın bır-
çok zırvanın, -gunahlar, cehennemler,
şeytanlar, cınler, zebanıler- onlann
kuçucuk beyınlenne nasıl dolduruldu-
ğunu aslında ne kadar ıyı bılıyorsun
Sana da soylenmıştı bunlar çocuklu-
ğunda O batıl ınançlann ızlennı kendı
benlığınden sılmek ıçı nasıl kıyasıya
mucadele ettığını duşun Yenıden nı-
nelenmızı, dedelenmızı mı yetıştmyo-
ruz torunlanmızda9
Belkı şımdıkı mahallende de oluyor
bunlar Sen ne yapıyorsun9
Efkârlan-
mak yetmez Yann İcendı çocuğun an-
nesının, ablasınm başını ortturmeye
kalkarsa ne yapacaksın9
Boyle şeylen
duymadın mı9
Üstelık aydın sayılabı-
lecek aıleler, çocuklannın "serseri ola-
caklarına" tankata gınnelenne ses çı-
karmıyor, bılıyor musun9
Çocuklanmıza sersen olmak ya da
tankata gırmek dışında seçenek bırak-
madık mı
9
Dar goruşlu aılelenn
kızlan. çarşafa gırdıklennde gorece bır
ozgurluk kazanıyor Artık o tutucu
babalar bıle kızlannı Allah yoluna
verdıklennı duşunuyor ve artık "Nere-
deydin bu saate kadar, dışarıda ne y apı-
yordun" dıye sormuyor Kızlanmızı
ozgurleştırmek ıçın onlara çarşaf su-
nacak kadar acızleştık mı9
Bır şeyler
yapmanın vaktı hızla geçıyor Bır sure
sonra soluk bıle alamayacağın bır ulke
halıne gelecek sevgılı yurdun Ne ya-
pacaksan şımdı yap Amenkalı başba-
kanına mı guvenıyorsun9
Sen de
bırakıp gıdecek mısın ulkenı9
Ellenn-
de gazlı paçavralarla yakacak aydın
arayan yobazın ehne mı bırakacaksın9
Tek başına kalma, orgutlen Dernek
kur, şırket kur, bırlık kur, kanıtla var-
lığını, meydanı boşbırakma Benımse-
dığın dernekler varsa destekle onlan
Yaz okullan aç, kurslar aç, gonullu
bırlıkler oluştur, var olanlara arka çık
Haftada bırkaç saatını olsun boyle
kutsal bır uğraşa ayıramaz mısın9
Çocuklara yonelık etkınlıklere on-
celık tanı Şıır ve okuma gunlen, resım
ve muzık kurslan, yabancı dıl derslen,
guzel konuşma ve yazma semınerlen,
tıyatro ve sporetkınlıklen ve senın ya-
pabıleceğın. senın duşunebıieceğın
daha neler Katıksız bır doyum sağ-
layabıleceğın bır uğraş ıçın fırsat tanı
kendıne
Medya demeye bayıldıklan "toplu
itetşim araçları" karşısındakı edılgen-
lığını bırak artık İstersen onu nasıl
ypnlendırebıleceğının zevkını yaşa
Üstune tıtredığın kavramlann bıle tı-
can amaçlarla "lartışıJabiiir" bır nıte-
lık kazanmasına seyırcı kalma Laıklı-
ğı savunmakla yetınme İnanma öz-
gûıiüğün kadar, inanmama özgürlüğün
de var Butun demokratık haklanna
sahıp çık Kendınden başlayarak oz-
gurleştır ve demokratıkleştır cevrenı
\'e Recep Tayyip'ın muntlenne soy-
ledıklennı lutfen kendın ıçın, bır kez
daha, yenıden duşun
"önemli olan, insanlar arasında köp-
rü kurmak ve onlan kazanmaktır. Bir
gün mutlaka o ilişki kurduğunuz insan-
lar da sizin lisamnızla size cevap vere-
cekJerdir."
DÜZELTME
Anayasa Mahkemesı Başkanı Yekta Gungör
özden'ın dunku "Bûyuk Z«fer" ba^bkh >aasın-
dJ "Başkomutan Mevdan Mufaaberea" yanlışbk
la "Başkomutanlık..." bıçımınde çıkmışür Du-
zelünz
ARADA BIR
ALAATTÎN BÎLGİ
Şerfatçı ÖpgüUenmesine
Karşı.. .
Kanlı Sıvas kıyımı uzerınden tam bır yıl geoi Yetmış
yıllık cumhurıyet tarıhının bu en kanlı ve vahgı gerıcılık
(ırtıca) hareketı elbette unutulup gıdecek bır aay değıl-
dır Gerıcılık orgutluydu, planlı ve programı tdi Oysa
orada bulunan yazar ve sanatçılar kendılerrı devletın
guvencesı ve koruması altında sanıyorlardı Ke var kı
hukumet, korumakla yukumlu olduğu vatancatş an bıle
bıle vahşı kalabalıga teslım etmış ve ağır b'f larıhı so-
rumluluk altına gırmıştır Bu durum, başbakanr, saldır-
gan katıller ıçın, "Burunları bıle kanamadar ûağılmış-
lardır"sozlerıyle ve zamanın ıçışlerı bakanırrnr, Sıvas'ın
sorumlu vedemokrat valısı yenne Refahlı Be«d ye Baş-
kanı'nın sozlerıne uyarak hareketetmesıyletaa'iılhm kutu-
ğune kazınmıştır
Pekı, devlet vatandaşını vahşete, yasasızlıçga >>e toplu
kırıma karşı korumuyor da canılere goz yurTTuvtDrsa, bı-
zimneyapmamızgerekır''önceyapılacakş©^ buyasa-
sızlığın ve suçun kullenmesıne engel olmsa*, sureklı
canlı tutmak, sonra da buna karşı gereklı orternlerı al-
mak, yanı "orgutlenmek"X\r Irtıca ve şerıatç îaom kırk
yılı aşkın bır suredır devlet ıçerısınde orgutlettciığıne, kı-
lıt noktaları tuttuğuna gore buna karşı ılerıcı vî'devrımcı
halk kıtlelerının de hem kendılerını korumal" hem laık
cumhurıyete sahıp çıkmak ıçın orgutlenmelsr kaçınıl-
mazdır
Ne yazık kı bız, geçen bu on dort ay ıçerıs.rT«Je örgut-
lenmek şoyle dursun bu vahşı toplu oldurum oaj<ını yıne
acılı sozlerle anmaktan oteye gıdemedık ATcak şuna
da ınanıyorum kı, ılerıcı, devrımcı, aydın decğimız ke-
sımle bırlıkte, sağduyu ve vıcdan sahıbı olan h'-snen her-
kes bu olayın acısını yureğınde duymuş ve t ^ seylerın
yapılması gereğıne ınanmıştır Ama olmuyo' şte, bır
araya gelıp etkın bır gucu bır turlu oluşturarr 'fcaız Bu
durumdan haklı olarak en çok yakınanlar cs Sıvas'ta
hupharca oldurulenlerın yakınları Edebıyatt lar Der-
neğı'nın geçen ay yayımladığı "Sıvas Kıtaî, "nda bu
kentte kaybettığımız 37 candan bırısı, 22 y-ESindakmı
Gülsün Karababa'nın ablası Nilgün Karababüi söyle dı-
yor "Cenaze torenlerıne koşarak gelen ınssr^ar, mah-
kemelerde neredeler? Aılelerden başka hıc 'oTtselerı
goremıyorum Cenaze torenlerınde slogan saın insan-
ları. mucadelemızde yan yana, omuz omurn gcreme-
dık Demek kı, yalnızca aıleler katlanıyor fcu dayanıl-
maz acıya, demek kı yalnızca bızım olayımız ıiır kıyım
..••(x)
Toplumsal belleğı canlı tutmak amacını taş.^an buyuk
boy 378 sayfalık "Sıvas Kıtabı"nda, ınceleme-3», belge-
ler, fotoğraflar ve anılar yer alıyor Laık ve ayl nlık Tur-
kiye'yı savunanlarm yanı sıra, devlet ve hukurrst adam-
iarının olaya koydukları tanıyı oğrenmek, Metn Toker,
Ofctay Ekşi, Cengiz Candar, Mehmet Barlas. Mehmet
Attan ve Altemur Kılıç gıbı sozde ozgurlukçu îrmokrat
yazarların bu toplu cınayet hakkındakı duşuncelennı
anımsamak ıstıyorsanız bu kıtap sıze çok ya-rtmmcı ola-
caktır
AvukatAliYıldırım'ın "AteşteSemahaDurr.îk 'adını
taşıyan kıtabı sanırım bu toplu kıyım ıle ılgılı ıl* *ıtap Bı-
rıncı baskısı 1993 Kasımı'nda yapılmış Bu kıtspla Sıvas
katlıamı butun yonlerıyle ıncelenmış, olayı yasâıyanların
goruşlen, ızlenımlerı aktarılmış, 2Temmuzorx«sıSıvas
ırdelenerek bu toplu kıyımın nasıl planlı, pr<açramlı bı-
çımde gerçekleştınldığı belgeler, tanıklar ıle îiaya ko-
nulmuş, "fa/7n/c"yalanıaçığaçıkarılmış Hurhf«'nın, Ye-
şim'ın, Belkıs'ın, henuz on altısındakı Asumat ile Me-
nekşe'nınvede "On //(/Can"ınyakılmadanbn junönce
4 Eylul Salonu'nda "turna" olup donmelerınn oykusu
belleğımızdezehıryeşılı ızler bıraktı (xx)
Evet, toplumsal belleğın ve bılıncın canlı tutuhnası ıçın
epey bır şeyler yapılıyor da ış eyleme, orgJienmeye
gelınce o her zamankı uyur gezerlığımız, kabutğuna çe-
kılmışlığımız surup gıdıyor
(x) Sıvas Kıtabı Bır Toplu Öldurumun öykusü, Edebıvatuisir Demeğı,
Ankara, Hazıran 1994 s 492
(xx) Ateşte Semaha Durmak Mı Yıldınm Yurt Kıtap-YaTin, 2 Baskı
Mart 1994, s 43-46
Turk buyugü kimdır?
Alanlann, parklann, yapılann adlannı değıştirmekle uğraşanlann önce
bir yerleresaplanıp kalmış tutsak kafalannı değıştırmelen gerekır
SÜREYY A ER YAŞAR A tatürkçüDüşünceDerneği
Edirne Şubesi Başkanı
* * lkemızın her yanında ıl-
U
gınç gehşmeler oluyor Bın-
len caddelere, sokaklara,
alanlara, parklara, yapılara.
yurdumuza ve ulusumuza ş\ı
ya da bu bıçımde yararlıklar
gostermış, emek vennış kışılenn adlannı
venyor, bır başkalan o yetkıyı ele geçınnce
kendı uretüğı yenı bır yen, alanı bekleme-
den eskı yerlenn adlannı değışünyor. ken-
dınce buyuk saydığı başka adlan koyuyor
Dıyelım sol eğılımh bır yoneum bır yere
"Rıfat Ilgaz" adını koymuşsa, yenne gelen
sağ eğılımh yonetıcı onu kaldınyor. "Necip
Fazıl Ktsakürek" adını koyuyor Nıçın
9
Yıllar once çalışüğım ılde yetkılıler ben-
den "miUi" şaırlen ve şurlennı tanıtan bır
etkınlık duzenlememı ıstedıler Sonradan
haklı çıktığım kuşkuyla hazırladığım ko-
nuşma ve şurlerden yetkılılen bılgılendır-
mek ıstedım Çunku onlann "milli" sozun-
den anladıkJan ıle benımkı arasında aynm
bulunabılırdı, oyle de oldu
Onlara gore. "milli şair"; yurt, ulus, kah-
ramanlık, savaşlar, zaferler, fetıhler, ırkı-
mızın ustunluğu gıbı konulan ele alan şaır-
ler, "milli şiir" ıse bu şaırlenn bu konuda
yazdıklan ıdı
Bu tur şaırlen hangı yazın donemınde
bulabılırdık
9
Muslumanlıktan oncekı yazı-
nımızdan elımızde pek şıır yok Dıvanşaır-
lenmız anılan konularla hıç ılgıJenmemış-
ler Halk yazmımızdakılenn bır bolumu ta-
savvufçu. daha buyuk bır bolumu saz şaın-
dır, ıstenen ıçenkte şıırlen yoktur Köroğlu
duşunulse, onun yurtla ulusla yukandakı
anlamda bır ılışkısı bulunmuyor Zaten
"millet" kavramı yenı bır kavram. Tanzı-
mat'tan once "millet" kavramı yok kı "mil-
li" kavramı olsun Tanzımat'tan başlayıp
Namık Kemal'ı almaya kalksak onun "mil-
let" kavramı da ayn O, butun Osmanlı uy-
ruğunu "millet" sayıyor Bu kavram o
gune gore daha çok "ümmet"le ortuşuyor
Gerçekten "millet" kavramı Ali Canip ve
Ömer Seyfettin'ın Genç Kalemler'ıyle dıle
getınhyor Öyleyse benden konuşma ıste-
yenlenn duşundüklen anlamda "milli" şaır
ve şıır bulmak ıçın 191 l'den sonrasına ba-
kacağız O zaman da ınsanımızın bınlerce
yıl yetıştırdığı kaç şaır, onlann urettıklen
kaç şıır varsa hepsını sılıp atacağız Son
70-80 yıl ıçınde yetışmış şaırler ıçınden de
yalnızca ırkımızı oven, vatan, millet. Sa-
karya'dan soz eden şaırlen ve şıırlen "mil-
li", oburlennıyse "milli olmayan", yanı
"el", gerekırse "düşman" sayacağız Bu
taruma gore. M. Emin Yurdakul, Ziya Gö-
kalp, Arif Nihat gıbı şaırler *'milli', Vunus
Emre. Karacaoğlan, Fuzuli, Nedim, Melih
Cevdet, Orhan V eli, Cemal Süreyja, Ahmet
Muhip Dıranas, Ziya Osman Saba gıbılcr
"milli olmayan" şaırler sayılacaktı Pekı
yurt ve ulus şıırlen de yazan dunyaca
tanınmış Turk şaın Nâzım Hikmet nereye
konacak
9
Ben bu goruşte olmadığımı belırttım
Bana gore, yazırumızı, şunmızı bır adımlık
bıle olsa ılen göturen, konunun uzmanlan-
na göre sanat değen bulunup anılmaya de-
ğer her şaır, onun urettığı her şıır ulusaldır
Bınlerce yıllık geçmışımızı, o geçmışın de-
ğerlenru bır yana bırakmak olur mu9
Bana
kalsa uzennde yaşadığımız topraklar uze-
nnde yeşeren, ureyen her varlık bızımse,
ırkı, dılı, ınanışı, kokenı ne olursa olsun, bu
topraklar uzennde uretılen butun sanat
yapıtlan gıbı şıın de ulusaldır Saf bır ırk
yeryuzunde bulunabılır mı
9
Hangımızın
kokenı bellı
9
Bızı bırbınmıze bağlayan ko-
ken bırlığı mı
9
Yoksa bır arada yaşama ka-
ran mı
9
Ortak kulturumuz mu
9
Kendı
alanımızı da kaynaklanmızı da varsıllığı-
mızı da sınırlâmamn. kuçultmenın anlamı
ne
9
O zaman yapılacak bellıydı Konu ayn-
mı duşünulebılırdı Örneğın, Kurtuluş Sa-
vaşı şıırlen, Atatürk şıırlen, yurt guzelleme-
len gıbı Öylesı şıırler seçtım Pek beğen-
medıler Beklentılen bu değıldı
Bır ulkeye, yalnızca kahramanlık, yığıt-
lık, overek hızmet edılmez Bu konulan ış-
leyenlere, "milli", onlan ışlemeyıp başka
konulan, orneğın doğayı, aşkı ele alanlara
"milli olmayan" demek yanliş ve zararlıdır
İnsana saygısızlıktır, onun ılgılenne değer
vermemektır
Rıfat Ilgaz, ınsanı kendı açısından ıyı yo-
rumlamış, bunda başanlı olmuş, mılyonla-
nn sevgısını kazanmış bır değerh ınsanı-
mızdır Necıp Fazıl da zamanında şıınmıze
yenı bır ıçenk, yenı bır bıçem kazandırmış,
kendı doğrultusundakı ınsanlanmıza coş-
ku vermış bır başka değerdır Duşuncelen
aynı doğrultuda da olsa ne Kısakurek ıçın
Ilgaz ne de Ilgaz ıçın Kısakurek'ın adı sılı-
nebılır Bu, kendı kendımızı küçultmek, gı-
derek yok saymak olur
Turİc buyuğu tarumı bellıdır Turk ınsa-
nına emeğı, obur ınsanlanmızdan daha
çok geçmış değerlenmız Bu bırdevlet ada-
mı olur. bılım adarru oiur, sanat adamı
olur ("Adam" sozunu "erkek" anlamında
kullanmıyorum ) Turk buyuklennden Fa-
zıl Hüsnü Dağlarca ne dıvor bır Ataturk şıı-
nnde "Uluslar büyük adamlarıyla soluk
alır."
Turk mılletı ne
9
En guzel tanımı Ataturk
yapıyor "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran
Türkiye halkına Türk milleti denir."
Alanlann, parklann, yapılann adlannı
değıştirmekle uğraşanlann once bır yerlere
saplanıp kalmış tutsak kafalannı değıştır-
mesı gerekır
TARTIŞMA
Önce zarar verme...
S
on aylarda,
İstanbul'da dın
ve devlet
ıhşkısını. devletın
yurttaş
uzenndekı dınsel
baskısını konu alan çeşıtlı
"bilimsel"(')toplantılar
duzenlenmekte
Bugun Turkıye'de. devletın
yurttaşa uyguladığı bınncıl
buyuk dınsel baskı nedır
9
Hıç
kuşkusuz, Mıllı Eğıtım'dekı
zorunlu din dersi uy gulaması.
Aılerun. çocuğunu ıstedığı
bıçımde yetıştırmesıne ızın
vermeyen, yurttaşın ozel
yaşama alanına mudahale eden
bu uygulamada "din kültürü"
adı alünda Muslumanlığın belh
bır kolunun, bellı bır
mezhebının, ınanç ve ıbadeünın
tanıtıldığı ve propagandasının
yapıldığı herkesçe
bıhnmektedır Bızzat"din
kültürü" ders kıtaplan bu
durumun en kesın kanıtıdır
tnsan safça sanıyor kı yukanda
adı geçen toplantılarda bu
antıdemokraük baskı konu
edılecek Öyle bır şey olmuyor
Behrgın bır gerçeklığın yok
sayıldığı yerde, bıhmın
nesnellığınden soz edılebılır mı
9
Bugun Turkıye'de, dın-devlet
ıbşkılennde behren bır buyuk
gerçekhk daha var Devletın
şenatçı saldırganlık karşısında
yurttaşının can guvenüğını
koruyamaması İşte suıkastlar,
ışte Sıvas'ta katledılen 37 kışı
Değınılen toplantılarda. bu
gerçekhk dıle gehyor mu
9
Hayır
Ne konuşuluyor1
*
Cumhunyetın ılk yıllanndakı
uygulamalar Sankı, o yıllarda
cumhunyeün, çağdaşlığı
engellemek ısteyen yobazlar
karşısındakı guçluklen
bılınmezmış gıbı O donemde
devlet, dın hızmetlennı
yuklenmese halkın cenazesının
ortada kalacağı açık değılmış
gıbı
Başka ne konuşuluyor9
Şenatla
demokrasının bırlıkte yaşayıp
yaşay amayacağı, daha
doğrusu, şenatla demokrası
bırbkte olabıbrmış gıbı
gorunmesı ıçın kılıflar aranıy or
ve ortalık şenatçı teonsyenlenn
govde gostensıne sahne oluyor
Butun bunlar ne adına
yapıbyor9
Demokratıkleşme
Bayanlar, baylar, tıpta bırılke
vardır "Prium nil nocere
(= önce zarar verme)"...
Bu toplantılann
duzenleyıcılenne, orada sosyal
bılım ve demokrası adına
çarpıtılmış mesajlar veren sayın
bayanlara ve baylara
sesleruyoruz Yarattığınız tablo
ne cıddıdır ne saygın, yalnız
PENCERE
gulunçtur Ama, ne yazık kı
vahımdır Tıpkı Nazızmın
yuksebne donemlenndekı
gıbı Aklınız ne zaman
başınıza gelecek. yanma sırası
sıze geldığınde mı9
Yoksa
"Nasdsa devlet, yurttaşını
konıy amıy or, bari biz şimdiden
şeriatçılarla kol kola girip kendi
başunızı kurtaraiım" hesabı
ıçınde mısınız9
Yoksa ışın
ıçınde, bılemedığımız başka
çıkar ıbşkılen mı var
9
Ne
dersınız
9
Bız sıze, "Nedeniniz her ne ise
demokratikleşmey e daha fazla
zarar vermeyin ve artık köşenize
çekilin" dıyoruz
Çağdaş Yaşamı
DestekJeme Derneği
Ankara Şubesi
Eğitim Komisyonu
YOLKESENIRMAK
HıfzıV.Velidedeoğlu
50 000 (KDV ıçınde)
Çağdaş Yaunlan Türkocağı Cad 39-41 CağaloÇlu-hıanbul
ödemeli gönderilmez
ATATÜRK'TEN DÜŞÜNCELER
Enver Ziya Karal (Yayuıa hazırlav an)
6 bası 50 000(KDVıçınde)
Çağdaş Yaunlan Türkocağı Cad 39-41 Cağaloğlu-lslanbul
Ödemeli gönderilmez
Brigitte Bardot
Ne Hale Dûştû?.
On yaşındaydım, evde unlu bır kadının guzellığı tartı-
şılıyordu Ben de soze karıştım Genç yaşta yıtırdığımız
buyuk ağabeyım Orhan resım yapardı
Dedıkı
-Sen daha kuçuksun, estetık bılıncının gelışmesı ıçin
zaman ıster
Ne demek ıstemıştı?
Bır kıtapta ılk kez Jokond un resmını gorduğumde,
guzellığını anlayamamıştım, sınemada gorduğum çoğu
kadın yıldızın yanında Mona Llsa'nın lafı mı olurdu'
Zamanla 'estetık' ıle 'guze/'sozuklerı arasındakı ayrı-
mı anlamaya başlayacaktım, sanatı duyumsamak ıçın
emek vermek gerekıyordu, hem de omur boyu ..
İnsan yıne de eksık kalıyordu
Bır gun Nadir Nadi:
"fîe/?"demıştı, ' resımden anlamam "
Yıllar sonra bu sozun "Ben muzıkten anlanm" anla-
mına geldığını ayrımsayacaktım Kolay mı muzıkten an-
lamak? Brahms'ın 1 nolu Remıneur Konçertosu'nu bır
Brendel'ın bır de Serkin'ın pıyanosundan dınleyıp yo-
rum farkını algılamak ıçın çalışıp yorulacaksın, yalnız
sanatçı değıl, ızleyıcı de alın terı dokecek sanatın guzel-
lığınde buluşmak ıçın Bruegel ın Bosch a yakınlaştığı
ve uzaklaştığı noktaları resımlerınde yakalayabılmek
ıçın kaç fırın ekmek yemek \az\mf Bırakın bır yabancı
dılı, anadılınde bıle bır şıırı duyumsamak ıçın yurunecek
yolun uzunluğunu kımse kestıremez Bu alanlarda "ben
bılınm" dıye palavra atanlara çağımızda kımse metelık
vermıyor
Sanata yaklaşım, kışıye alçakgonulluluğun erdemını
aşılayacak yerde, seçkınlık ayağına ovungeçlığı koruk-
luyorsa, bılın kı o kışı sanattan hıç mı hıç anlamıyor
•
Cumhurıyet'ıa dunku sayısmda bır habere takıldım,
kaldım, "196O'lı yıllarm seks sembolu Brigitte Bardot"-
dan gazetenın arka sayfasında soz açılmıştı
"Bngıtte Bardot bugun foto muhabırlennden bucak
bucak kaçıp munzevı bır yaşam suruyor Bardot, ınsan-
lardan uzaklaştıkça hayvanlara yaklaştı Turlerı tuken-
mekte olan hayvanların zevk ıçın vahşıce oldurulmesı-
ne ve kurku ıçın avlanmasına karşı çıkan sanatçı, dunya
kamuoyunun dıkkatını bu konu uzerıne çekmeye çalışı-
yor Yenı kuşaklar, Fransız sınemasının gelmış geçmış
en seksı yıldızını artık bır hayvan dostu olarak tanıyor "
Haberı Reuter'ın ıkı fotoğrafı susluyordu, bırısı Bar-
dot'nun gençlık yıllarına ılışkın otekı bugunlerde çekıl-
mış ıkı resım yan yanaydı
Br/gıtte'ın yakın gunlerde çekılmış resmındekı gozle-
rınde kendıne guvensızlık ve kuşku okunuyordu
Nıçın''
Çunku acımasız medya dunyasında, gazetecıler yaş-
lanan kadın yıldızların ardında bır surek avını kovalar
gıbıdırler Toplumçoğunluğu bu surek avından hoşlanı-
yor, yaşlanan yıldızın resımlerı çekılecek ertesı gun
gazetelerde şu alt başlıkla yayımlanacak
'Nehalegeldı' '
Duşunuyorum, sanat eğıtımının suzgecınden geçmış,
guzellık kavramını 'estetık' kulturun ımbığınden çekmış
toplumların değer yargıları bu kadar çarpıklaşabılır
'Hayvan Hakları' konusunda 925 sayfalık bır başyapıt
yazan Prof Dr ismet Sungurbeye bır gun Ankara'da
rastlamıştım Dostuma, Bardot nun hayvan sevgısınden
soz açınca
'Wj"demıştı, "elıopulecekkadın
1
'
Kımbılır, 'ınsanlardan uzaklaştıkça hayvanlara yakla-
şan' Brigitte Bardot, bugun eskısınden daha guzeldır,
gençlığındeanlamsız bır seks yıldızı ıdı 'yemedeyanın-
da yat' turunden bır kukla
Zamanla belkı de anlam kazandı
Ruhundakı değışım yuzune yansıdı
Sanattan anlayan estetık duyguları gelışmış bır usta-
ya sormalı, bakalım ne soyler
ŞEMSETTİN KAYMAK
1956 .
Kımse huzünlü olmasın
Sırası değıl huznun daha
Bırgun şehnn alanında
Bır mermer yığını gozlenne
Omuzlanna duşerse bır çınar yaprağı
Huzunlensın yaşayanlar o zamarT
Sırası değıl huznun daha
TÜM-BEL-SE> KÂĞITHANE TEMSİLCİLİCt
ÇALIŞAIVfLARrVDAN
Sına Balaban, Erdoğan Gul, Hıdır Alan, Hasan Boran, tlyas
Ataş. Yusuf Yılmaz. Kadır Karyağdı. Murure Işık, Nun
Banş, Mustafa Çınar. Güngor Sabhan. Meral Özkan, Ebf
Kıbç. Dılber Yukseldı, Mesut Işıklı, İlhan Doğan, Mustafa
Tadık. Ali Koşar, A Oğuz. Oğuzhan Eseoğlu, Ahmet
Hacıoğlu, Önder Alan. Banş Alan
HÜKUKSUZ DEMOKRASI
HalitÇelenk
3 bası50000(KDVıçınde)
)a\mları TıırkncağıCad 39-41 Cazaloğlu-htanhul
Ödemeli gönderilmez