24 Nisan 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 12TEMMUZ1994SALI DİZİYAZI Ukrayna'da son seçimleri kaybeden Cumhurbaşkanı Leonid Kravçuk, Cumhuriyet için yazdı NükieersavaşhayaletibitmeliEski zamanlarda, yaklaşık t.Ö. VTII. yüzyılın . sonunda antik Yunanhlar, dünyanın nasıl bir şey J olduğunu ve nerede bittiğini anlamak tutkusu ile t Avrupa ve Asya arasındaki dar boğazlardan ge- J çip bilinmeyen bir denize girdiler. Onun banşçıl j kıyılan, sonsuz savaşlardan bitkin gelenleri hay- i rete düşürdü ve onlar bu denize Pont Evksinskiy . adını verdiler. Konuksever bir deniz... • Bu denizin zümrüt dalgalan, ülkemizin, genç 1 Ukrayna devletinin gûney sınırlannı yahyor. Yüz- ' yıllar boyunca kanlı savaşlardan acı çeken halkı- . mız, bu denizin her zaman banşçı ve kıyılanmı- ; zın, komşulanmız, yakın ve uzak dostlanmız için konuksever olmasını ister. 1 Her halkın kendi evinde kendi başına sahiplik î yapması kutsal hakkını, kesinlikle ve sadakatle : destekliyoruz. Biz, güçlülerin güçsûzler ile iliş- î kilerinde güç yöntemlerin kullanılmasına karşı- ; yız. En çekişmeli sorunlann hukuksal bir temel- • de çözûlmesi için, tkinci Dünya Savaşı'ndan son- ; ra Avrupa'da ortaya çıkan sınırlann dokunulmaz- lığından yanayız. I Harannz nonoiMK ışDnoı Türkiye Cumhurbaşkanı merhum Turgut özal'ın 1990 yılı sonunda ortaya attığı girişime destek veren ilk ülkelerden biri Ukrayna oldu. Azerbaycan, Arnavutluk, Bulgaristan, Ermenis- tan, Yunanistan, Gürcistan, Moldova, Rusya Fe- derasyonu, Romanya ve Türkiye ile birlikte Uk- rayna, Karadeniz Ekonomik îşbir- -liği (KEİ) örgûtünûn kuruculan arasındaydı. . Bu örgütün önemli bir görevi, kanımıza göre iş ilişkileri, ticaret, çevre sorunlannm çözûlmesi, bi- lim geliştirme, kültür, turizm vs. dallannda işbirliği için özellikle uygun istikrarlı bir ekonomik ala- nın kurulmasıdır. Düşündüğümüz gibi, ekonomik ilişkilerin teşvik edilmesi, üretim ortaklığvnın genişletilmesi ve kar- şılıklı çıkar alanlanna ortak yatı- nmlann yapılması için ciddi çaba- lann harcanması, Karadeniz İşbir- liği 'ne katılanlann yaranna olacak- tır. Işin altyapısını oluşturrnak ve ulaştırma bağlantılannı iyileştir- mek de önemlidir. Bölgenin yakıt - ve hammadde kaynaklannın geliş- tirilmesi, Karadeniz' in ürûnlerini çok yanlı olarak kullanması ve sa- vunması için iyt-görüş açılan var- dır. Özelleştirme, üretim geliştir- mesi, orta ve küçük iş ortamlannın sağlamlaştmlması süreçlerinde iş- *birliği de, çok ümit veren bir iştir. î Ülkemiz, petrol rafınelerinin Jmodernizasyonu, Karadeniz kıyı- sında petrol ve sıvılaştınlmış gaz - için terminallerin yapımı, yabancı firmalar ile birlikte geleneksel ol- mayan enerji kaynaklan, metalurji işletmelerinin teknik yenilenmesi, yeni kapasitelerin kurulması, Uk- rayna'nın yaniletken malzemeleri üzerinde milli ekonominin çeşitli dallan için elektrik tekniğinin çok yönlü üretimi programının gerçek- leştirilmesi vs. ile ilgili bilim araş- Portre İyi bir satranç oyuncusıı Leonid Kravçuk t93W'te Ukrayna'da doğdu. Rivne Teknik Enstitüsü'nde okudu. Kiev Deviet Ünivetsitesi Ekonomi Bölümü'nden mezun oldu. Aysı üniversite ile biriikte Cernivtskı Oniversitesi'nde ders vermeye başladı. Moskova Toplumsal Bılımler Akademisi'nde ekonomi doktorası yapti. Moskova'dan dönüşünde Ukrayna Komünist Partisi Merkez Komitesi'nde çeşitli görevler aldı. 1990 Temmuzu'nda Halk Meclisi'nin •Vferktovna Radt'nın başkanlığına seçildi. Bundart sonra enerjisinin büyük bölümünü Ukrayna'nın dernokratikleşmesine ve bagımsızlıgı üzerinde çalışarak harcadı. Bu görevi boyunea, ülkesi için bir dizi tarihsel belgeuin kabul edilmesıni sflgla<iı Bunlar arasında, Ukrayna Devleti Bağnnsizbk Bıldirisi, Ukrayna Devleti Bagımsızlık Yasası ve Ukrayna Bagımsızlık Bildirisi önergesi ve bu baglamda çeşitli yasalar. Aralık 1991'de Ukrayna Cumhurbaskanlıgj'na seçilen Kravçuk'un, son seçimde yeniden aday olmayacağt önceleri söylenmişse dc, iki aşamaiı olarak yapılan son seçimde adaylıgını koymuştur. Eşi Antonina, Kiev Devlet Oniversitesi'nde ekonomi profesörûdûr. Çiftin, Oleksandr adlj bir oğlu vardır ve Ukrayna Bilimler Akademisi'nde fîzik ve matematik alanında çalışmalar yapan bir bilim adamıdır. Leonid Kravçuk nat alacağız. Stratejik nükleer silahlanmızrn yok edilmesi için gereken mali, bilimsel ve teknik yar- dım bize verilecektir. Böylece, Start-1 Antlaşması'nın onaylanma sı- rasında parlamentomuzca öne sürülen koşullar, özünden karşılanmıştır. Tutumumuz anlaşılmış ve ortaklanmız bize doğru adım atmışlardır. Şim- di üç devlet arasında vanlan uzlaşmalann gerçek- leştirilmesi için pratik çalışmalar başlamıştır. Leonid Kravçuk, insanüğm nûkleer savaştehdidinden kurtanlması gerektiğini söylüyor. 1986 yüında meydana gelen Çernobil faciası, sadece Ukrayna'yı değO, Avrupa'yı da etküemiş ve insanlara nûkleer savaşın yaratacağı tehHkeyi göstermiştL tırmalannın yapılmasına ilişkin projelerin, KEI çercevesinde gerçekleştirilmesine ilgi gösterdi. • 'Güvenliğimiz. herkesin güvenliğine bağlıdır' bizim sloganımızdır. Ukrayna. bütün ülkeleri kendi örneği olan. nûkleer silahsızlanma ; yolunu izlemeye çağırmaktadır. 3. Binyırın başında insanlık. nûkleer ; savasın korkunc • hayaletinden kurtulmalıdır. Somut projelerin gerçekleştirilmesi sırasuıda - Ukrayna'nın gerek var olan gerek görüş açılan, ülkenin bağımsız bir ekonomisinin geliştirilme- sine yönelik bugünkü adımlarda belirlenen eko- nomik potansyoneli etkin bir biçimde kullanıla- bilir. • Türkiye'nin bu projelerin gerçekleştirilmesine etkin bir biçimde katıldığını belirtmekten sevinç duyuyorum. Bu ülkenin işadamlan, uzmanlan, Ukrayna'da yüksek biryetkiye sahiptir. Böyle bir işbirliğinin iki devlet, iİci ülkenin vatandaşlannın yaranna, ileride de gelişeceğini ümit etmekteyim. önümüzdeki yüzyıla Ukrayna'nın Avrupa ve dünya ekonomik sistemine birle$imli bir ülke ola- rak girmesi için çaba harcıyoruz. Artık, başladı- gımız reformlar buna yöneliktir. 1993 yılı arahk başında Ukrayna'nın başkenti Kiev'de, Karadeniz Ekonomik işbirliği Pariamen- ter Asamblesi'nin dönem toplantısı yer aldı. Ka- nımıza ve konuklann düşuncelerine göre, bu top- lantı oldukça başanlı olmuştu. Bu görüşme sırasında Ukrayna. askeri-deniz tatbikatlannın ve savaş gemilerinin sayısını azalt- masına, Akdeniz ile Karadeniz Bölgesi'ndeki ül- kelerin deniz kıyılannın ihlal edilmemesi ve do- kunulmazlığı, Karadeniz'deki diğer ülkelere kar- şı saldın ya da yıkıcı davranışlar için kendi top- raklannı vermemesine dair bildirinin onaylanma- sına yönelik yeni öneriler öne sürdü. KEİ üyelerine aynı zamanda bir ülkenin öteki bir ülkeye karşı kendi deniz kuvvetlerini kullan- masma yer verilmemesine ilişkin bir belge imza- lamak önerisinde bulunuldu. Bütün bunlar, böl- gede askeri güce dayanmamn azaltılmasında da yararlı olacaktır. Biz, açık bir dış politikayı izlemekte ve başka ülkeler ile uluslararası kuruluşlarla olduğu gibi, ikili ve çok yanlı ilişkilerimizi eşitlik, karşılıklı an- layış ve saygı, ortaldann iç işlerine kanşmaması temelinde kurmaktayız. Ukrayna, uluslararası gü- venliğin bölünmemesi ilkesini benimsemiştir ve herhangi bir devlete karşı hedeflenen tehdidin ge- nel uluslararası güvenlik için de bir tehdit oluş- turduğunu kabul etmektedir. "Güvenliğiraiz, herkesin güvenliğine bağhdır" bizim sloganımızdır. INiikleer tfahsatanmada Ukrayna örneği 1990 yılında devlet egemenliği bildirisinde Uk- rayna, ileride nükleer olmayan, blokdışı, yansız bir devlet olma yolundaki kesin niyetini açıkladı. Bu insani amaç, bizim için değişmeyecektir. Par- lamentomuzda Start-1 Antlaşması'nın onaylan- ması, bu yönde atılmış önemli bir adımdı. Fakat, parlamentomuzca öne sürülen birtakım koşullar, dünyada belli bir kaygıya neden oldu. Bu bakımdan 19 Ocak 1994 tarihinde Ukrayna, ABD ve Rusya arasında Moskova'da imzalanan üçlü bildiri, "i" üzerine bütün noktalan ışaretledı. Biz, yok edilecek nükleer silahlanmızı Rusya'ya taşı- ma sözümüzü doğruladık. Böylece, şimdi hiç kimse, Ukrayna'nın nükleer silahsızlanma süre- cine karşı çıktığını söyleyemez. Start-2'ye, belki de Start-3'e giden yol açıktır. Aynı zamanda ortaklanmız, Rusya ve ABD'nin, Ukrayna'nın egemenliği, toprak bütün- lüğü, sınırlannın dokunulmazlığına saygı göster- diğini açıkladı ve güvenliğimizin garantörü oldu- lar. Topraklanmızdan taşınacak ve taşınmış füze- lerin başlıklannda bulunan uranyum için tazmi- • Biz Türkiye'nin. Karadeniz Ekonomik tsbirligi'nin oluşturulmasmda oynadığı role büyük değer veriyoruz ve bu girisimin gelismesi. bölgede banş ve istikrara yarduncı olması icin elimizden geleni vapacagımızı acıklıvoruz. Ukrayna, bütün ülkeleri kendi örneği olan, nük- leer silahsızlanma yolunu izlemeye çağırmakta- dır. 3. Binyıl'ın başında insanhk, nükleer savaşın korkunç hayaletin- den kurtulmalıdır. Herhangi bir savaşın oluşturdu- ğu tehdite ve aynca bazı Karadeniz ülkelerinde, ve öteki komşulanmı- zın topraklannda silahlı anlaşmaz- lıklar ateşinin söndürülemediğine, Ukrayna halkı kaygı ve acı ile ba- kıyor. KEİ kuruluşu, bunun ötesinde kalamaz. En ivedi sorunlann bü- tün uluslararası toplulukça çözûl- mesi gerekiyor. En güç sorunlan siyasal yöntemlerle, var olan an- laşmazhklan banş yolu ile çözmek ve yeni anlaşmazlıklara yer verme- mek için, hepimız akılcı yolu bul- malıyız. Son zamanlarda dünya çabuk değişiyor. tki siyasal sistemin kar- şı karşıya gelmesi artık tarihe ka- nştı. Varşova Paktı kuruluşunun çalışmalanna son verildi. Eski Sov- yetler Birliği'nin topraklannda ye- ni bağımsız devletler ortaya çıktı. Bu nedenlerden dolayı, yeni dün- ya ve yeni Avrupa'nın ivedi sorun- lan üzerine düşünce alışverişinde bulunmak için, uluslararası bir konferans düzenlemek önerimizin destek kazanacağını ümit ediyo- rum. Üzerinde ülkelerarası ilişkilerin gerçekleşebilmesi; banş içinde yan yana yaşama, çıkarh işbirliği yolu ile gerçekleşebilmesi için devlet- lerarası düzenlemenin ilkelerini or- taklaşa hazırlamak, olağanüstü önemlidir. Ortak güvenlik meka- nizmasını belirlemek de önemlidir. Ümitlediğim konferansta bu süreç- lerden dolayı oluşturulan devletlerarası sınırlann değişmezliğini ve hiç kimsenin bunlan çiğneme hakkına sahip olmadıgını, yüksek seviyede doğ- rulayacak bir belge kabul edilebilir. Kısa bir süre önce KEtPA ve TBMM Başkanı Hüsamettin Cindomk'u Kiev'de ağırladık. Türki- ye Cumhurbaşkanı Sukyman Demirel, Ukray- na'ya ziyarette bulundu. Ziyaretinin sonunda or- tak siyasal bildiri imzalandı. Böylece Ukrayna ve Türkiye arasındaki ilişkiler ivme kazandı. Biz, Türkiye'nin KEÎPA'nrn oluşturulmasında oynadı- ğı role büyük bir değer veriyoruz ve bu girisimin gelismesi için, bölgede banş ve istikrara yardım- cı olması için, elimizden geleni yapacağımızı açıklıyoruz. Şimdi, Ukrayna dahil Doğu Avrupa ülkelerin- de üretim ilişkilerinin değişmesi ile ilgili derin sü- reçler yaşanmaktadır. Bu, ülkemizdeki ekonomik durumu etkilemektedir. Fakat biz, ileriye iyim- serlik ile bakıyoruz. KEİ çercevesinde verimli ça- lışmanın, aynca Doğu ve Batı arasında yeni tip ilişkilerin gelişmesine, gerek Ukrayna gerek böl- gede bulunan öteki devletlerin ekonomik bağım- sızlığa kavuşması süreçlerinin iddia edilmesine yardımcı olacağına emin olmaktayız. Karadeniz ve kıyılannın her zaman konuksever ve gelişme içinde olması amacıyla her şeyi yapmak bizim el- lerimizdedir. Yarın: Mustafa Mahmud Y A Y I N H A K K I C u m h u h y e t ' E A İ T T İ R . İ Z İ N S İ Z Y A Y I N L A N A M A Z İLAN T.C. ORDUSULHHUKUK HÂKİMLİĞt'NDEN DosyaNo: 1993/689 Milli Eğitim Bakanlığı'ru temsüen Ordu Milli Eğitim Müdürlü- ğü tarafından mahkememize açılmış bulunan davada: davalılardan Ahmet Ziya Tûrk'e ait olup, diğer davalı Ahmet Demirci tarafından kullanılan 52 AR 524 plaka sayılı kamyonun davacı kuruma ait 29 AD 101 plaka sayılı araca çarparak 1.948.000 TL zarar verdiği iddia edilerek zararm tazminat talebinde bulunulmuş, bütün araştırmalara rağmen adresleri tespit edilemediğinden, davalılara dava dilekçesi tebliğ edilemediğinden, ilanen ttbligat yapılmasına karar verilmiştir. Karar gereğince, davalılann duruşma günü olan 15.8.1994 tarihin- de mahkememizde bizzat haar bulunmaüan veya kendilerini bir ve- kille temsil ettirmelen, aksi halde davanın yokluklannda sürdürüle- ceği ve son ilan tarihini takip eden 15 gün sonunda kendılerine tebli- gat yapümış sayüacağı 7201 sayıh kanunvın 28 ve müteakipmaddeleri uyannca dava dilekçesi yerıne kaim olmak üzere ilan olunur. 30.6. 1994 Basın: 49468 İLAN T.C. İSTANBUL 2. ÂSLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 199424 Karar No: 1994,256 Davacı Medihat Türkçü (kendi adma asaleten Atakan Türkçü adı- na velayeten) tarafından davah Muhammer Türkçü aleyhine açılan nafaka davasının yapılan yargılaması sonunda: Davanın kısmen kabulüne. dava tarihinden itibaren davaa için aylık 1.000.000 lira tedbir nafakası ile müşterek çocuk Atakan için de aylık 1.000.000 lira iştirak nafakasınm davalıdan tahsiline, fazla tale- bin reddine, tarife gereğince 1.050.000 lira avukatlık ücreti ile davacı- nın yaptığı 170.000 lira duruşma giderinin davalıdan tahsiline karar verilmiş olup. davalının adresi meçhul olması sebebi ile mahkeme- mizden verilen 10.5.1994 tarih ve 199424-256 sayıh ilamın ilanen tebliğine karar verilmiş, iş bu ilanın neşir tarihinden itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayılmak kaydı ile karar yerine kaim ve temyizi kabil olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 7803 ZİLE KADASTRO MAHKEMESİ 1990,163-1993/24 Davacı Zile Savcı Köyü'nden Halil Yüdırun tarafından davalılar Salih Yaldız ve arkadaşlan aleyhine açılan kadastro tespitinin ıptali davasının mahkememizde yapılan açık dunışması sonunda: Davacı tarafından açılan Zile ilçesi Sava Köyü dahilindeki 1049 parsel sayılı taşınmazın tamamı 1152 hisse kabul edilerek, 48 hissesi- nin davalı Elmas kızı davacı adına, 1104 hissesinin ise Davaa Kadir oğlu Halil Yıldınm adına müşterek mülkiyet hükûmleri uyannca Ta- puya-tesciline, 1049 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan tek katlı kerpiç samanlığın kadastro tespit tarihinden alü sene önce davaa Halil Yıldınm tarafından yapıldığından ve bu samanlığın ona ait ol- duğunun tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine, Dava konusu 1049 parsel sayıh taşınmaz üzerinde bulunan evin kadastro tespitin- den sonra yapıldığı anlaşıhnası nedeniyle tapunun beyanlar hanesin- de gösterilmesine yer olmadığma, mahkemerruzın 26.1.1994 tarih ve 1991 70 esas 1994/3 karar sayı ile karar verilmiş olup, bu karann da- vahlar Hüseyin oğlu Sahh Yıl, Kazım Yıldız, Bektâş Yıldız ve Mu- harrem mirasçılan Cernile Yıdız, Suzan Yıldız ve Metin Yıkhz Ue Haül Kızı Cennet, Halil Kıa Keziban ve Halil oğlu Mehmet adlanna ilanen tebligat yapılmasma karar verihniş olmakla, bu karara karşı adı geçen şahıslann karann ilarundan itibaren 15 gün içerisinde her- hangi bir itirazlan bulunmadığı takdirde kendileri açısından kesinle- şeceği hususu ilanen tebhğ olunur. 27.6.1994 Basın: 49381 AMCARANOTLARI MUSTAFA EKMEI^CÎ Köy Enstitüleri VaWı: (7) Aziz Nesin: "Gûzel Bişey Varsa, Kapanır!" Dr. Engin Tonguç'un Köy Enstitüleri ile ilgili olarak anlattı- ğı şeylerin hemen hemen hepsıne katılmadığını söyleyen Azlz Nesin, "Ya/n/z Köy Enstitüleri falan değil, eski iyi şeyler neler varsa, onları eleştirir duruma gelip aşmalıydık. Halbu- ki, biz onları kurtaralım diye onları savunmaya uğraşıyoruz. Ama n'apahm, başka çaremiz yok. Memleket o denlikötüye gidiyor ki..." diye konuşmasını sürdürüyordu. Aziz Nesin, "Saşra AtatOrk... Atatürkçülük, onları eleştiremedik.." diyor konuşmasını şöyle sürdürüyordu: "... Kaç yıl oldu, Atatürk öldükten sonra hâlâ hâlâ Atatürk- çülük! Atatürkçü de olamıyoruz. Ki Atatürkçü olmak gerekir mi gerekmez mi o ayrı bir konu. O noktaya bile gelemiyor. Köy Enstitüleri de öyle. Köy Enstitüleri, bu'Vakıf kurulunca, benim bildiğim şudur Köy Enstitülerine ilişkin bütün eleştiri- leri çok dikkatle gözden geçirip, onlara haklı nedenlerle ya- nıt vermek, ille karşı gelmek değil. Çünkü, onların kimileri haklıdır. Köy Enstitüleri ile ilgili eleştirilerin kimine ben katılı- yorum. Haklı olduğuna inanıyorum. Ama neden öyle yapıl- mıştır? Niçin yapılmıştır? Çok ilginç. Tek parti döneminde Köy Enstitüleri kurulmuştur. Elbette, köylünün ilerlemesi, kalkınması için kurulmuştur, ama bazı ilerleme ve kalkınma- ların nedenleri de bir önceki nedenleri bakımmdan yine kö- tü.. Bunlan da bilmek gerekir. Bunlara düpedüz karşı gelmek değil, bunlan bilip, olumlu yanlarını alıp, düzeltmek gerekir. Bugün Köy Enstitüleri, o haliyle bile devam edebilseydi, Tür- kiye elbette, bu noktada olmayacaktı." Aziz Nesin, olumlu olarak kurulup kapatılanlann ilk ikisini Tx>yle saydı; Halkevleri ile Köy Enstitüleri. Olumlu olarak açı- lıp, sonra vazgecilen biri daha vardı. Aziz Nesin, onu da şöy- le anlattı: "Üçüncü olumlu şey, Aman ne yapsak da kapatsak' diye uğraştığımız 'yedek s u bay ögretmenliği'd/r. Kurumlaşama- dı. Kurum değil çünkü. 27 Mayıs'ın getirdiği, rastlantı olarak mı getirdi, ayağına mı takıldı, nasıl oldu bilmiyorum, ama bu Türkiye'nin kalkınmasında Köy Enstitülerine yakın basarı sağlayacak bir işti. Hemen kapattılar! Çünkü, biliyorsunuz sanatta da yararlı oldu, yardımlaşmada da yararlı oldu. Bu- rada arkadaşlarımız söylediler, KÖy Enstitülerinin en büyük şeyi, uygar bütün ülkelerde olduğu gibi köyü kentleştirmekti. Oysa bugün biz, köyü kentleştiremiyoruz, kenti köyleştiriyo- ruz. Istanbul, 10 milyon nüfuslu bir köy. Köy Enstitüleri yürü- medi ve köyleri kentleştiremedi. Kenti arıyor insanlar doğal olarak; çünkü köy, gayet açık olarak ilkeldir, yabanıldır, ora- dan kurtulmak gerekir? Köyün coğrafyasından kurtulmak değil, köye kenti götürürseniz kurtulur insan. Kafa yapısı ba- kımından, ekonomik bakımdan böyle kurtulur köylü. Ikincisi de tabii, korkusuz, özgür bir insan yetiştirmek. Işte, üç tane kurum var ki bana göre Türkiye Cumhuriyeti'nin, tabii Musta- fa Kemal'in ilkeleri filan dışında, işte ayrı onlar, bize özgü değil onlar. Bunlar, tam tamına bize özgü olmasa bile bizden çok kaynaklanmış, kendimize özgü bir olay olmuş. Işte Fay Kirtoy 'nin kitabında yazdığı gibi bunlan kapatmışız kesin. Za- ten güzel bişey varsa, bunlar kapanır. Kaynağa, eğitim kaynağına gelince: Bizim ilk eğitimcileri- miz, Türk olarak Osmanlı döneminde ilk aydınlarımız asker- lerdir. Bütün sanatçılar, büyük ressamlar, askerdir. Ondan sonra yazarlarımız, biraz daha sonra olmakla birlikte, asker veya aristokrat, aristokrat bizde yok aristokrasi, soylu, sara- ya mensup insanlardır. Bunu anlamak çok kolay. 'Edebiyatta isimler sözlüğü'nün hangisini açarsanız açın, bakın isimle- re, onlar kesinlikle zengin sınıf çocuklandır. Bir Abdülhak HamH'f/'r, şudur budur, o insanlar öyle olmuşlardır, aydın ol- muşlardır, devrimci olmuşlardır. Hep, ülkenin ilerisinde as- kerler, ondan sonra bu soylu sınıflar, saray mensubu sınıflar, ondan sonra işte Galatasaray, daha sonra Mülkiyeliler, son- ra da Köy Enstitüleri olmuştur. Şimdi de imam-hatipler!.. Kabul etmek gerekir ki doğrudur. Bu neyi gösterir? Köy Ens- titülerinden niye bu kadar aydın çıkıyor? İnsanlar, nerede okuma olanağı, fırsatı bulurlarsa, orada okuyup yetişiyorlar. Fakir sınıf, Türk halkının yoksul sınıfı, kimdir onlar? Askerler veya soylular olabiliyor tabii, askeri okullara gidiyorlardı, orada uyanıyorlardı; Mülkiye'ye gidiyorlar, orada uyanıyor- lardı. Galatasaray'a gidiyorlardı, zenginler orada ilerici olu- yorlardı veya aydın oluyorlardı, kendi ölçülerine göre. Köy Enstitülerine gidiyor, orada oluyordu. Ve şimdi Sıvas'ta.. La- netliyoruz, kızıyoruz filan, ama onların ortamında ben olsay- dım, siz olsaydınız, biz bizi öldüren insanlar olacaktık. Onlar bizim yerimizde olsaydı, yani bizim gibi yetişmiş olsalardı, kendi kendılerine, bugünkü tavırlanna, düşuncelerine düş- man olacaklardı. Demek ki ortam yapıyor bu insanları.. Bunun en güzel örneği Türkiye; ilk Batı'yla değinen insan- lar, askerler. Topçu, harita okulu vb. Hep bunlar, Batı dan geliyor, oradan değiniyorlar. Uygarlıkla değinen insan olu- yorlar. Uygarlıkla değinmezler, işte bu son eğitim kurumu, imam-hatipler gibi ters yandan olursa onlar gelişiyor. Ve on- lar da Teknoloji alalım Batı'dan, ama ahlakı almayalım, bi- lim alalım, fen alalım' derler. örnek olarak da Japonya'yı gösterirler. 'Çünkü Japonya geleneklerini bozmadı, ulusal geleneğini sürdürüyor, ama Batı'nın bütün uygarlığını aldı' derler. Bizim Batı ile ilişkimiz, Japonya ile çok yakın, aynı ta- rihlerde. Japonya bu noktaya gelmiş, biz gelememişiz. Ama, olmuyor işte. Işte, bu konuda Köy Enstitülerinin önemli bir rolüoldu..." (Aziz Nesin'in ilginç konuşması, gelecek yazıda da süre- cek.) • • • Köy Enstitüleri Vakfı'na parasal katkıda bulunmak isteyen- ler; Talip Apaydın, Mahmut Makal, Prof. Dr. Yakup Kepenek adına açılan Ankara'daTCZiraat Bankası YenişehirŞubesi'- nde 26810 nolu hesapla, Pamukbank Ankara Merkez Şu- besi'nde 09216 330 nolu hesaba yatırabilırler. BULMACA 1 2 3 4 5SOLDANSAĞA: 1/ Her dizenin ilk harfı yukandan aşağıya doğm okununca ortaya bir söz çıkacak biçimde düzen- lenmiş şiir. 2/ Akaju da denilen büyük bir orman ağacı... Telli balıkçıl. 3/ Yayh çalgılarda tellerin parmak çekişleriyle ses- İendirilmesi. 4/ Küçük erkek kardeş... Bir kürk hayvanı. 5/ Hiçbir üretici 8 çabşma yapmadan, yal- g nızca mülkünün geliriyle yaşayan kimse. 6/ Köpek... ". yanaktan kırmızı gül dererken Felek beni nazlı yârdan ayırdı" (Pir Sultan Abdal)... Tantalın sim- gesi. 7/ Eski Mısırhlann kutsal saydıklan öküz... Akıl. 8/ Kalp kasmda göriilen müzmin rahatsız- lık. 9/ Şarkı... Eskiden okullarda çocuklan çalıştırmakla görevli kimse. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Bilginin gözlem, deneme ya da duyular ile elde edilebileceğıni savunan öğreti. 2/Evren... Uğ- raş. 3/ Aralıksız yinelenen ve artık düşünmeksizin yapılan ey- lemlerin tümü... Yaprağuı geniş ve yayvan bölümü. 4/ Bir tartı birimi... Niteliği düşük. 5/ Terlemekten ya da sıcaktan vücutta göriilen küçük pembe kabartılar. 6/ Macaristan'da üretilen ün- lü bir şarap... Karadan havaya güdümlü bir füze. 7/ Bir yerde oturma... Yüz, çehre. 8/ Düz dam, laraca... Bir otomobil mar- kası. 9/ Bir tür deniz taşımacılığı... Doğal ve tarihsel özellikle- rinden dolayı koruma altına alınan alan.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle