Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 3HAZJRAN1994CUMA
14 KULTUR
Öliimüniin üzerinden 31 ydgeçti
NâzımHikmet'teöbür dünyaMEMETFUAT
Nâzım Hikmet bir dıne bağlı dcğıldı. ama ına-
nan insanlara saygı duyardı. Kuvâyi Milliye
destanında Metunet Akifı "inanmış adam" dıye
övdüğünü biliyoruz.
Toplumsalcılıkla dinler arasındaki ilişkiden
söz edilirken şöyle bir anısını anlatırdı: Sovyetler
Birliği'nde devrim gerçekleştirildikten sonra,
genç partililer kiliselere giden yaşlılarla alay
eder, cin, peri kılıklanna girip yolîannı keser,
inançlannı gülünçleştirmek isterlermiş. Bir süre
sonra yöneüciler bu tür davranışlara karşı ön-
lem alarak, dinlerine bağlılığını sürdüren kımse-
lerin rahatsız edilmemelerini sağlamışlar.
Bu anısına önem veriyordu. Dinlere karşr
olan katı toplumsalcılan uyarmak, yanlış bir tu-
tumu sergilemek için anlattığı açıktı.
Peygamberleri ise kitleleri arkalarından sü-
rükleyen büyük devrimciler gibi değerlendirirdi.
Yaşadıklan çağın sorunlannı, koşullannı anla-
tarak neyi, niçin yaptıklannı açıklamaya çalışır-
dı..
İslam söylemindeki şiirselliğe duyarlı olduğu
yapıtlannda kola>ca görülebilir. Toplumsalcılı-
ğa bağlılığını Müslümanlann dinlerine bağlılık-
lannı belırtirken kuljandıklan sözcüklerle anlat-
tığı dizeleri vardır. Örnekse gençlik şiirlerinden
birinde "Hâfız-ı Kapital" olmaktan söz eder.
A>nca. Süleyman Çelebi'nin Mevlidim de seve-
rek dınlediğini, övdüğünü biliyorum.
Necip Fazd Ksakürek, Nâzım Hikmet'in
' 1948'de yazdığı kısa bir şiirinde, "Bir ben vardır
bende benden içerTye çok benzeyen bir dize gö-
rûnce, sonunda onun da doğruya ulaştığını ileri
sürmüştü.
Şiir söyle:
Ben. beni bir daha ele geçirsem,
- âbıhayat içersen demiyonım -
kapılar bir daha açılsa
ben bu haneye bir daha girsem
yaşardım yine böyle kanrevan içinde
yine böyle aşk ile sersem,
ben, beni bir daha ele geçirsem...
Aslında bu şiirin ilk iki dizesini, "Ben beni bir
daha ele geçirsem / demiyonım âb-ı hayat içer-
sem" biçıminde Vâlâ Nurettin yazmış, ama kan-
sı Müzehher Vâ-Nû'nun bütün üstelemelerine
karşm arkasını getirmemiş. sonunda, tamamla-
ması için Nâzım Hikmct'e gönderilen iki dize
böyle karma üsluplu küçük bir şiir olmuştu.
Diyeceğim, Necip Fazıl Kısakürek'in "doğru-
ya ulastı" dediği kişi, gerçekte, Vâlâ Nuretün'-
di...
Bildiğim kadarryla Nâzım Hikmet ölünceye
kadar "maddeden ayn nıha" inanmamıştır.
Ama bu onun da. bütün insanlar gibi, yok olma
düşüncesinın ağırlığını duymasına, bunu aşan
düşler kurmasına engel değildi.
Bursa Cezacvi'nde şu dörtlüğünü Piraye'yc
ilk olarak okuduğugün boynunu büküpgülüm-
semiş, özür diler gibi, "Bir avunma," demişti:
Aynlık yaklaşıyor her gün biraz daha,
güzeiim dünya eivedâ,
ve merhaba
K â i n a t . . .
Bir insan haklan savaşçısı: Nâzım Hîkmet
KONUR ERTOP
Vâlâ Nurettin, genç Nâzım Hikmet'in Mustafa Ke-
mal'le karşılaşmasıru anlaüyor. O görüşmede, savaş sı-
rasında Anadolu'ya geçen iki gence, Kurtuluş hareketi-
nin öncüsü, izlenmesi gereken sanat yolunu işaret edi-
yor:
"• Bazı gençler modern olsun diye mevzusuz şiir yaz-
tnak yoluna sapıyorlar. Size tavsiye ederinı, gayeli şiirler
yazınız."
Nâzım Hikmet sonuna kadar bu yolu izlemiştir. Ko-
nusu, amacı insanı anlatmak, insanm haklannı savun-
mak olmuştur.
İnsan Haklan Bildırgesi tüm insanlan "özgür, onur ve
haklar bakımından eşit" saymıyor mu? Nâzım da kendi
yurttaşlannın ve bütün dünya insanlannın özgürlük.
eşitlik sorunlanyla ilgilenmiştir. İlk yapıtlanndan "Jo-
kond ile Siyau" Çin'de, "Benerci Kendini Niçin Öldür-
ÜST Hindistan'da, "Taranta Babu'ya Mektuplar" Ha-
beşistan'da yaşayanlann haklannı savunur. emperya-
lizmin baskısına direnişlerini konu edinir.
1920'lerin Ankarasf nda ozana "gayeü şiirler yazınız"
diyen Mustafa Kemal Paşa, ezilen halklarla ılgıli olarak
şunlan söylemiş ve dünva insanlannı göreve çağırmışü:
"Müstemİekecilik »e emperyalizm yeryüzünden yok ola-
cak ve yerine milletler arasında hiçbir renk, din ve ırk
farkı gözetmeyen bir ahenk \e isbirliği çağı hakim ola-
caktır... Dünyanın filan yerinde bir rahatsızlık varsa,
'Bana ne!' dememeuyiz. Böyle bir rahatsızlık varsa tıpkı
kendi aramtzda obnuş gibi onunia alakadar olmalıyız."
Nâzım Hikmet'in yapıtında yüzyılımızın tarihinı kale-
me alan Somadeva, "Bu tarihin sonu inanılmayacak ka-
dar güzel olacak" diye konuşur. Ozanımız da acılan, sa-
vaşlan, haksızhklan, kıyımlan sergilerken bize bütün
bunlara direnme umudunu ve bilincini aşılar.
"MemJeketimden İnsan Manzaraları"nda Kurtuluş
Savaşı. daha sonra da 2. Dünya Savaşı cephelerinde. iş-
gal edilmiş kentlerde savaşanlar ve savaşın acısını çe-
kenlerle birlikte adım adım dolaşınz. Antepli Karayılan
gibi halk savaşcılanyla, Gabriel Peri gibi aydın direniş-
çilerle ya da Münihli Hans gibi bilinçsiz kuklalarla
karşılaşınz.
İki dünya savaşından sonra dünyanın bütün ülkele-
rinde insanoğluna uygulanan zorbalıklar, baskılar. zu-
lümler onun şiirine konu olur. ABD'de bir soygun ve
cinayet olayından yargılanarak haksız hüküm giycn
Italyan Sakko ve Vanzetti bu şiirde yerlerini alan dünya
insanlanndandır. İnsan Haklan Bildırgesi. "Irk, renk,
cins, dil, din, siyasal ya da diğer herhangi bir inanç, ulusal
ya da tophımsa] köken, doğuş ya da herhangi bir durum-
«fauı dolayı" aynma karşı çıkmaz mı? Bu haklann ve öz-
gürlüklerin zedelendiği bütün durumlar onun şiirine
.yanstrruştır. ABD'li zenci şarkıcı Paul Rooson için
yazdığı "Korku" şiirinde ırk aynmcılannın karşısına di-
kilir:
"Umitten korkuyorlar Robson, ümitten
korkuyorlar, ümitten.
Korkuyorlar kartal kanatlı kanaryam
türkülerimizden korkuvorlar."
Bildirgeye göre. "Yaşam, özgürlük ve şahsın güvenliği
her insanuı hakkıdır." Oysa Hiroşima ve Nagazaki've
atılan bombalar 200 bin sivilin ölümüne, radyasyon za-
rannın yıllar bo\ u sürmesine yol açtı. "Japon Balıkçısı,
Bulutlar Adam Öldürmesin, Kız Çocuğu..." gibi şiirleri
bu insanük suçuyla ilgilidır.
Bildirge şöyle der: "Hiç kimsenin özel yaşamına. ailts
sine, konutuna ya da j azrçmalarına keyfi oiarak karışıia-
maz, onur ve ününe I r
şı tecavüzde bulunulamaz."
Nazam şiirleriyle bütün , ı baskılan, saldırılan sürekli
olarak kınamıştır.
Taşkent'teki Asya-Afrik.ı Yazarlan toplantısında
edebiyalın "hürriyetçi, halkçı, insancı, araştırıcı, devrim-
ci, eğitid", bunlann sonucu olarak da "barışçı" olması
gerektiğini vurgulayan ozan. meslektaşlannı esirlikten,
savaştan, sömürgecilikten. gerilikten nefrete; özgürlük,
ulusal bağımsızlık. ilericilik, halkçılık. mutlu ve adaletli
yaşamı sevmeye çağırmıştı. O toplantının esiniyle
yazdığı dizelerde şiirin ercğjni şöyle dile gctirmiştir:
"Sıska öküzün yanına kofulup şiirlerimiz
toprağı sürebilmeli
Pirinç larlalarmda bataklığa girebilmeli
dizlerine kadar
Bütün soruları sorabilmeli
Bütün ışıklan derehilmeli
Yul huşlarındu durabilmeli
kilometre taşları gibi şiirlerimiz
Yaklaşyan düşmanı herkesten önce görebilmeli
Cengeİde tamtamlara vurabilmeli
Ve yeryüzünde tek esiryurt, tek esir insan
Gökyüzünde atomlu tek bulut kalmaymcayu
kadar
Malı mülkü aklıfıkri, canıneyi varsa
verebilmeli
büyük hürriyet fiirlerjmiz."
Dünyanın ve insanlığın sorunlan içinde ozanımız el-
bette kendi halkının sorunlannı da dünü ve bugünüyle
konu edinmıştir. Toplumumuzu temelleriyle birlikte
kavramaya girişmiştir. İnsanımızı tarihsel ve toplumsa!
bınkimin bir özeti olarak açıklar:
" Memlekelim
Bedrettin, Sinan, Yımus Emre ve 30 Ağustos,
Kurşun kubbeler, fabrika baca/arı
Benim o kendinden bile gizleyerek
Sarkık bıyıkları altmdan güİen halktmm
eseridir."
Nâzım Hikmet, ülkesinin insanlannı tarih boyunca
bağımsızlık ve insanca yaşama yolunda verdikleri sa-
vaşlar içinde konu edinir. İnsanlannın bölünmez bir
parçası olarak kadının çileli yaşamını ve haklannı konu
edinir. Kendisinin de acı biçimde yaşadığı insanhk dışı.
onur kıncı cezalara, işkenceye karşı çıkar. Bütün in-
sanlığın ve ülkesinin gelecekteki güzel günlerine
inancını dile getirir:
"Benim oğlan
benim yaşıma bastığı zaman,
ben bu dünyada olmayacağım,
ama harikulade bir beşik olacak dünya,
siyah,
beyaz
sart
bütün çocukları
sallayan
mavi atlas döşeli bir beşik."
Burada anılan bebek, artık 40"ını aştı. Ozanı 31. ölüm
yıldönümünde anarken insanlığın şiirde sözü edilen "ha-
rikulade" geleceğinin, daha fazla gecikmeden gerçekleş-
mesini diliyorum.
w
IFKM'de hazjvanayıKüitür Senisi - İstanbul Fransız
Kültür Merkezi'nin haziran prog-
ramı fstanbullulara yine zengın kül-
tür-sanat etkinlikleri sunuyor. Hazi-
ranayınınetkinliklenarasında"Dire-
nis Hareketinden Özgürlüge" adlı
sergi ve "Sinema Şenliği" bölümün-
yük ekranda fılm gösterileri yapılacak.
Programda, 7 haziranda gösterilecek
olan Jean-Pierre MelviUe'in "Silah-
lann Göigesiııde'', 8 haziranda gösten-
lecek olan Rene Gement'in "Ray Sa-
vaşı" ve 9 haziranda gösterilecek olan
Darryl F. Zanuck un "En Uzun GüıT
degösterilecek olan "Dünyanın Tüm adlıfîlmiyeralıyor. Videogösterimleri
C J _ U - _ « "Köprü Üstii' Aşıklan" Fransızca vesaat 18.00'de.
fılmleri ileve "Ayazda Bir Yürek"
Eıic Vincent'ın "Fransız chanson"-
lan bulunuvor.
13 haziran günü saat 15.00 ve 19.
OO'da Luts Bunuelin "Viridiana"
adlı fılmi izlenebilecek. Filmdebaşlı-
ca rolleri Silvia Pinal, Francisco Ra-
bnl ve Fernando Re\ pa\ iaşıyorlar.
Müzik bölümünde\eralan"Choe-
•r European / Avnıpâ KorosıT kon-
s«ri bugıin ve 8 haziran günleri izle-
nebilecek. Sylvene Marie tarafından
yönetilen koro, aralannda Türk, Al-
man ve Fransız sanatcılann bulun-
duğu 50 kişiden oluşuyor. Avrupa
Korosu'nun bugünkü konseri
Moda Kilisesi'nde. 8 haziran konse-
ri de St. Paul ve St. Pierre Kilisesi'-
nde gerçekleşecek.
Müzik bölümünün bir başka
programı ise Eric Vincent'ın 21 hazi-
randa tFKM bahçesinde sunacağı
"Fransız chanson"lan konseri. PeBn
Ö/er, Ümit Onartan, Taner Keleş,
Aiper Yüce, Serhat Çiftal ve Bozkurt
Coşkunoğhı'ndan oluşan Grup
Jazzvtı da aynı gün saat 22.30'da
soul, jazz, rock ve pop müzikten ör-
nekler sunacak.
"Direniş Hareketinden Özgürlü-
| e " adlı sergi, Normandiya Çıkar-
masının 50. yıldönümünde, direniş
hareketini ve kurtuluş mücadclesini
anlatan etkinlikier kapsam'ında dü-
zenleniyor. Etkinliklerin ilki olan ve
6-15 haziran tarihleri arasındaki ser-
gide. klasik ankmda kaynaklann
yanı sıra, Türkiye'de yaşayan
Fransızlann ve Fransız dostu Türk-
lerin budireniş hareketindeki rolleri-
ni gösteren, bugüne dek yayımlan-
mamış belgelere de yer veriliyor.
Yine bu çerçevede, 7-9 haziran ta-
rihleri arasında direniş hareketini ve
kurtuluşu konu alan, videodan bü-
Sinema Şöleni
"Sinema Şöleın" bölümünde ise 15
haziranda Ridley Scott'ın "Christophe
CoJomb", 16 haziranda Luc Besson'un
"Aslan Çocuk". 17 haziranda Claude
Sautet'nin "Ayazda Bir Yürek", 20 ha-
ziranda Francesco Rosi'nin "Car-
men", 22 haziranda Alain Corneau'-
nun "Dünyanın Tüm Sabahlan", 23
haziranda Leos Carax'ın "Köprü
Üstü Aşıklan" ve 24 haziranda da
Enki Bilalın "Bunker Palace" adlı
fılmleri gösterilecek.
Diane Keaton, Atlantiği geçen ilk kadın pilot Amelia Earhart'ı canlandınyor
Uçakkorkusunuyenemeyenpilot
Keaton, Earhart'a olan şaşırtıcı ben-
zerliği nedenivle fılmde o\nu\or...
Kültür Servisi - Şu sır'alar sinema-
larda gösterimi süren "Bir Cinayet
Sım"ve "Annie Hall" filmlerinde
başrolü Woody Allen'la paylaşan
Diane Keaton. bugünlerdc sabırsızlı-
kla son filmi "Amelia Earhart: The
Final Flighf'ın (Amelia Earhart:
Son Uçuş) 12 temmuz tarihindeki
dünya prömiyerinin gerçekleşmesini
bekliyor.
. Anna Sandor'un senaryosunu
yazdığı ve Atlantıkı geçen ilk kadın
pilot Amelia Earhart'ın esrarengiz
bir biçimde sona eren yaşamını konu
alan filmi Yves Simoneau yönetmiş.
Keaton"un bu role seçilmesinin ardı-
nda yatan temel neden. Earhart'a
benzemesi. Çocukken bu benzerliğe
dikkat çekenlere çok ktzdığını söylc-
yen 48 yaşmdakı oyuncu, o dönem-
de Earhart ı sadece "kısacık saçlı,
kısacık bir kadın" olarak gördüğünü
belirtiVor.
Ancak okulçağma gelip Earhart'-
ın \aşamını öğrendiğinde onu idolü
halınc gctırmiş Keaton. Sanatçı. can-
landırdığı bu ünlü kadının kişiliğini.
"aklına koyduğunu mutlaka başa-
ran, ama aynı zamanda özgüveni ol-
mayan tuhaf bir bileşim" olarak
tanımlıyor:"Hem çok utangaç hem
de çok cesur bir kadındı."
Fılmin "Oyuncu", "Short Cuts"
gibi filmlerinde yapımcılığını üsllen-
miş olan ünlü yapımcısı. Joe Kelh
ise "Kocası yayıncı G. P. Putnam ile
birlikte kendisine bir kahranıan imajı
yaratmıştı ve bu imajı gerçekleştir-
mek için büyük bir mücadeie veriyor-
du," di\or ünlü pilot için.
Bunun başarmak için uçağına at-
layıp dünyayı dolaşma yolunu seçen
Earharı. 1937 yılında Yeni Gine ile
Howland Adası arasında bir yerler-
de kaybolunca bir efsaneye dönüşü-
yor.
Keaton bu efsanenin çekiciliğine
kapılarak rolü kabul ettiğini belirti-
yor ama. aslında Earhart'ı canlandı-
rmaya soyunmasının başka bir ne-
deni de var: "L'çaktan delicesine kor-
kuvorum. bu rol sayesinde korkumu
yenebileceğimi sandım, ama hiçbir
şey değişmedi."
Efsanevi Woodstock Festivali, 25. yıldönümünde aynı mekanda bir kez daha gerçekleştirilecek
Woodstock'unbirtek cuhkahh
Kültür Servisi - Yanm milyon öğ-
renci, savaş karşıtı gösterici ve hippi,
üç günlük bir müzik, uyuştürucu ve
kargaşa ziyafeti için New York eya-
leti sınırlan içinde kalan bir tarlada
toplandığında bu olayın tarihe gece-
ceğini ve bir kuşağın tanımını yapa-
cağmı kimse düşünmemişti.
'Aşk ve Banş'
1969 VVoodstock Festivali, bir
grup arkadaşın idealizminden doğ-
muş ve o yıllann gözde sloganı: "aşk
ve barış"la özdeşleştirilmişti. Bu ef-
sanevi olayın 25. yıldönümü aynı
mekanda gerçekleştirilecek benzer
bir festivalle kutlanacak. Ancak
VVoodstock 1994'ün hazırlık çalı-
şmalan benzerliğin sadece isimde
kalacağını karutlıyor.
Birkaç devriye gezen "Cehennem
Mdeği''nin ve bitmek bilmeyen tra-
fık sıkışıklıklannın yerini ise insan
boyunu aşan parmaklıklar, güven-
lik görevlilerinden oluşan bir ordu,
para makineleri ve yiyecek standlan
alacak.
"Woodstock '94"ün düzenleyici-
leri arasında 1969 festivali-
ni düzenleven üç kafadar
da bulunuvor. 1960'lar-
dan sonra yollan aynlan
Miehael Lang. John Ro-
berts \e Joel Rosenman'-
dan sadece Lang. müziği
meslek edinmiş. Roberts
ile Rosenman ise bu bir-
çok eski hippi gibi Wall
Street bankerlerine dönüş-
müş durumda.
Bu üçlü "Woodstock
'94" kapsamında 13 ve 14
ağustos tarihlerinde ger-
çekleştirilecek olan Rock
Festivalı'ni düzenüyorlar
60'lar nostaljisindeki orta yaşlılar de-
ğii, 17-25 yaş gençliği hedef alınarak
düzenlenen Rock Festivali'nde Ae-
rosmith, Metallica, Soundgarden vc
Guns N'Roses gibi topluluklann yer
alması düşünülüyor. Bu seçim bir-
çok kişi tarafından eleştirilcre hedef
oldu. Bu eleştirilerin temelınde
Guns N'Roses'ın VVo-
odstock "un "aşk ve barış"
anlayışına tümüyle ters
düşen bakış açısı yer alı-
yor. 1990'lann diğer rock
topluluklannın da 60'-
lann siyasetle iç içe geçen
müziğinin aksine "nihi-
list" olduğu düşünülü-
yor. Eleştirilerin güclen-
mesi üzerine şimdiden
Guns N'Roses'ın konser
programından çıkan-
İmasına karar verifdi.
"Woodstock'94"ün bir
diğer etkınlığı "Bethel
^ " ü ise Beatles'ı Ameri-
ka'ya getiren adam olarak ünlenen
Sid Bernstein düzenliyor. Bcrnste-
in'ın kutlama programı 60 kuşağı
için nostaljik bir etkinlik olarak
özetleniyor. Bu etkinliğe ilk VVoods-
tock'ta sahne almış ve hala yaşayan
Richie Havens, John Sebastian gıbı
müzisyenlerin yanı sıra Fleetwood
Mac, James Brown ve Ray Charles
gibi VVoodstock'a katılmasalarda
60'lar nostaljisini temsil eden isimle-
rin katılması planlanıyor. Bernstein
"Bethel *94" katılanlardan eski giysi
ve bozulmayan yiyecek gibi bağı-
şlann toplanacağını ve katılan her-
kese "yeni bir yaşam ve umuf'u
simgeleyecek bir saksı çiçeğin verile-
ceğini belirtiyor.
Çocuklannın "VVoodstock '94"-
ten geri dönüp "VVooodstock diye
anlatıp durduğunuz bu muymuş
yani?' demelerinden korkan 60 ku-
şağı. Bernstein'ın etkinliğinin VVo-
odstock ruhuna, Rock Festivali'-
nden daha uygun olduğuna inanı-
yor.
GalataBahar
Şenüğiyarın
başhyor
Kültür Servisi - Galata Bahar
Şenliği yann başlıyor. Kültür Ba-
kanlığı Kültür Mirasında İstanbul
Kurulu 1993-2003 Programı çer-
çevesinde, Mimarlar Odası İstan-
bul Büyükkent Şubcsi, Galata
Gönüllü Çalışma Grubu, Çekül
Vakfı, Galata Dernegi, Avusturya
Lisesi, Galatalılar, Bilsak, İstav,
Beyoğlu Belediyesi. Aksanat ve
Yapı Krerdi yayınlan'nın katkı-
sıyla gerçekleştirilen şenlik 3-5
haziran tarihleri arasında yapıla-
cak.
Galata Bahar Şenliği etkinlekle-
ri yann saat 10.00'da Galata Mey-
dam'ndaki açılış konuşmalan ve
şenliğe çağnyla başlayacak. Töre-
ne Beyoğlu Belediye Başkanı, Mi-
marlar Odası İstanbul Büyükkent •
Şubesi Başkanı ve Galata mahalle
muhtarlan katılacak.
Galata Meydanı'nda 10.30'da
Muteber Yüğnük'ün sunacağı
"Çocuklar Öldürülmesın'" adlı et-
kinlikten sonra, Eliza Proctor Ga-
latalı çocuklarla deneysel mavi fo-
toğraflar, 10.50'da Paganini
Bülent'ten kernan konseri izle- •
nebilecek. MSÜ Şehir ve Bölge
Planlama Bölümü Galata Kentsel
koruma Sergisi açılışıve sergi üze-
rine halkla söyleşi 11.00'de Ingiliz
Karakoju'nda yapılacak. Aynı ye-
red YTÜ Klasik Gıtar Dörtlüsü'-
nün dinletisi de yer alacak.
Aylin Güzelbeyoğlu'nun sergisi
ise 11.45'te açılacak. Harmanyeli
Konseri de 12.00'de Galata Mey-
danı'nda gerçekleşecek. Galatalı-
lar'ın katılacağı "Babalar.analar,
oğullar.kızlar.dayılar.yeğenler"
adlı toplantı 15.00'teGalata Kule-
si restoranında yapılacak. Galata
Kulesi Açıkhava Tiyatrosu'nda
16.00'da Vitrius. 16.30'daSelenler
Grubu konsen izlenebilecek.
17.30da Tarık Zafer Tunaya'da
Ali Poyrazoğlu "Çehov resitali"
sunacak. 19.00'da da Galata Mev-
levihanesi'nde Sema ayini
yapılacak.
Galata Meydanfnda 21.00'de
Oktay Ekinci'nin saydam gösteri-
si. 21.30'da da Zen Grubu'nun
konseri izlenebilecek. İlk gün et-
kinlikleri 22.30'daki Harmanyeli
grubu eş"liğinde fener alayıyla so-
naerecek.
Antalya Devlet
Tiyatposu'nu 50 bin
kişi izledi
L
• ANTALYA (.4A) - Antalya
Devlet Tiyatrosu. kuruluşunun
birinci yılında büyük bir başan
sağlayarak 50 bin seyirciye ulaştı. •
Antalya Devlet Tiyatrosu •
Müdürü Mustafa Avkıran.
ADT'ninilk\ılını
değerlendırirken sezon başında
yapmayı planladıklannı
gerçekleştirdiklerini. Antalya
seyircisinin de tıyatroya sahip
çıkarak akın akın tiyatro izlemeye
geldiğini söyledi. Geçen sezon ikisi
çocuk o\ unu olmak üzere 8 o> un
sahneye koyduklannı ve bu
oyunlann toplam 150 kez
sergilendiğini belirten Av kıran. bu
oyunlan toplam 50 bin kişinin
izlediğinibildirdi.
Sanatcılann
'fişlenmesine' tepki
• ANKARA (ANK A) - Sanatçılar
"fışlenmek" istemiyor. Müzik ve
Sahne Sanatçılan Sendikası
(Müzik-Sen)Genel Başkanı
Mehmet Cınka, Polis Vazife ve
Selahivetleri Yasası gereğince
sanatçılardan çalışma karnesi
istenmesi ve parmak izi alınmasına
tepki gösıererek "sanatçıya kimlik
kartı" uygulamasının yeniden
başlatılmasını istedi. Müzik-Sen
Genel Başkanı Mehmet Cınka
İçişleri Bakanlığı'na yaptığı
başvuruda. Polis Vazife ve
Selahiyetleri Yasası gereğince
polisin sanatçılardan çalışma
karnesi istediğini, çalışma karnesi
bulunmayan sanatçılara da
"hayat kadınlanna" uygulanan
işlemlerin yapıldığını ve sağlık
kontrolünden geçirildiğini
savundu.
ll.GALATASARAY
LİSESİ KÜLTÜR VE
SANAT FESTİVALİNDE
BUGÜN ~
13.00 Dia Gösterisi Dağcılık Fede-
rasyonu
Yer: Sosyal Bilimler Laboratuan
14.30 Panel: "Türk Popu" Katı-
lanlan Ayşagül Aldinç, Kenan Do-
ğulu, Cem Karaca, Emin Şaylan,
Engin Yörükoğlu.
Yer: Tevfık Fıkret Salonu
18.00 Sinema: "Tatlı Emma Sev-
gili Böbe" Yönetmen: Istvan Szabo
Yer Tevfik Fikret Salonu
FESTİVALDE YARIN ~
13.00 Konser: "Türkçe Sözlü
Rock" Gnıplan Son Perde. AcilSer-
vis, Flu, Murat Çekem \e Mercury,
Midas
Yer: Galatasaray Lisesi Bahçesi
17.00 Seminer: "Dünyada Blok-
laşmalar ve Türk Dışişleri
Konuşmacı: Kamran İnan
Yer: Sosyal Bilimler Laboratuan
18.00 Sinema: •"Commıtments"
Yönetmen: Alan Parker
Yen Te*fık Fikret Salonu