27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26MAYIS1994 PERSEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI BDÎ ile diyalog önemli •TRABZON (AA) - TOBB Başkanvekili Ulusoy, Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) üyesi ülkelerle yapılan ticaretin ve turizm hareketinin Doğu Karadeniz Bölgesi için çok önemli olduğuna dikkati çekti. Ulusoy. bu ülkelerle olan ilişkilerde birtakım sorunlar yaşandığına ve bu ülkelerin vatandaşlanna karşı uygunsuz davranışlarda bulunulduğuna değinerek, ticaret ve turizmin başka yerlere kaymasını önlemek için onlara sahip çıkılması gerektiğini söyledi. İsviçrelilerden yeni bir destek • ANKARA (ANKA)-İsviçreli bir fırma, Türkiye'de insan kaynaklanrun geliştirilmesi ve işgücünün verimli şekilde kullanılması çahşmalar için şirket kurdu. Isviçreli firmanın 5 Türk yaürımcıyla birlikte kurduğu şirkete Dynargie Yönetim ve Danışmanhk AŞ adı verildi. Kola fiyatlam değişken • İZMİR (AA) - Kola türü meşrubatlara, yaza girerken yapılan yüzde ÎOO'e varan zam. bu ürünlere talebi düşürünce, üretici firmalar bu kez indirim yanşına girdi.Önce zam ve hemen ardından yapılan indirim, çeşitli saüş I merkezlerin- de farklı ' fıyatlar oluşmasma yolaçtı. Kola alır- ken, bakkal, market ve büfelerde farklı fıyatlarla karşılaşan tüketici, bir yerde 60 bin liraya satılan 2 litrelik kolayı. bir başka yerde 35 bın liraya bulabiliyor.İzmir'de kimi bakkal, büfe ve marketler 2 litrelik kolalan 35-40 bin liraya satarken bazı saüş noktalannda 45,50,55 bin İira fıyat uygulanıyor. Fiyat farklıhklan, kolalı ürünlerin 330 cl. ve 1 litrelik boylannda da yaşanıyor. Zorunlu tasarruf Hazine'nin değil • ANKARA (ANKA) - Zorunlu tasarruf olarak bilinen çalışanlann tasarrufa teşvik hesabına Hazine'nin el koymayacağı, sadece Özelleştirme İdaresi Başkanlığfna dönüştürülmesi gündemde bulunan Kamu Ortaklığı İdaresi'nde bulunan bu tasarruflan YPK kararlanna uygun olarak nemalandırma yetkisinin Hazine'ye verileceği bildirildi. KOİ ve Hazine yöneticileri, konuyla ilgili kanun hükmünde kararnamenin Bakanlar Kurulu'nun imzasına açıldığını bildirdiler.Söz konusu kanun hükmünde karamame, çalışanlann tasarrufa teşvik hesabına ilişkin görevlerin KOİ'den almarak Hazine'ye devredilmesini öngörüyor. DevrekSEK özelleştipildi •ZONGULDAK(AA>SEK'e bağlı Öev rek Süt Fabrikası. yurt içi ve yurt dışında çahşan işcilerin ortak olduğu Devrektaş- "asatıldı. Devrektaş Genel Müdürii Mustafa Semerci. fabrikanın açılan ihale sonunda 12 milyar liraya kendilerinde kaldığını açıkladı.24 kişinin çalışüğı fabrikada günde 800 kilo eritme peyniri işlendiğini belirten Semerci, yaklaşık 20 yıl önce hizmete giren ancak çeşitli nedenlerle tam kapasite çalışmayan fabrikaya işlerlik kazandırmak istediklerini söyledi. Kanal projesi tamamlandı •Tekirdag(A.A)-Tekirdağ ile Sultanköy arasmdaki yerleşim alanlan ve sanayi kuruluşlannın atıklannı toplayacak "Büyük Kanal Projesi" nin tamamlandığı bildirildi. Projeyi hazırlayan İller bankası yetkilileri, projede 3 ayn toplama, antma ve deniz deşarjı noktası belirlendiğini, toplanacak atıklann, biyolojik antma yapıldıktan sonra açık denize deşarj edileceğini anlattı. Son 5 yıl içerisinde hammadde ithalatı yüzde 113, lüks mallann ithalatı ise yüzde 162 arttı İtlıalat ekonomiyi tükettî İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - 1993 yıhnın toplam ithalatının yüzde 13.9'u tükeüm malı için kullanıhyor. Turgut Özal'ın başbakanhğı dönemin- de yoğunlaşan lüks tüketim malı itha- latı son 5 yıl içinde yüzde 162 oranında artarken aynı dönemde hamrnade itha- latı yüzde 113 artış kaydettı. İzmir Tica- ret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ek- rem Demirtaş ithalatçılan lüks tüketim maddeleri ithal etmemeye, yurttaşlan da lüks tüketimlerini asgariye indirme- ye çağırdı. Özal'la başladı Ekonomide yaşanan kriz "lûks tüketi- mi" etkilemiyor. Turgut Özal'la başla- yan "vitrin zenginliği'' şimdi toplam it- halat içinde "saygın" bir yer kazandı. 1993 yılında toplam ithalat 29 milyar 429 milyon dolarken 180 lüks mala 1 milyar 280 milyon dolar ödendi. Tüke- tim malı ithalatı genel ithalat içinde yüzde 13.9'luk pay taşırken lüks tüketi- min yüzde 4.4 pay taşıması da dikkat çekici olarak değerlendinliyor. Devlet Istatistik Enstitüsü Müdürlüğü'nün ve- rilerine göre, 1993 yılında ithalatı yapı- lan bazı maddeler ve bın dolar bazında- ki değerlen şöyle: İthalat kalemleri "Süt ve krema 9.926, yemeklik tere- yağı 5.223, eritilmiş peynirler 1.256. kivi 1.595, kakao 10.816, çîkolata 3.507, ek- mek, pasta, kek, biskiivi, gofret 3.102, meyve suları 2.564, kah\e-çay 5.736, dondurma-yenilen buzlar 2.506, viski 5.883, puro-sigara 214.893, parfumler- tuvalet suları 5.157, cilt bakım kretnleri 13.142, çeşitli parfümler 7.471, temizle- me araçlan 53.253, slikon 15.094, ev ve tuvalet eşyası 5.287, kağıt mendil-peçete 2.503, kitap-broşür 85.231, gazeteler- periyodik yaymlar 11.148, her tıevi hari- ta-hidrografık harita 6.654, kurdele 2.526, ipek mensucat 1.845, ipek ipliği 2.014, spor-kayak-yüzme kıyafetleri 1.389, sutyen-korse-korse kemeri-jarti- yer 1.697, şal-eşarp-fular-kaşkol-peçe- duvak 1.140, boyun bağları-papyon-kra- >at 1.134, aksesuvar 1.734, porselen sof- ra ve mutfak eşyası 4.483, klima cihazı 68.5%, buzdolâbı 87.902, santrifüjler 93.097, bulaşık yıkama 119.377, telsiz telefon 85.009, te'levizyon 11.190..." Dış ticaret açığı İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, 1993 yılı dış ticaret açığının 14.080 milyon dolar ol- duğunu ve seçilmiş lüks ithalatın açıkta- ki payının yüzde 9.1 'e ulaşüğını bildirdi. İthalatın yüzde 10.1'ini ham petrol ve akaryakıtın oluşturduğuna dikkat çe- ken Demirtaş, şöyle konuştu:"Acaba milli duygulanmızı harekete geçirerek it- hal doıidurma, süt, kivi, ananas benzeri meyveleri, çorba ve et sulan, bal ve an siirü, havyar, ekmek, kek, gofret, gazoz, deodoran ve sabunlar. iç çamaşırları ve pijama. kağıt peçete gibi istersek kullan- mayabileceğimiz ve eksikliğini hissetme- yebileceğimiz ürünlerin ithalatını asgari- ye indirebilir miyiz? Acaba petrol üriinü içinde önemli bir yeri olan benzin, mazot, fueloil kullanımında, hem aile bütçemiz hem ülke ithalatında önemli gider kalemi olan bu maddeleri daha az araç kullana- rak yüzde 10 tasarruf yaparak dış ticare- timizi dengeye getirebîlir miyiz? 30 ba- kan ve 3 bin üst düzey bürokratla bir baş- bakan aldığı yanlış kararlarla ülkemizi zor duruma düşürebilir. Ekonomik so- runları kriz e taşıyabilir. Ancak bu kadro istese de çırpınsa da ekonomiyi kri/den kısa sürede çıkaramaz. 60 milyon birlik- te ve öz>erili olursak krizden kısa sürede çıkılır ve Türkiye kredibilitesi ounayan ülke statusü ay ıbından kurtulur." Tütün üreticisisıkıntılı ÖZGEN ACAR Ege Bölgesi tütün üreticileri, Tekel'- den tütün paralannı 1.5-2 a>dır ala- madıklanndan yakınıyor. Tekel Genel Müdürü Mehniet Akbay ıse "Geçen yıla kıyasla bu yılki ödemelerde oransal bir fark yok. Yalnız, bu yılın toplam ra- kamı fazla olduğu için üreticiye olan borç yüksek göriinebilir" dedi. Genel Müdur Akbay. "Tekel, devle- te her ay 1 trilyon İira ödüyor. Son zam- lardan önce günde 200 mily ar İira gelir sağlıyorduk. Zam nedeniyle tiryakiler, alışkın oldukları sigara »e içki tüketimi- ni kestiler. Ancak bayramda tiryakiler yeniden eski sigara ve içkilerine dönün- ce, günlük gelirimiz zamlardan dolayı programda öngörülen 300 milyar liralık beklenilen düzeye yükseldi" diye ko- nuşiu. Tütün üreticileri yakınıvor Türkıye'nin en önemli tütün üretim merkezlerinden olan İzmir'in Bulgurca kasabası ve Manisa'nın Akhisar ilçesi ile yöredeki öteki bazı ilçe ve köylerde konuştuğum tütün üreticileri genelde şu ortak yakınmada bulundular: "Hükümet, bu yıl tütün piyasasının açüışında ve yerel seçimlerden önce bize gerçekten çok iyi başfıyat >erdi. Ancak hükümet, önce başta akar- yakıt olmak üzere tanmsal mücadele ilaçlanna büyük zamlar yaparak tütüne verdiği iyi fîyatı fazlasıyİa geri aldı. Bu- nunla da yetinmedi ve kendi işlerinde kullanmak üzere Tekel'in paralarına el koydu. Hükümet, Tekel'in bize zamanı- nda ödeme yapmasını önledi. Tekel, bize 1.5-2 aydır ödeme yapmıyor. Alacak- larımız da bu süre içinde enflasyondan dolayı önemli ölçüde değer yitirdi." Egeli tütün üreticileri, "Hükümetin gelirlerineel koyduğu Tekeİ, bize 2 aydır ödeme yapmıyor" diyeyakmıyorlar. Üreticüer, "Hükümet, yerel seçimden önce verdiği çok iyi başfiyaü, sonradan yaptığı zamlar ve taktığı borçla geri aldı" dediler. Tütün üreticilerinin bu yakınmalan üzerine konuştuğum Tekel Genel Mü- dürü Mehmet Akbay şunlan söyledi: "Hazine, Tekel'in gelirlerine bütü- nüyle el koymuş değildir. Hazine'ye bi- raı ödeme yaptık. Bu ödeme, ayda 1 trilyon liradır. Devlet, vergüerini tahak- kuktan sonra toplar. Oysa biz, Hazine'- ye peşin ödeme yapan tek kuruluşuz. Tütün alımlarına şubat-mart aylarında başlanır ve ağustosa kadar sürer. Aynı durum piyasada alım yapan 10-12 rüc- car için de geçerlidir. Tekel sağladığı gelirle; birinci olarak tütün alunları yapar. İkinci olarak, ver- gisini \e çalıştırdığı işcilerin ücretleri ile SSK primlerini öder. L çüncü olarak da Konut Fonu >e Savunma Fonu gibi des- tekleme ödemelerini yapar. 1994'te tütün alımları 7.6 trilyon, masrafları 2.4 trilyon olmak üzere top- lam 10 trilyondur. Öteki 2. ve 3. gruplar da yaklaşık olarak onar trilyon liradır. Geçen yıl da bu üç gnıp arasmdaki es.it- lik aynıydı, ancak toplam rakamlar daha alt düzeydeydi. Tütün alunlannda üreticiye ödenme- yen değerler, geçen yıl da bu yıl da oran- sal olarak ay nıdır. Dolayısıy la, Tekel'in tütün üreticisine ödemeleri geciktirdiği diye bir durum söz konusu değildir. Yalnız, bu y ılın toplam rakamı fazla ol- duğu için üreticiye olan borç miktan yüksek görünebilir." Genel Müdür Akbay, "Tekel'in ge- lirlerinde bir azabna olmamıştu1 ki, öde- melerinde tıkanıklık olsım" dedikten sonra şu açıklamavı \aptı: "Tekel olarak biz son zamlardan önce günde iki yüz milyar liralık hasılat yapı- yorduk. Zamlar başlangıçta sigara ve içki rü- ketimini biraz azalttı. Ancak tiryakiler alışkın oldukları sigara >e içkilere bay- ramda yeniden dönerek günlük hası- latımızı zam programında öngördüğü- müz 300 milyara doğnı yükselttiler. Kaldı ki. öniimüzdeki turizm mevsimin- de günlük hasılatımız bu rakamın altına hiçbir biçimde düşmeyecektir.'* Ekonomik durgunluk şirket kapattınyor • Nisan ayında 181 şirket tasfiye karan aldı, 81 şirket kaparidı.Yeni kurulan şirketlerin sayısı azaldı. ANKARA (Cumhuriyet Bü- meye başladı. Nisan ayında 181 rosu) - 5 Nisan kararlannın iş şirkel tasfiye karan aîırken. 81 dünyasında yarattığı durgun- şirket dekapandı. Yeni kurulan luğun etkıleri şirket kurma ve şirketlerin sayısı da azaldı. tasfiyesinde kendisini göster- Ocakaymdanbu vana kurulan şirket sayısı geçen yılın eş döne- mine göre. 9 bin 101'den 2 bin 919"a düştü. Şirket kapatmala- nn hızlanması, iş çevrelerinde "stagflasyon" lehlikesinin gös- tergesi olarak nitelendirildi. Edinilen bilgiye göre. nisan ayında 51 anonim. 130 limitet şirket tasfiye karan alırken; 20 anonim şirket ile 61 limitet şir- ket de kapandı. Yılın başından bu yana tasfiye karan alan şir- ket sayısı 234'e, kapanan ano- nim şirket sayısı da 214'e yük- seldi. Aynı dönemde 654 limitet şirket tasfiye karan alırken. 403 lımıteı şirket kapandı. Ocak ayında 8 bin 597 limi- tet, 504 de anonim şirket kurul- du. Şubat ayında girilen seçim ekonomisi süreci, kurulan şir- ket sayısında yanya vakın bir düşüş yarattı. Limitet şirket sa- yısı 4 bin 759'a, anonim şirket sayısı da 348'e indi. Mart ayın- da 3 bin 10 limitet. 249 anonim şirket kuruldu. IŞÇ1NIN EVRE1MNDEN SÜKRAN KETENCİ TOBB'de başkanlık yarışı bitti Erez: Tek adayım • TOBB Başkanı Yalım Erez, 28 mayısta başlayacak Genel Kurula tek başkan adayı olarak gireceğini açıkladı.Rona Yırcalı ise "aday değilim"dedi. ANKARA (ANKA) - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin başkanlık secimi için geri sayım başladı. TOBB Başkanı Yahm Erez TOBB'nin 28 mayısta başlayacak 49'uncu genel ku- ruluna tek aday olarak gire- ceğini açıkladı. TOBB'den yapılan açıkla- maya göre 28 mayısta yapıla- cak genel kuruldaki başkanhk seçimine şimdiki başkan Yalım Erez tek aday olarak girecek. 1992'de yapılan 48'inci genel kurulda belirlenen TOBB kon- sey üyelerince seçilecek yeni yö- netim kurulu 1 haziranda top- lanarak görev bölümü ya- pacak. Çiller de katılacak Türk ekonomisinin genel bir değerlendirmesinin yapılacağı genel kurula Başbakan Tansu • ISO Başkanı Kavi: Haziran, kabus ayıEkonomi Servisi - İstanbul Sanayi Kavi. ıkınci faız ödemelerinin vapıla- Odası (İSO) Başkanı Hüsamettin Ka>i. cağı haziran ayının bir kabus gibi üzer- Türkiye'de cıddi sanayi kapasitesine ol- lerine geldiğini söyledi. Yaptıklan an- kette banka kredisi kullanan sanayicile- nn sadece yüzde 40"larda kaldığını. sa- halde Kavi, Yalım Erez seçim öncesi rahatladı Çiller, SHP Genel Başkanı ve Başba- kan Yardımcısı Murat Karayalçın, devlet bakanlan Necmettin Cevheri, Yıkfanm Aktuna, Mehmet Ali Yılmaz, Ali Şevki Erek, Aykon Doğan, Erman Şahin, Maliye Bakanı Ismet Attila, Sa- nayi ve Ticaret Bakanı Tahir Köse Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Veysel Atasoy, Turizm Bakanı Abdül- kadir Ateş, Çevre Bakanı Rıza Akçalı, ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan ile üst düzey bürokratlar katılacak. duğunu. ne var ki, yaşanan kriz y üzün- den sanayinin giderek tahrip olduğunu söyledi. İstanbul Sanayi Odasfnın nayicinin ıstediği mayıs ayı olağan genel kurulunda madığını belirten yaptığı konuş- masında sana- yinin bugün geldiği noktayı değerlendiren Kavi. herkes bir ihracat se- ferberliğinden söz ediyor. an- cak üretimden söz eden yok. • 'Herkes bir ihracat seferberlİğinden söz ediyor, ancak üretimden söz eden yok1 diyen ÎSO Başkanı Hüsamettin Kavi, ihracatm istenilen seviyede olmadığjna, sanayi ürünleri ihraanda da gerüeme yaşandığına dikkat çekti. kredi bula- çalışanlarda azaltma- ya giden fırmalar- da top- lam yüz- de 31 oranında isühdam daral- ması ya- şandığını diye konuştu. Kavi. Eximbank fonlan- söyledi. İSO Meclis Toplantısına ko- nda hiçbir düzelme görülmediğini de nuşmacı olarak katılan Kamu Ortaklığı açıkladı. . İdaresi (KOİ) Başkanı Tezcan Yara- İhracatın istenen seviyeye çıkmadığı mancı. özelleştirme sorununun orta va- gibi sanayi ürünleri ihracının da gerile- dede çözülebileceğini söylerken, "Kriz dığıni vurgulayan Kavi, ithalatta bekle- bittiğinde özeUeştirmenin hukuki ve siya- nen gerilemenin ilk üç ayda yaşan- si alryapısım oluşturmak için çalışma- madığını belirterek şöyle konuştu: larımıza devam edeceğiz" dedi. "Üretimin giderek gerilemesi toplu- SHP Milletvekili Mümtaz Soysalın mun satın alma gücünü, ortaya çıkardığı Yetki Yasasının iptali için Ariayasa işsizliğin tabii bir sonucu olarak çok ciddi bir şekilde göstermektedir. Tespitlerimi- ze göre bugün 50-55 bin kişi işinj kaybet- miş durumdadır. Uyelerinin yüzde 46'sırun mart dö- nem sonu faiz ödemelerini yapama- dıklannı tespit ettiklerini vurgulayan Mahkemesi'ne yaptığı başvurunun ka- bul edilmesi durumunda özelleşürme konusunda çok şey kaybedileceğini be- lirten Yaramancı şöyle konuştu: "KİT'lerin özerkleştirilmesi ile KİT kamburu çözülemez. KİTIerin arpalı- ğından yararlananlar buna izin vermez." Dinozopluğa Devam Gazete sayfalarına biraz dışardan, gözlemci gözü ile bakmaya çalışınca "Cumhuriyetçalışanları habercisi, kö- şe yazarı ile dinozorluğa devam ediyor" diye gülümse- mekten kendimi alamadım. Uğur Mumcu'nun katillerinin bulunmasında atılmış somut hiçbir adım yok. LaikTürkiye düzenine karşı, şeriatı getirmek isteyenlerin attıkları tehli- • keli adımlardan her gün bir yeni örnek.. Emeği ile geçi- nenlerin, çalışanlann, işcilerin haklarına yöneliksaldırıla- ra karşı çıkma çabaları. insan hakları ihlallerinin öne çıkarılması. Haksız özelleştirme karar ve uygulamalarını sergileme.. Kimilerinegöre modası geçmiş hakvegörüş- lerin inatla savunulması.. Gazeteciliklerine değil, ikili ilişkileri ile patronlarına sağladıkları çıkarlara göre ücret alanların star sayıldıkları bir dönemi yaşıyoruz. Televizyon kanallarının transfer yıl- dızları, meslek ölçüleri içinde gazeteci, programcı kabul edilemeyecek nitelikte. Nüfus, okur-yazar sayısı hızla ar- tarken dünya düzeyine göre zaten çok geride olan gazete okuru sayısının bırakınız oransal artışını, sayısal bir dü- şüş yaşanıyor. 5 milyon gibi çok düşük olan toplam gaze- te tirajları son haftalarda 2.7 milyona ve bayram tatili ile 2.6 milyona kadar düşmüş bulunuyor. Ve Babıâli'nin yük- sek tirajlı gazetelerinin patronları, artık ilk beş arasında yer alamayan Cumhuriyet gazetesine imreniyor. "Sizin sadık, her koşulda vazgeçmeyen bir 60 bin okurunuz var. Bizim bu türden hiç okurumuz yok. Biz ancak verdiğimiz- le gazete satıyoruz" diyorlar. Tabii ki verdikleri ile iyi ga- zeteciliği, haberciliği değil; lotaryayı kastediyorlar. Büyük tirajlı gazetelerin son zamanlardaki reklamlarırv da iyi gazete imajını öneçıkarmayaçalışmaları, gazetele- rin içi doldurulmasa da beni sevindiriyor. Hiç değilse büyük patronlar lotarya ile gazete satmakta bir noktada sıkıştıklarını görmeye başladılar ve iyi gazete imajına yö- nelmeye gereksinim duyuyorlar. Para nedeni ile halinden hoşnutsuz çalışan bir gazeteci dost geçen gün espri yapı- yordu: "Babıâli basınından bir tek siz kaldınız. Biz hepi- miz Ikitelli, medya gazeteleriyiz"diyordu. Ikitelli, gerçek- ien toplumdan kopuk yapılanması. gazeteciyi servisle giden, telefonla haber kaynağına ulaşan insan tipine dö- nüştürmesi ile gazetelerini lotarya ile satan ve gazetecili- ğin nasıl bir meslek olduğunu bilmeyen, gazeteciye değer vermeyen patronların bir simgesi oldu. Neyse onları kendi sorunları ile başbaşa bırakıp, biz ki- milerini müstehzi gülümsetecek, öfkeli "d/nozor"dedirte- cek, konularımızdan birinedönelim. Özelleştirilmesi hız-' landırılan PTT çalışanlarının örgütlü olduğu Türkiye Haber-lş Sendikası'nın, "Haberleşme Sektöründe Özel- leştırme Sorunu " başlığını taşıyan raporuna, daha doğru- gu koca kitabına bir göz gezdirelim. Elbette bu köşeye ancak sonuç bölümünden altı çizilmesi gerekli birkaç cümleaktarılabilir: TTT'nin T'sinin, yani telefon kesiminin özelleştirilmesi olumsuz sonuçlar doğuracaktır. En başta özel sektör, op- timal sosyal üretim yerine, kârı en yüksek yapan üretim düzeyinde fiyatları yüksek belirteyerek dengeye varacak- tır. Bu durumda telefon hizmeti yalnız belli bir sınıfa, zen- gin kesime sunulan bir hizmet olacaktır. Düşük gelirlilerin sahip olduğu telefonlar birer birer bırakılacak, abonman sayısı önemli ölçüde düşecektir. Var olan sınıf ayırımı da- ha da artacak. sosyal patlamalara neden olacaktır. Tür- kiye'de gelişmiş ülkelerden çok farklı olarak ortalama gelir düzeyinin çok düşük olduğu unutulmamalı, kamu iş- letmelerinin, ucuz hizmet yapmak üzere kamu elinde olmasının anlam ve önemine özellikle bu açıdan bakılma- lıdır. "Özelleştirme ile rekabetin artacağı da tamamen hayal ürünü bir iddiadır. Kuruluşun teknik yapısı gereği, bir böl- gede bir santral ve tek hat ancak en ekonomik ve en ras- yonel çözümdür. Hiçbir firma aksine yanaşmaz. Ayrıca Türkiye'nin kıt kaynakları ile bir israf, ihanet olur. Sonuç olarak özelleştirmede rekabete kapalı ve tekel olma zo- runluluğu vardır. Tek bir firmaya değil. konsorsiyuma sa- tılma savı ise olsa olsa rekabeti değil bir kartel oluşumu- nu getirir. Farklı tüketicilere hitap eden, birbirlerinin sahasına girme olanağı olmayan firmaların fiyat indirimi- ne girmeleri yerine, fiyat anlaşmalarına girmeleri, kesin- likle beklenen bir sonuçtur. Ekonomik çıkarları bunu gerektirir. Tekel, kartel riski hiç yokmuş gibi görünen çimento fab- rikalarının özelleştirilmesinin sonuçları ortada. Şu gün- lerde inşaatçılar, tekel ve kartel olarak yapay olarak aşırı yükseltilmiş çimento fiyatlarını bir ölçüde aşağı çekebil- me umudu ile inşaatlarını durdurmuş, büyük zararlar görmüş olarak boykot eylemlerini sürdürüyorlar. Elbette sonuçları katlanarak bina ve kira fiyatlarma, halkın sırtına yükleniyor. Oünkü gazetemizde arkadaşımız Bülent Kızanlık'ın, SEK'in özelleştirilmesine, SEK ürünlerine istenilen fiyat artışı yaptırılamadığı için çoksevinen özel sektör işveren- lerinin samimi itiraflarını içeren haberi vardı. Önümüzde- ki yıllardasonuçlarını sütfiyatlarında göreceğiz. Bu gidiş- le galiba biz hep, bazen bize de size de bıkkınlık verse de aynı konular etrafmda, kendimizi de, sizi de zorlayarak yazmaya, çaresiz dinozorluk yapmaya devam edeceğiz.. SANAYİ BAKANLIĞI TEBLİĞİ Taksitli satışa çekidüzen ANKARA (ANKA) - Daha önce Merkez Bankası'nın yü- rütmesinde bulunan taksitli. kampanyalı \e kapıdan satı- şlara ilişkin düzenlemeler. Sa- nayi ve Ticaret BakanhğYna bağlı Tüketicinin ve Rekabe- tin Korunması Genel Müdür- lüğü Kurulu'ncan ele alındı. Bakanhğın Resmi Gazete'- de yayımlanan tebliğiyle tak- sitli, kampanyalı ve kapıdan yapılan satışlarda uyulması gereken kurallar. ödeme şekil- leri ve satış sözleşmelerine iliş- kin hükümler yeniden düzen- lendi. Taksitli satışlarda borçlanılan toplam miktar önceden öde- nince. sözleşmeye konulması koşuluyla satıcı ödenen mik- tara göre gerekli faiz indiri- mini yapacak. Söz konusu sa- tışlarda sözleşmenin yapıldığı anda mahn alıaya teslimi gerekiyor. Satıcı, tüketicinin birbirini izleyen iki taksidi ödemede temerrüde düşmesi ve bu iki taksit toplamının satış fıyatının en az onda biri olması halinde hacze başvura- bilecek.Kampanyalı saüşlar- da, sözleşmelerde bulunması gereken hükümlerin tümü, yapılacak ilanlarda açıkça göstenlecek. Sözleşmelerde aksine bir hüküm bulunma- ması halinde ön ödeme tutan mahn satış fıyatının yüzde 40'ını aşamayacak. Ön ödeme ile mahn teslim süresi 12 ayı geçemeyecek. Kapıdan satışlar Değeri 500 bin lirayı aşan kapıdan satışlarda, tüketici yedi günlük tecrübe ve mua- yene süresi sonuna kadar malı kabul v eya hiçbir gerekçe gös- termeden iade edebilecek. Satıanın. bu sürenin ardı- ndan on gün içinde yapılan sözleşmeyi ve aldığı parayı tü- keticiye geri vermesi gereki- yor. Taksitli, kampanyalı ve kapıdan satışlarda yapılacak sözleşmelerde alıcı ve satıanın adı, unvanı, adresi ve sözleş- me tarihinin yanı sıra, mahn peşin saüş fıyatı, saüş fıyatı, faiz miktan. faizin hesap- landığı yıllık oran ve öngör- düğü takdirde gecikme faizi oranı, ön ödeme tutan ya da tutarlan; ödeme planı ve mahn teslim tarihi ve şekli ik kampanya bitiş tarihinin bu- lunması gerekiyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle