Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
26MAYIS1994 PERSEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
BDÎ ile diyalog
önemli
•TRABZON (AA) - TOBB
Başkanvekili Ulusoy,
Bağımsız Devletler
Topluluğu (BDT) üyesi
ülkelerle yapılan ticaretin ve
turizm hareketinin Doğu
Karadeniz Bölgesi için çok
önemli olduğuna dikkati
çekti. Ulusoy. bu ülkelerle
olan ilişkilerde birtakım
sorunlar yaşandığına ve bu
ülkelerin vatandaşlanna
karşı uygunsuz
davranışlarda
bulunulduğuna değinerek,
ticaret ve turizmin başka
yerlere kaymasını önlemek
için onlara sahip çıkılması
gerektiğini söyledi.
İsviçrelilerden
yeni bir destek
• ANKARA (ANKA)-İsviçreli
bir fırma, Türkiye'de insan
kaynaklanrun geliştirilmesi
ve işgücünün verimli şekilde
kullanılması çahşmalar için
şirket kurdu. Isviçreli
firmanın 5 Türk yaürımcıyla
birlikte kurduğu şirkete
Dynargie Yönetim ve
Danışmanhk AŞ adı verildi.
Kola fiyatlam
değişken
• İZMİR (AA) - Kola türü
meşrubatlara, yaza girerken
yapılan yüzde ÎOO'e varan
zam. bu ürünlere talebi
düşürünce, üretici firmalar
bu kez indirim yanşına
girdi.Önce zam ve hemen
ardından yapılan indirim,
çeşitli saüş
I merkezlerin-
de farklı
' fıyatlar
oluşmasma
yolaçtı.
Kola alır-
ken,
bakkal,
market ve
büfelerde farklı fıyatlarla
karşılaşan tüketici, bir yerde
60 bin liraya satılan 2 litrelik
kolayı. bir başka yerde 35 bın
liraya bulabiliyor.İzmir'de
kimi bakkal, büfe ve
marketler 2 litrelik kolalan
35-40 bin liraya satarken bazı
saüş noktalannda 45,50,55
bin İira fıyat uygulanıyor.
Fiyat farklıhklan, kolalı
ürünlerin 330 cl. ve 1 litrelik
boylannda da yaşanıyor.
Zorunlu tasarruf
Hazine'nin değil
• ANKARA (ANKA) -
Zorunlu tasarruf olarak
bilinen çalışanlann
tasarrufa teşvik hesabına
Hazine'nin el koymayacağı,
sadece Özelleştirme İdaresi
Başkanlığfna
dönüştürülmesi gündemde
bulunan Kamu Ortaklığı
İdaresi'nde bulunan bu
tasarruflan YPK
kararlanna uygun olarak
nemalandırma yetkisinin
Hazine'ye verileceği
bildirildi.
KOİ ve Hazine yöneticileri,
konuyla ilgili kanun
hükmünde kararnamenin
Bakanlar Kurulu'nun
imzasına açıldığını
bildirdiler.Söz konusu
kanun hükmünde
karamame, çalışanlann
tasarrufa teşvik hesabına
ilişkin görevlerin KOİ'den
almarak Hazine'ye
devredilmesini öngörüyor.
DevrekSEK
özelleştipildi
•ZONGULDAK(AA>SEK'e
bağlı Öev rek Süt Fabrikası.
yurt içi ve yurt dışında çahşan
işcilerin
ortak
olduğu
Devrektaş-
"asatıldı.
Devrektaş
Genel
Müdürii
Mustafa Semerci. fabrikanın
açılan ihale sonunda 12
milyar liraya kendilerinde
kaldığını açıkladı.24 kişinin
çalışüğı fabrikada günde 800
kilo eritme peyniri işlendiğini
belirten Semerci, yaklaşık 20
yıl önce hizmete giren ancak
çeşitli nedenlerle tam
kapasite çalışmayan
fabrikaya işlerlik
kazandırmak istediklerini
söyledi.
Kanal projesi
tamamlandı
•Tekirdag(A.A)-Tekirdağ
ile Sultanköy arasmdaki
yerleşim alanlan ve sanayi
kuruluşlannın atıklannı
toplayacak "Büyük Kanal
Projesi" nin tamamlandığı
bildirildi. Projeyi hazırlayan
İller bankası yetkilileri,
projede 3 ayn toplama,
antma ve deniz deşarjı
noktası belirlendiğini,
toplanacak atıklann,
biyolojik antma yapıldıktan
sonra açık denize deşarj
edileceğini anlattı.
Son 5 yıl içerisinde hammadde ithalatı yüzde 113, lüks mallann ithalatı ise yüzde 162 arttı
İtlıalat ekonomiyi tükettî
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) -
1993 yıhnın toplam ithalatının yüzde
13.9'u tükeüm malı için kullanıhyor.
Turgut Özal'ın başbakanhğı dönemin-
de yoğunlaşan lüks tüketim malı itha-
latı son 5 yıl içinde yüzde 162 oranında
artarken aynı dönemde hamrnade itha-
latı yüzde 113 artış kaydettı. İzmir Tica-
ret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ek-
rem Demirtaş ithalatçılan lüks tüketim
maddeleri ithal etmemeye, yurttaşlan
da lüks tüketimlerini asgariye indirme-
ye çağırdı.
Özal'la başladı
Ekonomide yaşanan kriz "lûks tüketi-
mi" etkilemiyor. Turgut Özal'la başla-
yan "vitrin zenginliği'' şimdi toplam it-
halat içinde "saygın" bir yer kazandı.
1993 yılında toplam ithalat 29 milyar
429 milyon dolarken 180 lüks mala 1
milyar 280 milyon dolar ödendi. Tüke-
tim malı ithalatı genel ithalat içinde
yüzde 13.9'luk pay taşırken lüks tüketi-
min yüzde 4.4 pay taşıması da dikkat
çekici olarak değerlendinliyor. Devlet
Istatistik Enstitüsü Müdürlüğü'nün ve-
rilerine göre, 1993 yılında ithalatı yapı-
lan bazı maddeler ve bın dolar bazında-
ki değerlen şöyle:
İthalat kalemleri
"Süt ve krema 9.926, yemeklik tere-
yağı 5.223, eritilmiş peynirler 1.256. kivi
1.595, kakao 10.816, çîkolata 3.507, ek-
mek, pasta, kek, biskiivi, gofret 3.102,
meyve suları 2.564, kah\e-çay 5.736,
dondurma-yenilen buzlar 2.506, viski
5.883, puro-sigara 214.893, parfumler-
tuvalet suları 5.157, cilt bakım kretnleri
13.142, çeşitli parfümler 7.471, temizle-
me araçlan 53.253, slikon 15.094, ev ve
tuvalet eşyası 5.287, kağıt mendil-peçete
2.503, kitap-broşür 85.231, gazeteler-
periyodik yaymlar 11.148, her tıevi hari-
ta-hidrografık harita 6.654, kurdele
2.526, ipek mensucat 1.845, ipek ipliği
2.014, spor-kayak-yüzme kıyafetleri
1.389, sutyen-korse-korse kemeri-jarti-
yer 1.697, şal-eşarp-fular-kaşkol-peçe-
duvak 1.140, boyun bağları-papyon-kra-
>at 1.134, aksesuvar 1.734, porselen sof-
ra ve mutfak eşyası 4.483, klima cihazı
68.5%, buzdolâbı 87.902, santrifüjler
93.097, bulaşık yıkama 119.377, telsiz
telefon 85.009, te'levizyon 11.190..."
Dış ticaret açığı
İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu
Başkanı Ekrem Demirtaş, 1993 yılı dış
ticaret açığının 14.080 milyon dolar ol-
duğunu ve seçilmiş lüks ithalatın açıkta-
ki payının yüzde 9.1 'e ulaşüğını bildirdi.
İthalatın yüzde 10.1'ini ham petrol ve
akaryakıtın oluşturduğuna dikkat çe-
ken Demirtaş, şöyle konuştu:"Acaba
milli duygulanmızı harekete geçirerek it-
hal doıidurma, süt, kivi, ananas benzeri
meyveleri, çorba ve et sulan, bal ve an
siirü, havyar, ekmek, kek, gofret, gazoz,
deodoran ve sabunlar. iç çamaşırları ve
pijama. kağıt peçete gibi istersek kullan-
mayabileceğimiz ve eksikliğini hissetme-
yebileceğimiz ürünlerin ithalatını asgari-
ye indirebilir miyiz? Acaba petrol üriinü
içinde önemli bir yeri olan benzin, mazot,
fueloil kullanımında, hem aile bütçemiz
hem ülke ithalatında önemli gider kalemi
olan bu maddeleri daha az araç kullana-
rak yüzde 10 tasarruf yaparak dış ticare-
timizi dengeye getirebîlir miyiz? 30 ba-
kan ve 3 bin üst düzey bürokratla bir baş-
bakan aldığı yanlış kararlarla ülkemizi
zor duruma düşürebilir. Ekonomik so-
runları kriz e taşıyabilir. Ancak bu kadro
istese de çırpınsa da ekonomiyi kri/den
kısa sürede çıkaramaz. 60 milyon birlik-
te ve öz>erili olursak krizden kısa sürede
çıkılır ve Türkiye kredibilitesi ounayan
ülke statusü ay ıbından kurtulur."
Tütün üreticisisıkıntılı
ÖZGEN ACAR
Ege Bölgesi tütün üreticileri, Tekel'-
den tütün paralannı 1.5-2 a>dır ala-
madıklanndan yakınıyor. Tekel Genel
Müdürü Mehniet Akbay ıse "Geçen
yıla kıyasla bu yılki ödemelerde oransal
bir fark yok. Yalnız, bu yılın toplam ra-
kamı fazla olduğu için üreticiye olan
borç yüksek göriinebilir" dedi.
Genel Müdur Akbay. "Tekel, devle-
te her ay 1 trilyon İira ödüyor. Son zam-
lardan önce günde 200 mily ar İira gelir
sağlıyorduk. Zam nedeniyle tiryakiler,
alışkın oldukları sigara »e içki tüketimi-
ni kestiler. Ancak bayramda tiryakiler
yeniden eski sigara ve içkilerine dönün-
ce, günlük gelirimiz zamlardan dolayı
programda öngörülen 300 milyar liralık
beklenilen düzeye yükseldi" diye ko-
nuşiu.
Tütün üreticileri yakınıvor
Türkıye'nin en önemli tütün üretim
merkezlerinden olan İzmir'in Bulgurca
kasabası ve Manisa'nın Akhisar ilçesi
ile yöredeki öteki bazı ilçe ve köylerde
konuştuğum tütün üreticileri genelde
şu ortak yakınmada bulundular:
"Hükümet, bu yıl tütün piyasasının
açüışında ve yerel seçimlerden önce bize
gerçekten çok iyi başfıyat >erdi.
Ancak hükümet, önce başta akar-
yakıt olmak üzere tanmsal mücadele
ilaçlanna büyük zamlar yaparak tütüne
verdiği iyi fîyatı fazlasıyİa geri aldı. Bu-
nunla da yetinmedi ve kendi işlerinde
kullanmak üzere Tekel'in paralarına el
koydu. Hükümet, Tekel'in bize zamanı-
nda ödeme yapmasını önledi. Tekel, bize
1.5-2 aydır ödeme yapmıyor. Alacak-
larımız da bu süre içinde enflasyondan
dolayı önemli ölçüde değer yitirdi."
Egeli tütün üreticileri,
"Hükümetin gelirlerineel
koyduğu Tekeİ, bize 2
aydır ödeme yapmıyor"
diyeyakmıyorlar.
Üreticüer, "Hükümet,
yerel seçimden önce
verdiği çok iyi başfiyaü,
sonradan yaptığı zamlar
ve taktığı borçla geri aldı"
dediler.
Tütün üreticilerinin bu yakınmalan
üzerine konuştuğum Tekel Genel Mü-
dürü Mehmet Akbay şunlan söyledi:
"Hazine, Tekel'in gelirlerine bütü-
nüyle el koymuş değildir. Hazine'ye bi-
raı ödeme yaptık. Bu ödeme, ayda 1
trilyon liradır. Devlet, vergüerini tahak-
kuktan sonra toplar. Oysa biz, Hazine'-
ye peşin ödeme yapan tek kuruluşuz.
Tütün alımlarına şubat-mart aylarında
başlanır ve ağustosa kadar sürer. Aynı
durum piyasada alım yapan 10-12 rüc-
car için de geçerlidir.
Tekel sağladığı gelirle; birinci olarak
tütün alunları yapar. İkinci olarak, ver-
gisini \e çalıştırdığı işcilerin ücretleri ile
SSK primlerini öder. L çüncü olarak da
Konut Fonu >e Savunma Fonu gibi des-
tekleme ödemelerini yapar.
1994'te tütün alımları 7.6 trilyon,
masrafları 2.4 trilyon olmak üzere top-
lam 10 trilyondur. Öteki 2. ve 3. gruplar
da yaklaşık olarak onar trilyon liradır.
Geçen yıl da bu üç gnıp arasmdaki es.it-
lik aynıydı, ancak toplam rakamlar
daha alt düzeydeydi.
Tütün alunlannda üreticiye ödenme-
yen değerler, geçen yıl da bu yıl da oran-
sal olarak ay nıdır. Dolayısıy la, Tekel'in
tütün üreticisine ödemeleri geciktirdiği
diye bir durum söz konusu değildir.
Yalnız, bu y ılın toplam rakamı fazla ol-
duğu için üreticiye olan borç miktan
yüksek görünebilir."
Genel Müdür Akbay, "Tekel'in ge-
lirlerinde bir azabna olmamıştu1
ki, öde-
melerinde tıkanıklık olsım" dedikten
sonra şu açıklamavı \aptı:
"Tekel olarak biz son zamlardan önce
günde iki yüz milyar liralık hasılat yapı-
yorduk.
Zamlar başlangıçta sigara ve içki rü-
ketimini biraz azalttı. Ancak tiryakiler
alışkın oldukları sigara >e içkilere bay-
ramda yeniden dönerek günlük hası-
latımızı zam programında öngördüğü-
müz 300 milyara doğnı yükselttiler.
Kaldı ki. öniimüzdeki turizm mevsimin-
de günlük hasılatımız bu rakamın altına
hiçbir biçimde düşmeyecektir.'*
Ekonomik durgunluk şirket kapattınyor
• Nisan ayında 181 şirket tasfiye karan aldı,
81 şirket kaparidı.Yeni kurulan şirketlerin
sayısı azaldı.
ANKARA (Cumhuriyet Bü- meye başladı. Nisan ayında 181
rosu) - 5 Nisan kararlannın iş şirkel tasfiye karan aîırken. 81
dünyasında yarattığı durgun- şirket dekapandı. Yeni kurulan
luğun etkıleri şirket kurma ve şirketlerin sayısı da azaldı.
tasfiyesinde kendisini göster- Ocakaymdanbu vana kurulan
şirket sayısı geçen yılın eş döne-
mine göre. 9 bin 101'den 2 bin
919"a düştü. Şirket kapatmala-
nn hızlanması, iş çevrelerinde
"stagflasyon" lehlikesinin gös-
tergesi olarak nitelendirildi.
Edinilen bilgiye göre. nisan
ayında 51 anonim. 130 limitet
şirket tasfiye karan alırken; 20
anonim şirket ile 61 limitet şir-
ket de kapandı. Yılın başından
bu yana tasfiye karan alan şir-
ket sayısı 234'e, kapanan ano-
nim şirket sayısı da 214'e yük-
seldi. Aynı dönemde 654 limitet
şirket tasfiye karan alırken. 403
lımıteı şirket kapandı.
Ocak ayında 8 bin 597 limi-
tet, 504 de anonim şirket kurul-
du. Şubat ayında girilen seçim
ekonomisi süreci, kurulan şir-
ket sayısında yanya vakın bir
düşüş yarattı. Limitet şirket sa-
yısı 4 bin 759'a, anonim şirket
sayısı da 348'e indi. Mart ayın-
da 3 bin 10 limitet. 249 anonim
şirket kuruldu.
IŞÇ1NIN EVRE1MNDEN
SÜKRAN KETENCİ
TOBB'de başkanlık yarışı bitti
Erez: Tek adayım
• TOBB Başkanı Yalım Erez, 28 mayısta başlayacak
Genel Kurula tek başkan adayı olarak gireceğini
açıkladı.Rona Yırcalı ise "aday değilim"dedi.
ANKARA (ANKA) - Türkiye
Odalar ve Borsalar Birliği'nin
başkanlık secimi için geri sayım
başladı. TOBB Başkanı Yahm
Erez TOBB'nin 28 mayısta
başlayacak 49'uncu genel ku-
ruluna tek aday olarak gire-
ceğini açıkladı.
TOBB'den yapılan açıkla-
maya göre 28 mayısta yapıla-
cak genel kuruldaki başkanhk
seçimine şimdiki başkan Yalım
Erez tek aday olarak girecek.
1992'de yapılan 48'inci genel
kurulda belirlenen TOBB kon-
sey üyelerince seçilecek yeni yö-
netim kurulu 1 haziranda top-
lanarak görev bölümü ya-
pacak.
Çiller de katılacak
Türk ekonomisinin genel bir
değerlendirmesinin yapılacağı
genel kurula Başbakan Tansu
•
ISO Başkanı Kavi:
Haziran, kabus ayıEkonomi Servisi - İstanbul Sanayi Kavi. ıkınci faız ödemelerinin vapıla-
Odası (İSO) Başkanı Hüsamettin Ka>i. cağı haziran ayının bir kabus gibi üzer-
Türkiye'de cıddi sanayi kapasitesine ol- lerine geldiğini söyledi. Yaptıklan an-
kette banka kredisi kullanan sanayicile-
nn sadece yüzde 40"larda kaldığını. sa-
halde
Kavi,
Yalım Erez seçim öncesi rahatladı
Çiller, SHP Genel Başkanı ve Başba-
kan Yardımcısı Murat Karayalçın,
devlet bakanlan Necmettin Cevheri,
Yıkfanm Aktuna, Mehmet Ali Yılmaz,
Ali Şevki Erek, Aykon Doğan, Erman
Şahin, Maliye Bakanı Ismet Attila, Sa-
nayi ve Ticaret Bakanı Tahir Köse
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı
Veysel Atasoy, Turizm Bakanı Abdül-
kadir Ateş, Çevre Bakanı Rıza Akçalı,
ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz,
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal,
RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan
ile üst düzey bürokratlar katılacak.
duğunu. ne var ki, yaşanan kriz y üzün-
den sanayinin giderek tahrip olduğunu
söyledi. İstanbul Sanayi Odasfnın nayicinin ıstediği
mayıs ayı olağan genel kurulunda madığını belirten
yaptığı konuş-
masında sana-
yinin bugün
geldiği noktayı
değerlendiren
Kavi. herkes
bir ihracat se-
ferberliğinden
söz ediyor. an-
cak üretimden
söz eden yok.
• 'Herkes bir ihracat seferberlİğinden
söz ediyor, ancak üretimden söz eden
yok1
diyen ÎSO Başkanı Hüsamettin
Kavi, ihracatm istenilen seviyede
olmadığjna, sanayi ürünleri ihraanda
da gerüeme yaşandığına dikkat çekti.
kredi bula-
çalışanlarda
azaltma-
ya giden
fırmalar-
da top-
lam yüz-
de 31
oranında
isühdam
daral-
ması ya-
şandığını
diye konuştu. Kavi. Eximbank fonlan- söyledi. İSO Meclis Toplantısına ko-
nda hiçbir düzelme görülmediğini de nuşmacı olarak katılan Kamu Ortaklığı
açıkladı. . İdaresi (KOİ) Başkanı Tezcan Yara-
İhracatın istenen seviyeye çıkmadığı mancı. özelleştirme sorununun orta va-
gibi sanayi ürünleri ihracının da gerile- dede çözülebileceğini söylerken, "Kriz
dığıni vurgulayan Kavi, ithalatta bekle- bittiğinde özeUeştirmenin hukuki ve siya-
nen gerilemenin ilk üç ayda yaşan- si alryapısım oluşturmak için çalışma-
madığını belirterek şöyle konuştu: larımıza devam edeceğiz" dedi.
"Üretimin giderek gerilemesi toplu- SHP Milletvekili Mümtaz Soysalın
mun satın alma gücünü, ortaya çıkardığı Yetki Yasasının iptali için Ariayasa
işsizliğin tabii bir sonucu olarak çok ciddi
bir şekilde göstermektedir. Tespitlerimi-
ze göre bugün 50-55 bin kişi işinj kaybet-
miş durumdadır.
Uyelerinin yüzde 46'sırun mart dö-
nem sonu faiz ödemelerini yapama-
dıklannı tespit ettiklerini vurgulayan
Mahkemesi'ne yaptığı başvurunun ka-
bul edilmesi durumunda özelleşürme
konusunda çok şey kaybedileceğini be-
lirten Yaramancı şöyle konuştu:
"KİT'lerin özerkleştirilmesi ile KİT
kamburu çözülemez. KİTIerin arpalı-
ğından yararlananlar buna izin vermez."
Dinozopluğa Devam
Gazete sayfalarına biraz dışardan, gözlemci gözü ile
bakmaya çalışınca "Cumhuriyetçalışanları habercisi, kö-
şe yazarı ile dinozorluğa devam ediyor" diye gülümse-
mekten kendimi alamadım. Uğur Mumcu'nun katillerinin
bulunmasında atılmış somut hiçbir adım yok. LaikTürkiye
düzenine karşı, şeriatı getirmek isteyenlerin attıkları tehli-
• keli adımlardan her gün bir yeni örnek.. Emeği ile geçi-
nenlerin, çalışanlann, işcilerin haklarına yöneliksaldırıla-
ra karşı çıkma çabaları. insan hakları ihlallerinin öne
çıkarılması. Haksız özelleştirme karar ve uygulamalarını
sergileme.. Kimilerinegöre modası geçmiş hakvegörüş-
lerin inatla savunulması..
Gazeteciliklerine değil, ikili ilişkileri ile patronlarına
sağladıkları çıkarlara göre ücret alanların star sayıldıkları
bir dönemi yaşıyoruz. Televizyon kanallarının transfer yıl-
dızları, meslek ölçüleri içinde gazeteci, programcı kabul
edilemeyecek nitelikte. Nüfus, okur-yazar sayısı hızla ar-
tarken dünya düzeyine göre zaten çok geride olan gazete
okuru sayısının bırakınız oransal artışını, sayısal bir dü-
şüş yaşanıyor. 5 milyon gibi çok düşük olan toplam gaze-
te tirajları son haftalarda 2.7 milyona ve bayram tatili ile
2.6 milyona kadar düşmüş bulunuyor. Ve Babıâli'nin yük-
sek tirajlı gazetelerinin patronları, artık ilk beş arasında
yer alamayan Cumhuriyet gazetesine imreniyor. "Sizin
sadık, her koşulda vazgeçmeyen bir 60 bin okurunuz var.
Bizim bu türden hiç okurumuz yok. Biz ancak verdiğimiz-
le gazete satıyoruz" diyorlar. Tabii ki verdikleri ile iyi ga-
zeteciliği, haberciliği değil; lotaryayı kastediyorlar.
Büyük tirajlı gazetelerin son zamanlardaki reklamlarırv
da iyi gazete imajını öneçıkarmayaçalışmaları, gazetele-
rin içi doldurulmasa da beni sevindiriyor. Hiç değilse
büyük patronlar lotarya ile gazete satmakta bir noktada
sıkıştıklarını görmeye başladılar ve iyi gazete imajına yö-
nelmeye gereksinim duyuyorlar. Para nedeni ile halinden
hoşnutsuz çalışan bir gazeteci dost geçen gün espri yapı-
yordu: "Babıâli basınından bir tek siz kaldınız. Biz hepi-
miz Ikitelli, medya gazeteleriyiz"diyordu. Ikitelli, gerçek-
ien toplumdan kopuk yapılanması. gazeteciyi servisle
giden, telefonla haber kaynağına ulaşan insan tipine dö-
nüştürmesi ile gazetelerini lotarya ile satan ve gazetecili-
ğin nasıl bir meslek olduğunu bilmeyen, gazeteciye
değer vermeyen patronların bir simgesi oldu.
Neyse onları kendi sorunları ile başbaşa bırakıp, biz ki-
milerini müstehzi gülümsetecek, öfkeli "d/nozor"dedirte-
cek, konularımızdan birinedönelim. Özelleştirilmesi hız-'
landırılan PTT çalışanlarının örgütlü olduğu Türkiye
Haber-lş Sendikası'nın, "Haberleşme Sektöründe Özel-
leştırme Sorunu " başlığını taşıyan raporuna, daha doğru-
gu koca kitabına bir göz gezdirelim. Elbette bu köşeye
ancak sonuç bölümünden altı çizilmesi gerekli birkaç
cümleaktarılabilir:
TTT'nin T'sinin, yani telefon kesiminin özelleştirilmesi
olumsuz sonuçlar doğuracaktır. En başta özel sektör, op-
timal sosyal üretim yerine, kârı en yüksek yapan üretim
düzeyinde fiyatları yüksek belirteyerek dengeye varacak-
tır. Bu durumda telefon hizmeti yalnız belli bir sınıfa, zen-
gin kesime sunulan bir hizmet olacaktır. Düşük gelirlilerin
sahip olduğu telefonlar birer birer bırakılacak, abonman
sayısı önemli ölçüde düşecektir. Var olan sınıf ayırımı da-
ha da artacak. sosyal patlamalara neden olacaktır. Tür-
kiye'de gelişmiş ülkelerden çok farklı olarak ortalama
gelir düzeyinin çok düşük olduğu unutulmamalı, kamu iş-
letmelerinin, ucuz hizmet yapmak üzere kamu elinde
olmasının anlam ve önemine özellikle bu açıdan bakılma-
lıdır.
"Özelleştirme ile rekabetin artacağı da tamamen hayal
ürünü bir iddiadır. Kuruluşun teknik yapısı gereği, bir böl-
gede bir santral ve tek hat ancak en ekonomik ve en ras-
yonel çözümdür. Hiçbir firma aksine yanaşmaz. Ayrıca
Türkiye'nin kıt kaynakları ile bir israf, ihanet olur. Sonuç
olarak özelleştirmede rekabete kapalı ve tekel olma zo-
runluluğu vardır. Tek bir firmaya değil. konsorsiyuma sa-
tılma savı ise olsa olsa rekabeti değil bir kartel oluşumu-
nu getirir. Farklı tüketicilere hitap eden, birbirlerinin
sahasına girme olanağı olmayan firmaların fiyat indirimi-
ne girmeleri yerine, fiyat anlaşmalarına girmeleri, kesin-
likle beklenen bir sonuçtur. Ekonomik çıkarları bunu
gerektirir.
Tekel, kartel riski hiç yokmuş gibi görünen çimento fab-
rikalarının özelleştirilmesinin sonuçları ortada. Şu gün-
lerde inşaatçılar, tekel ve kartel olarak yapay olarak aşırı
yükseltilmiş çimento fiyatlarını bir ölçüde aşağı çekebil-
me umudu ile inşaatlarını durdurmuş, büyük zararlar
görmüş olarak boykot eylemlerini sürdürüyorlar. Elbette
sonuçları katlanarak bina ve kira fiyatlarma, halkın sırtına
yükleniyor.
Oünkü gazetemizde arkadaşımız Bülent Kızanlık'ın,
SEK'in özelleştirilmesine, SEK ürünlerine istenilen fiyat
artışı yaptırılamadığı için çoksevinen özel sektör işveren-
lerinin samimi itiraflarını içeren haberi vardı. Önümüzde-
ki yıllardasonuçlarını sütfiyatlarında göreceğiz. Bu gidiş-
le galiba biz hep, bazen bize de size de bıkkınlık verse de
aynı konular etrafmda, kendimizi de, sizi de zorlayarak
yazmaya, çaresiz dinozorluk yapmaya devam edeceğiz..
SANAYİ BAKANLIĞI TEBLİĞİ
Taksitli satışa
çekidüzen
ANKARA (ANKA) - Daha
önce Merkez Bankası'nın yü-
rütmesinde bulunan taksitli.
kampanyalı \e kapıdan satı-
şlara ilişkin düzenlemeler. Sa-
nayi ve Ticaret BakanhğYna
bağlı Tüketicinin ve Rekabe-
tin Korunması Genel Müdür-
lüğü Kurulu'ncan ele alındı.
Bakanhğın Resmi Gazete'-
de yayımlanan tebliğiyle tak-
sitli, kampanyalı ve kapıdan
yapılan satışlarda uyulması
gereken kurallar. ödeme şekil-
leri ve satış sözleşmelerine iliş-
kin hükümler yeniden düzen-
lendi.
Taksitli satışlarda borçlanılan
toplam miktar önceden öde-
nince. sözleşmeye konulması
koşuluyla satıcı ödenen mik-
tara göre gerekli faiz indiri-
mini yapacak. Söz konusu sa-
tışlarda sözleşmenin yapıldığı
anda mahn alıaya teslimi
gerekiyor. Satıcı, tüketicinin
birbirini izleyen iki taksidi
ödemede temerrüde düşmesi
ve bu iki taksit toplamının
satış fıyatının en az onda biri
olması halinde hacze başvura-
bilecek.Kampanyalı saüşlar-
da, sözleşmelerde bulunması
gereken hükümlerin tümü,
yapılacak ilanlarda açıkça
göstenlecek. Sözleşmelerde
aksine bir hüküm bulunma-
ması halinde ön ödeme tutan
mahn satış fıyatının yüzde
40'ını aşamayacak. Ön ödeme
ile mahn teslim süresi 12 ayı
geçemeyecek.
Kapıdan satışlar
Değeri 500 bin lirayı aşan
kapıdan satışlarda, tüketici
yedi günlük tecrübe ve mua-
yene süresi sonuna kadar malı
kabul v eya hiçbir gerekçe gös-
termeden iade edebilecek.
Satıanın. bu sürenin ardı-
ndan on gün içinde yapılan
sözleşmeyi ve aldığı parayı tü-
keticiye geri vermesi gereki-
yor.
Taksitli, kampanyalı ve
kapıdan satışlarda yapılacak
sözleşmelerde alıcı ve satıanın
adı, unvanı, adresi ve sözleş-
me tarihinin yanı sıra, mahn
peşin saüş fıyatı, saüş fıyatı,
faiz miktan. faizin hesap-
landığı yıllık oran ve öngör-
düğü takdirde gecikme faizi
oranı, ön ödeme tutan ya da
tutarlan; ödeme planı ve
mahn teslim tarihi ve şekli ik
kampanya bitiş tarihinin bu-
lunması gerekiyor.