07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURIYET 21 ŞUBAT1994 PAZARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER Cumhurbaşkanınınkanunlan yayımlaması Cumhurbaşkanının vavımlama tezkeresınde yapacağı yorum ve tavsiyeler, kanunlann u>gulanmasında hukümetı ve yetkılı makamlan bağlama\ acağı gıbı, yargı mercılen açısından hıçbır değen ve etkısı bulunmadığından, tamamen yersız ve gereksız bır çabanın urunû olarak boşlukta kalır. Prof. Dr. LÜTFİ DURAN A nayasanın 89 maddesı- ne gore "Cumhurbaşka- nı,TBMM'cekabuledi- len kanunlan on beş gıın içinde yayımlar. ^ ayım- lanmasını uygun buİma- dığı kanunlan. bir daha goruşulmek üzere, bu hususta gosterdiği gerekçe ite birlikte aynı sure içinde, TBMM'ye ge- ri gonderir. Butçe kanunlan bu hukme tabi değildir. TBMM, gen gönderilen kanunu aynen kabul ederse. kanun cumburbaşkanınca yayımlanır..." Cumhunyet anavdsdldnnın tumun- de yer alan bu hukumlenn uyguldn- masında cumhurbdşkanlan. Meclıs - ten 'kanun' başlığı alünda çıkan metın- len. ya doğrudan doğruya yd da ıkıncı goruşmeden sonra, olduğu gıbı Resmı Gazete'de yayımlanmak (neşredıl- mek) uzere. ıkı satırlık bır tezkereye ekleyerek Başbakanlık'a ıletmekle ye- tınmışlerdır Cumhurbaşkanının 'ya- yımlama* (ılan) dolayısıyla 'kanun' metnı uzennde herhangı bır mudaha- lesı soz konusu olmayıp sadece ıletme tezkeresının lanhı Başbakanlık'ça Resmı Gazete'ye gondenlen metrun alt yanına eklenmektedır Turkıyede yetmış vıldır uygulanan bu usul. cum- hunyet rejımınde devlet ba^kanının kanunlan 'yayımlama' gorev ının onune konulan metnın yetkılı organ TBMM'ce kabul edılmış olduğunu ^aptamak v e ılgılılenn bılgısıne ulaştır- mak uzere yayımlanmasını (neşnnı) emretmekten ıbaret olan hukukı nıte- lığıne tamamen uygundur Geçen yjlın son gunlennde çarça- buk goruşulup kabul edılen vergı ka- nunu 1994 donemınde geçerlı olması ıçın yenı yıla gınlmeden yayımlana- rdk yururluğe konmak ıstendı Bu \ uzden cumhurbaşkanı. beğenmemış gorunduğu vergı kanununu Meclıs"e gen gondermeyı goze alamamış ola- cak kı, yayımlama tezkeresınde, nasıl yorumlandığını ve uygulanması ge- rektığını belırtmış ve bunu aynı gun, genel sekreterlığı aracılığıyla, yazılı bı- çımde açıklayarak kamuoyuna da duyurmuştur (Cumhunyet Gazetesı. 31 Aralık 1993. s 1,8) Şu da var kı, cumhurbaşkanının "...bundan sonra da kendisine gelen yasaları, olumlu ve olumsuz yönlerini savdıktan ve bazı tavsiyelerde bulunduktan sonra onayla- y acağı veya *eto edeceği bildirildiğTne gore. bu davranışı olağan vetkısı ıçın- de saydığı anlaşılmaktadr Başbakan- lık'a gondenlen yayımlama tezkere- sınde yer venlen. ucretle çalışanlara vergı ıadesıne, menkul sermaye ıratla- nna yatınm. ıstıhdam ve ıhraeata ta- nınan ıstısna ve bağıyklıklara (muafi- yetlere) ılışkın goruş ve duşuncelerden hıç soz etmeden, burada valnızca ızle- nen yontemın değerlendınlmesı yapı- lacaktır Her şeyden once. cumhurbaşkanı- nın kanunlan vayımlama gorevının ne olduğunu saptamak gerekıyor He- men belırtelım kı, uygun ama yanlış deyış ve anlavışa karşın ne 'yayımla- ma' kanunu 'onaylama' ışlemıdır. ne de Mechb'e gen gonderme Seto' nıtelı- ğındedır Turk anayasalannda hep *ilan' sozcuğu ıle ıfade edılmış olan 'ya- yımlama', 'neşir" (yayımlama) anldmı- nı ıçermedığı gıbı. 'tasdik' (onay) kav- ramını da taşımamaktadır Nıtekım 1876 Kanun-u Esası sı değışık 7 maddesınde padışahın yetkılen ara- sında kanunlann "tasdiki Me ilam'ı mer'iyetT'nın ayn avn belırtılmış ol- ması. bunlann meşrutıvet rejımıne ozgu farklı ışlemler olduğunu goster- mektedır Gerçekten. meşrutı anayasa rejımınde hukumdar yasama yetkısı- nı parlamento ıle paylaştığından. ka- nunlar ancak onun tasdıkı (onay) ıle oluşmuş, tamamlanmış kdbul edılır ve aynca yapacağı "ilan-ı mer'ivet" ya da *t Bdar" ışlemı ıle de yurürluğe konulur Cumhunyet rejımınde, Turkıye ana- yasalannda devlet başkanlan, olağan yasama yetkısmm kullanılmasınd ka- tılmadıklan gıbı yurutme ve ıdareye kanunlann uygulanması ve kışılere bunlara uymalan, yanı ıcrası emnnı ıçeren 'ısdar' ışlemı ıle yururluğe koy- ma yetkısıne sahıp değıllerdır Çunku, yururluk gucu. parlamentoca kabul edılen kanunlann bızatıhı kendınde vardır ve Turkıye Cumhunyetı uygu- lamaldnnda bu husus vasa metınlen- nın sonundakı "yürürluk" maddesın- de açıkldnıp saptanır Bunun gıbı, dığer bır son madde ıle kanunlann uy- gulanması ıcraM gorevı de cumhur- başkanına değıl, Bakanlar Kurulu'na ya da belırlı bakanlara venlır Şu halde cumhurbdşkanınd venlen kanunlan yayımlama gorevı ne yasa- ma yetkiMnın paylaşılması, nede yasa- lann yururluğe sokulması anlam ve etkısını taşımaktddır Anayasanın. "Detlet organlarının düzenli >e uyumlu çaltşmasını gozetme" (m 104) dıye ıfa- de ettığı cumhurbaşkdnının genel hd- kemlık ozgorevı de (mısyonu da) "ka- nunları yayımlama" gorevını kapsa- mdz ve herhangı bır vonde açıklamaz Bu bakımdan anayasanın ışaret edı- len maddesınde. bu gorevın 'yasama ile ilgili olanlar' arasında sayılmış ol- ması doğru ve yennde değildir Esa- sen. cumhurbaşkanının gorev ve yet- kılennın askerce bır dokumunu yapan soz konusu 104 madde bır fihnstten ıbaret olup kendı ıfadesıvle "Anaya- sanın ilgili maddelerinde gösterilen şartlara uyarak yapacağı göre\ ve kul- lanacağı yetkiler"ı savıp gostermekte- dır 'Kanunlann yavımlanması,'yuka- nddkı açıkldmalardan anlaşıldığı uzere, yasa metnıne kanşmayı ve gu- cune bır katkıyı ıcermedığınden, sıra- dan bır 'yünıtme görevi" ve hatta Idari işlev' nıtelıgındedır Bu ıtıbarla cumhurbaşkanının ya- yımlama tezkeresınde yapacağı vo- rum ve tavsiyeler kanunlann uygu- lanmasında hukümetı ve yetkılı makamlan bağiamayacağı gıbı, yargı mercılen açısından hıçbır değen ve et- kısı bulunmadığından. tamamen yer- sız ve gereksız bır çabanın ürunu ola- rak boşlukta kalır Yok eğer bu yon- temle. yurutmenın kanunlan uygula- ma ve gerçekleştırme etkınlıklen yonlendınlmek ıstenıyorsa, bu du- rumda. sorumluluğu bulunmayan cumhurbaşkanının, yasalann yenne getınlmesınden TBMM'ye karşı so- rumlu olan Bakanlar Kurulu ya da bakanlann ışlenne kanşması soz ko- nusu olurkı, budavranışTCanayasa- sı ve parlamenter rejımın gereğı ıle bdğdaştınlamaz 'Danışma' nitelikli katkı Buna karşılık. cumhurbaşkanının kendisine gelen kanunlardan yayım- lanmasını uygun bulmadığını, bır da- ha goruşulmek uzere, TBMM'ye gen gondermesı, 'yasama yetkjsinin kulla- nılınası"na, damşma, nıtehğı taşıyan bır katkı olarak kabul edılebılır An- cak bu katkı yıne de ıkıncı goruşme sonunda ortaya çıkan yasaya cumhur- bdşkdnının titencının (ıradesının) ek- lendığı anlamını taşımaz Esasen. dev- let başkanırun, kanunlann oluşumun- dan bu aynk ve danışma karanndan başka, hukumet tasanlan ya da rrullet- vekıllen ve partı gruplannın teklıfle- nnden başlayarak, bunlann Meclıs Genel Kurulu'nda kesın kabulune ka- dar yasama süreande yen ve rolu yok- tur Bu konudakı yetkı boşluğunu, kanunlan yayımlama tezkeresınde yo- rum ve tavsiyelerde bulunarak. dol- dunnava çabşması doğru ve mumkun değildir ARADABIR MÜKREM ERKİN Eski Ulaştırma Bakanlığı Müsteşarı Türkiye'de Tetekomünikasyon Son 150 yılı askın bır suredır ılerlemesını ve gelışme- sını surduren Turk telekomunıkasyon sektoru 1994 yılı- na gırdığı bugunlerde neler yapıyor'? "Dunya ıle butun- leşmeye, hedeflerı doğrultusunda gayretlennı surduren Turk PTT'sı son yıllarda kışılık ve ulusalhk konusunda bazı kayıplara uğruyor mu?' dıye cıddı kuşkularımız oluşmaktadır Telekomunıkasyon alanında uretıcı fırmaların yaban- cı tekellerın denetımıne geçmesı hepımızın gozlerı onunde gerçekleşmekledır '6u bılınçlı bır gelışme mı yoksa rastlantılar sonucu mu gercekleştı? Incelemeye değer bır olguyu yaşıyoruz Şımdı de PTT nın T sını ayı- rarak Turk Telekomunıkasyon AŞ olarak yaşamaya devam edeceği soylemyor Bu kıme yarayacaktır ve ne amaçla yapılmaktadır Duşuncenın ulusal kaynaklı ol- madığına ılışkın kanımız gıttıkçe kesınlık kazanmakta- dır Turk PTT sı posta hızmetlerınde ve telekomunıkasyon hızmetlerınde 1994 yılında da gelışmeye devam etmış- tır Yenılıkçı dınamızmı ve çağa uyma heyecanı gurur verıcıdır Uzak mesafe sıstemlerınde ve ozel telekomu- nıkasyondagırışımlerını kararlılıklasurdurmuştur Dev- let kuruluşlarının şırket statusu kazanmadan da gelış- melerını gerceklestırebıleceklerıne değgın kanımızı surduruyoruz Yeter kı bunu engelleyıcı ıç ve dış etkılere dırenebılmelı ve polıtıkacıların ozellıkle hızmetlı alımı- nı (ıstıhdamı) gereksız tarzda zorlamalarına karsı koru- nabılmelıdır Bu tarzda ışler ele alınırsa, kuruluşların gelışme eğıtım ve yatırım guçlerının artacağından hıç kımsenın kuşkusu olmasın Butun bu gerceklere karsın ceşıtlı sebeplerle ya da bılmedığımız zorunluluklarla koalısyon hukümetı, PTT ışletmesının telekomunıkasyon hızmetlennı ozelleştır- mek gereklılığını duymakta ıse şu hususlardakı duşun- celerımızı açıklayarak ulusal gorevımızı yerıne getır- mek ıstıyoruz •Telekomunıkasyon alanındakı uzun yıllara aıt, gay- retlerın ve bırıkımlerın bır hamlede yabancılaştırılması- na karşı onlem alınmalı •Telekomunıkasyondakı uretıcı şırketler toptan ya- bancı fırma ve kuruluşların denetımlerıne geçmıştır Bunun sakıncalarınm neler olacağını duşunmelı ve dık- katler yoğunlaştırılmalı • Ulusal guvenlık açısından gereklı onlemlerı alma- dan acele olarak hazırlanan sırket statusu ıle sektorun yabancılaşması yonundekı ınısegeçecekkayganbırdu- zeyın nerede bıteceğıne ılışkın endışeler gıderılmelı •Yonetım kurulları 3 + 2 = 5 kışı ıle çoğunluk devlet denetımınde kalacakmış varsayımının her zaman bu beklentıye gore gerceklesmedığı bırçok ozel şırkette gorulmustur Deneyım ve gozlemlerımız bızı şuphecı ol- maya ıtmektedır Bu sırada Atatürk'un GençlığeHıtabı'- ndakı uyarı veyol gostermelerı anımsamalı • Şırkettekı % 51 +49 olarak duşunulen sermaye olu- şumunun % 40 + 40 + 20 olarak dagıtılması veabonele- re ve calısanlara yonetımde kısıntısız soz hakkı tanıyan bır statunun tesısı dusunulmelı Aynca da % 3 veya 5 gıbı bır hıssenın 'altın hısse olarak tespıtı ve Başbakanlık ya da Genelkurmay Baş- kanlığı nca temsıl edılmesı sağlanmalıdır Bu hısse, ulu- sal guvenlık gereksınımıyle teknık ve ıdan bırıkımlerı ve gelışmeyı onleyıcı kararlarda Vefo hakkını kullanmak suretıyle ' Turkıye nın telekomunıkasyon ışletmesı ol- ma ozellığını korumak gıbı bır gorevle donatılması sağ- lanmalı Cep telefonları (GSM) ısletmelerının hangı sermaye gruplarınca yurutuleceğını henuz vatandaş bılmemek- tedır Yerlı ya da yabancı tekellerın bu konulan nasıl denetımlerıne almakta olduklarını suyuzune cıkartmak gerekıyor Tersı durumda, medya dunyasındakı dene- tımsızlıklerden ve yanlıs yonlendırmelerın ve duyarsız- lıklardan halkımızı rahatsız eden hususların burada da yaşanmasına karşı onlemlı olunmalı Duşunmeye katlananlara ve bu ulke ıçın heyecan du- /acaklara cıddı ve derınlığı olan boyle bır ınceleme ko- nusunu sunmak hepımızın gorevıdır ERZLRLMASLİVE2.HLKLK MAHKEMESİ 1992 S|" 1993 861 Davacr Adnan Koçer tarafından da\alı Yetcr Koçer alevhıne açı- lan boşanmadavasının kabulunedavacı vekılının \uzune kdnjidava- lının >oklugunda karar \enimıştır Davalı Yeter Koçer \okluğunda venlen boşanma karannın lebJığ >enne kaım olmak uzere ılanen teblıgıne ılan tanhınden 1S gun ıçın- de temvız edılmedığı takdırde karann kesınleseı.eBi ılan olunur 02 02 1994 Basın 4^X6^ Nedir Batı'ya karşı bu aşağılıkduygusu? Doç. Dr. YILDIZ SERTEL Uzun yıllar y urtdışmda yaşadıktdn son- ra Istanbul'uma donmuşum. her şeve kar- şın guzel kentıme yerleşmışım Bır gun bır telefon e^kı bır dost "Sen ne akla hizmet, Paris'i bıraktın da, bu geri ulkeve. yaşanma- sı zor şehre geldm?" Duşunuyorum Pans te buradan daha mı ıyıydım 11 Evet. bılım^el yaşdm ılgınçtı ama buradan daha ılgınç olduğunu sovle- mek de zor Son zamdnldrda çalışmakta olduğum unıversıtede yozlaşma dayanıl- mazdı Halka açık bır omek unn ersıic old- rak kurulan Vincennes Lni*ersitesi ne buyuk bır şevkle gelen ış arkadaşlanm son yıllardd post kavgasına duşmuşlerdı Oğ- rencılenn gıtgıde artan çoğunluğu bedava dıploma almak peşınde koşuyor en basıt bır ış bulduklan an. unıversıteyı bırakıyor- Idrdı Geleceğı kdranlık goren bır gençlık vardı karşımızda Işsızlık dağ gıbı buyu- yor unıversıte dıploması gelecek ıçın hıçbır guvence sağlamıyordu Gend kultur edın- mek artık bırlukîhalınegelmıştı Unıversı* te kapılannda esrar satılıvor tuvaletlerde ığneler bulunuyor, profesorier tehda edılı- yor, dkla gelmedık guvenJık önlemlen alı- nıyordu Lıselerden gelen gençlenn bılgı duzevı her vıl duşuyor bunlara değışık ad- lar venlıyordu "Kitap okumayan televiz- yon kuşağı", "Fransızca bilmeyen Fransız- İar." Bır şu hale bakın, bır de bızdekı "ileri, kültürlu Batı" ımgelemıne (ımajına) dıye- ceksınız. ama oradakı kultur yaşamı Ope- ra konserler, uyatro. sergıler vs bır kere orada oyle yerlere gıtmek ıçın çok zengın olmak gerekır (Buradakı uvgun fıyatlann benı ne kadar mutlu ettığını bılemezsınız) Dıyelım kı gıttınız. eğer arabanız yoksa, operadan sonra. Opera Meydanı'nda. kuyrukta yanm saat taksı beklersınız bu- lamadığınız vakıt de halınız penşandır Metro ya. yalnız bır kadın gece geç sdatler- de bınemez Oradd bıçaklı saldınlar. hırsız- lıklar. rakıp esrar çetelen arasında sılahlı çatışmalardaolabılır Vagonldnnduvarla- nnda şu yazıyı okursunuz "V ankesicilere dikkat." Orada herkes kapılanna 3 kılıt ta- kıvor ozel çelık kapılar kılıtler vaptınlı- \ordu Kdpınızı dçarken sızı drkadan ıtıp ıçen gıren hdydutlar ydlnız kddınlan oldu- rup soyanldr ortalığa dehşet saçıyordu Nevv York Metrosu ve orada guvenlık ko- ^ullan Pans ten de beter VVashıngton'da ıse gupegunduz. kentın gobeğındekı Kong- reKutuphanesi'nevalnızgıdemıyordum O semt korkulusemt sayılıyordu Istanbul dd konserden çıkmışız (hem de Pan;, tekılen aratmdyacak kadar guzel bır konser). Taksım Meydanfnda bır grup genç. otomobıllennın ustunde bayrakldr sallaydrdk bağınvorlar "\ayaya. şaşaşa. Fenerbahçe çok vasa!.." Yanımdakı dostum hıddetlenıyor "CW! İlkel bir ülkede yaşamak çok zorşey. Paris'- te de boyle şe»ler oluyor mu?" "-Avrupa'da, Ingiliz dazlaklar maçlara gittikleri vakit kan gövdeyi gotüriıyor." Başka bır dostum, Istanbul"dak.ı kanun- suz. anarşjk ınşaalı gostenyor "Bu, ilkellik değil mi?" •'-Evet, ama temeldeki sorun, para." Fransıztelevızyonunda bırgenelev kddını- na. "Mesleğinizden utanmıyor musunuz?" dıye sormuşlardı Kddın şu yanıtı vermıştı "Hayır. Paris'te. şık giyindiğiniz vakit her- kes size, 'ınadame' der. Paravı nasıl kazan- dığmuz sorulmaz." Işte bu mantıkla Pans şehnnın gobeğınde bıle "Monparnasse Kale- si" gıbı acuzeler yukselehıhyor eskı evler y ıkılıyor, yenne modern apartmanlar yapı- lıyor Guneyde kasıtlı orman yangınlan dehşet uyandınyor lelevızyonyaymlanru > t filmlen ıstıla edıyor Analar babalar, esrar ve "AIDS" korkusundan çocuklannı okuld ^gondermeye korkuyor "Water Ga- te", "Iran Gate" tıpı skandallar, Avrupa ulkelennde de hukumetlcr devınyor, ba- kanlar ıntıhar edıyor. hdlklar umıtsızlığe duşuyor Batfnın bunalımını. İngıltere"de çıkan "Independent" gazetesınde Michael Meac- her şovle anldttı "Her şey tatsız. İşler yo- lunda gitmiyor. İnançlar yıkınnış, umuüar sönmuş. Gelecek belirsizlik içinde. Gelenek- sel kamya gore butun bu olumsuzlukların tek sorumlusu ekonomik durgunluk... Eko- nomik buvume, demokrası ve ozgürluk gibi nerkesin ağzında sakız gibı çığnediği kav- ramlar. voksul nıhları artık doyurmaya vet- miyor. Manevi değerlere ağırlık verilmi- yor... İnsanlık. bu değerleri hiç tammamış gibi bir boşluk içine atılmak isteniyor..." Kısacası, Batı'y la aynı kazanda kaynıy oruz Aynı ekonomik sıstemı. aynı sosyal değerle- n kabullenmışız, neden hala "biz ilkel, onlar uygar!" Ali Suavi gıbı Batılıldşma ha- reketının onculen, "Şark medeniyetiniıı sosyal-manevi değerlerini konıyarak, Batı'- nın ilcrici göruşlerinden, fenninden faydala- nabiliriz" dıyorlardı Mustafa Kemal de. "Batı tekniğinden faydalanalım, ama ona köle olmay alım" demıştı Bız. kulturel temellen Doğu dd bulunan ve tanh boyunca Batı kulturunden. teknı- ğındcn faydalanmış bır toplumuz Bencı] Batı uygarlığı karşısındd hdlkımız hald ba- zı manevi değerlennı koruyor Bız. kamu- sdl geleneklen olan. yardımlaşmayı seven bır halkız Bızdekı ınsan sevgısıne ınsan vakmlığına. dostluğa. saygıya Batılılar da havran kalıyor Bır sure Batı da yaşadık- tan !>onra Turkıye ye geünce, ınsan bu gu- 7el farklanmızı sevınerek gonıyor Batı'ya karşı bu aşağılık kompleksınden kurtula- lım PENCERE Intermedya Ekonomi INTERMEDYA EKONOMİ, ekonomi ve politikada etkin, saygın bir gündem belirliyor. INTERMEDYA EKONOMİ'DE BU HAFTA: • Kredı alanların hali ne olacak... KREDİ FAİZ REHBERİ: Yenı kredı faız oranlarını hangi banka gerıye donuk olarak uyguluyor. Bıreysel ve tıcarı kredıde yenı faız oranları. Kredilerını durduran bankalar. Tefecı pıyasasında faızler ne oldu? • Kriz yönetimi: (thalatçılar, ihra- catçılar ve üreticiler için kriz dönemini atlatma formülleri. • Pıyasalarda son durum: Dovız, bono ve hısse senedındekı gelişmeler. • Tarım dosyası: Dışa bağımlılık dönemi geldi. • Selım Yaşar "Turkiye'yı 60 gunde duze çıkarırım." • Atalay Şahinoğlu'nun bankalarla kavgası. TOP SECRET HABERLER: 1 Özer Cıller'ın gonlunde Bedrettın Dalan değıl Alı Talip Özdemir yatıyormus. • Zekeriya Yıldırım neden "hayır" dedl. 1 Bayındır'la Yüksel İnsaat Antalya Havalimanı ıcin kapıştı. Banker Bako yenıden sahnede. ÜCRETSİZ İKİ EK EK 1: 13 ŞİRKETİN BİLANÇO EKİ: Dışbank, Esbank, Akbank, Y K B , Tekstıl Bank, Demırbank, Garantı, Marbank, Fınansbank, Brısa, istanbul Motorpıston, Çımentaş, Netaş EK 2: HER HAFTA YÖNETİCİYE ÖZEL 16 SAYFA AJANDA: Haftanın önemlı toplantılarından, sanat pıyasasına, hobılerden, şırket haberlen yonetıcının ozel ve ış yaşamına rehber INTERMEDYA Intermedya Ekonomi Dergısı Bır INTERMEDYA Vayınıdır Türkiye'nin en ünlü uzmanlarından para ve sermaye pıyasalarına aıt bütun gostergeler, teknık ve temel analızler, yorumlar, onerıler... Her Zaman Bir Adım Onde Konmak!.. 'Kondu sozcuğu halk ağzında 'gecekondu'nun kısal- tılmışı olarak kullanılıyor Halkımız yaman gecekondu nun ortadan kalktığını bılıp ağız değıstırmesı toplumbılımcıye parmak ısırtan bır ders ıçerığını taşıyor, gecekondu adı ustunde, gece- leyın kondurulan ev demektı gunduz vaktı goz gore gore, bu suç ışlenemezdı karanlık basacak kı başkası- nın arsası ya da Hazıne arazısı uzerıne derme çatma bır dam kondurulsun Anadolu dan "taşı toprağı altın Istan- öu/"agoçenkoylu, basınısokacakbıryeresahıpolsun Geçtı ogunler Anadolu dan Istanbul agoçuduzenleyen Kondu maf- yası oluştu gozu acık, bıleğı guçlu, vıcdanı nasırlaşmış kerataların aracılığıyla devlet arazısıne once elkonuyor, sonra da koyden kente goç eden aılelere arsalar satılı- yor Mafyamız ışını bılır Kamu hızmetı yapıyor Artık evler başkasının ya da devletın arazısı uzerıne geceleyın kondurulmuyor Halkımız bu nedenle gecekondunun gece'sını attı, gerıye kondu kaldı • 'Konmak sozcuğunun oyle alengırlı anlamları var kı, say say bıtmez Kışı yalnız başkasının arazısıne konmaz, mırasa ko- nar, hazıra konar bedavaya konar Aslına bakarsanız bızde her şey 'kondu dur, ozel tele- vızyonlar anayasaya ve yasalara aykırı bıcımde ulkenın yaşamına kondurulmadılar mı? Bır sabah gozlerımızı açtık Aaaa1 Ne gorelım, Rah- metlı Cumhurbaşkanı Özal oğluylabırlıkolmuş yasala- ra karşın Turkıye ye bır televızyon kondurmuş, hem de gecekondular gıbı tapusuz Yoksul halkımız bır yana ensesı kalın patronlarımız da konduculardır, hep 'konmak uzerıne ış tutarlar, çev- renıze bır bakın Bankakondu yok mu? Fabrıkakondu yok mu9 Radyokondu yok mu7 Ne var kı bız konmasını bılırız de yerleşmesını bılme- yız, goçerlık ıçımıze ışlemıştır Tarıhımız goçle başlamış goçle bıtecek gıbı gorunu- yor önce Orta Asya dan goç başlamış, dunyaya yayıl- mışız Osmanlı nın fetıhlerıyle goç Avrupa yı da kapsa- mış ımparatorluğun gerılemesıyle serhat yorelerınden Anadolu ya goç surmuş gelmış şımdı de koylerden kentlere goç durmuyor Yerleşemıyoruz konuyoruz Evımızın adı kondu • Kondu' deyınce sakın kuçumsemeyın Azımsamayın Halkımız once kondu nun başındakı gece 'yı attı ar- dından yenı bır sozcuk yarattı Vıllakondui Son çeyrek yuzyılda ulkenın kentleşme surecını vur- gulayan bu ıkı sozcuk bızım yaratıcılığımızın da sımge- sıdır, artık buyuk kentlerm yuzde altmış ya da yetmışı 'kondu'lardan oluşuyor ıster gecekondu olsun ıster vıl- lakondu ıster gokdelenkondu, hepsının dunya goruşu bır Hazıra konmak* ACIKAYBIMIZ En eskı parlamenter veen eskı mulkıyelı demokrat ınsan MUZAFFER AKALIN'ı yıtırdık Cenazetorenıbugunsaat 11 OO'deTBMM'de yapılacak 22 Şubat Salı (y ann) Teşv ıkıye Camırnde kılınacak oğle namazından sonra da Karacaahmet'te toprağa venlecektır Evlatları: Tekin Akalın, Güner Ertekin Tangün, Serpil-Aktan Bozer, Eşi Ceyda VEFAT Yaşavan en e^kı Mulkıvelı, 1922 mezunu MUZAFFER AKALIN'ı kaybettık Aılesıne. yakınlanna vetum Mulkıyecamıasına bctşsağlığı dılenz Cenaze torenı 21 02 1994Pazdrtesıgunusaat 11 OO'de TBMM"deyapıldcaktır Mt LKİ\ ELİLER BİRLİCİ GENEL MERKEZt Bır gazetenın reklam sen ısınde "MÜŞTERİ TEMSİLCİSİ" olarak gorevlendınlmek uzere diksi\ onu düzgün, kültürlu, kendine özen gösteren ba\ an elemanlar alınacaktır. İlgılenenlerın (0 212) 514 07 53 numarah telefona muracaatlan nca olunur SATILIK İŞYERİ ARANIYOR Şehır içinde İstanbul yakasında yayın merkezı olarak kullanılmak üzere toplam kapalı alanı 4.000 metrekare olan bır ışyeri aranıyor. Yapının yenı \eya eski olmasının önemi yoktur Bahçelı olanlar tercıh edilır. 5209696-51247 37 NESİNVAKFI'nı •Yonetecekbıryonetmen aranıyor (Kadın ya da erkek olabılır) • Bırdedeneyımlı arabasurucusu aranıyor (Konutveherturlu gereksınmesı karsılanacaktır) # Isteklılerın mektupla aşağıdakı adrese basvurmaları NESİN VAKFI PK. 5. Catalca - İstanbul
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle