Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET
17 KASIM 1994 PERŞEMBE
HABERLER
Sûmerbank'ta
farklan ödendi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Al Baraka Türk'ün.
Sümerbank 'tan 400 milyar
lira tutanndaki alacağına
haciz koymasmdan dolayı
Sümerbank'ta çalışan
yaklaşık 30 bin işçinin önceki
gün ödenemeyen
toplusözleşme farklan, dün
ödenmeye başlandı.
ödemeleı. haciz işlemi
kaldinlmamasına karşın
Maliye Bakanhğı ve Kamu
Ortaİclığı İdaresi'nin araya
girmesiyle yapıldı.
Galeri'ye kanlı
baskın
• İstanbul Haber Servia -
Kadıköy Feneryolu'nda
dün, bir otomobil galerisi
kimliği belirsiz iki kişi
tarafından silahla tarandı.
Olayda işyeri sahibi Sedat
Sürme (29) öldü, şoförü
Recep Subaşı (29) ve galeri
çalışanlarından Sinan
Helvacıoğlu (19) yaralandı.
Yetkililer, saldınnın alacak
verecek meselesi yüzünden
meydana gelmiş olabileceğini
söylediler.
AtatüPk'e
hakaret
• B A L I K E S İ R ( A A ) -
Balıkesir Kız Meslek
Lisesi'nde, makyaj yapan
bayan öğretmenlere "fahişe"
diye hakaret ettiği. yakasına
Atatürk rozeti takanlara "Bu
kelleyi niye takıyorsun"
şeklinde sözler söylediği
iddia edilen din dersi
öğretmeni Abdullah Özlen
hakkında idari ve adli
soruşturma başlatıldı.
Balıkesir ll Milli Eğitim
Müdürü Nezir Kahraman,
Kız Lisesi'nde din dersi
öğretmeni olarak görev
yapan Abdullah Özlenin, 10
Kasım'da yakasına Atatürk
rozeti takan öğretmen .
arkadaşlanna "Bu kelleyi
niye takıyorsun" diyerek
sataştığı ve Atatürk
aleyhinde sözler sarf
ettiğinin belirlendiğini
söyledi.
Cezaevinde olay
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Ankara Merkez
Kapalı Cezaevi'nde siyasi
tutuklu ve hükümlülerin
kaldığı bölümde güvenlik
güçlerinin arama yapmak
istemesi üzerine dün gece
olayçıktığı bildirildi. Olay
üzerine görevliler, polisten
yardım istediler. Çevik
kuvvet ve özel tim ekiplerinin
müdahalesi sonucu olayın
bastınldıö bildirildi.
CHP'den
Güneydogu
uyarmU ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP Genel BaşkarT
Yardımcısı Hasan Fehmi
Güneş. hükümetin,
Güneydogu Anadolu
Bölgesi'nde, terör örgütüne
karşı 'sivil direnç odaklan ve
köy koruculuğu"
örgütlenmesini kullanarak
yakın gelecekte yeni
çatışmalann tohumlannı
attığını savundu. Güneş
düzenlediği basın
toplantısında şöyle konuştu:
"Bölgede saptanan son
izlenimler ise siyasal
iktidann çözümü
demokraside aramak yerine,
giderek demokrasiden
uzaklaşan. demokrasiye
yabancı önlemlere yöneldiği
kaygı ve kuşkusunu
yaygınlaştırmaktadır."
Bisikletli bombacı
• ADANA (Cumhuriyet
Güney İUeri Bürosu) -
Adana'da
bisiklet üzerine bomba
yerleştirerek eylem yapan bir
kişi ile örgüt adına para
topladıklan öne sürülen 2
kişi olmak üzere toplam 3
PKK'li yakalandı. Valilikten
yapılan açıklamada,
yakalanan "Dr. Rebas" kod
adlı Remzi Almaz'ın (21)
"Büyük Postane binası
önüne bisikletin üzerine.
Adliye karşısında bulunan
Kozan Kıraathanesi'ne
lahmacun tepsisinin
içerisinde ve Sedef Oteli'nin
önüne koyduğu bombalann
patlaması sonucu bir kişinin
ölümü ve 12 kişinin
yaralanması eylemlerini
gerçekleştirdiği" anlatıldı.
fçel'in Anamur ilçesinde 170
hektar ormanın yakılması
eylemini gerçekleştirdiği
söylenen Almaz ve örgüt
adına para topladıklan
savlanan Mehmet Aksak (50)
ilekızıGülnazAksak(18)
adlı kışilerin de yakalandığı
belirtildi.
Terör tasansı DYP'yi böldü
Tasannın, Anayasa Komisyonu'na gönderilerek oyalama girişimi, DYP ve SHP oylanyla
engellendi. Tasarının görüşülmesine Adalet Komisyonu'nda bugün devam edilecek.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)- Terörle Mücadele Yasa-
sı'nda değişiklik yapılmasını ön-
gören tasan. DYP'yi böldü.
TBMM Adalet Komisyonu'nda
dün görüşülmesine başlanılan ta-
sanya. DYP'li muhalifler. sert
eleştiriler yöneltirken Başbakan
Tansu ÇiUer' in önceki akşam gö-
rüşerek. "Tasanyı çıkann" tali-
matı verdiği diğer DYP'li üyeler
sahip çıktı. ANAP ve RP'li üye-
lerin tasarıyı engellemek ama-
cıyla tasarının önce TBMM
Anayasa Komisyonu'nda görü-
şülmesine ilişkin önergesi ise
DYP ve SHP'li üyelerin oylany-
la önlendi. Adalet Bakanı Meh-
met Moğultay. tasan ile düşünce
özgürlüğünün önündeki engelle-
rin kaldınlmasının amaçlandığı-
nı belirterek "Düşünccnin panze-
hiri düşünce olmalıdır. Aksi tak-
dirde, muhalefeti yeraltına itersi-
niz" diye konuştu.
Tasa'rının komısyondaki gö-
rüşmelerinde DYP'li milletvekil-
leri ikiye bölündü. Başbakan Çil-
Mehmet Moğultay
ler'in girişimiyle tasanyı engel-
lemeye \e değiştirmeye hazırla-
nan muhaliflerden Ankara Mil-
letvekili Baki Tuğ. komisyon
toplantısına katılmazken Afyon
Milletvekili Ethem Kelekçi, RP
ve ANAPMılarla birlıkte hareket
etmedi, sadece eleştirilerini dile
Yaşar Topçu
getirmekle yetindi. Komisyon
üyesi olmamasına karşın alter-
natif yasa teklifi hazırlayan Si-
nop Milletvekili Yaşar Topcu ise
istifa tehdidinde bulundu. Ko-
misyonda. "Bu tasan olduğu bi-
çimiyle genel kurula gelir, ama
orada ben olmam" diyen Top-
BakiTuğ
çu'nun. DYP'li komisyon üyele-
rine, "Bu tasanyı değjştirmezse-
niz istifa ederim," dediği öğrenil-
di.
Eleştirileri yanıtlayan Adalet
Bakanı Mehmet Moğultay, tasa-
nnın "hükümeti kurtarma"de-
ğil, "Türkiye'vi düşünce suçun-
Atatürk anıtına karşı ayetlibaca
RECEP BULLT
KAYSERİ - Kayseri'de olduğu kadar
Türkiye gündeminde de yer a!an "poşetli
Atatürk heykeli" sorunu devam ederken
kentte bu kez de bir başka şeriatçı eylem
patlak verdi. Ülkenin sayılı tören vc anıt
alanlan içinde ilk sırayı alan Cumhuriyet
Meydanı'nı "zaptetme harekatT bu kez
bacayı sardı. Meydanm tam ortasında bu-
lunan 25 metre yüksekliğindeki dev hava-
landırma bacasına dıni ayet ve sureler yaz-
mak için Büyükşehir Belediyesi'nden izin
alan Yeşilay Kayseri Şubesi. bacaya iskele
kurunca Vali Saflet Ankan Bedük olaya el
koydu.
Makamında dün bir basın toplantısı dü-
zenleyen Bedük, önce "poşetli Atatürk hey-
kefi"sorununa değindi.
Bedük, Kayseri halkının Atatürk heyke-
li konusunda son derece duyarlı olduğunu
belirterek şunlan söyledi:
"Bu soruna bir an önce çözüm getirmek
için aralıkstz çalışıyoruz. Meydanda iki ay-
n Atatürk anıhnın bulunuşu nedeniyle bi-
rinin kaldınlması düşünülüyordu. Anıtın
onanlarak daha önce belediye mectisinin
aldığı karariardoğnıltusunda onanlmış ha-
Ihle nakledilmesi çalışmalannı başlattık.
Anıtlar Yüksek Kurulu *ndan göriiş istedik.
Anıtlar Yüksek Kurulu anıtın onanlarak
Kayseri'de Anadolu Fuan önüne konması
yolundaki eski encümen karan doğrultu-
sunda hareket edilmesini önerdi.
Ancak heykelin betonarme olması nede-
niyle yerinden o\ naölnıası son derece zor.
Hatta bu konuda tekrar bir teknik heyet ra-
poru istedik. Heyet heykelin büyüklüğü be-
tonarme oluşu ve heykelde yer yer kınlma
ve çatlaktıkların meydana gelişi nedeniyle
taşınmasının olanaksız olduğu yolunda gö-
rüş beyan etti. Şimdi yeni bir heyet daha
ohışturduk. Bu heyetin karan heykelin akı-
betini belirieyecek. Onanlarak Anadolu Fu-
an'nın önüne mi koyulacak \oksa İncesu ü-
çesine mi nakJedilecek, ona göre karar ve-
receğiz.'"
Valı Bedük. bir basın mensubunun "Ye-
şilay Kayseri Şubesi meydandaki yeralü çar-
şısı havalandırma bacasına dini ayet yaz-
mak için iskele kurdu.' Yazı yazılana kadar
da iskeleyi sökmeyeceğiz" diyorlar. Bu ko-
nuda sizin karanmz nedir" sorusuna. "Va-
lilik olarak biz buna kesinliklc izin verme-
yiz. Türk Ceza Kanununun 536 ve 537.
maddelerinin bize vermiş olduğu yetkiyi
kullanınz. Doğrusu Yeşilay'a da bu davra-
nışı yakışüramıyoruz. Ben Yeşilay 'ı çok cid-
di bir kuruluş olarak görüyorum" dedi.
Yeşilay Kayseri Şubesi Başkanı Kamil
Köksal ise bu konuda belediyeden yetki al-
dıklannı ve yazı yazana dek iskeleyi sök-
meyeceklerini belirtti.
dan kurtarmaoperasyonu"oldu-
ğunu söyledi. Hazırlanan tasan-
nın, hükümet programında vaat
edilen düzenlemelerin gerisinde
olduğuna dikkat çeken Moğul-
tay, "Amacımız, Terörle Müca-
dele Yasası'nda ele alınan ve bu
yasayı düşünceyi açıklama ve
yaymaözgürlüğüne getirdiği aşı-
n sınırlamay ı gidererek uluslara-
rası standartlara uygun hale ge-
tirmektir" diye konuştu.
Komisyon Başkanı Ali Yalçın
Öğütcan ise DYP'nin kuruluş
sloganının, "Yasaksız Türkiye-
konuşan Türkiye" sloganı oldu-
ğuna dikkat çekerek sınırlı da
olsa düşünceyi ifade etmenin sı-
nınnın genişletildiğini bildirdi.
Grubu bulunan parti mılletve-
.killerinin büyük ilgi gösterdiği
görüşmelerde, DYP'li Yaşar
Topçu ile birlikte ANAP ve RP'li
üyeler, tasannın kabul edilmesi
durumunda, cezaevlerindeki bü-
tün PKK'lilere af getirilmek is-
tendiğini ve ülkenin bölünmez
bütünlüğü ilkesinin tartışmaya
açıldığını öne sürdüler. ANAP
lzmir Milletvekili SühaTamkve
RP Bayburt Millet\ekili Bahat-
tin EJçi. tasannın anayasanın çe-
şitli hükümlerine ilişkin düzen-
lemelerle ilgisi bulunduğu ge-
rekçesiyle konunun önce Anaya-
sa Komisyonu'nda görüşülmesi
gerektiğini savundu.SHP Grup
Başkanı SeyfiOktay, ülke bütün-
lüğünün tehlikeye atıldığı id-
dialannı doğru bulmadığını
belirterek "Terörle Mücadele
Yasası, 1991 y üında çıktı. O yasa
olmadan önce ülke bütünlüğü
korunmuvor muydu?" diye sor-
du. SHP fçel Miİlenekili Aydın
Gü\en Gürkanda düşünceden
korkulmaması gerektiğini \ur-
gulayarak. "Düşüncesinekatıhn,
katılmayın, evrensel sınırlar
dışında düşüncenin açıklanması
engellenmemelidir" derken Grup
Başkan\ekili Ercan Karakaş,
"Demokrasilerde, düşünce, an-
cak düşiinceyleyenilir" görüşünü
dile getirdi.
Erzunım Cumhuriyet Başsavcısı ve 2 cezaevi savcısı görevden uzaklaştınldı
Cezaevinde PKK bunalımıANK.\RA (Cumhuriyet Bürosu) - Er-
zurum E Tipi Cezaevi'ndeki olaylar üze-
rine Erzurum Cumhunyet Başsavcısı ve
cezaevinden sonımlu iki savcı görevden
uzaklaştınlırken. cezaevi birinci müdürü
ve başgardiyan ile 9 avukat hakkında da-
vaaçıldı. ErzıncanDGM Başsavcılığı'nın
hazırladığı iddıanamede. Erzurum E Ti-
pi Cezaevi 'PKK'ninsilahsu eğitim kam-
pı' olarak adlandırıldı. Hakimler ve Sav-
cılar Yüksek Kurulu karan ile görevden
uzaklaştınlan üç sa\cı ise suçlamaları
reddetti. Erzurum Cumhuriyet Başsavcı-
sı Salim Atıcı, "Bizim mesleki hayatımız
bu suçu Italdıramaa" dedi,
Erzurum Cumhuriyet Başsa\ cısı Salim
,tırı VP rpyaı-vinffe'n sorıımlu savcılar
mekyenildiği; yemekten sonra milletveki-
li Sinan Verlikaya'nın Tunceli ve Elazığlı
diğer terör tutuklulan ile görüşmek iste-
diği. bunun üzerine hep biriikte E tipi ka-
palı cezaevinin şebeke kapısına gidUdiği,
Tunceli ve Elazığlı tutukluların buraya
toplanmaya başladığı. olaydan tutuklu bu-
lunan Mustafa Demir'in haberi olduğu,
kendisinden habersiz böyle bir şey yapıl-
dığı için kızdığı ve şebeke kapısına gittiği,
milletvekilinin, mümessil savcının, ceza-
evi I.ve2.müdürieriningözüönünde,ora-
ya toplanmış olan tutuklulan dağıttığı,
" Bizle görüşmek isteyen koğuşa gelir'de-
Higi, hnnıın ii/t>rine hep birlikte Mustafa
Omer Koçaslan \ e Mithat Ozcan^irı^
revden uzaklaştınlmasında. Er-
BcvtetCiüvcnlik Mahke-
Demir'in koğuşuna gidildiği, tüm koğuş
kapılarının açıldığı. isteyen tutuklulann
lular dahil bu koğuşa toplandığı, koğuş ve
koridorunda büyük bir izdiham meyda-
na geldiği. 27 Nlart 1994 seçimlerinden
hemen önce yapılmış olan bu toplantının
1-1.5 saat kadar sürdüğü;
48. üst biriminin günlük siyasi eğitimle-
ri ve tutuklulann PKK'den kopmaması
için uygulanan programı çok sıkı bir şe-
kilde kontrol ettiği. örgütsel yaşama uyum
göstermeyenlerin ihbarcı ve ajan olarak
değeriendirilen kişilerin yetki durumuna
göre, önce koğuştaki siyasal birimce onla-
nn yetkisini aştığı takdirde üst birimce ce-
zalandınldığı; bu cezalann sürekli olarak
örneğin 7 gün konuşmama, sigara içme-
milkh ekiliilegörüşmek için bay^an tutuk-
me. el \e ayaklarını bağlama. beton uze-
rinde durnıa. beton üzerinde yatma gibi
cezâTarTIeTrtrlikTe dâvakTe işkem.'e «aa-
lannın olduğu, cezalann sonuçta örgütsel
infaz denilen adam öldürmeye kadar git-
tiği..."
Erzurum muhabirimiz Kenan Biliz'in
bildirdiğine göre. görevden alınan Erzu-
rum Cumhuriyet Başsavcısı Salim Atıcı
ile cezaevinden sorumlu savcılar Omer
Koçaslan ve Mithat Özcan kendilerine
yöneltilen suçlamalan, 'çokçirkin veonur
kıncı' diye niteleyerek reddettiler.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kuru-
lu'nca görevden uzaklaştınlan Başsavcı
Salim Atıcı ise k.onuya ilişkin yaptığı kı-
sa açıklamasında şunlan söyledi:
"Suçlamalar çok ağır \e rencide edkL
İddialan tamamen reddedlvoruz. İıira/ı-
mız \ ar. Ama itiraz mercii de Hakimler ve
SavcHar YükM-k Kı
mesi (DGM) Başsavcılığı'nın.
cezaevi göre\lileri ve 9 avukat
hakkında açtığı ve bir nüshasını
da Adalet Bakanlıgı na gönderdi-
ği davaya ilişkin iddianamenin et-
kili olduğu bildirildi. Erzurum E
Tipi Cezaevi 1. Müdürü Zülfikar
Çatıeı ve başgardiyan İbrahim
DUer ile Erzurum Barosu a\ ukat-
lan Necati Güven, Mahmut Tun-
cer Caferoğlu. Abdürrahim Fı-
rat, Gıyasettin Kaya, Ağn Baro-
su avukatlan Eyüp Duman, Ah-
met Gerez ve Bahattin Eryılmaz.
Iğdır Barosu a\ukatı Mehmet
Emin Adıyaman \e Elazığ Baro-
su avukatı Ali Demir aleyhinde
açılan da\ada. cezaevinin 'tama-
men yasadışı PKKörgütünün he-
gemonyasına girdiği' belirtildi.
Cezaevi raporu
Avukatların. 'PKK'nin dağ
kadrosu ile cezaevindeki tutuklu-
lar arasında kuryelik görevi yap-
tıkları". cezae\i 1. müdürü \e
başgardiyanın ise cezaevindeki
bu ortamı sağladıklan ileri sürü-
le^n iddianamede. Erzurum E Ti-
pi Cezaevi için. aynen şu değer-
lendirmeye yer verildi:
"Mart 1994'ten itibaren E tipi
kapalı cezaevinin, tamamen ya-
sadışı PKK örgütünün hegemon-
yasına girdiği, tutuklulann deyi-
mi ile silahsız bir eğitim kampı ha-
linegeldiği. durumu görüp de yet-
kisizliği nedeni ile bir şey yapa-
mayan cezaevi görevli personeli-
nin devimi ile bir tek cezaevinin
anahtarlannın Mustafa Demir'e
teslim edilmediğinin kaldığL.."
SHP Tunceli Milletvekili Si-
nan Yerlikaya'nın, 27 Mart yerel
seçimlerinden önce cezaevine gi-
derek. PKK'li tutuklularla görüş-
mesine de yer \ erilen iddianame-
de. Erzurum Cumhuriyet Başsav-
cısı Atıcı ile cezaevinden sorum-
lu savcılar suçlandı. İddianame-
de. şöyle dendi:
"Hatta SHP Tunceli Milletveki-
li Sinan Yertikaya'nın, Erzurum
Cumhuriyet Başsavcısının bilgisi
dahilindecezaevi mümessil savcı-
sı ile birlikte cezaevine geldiği, ce-
zaevi müdürünün odasında bir
kısım Tuncelili tufuklular ile soh-
bet edip, hep biriikte burada ye-
T.C.
ÜNYE SULH HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
DosyaNo: 1994/191
Davacı Erman Solmaz vekili Av. Cemil Yürür tarafından davalı
Erkan Solmaz ve arkadaşlan aleyhine açılan ortakhğın giderilmesi
davasının mahkememizde yapılan açık duruşmalan sırasında verilen
ara karan uyannca:
Bütün aramalara rağmen adresleri tespit edilemeyen davalılar
Ünye'nin Kaledere Mahallesi'nden Mehmet Haşim, Ahmet Neşet.
Mustafa ve Emine ile Fitnat adlarına ilanen tebligat yapılmasına ka-
rar verilmiş. karar gereğince yukanda isimleri belirtilen davalılann
duruşma günü olan 14.12.1994 günü saat 09.00'da Ünye Sulh Hukuk
Mahkemesi duruşma salonunda hazır bulunmalan veya kendilerini
vekille temsil ettirmeleri, duruşmaya gelmedikleri takdirde yoklukla-
nnda karar verileceği hnsusu ilanen tebliğ olunur.
Basın: 52550
T.C.
TUNCELİ ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
1994/136
Davacı Hasan Çelik vekili Av. Nazik Dizdaroğlu tarafından dava-
h Metin Çelik aleyhine mahkememizde acılmış bulunan velayeün
nez-i davasının yapılan açık duruşması sırasında verilen ara karan
gereğince,
Bütün aramalara rağmen adresi tespit edilemeyen davalı Metin
Çelik'e dava dilekçesi ve duruşma gününün ilanen tebliğine karar ve-
jilmiş olup Tunceli Merkez Kocalar Köyü nüfusuna kayıüı Hasan ve
Emoş'tan olma 1960 doğumlu Metin Çelik'in dava dilekçesi ve du-
ruşma günü olan 29.12.1994 günü saat 09.25'te mahkememizde hazır
bulunması, haar bulunmadığı veya bir vekil tarafından temsil edil-
mediği takdirde tahkikat ve yargılamaya yokluğunda devam edilece-
ği ve hüküm verileceği hususu daveüye yerine kaim olmak üzere ila-
nen tebliğ olunur.
Basın: 52542
PERŞEMBE
ORHAN BURSALI
Yine Organlamma Üzerine!..
Bu köşenin ayda bir kez değinilen konusu oldu, yeni or-
gan nakli yasa tasarısı. Eylül ve ekimde yazmışız; kasımı
atlamak olmaz! Ayrıca derya gibi bir sorun. Yazılacak çok
yönü var. Okuriarın ilgisi ve sağdan soldan gelen sataşma-
larf) da konuyu canlı tutuyor.
Bu yazıda ise sizlere dünyada organ bağışı üzerine tar-
tışma ve uygulamaları aktarmak istiyorum. Çünkü konu
özellikle ABD'de çok canlı ve dünya ile birlikte düşünme-
ye hepimizin hakkı ve ihtiyacı var.
• • •
ABD'de insanlardan organ alımı, şimdi bizde uygulandı-
ğı gibi bağış esasına dayanıyor. Kişinin ya ölmeden önce
bağış yapmış olması ya da ailesinin izni gerekiyor.
Sağlığın en çok ticaretinin yapıldığı bu ülkede de yeter-
li organ yok. 1987- 1991 yılları arasında ABD'de organ
bekleyen hasta sayısı yüzde 75, vericilerin sayısı ise sade-
ce yüzde 9 artmış. Uygun organ beklerken ölen hasta sa-
yısı, yılda 500'ün üzerinde.
Ülkenin beyinleri şimdi bu soruna bir çözüm anyor.
Amerikan Tıp Birliği Etik Konseyi, (**) uzun araştırmalar
sonunda hazırladığı "Organ bağışını yaymak için strateji-
ler" raporunu kamuya açıkladıf"*).
Konsey, organ sayısını arttırmak için iki yeni yasa öneri-
sini tartışıyor.
Birincisi, halen geçerti olan bağış sistemini geliştirmeyi
düzeltmeyi amaçlıyor (Teknik adı: Mandate Choice). Araş-
tırmalar, insanların ceplerinde organlarını bağışladıklannı
belirten kart taşımayı sevmediklerini, ölümlerine imza at-
mış duygusuna kapıldıklarını göstermiş. Aynca aile hayır
deyince de organları alınamıyormuş.
Yeni öneri, kişinin resmi kurumlara işi düştüğünde (ver-
gi dairesi, ehliyet gibi) organ bağışı konusunda tercihinibe-
lirtmesini öngörüyoı.
Böylece ülke çapında herkesi kapsayan merkezi bir ka-
yıt sistemi oluşturulacak. ABD'nin en küçük kentinden bi-
le bilgisayarla veya telefonla ulaşılabilecek bir bilgi banka-
sından, kişinin organ bağışçısı olup olmadığı dakikasında
öğrenilecek.
Bu sistem, ölen kişinin organını bağışlayıp bağışlamadı-
ğını konuşmanın psikolojik zorluklanndan hem doktorları
hem de aileyı kurtarıyor. Ayrıca aile vetosu da baştan ber-
taraf edilmiş oluyor. Sistemin organ sunumunu kesin art-
tıracağı hesaplanıyor.
• • •
Bazı kişi ve kurumlar ise, bireyin topluma karşı sorum-
luluklarını öncelikle vurgulamakta ve bunun için de organ
vermeyi bağış olmaktan çıkartıp bir yasa haline getirmeyi
önermekte.
Tartışılan bu ikinciyasa önerisi, hayatta iken organlannı
bağışlamadığını beyan etmemişse, kişiyi organlannı bağış-
lamış kabul ediyor (Teknik adı: Presumed consent). Yani,
şimdi bizde tartışılmadan ve kimsenin haberi olmadan te-
peden inme kabul ettirilmeye çalışılan yasa tasansının ben-
zeri.
Böyle bir yasa aslında Avusturya, Fransa ve Belçika'da
yürürlükte. Yasa çıktıktan sonra bu ülkelerde organ nakli
artmış, ancak umulan kadar değil. Aynca sorunlar var. Dok-
torlar bazı ülkelerde aileye bile sormadan ölenin organla-
nnı hemen alıyorlar.
ABD'de bu tasanyı savunanlar, yanlışlığa asla meydan
vermeyecek bir sistemin kurulmasını zorunlu görüyorlar.,
Hayır dediği halde kişinin ö*ganlarının alınması, yasal, hat-^
ta anayasal sorunlar ortaya çıkartacak. Anayasa'nın
5.maddesi, tazminat ödenmeden özel mülkiyete el kon-
masını yasaklıyor. Çünkü insan ölmüş olmasına rağmen ya-
saların koruması altında ve bütün vücudu kendisine ve mi-
rasçılarına ait. Mahkemeler "Çok etkin ve belgeli bir sis-
tem kurulmaz ve işlemezse, böyle biryasanın anayasal ol-
duğu kuşkuludur" görüşünde.
• • •
Amerikan etik kurulu, raporun sonuç bölümünde görüş-
lerini açıklarken, herkesi organ vericisi kabul eden yasa ta-
sarısının sorunlu olduğunu, etik kaygıların bulunduğunu,
bireyin tercihlerini göz ardı ettiğini belirtiyor.
Etik kurul ağırlığını. birinci önerinin yasalaşmasından ya'
na koymaktadır.
Yani kişiyi, organ bağışçısı konusunda seçimini sağken
yapmaya yasaca zuruıılu kılmakt—•
Tartışmak, fikir üretmek ve geliştirmek, böylece en doğ-
f
işrıiiş in&anlar bu yeto,-Bt/
bu yöntemi izliyorlar!
(*) Sabah gazetesinden Hıncal Bey, burada neyi tartıştığı-
mı anlayamadan konuya kanşmış. Yoldan geçerken laîf atmış
yani! Gazetesi Cumhuriyet, Orhan Bursalı'ya organ nakli ya-
sa tasarısına karşı yazı yazdırıyormuş. Gericilerle aynı safa
düşmüşmüş. O.B. da organlannı bağışladığını belirterek ucuz
kahramanlık yapıyormuş... Yazdıklarının ne tutulacak, ne ya-
nıt verilecek ne de düzeltilecek bir yani var. Bu Bey'in başka
eğlencesi mi kalmamış?!
(**)Council on Ethical and Judicial Affairs, American Med-
ical Association
("") JAMA, 14 eylül 1994, Vol.272, no 10, s.809
Tunceli
TARSUS1. SULH HUKUK MAHKEMESİ
Sayı: 1991 856
Davaa Pakize Karka vekiUeri Av. Hasan Tüysüz ve Av. İsmet Ye-
nigün tarafından davalılar Ali Mavi ve arkadaşlan aleyhine mahke-
memize açtıklan Taksim izale-i şüyu davasının yapılan yargılamalan
sırasında verilen ara karan uyannca:
Dava konusu Tarsus ilçesi Yunusoğlu Köyü'nde kain 231 parsel
sayılı taşınmazda hissedar bulunan davalılardan Ahmet Mithat Te-
keli'nin adresi tespit edilemediğinden davalıya ilanen tebligaün yapıl-
masına karar verildiğinden karar uyannca davalmın davanın duruş-
masının bırakıldığı 6.12.1994 günü saat 09.00'da gelerek beyanda
bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, duruşmaya gele-
meyip kendisini vekille temsil ettirmediği takdirde yargılamanın gıya-
bmda yapılarak karar verileceği işbu ilanın dava dilekçesinin ve
duruşma gününün tebliği yerine kaim olmak üzere ilan olunur.
Basın: 52551
İLAN
T.C.
CEYHAN 2. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
1994350
Davacı Hasan Kahraman vekili Av. Hüseyin Özbek tarafından
davalı Mucip Erol Civelek ve vs. aleyhine açılan tescil davasında;
Yukanda esas numarası yazılı mahkememiz dosyasında davalılar
Mehmet Ergun Günay. Nesibe Aray. Mustafa Kemal Özeltürkay.
Türkan Besler. Aşkın Ciblavi. İjlal Ciblavi, Dilek Öztaş, Mehmet
Ciblavi. Mustafa Ciblavi. Deniz Özkan, Ali Cevat Arca. İhsaniye
Aysel Günay, Ali Oral Günay, Savaş Özeltürkay. Sayıl Dündar, Şe-
vim Sevil Günay, Sultan Büyüktermiyeci. Semiha Dinkçi. Nesine
Filik. Ahmet Ciblavi, Rahime Şidal'ın yapılan araştırmalara rağmen
tebligata yarar açık adresleri tespit edilemediğinden adlanna ilanen
tebligat yapılmasına karar verilmiştir.
Adı geçenlerin duruşmanın bırakıldığı 6.12.1994 günü saat 09.00'-
da mahkememizde bizzat bulunmalan veya bir vekille temsil edilme-
leri 7201 sayüı Tebligat Kanunu'nun ilgili maddeleri gereğince ilanen
tebliğ olunur. 4.11.1994
Basın: 52543
NAKLİYEİLANI
SEKA AF\;ON MÜESSESESİ
MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN ÇAY/ AFYON
Afyon ili Çay-Karacaören kasabasmda kurulu fabrikamızm dö-
ner kireç fınnından çıkacak yıllık 40.000 ton atık kireç çamurunun
nakliyesi, çamurun döküleoeği >er. nakliyeci tarafından bulunacak-
tır. İşi. şartnamesi esaslannda kapalı zarf usulü teklif almak suretiyle
ihale edilecekür.
a) Bu nakliye işine ait şartname, bedelsiz olarak SEKA Afyon
Müessesesi Müdürlüğü. Çay Afyon'dan temin edinilebilir.
b) Teklif tutan üzerinden geçici teminat yüzde 7.5, kesin teminat
yüzde 15'dir.
c) Teklif zarflan 14.12.1994 günü saat 12.00'ye kadar müessesemiz
haberleşme şefliğine verilmiş olacaktır. Teklif zarflan 14.12.1994 gü-
nü saat 14.00'te ihale komisyonumuzca açılacaktır.
d) Telefon. telgraf ve faksla teklif verilemeyeceği gibi postadaki ge-
cikmeler dikkate alınmayacaktır.
e) Müsessesemiz 2886 sayılı İhale Yasasf na bağlı olmayıp ihaleyi
yapıp yapmamakta. bölmekte. geri bırakmakta ve işi dilediğine ver-
mekte serbesttir.
Basın: 42985
Kayıp 13 kişiden biri
daha ölü bulundu
İLAN
T.C.
GAZİOSMANPAŞA 2. ASLİYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
DosyaNo: 1994 85^
Maliyehazinesineizafeten İstanbul Muhakemat Müdürlüğü ta-
rafından İstanbul ili, Gaziosmanpaşa ilçesi, Küçükköy, Çamurluhan
mevkünde 4 pafta, 235 parsel sayılı ta^ınmazın maliki bulunan Mus-
tafa oğlu Hasan'ın akıbetinin meçhul ve malının başında bulunma-
ması nedeni ile tayin edilen kayyumla idare süresi olan 10 yıllık süre
de sona erdiğinden gaıpliğine karar verilmesi istenilmiş olmakla, gaip
hakkında malumatı olan kimselerin 1 yıl içinde 1994 857 esas sayılı
dosyadan bahisle mahkememize malumat venneleri ve gaip de ha-
yatta ise keza onun da adresini bildirmesi birinci gaiplik ilanı olarak
duyoırulur. 10.11.1994
Basın: 43008
TLNCELİ (Cumhuriyet) -
Tunceli'de PKK'ye karşı 17 ey-
lülde başlatılan operasyonlar sı-
rasında kaybolan 13 kişiden biri
daha ölü bulundu.
Tunceli'de daha önce de Bilek-
li Köyü Muhtarı Müsliim Kavut,
ve Karaoğlan Köyü'nden Aslan
Yıldız'ın. "Köyümüzü askerler
yaktı" dedikleri için güvenlik
güçleri tarafından evlerinden
alındıklan ve sonra kurşunlana-
rak öldürüldükleri aileleri tara-
fından iddia edilmişti.
Ayrıca Tunceli merkeze bağlı
Gökçek Köyü'nün yakılması sı-
rasında kaybolan ailesini arama-
ya giden Ali Hıdır Işık da bir ay
önce ölü olarak bulunmuştu.
'Çiçek'i askerier aldı'
Tunceli ve yöresinde iki ay
içinde işlenen üç "faili meç-
hul"cinayetten sonra önceki gün
de kayıplar arasında yer alan ve
güvenlik güçleri tarafından yak-
laşık bir ay önce evinden alındı-
ğı iddia edilen Hasan ÇJçek(57)
de Hozat ilçesi Dere Mezrası ya-
kınlannda ölü olarak bulundu.
Hozat'ın Boydaş Köyü'nde
oturan Hasan CiceVin ailesi
operasyonlar sırasında askerle-
rin e\e gelerek Ciçek'i aldıklan-
nı. bugüne kadar da bütün aske-
ri ve sivil makamlara başvurduk-
lan halde hiçbir cevap alamadık-
lannı ve son olarak cesedinin bu-
lunduğunu öğrendiklerini söyle-
diler.
Ciçek ailesi daha önce bu ko-
nuda savcriığa suç duyurusun j
bulunduklannı söylüyorlar. Ha-
san C'Çek'in ölü bulunmasından
sonra Hozat ilçesinde havanın
gerginleştiği ve vatandaşlann te-
dirgin olduklan öğrenildi.
İki ayda 13 kayıp
Tunceli ve yöresinde PKK'ye
karşı başlatılan operasyonlar ön-
cesine kadar hiçbir faili meçhul
cinayete rastlanmazken iki ay
içinde 13 köylü vatandaş kay-
bolmuş, ancak 4'ü, daha sonra
ölü olarak bulunmuştu.
Düzeltme
Gazetemizin önceki günkü
sayısının 4. sayfasında "Tun-
celi'de operasyonlar sırasın-
da kaybolan 13 kişiden ha-
ber alınamıyor" başlığıyla
\erilen haberde, Gökçek Kö-
yü'nden güvenlik güçleri targ
fından kaçmldıklan iddia edi-
lenlerden bazılannın soyadla-
nnda kanşıklık olmuştur. Kay-
bolduklan savlanan yurttaşla-
nn doğru isimleri şöyledir:
Gülizar Serin, Yeter Işık,
Hatun Işık, Elif Işık, Düzgün
Serin.