Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 28EKİM1994CUMA
4 HABERLER
SeDmTuran
tsprağaverildl
• Kûltfir Senisi- Atatürk
Kûltür Merkezi. dün buruk
bir karşılamaya sahne oldu.
Yıilardır Paris'te sürdürdüğü
yaşamı 13 ekim günü
noktalanan iinlü ressam ve
heykeltraş Selim Turan
yurda dönmüştü. Sanatçının
ailesinin, dostlanmn ve sanat
çevresinden pek çok ismin
katıldığı törende. Kültür
BakanlığVnı temsilen
konuşan Tunç Tanışık,
sanatçılann asla
ölmeyeceğini beürterek
"Selim Turan da ölümsüz
sanatçılanmızdan biridir.
Onu uğurlamıyoruz, tersine
karşılıyoruz" dedi. Turan'ın
cenazesi, Karacaahmet tekı
Çiçekçiler Mezarbğı'nda
toprağa verildi.
Van
sopuşturması
• ANKARA (Cumhuriyet
Bûrosu) -SHP Genel Başkanı
ve Başbakan Yardımcısı
Murat Karayalçın, Van'ın
bazı ilçelerinde "çarpı
işaretiyle mimlenen" evlerle
ilgili olarak, "îşaretler
silineçek. Talimat verildi"
dedi. Içişleri Bakanı Nahit
Menteşe de işaretlerle ilgili
olarak soruşturma açıldığını
bildirdi. Iki ilçeyi ziyareti
sırasında işaretleri gören
Bayındırbk ve İskan Bakanı
Halil Çulhaoğlu "İçişleri
Bakanı Nahit Menteşe ile
görûştüm, soruşturma
açılacağını söyledi. Bu
işaretlerderhal silınmeli.
Hukuk devletinde böyle
şeyler olmaz" dedi.
Kaset
yolsuzluğunda
ihmalvar
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-Sağlık Bakanlığı'na
33 milyar lirabk video kaset
alımında yolsuzluk > apıldığj
savıyla açılan soruşturmada,
"yetkililerin ihmali" ortaya
çıktı. Alınan kasetlerin
kontrolünü yapmayan
dönemin Temel Sağlık
Hizmetleri Genel Müdürü
Ya vuz Tür ile İdari ve Mali
İşler Daire Başkanı Haluk
Atalay"ın "görevi ihmal"
suçundan yargılanmalan için
fezlekehazırlandı.
DYPr
nin19adayı
resmen açıklandı
•ANKARA (Cumhuriyet
Bûrosu)- DYP Genel Başkan
Yardımcısı İbrahim Yaşar
Dedelek, Van ve İstanbul ile
önseçim yapılacak Isparta
dışında, ara seçim yapılacak
illerde DYP'den gösterilecek
milletvekili adayiannı
resmen açıkladı. Dedelek.
DYP'nin Şırnak'ta Mehmet
Tatar, Bayar Öktem,
Batman'da. FarisÖzdemir.
Muş'ta Mümtaz Yavuz,
Adana'da Yaşar Bayoğan,
Diyarbakır 1. bölgede
Necmettin Akyıl. Abbas
Hüseyinoğlu, Selahattin
Panldı, Diyarbakır 2.
bölgede Salih Ay. Bursa'da
Abdülkadir Cenkçiler,
Sürt'te Dr. İhsan Aydın,
Ahmet Sezgin, Mardin'de
DT. Mahmut Duyan, Necmi
Demir, Abidin Şahin,
Ankara'da Süleyman Sazak,
Adıyaman'da Prof. Dr.
Derviş Kıbçkaya. Hüsrev
Kutlu'yla ara seçimlere
katılacağını bildirdi.
operasyona tepki
• Haber Merkezi - İçel'in
Erdemli ilçesi Arpaçbahşiş
beldesinde bir yasadışı örgüt
evine yapılan operasyonda
öldürülenlerin Mücadele
Gazetesi Adana temsilcisi
Ahmet Öztürk (26) ve
Zeynep Gültekin (24), ağır
yaralanan kadının ise Sevgi
Erdoğan (26) olduğu
bildirildi. Operasyona
Adana Haklar ve
Özgürlükler Piatformu tepki
gösterdi. Platform adına
apıklama vapan Hanrude
Öztürk, "îki kişinin
katledilmesi, catışma süsü
verilerek uydurulan
senaryolarla insanlann
yerinde infaz edilmesi
meşrulaştınbyor. Yasal bir
gazetenin temsilcisinin bile
örgüt üyesi olarak lanse
edildiği böylesi birdüzende
insanın hiçbir yaşam
güvencesi kalmadı" dedi.
Ingiltere Göçmen Bûrosu yetkililerince yakalanan Kani Yılmaz, smırdışı edilecek
PKK sözcüsü gözaltmdaHaber Merkezi - PKK'nin Avrupa'da-
ki sözcüsü Kani Yılmaz, önceki gece
Londra'da. Ingiltere Göçmen Bûrosu yet-
kililerince gözaltınaalındı. Ingiltere Içiş-
len Bakanlığı, geceyi Londra'nın en sıkı
korunan karakollanndan Paddington
Green'degeçiren Kani Yılmaz'ın sınırdı-
şı edileceğinı açıkladı.
Geçen pazar gününden bu yana Işçi
Partısı Milletvekili John Austin-VVal-
ker"ın davetlısı olarak Ingiltere'de bulu-
nan Kani Yılmaz'ın Türkiye'nın Londra
Büyükelçılıği'nınuyansı üzerine bir grup
Ingiliz milletvekiliyle görüşmeye gider-
ken yakalandığı belirtildi. Parlamento ya-
kınlanndaki banliyö tren istasyonunda
gözaltına alınan Yılmaz ile Ingiliz mıllet-
vekillerinin görüşmesini de Austin-Wal-
ker'ın ayarladığı ögrenildi.
Yılmaz'ın gözaltına alınmasından son-
ra yaklaşık 200 kişilik bir grup, Padding-
ton Green Karakolu'nun önünde gösteri
• îşçi Partisi milletvekili John
Austin- Walker'in davetlisi olarak
Ingiltere'de bulunan PKK Avrupa
Sözcüsü Kani Yılmaz'ın sınırdışı
edilmesi bekleniyor. Yılmaz'ın
gözaltına alınması üzerine PKK
yanhlannca Paddington Green
Karakolu önünde gösteri
düzenlendi.
yaptı. İngıltere Içışleri Bakanlığı'ndan bir
üst düzey yetkıli, Yılmaz'a sınırdışı ka-
rannın tebliğ edildiğinı bildirdi. Ancak
Yılmaz'ın ne zaman sınırdışı edileceği
konusunda bilgı verilmedi. Sınırdışı ka-
rannın kesin olduğunu, önünde yasal en-
gel bulunmadığını belirten Bakanlık yet-
kilisi. -Sınırdışı karannda terör bagîan-
tılan etkili oldu mu"sorusuna karşıhk
" (Jlusaf güventik gerekçesiyle sınırdışı edi-
fiyor" yanıtını verdi.
Yılmaz'la partileri arasında 'resmi bir
bağlantılannın olnıadığını' açıklayan In-
giliz Işçi Partisi, mıllervekili VValker'ın
parti yönetiminde görevli olmadığını ve
davetinin kişisel olduğunu bildirdi. Parti
sözcüsü, Jşçi Partisi'nin Kürt sorununa
insan haklan açısından baktığını da söy-
leyerek "Teröre destek vermemiz söz ko-
nusu olamaz" dedi.
Kani Yılmaz'ı Londra'ya davet eden
milletvekili John Austin-Walker ıse AA
muhabirine yaptığı açıklamada, İçişleri
Bakan11ğı' nın 'Ydmaz'ın sınırdışı edilme-
si karannı' protesto ettiğini söyledi.
AA'nın haberine göre, PKK'ye sempatı-
sini saklamayan Austin-VValker, "örgü-
tün terör eylemkrini hakh bulduğunu"
belirtti. Yılmaz'ın parlamenterlerle gö-
rüşmesi öncesinde gözaltına alnıdığını
belirten Ingiliz milletvekili, bu durumu
Parlamento Başkanı nezdinde de protes-
to ettiğini anlattı.
Bu arada, Ağn ve Kahramanmaraş'ta
sürdürülen operasyonlar sırasında güven-
lik kuvvetleriyle çatışmaya giren 9 terö-
rist öldürüldü, 4 kişi teslim oldu. Gazian-
tep'te de PKK'ye yurtdışından silah sağ-
ladıklan öne sürülen 2 kişinin yakalandı-
ğı açıklandı.
Güvenlik soruşturması kalkıyorANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) -
TBMM'deki "sağittifakSnengellemele-
n ve koalisyon ortaklan arasındaki buna-
lıma karşın, önceki gece Meclıs'te kabul
edılen Güvenlik Soruşturması Yasası ile
12 Eylül rejıminın bir ızi daha. kısmen de
olsa. sılindi
Yasa uyannca çok sayıda kamu perso-
nelinin. "gerekçesiz,açıklamasız"görevi-
ne son verilmesine ya da ışe başlatılma-
malanna neden olan "güvenlik sonıştur-
ması"uygulaması, tanhe kanşacak.
12 Eylül döneminde güvenlik soruş-
turması nedeniyle görevlerine son veri-
lenlere kamu kuruluşlannın açtığı sınav-
lara katılma hakkı tanıyan yasa. 1402 sa-
yılı Sıkıyönetim Yasası uyannca işlerine
son verilenlerin görevlerine iadesini de
öngörüyor.
Yasa ile güvenlik soruşturması yapıla-
cak personelin kapsamı daraltılıyor. Bu-
• TBMM'de kabul edilen yasa ile asker, polis, istihbarat,
ceza, infaz ve tutukevi görevlileri ile ülke güvenliği açısından gizlilik
gerektiren birimlerde görev yapanlar dışında kamu personeli
hakkında güvenlik soruşturması yapılamayacak.
na göre; ülke güvenliği, yaran açısından
gizlilik gerektiren birimlerde çalışanlar
ile asker, polis. istihbarat, ceza, infaz ve
tutukevi görevlileri dışındaki kamu per-
soneli hakkında güvenlik soruşturması ve
arşiv araştırması yapılamayacak. Yasa ile
öngörülen diğer düzenlemeler de şöyle:
- 12 Eylül döneminde, güvenlik sonış-
turmalannda 'sakıncah' bulunduklan
gerekçesiyle işe başlanlmayan veya işine
son verilen memur \e işçilere, vasanın yü-
riirlüğe girdiği tarihten itibaren kamu ku-
rum ve kuruluşlannca açılacak sınavlara
katılma olanağı verilnor. .Ancak. bu kişi-
lerin geçmişe vönelik aylık ve diğer özlük
haklan verilmezken, açıkta geçen sürete-
rin de değerlendirilmemesi hükme bağla-
nıyor. Bu konu ile ilgili yargıya intikal eden
ve henüz haklannda yargı karan kesinleş-
memis olanlar hakkında da bu vasa hü-
kümleri geçerii olacak.
- 12 Eylül döneminde 1402 sayılı yasa
uyannca, sıkıyönetim komutanlannın is-
temi üzenne görevlerine son verilenler
ileTerörle Mücadele Yasası"nın 23. mad-
desi ve TCK'nın yürürlükten kaldınlan
140,141,142 ve 163.maddelerindenhü-
küm giyenler ya da işlerine son verilen-
lerin haklan iade edilecek. Söz konusu
maddelere göre mahkumiyet verilsin ya
da verilmesin, bu fiilleri nedeniyle veril-
miş olan disiplin cezalan, sonuçlanyla
birlikte kaldınlacak.
- 1402'likler, ilgili mevzuat veya toplu iş
sözieşmelerinden doğan haklannı yitir-
memiş olmak ve emeklilik vaş haddini aş-
mamış olma koşuluyia, 6 a\ içinde başvur-
malan halinde, görevlerine son \erildik-
leri tarihte almakta olduklan a>lık dere-
cesine eşit derecenin a\nı kademesinden,
avnldıklan tarihteki eski görevlerine \e-
ya eşdeger bir göreve, başv uru tarihinden
en geç 60 gün içinde iade edilebilecekler.
Ancak Tiirk Silahlı Ku\"vetleri'nde görev
yapan askeri ve si\il personel ile emniyet
görevlileri bu kapsam dışmda tutulacak.
- Yasa gereği göreve başlatılması gere-
ken kamu çalışanlanna ilişkin bilgilenn
Devlet Personel Dairesi Başkanlığı'na
bildirilmesinden itibaren en geç 45 gün
içerisinde başvuru sahiplerinin atamala-
n yapılacak. Atama öneri, Devlet Perso-
nel Başkanlığı'nca gerçekleştirilecek.
Ankara îl Teşkilatı, 'Iktidara Yürüyüş Mitingi'ni Cumhuriyet Bayramı'nda yapmak istedi
RP'nin mitingiııi valilik engellediHaber Merkezi- Cumhuriyerın kuru-
luşunun 71. yıldönümü çeşitli etkınlik-
lerle kutlanırken yabancı ülkelerden de
kutlama mesajlan gelmeye başladı. ABD
Başkanı Bill Clinton. Cumhunyetin 71.
kuruluş yıldönümünü. Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel'e gönderdiği bir me-
sajla kutladı. Ankara Valliği, Refah Par-
tisi'nin 14 ekimde kurulan Mılli Göriiş
Teşkilalı'nın 25. kuruluş yıldönümü ne-
deniyle düzenlemek istedığı 'Iktidara
Yüriiyüş Mitingi'ne izin vermedi.
ABD Başkanı Bill Clinton. dün Cum-
hurbaşkanı'na gönderdiği mesajda şu gö-
rüşleri dile getirdi:
Cumhuriyet'in 71. kuruluş yıldönümü kutlamalan ile ilgili olarak
yabancı ülkelerden mesajlar gelmeye başladı. ABD Başkanı Clinton,
Demirel'e gönderdiği mesajda, "Yeni bir yüzyıla girerken, size süren
dostlugumuzu ve desteğimizi sunuyorum" dedi. RP Ankara tl
Teşkilatı'nın Keçiören Fatih Stadı'nda 29 Ekim günü yapmayı planladığı
mitinge güvenlik gerekçesiyle izin verilmedi.
"Amerika Birieşik Devletleri halkı adı-
na, size ve bürün Türk haJkına 71. uiusal
gününüz vesilesiyle en iyi dileklerimizi ile-
tiyorum. Bu fırsattan istifade ederek her
iki ulus arasındaki uzun dostluk baglan-
nı yeniden vurgulamak isterim. Yanm
yüzyıldır banş ve istikrar için birlikte ça-
uşmaktayız. Yeni bir yüzyıla girerken, si-
ze süren dostlugumuzu ve desteğimizi su-
nuyorum" dedi.
Bu arada Refah Partisi Ankara II Teş-
kılatı'nın Keçiören Fatih Stadı'nda yap-
mayı planladığı mitinge güvenlik gerek-
çesiyle izin verilmedi, konuyla ilgili pan-
kartlar indirildi. Ankara Valısı Erdoğan
Şahinoğlu konuya ilişkin olarak "Ogün
önemli bir gün olraası nedenivie voğun gü-
venlik önlemleri almamızgerekiyor. Cum-
huriyet Ba> ramı kullamalannın \ anı sıra
önemli bir maç var. Petrolofısi-Fenerbah-
çe maçı nedeniyle güvenlik kuvvetlerimi-
zin bir kısmı da bununla İI0Iİ önlemler
alacak. Bu nedenle RP tarafından vapıl-
mak istenen toplantıya izin vermedik" dı-
ye konuştu.
Ankara'daki kutlamalar
DEP iddianamesi piyasada satıbyor
GOKSEL POLAT
ANKARA -Eski DEP mıllet-
vekillennin "vatana ihanet"le
suçlandığı ve haklannda
"idam'' cezasının ıstendığı DEP
davası iddianamesi. piyasada sa-
tışa sunuldu. Ankara Devlet Gü-
venlik Mahkemesi (DGM) Bas-
savcısı Nusret Demiral ve 7 yar-
dımcısı tarafından 4 ayda hazır-
lanan 452 sayfalık DEP davası
iddianamesi, gazete bayiilen ile
gazete satan bakkal ve market-
lerde 75 bin liradan satılmaya
başlandı. Kapag^nda sanık eski
milletvekillerinin fotoğrafı bu-
lunan iddianamenin 5 bin adet
olan ilk baskısı "Birieşik Basın
Dagıtım" şirketi tarafından bü-
tün Türkiye'ye dağıtılırken.
Adalet Bakanı Mehmet Mogul-
tey, olayi büyük şaşkınlıkla kar-
şıl'adı Moğultay. "ADah, Allah
ilk kez sizden duvuvorum. Der-
hal araştıracağınr dedi. DEP
davası avukatlan, iddianamenin
DEP iddianamesi 5 bin adet basü. (Fotoğraf: TAR1K TINAZAY)
piyasaya sürülmesine tepki gös-
terirken. DGM Başsavcısı De-
miral, "BİZ piyasada satmayıdü-
şündük, ancak bakanlığm olum-
suz görüşü üzerine vazgeçtik. Dı-
şardaki kişi bunu degerlendir-
miş" dedi.
Eski DEP milletvekilleri Ha-
tip Dicle, Leyla Zana, Ahmet
Türk, Sım Sakık ve Orhan Do-
ğan ile Şırnak Bağımsız millet-
vekili Mahmut Alınak'ın yargı-
landığı DEP davası iddianame-
si, Türk yargı tarihinde gazete
standlanna giren ilk iddianame
oldu. tddianame. adres olarak
Karadeniz Ereğli'yi gösteren.
ancak buradaki Ticaret Oda-
sı'nda kayıtlı bulunmayan "Or-
man Yajincılık" tarafmdan. İs-
tanbul Cağaloğlu'ndaki "Cey-
lan Matbaacüık Limhed Şirke-
ti"'ne bastınldı ve Birieşik Ba-
sım Dağıtım şırketınce dağıtımı
yapıldı.
Iddinamenin basımını üstle-
nen Ceylan Matbaacılık Limi-
ted Şirketi'nin sahibi Şaban Ta-
ban, Orman Yayıncılık adına ge-
len Fedai Erdoğ ısimli kişi ile 5
bin adet iddianeme ve Nazun
Hikmet ve Telif Mafyası adlı ki-
tap basımı konusunda anlaştık-
lannı. ancak Erdoğ'un kendile-
rine olan borcunu ödeyemediği
için noter kanalı ile iddianame
ve söz konusu kitabın dağıtım
hakkını satın aldığım açıkladı.
tddianamenin piyasada satılma-
sı DEP davası avukatlannın da
tepkisineyol açtı.
Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla An-
kara'daki kutlama törenleri bugün saat
13.00'te Topraklık sırtlanndan
yapılacak 21 pare top atışıyla
başlayacak. Atatürk anıtlanna
çelenkler konulacak, bütün ku-
rumlar ve askeri bırliklerde bay-
raklarla donatılacak. Ankara'da
29 Ekim Cumartesı günü yapıla-
cak kutlamalar ise 08.45 'te Anıt-
kabır'de başlayacak. Atatürk'ün
mozolesine çelenk koyacak olan
Cumhurbaşkanı Demirel.
09.30'da TBMMÜe tebnkleri ka-
bul edecek. Atatürk Kültür Mer-
kezi'ndeki tören 11.15'te başla-
yacak ve resmı geçit sırasında
çok sayıda F-16, F-4 uçağı ve he-
likopterler gösteri uçuşu yapa-
caklar.
Bayram dolayısıyla Mehteran
Bölüğü ve bandolar da konserler
verecek. Cumhurbaşkanı Demi-
rel, bugün. yann ve 30 Ekim'de
yaklaşık 4 bin kişilik bir resepsi-
yon verecek. Bugün aynca An-
kara Palas'ta Cağdaş Eğitim
Vakfı tarafından "Tarihi Cumhu-
riyet Balosu' yapılacak. Canka-
ya Belediyesi Eğitim, Kültür
Müdürlüğü ve Cankayalılardan
oluşan 'Yurttaşlar Komitesi' çe-
şitli gösteri leryapacak
BIRBAKIMA
SERVER TANİLLt
"Mazlum Miller'in
Bayramı
Yann Cumhuriyet Bayramı; ne güzel!
Çok az kelime vardır, böylesine heyecanlandıran beni.
Niçin mi? Çünkü, birkaç kuşağın olduğu gibi, benim
kuşağımın da kafa ve ruh diinyasını yoğurmuştur
Cumhuriyet. Dünyaya, topluma ve insana, metafiziğin
karanlık çıkmazlarından değil de, aklın ve bilimin aydınlık
penceresinden bakıyorsak; feodal ümmet anlayışını terk
edip çağdaş uiusal kimlik gerçekliğine varmışsak; em-
peryalizmın "şamar oğlanı" bir imparatorluğun çaresiz
tebası olmaktan çıkıp, bağımsızlığın bilincinde birdevletin
onuriu yurttaşlan olarak kendimizi görmüşsek, Cumhuriyet
sayesindedir bu. Işte Cumhuriyet Bayramlan da, sıradan
bir coşku değil, kafaca ve ruhça yeniden yapılanışımızın
başlıca uğrak noktasıydı her yıl.
Böyle yetiştik, böyle yetiştim.
Dine karşı sistemh bir çaba mı vardı toplumda ve okul-
da?
O kapkara bir çirkef halinde çevreye yayılan iftiraya da
yanıt vermenin sırasıdır: Istanbul'da, Kars'ta ve Van'da
geçti çocukluğum ve gençliğim. Hiçbirinde, hiçbir Müslü-
manın, salt inancından ya da ibadetinden dolayı koğuştu-
rulup sorgulandığını görmedim, duymadım da. Okuduğum
okuilann hiçbirinde, hiçbir hocamız din aleyhinde özel bir
çaba içinde olmadı, elbette din şakşakçılığına da soyun-
madı. Çünkü, vicdanlara ait bir konuydu din; yani Tann'yla
kul arasındaydı. Öyle olunca, camisi cami, ibadeti ibadet,
bayramı bayramdı. irkiltmediği gıbi, yüzyıllann getirip birik-
tirdiği bir saygıyla da çevriliydi.
Şimdiyse, politika aracıdır, ticaret metaıdır ve küfür-kalay
sokaktadır.
Kılığı Acem, sakalı Suudi, soluğu Ticani...
Cumhuriyet'in bir başka ilginç yanı da, Osmanhnın "Mil-
let-i hakıme"s\ne karşı, "Mazlum Millet" kavramını kendi-
sine bayrak edinen bir Uiusal Kurtuluş hareketinin sonu-
cunda ortaya çıkmış olmasıdır. Ezilen bir ulusun insan-
lanydık ve emperyalizme karşı bir kavganın içindeydik.
Bukavga, Cumhuriyet'tensonradasürdürüldübirsüre.
Özellikle ekonomide ve dış politikada.
O yolda edinılen mevziler, onuriu bir toplumun haklı fetih-
leridir.
Ama, niçin söylememeli, yanlışlar da yapıldı.
Anadolu'nun kültür mozaiğine uygun bir kültür devrimi
yerine, abartılmış bir Türkçülük üzerine bir söylem, ister is-
temez yanlışlara da götürecekti. "Mazlum" bir milletin bir
başka "Mazlum" millete, Türk'ün Kürde karşı özümseyici
bir tavır alması, hataydı.
Bunu daha iyi anlıyoruz şimdi.
Cumhuriyet, başta laiklik olmak üzere, bu topluma ge-
tirdiği yeniliklerle, Müslüman bir ülkede her biri bir devrim
sayılabilecek reformlanyla, tarihin doğrultusunda bir
harekertir; onu, bu bakımdan sorgulamak aptalca bir
davranıştır.
Ama Kürdün yadsınan hakkını da tanımak zorundayız.
Özünde çağdaş bir hareket olan Cumhuriyetimizi, şu iki
konuda güçlendırmeliyiz:
Demokrasi ve insan haklandır bunlar.
Başka hiçbir Müslüman ülkede görülmeyecek ölçüde bir
demokratik uygulama var ülkemizde, bu bir gerçek; ama
o demokrasi, büyük eksiklikler de taşıyor.
Başta da, "düşünce özgürtüğü"nden yoksun.
21 'inci yüzyıla beş kala, hele kuruluşundan bir yetmiş yıl
sonra, düşüncelerin serbestçe dile getirilemediği bir biçim-
sel demokrasiye sahip olmak, bir Cumhuriyet için onur-
suzluk değil de nedir?
Cumhuriyet Bayramı'nın, bu yıl, hiç olmazsa Ankara'da,
resmi havadan uzak, sokak şölenleri ve halaylarfa, "Sivil
Cumhuriyet Bayramı" olarak kutlanacağını okuduk
gazetelerden.
Güzel, denecek yoktur.
Ama gönül arzu ederdi ki, o bayram, cezaevlerinde tek
bir "fikirsuçlusu"nun kalmadığının ilan edildiği birgünede
denk düşsün!
Daha da güzelleştirirdi bayramı bu.
Kimin gözünde? Avrupahnın mı?
Hayır, en başta Cumhuriyet'e inananlann!
Yann, halay çekerken, bu gerçeğin de kavgasını yapmayı
unutmayınız sevgili okurlarım; ve zorlayınız kapıları ki,
açılsın!..
Bakanlar sıcak bakmıyor
SHP'de DEP tartışması
ANK.4RA (Cumhuriyet Bûrosu) -TBMM'nın
dokunulmazlıkiannı kaldırdığı ve Anayasa Mahkemesi'nin DEP'i
kapatma karanyla birlikte üyelıkleri düşüriilen tutuklu eski
milletvekıllennın bır bölümünün 4 aralık ara seçimlerinde
SHP'den aday gösterilıp göstenlemeyeceklen konusu tartışılmaya
başlandı. SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Murat
Karayalçın'ın SHP'lı bakanlarla yaptığı toplantıda, bakanlann
büyük bölümü "bu rşbiröğinin yanlış otacağuu" söylerken, Devlet
Bakanı Salih Sümer'm. CHP kökenli Ahmet Türk gıbi, seçilen
bazı kışılenn adav göstenlebileceğini" söyledığı ögrenildi
.Toplantıda ayrıca. Karayalçın 'ın kendı adaylığıyla ilgili olarak,
"Ankara Keçiören'de yapılan anketlerde benim puanım partinin
puanından önde gözüküyor. Keçiören'i ve Adıyaman'ı
düşünüyflrum. Divarbakır ve Mardin'den de teklif var" dedi.
MEHMET ÖĞÜTÇÜ
PARİS - Gözünüzün önüne getirin en son
dost mecüsinde konuşulan konulan, sohbeti-
nizin kahramanlannı. Gazete köşe yazarlan-
nın, TV yorumculannm sakız gibi çiğneyip
durduklan Ankara'daki son siyasi değerlendir-
meler dostlannızın ağzından özgün düşünce-
lermiş gibi dökülüyor mu? Yoksa hafta sonun-
daki futbol maçında haksız verildiği ileri sürü-
len penaltı için hakeme savrulan küfrün tona-
jı daha mı ağırlaşıyor? Ya sonradan görme sa-
natçılarla, sosyeteyle ilgili dedikodular üzeri-
ne ağdalı şahsi göriiş beyanlan? Ve incir çekir-
değini zordolduran cinsten daha neler, neler...
Sohbet esnasında akıntıya kapılmayıp bir an
çevTenize dikkat edın kimse kimseyi dinlemi-
yordur. Tam bir kakafonik ortamda herkesin te-
mel kaygısı kafasındakini çevredekılere bir an
evvel ve ne pahasına olursa olsun geçmektir.
Sorulan sorularla onlara verilen yanıtlar nadi-
ren birbiriyle alakalıdır. Önemli olan derleme
bilgi ve değerlendirme kınntılannı cilalayarak
dostlara satmak. böylece zeka düzeyini kanıt-
lamaktır.
Havanda su dövmek
Girdiğiniz hararetli sohbetlerin kafanızda
nasıl bir izdüsüm bıraktığını, size ne kazandır-
dığını hiç düşündünüz mü? Acaba güzel Türk-
çemizde ifadesini bulmuş olan "havanda su
dönmek', "boş" ve "yavan" konuşmak deyiş-
lerini size çok sık andınyorlar mı?
Gerçek bilgiye, araştırmaya, meraklı gözle-
me ve onlann beyinsel harmanlanlamasına da-
yanmayan sohbet konulan saman alevi gibidir.
Kısa bir süre ilgi odağı olur. parlayıp sönerler.
Genellikle"memleketmeseleİerir
' üzerine saat-
Yavanlığı aşarsak gündem değişir mi?
lerce konuşulur, ahkam kesilir, sonucu çoktan
bellı ateşlı tartışma yetmez, iş ağız ve belki de
bilek kavgasına dönüşür. Sohbet bitmiştir, ama
memleket hâlâ "kurtanlmajı" bekliyordur.
Ahlakı değerler çökmüştür, namussuzlar kol
gezmektedir. Ah o eski güzel günler tekrarya-
şanacak mıdır?
Nedense, insanımız kendisini her zaman
önemli, "aydm" sorumluluğu gerektiren konu-
larda konuşmak zorunda hissediyor. Sorunlar
yıımağının temelinde yatan "küçük" mesele-
lerpek itibar görmüyor. Başkalanna kendisini
ispatetme. kabul ettirme çabası içinde çırpını-
yoruz. Özgüven eksikliğinin bariz bir belirtisi
olan bu tip davranışla rahatlıyoruz. Sırf kendi-
ni dinletmiş olmak duygusu yetiyor belki de.
MegaJomani özeüiği
Bunun tam tersi davranış biçimi de yeterin-
ce donatımh olmadığı halde kendisini çok ya-
kınındaki dar bir çevTeyle kıyaslayıp yere gö-
ğe sığdıramamadır. Olduğundan farklı gözük-
me, başkalannı beğenmeme, kıyasıya eleştir-
me ve sürekli kendisine övgüler düzme bu in-
sanlanmızın en tipik özellikleridir. Eksikleri-
ni, hatalannı başkalanndan dinlemeye taham-
mül edemezler, "yapıcı elefDTİ"ye her zaman
açıkolduklannı söyleselerde. Yurtdışında iken
kendimizi sık sık yabancı muhataplanmızla
kıyaslama imkanı doğduğundan bunu gözle-
mek hiç de zor değil.
Hobiler geliştirmiş, sanattan, okuduğu ki-
taptan, son tattığı yemeklerden, seyrettiği fil-
min eleştirisinden bahsedecek, anlatmak kadar
dinlemenin de olgunluk belirtisi olduğunun
farkında insan sayımtz o kadar az ki. Gittıkçe
de doğallıktan uzaklaşıyoruz. Tanınmaz, suni
tavırlarla boyanmış, sözde aydın olma çabasın-
da yaratıklar oluyoruz.
Çoğu zaman kendimiz için değil başkalan
için, onlan etkilemek, ımrendirmek kıskandır-
mak için yaşıyoruz. Halbuki kendini tatminet-
menin daha önemli olduğunu, bunun vereceği
özgüvenin ister istemez başkalanyla ilişkileri-
ne de yansıyacağını düşünenimiz fazla yok ga-
liba.
Belki fazla genelleştirmek doğru değil ama,
çoğu insanımızın, özellikle Batılı muhatapla-
nylasohbettealışık olmadığı konulan yeterin-
ce kıvıramayınca ya suspus kenarda kaldığını
ya da mübalağalı böbürlenmelere başvurdu-
ğunu görmek üzüntü veriyor. tş ya da ıyı bil-
diğini sandığı bir-iki beylik konu dışında cere-
yan eden sohbetlerde genellikle devre dışı ka-
lıyoruz.
Öyle görünüyor ki, eğitim bu konuda her şe-
yin başı ve sonu. Temel eğitim Batı'da çok ya-
vaş, bıktmcı ölçüde ağır aksak ilerliyor; ama
insanlarherşeyi içlerine sindirerek öğreniyor-
lar. Ve de bildiklerini iddia ettiklen konuyu
gerçekten birçok boyutuyla uzmanhk ölçüsün-
de öğrenmeye çalışıyorlar.
Batılılarla sohbette görüyorsunuz ki kimse
kimseye kendisini ispat etmek, cilalı göster-
mek zorunda hissetmiyor. Boş böbürlenmeyi
de yutmuyorlar; bilmediğiniz konuda konuş-
tuğunuz zaman soru salvosu altında sohbetten
mahcup çıkabiliyorsunuz. Zafiyetlerimizi bil-
diklennden genellikle yöneticılerimizi iltifat-
lara boğup istedıklenni kabul ettırebiliyorlar.
En çok siyasetçilerle doktorlann şikayet et-
tikleri bir başka özellığımız de. çok az kımse-
nın fazla uzatmadan, ağzında gevelemeden,
gereksız aynntılara boğmadan derdinı. görüşü-
nü anlatma yeteneğine sahip olmasıdır. Galıba
kafalanmızın içindekı karmaşayı yansıtıyor
bu. Sorulan sorunun cevabını açık seçik alma-
nız çoğu zaman mucizevidir.
Düşünce tembelliği
İçinde zıt görüşlenn çarpıştınlmadığı, bilgi
bombardımanından nasıplenmemiş, meydan
okuyamayan beynimizin üzeri zamanla vağ
bağlıyor. düşünme tembelliği zuhur ediyor.
Birçok şevi düşünmeden, karşılaştırmadan,
sorgulamadan yapıvoruz. Sebep-sonuç bağını
kurmaya ıhtiyaç duymuyoruz. Analitik düşün-
ce, belli bir amaca yönelık, odağı keskin çalış-
ma disiplini. görev ve sorumluluklann açık se-
çik tanımianması pek övündüğümüz meziyet-
lerimızın arasında değildir. Buna karşılık. laf
kalabalığını. haması nutuklan. büyük söylev-
leri, yerine getinlemeyecek vaatleri seslendir-
mekte üsrümüze yoktur Söylediğimizle yap-
tığımızın uıtarlı olması da şart değildir.
Toplumda sağlıklı bilgi ve tahlil akışı, seçe-
neklerin çarpışması olmadığı içindir ki yuka-
nlarda alınan kararlann temeli çürüktür. Ger-
çek yaşam koşullanndan kopuktur. Ömrü kı-
sadır. Hep büyük umutlarla, curcunayla girilen
işlerde kısa zamanda hüsrana uğranılır. Sonra
da iki elin arasına alınan baştan mucizevi çö-
züm üretmesi beklenir. Uzun vadeli, stratejik
bakış açısıyla düşünme, hesap yapma alışkan-
lığımız ne yazık ki hala yetersizdir. Dünyada-
ki gelişmeleri izlemek, dersler almak, düşün-
sel zenginlığimizi arttıracak evrensel beyin gj-
dalanndan istifade etmek çok azımızın yaptı-
ğı şeylerdir.
Kuşkucu dûşenme şart
Sağlam bir temel eğitimimizin olmaması,
insanlann yeknesak yetişmesi, çeşitliliğin, ço-
ğulculuğun tukaka görülmesi düşünce dünya-
mızı, ufkumuzu, dolayısıyla sohbetlerimizi fa-
kirleştirmiştir. Ülkedeki muazzam potansiye-
lın bir türlü kinetik enerjiye dönüştürülememe-
sinin sebeplerinden birisi de sakın bu olmasın.
Ne yazık ki, mevcut gidişatın önünün alınma-
sı ve daha iyiye götürülmesi istikametinde
umut verici işaretler de gözükmüyor.
Yavanlığın, havanda su dövmenin geride bı-
rakılması, ancak her geçen günün, her sohbe-
tin, her dostun size yeni bir şeyler katması, bu
alandaki doğal açlığının herkesin beynini ke-
mirmesi, eleştirel ve kuşkucu düşüncenin kök
salması sayesinde mümkün olabilecektir. Ken-
di sohbet İconulanmızı biraz değıştirmeye ça-
lışalım. tnanın böylece ülkenin gündemini de-
ğıştirmenin yolunu da açabiliriz. O zaman po-
litıkacılar ülkenin giderek karmaşıklaşan me-
selelerine içi boş "çözümler'' sunma İcolaylı-
ğına sahip olamayacaklardır.
Güneydoğu meselesi, Kıbns ikilemi, yeni
şekillenmekte olan jeostratejik denklemdeki
yerimiz, demokratikleşme, dengeli ve istikrar-
lı kalkınma stratejisi, eğitim polıtikası..
Bunlann hepsi evrensel değerlerle uyumlu
yeni, dinamik anlayış ve bakış açılan gerektir-
miyor mu?