Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 17 EKİM 1994 PAZARTESİ
HABERLER
Tünkiye Aşıklar
Bayraım
• KONYA(AA)-
Geleneksel Türkiye Aşıklar
Bayramı, 27-30 ekim
tarihleri arasında Konya'da
kutlanacak. Konya Kültür ve
Turizm Derneği ile Kültür ve
Turizm Vakfi'nca ortaklasa
dûzenlenen bayramda halk
ozanlan, 11 ayn dalda
yanşacak. Bayrama, yurdun
çeşitli yörelerinden 30'un
üzerinde halk ozanının
katılacağı, dallannda
dereceye girenlere çeşitli
ödül ve armağanlar
verileceği bildirildi.
Kırgızistan heyeti
Bursa'da
• BURSA (AA) - tstanbul'da
18 ekimde yapılacak Türk
Dünyası Zirvesi'ne katılmak
üzere Türkiye'de bulunan
Kırgızistan Devlet Başkanı
Askar Akayev
başkanlığındaki heyetten bir
grup, Bursa'ya geldi.
Kırgızistan Başbakan Birinci
Yardımcısı Almanbet
Matubraimov'un başkanlık
ettiği ve aralannda Kültür
Bakanı Colpon Bazarbayev,
Eğitim Bakanı Kakaev
Asker, Cumhurbaşkanlığı
Uluslararası llişkiler Daire
Başkanı Bakit Abdrisayev,
Kırgızistan'ın Ankaja
Büyükelçisi Tolomus
Okeev'in de bulunduğu 21
kişilik heyet; Osman Gazi,
Orhan Gazi, Ulu Cami, Yeşil
Cami ve Yeşil Türbe'yi
ziyaret etti.
Deprem konutlapı
tamanrianıyor
• VARTO (AA) - Muş'un
Varto ılçesinde yapımı
tamamlanan 44 deprem
konutu hak sahiplerine
dağıtıldı. Alınan bilgiye
göre, deprem konutlan, 1966
depreminde evleri yıkılan ve
halen devletin gösterdiği
yerlerde iskan eden hak
sahiplerine verildi. Yetkililer,
Varto ilçe merkezinde
yapımı süren 34 konutun da
aralık ayı içerisinde
tamamlanarak sahiplerine
dağıtılacağını bildirdiler.
Deprem konutlan için 45
milyar lira harcandığı
bildirildi..
Türk robotu,
sanaymm
hizmetinde
• KOCAEÜ(AA)-
TÜBİTAK Marmara
Araştırma Merkezi (MAM)
Robotik Bölümü tarafından
üretilen Mam-Er 15
Robotu'nun, endüstrinin
birçok dalındaki ağır işler ile
insan sağlığına zararlı
ortamlarda kullanılabileceği
belirtildi. Robotik Bölümü
Başkanı Prof. Dr. Asif
Sabanoviç, yaptıği
açıklamada, Robotik Bölümü
araştıncılan tarafından
tasarlanarak yerli olanaklarla
üretilen Mam-Er-15
Robotu'nun endüstrinin
birçok alanında rahatltkla
kullanılabilece|ini söyledi.
lûterörist
oldunuldu
• DlYARBAKIR (AA) -
Güneydoğu Anadolu
Bölgesi'nde güvenlik
kuv\ etlerince
gerçekleştirilen
operasyonlarda. lOterörist
öldürüldü. Olağanüstü Hal
Bölge Valiliği'nden yapılan
açıklamaya göre, terör
örgütünün kırsal alandaki
faaliyetlerini önlemek
amacıyla sürdürülen
operasyonlarda çıkan
çatışmalarda, Batman'ın
Sason ilçesi Şangirik
mevkiinde 2'si kadın 5,
Şırnak'ın Silopi ilçesi kırsal
alanı ile Cudi Dağı yakınında
4, Diyarbakır'ın Hamzalı
Köyü'nde de bir terörist öle
ele geçirildi. Bingöl, Bitlis,
Batman, Muş, Siirt, Şırnak
ve Tunceli'de yapılan
aramalarda ise bolücü terör
örgütüyle işbirliği içerisinde
olan, 23 kişi yakalanarak
gözaltma alındı.
Rotasyon19
ekimde başlıyor
• ANKARA(ANKA)-
Sağlık Bakanlığı'nın, Doğu
ve Güneydoğu Anadolu
Bölgesi'ndeki uzman doktor
açığını kapatmak amacıyla
aldığı ve doktorlar arasında
"seçim yatmmı"
değerlendirmelerine yol açan
rotasyon uygulaması karannı
19 ekimde başlatacağı
bildirildi. Doğu ve
Güneydoğu Anadolu
Bölgesi'ndeki uzman doktor
açığını kapatmak amacıyla
uygulanacak rotasyon
Gaziantep ilini
kapsamayacak. Uzman
doktor açığı olmayan
Gaziantep'teki uzman
doktorlann da rotasyona
gönderileceği öğrenildi.
Emlakbank'tan arsasını geri isteyen Okent'in Yapı Kredi ile birlikte ortağı
ESKA'danEmlakbank'ayenibîr sorun
MtYASE tLKNUR
Emlak Bankası hiçbir şeyden
çekmedi Setim Edes'ten çektiği
kadar. Banka yöneticilerine
"Hah, bir bu eksikti" dedirten bir
dava, birkaç aydan beri Kadıköy
2.Asliye Ceza Mahkemesi'nde
sessiz sedasız sürüyor. Okent
AŞ'nin ortaklanndan olan Yapı
Kredi Bankası, şirkete ait arazi-
nin kendi temsilcilerinin imzası
bulunmadan diğer iki ortak tara-
fından Emlak Bankası'na satıldı-
ğı gerekçesiyle banka aleyhine
davaaçtı. Kadıköy 2.Asliye Ce-
za Mahkemesi'nde başlayan da-
vada satışın geçersiz sayılması-
nı isteyen Yapı Kredi Bankası,
bu satışa tam yedi yıl sonra itiraz
etti. Aradan yaklaşık 7 yıl geçtik-
ten sonra Yapı Kredi Bankası 'nın
dava açması kafalarda soru işa-
reti bırakıyor. Eğer mahkeme ka-
ran sonucunda arazi Okent'e
devredilirse işler iyice kanşacak.
Çünkü Emlak Bankası,
Okent'ten aldığı ve bir süre son-
ra Toplu Konut Idaresi'ne sattı-
ğı arazinin bedelini Eska'nın
borçlanna mahsup sayarak şir-
•ESKA'nın, Emlak Bankası'nın başına açtığı dertler bitmiyor. Anatepe
Projesi'nin başlangıcında Emlak Bankası'na devredilen Okent AŞ'ye ait
arazinin eksik imza ile devredildiğini öne süren Yapı Kredi Bankası, araziyi
geri istiyor. Okent Ortaklar Kenti AŞ'nin ortaklan arasında Yapı Kredi
Bankası, ESKA ve Ali H. Üstay bnlunuyor.
kete hiçbir ödeme yapmadı. Ara-
zi geri verildiği takdirde Es-
ka'dan borçlannı tahsil etmemiş
sayılacak olan Emlak Banka-
sı'nın bilançolan ait üst olacak.
Bu da yetmiyormuş gibi eski adı
"Anatepe"yeni adı "Aiaşehir"
olan proje de tamamlanamaya-
cak.
Okent-Emlak ilişkisi
Bu arada Yapı Kredi Bankası,
Okent'teki hisselerini Eska'ya
devretmesi karşılıgında Anate-
pe'deki inşaat maliyetinin yüzde
6.42'sinin kendisine ödenmesini
öngören sözleşmeye dayanarak
kendisine.ödeme yapmayan Em-
lak Bankası aleyhine ikinci bir
davadahaaçtı.
Okent ve BirlıkEmlak Ticaret
AŞ'deki Kemallhcak'aaithisse-
ler, borçlanna karşılık 1986 yı-
lında Yapı Kredi Bankası'nageç-
ti. Anatepe Projesi'nin gerçekle-
şeceği arazinin sahiplerinden
olan Okent Ortaklar Kenti
AŞ'de, Kemal Ihcak'tan borcuna
karşılık hisselerini devralan Ya-
pı Kredi Bankası, yüzde 40 his-
seyi Eska'ya neredeyse bedelsiz
devretti. Bunun karşılıgında Ya-
pı Kredi Bankası Anatepe konut-
İannın satış kannın yüzde
6.42'sini alacaktı. Hem de bu
yüzde 6.42'lik pay, projedeki 20
bin konut üzerinden değil 2 bin
100 konut üzerinden alınacaktı.
Okent AŞ'ye ait olan araziler
için Hazine ve şirket arasında
karşıhklı dava sürüyordu. Yerel
mahkeme araziyi şirkete; Yargı-
tay, Hazine'ye bırakıyordu. Ha-
zine kendisine ait olan arazileri
o tarihte henüz Emlak Bankası
ile birleşmeyen Anadolu Banka-
sı'na. brraktı. Özal devreye gire-
rek Okent'in de arazilerini Em-
lak Bankası'na devretmesini is-
tedi. Arazi anlaşma ile Emlak
Bankası'na devredildi. Emlak
Bankası da araziyi Toplu Konut
Idaresi'ne sattı. Toplu Konut lda-
resi Başkanlığı'nın araziye kar-
şılık Emlak Bankası'na ödediği
para Okent'e verilmedi. Okent
AŞ'nin hissesi'ne düşen para Es-
ka'nın bankaya olan borcuna sa-
yıldı. O tarihte Okent'in diğer or-
tağı olan Yapı Kredi Bankası,
arazinin eksik imza ile Emlak
Bankası'na devredildiğini söy-
lemedi ve bu konuda herhangi
bir itirazda bulunmadı. Aradan
7 yıl geçtikten ve Anatepe olayı
yargıya intikal ettikten sonra Ya-
pı Kredi Bankası. Okent'in ara-
zisi devredilirken kendılerinı
temsil eden B Grubu temsilcisi
Prof.Dr. Özer Seliçi'nin imzası-
nın bulunmadığı, bu nedenle ara-
zi devrinin geçersiz olduğunu
öne sürerek Emlak Bankası aley-
hine dava açtı. 1994/140 sayılı
dava dilekçesi ile Kadıköy 2.As-
liye Ceza Mahkemesi'ne başvu-
ran Yapı Kredi Bankası avukat-
lan, arazininin geri verilmesi için
dava açtılar.
Ancak genel kurul kararlan-
nın yer aldığı Ticaret Sicil Gaze-
tesi'nde iki imza yetkilisi bulu-
nurken, yönetim kurulu karan ile
satış için üç imza yetkilisi belir-
leniyor.
Bu garip durum nedeniyle
arazi devrinin iptali isteniyor.
Avukatlann "ihtiyati tedbir ta-
lepli" olarak açtıklan bu dava-
dan başka, banka ve Eska ile ya-
pılan sözleşme gereği satılacak
konutlann yüzde 6.42'sinden
alacaklan payın ödenmesi için
de ikinci bir dava açtılar.
Söz konusu bu davalar Yapı
Kredi Bankası lehine sonuçlanır-
sa, Anatepe Projesi aksayacak,
Emlak Bankası, Eska'nın borcu-
na saydığı arsa bedelini almamış
sayılacak, bilançolar alt-üst ola-
cak ve Emlak Bankası kaynak-
lan yine azalmış olacak.
Kadıköy 'de
İstanbul Haber Servisi-
Kadıköy Belediyesi ile Diyojen
tletişım Danışmanlık grubunun
organize ettiği "Kadıköy Belediyesi
Gûz ŞenliğT dün Selamiçeşme
Özgürlük Parkı'nda düzenlendi.
"tnsanların birbirterine giderek
yabancılaştığı günümüz
koşuUarında, >eni bir atmosferin
yararjlmasına katkıda bulunmak
istiyoruz" sloganıyla dûzenlenen
şenliğe yediden yetmişe tüm
Kadıköylüler yoğun ilgi gösterdi.
Tanıtım ve satış standlannın da yer
aldığı alanda TEMA fıdan, Türkiye
Hayvanlan Koruma Derneği de
canlı hayvan dağıttı. Binbir Çiçek
Vakfı ise
Eser-Engin Noyan çiftinin
gerçekleştirdiği bir hediye çekilişi
ile şenliğe renk kattı.
FotoğrafHÜLYA TOPÇU
'Anayasa siyasal kirliliği koruyor'
HALİLNEBİLER
İstanbul Barosu Başkanı Tur-
gut Kazan. ardı ardına patlayan
skandallan değerlendırerek, sı-
yasal kirlenmenin nedenlerini ve
boyutlannı anlattı. Kazan, yol-
suzluklann engelenebilmesi için
yargının sağlıklı işletilmesi ge-
rektiğini söyledi.
Bugünkü olaylarda anayasa-
nın geçici 15. maddesinin rolü-
nü ve ltalya'daki 'temiz eller ope-
rasyonu'nun savcısı Di Pietro'ya
da değınen Kazan'a göre siyasal
kirlenme ve yolsuzluk skandalla-
nnın nedenleri arasında en
önemlisi. 12 Eylül'ünpolitikya-
pıya olumsuz etkisi. Kazan'ın
sözleri şöyle:
'Örgütienme kolay değjT
"Bir toplumda partileşme ya
da örgütlenme kolay iş değildir.
Bunun belli bir birikimle inşa
edilmesi gerekir. Bu örgütler ne
kadar uzun ömürlü olursa, top-
lum o kadar güçlenir. Yaşadığı-
mız son olaylann ve kimbilir ne
zamandır yaşadığtmız ama bil-
mediğimiz olaylann temelinde
bu var. Ikı temel parti kapatıldı
ve başka partiler kuruldu. Yeni
siyasal partiler çıktı. Bir tür tica-
ri şirket kurar gibi kuruldu bu
partiler. Böyle olunca da bu par-
tiler siyasal kiriiliği arttırdı. Ka-
palı dönemde bu siyasal kirlen-
me yoğun biçimde yaşandı."
- Yıl olarak 1980-1983'ü mü
kastediyorsunuz?
- Evet. Bana göre 1983'ten
sonrası da biraz kapalıdır. O za-
•Istanbul Barosu Başkanı Turgut Kazan, anayasanın
geçici 15. maddesinin 12 Eylül döneminde yaşanan pis-
likleri konuşmayı bile yasakladığmı anlattı. Kazan, 'Bu
madde durdukça nasıl ahlaka dönük bir savunma
yapılabüir?' diye konuştu.
•ltalya'daki 'temiz eller operasyonu'na değinen
Kazan'a göre siyasal kirlenme ve yolsuzluk skandal-
lannın nedenleri arasında en önemlisi, 12 Eylül'ün poli-
tik yapıya olumsuz etkisi. Bu dönem ticari şirket gibi
kurulan partiler siyasal kiriiliği arttırdı.
manın anlı şanlı, vatan kurtaran
liderleri varch. Örneğin Batılı ba-
sın organlannda adlan yayımlan-
dı, bu yayınlann Türkiye'ye gir-
mesi yasaklandı. O dönemde be-
nim bildiğim, Selimiye'ye (sıkı-
yönetim askeri ceza ve tutukevi)
hakkında hem yakalanması hem
de gıyabi tutukluluk karan olan
yeraltı dünyasının önemlı isimle-
ri girdı çıktı, girdi çıktı.
- Nasıl girdi, nasıl çıktı?
- Yani efendim, giriş kayıtlan-
na işlenmeden, en anlı şanlı baş-
savcılarla konuştular, çıktılar.
Adeta her işin bir ücreti vardı.
Kapalı dönemden açık döneme
geçildiğinde de bu siyasal ahlak
devam etti. En temel yasamızda,
siyasal kiriiliği koruyan madde
var. Dünyanın neresinde, anaya-
sasında siyasal kiriiliği koruyan
madde olur? Bir örnek gösterile-
bilir mi?
- Hangi madde?
- Geçici 15. madde. Bu mad-
de, o dönemde yaşanan pislikle-
ri konuşmayı bile yasakladı. On-
lann sorumlulan hakkında soru
sorulamaz, soruşturması yapıla-
maz. Bu madde durdukça nasıl
ahlaka dönük bir savunma yapı-
labilir, böyle bir ahlakı nasıl is-
teyebilirsiniz? Onun için siyasal
kirlenmeyi önlemek amacıyla
düşünce üretmemiz gerekir di-
yorum. Siyaset bu kadar kirlen-
mişken, buna ilışkin çözüm üret-
mek, yeni örgütlenmeler düşün-
mek gerekir. Ondan sonra yargı-
ya ilişkin bölüme geçelım.
- İtalya, Di Pietro gibi savcüar-
la sorunu çözme\e çalışıyor. Ne
dersiniz?
- ttalya'daki durum doğrudan
siyasal kirliliğe yönelik değil, o
kiriiliği yargının nasıl çözebile-
ceğine ilişkin bir durumdur. Di
Pietro ya da benzeri modeller dü-
şünülüyor benim ülkemde de.
Doğrusunu söylemek gerekirse
ttalya'daki olaylan tam olarak
bilmiyorum. Ancak bir hukukçu
olarak gazete haberlerini kaygıy-
la izliyorum.
Nitekim bu kaygılanmı bazı
ttalyan meslektaşlanmın da pay-
laştığına tanık oldum. Italyan
avukatlar. temiz eller operasyo-
nunun toplumda büyük yaralar
açan, bilinmeyen yönlerini an-
lattılar. Yani, bir yargıçlar ve sav-
cılar imparatorluğu doğduğunu,
bu imparatorluğun insanlara ki-
mı zaman kan kusturduğunu an-
lattılar. lşleyişlerini ya da sonuç-
lannı bilmeden di Pietro örnek-
lerine sanlmamalıyız. Yargı sis-
temimizi sağlıklı götürebilmeli,
olağanüstü savcı ya da yargıçlar-
la çözüm aramamalıyız. Yeni
mahkemeler kurmamalıyız. Ak-
si halde böyle durumlarda pani-
ğin etkisiyle tehlikeli şeyler ya-
pılır. Böyle zamanlarda yapılan
yasalara panik yasası deriz. Pa-
nik yasalanyla başka kargaşalar
yaratır, başka acılar doğurursu-
nuz. Yargıda kahramanlar isten-
mez, yargının doğru görev yap-
ması istenir.
- Yargıdaki boşluğu mafyanın
doldurduğunu söylemiştiniz. Bu
sıralarda da yargının mafyaya
ihale edilmesi gerektiğini söylü-
yorsunuz? Bu konuyu biraz açar
mısınız?
- Herkesin gördüğü bir şey var.
Bazı işleri mafya yapıyor. Yargı
görevini yapmıyor. Ben dedim
ki, yargı görevini yapmazsa boş-
luk doğar. Toplumsal yaşamda
boşluğa yer yoktur. Bu boşluk
doldurulur. Benim söylediklerim
bir isyanın ifadesi. Yani, bunlan
5-6 yıldır söyleyip duruyorum,
toplum bu isyanı paylaşıyor ama
siyasal iktidaröylece seyrediyor.
Yeraltı dünyasının bazı sorunla-
n çözdüğüne ilişkin haberler
yaygınlaşıyor. Bazı 'hatıriı kişi-
ler'den bahsediliyor. Hatıriı kişi
deyince insanın aklına Cumhur-
başkanı'nın eşinin gelmesi üzü-
yorbizi. Dönüp "80öncesineba-
kıyorum. lsmet İnönü var. Celal
Bayar var, Cecnal Gfirset var,
Cevdet Sunav var. Fahri Koru-
türk var. O zamanlarda böyle bir
şey konuşulmuş olsaydı, hatıriı
kişi denildiği zaman hiç kimse-
nin aklına asla, ama asla Cum-
hurbaşkanı eşi gelmezdi. Şimdi
kirlenmenin boyutlan nerelere
gelmiş.
'Lütfen düzeltiniz'
Bu dehşet \ericı bir şey. Ben
belli bir devlet ve adalet anlayı-
şına sahip bir insanım. Böyle dü-
şünen birçok insan var. Onlar,
hatıriı kişi gibi gidip bazı yerler-
den adalet isteyemez. Ben isteye-
mem. Tutup yine yargıya gidece-
ğim. Ama o da çözemiyor. Hiç
olmazsa mafyayı legalleştirin de
Jıerkes gidebilsin diye değişik bir
eleştiri yöntemi denedim. Ama
gerçek isteğimiz şudur. Lütfen
düzeltiniz. Düzeltiniz ki hatıriı
ya da hatırsız kişilerin artık bu
çözümü düşünmelerini ön-
leyiniz.
BIZBIZE
Milli Eğitim Vakfı, 23 milyarlık ihaleyi Türk Tarih Kurumu'na verdi
Karne ve diplomaları TTK basacak
ERDAL ATABEK
Düşünce Özgür Olsun mu?..
Hemen "Olsun elbette, ne varmış bunda?" demeden
önce biraz durmak, yanınıza yörenize bakmak gerekiyor.
Biliyorsunuz ki düşünceden düşünceye fark var. "Farklı dü-
şünce" demekde "bilmediğiniz düşünce" demektir. Şim-
di "bilmediğiniz", "tanımadığınız", "kimin olduğunu bilme-
diğiniz" bir "düşünce" ile karşılaşırsanız ne olur? Çok teh-
likeli bir şey olurdeğil mi? Tabii çok kötü olur. Siz, tanıma-
dığınız birisiyle yolculuğa çıkar mısınız? Çıkmazsınız. Şim-
di, bilmediğiniz düşünce de böyledir. Aklınıza bir girerse
size olmadık şeyler söyletir, aklınızda olmayan şeyleri yap-
tınr. Siz, bu memleketin temiz kalpli saf bir evladısınız. Si-
zi böyle zararlardan korumak da kimin vazifesidir? Sizin
yerinize "tehlikesiz düşünceler"'\ olan "yef/c/7/"lerin elbet-
te. Işte, bu düşünceleri özgürce ifade etmek işi de böyle
tehlikeli bir iş olduğundan böyle bir yasa çıkmıyor. lyi ki
çıkmıyor. lyi ki SHP'nin bu yanlış mı yanlış girişimi -en
başta ortağı olmak üzere- öteki partilerden destek görmü-
yor da vatandaş suça teşvik edilmekten korunmuş oluyor.
Hem bir büyüğümüz "Kim demiş düşünmek suç diye, is-
teyen istediği gibi düşünsün de içinden düşünsün" diye-
rek büyük afişiere yazılıp meydanlara asılacak özdeyişi
söylememiş miydi? Düşünün.. düşünün ama, içinizden
düşünün. İfade etmek hakkı da, ifade almak hakkı gibi yet-
kililerin işidir. Vatandaşın görevi, istendiği zaman "ifade
vermefc"tir. Bunu bilmek sizi çok beladan kurtaracaktır.
"Düşünce özgürlüğü " konusunda elbette özgür düşün-
celer de olacaktır. Ne bileyim, "Havalann soğuyacağını dü-
şünüyorum" demenin hiçbir zararı olacağını sanmıyorum.
Bu düşünce tehlikeli değildir ve düşünülebilir. Bunun gibi
"Hangi dansözün daha iyi göbek kıvırdığını" ya da "önü-
müzdeki hafta oynanacak maçlarda kimlerin kazanacağı-
nı" düşünmek neden yasak olsun ki? Bunlar pekala dü-
şünülebilir ve hiçbir şeycik de olmaz. Böyle düşündükle-
ri için hakkında soruşturma açılan, ne bileyim dava açılan,
hapse giren falan olmadı. Siz de böyle şeyler duymadınız
herhalde.
"Düşünce özgürlüğü" de eksik sözcüklerle söylendiği
için insanlann yanılmasına yol açıyor. Aslında bu tanım
"doğru düşünce özgürlüğü" olmalı ki vatandaşın aklı ka-
rışmasın. Şimdi doğrusu nedir, eğrisi nedir diye merak
edenler olacaktır, olması da lazımdır. Bir de "Doğru Dü-
şünce Talimatnamesi" yapılmalıdır. Demek ki bunlan ait al-
ta yazarsak, iyi bir yasanın temelleri de atılmış olacak: 1.
Doğru düşünceler özgürdür. 2. Hangi düşüncelerin doğ-
ru olduğu bir talimatname ile belirlenir. 3. Yanlış düşünce-
lerin bir devlet yetkilisi tarafından ifade edilmesi örnek alı-
namaz. Suimisal emsal olmaz. Vatandaş kötü örnekle ha-
reket ederse mesul olur. 4. Doğru düşüncelerin bile umu-
ma açık yerlerde ifade edilmesi izne tabidir. 5. Doğru Dü-
şünce Talimatnamesi, devlet tarafından bastırılıp ucuz fi-
yatla Milli Eğitim Bakanhğı'nca satılacaktır. 6. Bu talimat-
namede yer almayan düşünceler yasaktır. Düşünülmesi,
mınltı, dırıltı, fısıltı halinde bile ifadesi suçtur. Söylenmesi,
yayılması, çoğaltılması, elle, dille, fotokopiyle, printerie,
radyo ve televizyonla basılıp yayılması ağır suç olacağın-
dan her türtü cezaya çarptırılacaklardır.
Bitti gitti. Bunu yapsınlar, vatandaşın kafasını karışıklık-
tan kurtarsınlar, herkes rahat etsin. Bir de geçici madde
koysunlar da bu yasanın çıkmasından önce düşünceleri-
nı açıkladıkları için hapse atılan Haluk Gerger, Rkret Baş-
kaya, Münir Ceylan gibi suçluları çıkarsınlar. Çünkü bu
yasa olmadığı için onlar suç işlediklerini bilememişlerdi,
onlar da bir seferlik hoşgörülsünler.
Bu yazımızı da Tebliğler Dergisi'nde yayımlayıp okulla-
ra tavsiye etsinler.
Şen ve esen kalınız efendim.
TİSK'in sosyal güvenlik incelemesi
Işsizlik sigortası
istemi pasif politika
ANKARA (Cumhuri\et
Bürosu) - Türkiye lş\eren Sen-
dikaları Konfederasyonu
(TİSK), işsizlik sigortasını
"külfetli-sorunlu pasif politi-
ka"olarak nitelendirerek onun
yerine "çalışma>a teşvik edici
aktif politikalar uygulanması-
nı"önerdi.
Erken emeklilik
TtSK tarafından yayımlanan
"Dünyada Sos>-alGüvenlik Ala-
nındaki Gelişmeler" konulu kı-
tapta sanayıleşmiş ülkelerde
erken emekliliği teşvik eden
politikalann terk edildiğine
dikkat çekildi.
Kitapta, sanayıleşmiş ülke-
lerdeki işsizlik sigortası sıstem-
lerinin, artan işsizlikten dolayı
iflas etme noktasına geldiği
kaydedilerek "Aynca, bu ülke-
lerde işsizlik sigortası gibi kül-
fetli ve sorunlu pasif politikalar
yerine; mesleki eğitim, \eniden
eğitim, istihdanı danışmanlığı
gibi birevleri çauşmava teşvik
edecek aktif poütikalara geçil-
mektedir" denildi.
Devletin, sosyal güvenligi yö-
netmekten vazgeçmesi gerek-
tiğini savunan TİSK, şu görüşü
dile getirdi:
"SSK ve Bağ-Kur, idari ve
mali bakımdan özerk olmakla
birlikte, zaman içinde yönetim
kurullanndaki de\ let temsilci-
lerinin sayısı arttınlmıştır. Bu
durum, sosyal güvenlik kuru-
luşlannın imkanlaruvın hükü-
metler tarafından politik amaç-
larla kullanılmasına, devletin
sosyal sigortalann finansmanı-
na katılmamasına rağmen si-
gortalılar, emekliler ve işveren-
ler ale>hine müdahale etmesi-
ne neden olmaktadır. Nitekim,
sosyal güvenlik kuruluşlannı
zora sokan kararlar, siyasi ikti-
darlar tarafından alınmakta-
dır."
Sosyal güvenlik kuruluşla-
nndaki nimet-külfet dengesinin
belirli kesimler lehine bozul-
masının sisteme güvensizlik
duyulmasına yol açtığını da ile-
ri süren TİSK, sosyal güvenlik
sıstemindeki şartlann "ağur" ol-
duğunu. bunun da "kayıtdışı
ekonomiyi besleme" sonucunu
yarattığını savundu.
HÜLYA TOPÇU
Milli Eğitim Vakfı, öğretmen not defter-
len, ödül belgeleri, öğrenci karne, diploma
ve kişisel dosyalannın basımını kapsayan
ihaleyi, 23 milyar liraya Türk Tarih Kuru-
mu'na verdi. Milli Eğitim Basımevi yetkili-
leri olaya tepki gösterirken Milli Eğitim Vak-
fı Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Kolukı-
sa, -Milli Eğitim Basunevi ihalenin gerektir-
diği koşullan yerine getirmedi" dedi.
Teminat şart
Milli Eğitim Vakfı tarafından açılan öğret-
men not defterleri, öğrenci diplomalan, kar-
neleri, ödül belgeleri, öğrenci kişisel dosya-
lannı kapsayan ihalenen basımı bu yıl Türk
Tanh Kurumu'na verildi. Konuya ilişkin ola-
rak görüştüğümüz Milli Eğitim Basımevi
yetkilileri ihaleden basit gerekçelerle çıka-
nldıklannı öne sürdüler. lhaleye katılacak
matbaalardan bankalardan teminat göster-
melerinin istendiğini söyleyen yetkililer,
" Milli Eğitim Bakanlığı kendi basımevinden
teminat göstermesini bekleyemez. Kaldı ki
•Milli Eğitim Basımevi
yetkilileri olaya tepki gösterirken
Milli Eğitim Valcfı Yönetim
Kurulu Başkanı Kenan Kolukısa,
'Milli Eğitim Basımevi ihalenin
gerektırdiği koşullan yerine
getirmedi' dedi.
teminat gösterdiğimizde bankada bu paraya
faiz geliyor. Bu faizi kavıtlara nasıl geçece-
ğiz" dediler.
ihaleyi geçen yıl Gaye Matbaa ile Ajans
Türk'ün aldığını söyleyen yetkililer, Milli
Eğitim Basımevi'nin de uygun bir fiyat ver-
diği vTirguladılar. Bu yıl ihaleye katılmalan
için gönderilen şaıtnamenin son katılma ta-
rihinden bir gün önce gönderildiğine dikkat
çeken yetkililer. şunlan söyledi:
"Bizler bir gün içinde tüm belgeleri ta-
mamlamaya çalıştık. ihaleyi bu yıl da alama-
dık. Aynı durum kitapta da yaşanıyor. Bası-
mevi çok ucuza kitap bastığı halde özel mat-
baalara veriliyor. Bilinçli olarak zarar ettiri-
liyoruz Milli Eğitim Basımevi döner ser-
maye ile çalışan bir kurum. Bu işi alamadı-
ğımız için önümüzdeki aylarda boş oturaca-
ğız. Emekli olan işçilerin tazminatı, işçile-
rin toplu sözleşmeden kaynaklanan alacak-
lan ödenecek. Bakanhktaki şoforlerin maaş-
lannı bile biz ödüyoruz. Bu durum işçilerin
de tedirgin olmasına neden oldu."
İhale koşullan yerine getirümedi
Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardım-
cısı ve Milli Eğitim Vakfı'nın Yönetim Ku-
rulu Başkanı Kenan Kolukısa ise Milli Eği-
tim Basımevi'ni, ihalenin gerektirdiği bü-
rokratik koşullan yerine getirmemekle suç-
ladı.
Vakıflannın Milli Eğitim'e bağlı olmadı-
ğına dikkat çeken Kolukısa, "Bu basımı on-
lann yapmasına sıcak bakıyordum ama on-
lar işin tamamını değil bir kısmını \apmak
için teklifverdiler. Biz işin tamamını yapacak
bir matbaava verdik"dedi. lhaleye girecek
matbaalann teminat göstermelerinin gerek-
li olduğunu \urgulayan Kolukısa, işlerin
yapılmaması halinde vakfın zarara uğ-
rayacağını söyledi.
EKLAM YAZARI
RT DİREKTÖR
Turkıye'nın gelışmeye açık en onemh kentlerınden bırı olan
Bursadakı 9enç reklam ajansımıza Metin Yazarı ve
Art Direktör anyoruz Bu güzel kentte yaşamayı ve
yaratıcılığını yeni sanayı urunlerı ıçın göstermeyı duşunen
adayların, bırer fotoğraflarını ve özgeçmışlerını ıçeren
mektuplarını, en geç 25 Ekım 1994 günune kadar
Osmanlı Sokak No 19. 80090 Taksırrvlstanbul adresıne
Cavit Emültay adına gondermelerını rıca edıyoruz.
CENAJANSGREY