Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 17 EKİM 1994 PAZARTESİ
OLAYLAR VE GORUŞLER
Sayın Cumhurbaşkanı'na...
Prof. Dr. A. METE TUNCOKU
ODTÜ Uluslatarası İlişkiler Bölümü Öğr Üyesi
S
avın Curmhurbaşkanım. sı- len fakultelen ıle tunzm otelcılık yuk-
ze daha cnce de ıkı mekiup
yazıp, ge-eklı belge ve bıl-
gılen surnrak unncrsıtem-
deolup btenlen açıklama-
ya çalı^rnıştım Llastı mı
bılemı>onım Aynca bırkaç kez tele-
fonla şahMnızdan raidevu almaya da
fakat vazık u olmadı Ne varçal ştım
kı ûç kez gorevden alınışım \e ba>ka
gel şmeler bazı bılgnenn makamınıza
tekyonlu va da eksıkaktarıldığına ılı>-
kınkanımigıderekgü,lendınyordu Bu
nedenledır kı. sıze b-Mn yoluyla ulas-
mak \e 'Çanakkale Onsekiz Mart L'ni-
versitesi'nde olup bıtenlen. gelı^mele-
nn baş kısısı olarak. bılgılennıze Min-
mayızorunlulukvegirev sa>dım Bov-
lece kamuoyu da \ e n ders yılının bas-
ladıgı iju gunlerde bır unıversıtede va-
şananlar konusunda ıvdınlanmı> olur
dıye duşundum
Gelişmelerin özü: \em kurulan 21
unnersıteden bın olai Çanakkale On-
sekiz Marf Ünhersiteji'ne " kurucu rek-
tor" olarak atandırr ve 24 Kasım
1992 de goreve başLdım Daha once
Trakya Unıversıtesı'nebağlı olan kuru-
mumuzda sadece tck bır bolumlu egı-
tım fakultesı \e ıkı yuvsekokul bulunu-
yordu Bına. arazı, akademık-ıdan ele-
man ve malzeme ekMklıgımız ınanıl-
maz boyutlardaydı Dahası. butçemız
TrakvaÜnıversıtesrrv bağlı olup. but-
çe daıre başkanı da Malıye Bakanlı-
gi'nca ve ancak Agusios 1993"teatana-
bıldığı ıçın o sure ıçnde hıçbır buvuk
yatınm yapamayacaktık
Bu olumsuz ko^ullara karşın ben ve
arkadaşlanm buyuk bır şevk ve heve-
canla kolları sivadık Kurulu^ donemı
olan ılk ıkı y ıl ıçınde oncelıkle. kampus
arazısı rektorluk bınaM elemanveye-
nı açılacak bınmler nın bına sorunla-
nnı çozmeve koyuldtk Bu arada. tek
bolumlu egıtım fakutesıne dort yenı
bolum, fen-edebıvat. zıraat \ e su urun-
sekokulunudaaçıp unıversıtenınuzun
donemde hızlı ve gu<,lu bır şekılde ge-
lıijmesı ıçın gerçekçı ve sağlam temel-
len de atacaktık Daha sonra, yanı mer-
kezde bıraz toparlanıp gerçek bır unı-
versıteye benzeyınce, ılçelenmıze de
vuksekokul ve araştırma ıstasyonları
açarak hızmet goturecektık Temel pla-
nımızı da s^jyle belırlemıştık
"Çanakkale ve voresinin gereksinim
ve potansivelini dikkate alarak seçile-
cek belirli bilinı dallannda (arkeoloji,
turizm. su urunleri. tanmın belli dalla-
rı. stratejik etutler. kıvı-liman nıuhen-
disliği. seramık ve halıcüık gibi) iddialı
olacak; yabancı dile ağırlık vervn. Cum-
huriyefe ve Ataturk ilkelerine bağlı ku-
şaklar vetiştirecek, çağdaş bir universi-
te kurmak."
Sıyasılenmız farklı duşunuvordu
Duzenlenen toplantı ve panellerde bu
hedef veplanlanmızı Savın Çanakka-
lelılerledepavlaştık, çokgenış bırdes-
tek ve kabul gorduk Ancak dordu de
DYP'lı olan sav ın mılletvekıllenmız bu
konularda farklı du^unuvorlardı Onlar,
seçmenlerine verdikleri vaatler uyarın-
ca bizden, 27 Mart verel seçimlerinden
önce, her ilçeye bir vuksekokul ve t'akul-
tenin derhal açılmasını istivorlardı. l ni-
versite henu/ çok zayıf imış, bırakın il-
çeleri, merke/de bıle dunyanın eksiği
varmış, kalitelı bilim adamı bulmak ge-
rekırmiş... Hıç onemli değıldi." Bır ılko-
kul binası va da herhangi bir >erde okut-
lar henıen açılmalı ve eğirime geçilme-
Uydi. Bina, malzeme, yurt ve en önem-
lisi kalitelı eğitim elemanı konulan. da-
ha sonra çoıulebilirdi..." Kuşkusuz.
vuksek eğıtım gıbı çok onemli bır ko-
nuda. yuce Turk ulusuna karşı yuklen-
dığımız cıddı sonımluluk bılıncı nede-
nıyle, 15ın kışjsel ve sıyasal çıkarlar
doğrultusunda çozulmesını benımseye-
mezdık Bızler konuvameslekı veaka-
demık dene> lenmız. bılım ve akıl-man-
tık ılkelen doğrultusunda bakmak du-
rumundavdık
Ardından hızmetlı ve memur alımı
ıçın açtığımızsınav largeldı Seksenkı-
şılık bo^ kadro ıçın, 2500 ba^vurunun
olduğu bu sınavlarda, "hak-hukuk.eşit-
lik ve kalite' deyıp ba^anlı olanlan al-
dığımız ıçın savın mılletvekıllenmız
ıle bır kez daha farklı duşunmuş oluvor-
duk "Ünrversiteyi biz kurduk, uzerin-
de de hak ve soz sahibiviz" şekhnde
ozetleyebıleceğımız bır sıyasal tutum
doğruluguna ınandığımız evrensel ve
çaâdaş eâıtım ılkelenyle bagdaşmıv or-
du"
Peş peşe gorevden aünış vedonuşum:
Sa> ın Cumhurbaşkanım. temelde ozet-
lemeve çalıştığım ışte bu nedenlerle ve
sıyasılenmızın baskısı sonucu ve hak-
MZ olduğuna ınandıgım sıyasal bır ka-
rarla. 13 Ekım 1993'te kurucu rektor-
luk gorevınden alındım Danıştay Be-
şıncı Daıresı nın, yaptıgımız başvuru
uzenne aldığı geçıcı y urutmey ı durdur-
ma karan ıle kısa sure sonra tekrar go-
reve dondum Bu arada yerel basın ve
T\ araulığıyia, hakkımda çıkarılan
•yolsu/luk. zimmete para geçirme ve
adanı kayırma' gıbı suçlamalar sonucu.
yonetım olarak ıkı kez \ OK. un soru^-
turma ve denetımınden geçtık ve ak-
landık Ancak. ıkı av geçmeden "Go-
revde kalırsa prestij kaybederiz ve se-
çünlerdeşansımızazalır" ^eklındekı sı-
vasal baskılarla, ıkıncı kez gorevden
alındım Bu arada 'Danıştav Beşinci
Dairesi' oybırlıgı ıle "vurutmevi dur-
durma karan' aldı Bu karara yapılan
ıtıraz •İdari Dava Daireleri Genel Ku-
rulu'nca bıre kar^ı on altı oyla reddedı-
lınce uçuncu kez gorevıme dondum
Nevarkı sayınmıllervekıllenmızınyo-
gun baskılan sonucu en yuksek ıdan
yargı mercıı olan Danıştav ın çok açık
kararlanna karşın 'uçlu kararnanıe" ıle
ve uçuncu kez gorevden alındım Ko-
nu halen Danıştay ın gundemındedır
Ama ne var kı ışın boyutlan degışmış
veartıksadecebcndegıl temsılettığım
'rektorluk makamı" ve Onsekiz Mart
Unıversıtesı, tazlasıyla yıpranmış du-
rumdadır
Şu hususu hemen belırtmek ıstenm
kı ısrarlayargıyolunagidişim kesinlik-
le kişisel bir çıkar va da makam hırsın-
dan kay naklanmanıaktadır. Ben bu işe,
benitanıvanlannçokiyibildiğibir Ça-
nakkalesevdası \ u/unden atıldını. Biz-
ler universite ve akademik mesleğe rek-
torolmak için girmedık \sli gorevimız
araştırma ve eğıtımdir. O nedenledır ki
Ekim 1994"te yapılacak rektorluk se-
çimlerine hiçbir şeküde adav olmavaca-
gımı da resmen açıklamış bulunuyo-
rum. Biz sadece, dev letin temelini oluş-
turduğuna inandığımız hukukun us-
tunluğu prensibinin kavgasını vermeve
çalışıvoruz. Birdeçokiyi niyetlerle,ide-
alist duy gu ve hevecanlarla giriştiğimiz,
guzel sonuçlar doğuracağına ınandığı-
mız bu gorev ve misvonun. birtakım ki-
şisel-siyasal çıkarlary uzunden engellen-
mesini kabul edemiyor ve açıkça ısvan
edivoruz. Sorunun ozu budur.
Aklımıza gelen haklı sonılar
Say ın Cumhurbaşkanım, tum bu olup
bıtenlerden sonra aklımıza sıze sormak
ısteyıp de fırsat bulamadığımız şu so-
rulargelmektedır Bır universite rekto-
ru ve bılım adamını uç kez gorevden
alırken. dordu de DYP lı Çanakkale
Mıllervekıllenveonlannetkısındeolan
sınırlı bır ust duzey burokrat ve ı^ada-
mı çevresı dışında. kımlerden bılgı al-
dınız1
Daha onceden makama arzettı-
ğım ıkı mektup ve belgeler sıze ulaşa-
bıldı mı' Acaba olavlan bır de ışın ba>
kahramanı olan benden dınlemek nasıl
olurdu1
Sokaktakı Çanakkalelının. unı-
versıtesınde olup-bıten hazın gelışme-
ler ıçın neler duşunduğunu hıç merak
ettınız mı' Çanakkale Barosu. Tıcaret
Odası ıle Sanayı ve l^adamlan Derne-
gı basta olmak uzere toplam otuz uç
meslek odası dernek ve sendıkanın
konuya ılışkın duyarlılıgını yansıtan ve
taks ıle ulaştırılan bıldınlen ıle bınler-
ce ımzadan oluşan dılekçeler makama
kadar ıletıldı mı' Iletıldıvsetumbugo-
ruş v e duşunceler dikkate alındı mı9
Ote y andan konunun bır de hukuksal
boy utu v ar Danıştay 'm çok açık karar-
lanna karşın tam uç kez gorevden nasıl
alınabiliyordum? Hangi biiv ük suçu iş-
lemiş de boylesine bir muameleye layık
gorulmuştum? Bildiğim ve inandıgım
kadanv la tek suçum, eğer o da suç ise,
"millervekillerinin rektorii olmamak.
icraatım sırasında aklın, bilimin ve hu-
kukun evrensel ilkeleri doğrultusunda
hareket etnıek" olnıuşrur.
Işte bu nedenledır kı SayınCumhur-
başkanım. son kez gorevden alınışım-
dan kısa bır sure sonra, Danıştay Baş-
kanı'nı zıyaretınız sırasında soyledıgı-
nız, "... Biz hukukun üstünlüğüne her
zaman saygıü olmuşuzdur..." sozlennı
televızyondan, acı bır tebessumle ızle-
dım Aynı şekılde. eskı Dışışlerı Baka-
nı Sayın HiknıetÇerin'ın gorevden alı-
nnı konusunda basında çıkan, "Ben,
menılekete hizmet eden bir insanı gorev-
den alarak, gururuyla oynamam'şek-
lındekı sozlennızı de ıncınmış bır gu-
rur ve burukluk ıçınde okudum Oyle
ya, ben de ulkeme hızmet etmek ve Tur-
kıye'ye olan borcumu odeyebılmek
ıçın, Ankara ve ODTU'dekı kurulu, ra-
hat ış ve aıle duzenımı bozup Çanakka-
le ye gıtmış. benım gıbı gerçekten va-
tanını seven ve sadece bu amaçla Ça-
nakkale'ye gelen bıravuçıdealıstarka-
daşımla bırlıkte, bu kutsal vatan koşe-
sının şanlı geçmışıne yaraşır bır unı-
v ersıte kurabılmek ıçın gece gunduz de-
medem, buyuk bır şevk ve heyecanla
çalışmıştım Nıtekım kısa sure ıçınde
çok guzel şeyler de başlattık, gerçekJeş-
tırdık
Bunlan, Çanakkalelıler çok ıyı bıl-
mektedır Tum bunlann karşılığı yargı
kararlanna karşın uç kez gorevden alın-
mak mı olmalıydı9
Işte bu nedenledır
kı haklı olarak.
u
Acaba bir bilim ada-
mı ve universite rektonınün de boy1e bir
durumda gururu incinmez ve şahsmda
temsil ettiği universite yıpranmaz veya-
ra almaz mı" dıye kendı kendıme sor-
maktayım Saygılanmla
ARADABIR
YRD. DOÇ. DR. SERAP ETİKE
Gazi Üni. Öğretım Üyesı
Sınıf Öğretmeni ve Resim
Oğretmeni AtamalarıEğıtım sorunlarımıza bır yenısı daha eklendı Insan ya-
şamınıneğrtımaçısından en onemli donemı olan 7-12yaş
eğıtımı, bu alanda eğıtım gormemış kışılerın ellerıne bı-
rakılıyor Unıversıtelerde, başka oğretmenltk programla-
rından mezun olar kışıler ılkokullara sınıf oğretmeni ola-
rak atanıyor
ilkokuldonemı gerek ınsanın çabukoğrenıcı alıcı, kav-
rayıcı oluşu açısından gerek temel bılgı, gorgu, tavır, alış-
kanlık ve davranışların kazanıldığı bır donem olması açı-
sından gerekse bu donemde oğrenılen erın kalıcı olma-
sı, değıştırılmesının çok zor olması açılarından son dere-
ce onemli bır donemdır
Bu donemde eğıtımın çok doğru, tutarlı ılkelere dayan-
ması gerekır Toplumun temel kurumlanndakı ılkesızlık,
ardından yozlaşmayı getırır, bu kurumlarzamanlabozul-
maya başlar, doğru-yanlış bırbırıne karışır, toplum da
bundan zarar gorur
Bır başka yanlış uygulama da sanat eğıtımı alanında
yaşanmaktadır Uygarlığa gıdenyolsanattan geçer Top-
lumu oluşturan bıreylerın doğru bır sanat eğıtımı alma-
ları uygarlığa atılan bır adımdır Yaşamı evrensel kavra-
yabılmek, zekayı en verımlı, olumlu ve uyumlu kullana-
bılmek sanat eğıtımı ıle olasıdır Sanat eğıtımının, bu
alanda eğıtılmış yetkılı oğretmenlerce venlmesı gerekır.
Yıllardan ben eğıtım fakultelerının resım-ış eğıtımı bo-
lumlerını bıtırenler ortaokul ve lıselere resım oğretmeni
olarak atanmaktadırlar Bu atamalar dışarıdan bakınca
olağan gorunmektedır Oysa eğıtım fakultelerının, resım-
ış eğıtımı bolumlen altında çeşıtlı anasanat dalları bulun-
maktadır Bunlar arasında yalnızca resım eğıtımı anasa-
nat dalı oğrencılerı resım oğretmeni olmak uzere eğıtıhr-
ler Grafık, seramık, tekstıl, heykel gıbı obur anasanat da-
lı programlarında, resım, resım eğıtımı, resım oğretımı, re-
sım teknolojısı ıle teorık ve uygulamalı hıçbır ders yoktur
Buna karşın bu programların mezunları, resım oğretme-
ni olarak atanmaktadırlar Fakultede dort yıl kendı ozel
alanlarında eğıtım goren bu gençlenn ış bulabıleceklerı
alanlar çok sınırlıdır işsızlık onemli bır sorundur, ancak
bu sorun daha akılcı bır yolla çozumlenmelı ve toplum
bundan zarar gormemelıdır
Bu eğıtım sorunumuza en doğru çozumu, resım-ış eğı-
tımı bolumlerının deneyımlı oğretım elemanları bulabılır-
ler Programların yenıden duzenlenmesı, ılk ıkı yılın 're-
sım oğretmenlığı' formasyonu kazandıracak nıtelıkte re-
sım eğıtımı anasanat dalı programı ıle ortak olarak hazır-
lanması onerılebılır
Ekonomilerin "uyum" sürecinde iletişim
Artık ekonomilerin ulusal bazdan uluslararası alana geçtığı \e
değerlendınldığı düşünülecek olursa ıletışım sürecı ıçınde bılgının
serbestçe dolaşımının adaletlı dağılım ıle bırlıkte gerçekleştırılmesı,
her şeyden önce dünya refahı ve banşı ıçın buyuk onem
kazanmaktadır
ŞEVKET SAYILGAN Marmam Üni Iletışım Fak. Arş Gör.
B
ugun yaşadıklanmız. yıllar
sonra bır tanhçının kalemın-
den ıncelendıgınde buy uk bır
degışımın dogum sancılan
yaşandıgıgorulecektır Insan-
İık tanhı, geçırdıgı evreler ıtı-
barıvla her zaman bellı guçlenn egemenlı-
gı altında kalmıştır Gunumuzde yaşadıgı-
mız ıse 3 Şok olarak da nıtelendınlen en-
tormasyon çağıdır(1) Bu çağın egemen gu-
cu ıse bılgıdır
Tanm toplumunda yaşarken şiddet'ın sa-
nayı toplumunda para'nın ve şımdı de en-
formasyon toplumunda bilgi'nın egemen ol-
duğu duşünulecek olursa dengelenn her ge-
ı,en zaman ne kadar duvarlılaştıgı da (has-
sasla^tığı da) ortaya çıkacaktır Ancak şu da
unufulmamalıdır kı savmış oldugum bu guç-
ler arasında en demokratık olanı bilgi'dır
Şiddetde servetde tanımlan ıtıbanyla guı,-
lıılenn \e zengınlenn elındedır Oysa bılgı-
nın devnmsel ozellığı ısezayıflann ve yok
sullann da sahıp olabıleceğı bır guı, olma-
sıdır (2) Ayncabılgının almışolduğurol ıle
baglantılı olarak yaşadığımız en buyuk de-
ğışıklık kaslara degıl de akla dayalı olan ye-
nı bır servet y aratma sıstemının doğmasıdır
Ancak bılgının dağılım >eklı, terazının den
gesinı oluşturan temel faktor olması sonu-
cu Jİetışım olgusunu çok daha onemli hale
getırmektedır Boylesine ıç ıçe (gınft) bır
yapıda bılgının ekonomık değennın olma-
sı. gelışen modern toplum ımajında sınırsız
tuketım gereksınımlennı karşılamada zor-
lanmasına neden olmaktadır Ekonomık ka-
rarlaralınırken toplum kesımlennın ıletışım
kanallan yoluvla bılgılendınlmesı çok da-
ha sağhklı sonuçlar ortaya çıkaracaktır
Gunumuzde sıstemın çarkları bırbın ıçı-
ne o kadar geçmı^tır kı her olav başka orga-
nızasyonlan da doğrudan etkılemektedır
Sonucunda da ekonomıler bırbırlenne kar-
şı a^ın derecede duyarlılaşmış ve ekonomı-
lenn butunleşmesı (entegrasyonu) surecıne
gınlmıştır Orneğın ıletışım olgusunun bu
derece gelışmedığı donemlerde kapalı eko-
nomılenn de uygulanmasından dolayı her
toplumun dı> olav v c sorunlara karşı ekono-
mılennı koruması kolaydı Bugun ıse bır ul-
kcdekıdoğalatetyada sıvasal ıstıkrarsızhk
karşısında toplumlann ekonomılerının et-
kılenmemesı hemen hemen olanaksızdır Bu
durumun en onemli nedenlerınden bınncı-
sı ıletışımın çok hızlı gelı^mesı ıle bırlıkte
ekonomilerin etkıve çok açık olması. koru-
nacak zaman bıle bulamamaları yanı bır
dunya koyunde yaşiyor olmamız (Mc Lu-
han'ın gonışu) ıkıncısı ıse bugun ekono-
milerin uretımın he^aşarna^ında b:rbırlen-
ne gereksinim duy maları sonucu olu>an so-
runlann urelımlerıne de etkı etmesıdır \a-
nı uı-uz ve bol uretıın i(,ın gereklı olan etken-
lerın değışık toplumlann denetımlerı altın-
da olmasıdır (•?)
Herhangi bırınde meydana gelen sorun
uretım aşamasinda obur toplumlan etkıle-
memesi kaçınılmaz olmaktadır
Işte bovlesınc vazgcçılmez bır konuma
gelen iletişim,artık sıvasetın bıle onune ge-
çen ekonomının en onemli dınamığını oluş-
turmaktadır Mınan kararlarda ıletışım olgu-
su da du^unulmektc etkı oranları hesaplan-
maktadır Çunku ıletışım surecının etkıyı
arttırmak y a da azaltmdk gıbı çok buyuk bır
sılahı \ardır Demokrasının de en onemli
destekçısı konumundaolan iletişim,demok-
rasının tum kurum ve kuruluşları ıle geliş-
mesinde. benimsenmesınde bırleştınçı (ka-
talızor) etkıye sahıptır Ancak bu olumlu ge-
lışmeler vanında artık uvgulamada ortaya
çıkan olumsuz gelışmeler de bır sorun ola-
rak karşımızdadır
Devletyonetımındealınan kararlann on-
celıkle sankı ıletışım suzgecınden geçmeden
uvgulanabılırlığı sınırlı duruma gelmekte-
dır Bu durum da gunumuzde adfandınldı-
ğı gıbı "Medy a Demokrasisi" kurumunu or-
taya çıkarmaktadır Bılgının guç olarak ka-
bul edıldığı boylesı bırortamda ıletışımka-
nallarına egemen olanlar "seçilmişler" uze-
rınde çok buyuk bır etkıye sahıp olmakta-
dırlar Bu etkının en fazla duyulduğu du-
rumlar ıse ekonomık polıtıka ve kararlardır
Ekonomının boylesine gelıştığı ortamlarda
ıletışım kanallannın bilgi'nın dağılımında
yapacaklan cn kuçuk bırdengesızlık buyuk
gelırtransferlenneve sonucunda datoplum-
da gelırdağılımı bozukluklanna neden ola-
bılmektedır Boylesı bır durum da çağdaş
ekonomı polıtıkalannın temel felsefesı olan
"pastanın buy urulmesi yanında adaletü pay-
laşımrna da ters duşecektır Avnca çok da-
ha tehlıkelı sonuçlardan bın de ıletışımın
guvenılırlıgının sarsılmasıdır Iletışımın gu-
venılırlığının sarsılması ılk planda buyuk
bır tehlıke gıbı gozukmemesıne karşın arka-
sından demokrasının yara almasına, berabe-
rınde de demokrası dışı guçlenn ortaya çık-
masına neden olacaktır Yukanda da belırt-
tığım gıbı ekonomı bugun toplumlann on-
celıklı tercıhlen arasında bınncı sıradadır
Sıvasetın oluşumuna yon veımekte. kapsa-
mını çızmektedır
Boyle olunca da ıletışım olgusu ıçınde
ekonomı ve yonetımın kararlan buvuk bır
nesnellık (objektıflık) ıçınde değerlendınl-
melıdır \vnca bilgi'nın para olduğu da du-
şunulecek olursa dağılımının ekonomı yo-
netımı ıçın ne kadar yaşamsallık(hayatıyet)
taşıdığı da ortaya çıkacaktır
Sonuç Artık ekonomı lenn ulusal bazdan
uluslararası alana geçtığı ve degerlendınl-
dıgı duşunulecek olursa ıletışım surecı ıçın-
de bılgının serbestçe dolaşımının adaletlı
dağılım ıle bırlıkte gerçekleştınlmesı, her
şeyden once dunya refahı ve banşı ıçın bu-
vuk onem kazanmaktadır
Yaşadığımız sorunlar gostermektedır kı
uluslararası alanda bır ekonomık kalkınma
sağlanmadan bır banştan soz etmemız
mumkun değıldır Boylesı gerçekler karşı-
mızdayken ıletışımın bılgı dağılımı gıbı en
onemli ışlevınındengelı veıstıkrarlı ekono-
mık butunleşmedekı rolu unutulmamalıdır
Son soz kısa surelı ozel çıkarlarımız.
uzun donemde genel sorunlanmızın nedenı
olabılır
PENCERE
(1) Alvın Toffler, \enı Guçler Yenı Şok-
lar Çe\ Belkıs Çorakçı. Altın kıtaplar, Is-
tanbul 1992, s 28
(2) Age s 35
(3) Robert Pıcard. Medıa Economıcs,
Londra 1989 s47
Penguin Yayınevıûn vQy
S E Ç K İ N Y A P I T L A R
(ingilizce orijinal)
f CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ'NDE
• Tom Jones/Henry Fielding
• Frankenstein/Mary Shefley
• MacbethAVIIıam Shakespeare
• King Lear/Wiiam Shakespeare
• NorthandSouth/ElcabethGâske]!
• Lord Arthur Saville's Crime/Oscar VVılde
• Persuasion/Jane Austen
• The Adventures of Tom Sawyer/Mark Tvrain
• ATaleoftheTVvoCities/ChariesDtckens
• Kim/RüdyaftJ Kij^ir^
TARTIŞMA
Bursa İpekçilik Enstitüsü
Her Kitap 140.000TL (ûyelere indirimli)
Cumhurn'et Kıtap Kulubu
Çağ Pazaıiama 4 Ş Turkocağı Cad i9/4ICağaloğlu-tstanbul
Tel 512 05 Oi
B
ugun ulkemızde
vaşananbırıakım
çapraşık ıhşkıler
sonucu doğalve
kulturel çev remız
saldınya
uğramaktadır Orneğın Kultur
Bdkanlığımız vıırt dışına
kaçınlmışKarun Hazınelen nı
ulkemıze getırtıp. Turklenn ılk
yurduOrta Asya dakıGokturk
Örhun Anıtlan na ılgı
gostenrken, Anadolumuzda
y aşanan y anlışlıklara duv arsız
kalmaktadır Buduyarsızlığa
bır ornek v ermek gerekırse ışte
Bursd ıpekçılığırun sımgesı
Tohum Mektebı v a da
Ipekçılık Enstıtusu olarak
bılınen tanhsel yapının
vazgısı
Tohum Mektebı 1884 yılındd
Japonlar ınışbırlığıyle
v aptınlmış. ıpek kozası
uretmeyeyonelıkbıryapıdır
Burdda tohumundan
bdşldvarak değerlı Bursa
ıpeklısı olana değın ıpek
boceğının yaşadığ) seruv ene
ılışkın bır eğıtım venlmiştır
kentımi7 Bursa tdnhsel
Ipeky olu uzenndedır v e Bursd
Ipekçılığı Osmdnlı donemınden
ben ulke ekonomısıne dğırlığını
koy muş bır ışkoludur
L lkemızın ıpek kentı Bursd da
geçmıs,ın dokumacılığınddn.
gunumu7un tekstıl sanayısıne
ulaşdnd değın ıpekçılığımıze
\ on \ eren kuruluş ışte bu
Tohum Mektebı y a da bılınen
oburddıyla İp>ekçıhk Enstıtusu
olmu^tur
Bugun Tohum Mektebı.
ulkemız uzenne oy nanan
oy unlard alet olan şenat
ozlemcılennın elınde yıtıp
gıtmek uzeredır Daha açık bır
anlatımla Mıllı Eğıtım"ın
kullanımına bırakılmış yapıda
şu an kaçak olarak bır
ımam-hatıp hsesı \ dpımı
surdurulmektedır
Selma Erdal
ıı er
PAZ\R GLNLERİ HARtÇ HERGLN
bAAT 22 00 DEN İTİBAREN
BEBEK OTEL / BEBEK BAR
(E\T)ETP^ACAD \ 0 1H 115
BiBtK IbTANBlL
TEL: (212) 26^ W 00 01 FAKS: (212) 26S 2^
Madalyonun Iki Yüzö...
Nataşa, Rusça bır sozcuk, bızdekı Ayşe ya da Fatma
gıbı 'harcı-âlem'bır kadın adı, ama, artıkdılımızdeNata-
şa, orospu anlamına gelıyor
Kuzey komşumuzda, Sovyet duzenı çoktukten sonra
aç, çıplak, ışsız kalan guzel Rus kızları, turıst kımlığıyle
sınırlarımızı zorluyorlar Kadına aç Turk erkeklerıne be-
yaz ten, sarı saçtan oluşan yenı bır pazar kuruldu
1917 Devrımı'nde bu pazarın bır başka tum kurulmuş-
tu 'Kızıl' korkusuyla Istanbul'a sığınan Beyaz Ruslar,
Beyoğlu'na yerleşmışlerdı, Istıklal Caddesı'nde pren-
sesten geçılmıyordu, 'proletarya devrımı', arıstokratları
kaçırmış, kımı Parıs'e, kımı Istanbul'a, kımı bılmem han-
gı kente kapağı atmıştı
Bu kez ış değışık
işsızlık ve yoksulluk, proletaryayı goçe zorluyor
Rusya'da karmaşa dızboyu' Mafya, topluma egemen,
işsızlık erkeklerı gayrı meşru yollara ıtıyor, kadınları
orospulaştırıyor, ahlaksızlık sınır otelerıne yayılan kadın
tıcaretı bıçımıne donuşuyor, fuhuş gırla
Komşumuz, komunıstlık deneyımını pahalı odedı
Rusyaçoktu.dağıldı
Değıl mı'
•
Evet, geçerlı soyleme gore olayın bır yuzu bu, ama,
madalyonun arka yuzunu çevırınce ortaya bır başka
gerçek çıkıyor ve bır tek gazete başlığında bıle bılıncımı-
ze çarpıyor Istersenız o gazete başlığını bır daha oku-
yalım
"Amerıka ıle Rusya dunyayı paylaşıyorlar.."
Doğru mu9
Pekı, çoken dağılan, erkeğı mafıozıleşen, kadını oros-
pulaşan, açlık, kıtlık kargaşayla yok olan bır toplumun
yonetıcılerı, gezegenımızın super gucuyle masaya otu-
rup dunyayı nasıl paylaşabılır'
Ikıncı Dunya Savaşı sonuçlanırken ABD Cumhurbaş-
kanı Roosevvelt ıle SSCB lıderı Stalin, dunyayı masada
paylaşmışlardı, bu kez Clinton la Yeltsin dunya harıta-
sını baklava tepsısı gıbı mı goruyorlar? Al elıne bıçağı,
dılmeye başla1
Şu dılım senın, bu dılım benım
Nataşa nın Moskova'dakı patronu, boyle bır pazarlık
gucunu nasıl elınde tutuyor?
Hanı Rusya, Amerıka ya muhtaçtı'?
Dağılmış, yok olmuş, bozguna uğramış, tum ağırlıkla-
rını yıtırmıştı'
•
Bır 'super guç' ne denlı kuvvetı elınde bulundursa da
dunya coğrafyasına butunuyle egemen olamaz Tarıhın
bıze oğrettığı budur NeCengiz ne iskender, ne Sezar,
ne Napolyon ne HHler dunyayı avucuna alabıldı Bugun
ABD'nın Irak ta ya da Haıtı de ortaya koyduğu guç goste-
rısı, Çın'e ışlemez, Hındıstan'a sokmez, Bosna da pısar,
stratejik dengelenn yasalarını ıyı hesaplayan bır ıkıncıl
ya da uçuncul gucun, kımı zaman bırıncıl gucu yendığı
çokgorulmuştur
Mustafa Kemalın de ulusal tarıhımızde bıze oğrettığı
yasa ve mıras bıraktığı ders budur
Pekı, bu dersten çıkarılacak sonuç nedır"? Gazete baş-
lıklarına gore ABD ıle Rusya dunyayı paylaşıyorlar,
ama, paylaşabıldıklerı tum dunya olmayacak, kımı bol-
gelerde 'nufuz pazarlığı' yapacaklardır
Turkıye'yı ılgılendıren konu budur
Ulkemız, bugun perışan gorunuyor parçalanma eşı-
ğıne gelmış IMF'nın denetımıne ekonomısını emanet
etmış, şerıatın saldırısı altında şaşkınlaşmış, terorle ka-
na bulanmış, halkı bezmış bır umutsuz ulke gıbıyız
Madalyonun bır yuzu bu
•
Ya otekı yuzu'
Sakın madalyonun otekı yuzunu unutmayalım, bılıncı-
mızdensılmeyelım
Çunku -bu gıdışle- madalyonu tersıne çevırmek zo-
runda kalacağız
TEŞEKKUR
Sevgılı kızımız
Tuba'nın
rahatsızlığını zamanında teşhıs edıp. başanlı bır
amelı>atı gerçekleştırerek sağhğına kavuşturan.
Özel HUZUR HASTANESİ doktorlanndan
KBBuzmanıOp Dr Büleilt Bİbercİ'ye
• • •
Anestezı uzmanı Dr Imren Özer'e
Amelıyat hemşıresı Leyla Şengül'e
Servıs hemşıresı Senhan Canbeylı'ye
ozellıkle çok >akm ılgılennı bizden esırgemeyen
Op. Dr. Mustafa Şener'e
teşekkuru borç bılınz.
LÜTFÜBALKAYA
ÇAGOAŞYAYINLARI
Gazi M. Kemal Atatürk
SÖYLEV l-ll
Bas Haz HV Velidedeoğlu
150 OOOTL (KDV ıçınde)
Cumhurıyef Kıtap Kulubu
Çağ Pazar!ama A.S. Turkocağı Cad 39/41 V343o4) Cağaloğlu-lsfanbul
7
ÇAGDAŞYAYMURI
Hıfzı Veldet
Velidedeoğlu
İLKMECLİS
Milli Mücadele'de Anadolu
2.BASI
Hıfzı Veldet Velidedeoğlu bu kıtabında 23
Nısan 1920'den başlayarak çalıştığı Ilk
Meclıs'ın, turlu yonlerını, renklı kışılerını
anılarına, gunce ve gozlemlerıne, ozellıkle
de açık ve kapalı oturumların tutanaklarına
dayanarak kendıne ozgu akıcı bır dılle
anlatmaktadır