19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7EYLÜL1993SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 11 Renault-Volvo evliljği • PARİS(AA)-Fransız Renaultfirmasıile İsveç Volvo şirketi bir holding çatısı alunda birleşti. IkT şirketin otomobil, kamyon ve otobüs imalat faaliyetleri yeni holdinge devrediliyor. Holdingin yüzde 65 hissesi Renault'nun. yüzde 35 hissesi ise İsveç firmasının elinde bulunacak. Edouard Balladur hükümetinin 1995 yılı içinde özelleştirmeyi tasarladığı Renault ile Volvo arasındaki yakınlaşma 1990'dabaşlamıştı. • ANKARA (ANKA) - Yılın ilk yedi ayında bütçeye, vergi zam ve gecikme cezalan, idari ve adli cezalar ve trafik cezalanndan toplam bir trilyon 387 tnilyar lirahk gelir kaydedıldi. Maliye BakanlığTnın verilerine göre ocak-temmuz dönemindeki ceza gelirlerinin büyük bölümü vergi ile ilgili alanlardan elde edildi. Vergi ile ilgili cezalardan yedi ayda bir trilyon 152 milyar lirahk tahsilatyapıldı. Bunun810 milyar liralık bölümünü gecikme zammj ve faiz, 342 milyar lirahk kısmını da vergi cezalan oluşturdu. Aynı dönemde 100 milyar lirası adli, 64 milyan da idari cezalardan olmak ûzere toplam 164 milyar lirahk para cezası geliri elde edildi. Trafik cezalannda yedi ayda yapılan tahsilatda 71 milyar lira düzeyinde gerçekleşti. Külçe alüminyum dalgalanmada •SEYDİŞEHİR(AA)- Konya'nın Seydişehir ilçesinde kurulu Etibank'a ait tesislerde üretilen Etial-7 külçe alüminyum fiyatı uluslararası borsalardaki değışım paralelinde yeniden belirlendi. Yeni düzenlemeyle külçe alüminyumun tonfiyatı16 milyon 880 bin liradan 16 milyon 8% bin liraya çıkanldı. Erdemir'den zam • EREĞLİ(AA)-Ereğli Demir Çelik Fabnkalan'nda üretilen yassı mamullere, dün sabahtan geçerli olmak üzere, ortalama yüzde 5 ile 10 oranında zam yapıldı. Zanûı satışlara başlandı. Erdemir Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre hazır siparişlere ait mal bedelini zamdan önce ödemiş olan müşteriler. fiyat aruşından etkilenmeyecek. Körfez kpizî mazi oluyor • KAHİRE(AA)-Arap ülkeleri. Körfez Savaşı'nın olumsuzetkilerini üzerlerinden atmaya başladılar. Arap Ülkeleri BirliğTnin üye ülkelerin ekonomileri hakkjndaki yıllık raporuna göre Arap ülkelerinde büyüme hızı geçen yıl yaklaşık yüzde 14 olarak gerçekleşti. Arap ülkeleri. bu hızın bile yine de beklentilerin alunda kaldığmı belirtiyorlar. Raporda. Arap ülkeleri ekonomileri şöyle değerlendirildi: "Yeni parasal ve mali politikalara uyuma bağlı olarak, Arap ülkelerinın çoğunda enflasyon düştü ya da istikrarh seyre girdi. Arap ekonomilerinin gösterdikleri bu iyi performansa rağmen, bölge, Körfez krizi sırasında ekonomik faaliyetlerdeki düşüşü telafı edemediler. Arap ülkelerinde 1992 yıh öncesindeki üç yılda bü>-üme hızı ortalaması yüzde 1.7'de kaldı, milli gelir ortalama yüzde 1 azaldı."' İngiliz yatırım bürosu • ANKARA (ANKA) - İngiltere Ticaret ve Sanayi Bakanlığı, ilk yurtdışı İngiliz yatınm bûrosunu Ankara'da açü. Bürçnun başına getirilen İngihz işadamı Dr. Robert Hartley, büroyu bir çeşit "evlük bürosufna benzeterek Türk ve İngiliz firmalanna uygun ortak bulmaya yardım edeceğini bildirdi. Hartley. büronun açılmasından bu yana geçen bir ayhk sörede 18 ciddi başvuru aldıklannı belirtti. Çillerve Lady Di tokaları • ANKARA a BA)- Bayanlar:çin toka üreten bir firma, ABD Başkanı Bill Clinton'ır eşi Hilary Clinton ve Prens Charles'tan aynlan Lady Di \s Başbakan Tansu Çiller'i ilailarda buluşturdu. Söz konu-u fırmanın verdiği ilanlarda.toka çeşitleri tanıtılırkeı. "başanlı". "moderrf, "güzel", "zeki", "gizemli" '"sportmen", "özgûr" \i "egzotik'" tanımlamılan yapıldı. Pamukta başlayan prim sisteminin altyapısının yeterli olmadığı savunuluyor Primsistemi tekstüciye yaradıANKARA (Cumhuriyet Bû- rosu) - Pamukta başlatılan prim sistemi uygulamasınm, yeterli altyapıya sahip olmadığı için yalnızca tekstil sanayicisinin işi- ne yarayacağı belirtihyor. Tanmsal destekleme sistemi- ni kökten değiştirerek Hazine'- nin yükünü azaltmayı amaçla- yan Başbakan Tansu Çiller'in pamukta başlattırdığı örnek uygulama konusunda bürok- ratlann görüşleri şöyle: HAZİNE'Npi TÛKÛt KİTIer ve birtikler aracılığıyla gerçekleştiriien tanmsal destek- lemede en önemli yük, stoklar- dan kaynaklanıyor. Devlet ola- rak aidığınız üriinü stokta tut- mak büyük maliyetlerle gerçek- leşebiliyor. Prim sisteminin bu yükii ortadan kaldırabilmesi için özel kesimin elinde stok yapabi- leceği silolan. depoları olması gerekir. Bu da zaman ister. Kısa dönemde devletin bu maliyetler- den kurtulması mümkün göriin- müyor. KAÇAK SOBUNVt İkinci bir nokta, kaçaklarla ilgili. Ye- ni sistemle, satüğı ürünün mik- tannı belgeleyen üreticiye. kılo başına belirlenen destekleme primi ödenecek. İyi bir denetim yapılamazsa, burada da ciddi kaçaklar olacaktır. POLİTİKETKtt Sistemin en önemli sorunlarından birisi de politik etkilere açık olması. "He- def fiyat" belirlenirken, hü- TANSU CİLLER- Sanayicilerimize dünya fıyatlanndan girdi sağlamak, ihracatımız açısından çok önemlidir. Duraklayan tekstil ihracatımızı canlandıracak bu sistem işlemeye başlarsa borsalar da canlanacaktır. EROLBARAZ - Sistemin düşüncesi olumlu. Ancak uygulamaya hazırlıksız başlanmıştır. Pamuk üreticilerinden şikâyetler geliyor. Pamuk çıkmaya başladı, ama ortada para yok. Çiftçiye verileceği söylenen prim, peşin verilmelidir. IZMIR TİCARET ODASI 'Prim sistemi özel kesime yük getirecek' İZMİR (AA) -1993-1994 sezonunda pamukta uygulanmasına geçilen prim sisteminin, devletin yükünû özel kesime kaydıracağı, tüccar. sanayici ve ihracatçının, dünya piyasalanna uygun fıyatlardan mal temin edebileceği bildirildi. İzmir Ticaret Odasfnın destekleme alımlan ile ilgili raporunda, tanm sektörünün çeşitli özellikleri nedeniyle desteklenmesi gereğinin genelde kabul edildiği, ancak destekleme yöntemlerinin tartışıldığı belirtildi. Raporda sistemin avantajian şö> le açıklandı: "Devlet destekleme alımı yapmakla yükümlü olmadığı için finansman yükü hafifleyecek. Bu yük özel kesime kaydırılmış olacak. Tüccar. sanayici \e ihracatçı, serbest piyasa koşuîlarında teşekkül edecek diinv a piy asalarına uyumlufiyatlardan mal temin edebilecek. AT tanm poltikasına cntegrasyonda bir adını atılmtş olacak. Üreticiye prim ödenmesi sırasında istenecek belgelerle, tanm ürünleri ticaretinde belge düzenleme uygulaması artacak ve vergi gelirlerinde artış sağlanacak." Raporda, üreticilerin ürünlenni 1 -2 ayda piyasaya sürmelerinin. arz fazlalığına ve fiyatlann düşmesine yol açarak ödenmesi gereken primi yükseltmesı ve devletin mali yükünün artması da sistemin sakıncalı yanlan olarak gösterildi. kümetin sınırsız yetkisi var. Bu- nu sınırlayabilecek bir düzenle- me getirmek, Hazine'nin yükü- nü azaltmayı sağlayabilirdİ. TZOB Başkanı Baraz da yaptığı açıklamada, sistemin olumlu bir düşünce olduğunu belirterek "Ancak uygulamaya hazırlıksız başlanmıştır" dedı. Pamuk üretidlerinden şıkayet- ler gelmeye başladığını belirten Baraz. "Pamuk çıkmaya başla- dı, ama ortada para yok. Çiftçi- ye verileceği söylenen prim, pe- şin verilmelidir "dedı. ANAP Genel Başkan Yar- dımcısı Ekrem Pakdemirli, sis- temin kendi önerileri olduğunu. Ocak-temmuz döneminde sanayi üretimi ortalama yüzde 6.1 arttı Sanayi tenunuzdakıpıvdadıANKARA (AA) - Yıhn ilk 7 ayındaki ayhk ortalama sanayi üretimi. geçen yılki düzeyde seyretti. Temmuz ayında sanayi üretimi geçen yılın avnı ayına göre yüzde 8.1 oranmda arttı. Buoran 1992yıhnın temmuz ayında yüzde 5.9 olarak belirlenmişti. Devlet İstatistik Enstitüsü'nün (DİE) açıklamasına göre 1993 yılının ilk 7 ayındaki ayhk ortalama üretim artışı yüzde 6.1 oranında gerçekleşti. Bu oran. geçen yılın aynı döneminde de aynı düzeyde kaydedilmişti. Sanayi sektörüne ait sektörler itibanyla bakıldığında ise enerji sektöründe geçen yıhn aynı dönemine göre ocak-temmuz dönemindeki ayhk ortalama artış oranı yüzde 9.7 olurken bu oran imalat sanayiinde yüzde 6.6 olarak kaydedildi. Aynı dönemde madenciliksanayiinde ise yüzde 10.3 oranında üretim düşüşü yaşandı. Ocak-temmuz dönemindeki ayhk ortalama artış kapsamında en yüksek üretim artışı yüzde 14.6 ile metalana sanayiindegözlenirken kağıt ve basım sanayiinde üretim yüzde 8.7 oranında geriledi. Temmuz ayında en > üksek artış yüzde lOileenerji sektöründe yaşanırken. bunu yüze 9 ile madencihk sanayii izledi. Temmuz ayında ait sektörler itibanyla en yüksek üretim artışı ise yüzde 31 .'4 ite imalat sanayii kapsamındaki kağıt ve basım sanayiindegözlendi. Öteyandan. DİE'nin açıklamasına göre yılın ikinci çey reğinde. geçen y ılın aynı dönemine göre imalat sanayii üretiminde çalışanlann sayısı yüzde 1.7. üretimde çahşılan saat miktan ise yüzde 2.2 oranında azaldı.Buna göre üretimde çalışanlann sayısı 1993 yılının nisan-haziran döneminde. bir öncekiy ılın aynı dönemine göre devlet sektöründe yüzde 7.7 azalırken özel sektörde \ üzde 1.2 oranında arttı. Aynı dönemler kapsamında üretimde çahşılan saat. devlet sektöründe yüzde 9.2 oranında azalırken özel scktöfde ise yüzde 1 oranında vükseldi ancak şu andaki uygulamanın eksikhkler içerdiğini söyledi. Primin enflasyona bağlı olarak hafta hafta belirlenmesi gerek- tiğini savunan Pakdemirli. "Çiftçi malını bir an önce sat- mak iste>eceği için mal arzı çok süratli olacak, fiyatları çökerte- ccktir. Maalesef, köylü de bu ne- denle perişan olacaktır. Yanlış \apıyorlar"dedi. Başbakan Çiller de DYP'li milletvekıllerine seslendiği grup toplantısında, pamukta uygu- lanan yöntemin yaygınlaştınia- cağını belirterek şöyle konuştu: "Sanayicilerimize dünya fi- yatlanndan girdi sağlamak, ih- racatımız açısından çok önemli- dir. Duraklayan tekstil ihracatı- mızı canlandıracak bu sistem iş- lemeye başlarsa borsalar da can- lanacaktır. Bu sistemin, önümüzdeki ay- larda, yıllarda dikkatle takip edilmesi, bir yanltşımız, bir eksi- ğimiz varsa hemen bize büdiril- mesi ve buna elbirliğiyle işlerük kazandırdması son derece önem- lidir." DemirelAT'ye demokrasi dersi verecek Ekonomi Servisi Cumhur- başkanı Süİeyman Demirel, 12 EylüTde ATye "de- mokrasi dersi" verecek. Demirel, Ankara Anlaş- masfnın yürürlüğe girişinin 30'uncu yıldönümü nedeniyle İktisadi Kalkınma Vakfı'nın düzenlediği toplantıda konuşa- cak. 12 Eylül askeri müdahalesi- nin 13'üncü >ihna rastlayan toplantıda Cumhurbaşkanı Demirel'in A\rupa'ya "Tür- kiye'nin 30 yılda demokrasidekj Uerlemelerini" hatırlatarak "ATnin artık bu gerekçenin ardına saklanamayacağı" me- sajını vermesi bekleniyor. Gümriik birliği süreci Türkiye'nin Ankara Anlaş- ması ile üstlendiği gümrük birli- ği yükümlülüğünü yerine getir- me sürecini başlattığını vurgu- layacak olan Demirel. Toplu- luk'tan da aynı sağduyunun beklendiğine işaret edecek. Süleytnan Demirerin pazar günkü toplantıda 1 saati aşan uzun bir konuşma yapacağı be- lirtiliyor. Demirerin konferans biçi- minde yapacağı konuşmayla. eşki Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın önemli bulduğu konu- lardaki tarzını haürlatacağı da kaydedihyor. Istanbul The Marmara Ote- h"nde düzenlenecek toplantıda, Cumhurbaşkanı Demirel'in konuşmasının ardından. gaze- teci-yazar Mehmet Ali Birand'- ın yöneteceği bir panel düzenle- necek. AT'nin üst düzey yetkilileri- nin katıhnası için büyük çaba sarf edildiği, ancak başanh olu- namadığı belirtilen toplantıda Topluluğu AT'nin Türkiye bü- yükelçisi Michael Lake temsil edecek. Lake'in de yer alacağı panel- deki diğer konuşmacılar AT ile ilişkilerden sorumlu eski Devlet Bakanı Ali Bozer, Dışişleri Ba- kanlığı Müsteşan özdem San- berk ve Prof. Haluk Kabaalioğ- lu. Dışişleri Bakanı Hikmet Çe- tin'in aynı gün yapılacak SHP Kurultayı nedeniyle toplanlıya katılamayacağı belirlılirkcn. Başbakan Tansu Çiller'in katı- lamama nedeni açıklanmadı. Tek bir harf bir bankanın başarısını anlatmaya yeter mi? Eğer dünyanın en önemli derecelendirme kuruluşlarından biri size uzun vadeli "A" notu veriyorsa, evet. Capital Intelligence, Garanti'nin mali yapısını ve performansını inceledi. Uzun vadeli "A" notu verdi. Bu not, Garanti'nin Türk bankacılığındaki yerini göstermekle kalnuyor, Türk ekonomisinin geleceği ve Garanti'nin bu gelecekteki yeri hakkında gurur verici bir durumu belgeliyor. Bugün kendimizi anlatmak için tek bir harf yeter diyoruz. Yann bizimle çalıştıgmızda, o bir harfe de gerek kalmayacak. GARANTI IŞÇEMN E VRENINDEN ŞÜKRANKETENCİ Güzeli Görebilmek içimizi karartan bunca olumsuzluk içinde, gözümüz- den kaçan ya da kaçırılan, küçük küçük, ama çok an- lamlı, çok önemli, çok umutlu değişimleri görmeye ne dersiniz? Bigadiç, çok yakın bir geçmişe kadar köy kadı- nlarının panayıra geldiklerinde erkeklerini tarla kenar- larındabeklemekzorundaolduklarıilçelerimizdenbiriy- di. Onları birkaç yıldır arka arkaya katıldığım "demokra- si, laiklik, özelleştirme" konulu panelleri izlerken göre- biliyorum. Gece kültür etkinliklerine, şenliklere, gruplar halinde yanlarında erkekler olmaksızın da gidebiliyor- lar. Gece yarısından sonra biten konserden, kadınlı er- keklı gruplar, traktörleri ile köylerinin yoluna koyuluyor. Çocuklar, Bigadiçteayrı ayrı parklardaUğurMumcu ve Yunus Emre heykellerini yaratan sanatçının eşlığın- de, çamur çalışması, dinozorlar yapıyorlar. Kultür Ba- kanlığının zaten çok ucuz olan kitaplarının ayrıca %25 indirimle satıldığı kitap standında her yaştan insan kuy- ruk olmuş, kolları dolu dolu kitapla ayrılıyor. Köylusü. kasabalısı ile bir yörenin sosyal yaşamında birkaç yılda gözlenen büyük değişim insanın gerçekten içini ısıtıyor. Bu değişim, başından beri biraz dudak kıvrılarak, bi- raz da alay edilerek bakılan yerel yönetimlerin kültür et- kinlikleri, festival yarışları ile mi oldu? Elbetteki hayır. Yerel yönetimler sadece sosyal demokratlara oy kay- bettiren, rüşvete. pislığe bulaşan, güven sarsan, ba- şarısız yöneticilik örnekleri vermediler. Tam tersi, gö- rüntü ne kadar olumsuz olursa olsun, yerel yönetimde sosyal yaklaşım, yerel demokrasi, gerçekten halka, kiî- lelere dönük hizmetlerin olumlu pek çok örneklerini ver- diler. Nedense yerel yönetimlerin, sosyal yapının değiş- mesinde bu çok önemli işlev ve katkılarını görmezlikten geliyoruz. Tatil yörelerine giderken, belki de sadece ayran iç- mek için durduğunuz Susurluk'ta, lütfen bir kez de bu anlamda, biraz araştırıcı gözle dolaşın. Sadece sosyal ve kültürel yaşamlarındaki çok büyük değişim ve geliş- meye şaşırmayacaksınız. Kapıları olmayan. herkese açık belediye binasından başlayarak, bütün ara sokak- larına uzanan kaldırım yollara, temiz sokaklara, akıl al- maz çokluktaki dikilmiş çiçek ve ağaçlara. parklara hay- ranlık duyacaksınız. Hele de bütün yapılanların maliyet- lerindeki düşüklüğü, öz üretim, insani boyutunu birduy- sanız. 9 yerli taş işçisi ile milyarlarla değıl milyonlarla telaffuz edilen rakamlarla anfitiyatro yapılabıleceğine, buna karşılık belediye memurlarının toplusözleşme im- zalanarak657'nin çizdiği sınırların ortalama iki katı ücret aldığına inanır mısınız? Adapazarında Belediyesi'nin açık büfe olarak halka verdiği kahvaltı hizmetinden yararlanan üniversite öğ- rencileri ile bir konuşsanız. Çok ucuza, en yararlı besin- leri istediği kadar alabilmenin keyifli anılarını aktaracak- lardır. Bir öğünde, öğlen ve akşam yemeği açığını ka- patmaya çalışarak, kaç yumurta, kaç parça peynir ye- diklerini gülerek anlatacaklardır. • • • Türkiye'nin her yanından ne kadar çok değişik çaba ve işlevsel örnekler verilebilir. Bugünlerde moda "ba- şarısız, hırsız, sosyal demokrat belediyeler" imajı ile tam ters " halktan yana, başanlı, yararlı çabalar" sayıla- bilir. Gazeteciliğin hareketnoktası, insanın köpeği ısırması oJduğu için, olumluluklardan, güzelden söz etmek pek alışkanlığımız değil. Bugün böyle alışılmışın dışında bir konuya girme çabamın çok ciddi bir nedeni var elbet. İSKİ skandalı etrafında güçlenen olumsuz imajın ardı- nda kendini göstermeye başlayan, beklenen son. Gele- cek seçimlerde yönetimlerin sosyal demokrat kadrolar- dan alınıp sağ ya da radikal dinci grupların eline geçme- si. Soldaki bölünmüşlük, birbirini yok etme hırsları, bu olasılığı daha da güçlendiriyor. Doğrusu akıllanmayacaklarsa, SHP, CHP ya da DSP'- nin gelecek yerel seçimlerde büyük bir gerileme kaydet- mesi beni çok fazla düşündürmüyor. Bu kadar akılsız, sorumsuz politikalar üreteceklerse, cezalandırılıp akı- llarını başlarına toplamaları iyi bile olabilir. Ama kendi adıma Türkiye'nin her yanındafilizlenmeyebaşlıyan ye- rel demokrasi nimetlerinin, gelişen sosyal yaşamın, serpilen küçük küçük, ama çok önemli güzelliklerin yok edilmesinden çok, ama çok ciddi kaygı duyuyorum. Yö- relerine bir şeyler veren, sosyal yaşama, insanın ya- şamına önemli güzellikleri sunan her kademedeki yerel yöneticilerin çok haksız cezalandırılmalarına, halkın he- nüz bilincine vardığı bu güzellikleri hızla yitirmesine çok canım yanacak Insanımızın kazandığı bu güzellikleri yi- tirmemek için aklını kullanarak çözüm yolları üretebile- ceğine, direneceğine inanmak istiyorum. Yabancı sermaye Sk 8 ayin izuıleri yüzde 16geriledi ANKARA (AA) - 1993 yılı- nın ağustos ayında izin verilen yabana sermaye, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 12.4 oranında artarak 103.4 mil- yon dolar oldu. 1992 yıhnın ağustos ayında 91.9 milyon dolarlık yabancı sermaye izni gercekleştirilmiş- ti. Geçen yıhn ilk 8 ayhk döne- minde 1 milyar 153 milyon do- lar izin verilirken, bu yıhn aynı döneminde verilen izin tutan 962.2 milyon dolar oldu. Böy- lelikle 1993 yılının ilk 8 ayında verilen yabana sermaye izin tutan, geçen yıhn aynı döne- mine göre yüzde 16.7 oranın- da azalış gösterdi. Geçen yılın tamamında 1.8 milyar dolar olarak belirlenen izin' tutan, 1991 yılında 1.9 milyon dolar, 1990 yılında 1.8 milyar dolar. 1989 yıhnda da 1.8 milyar dolar düzeyindeydi. Yabancı sermaye izinienn- de İW5 yılının ocak ve şubat aylannda 35 ile 77 milyon do- lar arasmda değişen izinler, mart ayından itibaren artma- ya başladı. Yılın en yüksek izni nisan ayında verildi. Bu ayda verilen izin tutan 186.9 milyon dolar oldu. Son 13 yıl HDTM'nın verilerine göre 1980 ile 1993 yılını kapsayan yaklaşık 13 yıllık dönemde ise toplam 11.1 milyar dolarlık izin verildi. Aynı dönemde, sağlanan fıili giriş tutan 6 mil- yar dolar oldu. 1993 yılının mayıs ayı itibanyla gerekleşen fıili giriş de 354 milyon dolar olarak saptandı. Toplam izinlerin sektörler itibanyla dağılımına bakıldı- ğında son 13 yılda imalat sa- nayii sektörüne 7 milyar dolar, hizmetler sektörüne 3.7 milyar dolar, tanm sektörüne 215.5 milyon dolar izin verildi. Ma- dencihk sektörü yabana ser- mayeden en az pay alan sektör konumunda oldu ve bu sektö- rün aldığı izin tutan da 143.8 milyon dolar olarak gerçekleş- ti... Öte yandan bu yılın ağustos ayı itibanyla faaliyette bulu- nan firma sayı 2.468 adet ola- rak belirlendi. Ülkelere göre Bu yıhn ocak-ağustos ayla- nnı kapsayan dönemde veri- len 962.2 milyon dolarlık iznin 741 milyon dolarhk kısmı 8 ül- keye verildi. Bu ülkeler içinde ABD 158.5 milyon dolar ile en fazla izin verilen ülke oldu. ABD'yi 130.8 milyon dolar ile Fransa, 105.6 milyon dolar ile de Japonya takip ediyor. Diğer ülkeler içinde İsviçre 76.3 milyon dolar, Almanya 69.4 milyon dolar. İngiltere 48.1 milyon dolar. Hollanda 72 milyon dolar. İtalya'da 79.8 milyon dolarlık izin aldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle