Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 19 TEMMUZ1993 PAZARTESİ
8 DUNYADA GEÇEN HAFTA
Gizli servis aıtıkgizlenmiyor
EDİPEMİLÖYMEN
LONDRA - Bayan Stella Rimington
kısa saçlı. sempatık yüzlü. şö>le
5O']erinde. uzun bovlu, ama biraz
topluca bir kadın. Başka hıçbir özelliği
yok. Fotoğrafçılarapozveriyor
Masasına oturuyor. kağıtlannı
kanştınyor. Kimseylegözgöze
gelmeden. Yüzünde birgülümseme de
yok. Öylece bın işte... Ama İngiliz gizli
servisinin de başı! Resmi ılk kezizınlı
çekildi, yayımlandı. Geçen haftanın
olayıydı bu. Radyo-TV haberlerinde
ilk konu. İç istihbarattan sorumlu
MI-5 resmi kayıtlarda bile yer
almazdı Evet kocaman binalannı
herkes bılir. göşterirdi. Ama binalar
kapı duvardı. Örgütün bütçesi
parlamentoda görûşülmez. örgüte
kim nasıl almır, nasıl işten çıkartılır
bilinmezdi. Çünkü girerken de
çıkarken de ettıkleri sadakat yeminı
bozulmaz, kımse ağzını açıp bu
konularda konuşmazdı. Biri çıkıp
anılannı yazacak oldu, Thatcher
hükümeti. dünyanın öbür ucuna gıdip
yayını^asaklatmaya kalktı. Gülünç
oldu. Ustelikdavayıdakaybettı.
Anılareldeneledolaştı. Halkyasağı
deldi. BaktılarkıgızJıservisinartık
gızlenecek hali yok. ban kapıyı biraz
aralayalım dediler. Ve MI-5 olarak
bilinen iç istihbarat başkanı Bayan
Rimington. İçişlen Bakanı ileyan
yana ilk kez kameralara poz verdi.
Ama konuşmadan. MI-5'inşansı
yaver gidiyor. Kentın orasında
burasındaki 1960'lardan kalma kübik
ruhsuz binalardan toparlanıp.
bakanlıklara yakın. nehir manzarah.
dev ve görkemli yeni bir binaya
taşınıyoryakında. Rakibi de nehrin
karşı kıyısına. MI-6hernekadardış
istihbarattan sorumlu bulunsa ve
aralannda rekabet ojmaması gerekse
dehiçdeöyledeğil. Üstelik MI-6.
James Boıid'un da patronu.
Taşınacağı venı bına isegerçek bir
anıt. Veyıneişleri ülkedışında
yürüttükleri ıçin de bol seyahat, bol
harçlık vepınltılı bir yaşam. M1-5 gibi,
öyle terörist peşinde koş. terör
örgütlerinesızmayaçalışyok.Onlann
işi, yabancı teröristleri izlemek.
MI-6"nın adı en son. Kuzey Kıbns'la
ilgili olarak geçmişti Kuzey Kıbns
ekonpmisını çökertmek için kompio
mu hazırlamıştı MI-6?GazeteIer
böyle bir şeyler geveledıler Önce
heyecan yarattı. sonra ardı arkası
gelmedı. Hükümet işlerinin gizliliği
bakımından kımse İngıltere'nın eline
su dökemez. Taa Birincı Dünya
Savaşfndan kalma Devlet Sırlan
Yasası hala kapı gibi duruyor. Onun
için ne kadar çabalarsak çabalayalım,
onlar bu konuda bir şeyler
açıklamazsa birşeylerarayıp
bulmamızmümkündeğıldir. MI-6 ve
Kuzey Kıbns bağlantısı da öyle.
Şimdilik. Bayan Rımington'un
ifadesızsuratı ileidareedeceğız.
Futbolda şike
siyaseteyansıdı
MtŞEL PERLMAN
PARİS - Fransa'da geçen
'"haftanın adamı". kuşkusuz,
Ericde Montgolfier old u.
Cumhurbaşkanı Francois
Mitterrand. 14temmuzulusal
bayramı nedeniyle TV
kameralannın karşısında,
gazetecilerle geleneksel
söyleşisini yaptı. ama yine de ne
denirse densin. Vaİenciennes
kenti savcısı Eric de
Montgolfier, gerçekten, doruğa
ulaşan adam şimdi. Yaz
mevsiminin kamuoyunu
oyalayıcı ve kimi zaman da
eğlendırici tefrikası, futbolda
basit bir muhtemel şıke
ojayıdır. Giderek siyasal bir
niteliğe büriinen. sava
Montgolfier'nın soruşturma
süresinceyaptığı vurucu
açıklamalarîa ortaya gerçek bir
gerılım fllmi havası yaymayı
başaran bir olay. Dört puan
farkla başta giderken, 1. lig
şampiyonluğunu garantilemiş
Marsilya kulübünün, kûme
düşmedurumundaki
Vaİenciennes takınuna. büyük
para karşıhğı. düzmece bir maç
oynatmakta negibi birçıkan
oabılirdi kı? Bu sortHiun yanıtı
şimdilik verilmiş değıl. Fakat,
suçlamayı yapan
Valenciennesli 3 futbolcunun
henüz tam olarak
kanıtlanamamış iddialan.
çeşitli aşamalardan geçerek
ı ciddi bir siyasal problem haline
• dönüştü. Gözlemcilerson
sosyalist hükümette bakan
olarak görev yapmış, Marsilya
Kulübu Başkanı Bernard
Tapie'nin, kimilennce. boy
hedefi olarak alındığı
göriişünde. Ancak savcı Enc de
Montgolfier'nin peyderpey
yapüğı açıklamalarda
Tapie'nin adı geçmediyse de
Marsilya Kulübü. açıkçası.
büyük töhmei altında. Sava.
itişıpkakışangazete
muhabirlen önünde çeşitli
bılgiler sıralarken, sorgu yargıa
BefFy de soruşturmayı rahatça
sürdürmek olanağından
yararlanıyor. Savcı
Montgolfier 'soruşturma
gjzlılıği" ilkesini ihlal etti mi.
etmedi mi? Konu kendisini
Panseçağıran Adalet Bakanı
Pierre Mehaignerie'nin ozel
kalem müdürü ıie yaptığı
göruşmede. kuşkusuz gündeme
geldi. Ve bundan böyle "daha
alışılmış" iletişim yöntemlenne
başvurması istend'i. Bunun
üzerine sava Valenciennes'e
döndüğünde. bundan böyle
yaalı bıldirilerleyetineceğini
söylemekle birlıkte. birde "açık
kapı" bırakmaktan geri
kalmadı. Sava Montgolfier,
Paris seyahatinı bıreleştıri
olarak değerlendirmekten
uzak. Bakan Mehaignerie.
soruşturmayı "engizisyon veya
Gestapo" ile kıyaslayan
Tapie'ye karşı devlet
memurlanna hakaret
gerekçesiyle. adli prosedürün
uygulanmasınıistedi. Bakalım
golü kim atacak şımdi
AMLAR-KAMLAR
ECMEL BARUTÇU
Irîf*mi7tf> rV
ki l
Henüz4güMiktetoputopu9gramağırlığında. ABD'nin Florida eya-
P V , e t i n d e b y j u n a n \ , i r n a „ a n a t b a h ç c s i n d e a y n ı a n d a d o ğ a n b e ş k i r p i y a v -
msundan biri. Ana kirpinin saldırısına uğrayınca a>n bir vere konulmuş ve özel baknna alınmış. Hayvanat bahçesi görevlisi Lisa
Hams'in elinden beslenivor. Besini ise iyice süzülmüş süt, > umurta ve su. (Fotoğraf: REUTER)
Yolsuzlukiddiasıbaşbakanıterletiyor
FERRUH Y1LMAZ
KOPENHAG - Danimarka artık
siy asi skandallara alıştı. Kendi
politikacılannında "saman altından su
yürüttüklerini" kavramaya başladı.
Son skandalla ilgili olarak
muhalefetteki muhafazakarlar,sosyal
demokrat Başbakan Poul Nyrup
Rasmussen'in isrifasını istedller. Bu
seferki skandal. İs*eç'le Danimarka'yı
birbirine bağlayacak köprü-tiinel
projesinden kaynakianıyor.
Kopenhag'la Malmö arasında köprii
yapılması fıkrine yüzyıldır karşı çıkan
sosyal demokrattar geçen yıllarda
direnmeye son vcrerek köprii-tünel
kombinasyomından oluşacak bağiantı
için parlamentodaki sağ partileıie
uzlaşmaya gjtmişlerdi. Partiler
arasındaki anlaşmaya göre bağlantıvla
ilgili ber tiirlü karar, uzlaşmava dahil
olarak parti temsilcilerinden oluşan
"köprii komitesi" tarafından
onaylanıtor. Muhafazakarlann
başbakanın istifasını istemelerine, iki
üike arasına kurulacak köpriinün
Kopenhag'da doğuracağı çevre
sonınlarının giderilmesine avrılan
paranın dağıtüması yolundaki karar
yol açtı. Gazetelerde >er alan iddialara
göre başbakan, ulaştuma bakanlığı
uzmanlarının hazırladığı ''çevre
raporu"nu, köprii kornitesine
degiştirerek sundu ve böylelikJe
komiteden istediği yönde karar
çıkmasını sağladı. Karara göre çevre
düzenlemeieri için a vrdan 300milyon
kronun 290 milyonluk bölümü,
Taarnb) bölgesinde şehir içinden
geçerek otovolun üstünün kapatıtması
için kuUanüacak. Oysa uzmanlann,
DANİMARKA
otovolun taarnb> "den sonra gelen
Kahebod bölgesinden gececek bölümü
için tiinel y apımı önerdikleri, ancak bu
raporun başbakanlıkta değiştirildiği
öne sürülüj or. l'laştırma bakanı da
"Köprii komitesi öniine kanan raporun
si> asi tercihleri > ansıtan bir rapor
olduğunu biliyordu'"diyerek bu
iddialan bir anlamda doğnılamışoidu.
Bunun üzerine muhafazakarlar da
başbakanın parlamentoya > anlrş bilgi
verdiğini belirterek hem başbakanın
hem de ulaştırma bakanınm istifa
etmesini istediler. Ola>ın daha ilginç
olan bir yönü daha var. İddialara göre
otovolun Taarnb) 'den geçen
bölümünün üstünün kapatılması yerine,
KaJrebod'dan geçen bölümü için tünel
> apılmasını öneren raporu, başbakanın
özel danışmanı eski devrimci Ralf
Pittelkow değiştirdi. Pittelkow,
Taamby secinı bölgesinden seçilen
Sosyal Işier Bakanı Karen Jespersen'le
evü. Taarnby'deki sosyal demokrat
örgütün baskısı sonucu Jeespersen'in de
başbakana baskı yaptığı. bunun sonucu
başbakanın da Taarnb} 'de oruranlara
otovolun üstünün kapanacağına söz
verdiği öne sürülüyor. Bu iddialar
üzerine koaJis>on hükümetindeki diğer
partiler de köprii projesinin yeniden
gözden geçirilmesini isteyerek hükümet
içinde çatlak oluşrurdular. Kopenhag
Belediyesi'nin sosyal demokrat
başkanıyla, Sosyal Demokrat Parti
Kopenhag örgütü başkanının zaten
Kalvebod'a tünel yapılmasmdan yana
olduğu biliniyor. Hükümet ve kendi
parrisi içinde çıkan sonınlar üzerine
tatilini yarıda keserek Kopenhag'a
dönmek zorunda kalan Başbakan Poul
Nyrup Rasmussen, (.laştırma Bakanı
Helge Mortensan'la görüşrükten sonra,
paıiamentova yanlış bilgi verdiği
iddialarını reddederek
köprii-tünel projesinin planlandığı
şekli>le sürdürüleceğini söyledi.
Başbakan Poul Nv nıp
Rasmussen'in, "ulaştırma
bakanlığından gelen rapora müdahale
edilmesi" diverek suçlamalan
reddetmesine rağmen, ulaştırma
bakan)ığının açıkladığı belgeler,
raporun değiştirildiğini gösteriyor.
Ulaştırma bakanlığının raporlarma
göre uzmanlar otoyolun üstünün
kapanması için en çok 150 milvon kron
ayrıimasını öneri>orlar. Bu öneri daha
sonra başbakanlığın nıüdahalesiyle 290
milyon krona çıkanlmış.
Düşündüpücü Manzara
İki aylık bir ayrılıktan sonra eski CHP'Iİ dostumla bulu-
şup hasret giderdik.
Beraber yemek yiyip sohbet ettik.
- Yediğin içtiğin senin olsun, gördüklerini anlat, dedi.
- Ben ne anlatacağım? Vaşington un çekilmez, rutu-
betli ve boğucu sıcağından cennete gelmiş gibiyim. Asıl
senin bana aniatacakların olmalı. İç ve dış konuşulacak
pek çok konumuz var. Öyle değil mi?
- Evet, içim çok dolu, ama nerden başlayacağımı bile-
miyorum, dedı.
Konuya girmekte güçlük çekiyordu.
"Herkesin yazdığı çizdiği konulara dönebiliriz, ama
bunlara hemen girmeyelim" dedikten sonra,
- Sen hem eski diplomat hem de eski futbolcusun. Bu
iki alanı da ilgilendiren bir konu var ki aklımı kurcalıyor.
2000 yılındaki olimpiyatların yapılacağı kent eylülde bel-
li olacak. İstanbul da aday ulkelerden biri. Rakipleri ara-
sında Sidney, Pekin, Berlin ve Manchester gibi önemli
kentler bulunuyor. Uluslararası Olimpiyat Komitesi
adaylığını koyan kentlere heyetler gondererek, mevcut-
lardan programa ahnan veya planlananlara kadar tum
sportif tesislerden başka, ulaşımından iletişimine, ote-
linden restoranına, trafiğinden hastanesine kadar akla
gelebilecek ne varsa inceleme yaptırttı ve rapor hazı-
rlattı. Türkiye'ye gelen heyetin basına sızan İstanbul
hakkındaki raporu pek fena sayılmaz. Bıze bu işi ger-
çekten verirler mi? Sence İstanbul'un bukonudaki şansı
nedir? diye sordu.
Bu hiç beklemediğim birsoruydu.
- Basında, dedim, çıkan haberleri ben de okudum. Ta-
biisevindim. Yalnız buna bakarak ahkam kesmek doğru
olmaz. Sızdınlana bakma, bu işin gizli tutulan yanları yı-
ne de olabilir. Onun için bundan etkılenmeyip eksikleri-
mizin üzerine süratle gitmek gerekir. Olimpıyatlar İstan-
bul'da yapılacak olursa, Atatürk Havaalanı'na o gunler-
de gelecek uçak sayısım düşünebiliyor musun? Bugun
için bile yetersiz durumda olduğu söylenen bu havaala-
nımızın yer hizmetlerini kusursuz yurütmek o zaman
çok daha nemli olacaktır. Acaba bu hizmetler şımdikı gi-
bi devam ederse bu işın üstesinden gelinebilır mı?Sana
şahit olduğum bir oiayı anlatayım. THY büyuk ve takdire
şayan gelişme gosterdi. Zaten anlatacağımm onunla il-
gisiyok. Benim soyleyeceğim yer hizmetlerine dair. Va-
şington'dan avdetimde Esenboğa Havaalanı'nın hali
görulecek şeydi. Üç uçak peş peşine inince valizteri al-
mak sorun oldu. Sonunda hizmetgörülüyor, ama gozler
önüne serilen manzara hiç hoş olmuyor. Bunlaryabancı
yolculann önunde cereyan ediyor. Emin ol, bu manzara-
yı uzak yakın komşu ulkelerin hiçbirinde göremezsin.
Bir kere yolcu beraberinde gelen valiz ve diğer eşyala-
rın alındığı salon yeterlı büyuklukte değil. Neden böyle
küçük tutulmuş, anlamak mümkün değil. Üstelik bina da
oldukça yeni sayılır. Valizlerin ve paketlerin taşındığı
dönen şeritler yeterü değil. Bunların hangi şeride gele-
ceği de belli değil. Bir hanım memur çıktı, "isviçre Hava
Yolları yolcularının valizleri bu şeride gelecek" diyebir-
kaç defa bağırdı da öyle öğrendik. Uçaktan gelen valiz-
ler tekerlekli kasalardan, herkesin gözü önünde ve yol-
culann "eyvah içindekiler kırılacak", "aman bir tarafı
patlayacak" şeklinde dile getirdikleri kaygılanna sebep
olacak şekilde bohça gibi yere atılıyor.
Bu şekilde iş görmek Avrupa ülkelerindeki havaalan-
larında da belki oluyor, ama orada valizleri döner şent
üzerinde deliğinden çıkarken görürsünüz. Arkası kapa-
lıdır. Bizdeki gibi her şey anadan doğma üryan değil
Çirkin bir durum.
Yolculann, valizlerini ve eşyalarmı almak için, donen
şeritlerin etrafında toplanmalan normai, ama şeridin or-
tasındaki dar yere atlayıp orada oturarak veya ayakta
bekleyenlere ne demeli? Orası bile ana-baba günü gibi.
Başı yaşmaklı yaşlı başlı bir kadın bile sıçramış oraya.
Bavulunu yakalayıp kenarda bekleyen yakınına doğru
iteledikten sonra çıkmak için dönen şeride basınca den-
gesi bozulup şeridin üstüne yıkıldı.
Bir de dönen şeridin kenarında bekleyenlerin bacak-
lan arasından kafalannı sokup neler olduğunu görmeye
çalışan çocuklar var ki, onlan da ezmemek için kolla-
mak ve düşünmek zorundasınız. Velhasıl görulecek bir
manzara... O sırada hemen yanımda bekleyen iki ya-
bancı yolcunun aralarındaki konuşmasının gurültü ne-
deniyle, ancak bir kısmına istemeyerek kulak misafiri
oldum. Biri, "Bir de olimpiyatlara talip oluyorlar" dedi.
Şuna haddini bildireyim diye içimden geçti. Ama önüm-
deki manzaradan ben de utandım.
Benzer bir durumu yurtdışında görevde iken yılbaşı
tatilinde indiğim Atatürk Havaalanı 'nda yaşamıştım. Va-
lizimi bulamayınca dönen şeridin yanında yolcu izdiha-
mı yüzünden üst üste gelişi güzel atılan valiz yığınını
göstererek, "Bir de şuraya bakın" demişlerdi.
Dudaklarına tebessüm düşen dostum, garsona eliyle
işaret ederek yanına çağırdı.
SIRP HIR VAT ANLAŞMASI
Kı ajiııabölgesinde
ateşkes ilaıı edildi
CENEVRE (AjansJar) - Sır-
bistan Devlet Başkanı Slobo-
dan Mfloseviçie Hırvatistan
Devlet Başkanı Franjo Tudj-
man Cenevre'de yaptıklan gö-
rüşmede Hırvatistan'daki
Krayina bölgesinde çatışmalan
durdurma karan aldılar. Kra»
yina'daki Sırp azınlık Hırvatis-
tan'a karşı ayaklanmıştı. Kra-
yina Sırplar'ı iki yıl önce bajbm-
sızlık ilan ettikten sonra bölge-
de stratejik öneme saüup
Maslenica köprüsünü ve Zadar
havaalanını ele geçirmişlerdi.
Ancak Hırvat birlikleri havaa-
lanı ile Maslenica'yı bu yılın
başlannda sürpriz bir saldın ile
geri almışlardı.
Miloseviç'le Tudjman Ce-
nevre'de vardıklar^ ardaşmayı
"Sırp Harvat ılişkilerinın nor-
maüeştirilmesi yoJunda önemli
bir adım" olarak nitelediler.
Miloseviç'le 1 udjman
Bosna-Hersek'i aralannda pay-
laşmak niyetini de taşımadıkla-
nnı bıldirerek ülkenin Boşnak,
Sırp. Hırvat devietlerinin oluş-
turduğu bir konfederasyona
dönüştürülmesı talebini yınele-
diler.
AA'run haberine göre BM-
AT arabuluculan Thorvald
Stoltenberg ve Lord Owen ile
Cenevre'de beş saat göriişen
Miloseviç ile Tudjman. Bosna-
Hersek Deviet Başkanı Alia İz-
zetbegoviç'e konfederasyon
formülünü kabul etmesi çağn-
sında bulundular.
Miloseviç. görüşme sırasında
yaptığı açıklamada "Çözüm
önerilerinin. Müslümanlann
savaşla ele geçirTneyi düşleyebi-
leceklerinden çok fazlasını sun-
duğunu" ileri sürdü.
Hırvatistan Devlet Başkanı
Tudjman da İzzetbegoviç'le ge-
lecek hafta ortasında Cene\Te"-
de buluşmayı umduklannı bıl-
dirdi.
Bosna-Hersek Devlet Baş-
kanlığı Konseyi, Jzzetbeoviç'in
başkanlığında önceki gün Sa-
raybosna'da gerçekleştirdiği
toplantıda, kalıa ateşkes sağ-
lanması ve başkent Saray-
bosna'nın elektrik. su. yakıt
gjbi yaşamsal ihtiyaçlannın ye-
rine getirilmesi koşullanyla
Cenevre görüşmelerine katıl-
mayı benimsemişti.
Bosna-Hersek Devlet Baş-'
kanlığı, çözüm konusunda
Bosna'da üç etnik devlet kurul-
masını ısteyen Sırp planlanna
yakınlaşan Cenevre Konferan-
sı eşbaşkanlanndan Lord
Owen'ın yerine bir başkasının
da atanmasını istemişti.
Öte yandan Saraybosna ve
çevresinde Müslümanlarla Sırp
kuvvetleri arasında son derece
şiddetlı çatışmalann meydana
geldiği bildırildi.
Bosna Hersek'in doğusundaki Kakanj yöresinde son Boşnak saldınlan sonucunda evlerini terk
etmek zorunda kalan Hırvat siviller mülteci kampında bekliyorlar. (Fotoğraf: REUTER)
Mübarek'esuikastplanında
Kör Iıııaıııbağlantısı
Dış Haberler Servisi - ABD'-
den şınır dışı edı.'mek istenen
Kör İmam'ın müritlerinin Mı-
•sır Devlet Başkanı Hüsnü Mü-
barek'e suikast planladıkian
ortaya çıktı. Mısır'da 5 radikal
İslama terörist daha idam edi-
lirken İskenderiye kentinde ra-
dikal İslama teröristler bir
generale başansız suikast girişi-
minde bulundular.
Daha önce müritlerinin
ABD'de çeşitli terör eylemleri-
ne kanşması nedeniyle ABD'-
den sınır dışı edilmek istenen
"Kör fmam" Ömer Abdülrah-
man bir kez daha ABD günde-
mine yerleşti. Mısır'lı Kör
İmam'ın müritlerinden birinin
Mısır Devlet Başkanı Hüsnü
Mübarek'e suikast girişiminde
planlamakla suçlandığı ve ön-
ceki gün Nevv York'ta tutuk-
landığı bildirildi.
Kör İmam'ın tercümanı
FBI'm açıklamasına göre
Mübarek'e geçen man ayında
ABD'ye yaptığı ziyaret sırasın-
da suikast düzenlemeyi planla-
yan 34 yaşındaki Abdül Elran-
man Haggag. Kör İmam'ın
tercümanlığını yapıyordu. FBI
yetkilileri, suikast girişimi için 4
kişinin Haggag'a yardım etme-
yi planladığının da belirlendiği-
ni söylediler. Ancak bu kişiler
hakkında bilgi vermediler.
Kör imam'ın müritleri, New
York'taki Dünya Tıcaret Mer-
ü Mübarek-Şeriatçdann hedefi.
kezi'nin bombalanması da da-
hil çeşitli terör olaylanna kanş-
makla suçlaruyor. Amerikan
poh'si geçen ay bazı liderlere sui-
kast düzenlemeyi ve bazı yerle-
re bombalı saldın düzenlemeyi
planlayan bazı Kör İmam ta-
raftarlannı tutuklamışü. Mısır,
ABD'den smır_ dışı edilmesi
planlanan Kör İmam'ın iadesi-
ni talep etmişti.
Generale başansız
suikast girişimi
Mısır'ın İskenderiye kentin-
de dün 3 kişinin bir generale
başansız bir suikast girişiminde
bulunduklan bildirildi. Saldır-
ganlardan birinin güvenhk gö-
revhleri tarafından öldürüldü-
ğü belirtildi.
Bir polis kaynağı, diğer 2 sal-
dırganın yaralı olarak yakalan-
dığını bildirirken diğer bir
kaynak saldırganlann Dead
kentine kaçtıklannı söyledi.
Reuter generalin suikast giri-
şimi sırasında içinde bulundu-
ğu otomobilin. askeri mahke-
mede görevli bir savaya ait
olduğunu bildırdi.
100 gösterici tutuklandı
Öte yandan İskendariye ya-
kınlanndakı Damanhur ken-
tinde önceki gün Bosna-Her-
sek'teki Müslümanlar için
yapılan bir gösteri sırasında
olaylar çıktığı ve 100 gösterici-
nın tutuİdandığı bildinldi.
AFP'nin habenne göre Müs-
lüman.Kardeşler örgütü tara-
fından düzenlenen gösteriye
müdahale eden polis plastik
mermi ve göz yaşartıcı bomba
kullandı. Gösteri sırasında 4
polisin yaralandığı belirtildi.
Başkent Kahire'de askeri
mahkemede yargılanan 5 radi-
kal İslama terörist önceki gün
asılarak idam edilmişti. Askeri
mahkeme teröristleri, iletişim
bakanına düzenlenen başansız
suikast girişimi de dahii olmak
üzere çeşitli turistik merkezlere
bombalı saldınlar düzenlemek-
le suçlamışü.