Katalog

17HAZİRAN1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yöcettvan'da yargıtama •ANKARA (AA)-Eski Bayındırhk ve İskan bakanlan ANAP İstanbul Milletvekili Safa Giray ve A>dın Milletvekili Cengjz Aİünkaya'run Yüce Dıvan'da yargılanmalanna yann devam edilecek. Dunışmada, hakkındaki 'lüzum-u muhakeme' karan kesinleşen Karayollan eski Genel Müdürü Atalay Coşkunoğlunun durumunun görüşülmesi bekleniyor. Yûce Dıvan'ın geçen duruşmasında haklannda soruşturma yapılan eski Karayollan Genel Müdûrü Atalay Coşkunoğlu ve diğer baa kamu görevlilerinin durumlannın Danıştay'dan yeniden sorulması karara bağlanmışü. Yüce Divan'ın son duruşmasının yapıldığı 17 mayıs tarihinden sonra Danıştay, Atalay Coşkunoğlu'nun yargılanması yönündeki karan kesinleştinnişti. Danıştay 2. Dairesi'nin yûrüttüğû soruştunna sonucu yabancı para birimlerinedayalı fiyatlarla ihalesi yapılmış olan otoyol yapımlannda fıyat farkı ödenmesine ilişkin Bakanlar Kurulu karanna aykın biçimde ek sözleşmeler yapmaktan hakkında 'lüzum-u muhakeme' (yargüanma) karan verilen Coşkunoglu, itirazda bulunmuştu. Özal'ın Çiller degerfcndıiMiıesj • ANKARA (AA)- ANAP'tan aynlan bir grup milletvekilinin başlattığı Yeni Oluşum Hareketi'nin liden, Malatya Milletvekili Yusuf Bozkurt Özal, Tansu ÇUler'inDYP Genel Başkanlığı'na seçilmesinin, Türkiye için çok önemli bir hadise olduğunu söyledi. özal, "Yeni başbakan adayuruza başanlar diliyorum" dedi. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bu yana, ilk kez bir kadının başbakan olacağını belirten Yusuf Özal, şöyle konuştu: "İnşaÜah çalışmalanyla memleketimize, milletimize yararb hizmetler yapar. Sayın Çiller'in DYP Genel Başkanı seçilmesi, kadınlanmızın ekonomik ve sosyal hayatımızda daha aktif rol almasıru da sağlayacakür." Yusuf özal, 18 haziran olarak açıklanan yeni partinin kuruluş tarihınin, baa nedenlerden dolayı bir süre ertelendiğini debelirtti. ABD Büyûkelçilüi ANAP'adanıştı • ANKARA (AA)- ABD'nin Ankara Büyükelçiliği'nde siyasi diplomat olarak görev yapan RobertA.FnMfcr,DYP Genel Başkanı Tansu Çiller ve Türkiye'nin siyasi geleceği konusunda ANAP'ın görüşünü aldı. ANAP Teşkilat Başkanı Ersin Taranoğlu ile görüşen Frader, Tansu Çiller'in başanlı olup olmayacağı, erken seçime gjdip gitmeyeceği, nasıl bir koalisyon kurabileceği konulannda ANAP'ın görüşlerini sordu. Taranoğlu, partisinin görüşlenni anlatırken Çiller'in'değişim rüzgan'nın etkisiyle değil, ANAP Genel Başkanı Mesut Ydmaz'ın korkusuyla seçildiğini savundu. Çiller'in başanlı olamayacağını ve üç ay içinde kamuoyunda şimdi yalcaladığı havanın etkisinin yok olacağını ileri süren Taranoğlu," Sayın Çiller, halkın oy verdiği sandıktan değil, DYP'nin delegelerinin oylanyla genel başkan olmuştur"dedi. GENEL KURULtLANI Kooperaafımızm 1993 yüı olağan Genel Kurul toplanha Kooperaüfler Kanunu'nun 47 maddea gcreğmce. 28 6 1993 pazartesı gûnü saat 11 OO'de, Aluyol Çılek Sok Fırat Apt. Kat: 3 No 49 Kadıköy - tSTANBUL adre- sındekı genel mcrkezınde ayıgıHaln gürtdem gereğı yapılacaktır Tûm üye- lenmmn teşnflen nca olunur S& ZÜMRÜT BAHARKENT KOMJT YAPI KOOPEKATtFt YöaetimKunia GÜNDEM: 1 - Açüış, saygı duruşu. 2 - Dıvan seçımj ve divana genel ku- rul tutanaklannı ımzalama yetlüsının venhnesı 3 - Yöneüm kurulu faabyet, bılanço ve denetim kurulu raporlannın okun- ması. 4 - Yönetım ve deneum kurulunun ibras. 5 - Yeni Yönetim ve Denetim Ku- rullannın seçilmesi 6 - Yöoeüm Kuruluna arsa ahmı ve ınşaatlann yaponlma yöntemımn be- lirtenmesi ıçın yetkı venlmea 7 - Kooperatıfin kurulmuş veya ku- rulacak herhangı bir üst bıriığe ortak ofanasının karara bağlanması ve tem- slcılenmn belırienmesı 8 - Ortak adedı ve konul sayısının bdırienmesı 9 - Dilek ve temennıkr 10-Kapanış Çiller-lnönü zirvesinde koalisyonun sürmesi konusunda ilke birliği sağlandı DYP-SHP oıtaklığmadevam ANKARA (Cumhuriyet Bü- • Çiller ve İnönü'nün ilk görüşmesi olumlu sonuçlandı. Görüşme sonrasmda [DYpGİı d B b 'k ara T" a 8 C Ç i l l e r 'Adım adım koalisyon kurmaya doğru gidiyoruz" derken İnönü çuier ile SHiMiden Erfai Inö^ görüşmenin koalisyonun sağlam temeller üzerinde yürüyeceği umudunu nü, iki parti arasmdaki koalis- verdiğini söyledi. İki lider yann tekrar biraraya gelecek. yonun sürdürülmesi için ilk adımı attılar. Çiller, "Adım adım koalisyon kurmaya doğru gidiyoruz" derkenînönüde"gö- rüşmenin, yeni koalisyonun da sağlam temeller üzerinde yü- rüyeceği umudunu verdiğini" vurguladı. İnönü'nün, SHP'nin koalisyona girip girmemesi ko- nusunda Parti Meclisi ve TBMM gnıbunun görüşünü almasından sonra, iki lider ya- nn tekrar bir araya gelecek. DYP Genel Başkanı Çiller, dün saat 11.05'te SHP lideri İnönü'yü TBMM'deki çalışma odasında ziyaret etti. İnönü ve Çiller, basın mensuplanna to- kalaşarak poz verdiler. İnönü, görüşmenin basına açık bölü- münde, Çiller'i DYP Genel Başkanlığı'na seçilmesınden dolayı kutladı. "Bugün Sayın İnönü'yü ziya- ret ediyonım. Kendisi ile esasen uzun süreli dostluğumuz var- du-. Ama bu onun da ötesinde bir ziyarettir" diyen Çiller, koa- lisyon hükümetinin uyum için- d l k bi d k i İnönü görüşmede Çiller'e çikolata ikram etti. (Fotoğraf :RIZA EZER) y y de çalışarak bir demokrasi sına- vı verdiğini, devamını düşün- melerinin doğal olduğunu an- latü. Çiller, "Başka partileri de ziyaret edecek misiniz" soru- suna, "Hayır, şu anda sadece Sayın İnönü'yü ziyaret etmiş bulunuyorum. Bizim önceki koalisyonla yaptığımız uyumlu çahşmanın, halen halk tarafın- dan desteklendiğı izlenimi var- dır. Bu doğrultuda ilk gelışme bu odada başlamıştır" yanıtını verdi. Çiller, erken seçim konusu- nun görüşülüp görüşülmeyece- ğinin sorulması üzerine de "He- nüz hükümet kurulmadı. Bu konunun gündemde dahi ola- cağını sanmıyorum. Önemli olan Türkiye'ye hizmet ver- mektir. Bizim 2-3 ay gibi kısa bır zamanda sorunlan bırakıp kaçma gibi bır yöntemimiz ola- maz. İşin içinden çıkmamızı beklemektedir halkımız. Bizim stilirnizi biraz daha farklı göre- ceksiniz" dedi. Yaklaşık 50 dakika süren gö- rüşmeden sonra iki lider, basın mensuplanna açıklama yaptı- lar. sorulan yanıtladılar. Açık- lamasına koalisyonu kurma teklifıni kendilerine getirdiği için Çiller'e teşekkür etmekle başlayan İnönü. görüşmede koalisyon hükümetinin. proto- kol doğrultusunda yapılan program çerçevesinde başanh ve halkın desteğini hep kazan- mış icraatlar yaptığıru vurgula- dıklannı bildırdı. "Şimdi ülkenin bekleyen so- runlanna çözüm getirecek, baş- lamış çözümleri devam ettire- cek yeni bir hükümetin bir an evvel kurulması. bunun için elk- mızden gelenı yapmamız konu- sunda bana geürilen teklifi, ben en büyük ıyiniyetle karşıhyo- rum" diyen İnönü. parti tüzü- ğüne göre önce Meclis gnıbu- nun görüşünü alacağını. ertesi gün de Parti Meclisi ve TBMM gnıbunun ortak toplantısında ceği konusunda umut veren gö- rüşme oldu. Bundan sonrasını, tabii gruplardan ve PM'den alacağım yetkiyle devam ettire- bilir hale gelirim" diye konuştu. İnönü, gazetecılerin sorulan- nı yanıtlarken de görüşmede bâkanhklann dağıbmı gibi bir konunun konuşulmadığını söy- ledi. İnönü, " Koalisyon proto- kolü, geçirdiğimiz 1.5 yıllık ic- raat dönemıne ruh vermiş olan önemli belgedir. Bu belgenin içine baktığıruzda birçok şeyin yapılmış olduğunu görüyorsu- nuz. O bakımdan yeni hükümet kurulurken neleri yapacağını bir defa daha söylemesinde ya- rar var. Bu da mevcut belgenin kısaltılarak yeniden yazılması veya hedeflerin yeniden söylen- mesi gibi bir yaklaşım ortaya çı- karabibr" diye konuştu. DYP Başkanlık Divanı, dün akşam 19.00'da Çiller başkanlı- ğında toplandı. Toplanüda, Çiller, Meclise devamıa önem taşıdığını söy- ledi. özellikle, "Çekiç Güç, ola- ğanüstü hal, il idaresi vejandar- ma teşkilatı hakkında yasa tasansı ve güven oyu" konula- nnda parlamenterlerin meclise devamını sağlamak ve özel rad- yo ve TV yayınlannda devlet tekelini kaldınnaya yönelik anayasa değişikliğinin bir an önce yapılması için alınabilecek önlemler değerlendirildi. Edinilen bügiye göre, DYP Başkanlık Divanı, haziran ayı sonuna kadar bütün milletve- killerinin yurtıçi ve yurtdışı programlanm iptal etmeleri vekoalisyona girip girmeme ko- nusunda karar verileceğini söy- yasama dönemi sonuna kadar- ledi. İnönü, "Bu görüşme yeni ki bütün il ve ilçe kongrelerinin kurulacak koalisyonun da sağ- 1 ağustos sonrasına ertelenme- lam temeller üzerinde yürüye- sini benimsedi. Çiller İnönü'ye,'Bakanlar Kurulu'nda sizi rahatsız edecek bir tablo çıkmayacak' dedi SHP'nin bakanlıksayısıazalmayacak HAKKIERDEM ANKARA - Hükümeti kur- makla görevli DYP Genel Baş- kanı Tansu Çiller, koalisyon konusunda ilk görüşmeyi yap- tığı SHP Genel Başkanı Efdal Inöoü'ye, "Bakanlar Kurulu'- nda sizi sıkıntıya sokacak bir tablo olmayacak" mesajı verdi. Koalisyon konusunda ılke an- laşmasına vanlan görüşmede, SHP'nin bakanlık sayısının azalülmamaşı benimsendi. Çiller ve İnönü'nün 1 saate yakın süren görüşmesinde dış politika ile gü- venlik ve de- mokratikleşme konulannın üzerinde durul- duğu öğrenildi. Edinilen bilgiye göre İnönü, gö- rüşmenin başı- nda • Çiller'e özellikle Azer- baycan ve Kıbns konu- sundaki son ge- lişmelerle ilgili olarak aynntüı bilgi verdi. İnö- nü, daha sonra güvenlik, terör ve demokratikleşme konusun- daki dunımu anlattı. İnönü'nün verdiği bu bilgile- rin ardından Çiller'in, İnönü'- ye, "Siz bu konulara daha va- bfsınız" doğrultusunda konuş- tuğu belirtildi. Çiller-İnönü görüşmesinde bu konuşmalann ardından ko- alisyon konusuna geçildi. Çil- ler'in SHP ile koahsyonu sür- dürme isteğine İnönü olumlu yanıt verinceA protokol üzerin- de duruldu. Öğrenildiğine göre Çiller, kamuoyunda çok tartışı- • Çiller İnönü görüşmesinde koalisyon protokolü üzerinde duruldu. Çiller'in DYP'deki SHP'li bakanlann azaltılması eğjlimini aktarmasına inönü olumsuz yanıt verdi. taya çıkmayacak" dedi. Çiller'- ın bu sözleri, SHP'liler tara- fından, "Bakanlar Kurulu'na SHP'lilerin karşı çıküğı MHP eğilimlileri almayacağı" biçi- mınde yorumlandı. Çiller ve İnönü'ye yakın çev- relerden edinilen bilgilere göre görüşmede, koalisyon proto- kolünün yapısı konusunda da ilke anlaşmasına vanldı. Çiller. 1.5 yıllık koalisyon döneminde gerçekleştirilen hedeflerin pro- tokolden çıkanlarak kısalül- masını önerdi. Çiller, özelleştir- mede aynntılann ve sıranın daha sonra belirlenebileceğini — — ^ ^ — anlatü. Çiller. bu göriişlerinı İnönü'ye ak- tanrken, "TÖ- YÖK Ue uğraş- mak yerine kısa vadede kaynak yaratacak giri- şimlere yönel- menin önemi- ne" dikkat çek- ti. İnönü de, Çiller'in bu ilke olarak benim- özelleştirmeye İnönö-Çiller görüşmesüıi çok sayıda gazete ve TV muhabiri izledi (Fotoğraf: AA) POIMKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Son Gelişmelere Bakınca... Refah Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan, hü- kümeti kurmakla görevli DYP Genel Başkanı Tansu Çil- ler'i ekim ayında erken seçime çağırıyor. Acaba Erbakan Hoca bu çağrısında içtenlikli mi? Hayır! Bunca yıl siyasetin içinde olan Erbakan, biliyor ki ne RP ne de ANAP erken seçime hazır değil. Çünkü 26 Mart 1994'te yerel seçimler var. Hocaya göre DYP parçalanıyor. Oysa şu anda DYP'de bir parçalanma değil, dalgalanmagözleniyor. Deneyim- siz bir liderin başında bulunduğu DYP'nin bundan sonra ne yapacağı tartışılıyor. Elbet burada iki seçenek gözüküyor. Birincisi Tansu Çiller liderliğindeki DYP'nin ANAP'ın büyük kentolgusu- nu sileceği. Ikincisi başanlı bir koalisyonun 26 Mart ye- rel seçimlerinde "zafer kazanma"olasılığı. Şimdiden bir şey söylemek çok erken. Belirli bir za- man dilimi içinde gelişmeleri izlemek, önce terör ardın- dan ekonomik bunalımı atlatmak yeni kurulacak hükü- meti bekleyen önemli sorunlar. Birinci DYP-SHP koalisyonu döneminde demokratik- leşme yönünde verilen sözlerin tümü gerçekleşmedi. Her ne kadar CMUK yaşama geçse bile başta özel tele- vizyonların "çofcb//m/£"görünen "düşünce özürlü"yo- rumcuları ve kimi köşe yazarlarınca eleştirildi. Konu de- mokratikleşme penceresinden değil bakkal, manav so- yan kişilerin özgürlüğü açısından kamuoyuna yansıtıldı. ILO Meclis'ten geçti, ama Çankaya'ya takıldı. İş güven- cesi yasası ise çıkmadı. Insan hakları bakanlığı askıda kaldı. Yerel yönetimler ve kadın bakanlığı işlevsizdi. Oysa birinci DYP-SHP koalisyon hükümetinin prog- ram ve sözleri vardı bu konularda. Özellikle Kürt soru- nunun demokrasi çerçevesinde çözümlenmesi, memur sendikalarının kurulması. öğrencilerin politikanın içine girmeleri genelde konuşulan, zaman zaman gündemi belirleyen konular oldu. Demokrasi bir yönetim biçimidır. Bireysel çıkarlar ve duşünceler için değil, evrensel boyutları ve ilkeleri olan toplumsal bir örgütlenmedir Bugün Türkiye'de söz, düşünce ve inanç özgürlüğü belli kişilerin tekelindedir. Onlar bunları rahat bir biçim- de kendilerine göre kullanmaktadır. Atatürkçü düşünce bu kişilere göre suç öğesidir. Islamcısı, dönek solcusu, Atatürk devrim ve ilkelerini medyada gün gün eleştir- mektedir. Tüm bunlar Turgut Özal'ın attığı bugün yeşeren to- humlardır ve adına da ne yazık ki "yenileşme" denil- mektedir. Laik cumhuriyeti savunmak isetıpkı Kemaliz- mi savunmak gibidir. Türkiye böyle bir dönemden geçiyor. Sosyal devlet kavramı kimi değerler gibi eleştirilir ol- muştur. Tüm bunlar eleştırilirkende "vahşikapitalizm"- in sömürüsü emekçiler ve yoksulları ezmiş, sülük gibi emmiştir. Dün başkentte ikmci DYP-SHP hükümetinin kurulaca- ğına ilişkin gelişmeleri izlemeye çalışırken bunlar geldi aklımıza. Ardından birinci DYP-SHP hükümeti progra- rnjnda yer alan önemli noktalara bir göz attık... Ne diyordu notlarda? "- Günumüzün yeni evrensel gelişmeleri ve gereksi- nimleri ile AGİK süreci sonucu 20 Kasım 1990'da kabul edilen ve ülkemizin de katıldığı Paris Şartı ve yeni dünya j düzeni içinde Türkiye, dünya ile bütünleşebilmek için hukuk sistemini gözden geçirerek onu, güncel ve evren- sel hale getirecektir. - Gelişen dünya ile bütünleşme ve evrensel değerleri savunma, Türkiye'nin kendi gelenekleri ile de bağdaştı- rarak sürdüreceği bir gelişme sürecidir. Türkiye, geliş- mişlik yoluna devam ederken bu süreçten aynlmayı asla düşünmemektedir. - Laik ve Atatürk ilkelerine bağlı Türkiye'de inanç, dü- şünce, anlatım özgürlükleri toplumun temelidir, kısıtla- namaz. - Ülkemizin tümünde, insan hakları ve temelözgürlük- lere dayalı bir hukuk devleti mutlaka kurulacaktır. Bu hukuk devletinde, yurttaşların kendilerine verilen hak ve özgürlükleri kullanmak ve geliştirmek istekleri de do- ğaldır." Başta erken seçim isteyen Erbakan olmak üzere diğer parti liderleri demokrasi konusunda neler düşündükleri- ni açıklayabilirler mi? Biz çok merak ediyoruz... KULIS önerilerini serken. "SHP ilke olarak karşı değil. Bir prog- ram içinde bu konuya yaklaşım gösteririz" karşılığını verdi. Görüşmeden sonra İnönü, grup başkanvekılleri Ercan Ka- rakaş ve Aydm Güven Gürkan ı koalisyon protokolü üzerinde çalışmak üzere görevlendirdi. Karakaş ve Gürkan, protoko- lün gerçekleşen ve metinden çı- kanlacak maddeleriyle önceük verilecek konulannı belirlemek üzere bir çabşma başlattılar. inönü: KoalisyonortağıuzunboyhıolmahANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SHP lideri Erdal inönü, yeni koalisyon hükümetinde yer alacağı haberlerini, foto muhabirlerine takılırken teyit etti. Foto muhabüieri için, "koalisyonda Bzım boylu bir ortağın bulunraası" yarariı olacaktı. İnönü, daha önce eski Başbakanlık binasında yapılması planlanan koalisyon görüşmesi TBMIVrye alınınca, özel Kalem Müdürü Üğur Büke ve danışmanı Güneş Gürsekf ile birlikte Meclis'e yürii> erek geldi. Görüşme için 50'nin üzerinde gazeteci ve televizyon mensubu Meclis'e geldi. İnönü, Çiller'i beklerken, odasında gazetecilerle sohbet etti. Gazetecilerin, "Tansu Hanım'la ilk resminiz mi olacak" sorusuna, gülümsey erek, "Ne ilk ne son resim. Basınunızın da ne ilk ne son kargaşası. Sizin resminizi alacak kimse yok mu" karşılığını \eren İnönü, yakın görüntü atmak için ter döken kameramanlara takılmavı da ihmal etroedi: "Periskoplu kamera, icat edilmedi mi daha?" Kameramanlar, İnönü'ye olumsuz yanıt verirken, "Sizin boyunuz, bizim için avantaj" dediklerinde, anlam yüklü bir karşılık alacaklarını tahmin etmiyorlardı: "Evet. 'Koalisyonda, uzun boylu bir ortağın bulunması yararlı olur' diyoriar!" Çevresini tamamen kapatan foto muhabirlerine. Çiller için "İjeliyor, geliyor demek lazım! Hepsi birden nasıl dağıhriarr diyen İnönü, SHP liderliğine tekrar ada> olmama karanndan sonra daha rahat göründüğünün vıırgulanması üzerine de gülümseyerek, "Ben her zaman rahatım. Biz rahat olalım ki vatandaş da rahat olsun" dedi. İnönü-Çiller görüşmesi yaklaşık 50 dakika sürmüş, iki lider de çok olumlu bir hava yaymtşlardı. Anlaşdan, DYP ile SHP koalisyonu ta- zelenecek ve "uzun boylu ortak" yeni hükümette de verini alacaktı... kanlık sayısı için DYP gru bunun eğilimini anımsattı. "Grubumuzda SHP'nin ba- kanlık sayısının azaltılması is- tekleri var" diyen Çiller'e İnönü karşı çıktı. İnönü, bakanlık sa- yısının azaltılmasını kabul et- meyeceğini belirtirken, "Bu ko- alisyon iki partinin milletvekili sayısına göre oluştunılmadı. Ortak sorumluluk içinde bu işe girdik" görüşünü dile getirdı. inönü'nün bu açıklamala- nndan sonra Çiller, konu üze- rinde ısrarcı olmadı. 'Sizi sıkıntıya sokmam' Çiller, İnönü'nün yeni kuru- lacak kabinede "teminat" ola- cağını, bu yüzden SHP Genel Başkanı'nın Bakanlar Kuru- lu'nda yer alması arzusunu dile getirdi. İnönü, bu sözler üzeri- ne Çiller'e, yeni kabinede görev alacağını açıkladı. İnönü, bu görüşünü dün toplanan SHP MYK ve grup yönetim kurulu toplantüannda da dile, getirdi. Çiller. daha sonra İnönü'ye nasıl bir Bakanlar Kurulu oluş- turacağı konusunda ipuçlan verdi. Çiller, "Bakanlar Ku- rulu'nu oluştururken grup içi dengeleri gözeteceğim. Ama si- zi sıkınıya sokacak bir tablo or- *Jrt Yakınları özelyaşamındaki Tansu Çiller'i, özelliklerini anlattı Beyaz, eşarp, söğüşsalata, Hody rnary y ve sadelik NURSUNEREL ANKARA - Müstakbel Başba- kan Tansu Çiller ya da Conecticut Üniversıtesfndekı arkadaşlannın çağırdıklan gibi kısaca 'Sue'. acaba özel yaşamında nasıl bir kadın? 'Masumiyet'i simgelediği için mi hep beyazlar giyer? Neden parfüm kullanmaz? Ayakkabılan kaç nu- maradır? Kimlik cüzdanında 1946 yazan doğum tarihine, boyuna erişmış iki oğluna karşın. hala 38 beden giyebilmeyi acaba hangi re- jim listelerine borçludur? Tansu Çiller'le ilgili olarak bu ve buna benzer, merak edilen 17 ko- nuyıı DYP'nin 'çiçeği burnunda' liderinin 'çok yakınındakiler'e sor- duk. Şunlan anlattılar: - Sayın Çiller kıyafetlerini nasıl seçer? - Beyaz, kurşuni ve lacivert renk- leri çok sever. Beyazı kilolu gözük- mekten korkmadan kullanır. Çün- kü inanmayacaksınız belki, ama Tansu hanım 38 bedendir. Prova- lara fılan gelemeyecek bir sabırsızlığı vardır. bu yüzden kıya- fetleri ya hazır alınır, ya ölçülerine göre diktirilir. Kış döneminde kapalı yakalan çok kullanır. Daıma uzun etek- ler giyer. - Bir de eşarp kolleksiyonu var galiba? - E\et. Çünkü günboyu o kadar farklı ortamlarda bulunması gerekiyor kı. Ör- neğin. sabah Bakanlar Kurulu toplantı- sına katıhyor. oraya kurşuni bir tayyör- le gıttiğı olur. sonra öğleden sonra ma- kamında bir ~ — ^ — TV çekimı olacaksa omuzlanna dökülen canlı renklerde bir eşarpla tama- men farklı bir görünüme bürünüverir. Eşarbı çok iyı kullanır as- "~~"^^~ — "^•™^^"~ Lnda. - Mücevher pek sevmiyor galiba? - Evet, hem de o servete rağmen değil mi? Sadelikten yanadır. Belki kırk yılın başı bir baloya katılırken safır taşlı kol- yesini ya da tek taşlı yüzügünü zorlana- rak takar. Ama süslü olmayı sevmez. Yalnızca altın alyansı ile pırlantalı kol saatinden hiç vazgeçmez. -Tansu Hanım kaç doğumludur? - Asbnda kimliğmde 1946 yazıyor, ama bır tarihte ABD'de katılacagı eği- tim programı yaş sınırlaması getirdiği için galiba 1 yıl küçültmüş yaşını, bunu da Arnavutköy Amerikan KÎz Koleji'- ndeki arkadaşlanna söylemiş. Bazı sınıf arkadaşlan ise Tansu Hanım'ın aslında 1943 doğumlu olduğunu söylerler. — ^ — — ^ — - Kilosumı nasıl konı- yor? - Aslında kilo almaya çok müsait olduğunu söyler, bu yüzden kilo aldıracak yi- yeceklerden __ uzak durma- ya calışır. Öğlenleri bürosunda sadece tavuk haşlama veya söğüş salata yer. Bunun dışında ağzına tek lokma koy- maz. Soda içer. -tçki kullanır mı? -Eğer akşamlan bir kadeh içilecekse tercüıi 'bloody mary'dir. Eşi Özer Çiller ise viski ve biradan yana tercih kullanır. -Sporla arası nasıl? A JA. slında kilo almaya çok müsait olduğunu söyler, bu yüzden kilo aldıracak yiyeceklerden uzak durmaya çaîışır. Öğlenleri bürosunda sadece tavuk haşlama veya söğüş salata yer. - Ooo. çok sever. Oğullan ve eşi ile Yeniköy sırtlanndaki bir spor saha- sında futbol oynamayı çok severlermiş. -Eşine nasıl hitap eder? - Hep "Özer'ciğim" dedığini duyduk. - Küçük oğlu Berk ile arası nasıl? - Ona ayn bir düşkünlüğü vardır. Çok önemli toplantılar sırasında oğlu- nun aradığını hatırlanm, onun okul so- runlannı fılan telefonla da olsa çözmeye çahşır. - Unutkanlığından da söz ediliyor? - Evet, ama unutkanlıktan ziyade, yü- kümlülüklennin çok olması herhalde etkiliyor. Öyle ki sık sık yakın gözlüğü- nü kaybeder, özel kalem müdürleri azar işiünemek için yedek gözlük bulundur- maya gayret göstenrler. - Parfümle arası nasıl? -Hiç kullanmaz. -CUt bakım? -Çok özen gösterir, tuvalet masasının üzennde çeşit çeşit müstahzaratı vardır. - Saçiarı? -Bu mtxleli çok se\di. Daha once o sevimli bebeklik rcsmınden de anlaya- cağınız üzere koyu kestane saçlı, kahn kaşlı ve biraz tombul bir hanımmış. İs- tanbul'daki berberinin bulduğu bu mo- deli çok sevip, sanşınlığı benimsemiş.