19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17HA2İRAN1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 11 Çayalımlan başladı •RİZE (Cumhuriyet)-20 mayısta başlayan 1993 Doğu Karadeniz Yaş Çay Kampanyası'nın 1. siirgününün ilk etabını oluşturan mayıs ayı içinde üreticilerden 21 bin 500 ton yaş çay yaprajp satın alan Çay-Kur, ödemelere başladı. Çay-Kur Genel Müdür yardımcılanndan Dursan Nabioğiu yaptığı açıklamada, 15 haziranda başladıkları ödemeleri 30 hazirana kadar sürdüreceklerini ve bu süre içinde 72 mi]yar lira ödemiş olacaklannı söyledi. Pamukbank'tan telefonla kredi IİSTANBUL Pamukbank, bireysel kredi kullanmak ısteyen müşterilerine özel bir uygulama ile "telefonla kredi" hizmeti vermeye başladı. Pamukbank Genel Müdürü BülentŞeover bugün yaptığı yazıb açıklamada, telefonla kredi uygulamasını, yoğun iş temposu nedeniyle ihtiyaçlannı karşılayacak zaman bulamayan müşterilerine kolaylık sağlamak amacıyla başlattıklannı bildirdi. Açıklamada, aynca bireysel kredi kullanmak isteyen herkesin, Pamukbank'ın "Telefonla Kredi Hattfnı (2881414)arayarakkredi alabileceği kaydediliyor. Türk Suzuki 10 yasında • Ekonomi Servisi - Japon teknolojisi devi Suzuki Türkiye'de 10'uncuyıl kutlamalannı yaptı. Suzuki Otomobil Pazarlama ve Ticaret AŞ yetkilileri, Sheraton Istanbul Hotel-Towers tarafından düzenlenen kokteylde bayi ve servislerine teşekkürederek onurplaketı dağıttı. Daha sonra Caddebostan Maksim'de verilen yemekte Vitara şeklinde hazırlanmış pastayı kesen Yönetim Kurulu Başkanı Ural Hakverdi 15 bin adetlik otomobil satışıyla ithal otomobilkrarasında iddialı olduklannı söyledi. İşJetmeve Rnans'bayilerde • ANKARA (Cumnuriyet Bnrosu)-Aylık "Îktisat/İşletrne ve Finans Dergisi" gazete bayilerinde de sanşa çıkanldı. Bugüne değin yalnızca abonelere dağıtımı yapılan veyayın yaşamına 1986 yılında başlayan dergi, bu ayçıkan 87. sayısuıdan itibaren bayilerden de satın alınabüecek. Mali ve ekonomik sorunlara yönelik yayın yapan ve YÖK ile ABD Fullbright Komisyonu'nun "bilimsel yayın" olarak kabul ettiği derginin genel yayın yönetmenliğini An" Büge, genel yayın danışmanlığını da SBF öğrerim üyelerinden Prof. Dr. E>can Uygur yapıyor. İngiltere Başbakanı, 66 milyarlira aldığını itirafederek siyasi bir yara daha aldı Nadirin 6 hağışı'Major'ısarsıyor EDtPEMtLÖYMEN LONDRA -Asü Nadir'in, Polly Peck şirketı araalığı ile ıktidardaki Muhafazakar Para'ye440 bin steriin (bugûnkü kurla 66 milyar lira) bağış yaptığı bizzat Başbakan Joiu Major tarafından açıklandı. Basındaçıkan haberlerde, bağış miktannın 2 milyon sterline kadar çıktığı öne sûrülüyordu. Asil Nadir'ın kendi yaptığı bir açıklamada ise 1.6 milyon steriin bağıştan söz ettiği bildiriliyordu. Ancak başbakan Major, sab akşamı Avam Kamarası'nda, ana muhalefet fşçi Partisi lideri John Smith'in sözlü soru önergesini yanıtlarken miktan sadece 440 bin steriin olarak verdi. Bağışın 1985-90 arasında yapıldığı anlaşıhyor. Partisi içinde zor durumda olan, aynca kamuoyu desteğini hızla yitiren Başbakan Major, Avam Kamaraa'nın gürültûlü orurumunda, muhalefet sıralanndan "Maxwell" bağınşlan arasında bilgi verdi. Çek asûh fngife basın imparatoru Robert MaxweB'in esrarengiz biçimde boğularak ölmesinin ardından, muazzam boyutta bir mali yolsuzluğun baş sorumlusu olduğu anJaşılmıştı. Halen kamuoyu, MaxweU ile Asil Nadir'i aynı kefeye koyuyor. Başbakan Major, partisinin, tıpkı ana muhalefet partisi gibi, bağış almaya hakkı olduğunu, bağış miktannı partinin değil, bağışı yapanlann açıklaması gerektiğini söyledi. Asil Nadir'in partiye, Polly Peck araalığı ile yaptığı bağışı bizzat Polly Peck'in açıklamadığmı belirtti. Parti örgüt başkanı SirNonnan Fowierdedûn gece geç saaderde toplanan Avam Kamarası Içişleri Komisyonu'nda bu konuda ifade vermeye başladı. Ana muhalefet Işci Parns'nin "gölge kabinesi"nde sanayi ve ticaret sözcûsü Robin Cook'un, konu hakkında SKY-TV haber bültenine verdiği demecte KKTC'den ismen sözederek, "tngiltere, KKTC ile ilişkisini gözden geçirmelidir" cümlesini kullanması dikkat çekti. Cook, partinin Asil Nadir'den aldığı bağışı, "elleri böğûrleriride kalan" Polly Peck hissedarlanna iadeetmesi gerektiğini, bu paranın ''hissedarlardan çahndığını" söyledi. Asil Nadir'e kefıl olan Kıbnslı işadamı Ramazan Güney ile eski eşi Ayşegül NadirTedmer'in durumlan, 4 ekim tarihinde AğırCeza Mahkemesi'nde ele alınacak. Ramazan Güney, Asil Nadir'in kaçışı ardından kalp krizi geçirmişti. Temınuz ayında kalpameliyaü olmaya hazırlanıyor. Daha sonra da adli tatil başlıyor. Gıyabında yargılanmayacağı acıklanan Nadir aleyhinde, PoUy Peck kayyumlan ise tazminat davalannı sürdürmekte ısrarlılar. Asi] Nadiraleyhindeki ceza davasından ayn olarak Yûksek Mahkeme lcra Iflas Dairesı'nde basına kapalı olarak yapılan dunışmalar, Asil Nadir'in gıyabında sûrdürûlüyor. Polly Peck kayyumlannın 1991'de açık artürma ile satüklan Polly Peck binasının antikalanndan arta kalan parçalarda salı gûnü satıldı. Toplam 138.472 steriingelir eldeedıldı. Saülan parçalararasında Asil Nadir'in borsayı izlemek için kullandığı iki kapılı son derece şık panelli antika dolabı da vardı. Dolabın arkasının, bilgisayarkordonlannın girişi için matkapla delindiği anlaşüıyor. Dolap, 18.400 sterline saüldı. Kıbns Rum Yönetimi, Nadir olayındaki tutumu nedeniyle İngiltere'yi Labey Adalet Divanı'na şikayet etmeye hazırlanıyor. Kıbns Rum Yönetimi'nin Ingiltere'yi 'yasal olmayan lımanlar" olarak taiumladığı KKTC liman ve havaalanlanndan 'çalıntı' diye tanımladığı mal ithal ederek Kıbns Garanti Anlaşması'nı ihlal etmekk suçlayacağı öğreruldı. İngiltere, Kuzey Kıbns'taki Rum mallannın 'Nadir tarafından gaspedilmesıne yardıma olrnakla' suçlanacak. Yerli yabancı aynmı yapmaksızın, sürekü otomobil alıyoruz ız verden kesildi• Otomobilin, Türî insanı için bir 'zenginlik göstergesf olma niteliği, önemini giderek arttınyor. Dünya otomobil sanayiindeki bunahma, satışlann düşmesine ve büyük üreticilerin birbirlerin- den ithalatı kısıtlama savaşına girmelerine karşın Türkiye 'canlı pazar' olma özelliğini güçlendirerek koruyor. Ekonomi Servisi - Türkiye, yerlı ve yabana otomobil üre- ticileri açısından 'cennet' konu- muna geliyor. Bütün dünyada otomobil üreticilennin bunalım- da olduğu ve üretimi düşüre- rek sürekli işçı çıkartma eğilımi- ne girdiğı dünyanın tersine; ül- kemizde otomobil üretim ve satışlan sürekli artıyor. Nitekim, bu yıhn başından mayıs sonuna değin. yerli oto- mobil satışlan geçen yıla oranla yüzde 22 artarken ithallerde yüzde 49'luk arüş görüldü. Beş ayın bilançosu 1992'nin ilk beş ayında 112 bin 324 olarak gerçekleşen yerh otomobil saüşlan, bu yılın aynı döneminde.. 137 bin 867'ye ulaştı. Yerli otomobil satışlanndaki bu aruş, ithallerde de kendini gösterdi. Geçen yüın ilk beş ayı- nda 21 bin 46 olarak gerçekle- 1992-93 ilk 5 aylık ithal ve yerli oto satışlan: 1992/ 5 aylık Y«* 112.324 hhal 21046 Toplam 133.370 Yüzde 84.3 157 100 1993/5 aylık 137.867 31488 169.355 Yüzde 8814 18.6 100 AıHş % 22 49 27 Bütün dünyada otomobil üreticilerinin bunaiımda olduğu ve üretimi düşürerek sürekli işçi çıkart- ma eğilimine girdiği dünyanın tersine; ülkemizde otomobil üretim ve satışlan sürekli artıyor. şen ithal otomobil satışlan, İ 993'ün aynı döneminde 3 İ bin 488'e ulaşü. İthal Otomobiüeri Türkiye Mümessilleri Derneği'nden yapılan açıklamaya göre ithal otomobillerin 1993 mayıs ayı satışlannda geçen yıla oranla yüzde 52'lik bir artış görüldü. Buna göre 1992 mayıs ayında 5 bin 61 adet olan ithal otomobil saüşlan, bu yılın mayıs ayında 7 bin 703 olarak gerçekleşti. Açıklamada aynı dönemdeki yerli otomobil üretiminde de yüzde 20 düzeyinde artış görül- düğü belirtikü. 1992mayısında, 23 bin 23 olan yerli otomobil üretimi bu bu yılın ayru döne- minde 27 bin 578'e ulaştı. Açıklamada yer alan ve der- neğe üye firmalann 92-93 satış rakamlannı gösteren tabloya göre Uzakdoğu otomobüleri- nin Türkiye'dekı pazar payi her yıl biraz daha artıyor. Orneğin 1992 ilk beş aylık satış rakamı 656 olan Hyundai, bu rakarnı 1993*ün ayru döneminde bin 600"e çıkarttı. EnflosyonhazfrandapathıyacakANKARA (ANKA) - Son birkaç aydır hava kaçıran enflasyon balonu. 4 temmuzda patlayacak. Tansu Çiller'in, Devlet Ba- kanlığı döneminde "Enflasyonda tam başan sağla\amadık. ancak hiperenflasyonu önle- dik" sözleriyle itiraf ettiği enflasyon ba- şansızhğı, 4 temmuzda açıklanacak haziran ayı fîyat arnşlan sonrastnda tüm çı- pİaklığıyla gözler önüne serilecek. Yıllık fi- yat arrjşı oranuun toptan eşyada ocak aym- da, nlketid fiystiarda ise andık aymda bir önceki ydm aynı ayındaki düzeyin altma in- mesiylc başlayan '"başarı nutukları" 4 tem- muzdan itibaren yerini tümüyle aunması ge- reken yeni önlemlere bırakacak. Ne olacak? Devlet Istatistik Enstitüsü, 4 temmuzda haziran ayı fîyat hareketlerini açıklayacak. Fiyatlann haziran ayı arttşının ht-m toptan hem de tüketicide en az yüzde 3 dolayında oiması bekleniyor. Karnu kesimince geçen ay yapüan zamlann bir ksmıııın hesaplama yönteminden dolayı haziran ayı endeksine gireceği bUiniyor. Bu yüzden haziran ayı artışınm yüzde 3'iin çok üzerinde gerçekleş- me olasılığı bulunu>or. Yıllık fivat artışının geçen yılın haziran ayındaki düzeye ulaşması için toptan eş> ada aylık artışuı yüzde 0.5, tüketicideki artışın yüzde 1 oiması \etiyor. Bu durumda haziran sonu itibarıyla toptan eşyadaki yıllık artış yüzde 57.7,"tuketicideki artış jüzde 65.8'e ulaşacak ve 92'nin haziran sonundaki oran- larla a>m düzeve eelinecek. AT-Türkiye raporu kabul edildi BRÜKSEL (AA>- Avrupa Topluluğu'nun en önemli da- nışma organlanndan olan Ekonomik ve Sosyal Komite, "Türkiye ile AT lüşkileri" ko- nulu raporu tarüşarak kabul etti. Komitenin dış ilişkiler ko- misyonunda ele alınan 50 sayfalık "Enformasyon Ra- poru"nda Türkiye'de son ekonomik ve sosyal gelişmeler değerlendirildi. Toplantıda, Türkiye-AT Ortaklık Anlaş- ması'mn 27. maddesinde öngörülen ve taraflann işve- ren, esnaf, sendika, tanm sektörü temsıldlerinden olu- şan bir "istişare komitesi" kunüması da kararlaştınldı. Raporun görüşülmesi sıra- sında, bazı Yunanlı kaübma- lann rapora,"Kabns sorununun çözülmesinin, Türkiye'nin AT üyeliğinin ön şartı olduğu" yolunda bir madde konulmasına yönelik talepleri reddedildi. Raporda Ranf Denktaş'tan "KKTC Cumhurbaşkanı" olarak söz e- dilmesıne Yunanhlar itiraz ettiler ve bu ifadenin değişti- rilmesini istediler. Raportör, bu ifadeyi, BM Genel Sekrete- ri Butros GaB'nin kullandığı- nı haürlatarak değişiklıği reddetti. Türkiye'de 1980'den bu ya- na kaydedilen siyasi, ekono- mik ve sosyal gelişrnelenn geniş olarak not edikflgi ra- porda, ülkeye gelen yabana sermayedeki önemli artış, enf- lasyon ve dış borçlar sorunu özellikle vurgulandı ve "Borç- lanna sadık Türkiye'nin uyguladığı ekonomik reform planlannda tanm sektörü mağdur edilmekte, bu da köy- den şehire göcü arttirmakta- dır" denildi. "AT Komisyonu'nun, Tür- kiye'nin topluluğa tam üye- lik hakkını tanıdığı" ve "daha yakın bir işbirliği" dö- neminin başlatıldığı belirtilen raporda, 1996 yüında ulaşıl- ması hedeflenen gümrük birliğinin önemi vurgulandı. IŞÇININ EVRENEVDEN ŞÜKRAN KETENCİ İlk Adımlar Gerçekleşebilirse ikinci DYP-SHP koalisyonuna iliş- kin ilk adımlar atılıyor. öncelikler ve sorunlara ilişkin bazı ipuçları da ortaya çıkmaya başlıyor. Daha doğrusu, çelişen beklentiler, yapılmak istenenlere ilişkin, bazı önemli dayatmalar gündeme geliyor. Hükümetin rotası, çok değişik yönlere çekilmeye çalışılıyor. Tansu Çiller'in kimliğinde, rotasında, program ve yak- laşımlarında önemli değişikliklerin olacağı anlaşılan DYP'nin önceliği özelleştirme. SHP'nin bakan sayısı dü- şürülmesi istemi yanında, seçilecek bakanların "bükü- metle uyum içinde oiması" koşulunun anlamı, çelişkinin olduğu bilinen bazı kritik konularda Çiller'le ters düşebn lecek SHP'lilerin bakan olmasının engellenmesi. Toplum, medyaların seçtiği, çağdaş, güzel görünümlü bir kadın başbakanın seçilmiş olmasının henüz keyfini çıkanrken çaiışan kesimier, başlarına gelebileceklerin kaygısına düştüler bile. önceki gün ve dün yaygın bir bi- çimde gerçekleştirilen işçi-memur direnişlerinde, enf- lasyona ezilmeyecekleri ücret zammı, sendikal haklar konusunda yeni hükümet uyarıldı. "KİT'ler bizimdir, bi- zim kalacak" sloganları atıldı. Yaygın taşeronlaştırma, işçi çıkarması uygulamalarının durdurulması istendi. Çaiışan kesimier cephesinde, işveren cephesinin bü- yük desteğini almış Çiller'e gerek bakanlığı, gerekse se- çim kampanyasında ortaya çıkmış olan öncelikleri ne- deni ile kuşku ile bakılıyor. ilke olarak koalisyonun ko- runması "kötünün iyisi'yaklaşımı ile savunulurken SHP kanadının rotaya ağırlığını koyması isteniyor. Örneğin Ağaç-iş Sendikası'nın Gözlem adlı dergisinde yayımla- nan Başkan Güral Erçakır'ın değerlendirmesinde Türki- ye'nin DYP-SHP birlikteliğinde yakaladığı şansı kaçır- maması gerektiği savunulurken, "10 yıllık öz çıkara da- yalı uygulamaların yarattığı dengesizlikleri düzeltebil- me şansıdır. Sosyal demokrasiden yana tüm güçler, aralarındaki kısır çekişmelen bir kenara atarak, devlet yönetiminde sosyal demokrasi ilkelerini egemen kıla- cak çabaları desteklemeyi bilmelidir" deniliyor. işveren cephesi ise büyük bir ağırlıkla desteklenen Çiller'den sadece özelleştirme değil, her konuda iş- veren çıkarları doğrultusunda hızlı adımlar atması bek- lentisini dile getiriyor. Demirel hükümetinin yeterli cesa- reti olmadığı, gereken radikal önlemleri alamadığı vur- gulaması yapılarakyeni hükümetin birinci koalisyon hü- kümetinin yapamadıklarını yapması isteniyor. • • • Birinci koalisyon hükümetinin rotası 12 Eylül'ün so- nuçlarının ortadan kaldırılması, demokratikleşme iken, ikinci koalisyon hükümetinin en azından öncelikleri de- ğiştirerek, ekonomik alanda tam da 12 Eylül ve Özal hü- kümetleri ile çakışacak bir rotaya girmesi eğilimi ortaya çıkıyor. • • • Erdal inönü demokratikleşme sürecinde iyice durak- samayı, belki de gecikmeyi görmüş olmalı ki ara süreçte bir şeyler yapmama konusunda çok saygılı ve ilkeli iken, memurlara sendikal destek verdi. Anayasaya aykırı ol- madığı, hükümet program ve protokolünde kesin yer aldığı halde birinci koalisyon iktidarında memur sendi- kaları çeşitli yasaklamalar ve engellemelere hedef ol- dufar. özal zamanında bile yargı kararları ile işlemez hale gelmiş yasakçı genelge, canlandırılmış, sendikal faaliyetler engellenmişti. Ancak ILO sözleşmesinin onaylanması ve de asil genelgeyi iptal eden yargı kararı ile memur sendikaları bir ölçüde nefes alabilmişlerdi. Yine de uygulamada çeşitli faaliyetlerine, valiliklerce çeşitli yasaklamalar gelmeye devam ediyordu. Erdal İnönü, memurların sendikalaşma hakkı soru- nunu ortadan kaldıracak yasanın gelmesinin gecikeceği ve de engelleyici uygulamaların süreceğinden kaygı duymuş olmalı, Çalışma Bakanlığının girişimi ile hazır- lanan bir genelgeyi yürürlüğe soktu. Sendikal faaliyet- lerin engellenmesi uygulamalarınason verilmesini iste- di. Hiç değilse memur sendikalarının faaliyetlerinin gü- vence altında olmasını sağladı. Gerçi genelgeler her za- man yürürlükten kaldırılabilir. Ancak DYP'nin program ve hükümet protokolünde yer almış bir hakla ilgili bir genelgeyi Tansu Çiller hukümeti tarafından, başka bir ortaklıkla dahi oluşsa kolay kolay kaldırılamaz. Oysa genelge ortada yokken, valilik uygulamalan ile sendika- ların çalışmalannı engellemek çok kolay oluyordu. Erdal Inönü'nün bu olumlu çıkışının, yeni koalisyonun koşulları için "demokratikleşme önceliğini" vurgula- mak, Çiller ve DYP kanadına rotadan sapıldığını anım- satmakgibi uyarı niteliğinde bir ikinci amacı daolabilir. TYT BANK şimdi sizin için gerçek güvenceli çağdaş bir ödeme aracı, özel bir kredi kartı sunuyor: TYT BANK FOTOĞRAFLI VISA. TYT BANK VISA, üzerinde sizin isminizi ve resminizi taşır. Kaybohna ve çalınmaya karşı kesin güvence sağlar. İsminizle ve resminizle size verilen kartınızı, sizden başka hiç kimse kullanamaz! Size, özel güvence sağlar. TYT BANK VISA dünyanın her yerinde geçerlidir. Para gibi kullanabilirsiniz. İsminizle resminize dünyada tüm kapılar açılır. FOTOĞRAFLI VISA TYT BANKTAN ALINIR. ÇAĞDAŞ ÖDEME YAPILIR, GÜVENCELİ YAŞANIR. TYT BANK Kredi Kortfan MeHceri Büyukdefe Caddesi Maslak AAeydanı No:37 8O670 Ayazoğa / İSTANBUL Tel:27Ğ 12 51-285 18 00
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle