Katalog

SAYFA CUMHURİYET 22 MAYIS1993 CUMARTESİ HABERLER Tûrkiye'den Irak'ayardım • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye, Irak'a 5,5 milyar liralık (500 bin dolar) ilaç ve sağlık malzemesi sevkedecek Malzeme bugünden itibaren göndenlecek. Dışişleri Bakanlığı'dan dün yapılan yazılı açıklamada, Irak'ta hüküm süren ilaç yokluğundan dolayı sıvi] halkın yaşadığı sağlık sorunlannın giderilmesıne yardımcı olabilmek üzere, Türkiye'nin Irak'a 5,5 milyarhk yardım yapacağı belirtildı. Çevîk: Teşvik aldık •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Basına kullandınlan 2.6 trilyon liralık teşvikle ilgili tartışma sûrerken, 6.5 milyar lirabk teşvik alan Daily News Gazetesi'nin Genel Yayın Müdürû İlnurÇevik, "Teşviğı aldık, ama bunu krediye dönüştürmek için öne sürülen şarllar ağır olduğu ıçın kullanamadık" dedi. İlnurÇevik, konuyla ilgili olarak şunlan söyledi: "Teşyiği aldık. Modern baskı makıneleri ithal etmeyi planlamıştık, bu amaçla aldık. Ancak bu imkân, Demirel döneminde tanınmadı bize. Işın Çelebi'nin bakanhği sırasında, yani ANAP hükümetı sırasında aldık. Zaten bu teşviği kullanmadık." Şehit komutan anısına gemi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Muavenet muhribının şehit komutanı Yarbay Kudret Güngör'ûn anısına yapılacak ve TCG Yarbay Kudret Güngör adını taşıyacak geminin anlaşması dün imzalandı. Bakan Ayaz, dün Savunma Sanayii Müsteşarhği'nda, denizde ikmal muhabere gemisi projesi anlaşmasının imza törenine katıldı. Sedef Gemi Endüstri A.Ş tarafından inşa edilecek olan ve 260 milyar liraya mal olacak gemi. Muavenet muhribinin şehit komutanı Yarbay Kudret Güngör'ûn anısına, TCG Yarbay Kudret Güngör adını taşıyacak. UnfünKralı, DenüreN kutiadı • AMMAN (AA) - Ürdün Kralı Hüseyin, Cumhurbaşkanı Süjeyman DemireTi, bu göreve şeçilmesi dolayısıyla kutiadı. Ürdün resmi kaynaklan, Kral Hüseyin'in öncekı akşam Cumhurbaşkanı Demirel'i telefonla arayarak kutladığını bildirdiler. Iki hder arasındaki telefon görüşmesinde aynca "aralannda tslam dünyasıyla da ilişkili olan ortak çıkarlann" ele almdığı belirtildı. Demirel'e ilk davet İspanya'dan • MADRİD(AA) -Cumhurbaşkanı Süleytnan Demirel'e dış dünvadan ilk resmi ziyaret daveti İspanya'dan geliyor. fspanya Kraliyet Basın sözcüsü Asuncion Valdes, dün basın toplanüsında, İspanya Kralı Juan Carlos'un, 25 mayısta yapacağı resmi ziyaret sırasında Cumhurbaşkam Süleyman Demirel'i İsoanya'ya davet edeceğini açıkladı. Akçam, toplumun demokrasi aksaklığı ve unutmaya yatkınlığından yakınıyor: Hesaplaşmagücümüz yok• Devrimci Yol liderlerinden, 1977'de kapalı tutulduğu Ankara Cezaevi'nden kaçıp, 16 yılını yurtdışında geçiren Taner Akçam, Türk toplumunu, Türk solunu ve Türkiye Cumhuriyeti'ni eleştiriyor. BERATGÜNÇIKAN Ahnanya'da yaşayan îspanyollann, baş parmaklan neden kısadır? Sürekli "Seneye ülkeme döneceğim" diye masaya vurmaktan. Tûrkiye'den ayn geçirdiği on altı yıl parmaklanna vurmadan geri dönme- sınden olacak, Taner Akçam'ın par- maklan yerli yerinde. Dev-Yol liderlerinden, 1977'de kapa- h tutulduğu Ankara Merkez Cezaevi'- nden kaçan Akçam, geriye "O duvan- nız vız gelır bize vız" yazısını bırakmışü cezaevi duvannda. Şimdi, on altı yıl sonra geriye döndüğünde onu bekleyen duvarlar değü. Ama bu süre içinde Tür- kiye'de ve Akçam'ın kendisinde olan değişimin yaşamla, beklentiyle uyumu ya da uyumsuzluğu bu kez duvar olarak karşısına çıktı. Kaçışuı öyküsû Bekleyecek, yaşayacak ve görecek olan Akçam, konuşmasına kaçışını ve onu izleyen süreci anlatarak başladı. Kaçtıktan sonraki alü-yedi ayı An- kara'da geçiren Akçam, aynı yılın ekim ayında Gaziantep üzerinden kaçakçıla- nn da yardımıyla Suriye'ye geçer. Res- mi yırûJmış, üzerine çekiçle vurularak damga yapılmaya çahşılmış pasaport, bu geçişte değü, Halep üzerinden Mü- nih'e uçulduğunda, havaalanında ken- dısini ele verir. Üç ay hapis yatar. Af örgûtü devreye girer ve iltica talebi ka- bul edilir. önce Almanca öğrenir Akçam. Son- ra insan haklan ekseninde siyasi çalış- malara başlar. 1988'de Hamburg Şos- yal Araşurmalar Enstitüsü'ne gjrer, Akçam: Marksist değflim desem yalan söyJerim. Markststim desem de öyle. aynı ûniversitede "Bir siyasaJ iktidar aracı olarak işkence" konulu doktorası- nı yapmaya başlar. Aynı süreçte Tür- kiye'nin yüzyılhk tarihini de inceler. 1915-17 Ermeni soykınmını, 1919'da İstanbul'da Ittihatçılara karşı kurulan 19 mahkemeyi araştınr. Kafasında uzun zamandır Türkiye'ye dönmek var- dır. Bunu gerçekleştirir. Tarihle ilgilenmek, bir de 12 Eylül sü- recini izlemek Taner Akçam'ı Türk top- lumu üzerine değerlendirme yapmaya zorlar. Toplumun demokrasi konusun- daki aksaklığından. unutmaya yatkınlı- ğından ve hesaplaşma gücü ohnamasın- dan rahatsızhk duyar. Son birkaç yılda- ki rahatlamaya karşın toplum kendisiy- le hesaplaşmayı düşünmemiştir. Ateş- kesin ardından yaşananlar unutulmuş, herkes PKK'lı, herkes devletçi olmuş- tur. Toplumun kendisiyle hesaplaşması gereken konular neler? Akçam, sonı- nun tek başına hesaplaşma olmadığı yanıtını veriyor bu soruya. Anadolu topraklannda dini, düi, kültürü farkh uluslann varlığını anırnsaüyor. Şimdi önemli olan soru, "Bu insanlar birbirle- rini kırmadan, katletmeden nasıl bir arada yaşayabilecek?" Kürt sorununda yapılması gereken ne? Yanıtlanmasını "zor" buluyor Ak- çam bu sorunun. Taraflann TC ve PKK olduğu bir ortamda da banşı zor hayal ediyor. Kürt ve Türk demokratla- nnın bakış açısı her ulusa ayn toprak. Akçam için bu bakış açısı da bir handi- kap. Şu banş dönemi ne kadar çok uza- tıhrsa o kadar iyi olacak. Bir ara "Kür- distan" sözcüğu dökülüyor Akçam'ın ağzından. "Bu tanım Türkiye'de kulla- nılmıyor değil mi" diye sonıyor. Arük, kısmi de olsa kullanıldığını öğrenince rahatüyor. Akçam'ın çizgisi Ya Taner Akçam? Şimdi, hangi çizgi- de? Bu türden sorularla karşılaşacağını önceden tasarlayıp, cevaplar hazırlamış olan Akçam, "Marksist değilim desem yalan söylerim. Markşistim desem de öyle. Müslümanlık gibi bir şey bu. öyle Marksisüer var ki AHah korusun" di- yor. Uzun zamandır soku olarak tanım- lanmanın çok anlamlı olup olmadığını düşünüyor Akçam. Pek bir şey anlat- madığma karar veriyor. Eskiden dev- rimci denildiğinde bir tip tarif edilebilir- di. Bugün solcu gibi bir kavram bunu karşılamıyor. Kendisini bugün sol dü- şüncede gösteren örgütlerin ise Akçam'- ın gözünde, zihniyet olarak MHP'den farkıyok. HEP'in yedeği DEP'in Genel Başkanı Kaya partisini kamuoyuna tanıttı: Faşizm dışında hergörüşeaçığız • Özgür Gündem Gazetesi'nin imtiyaz sahibi de olan Yaşar Kaya, DEP'in devlet partisi değil, kitle partisi oİacağını söyledi. ANKARA (Cmnhuriyet Bü- rosu) - HEP'in kapaülması ola- sıhğına karşı alternatif olarak kurulan Dernokrası Partisi (DEP), kendisini kamuoyuna tanıtü. Özgür Gündem Gazrte- si tmtiyaz Sahibi ve DEP Genel Başkanı Yaşar Kaya, genel baş- kan seçihpesinden sonra düzen- lediği ilk basın toplantısında, partisinin, "faşizm dışında bü- tün görüşleri içinde banndıran, devlet partisi değil. kitle partisi" oİacağını söyledi. Konuşmasmda sık sık DEP'- in bir kitle partisi olduğunu vurgulayan Kaya, "Türk ve ^ f Ş sağ- lamaya yönelik Türkiyeli bir parti" olacaklannı vurguladı. HEP'den partisine katılmalar oİacağını da büdiren Kaya, ancak şu anda belirginleşmiş isimler olmadığını söyledi. Türlaye'deki70yıllık cumhuriyet dönemi- nin, resmi devlet ide- olojisini benimsemiş 'ittihatçı ve komplo- Yaşar Kayâ" cu' bir sistem oldu- ğunu öne süren Kaya, öncelikle temi yerleştirme mücadelesi ve- recekJerini belirtti. DEP'in ön- celikJe kendi içinde demokratik yapı ve işleyişi sağlayacağını anlatan Yaşar Kaya, "DEP de- mokrasi ve değişimden yana olan, baskıya ve haksızlığa karşı çıkan, ülkenin ve toplumun çehresini değiştirmek isteyen tüm emekçileri, aydmlan, gençleri, demokratlan, yurt- severleri, banş- severleri ve çevreci- leri ortak amaca ulaşmak için saf- lannda birleşmeye ve görev almaya çağınyor" tam anlamıyla demokratik sis- dedi. Kürt sorununa banşçıl ve adil çözüm, demokratik hukuk devleti ve insan hak ve özgür- lükleri, demokratik ve kaühmcı ekonomi politikasını kendileri- ne ilke edineceklerini ifade eden DEP Gene! Başkanı, emekçi üzerindeki sömürüyü de dur- duracaklannı bildirdi. "Türk ve Kürt halklannın kardeşçe yaşamasını" sağlayacaklanru da anlatan Kaya, halklara ken- di geleceklerini tayin hakkı ve- rilmesi gerektiğini savundu. Kaya, şu anda ülke günde- minde bulunan 'başbakanhk sorunu' konusunda da 'demok- ratik bir kişi olmalı' görüşünü belirttikten sonra bu koşullar- da, bu nitelikleri taşıyan adayın ise TBMM Başkanı Hüsamet- tin Cindoruk olduğunu söyledi. Demirerin talimatıyla çıkanlan 500 milyon lira 45 gündür kayıpü Cizre'ninparası Şırnak'tabulundu Yurt Haberieri Senisi - Cizre Belediyesi- ne Hazine tarafından gönderilen ancak 45 gündür "kayıp" olan 500 milyon lira Şır- nak Ziraat Bankası'ndan çıktı. Güneydoğu'da zor durumdaki belediye- lerden olan Cizre Belediyesi bundan bir bu- çuk ay kadar önce dönemin Başbakanı Sü- İeyman Detnirel'den yardım istedi. Demirel isteği olumlu bularak Hazine'ye, Cizre Be- lediyesi'ne 500 milyon lira gönderilmesi ta- limatıru verdi. Ancak Hazine tarafından gönderilen 500 milyon lira tutanndaki yardım, Belediye Başkanı Haşün Haşbni'- nin tüm çabalanna karşın bulunamayınca başkan soluğu Ankara'da aldı. Şırnak Milletvekili Orhan Doğan, döne- min Başbakanı Sükyman Demird'e "Söz verdiğiniz para henüz Cizre'ye gitmemiş, başkan yanımda" deyince Başbakan, Do- ğan'a. "O para çoktan gitti. Bir 500 milyon için de şimdi talimat veriyorum" yanıüm verdi. Para bulunuyor Şırnak Milletvekili Doğan ve Cizre Bele- diye Başkanı Haşim Haşimi bu konuşma üzerine ilk gönderilen 500 milyon liranın peşinedüştüler. Hazine ve Ziraat Bankası üe süren tele- fon konuşmalanndan sonra Ziraat Banka- sı Ankara Hamamönü Şubesi'nde paranın çıkanldığına dair dekonta rastlandı ve Ciz- re Belediyesi 'nin 500 milyon lirası Şırnak Ziraat Bankası'nda çıkü. Cizre Belediye Başkanı Haşim Haşimi, "kayıp'" paranın öyküsûnü şöyle anlatıyor: "Başbakan Demirel bundan bir buçuk ay kadar önce bize 500 milyon lira gönder- di. Hatta Nevroz'dan bir gün önce araya- rak 'Paranız geldi mi' diye sordu. Ben de bunun üzerine aramadık yer bırakmadım, Cizre'deki, Şırnak'taki bütün banka şube- lerine sorduk. Herkes 'Yok' dedi. Şırnak Ziraat Bankası da aynı şeyi söyledi. Ancak parayı Ankara'dan takip ederek bulduk- tan sonra banka müdürû 'İşlerimiz çoktu, çok yoğunduk' gerekçelerine sığındı." Olağanüstühal Uyguhmıa 19hazjranda kaldaıhyor ANKARA (Cumhuriyet Bu- rosu) - Olağanöstû hal uyguüı- masamı kakhnlması için göz- ler TBMM'ye çevrildL TBMM, jandanna, pods ve 0 Ktarcsi yasalannda değjşiklik- leri öngören tasanlan benim- serse, oiağanâstü hal uygula- masına 19 hazirandan itibaren son verikcek. TBMM Başkanı Hûsamettin Cindoruk, hükü- mete bir yazı göndererek Mec- Iis'te öncelikle eie alınacak ya- saJann bfldirilnıesini istedi. Hükümet, Cmdoruk'a verdiği yanrtta, öncetiğin olağanûstû hal uygulamasıyla ilgüi dnzen- lemelerde olduğunu büdirdL İçişleri BakamSezginde"Ola- ğanüstü hali kaldırmayı istiyo- ruz. Tasardann 19 nazirana kadar yasalaşması için bûyük caba sarf edeceğiz" dedi. Olağanüstü hal nygulanıası- na son verecek yasâl düzenle- mekrden olan Jandarma Teş- kilaü Yasası ile Poüs Görev, Yetid ve Sorumluluklan Ya- sasTnda değişiklik öngören ta- sanlar, önceld gün TBMM'ye sevk edikli. Olağanüstü hal uy- gulmasmnı kaldmbnası için çok öoendi olan Ü tdaresJ Ya- saa'nda değişiklik öngören U- sannın da TBMM'ye bir an önce se>k edilmesi gerekiyor. Hükümetin olağanüstü hal uygulamasmın kakhnlmasmı istemesinde Başbakan Vekfli Erdal tnönü'oün terör ile ilgili değeriendimıelerinnı önemli bir yer tuttuğu ifade edüiyor. İLAN KÜÇÜKÇEKMECE1. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN KARARIN İLANEN TEBLİĞİ EsasNo: 1990/100 Davacı Maliye Hazınesi vekilleri Av. Tülin Şenyucel, Av. Ayfer Alıca tarafından davaJılar KlaraAlvervs. aleyhine ikameolunan tescil davası sırasında aşağıda adları ve adresleri yazılı bulunan davalılara dava dilek- çesi adresleri zabııaraarifetiile de tespit edilemediğinden ilanen tebliğ edilmişolmakla.bukerrehâkimUğimizin 1990/lOOesas, 1992/1610ka- rar sayılı ilamı ile 9.12.1992 tarihinde K.Çekmece, Safraköyü, Kanarya mevkiinde bulunan 1615,1641,1808,1604,1657,15%, 1588,1653,1639, 1765,1612,1595,1638,1768,1779,1680,1664,1628,1620,1774,1652, 1659,1599,1675,1732,1637,1775,1642,1810,1663,1608,1598,1669, 1644,1770,1655, 1656,1633,1651, 1676, 1654, 1776, 1678, 1676, 1624, 1660, 1755, 1695, 1781, 1670,1629, 1619, 1623, 1684, 1758, 1578, 1674, 1742,1576,1614,1759,1672,1743,1626,1591, 1780, 1662,1769, 1597, 1668,1611,1610,1667,1634,1571,1600 sayılı ta$ınmazlann,toplanande- lillere, hâkimliğimizce yapılan bilirkişi ıncelemeleri neticesinde taşınmaz- lann davacı idare adına kaydına dair tescil talebinin reddine, Hazine harç- tan muaf olmakla, harç alınmasına yer olmadığına, yapılan masrafia- nn davacı uzerinde bırakılmasına, ücreti vekalet takdırine yer olmadı- ğına karar verilmiş olmakla, asağıdayazılı bulunan dahaönce ilanen teb- liğ yapılan davalılara tebligat yerine gecmek üzere ilan olunur. 1.4.1993 Davahlar 1- Halil Anutyan, Soğuksu - Kanarya - K.Çekmece, 2- Emel Alaergin, Matbaacı Osman Bey Sokak Ak Apt. No: 11 Şişli-htanbul, 3- Orhan Ka- ragöz, Kanarya Mah. Istasyon Cad. No: 13 K.Çekmece, 4- Gulşen Ka- ragöz, aynı adreste, 5- Ali Çelebi, Kanarya Yeşilbaş Sokak No: 78 K.Çek- mece, 6- Hakkı Güler, Samatya SSK Hastanesi'nde hastabakıcı - Istan- bul, 7- Hasip Şener, Kazlıceşme Santral Mensucat Fabrıkası'nda çalışır, 8- Ahmet Şefık Uluhan, Soğuksu Mah. K.Çekmece, 9- Burhan Dinç, So- ğuksu Mah. K.Çekmece, 10-NiyaziKesilmezler, Sefakoy'deoturur, 11- Ibrahim Karakaş, Soğuksu -Kanar>'a- K.Çekmece, 12-GaniErtan, Ni- şantaşıEmlakCaddesi,BakırsarayK:2-tstanbul, 13-Ahmet Albayrak. K.Çekmece, Kanarya Mah. Yeşilçam Sokak No: 17,14- Hafize Ozkep- ce, Eyup, Kurukavak Cad. Durak Sok. No: 15/3 E>üp- Istanbul. Basın: 30112 İLAN GEBZE SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1991/94 Davacı thsan Genç vekili Av. Himmet Kuşçu tarafından davalılar Ismail Dinçer ve 16 ark. aleyhine açılraış bulunan ortaklığın gideril- mesi davasında verilen karar gereğince: Davah Hüseyin özdemir adına davetiye çıkartılmış, davetiye teb- liğ edilemediğinden zabıtaca arastınlmış, tanınmadığı biJdirildiğjn- den ilanen tebliğine karar verilmiştir. Davalımn hissedar olduğu Gebze, Balçık köyü, Çiçeklidere mev- kii, pafta 38, parsel 1076, 48800 m : miktarh taşınmaz için taksimi mümkun olmadığından dava açılmış olup mahkememizde yapılacak olan 7.6.1993 saat 11 30'dakj duruşmada hazır bulunması veya ken- disini bir vekil ile temsil ettirmesı aksi takdirde davaya yokluğunda devam edileceği ve karar verileceği dava dilekçesi yerine kaim olmak uzere ilanan tebliğ olunur. Oavalı: Hüseyin Özdemir, Sıvas Kangal ilçesi Kavak köyü. Basın: 5120 İLAN T.G BALIKESİR1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosya No: 1992/287 Davacı S.S. Güvendi Konut Yapı Koop. Başkanhğı vekili Av. Nuıay Ko- cabay tarafından davalı thsan Gül aleyhine açılan menfi tespit davası- nın mah kememizde yapılan duruşmaian sırasında verilen ara karan ge- reğince; Davalı Ihsan Gül'ün Demetevler 1. Cadde 34/12 Ankara adresine çı- kartılan tebligatın bila ikmal iade edildiği ve savcıhkça yapılan adres araş- tırmasında adresinin tespit edilemediğinden, adı gecen davalımn duruş- manın bırakıldığı 15.6.1993 gunu saat 9.3O"da mahkememizde hazır bu- lunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, duruşmaya gelmedi- ği takdirde duruşmasının yokluğunda yapılacağı hususu davetiye yeri- ne kaim olmak uzere ilan olunur. 26.4.1993 Basın: 48551 T.C. RİZE ASLİYE 1. HUKUK MAHKEMESİ (İŞ) 1992/118 Davacı S.S. Kurumu Genel Mudurlüğu tarafından davalılar Çay İşletmeleri Genel Müdürluğü ve Mustafa Yılmaz aleyhine açılan rü- cu'an tazminat davasının yapılan duruşmaian sırasında verilen ara karan gereğince: Davalılardan Abdullah oğlu, Rize'nin Balıkçılar köyunden Mus- tafa Yılmaz'ın adresinin bulunmadığı ve kendisine Yargjtay bozma ilamı ve durusma gunu tebliğ edilemediğinden duruşma gunü oian 28.5.1993 gunu saat 9'da mahkememız salonunda hazır bulunması ve bir vekil marifetiyle kendisini temsil ettirmesi, duruşma gunu ve Yargıtay bozma ilamı tebliği yerine kaim olmak uzere ilanen tebliğ olunur. 6.5.1993 Basın: 48446 SEFERİHİSAR ASLİYE CEZA MAHKEMESİ'NDEN E. No: 1991/89 K. No: 1992/1 Gece mesken masuniyetini ihlal, bıçakla müessir fiil, mütecaviz sar- hoşluk suçlarmdan sanık Seferihisar Ulamış köyü 226 hanede nüfusa ka- yıtlı olup, ödemiş ilçesi Karakovaköyündeoturan Hasan veCemile'den olma, 1966 D.lu Ahmet özkol hakkında mahkememizin 17.1,1992 gün ve 1991/89 Esas, 1992/1 karar sayılı ilamıylaTCKÎnun 193/2,59,647/4, TCK. 456/4,457/1,59, TCK. 572/1,59,647/4,72,75,36. maddeleri uya- rınca sonuç olarak 816.6667 lira ağırparacezası, 150.000r lira hafif para cezasıyla cezalandmlmasına, TCK. 40. madde uyarınca tutuklu kaldı- ğı gunJerin mahkûmiyetinden mahsubuna dair verilen karar yapılan ara- malara rağmen, adresi tespit edilemeyip, sanığa tebliği yapılamamıştır. 7201 sayılı yasanın 29. maddesi gereğince hukum fıkrasımn ilanen teb- liği, ilan tarihinden 15 gün sonra kararın sanığa tebliğ edilmiş sayılaca- ğı ilan olunur. Basın: 30134 AVRUPA'DAN EDtPEMİLÖYMEN Macaristan'da Gûney Korkusu Macaristan, güneyindeki içsavaşın serpintilerinden kaygılı. O kadar kaygılı ki, Dışişleri Bakanı Geza Jes- zenszky, soluğu Brüksel'de aldı. NATO ile görüştü. Bir tür güvenlik anlaşması peşindeydi. Askeri destek isti- yordu, uçaksavarfüzeleri istiyordu. Ama esas, eğer Ma- caristan'ın güvenliği tehlikeye girerse, NATO'nun, yardıma koşmasını istiyordu. isteyenin biryüzü, verme- yenin iki yüzü kara. NATO Genel Sekreteri Manfred Wörner, bakanla görüştükten sonra 10 sabrlık bir açıkla- ma yayımladı. NATO'ya göre Macaristan'ın güvenliğinde endişe edi- lecek bir şey yoktu. Eski Yugoslavya'dan bir tehdit mi yöneliyordu? Bu da nereden çıkmışti? Zaten, eski Yu- goslavya'daki taraflardan herhangi birinin, komşu ülke- lerden birine yönelik saldırgan tutum takınması gayet aptalca' olurdu. Eğer böyle bir durum ortaya çıkarsa, 'Uluslararası camia sessiz ve hareketsiz kalmazdı.' NA- TO'nun açıklaması göz yaşartıcı bir kararlılıkla sona eri- yordu: "NATO'ya üye ülkelerin güvenliği de Avrupa'daki diğer bütün ülkelerin güvenliklerine aynlmaz bir biçim- de bağlıdır, dolayısıyla NATO dışı ülkelerin güvenliği, bizi doğrudan ve her bakımdan ilgilendirir." NATO'nun, Avrupa'nın göbeğinin hemen kenanndaki facia ile ne kadar yavaş, ne kadar kararsız, isteksiz ve 'dostiar alt- şverişte görsün' hımbıllığı ile 'ilgilendiğini' söylemedi herhalde Macar bakan. Jeszenszky, neden NATO'ya koştu? Macaristan'ın gü- ney sınırında 'eski' Yugoslavya başlıyor. Ve orada bura- da Macar azınlık da... Sırbistan yönetimindeki Vojvo- dinada 400 bine yakın. 'Eski' Yugoslavya'dan bölünüp parcalanan Slovenya'da 10 bine yakın. Kuzeyde Slovak- ya'da 600 bine yakın. Ve tabii en büyük Macar azınlık Romanya'daki, 2 milyon. Aynca Ukrayna'da 200 bin ka- dar, Hırvatistan'da 40 bin kadar, Avusturya'da da 15 bin Macar. Resmi ve gayriresmi verilerin toplam ortalaması 3.5 milyona yakın. Zaten Macaristan'ın nüfusu 10.5 mil- yon kadar. Geniş sınırları olup da sonra küçük sınırlara çekilen ülkelerin kaderi böyle. Macaristan bir zamanlar Adriya- tik'ten Romanya içlerine kadar uzanırmış. Daha sonra bir joker karb çekip Avusturya'ntn küçük koalisyon orta- ğı da olmuş. Ama 'Büyük Savaş'tan sonra şimdiki küçük yerine sığışmaya çalışmak zorunda. Diplomasi ve de- mografi bir birini aynı oranda ve hızda izlemiyor. Maca- ristan şimdi küçük bahçesinde tedirgin oturup, çitin öte yanındaki eski yurttaşları için içi gidiyor. NATO, Macarlara 'sakin oV dedi, ama onların da içi rahat değil. Geçen ekim ayından beri NATO erken uyan istihbarat uçakları Macaristan'da üsleniyor. Sırbistan (Vojvodina) sınırı boyunca uçarak Bosna-Hersek hava sahasında durumu uzaktan izliyor. Jeszenszky, eğer günün birinde NATO uçakları kalkıp da Bosna Hersek'e bir harekat düzenlerse, bu kez de Sırplann gelip Maca- ristan'a 'bir iki bomba atmasından' haklı olarak korku- yor. Çünkü Macar hava üsleri, Sırp hedeflerine yönelik harekat için ideal kalkış noktaları. Macar parlamentosu da eğer işler bu noktaya kadar gidecek olursa, NATO'- nun önce Macaristan'a güvence vermesi gerektiğinde ısrarlı. Gel gör ki NATO, değil topun ağzındaki Macaris- tan'a, hiçbir Doğu Avrupa ülkesine yakınlık göstermeye niyetli değil. Macaristan, Orta Avrupa'ya yayılmış ve hele Roman- ya'da epey büyük Macar azınlığın durumu başta olmak üzere bölgesel diğer güvenlik sorunlannı görüşmek amacıyla 16-17 temmuzda Budapeşte'de bir doruk top- lantısı önerdi. Polonya, Slovakya, Beyaz Rusya, Bul- garistan, Romanya, Ukrayna, Makedonya, Avusturya, Italya katılacaklar. 'Orta Avrupa Girişimi' adlı bu foruma eski Yugoslav cumhuriyetleri de üye. Herkes, 'yad el- ler'de kalan kendi azınlığının esenliği için elinden geleni yapıyor. Failimeçhul HEP'üKıhnç Sezgin'iyalanliuh ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - HEP Genel Başkan Yardımcısı Mahmut Kılınç. İçişleri Bakanı İsmet Sezgin in, tsveç parlamento heyetine, Gûneydoğu Anadolu Bölgesi'- ndeki faili meçhul cinayeüerle ilgili değerlendirmelerini 'ger- çek dışı' olarak niteledi. Kıhnç, Sezgın'in 'militan' olarak nite- lendjrdiği kişilerin tamamının gazeteci olduğunu söyledi. Mahmut Kıhnç, TBMM'de düzenlediği basın toplanüsın- da, hükümetin olağanüstü hal uygulaması yerine getirmek is- tediği sistemin 14 yıldır süren basİalann devamı niteliğinde olduğunu söyledi. PKK lideri Abdullah Öcalan'ın 20 martta tek yanh ateşkes ilanının, ola- ğanüstü yönetim biçiminin sona erdirilmesi için iyi bir ze- min hazırladığını ifade eden Kılınç. "Hükümet bölgedeki bu yönetim biçımine son verdi- ğini kamuoyuna yansıtmak amacıyla, isim değiştirerek ay- nı yönetim biçimini sürdürme- yi planlamaktadır" dedi. Mahmut Kıhnç, DYP-SHP koalisyon hükümetı dönemin- de 767 faili meçhul cinayet iş- lendiğıni ve bunlann 46'sının HEP yöneticisi ve üyeleri oldu- ğunu söyledi. İLAN MUT ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 1992/310 Davacı Osman Bardakçı tarafından mahkememize gaiplik kararı ve- rilmesi talebine ilişkin açılan davanın mahkememizde yapılan duruşma- sında verilen ara karar gereğince; Davacı mahkememize verdiği 18.12.1992 tarihli dava düekçesinde, oğlu 1965 DJu Osman Bardakçı'nın498 gros tonilatolu 4728 sicil nolu Kum- sa adlı yük gemisinde, 13758 sicil nolu Istanbul Liman Baskanlığı'nda tescilliği yağcı ehliyetiyle personel olarak çalışmakta iken, geminin Is- tanbul-Magosaseferiniyaptığısırada3.3.1991 tarihinde IzmiriliKara- burun açıklarında batması sonucu kaybolduğundan bahisle gaiplik ka- ran verilmesi talebi i)e bu davayı açmıs olup, isbu ılamn neşrinden itibaren bir ayiçerisinde hakkında gaiplik karan istenen Osman oğlu, 1965 do- ğumlu Osman Bardakçı'nın kendisinin veya bu sahsı bilen, tanıyan, gö- ren, yerini bilen sahısların mahkememize muracaaüan ilanen tebliğ olu- nur. Basın: 48557 DtKİLİ BELEDÎYE BAŞKANLIĞI'NDAN tlçemiz lsmetpasa Mahallesi 33 ada, 6 parsel uzerinde bulunan Bele- diye 1; Merkezi'nin zemin katında yer alan Dikili Belediyesi tüzelkişüi- ği adına kayıtlı 1,2,3,4,5,6 ve 9 no.lu dükkânlann 2886 sayılı yasanın 45. maddesi gereğince açık teklif usulu ile satışı yapılacaktır. DükkinNa Mnbammen Beddi TL. Gecici Temlnat TL. 72O.0O0.0OOrTL. 380.0OO.OOOrTL. 104.000.000rTL. 104.000.000rTL. IO4.OOO.OOO7TL. 104.000.000, TL. 104.000.000rTL. 21.600.0O0rTL. 11.400.000r TL. 3.120.000, TL. 3.120.000rTL. 3.12O.0OOrTL. 3.12O.0OOr TL. 3.120.O0OrTL. olup, ihalesi 7 Haziran 1993 Pazartesi günü saat 10.30'da Belediye Bas- kanlık Odası'nda ve encümen huzurunda yapılacaktır. Şannamesı Be- lediye Yazı Işleri MüdurlüğU'nde gönjlebilir. DUYURULUR. Basın: 29815