Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
22MAYIS1993CUMARTESI • • • • CUMHURIYET SAYFA
HABERLEREV DEVAM 15
GUVCEL TURKIYEDE
CÜIVEYT ARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
rarım' demış Duşunebılıyor musunuz bılınengoruşve
duşuncelerıyle Korkut özal -aman Tanrım- bır kurtarıcı1
Ya son gunlerde babasız kalmış yetım DYP de olup bı-
tenler Suyun altındakı gelışmeler belkı bugunlerde de-
ğıl ama mutlaka yakın gunlerde ortaya çıktığında, kımı
çeşıtlı akımların aldığı mesafe bır kez daha gozler onu-
ne serılecek
Basın dahıl kımı sıyasai odak noktaları, olaylara bır
çerçeve çızmış Ûrneğın DYP de hemen her şeyın aşa-
ma aşama normal çızgıde yuruduğunu sanıyor
Oysa, genel başkan adaylarının çevresınde kumele-
nenler arasından kımı gruplar daha çok ya dınsel ya da
aşırı mıllıyetçı akımlara yakınlığıyla unlenmış kışılerden
oluşuyor
Örneğın bu tanıma uyan mılletvekıllerının Koksal
Toptan ı Cındoruk la -belkı de- bır pazarlık sonucu bır
araya getırmeye, Cındoruk çevresmdekı aynı goruş sa-
hıplerıyle bırleşerek daha da guçlenmeye çalıştıkları
one suruluyor
Hesaplar gayet acık Bır genel başkanı kalkarr yapa-
rak once partıyı ele geçırmek, daha sonra hukumette
soz sahıbı olmak1
Ne var kı Cındoruk gıbı laık ve çağdaş demokrasıye
ınanmış, sosyal goruşlerı kemıkleşmış bır genel başka-
nın bu hesapları, bu planları yutması olanaksız
Bu goruntuler tehlıke ışaretı veren başka olasılıkları
gundeme getırıyor Bugun, herkes kendı çıkarına bır
aday adayı bulmuş, destek venyor Ama yarın? Umut et-
tıklerı sonucu alamayan bu gruplarm destekledıklerı
adaya karşı çıkmayacaklarını, partı ıçınde sureklı tartış-
ma ortamı, huzursuzluk yaratmayacaklarını kım garantı
edebılır"?
Yagelecek?
Hele, olağanustu kongrede ıkıden fazla adayın yarış-
ması olasılığı, partıyı bırbırıne katar kaygısını berabe-
rınde getırıyor
Kımılerı -orneğın Cındoruk- aday sayısının uçe, dörde
çıkmamasını 'temennı eden' konuşmalar yapıyorlar
DYPde hararetın ne zaman yukseleceğı henuz bellı
değıl Ancak gelecek hafta yenı gelışmeler gozlenebılır
Ismet Sezgın, 1964 ten berı her kongrede bırlıkte olduğu
Cumhurbaşkanı Demırel ı hafta başındazıyaretedebılır
Cındoruk duşunme payını' bırkaç gun daha uzatarak
adaylığıyla ılgılı kararı gelecek çarşambaya bırakabılır
Oun sabah Meclıs Başkanı yla bır goruşme yapan ne
var kı, genel başkanlığa 'soyunmuş gıbı bır ızlenım ve-
ren' Koksal Toptan da gelecek haftayı gozetıyor olabılır
Aday adayları arasında 'geleceğı duşunenler acaba
hangılerı? Cındoruk 'Gerçekten duşunuyörum' derken
alacağı yukiin ağırlığını daha şımdıden omuzlarında
hıssedıyor
' Ikı ay uç ay sonra olacaklan duşunuyörum ' dıyor
Kasımda bır kongre, gelecek martta secım Bırçok pro-
je uzerınde duruyorum Arkadaşlar da ekonomıye bakı-
yorlar "
Aday olsun, olmasın, hazırlıklı olmayı geleceğı bıle-
rek gorev ustlenmeyı onplanda tutuyor
Başbakanlığın gorkemlı sıhrıne kapılmak her sıyaset-
çının doğal hakkı Bır yandan da ulkenın çozum bekle-
yen dağ gıbı sorunlarını duşunerek yola çıkmak her
aday adayının zorunlu gorevı değıl mı?
Şu sıralar, boyle bır yaklaşım aday adaylarında -Cın-
doruk dışında- boylesı bır çaba, çalışma gorulmuyor
Oysa her adayın kongre onune sorunlara nasıl çö-
zumler getıreceğını ıçeren bırer beyanname ıle çıkma-
lan çok daha ıçerıklı, çok daha demokratık olmaz mı?
Elının yuzunun duzgunluğune taşıdığı sıfata bakıp
başbakan olacak genel başkan seçeceksek, ıyı fotoğraf
da venyor, Çıller ı yeğlesın delegeler
Partı, hukumet ve burokrası bır karışsın kı, kırk akıllı
çıkamasın kargaşanın ıçınden
Kaçışın
plaıılayıcısı
AsilNadır
• Baştarafi 1. Sayfada
ıddıalann doğru olmadığmı
açüdadı Dımond. İngılız Fı-
nancıal Tımes gazetesıne. "Ka-
çışı organıze eden kışı Asıl
Nadır'dır" dedı Eskı bır uçak
tuccan olan Dımond, Nadır'ın
kaçış ıçın hıç kımsenın yardımı-
na ıhtıyaa olmadığını belırttı
Dımond, havaalanJannda
pasaport kontrolunu gerekür-
tneyen Avrupa Topluluğu dü-
zenJemelennın kaçışı kolaylaş-
tırdığını söyledı Kaçış ıçın ıkı
uçak ve altı havaalanı kullanıl-
dı
Dımond, Nadır'ın, İngıltere'-
dekı Compton Abbas Havaa-
lanı'ndan Fransa'ya goturen
çıft motorlu Pıper Seneca uça-
ğını kıraladığını, burada bır Cı-
tatıon jet uçağına bınerek
Kuzey Kıbns'a uçtuklannı an-
lattı Dımond, eskı bır arkadaşı
olan Compton Abbas Havaa-
Ianı'nın sahıbı CKve Hughes-
ien, kendısını, 'havacıhk me-
iakbsı arkadaşı' olarak tanıtuğı
Nadır'le bırlıkte Fransa'ya
tıçurmasını ıstedı
" Hughes, gazeteye yaptığı
«cıklamada Asıl Nadır'ı tanı-
inadığını so>ledı Hughes, yenı
AT gumruk kurallan uyannca
Peter Dımond ve arkadaşırun
pasaportlannı kontrol etmedı-
ğını, ıkı yolcusunu Fransa'nın
Beauvaıs Havaalanı'na ındır-
dıkten sonra gen dönduğunu
anlatu
Dımond. Asıl Nadır'le kansı
ıracılığı>la tanıştığını, kansının
se 1970'lerde Isvıçre'de oğre-
ıım görurken Nadır'ı tanıdığı-
ıı *>yledı Dımond, "Benım
rapağım yalnızca bır arkadaş-
ık gostergesıydı Bu ış ıçın para
ılmadım" dedı
Fınancıal Tımes gazetesı, şu
ınca Kuzey Kıbns'ta bulunan
'efcr Dımond'ın, İngıltere'ye
lönnesı halınde Nadır'ın kaçı-
ani yardımcı olmak suçlama-
ıyh tutuklanabüeceğını kay-
letı
Oğretmen
• Baştarafi 1. Sayfada
Haarlık çabşmalan suren ge-
nelgeve gore sendıkal faalıyette
bulunan oğretmenler hakkında
okul yonetıcılen takıbat yap-
mayacak. sendıkal faalı>ette
bulunan öğretmenlere, surgun,
kınama gıbı cezalar venlemeye-
cek, bugune kadar, sendıkal fa-
alıyette bulunduklan gerekçe-
sıyle mağdur olan oğretmenle-
nn bu mağdunyetı gıdenlecek.
sendıka temsıtalenne uye kayı-
tlannda kolaylık sağlanacak
sendıkaya gehr sağlamak
amacıyla ısteyen öğretmenlenn
uye aıdatlan peşın olarak maaş
bordrolanndan kesılecek
Bu90
Vufus cıadanımı kaybettım
Hukumsuzdur
CANAbEROL
• Baştarafi 14. Sayfada
ola>a beyınlen ve vucutianyla
katıh>orlarsa Beşıktaşlılar da
özellıkle Mehmet, Sergen ve Rıza
gıbı oyuncularıyla baskı ve pres-
ten hıç hoşlanmıyorlar Do-
layısıyla da bu tur markajb oyun-
larda başanb olamıvorlar Atak-
ta Metın, Feyyaz ve Madıda ya
oranla Hakan, Gütschow ve Tu-
gay şu anda form olarak onlar-
dan çok daha ıyı durumdalar
OzelhkJe Hakan'ın Beşıktaş'ın
savunmasını hemfizıkgücu>le ve
hem de hırsı>la çok hırpalayacağı
ınananı taşıyorum Galatasaray
savunma açısından da bana gore
rakıbınden daha organıze olmuş
halde Ozellıkle Bulent, Mert
Falco ve Stumpf hıç nske gırme-
den duz top oynuyorlar Hayret-
tın'le de hava toplannda sorunu
olmayacağını varsaydığım Gala-
tasaray'ı Beşıktaşlıldr ancak yer-
den zorlayabıhrler Bu gınşırnle-
nnı de nsksız ve yurekten oyna-
>an savunma oyuncularmın' ko-
la>ca bertaraf edeceğıru duşunu-
yorum Gaiatasaray'ın dığer bır
ustun yanıysa olu toplan değer-
lendırmedekı başansıdır Bu tür
maçlann sonucunu bır fnkığın,
bır penaltının, bır kornenn ve
hatta bır taç atışının tayın ettığıne
çoğunca şahıt olmuşuzdur Gala-
tasaray'da bu tıp atışlan daha
ısabetb yapacak olan oyuncu-
lann fazİalığı bana göre hıç de
kuçumsenecek bır avantaj değıl-
dır
Yukanda sıralanan bırtakım
nedenlerden oturu sonuca daha
yakın gorduğum Galatasaray ın
bana gore en büyük problemı san
ve kırmızı kart görmeve musaıt
oyuncuJannın adet olarak Beşık-
taşhlardan çok daha fazla ol-
masıdır
Meieoro Of Gene Muduf ugu nOen a nan b g ye gore öutun bolgele* m 2 Dar
ca ve cok bulutlu Marmara n n doğusu Karadenız lc Ege goı er yores c
Anado Ü Dogu Anado u e G -*doQu Anaoo L nı.n doğusu sagara* ve gok
guru tu u sa<5ana« 'a£ slı gece<.etı Hava sıcaktığmda oneır b r deg 5 k k oi
fnavaca» Denzermzde uzgar Dogu Karaden z ve Ba Akden z degurbatsı
*e «ara,e Batı Karaden z de « b e ve kxlos d ğer den z'er rr zde yıldız ve ka-
ayelden 2^îkuvveîr>de saare4-'6deozn- mzaesece* VanGou ndehava
ot< bı. ui u ve saganak yag ş gecece*
Eârne
Erzurum
Es*>sehır
Istanbul
Izmtr
Kars
Konya
Samsjn
B2
Y 22
Y 19
Y 2ö
B 26
S27
Y26
B25
Y25
B23
Y 18
Y 23
YZ3
B26
Y 18
Y22
Y20
Y 20
Y 19
j Yagmurlu Buıutiü Sısh Guneslı
Cezay r •
Karlı
DUNYADA
Arr^terdam
Amman
Atna
Bağdai
Bonn
Brukse
Kenevre
Cezay r
rrankturt
Leflcoşa
Peîersourg
Londra
Madrd
Mılano
Moskova
Muoıh
Oslo
Parıs
Prag
Ryad
Roma
Vyana
a 16
A î i
BM
A 32
B 2 1
B 18
Y21
A 22
B 23
B 27
6 20
Y 17
B 18
8 26
A 26
B 24
B 17
Y20
B 2 3
A 3
T
8 2 2
B 23
6
Kıbrıs'ta federasyon zor'Baştarafi I. Sayfada
maslarınız oldu. Klerides'Ic bir
federas>on kunılabileceğine
inannor musunuz?
- Beklentımın dışında 24 ma-
yıs onces'nde Klendes ıle karşı
karşıya gelıp bır hazırbk çalış-
ması yapılmadı Klendes bun-
dan kaçındı Ellenndekı kağıdı
erken açmak ıstemı>orlar bı-
zımle karşılıkh goruşme>ı de
kendı statulen açısından aşağı-
layıa addedıyorlar
Onlar ıçın havatı konu, sahte
Kıbns Cumhunyetı hukumetı"
unvanının geçersızlığını belge-
leyecek herhangı bır adım at-
mamaktır Bu unvan onlara
kanb '63 Noeh'nden mıras kal-
mıştır Yüzde yuz Rumlardan
oluşan bır ıdareyı 'Kıbns hüku-
metı' olarak tanıtabıldıklen su-
rece *mılb davalanna' en yakın
noktada olduklanna ınanmak-
tadırlar
Bu da kendılenne Makanos'-
un vasıyeüdır Bu noktadan ge-
medıkçe de Kıbns meselesı çok
zor halledılır 29 yıl bu mesele-
nın halledılmemesının tek nede-
nı budur Rum bderbğı ortakhk
cumhunyetmı vıkıp onun yen-
ne bır Rum cumhunyetı kur-
mak ıçın elını kana bulamış.
103 koyumüzu yıkmış,
halkımızı yıllarca penşan et-
mışür Hal bu ıken Kıbns'ın tu-
münun hukumetı muamelesı
gormuş ve gormektedır
Gerçeklen bılmek ıstemeyen
bır düny aya da 'Kıbns meselesı
1974'te başlayan bır ışgal mese-
lesıdır' dıyebılmektedır Zaten
sadece bu ıddıa Rum tarafının
bızımle yenıden ortaklaşa bır
ıdare kurmak ıstemedığının en
belırgın ışareüdır
Eskı ortakbğı yıkan Rum
ıdaresı, Turk ortaklığıyla yenı
bır ortakhk kurmayı arzulasa,
Turk ortağın eşıtlığını, Tür-
kıye'nın garantorluğunu de-
vamb surette sorun vapmaz ve
meselentn 1974'te değıl, 1963'te
nlememelennı vasıyet etmıştır ENOSİS ıçın başlauldığmı ka-
ve yuzde yuz Rumlardan olu- bul eder
şan bır ıdareyı dunyaya 'Kıbns
Cumhunyetı hukumetı' olarak
kabul ettırdığı ıçın de "Ben sız-
len ENOSIS'e en yakın nokta-
ya getırdım Bu noktadan an-
Bız Rum lıderlığının veya ba-
sınının. kılısenın veya eğıtım
kuruluşlannın bu gerçeklen ka-
bul etmedıklennı gormekteyız
'Kıbns cunıhunyetı hukumetı'
cak ENOStS ıçın genleyebılır- a d ı n ) n a r k a s ı n a saklanarak fe-
demışür Klendes dahıl d e r a syon aramak mumkun de-
ğıldır Bu sadece bır aldaı-
sınız
herhangı bır Rum bdennden bu
hususta genleme beklemek
abestır
Rum tarafına BM Guvenlık
Konseyı 'Kıbns Türklennın
hukumetı" olmadıklannı ve
olamavacaklannı açıkça sovle-
macadır
Nasıletkiler?
- Dunvadaki mikromillivetçi-
lik akımı gûç kazanarak surer-
ken federasyoniar da birbiri
ardından çokuvor. Bu gerçekle-
rin ışığında kurulacak bir fede-
rasyon Kıbns'ı nasıl etkiler?
- Rum lıderiığının konuya
yaklaşımı ve Gab fikırler dızı-
sınde ongorulen model Kıbns
Turklen açısından geçerlı. ko-
ruyucu bır federal çatı oluştura-
cak nıtelıkte değıldır Guvenlık
Konseyı 29 yıl once vermış ol-
duğu yanlış bır karan (yanı
Kıbns Rumlannın tum adaya
şamıl meşru bır hukumet oluş-
turduklan karan) hala uzlaşma
ıçın sağlam ve geçerb bır temel
olarak gormektedır Bu temel
uzenne bıam ıstedığımız şekıl-
de sağlam bır çatı kurulamaz
Bu temelı Rumlar çok çabuk
çokertırler ve altında kalan bız
oluruz
- Federasvonların çokuş döne-
minde bir konfederasvon olasılı-
ğına vaklaşunınu nedir? Sizce
bir konfederasyon Kıbns için na-
sıl etkılı olabılır?
- Evnm yoluvla bır federas-
yon esas goruşumu? olmuştur
Halbukı BM Guvenbk Konse-
yı bıze federasyon olarak Galı
fikırler dızısını gostenp "Işte fe-
derasyon' dıyor Bu. boş bır ha-
vuzu gostenp "Havuz ıstıyor-
dunuz Işte havuz Başaşağuçı-
ne dalın demeye benzer
Bız bu federal hav uzda eşıtbk
anyoruz. sulandınbyor Tur-
kıye'nın garantisını anyoruz. o
da sulandınbyor Icradakı ka-
rarlarda oybırlığı ısüyoruz. "ol-
maz' dıyorlar Donuşumlu baş-
kanlıga da 'asla' dıyorlar
Toprak konusunda venmlı-
bk, yeterlıbk gıbı esas knterlen
bır yana hnrakıp yuzdebklerle
meseleyı halletmeye çabşıyor-
lar 29 yılbk yasalanmızı, ıcraa-
tımızı, halkımıza verdığımız
haklan geçersız addedıyorlar
Yanı federasyon dedıkJen
"havuz'un bır Rum havuzu ol-
duğunu bız goruyoruz Içınde
bızı yuzdurecek kadar su da
yok "Atla" dıyorlar. atlamıyo-
ruz 'Eksıkler tamamlansın dı-
yoruz Bukezde'uzlaşmaz'un-
vanını abyoruz
Ders alırlar mı?
- 24 mavts göruşmeleri once-
sinde Rumlar bu kez gecnuşteki
kaçıntmış fırsatlardan ders alıp
daha akılcı bır poutika izkyebi-
lirler mi? Neden?
- Uzennde ısrarla durduğu-
muz ve uluslararası hukuk uz-
manlannın bıze hak verdığı
(ancak Guvenlık Konseyı üye-
lennın pobük nedenlerle kabul
etmedığı) hayatı prensıplen ve
gerçeklen yozlaştırmak ıçın
manevra yapabılırler Bır gen.
uç ılen prensıbını uygulayabı-
brler
Geçmışten aldıklan ders,
Türkıye'nın garantorluğunu
sulandırmadıkça Kıbns'a sahıp
çıkamayacaklan dersıdır Şım-
dı tek yanlı AT'ye gınşçabalan,
garantörler arasında Guvenbk
Konseyf nı de çekmek taleplen
hep bu yone yönelıktır Bu ne-
denle bu konularda çok dıkkat-
h ve hassas olmak zorundavız
Kohl: Açıkve saıııiıııi olalımBaştarafi 1. Sayfada
nedenle Türkıye ve Almanya'-
nın her şeyden once bırbınnı
daha ıyı anlamaya gayret etme-
sı gerektığını. bunun da dost
uikenın tanhıru. kultur ve gele-
neğıru tanımadan mumkun
olamayacağmı' kaydettı
Kohl, Cumhurbaşkanı Demı-
rel'ın dün akşam Dolmabahce
Sarayı'nda onuruna verdı ye-
mekte de, "Almanya bugunkü
durumuna ulkemızde yaşayan
Turklenn katkısıyla geldı" de-
dı
Almanya Başbakaru Heunut
Kohl dün uç günlük Türkıye za-
yaretının son durağı olan İstan-
bul'da Turk ışadamlan ıle kah-
valu yaptı ve Ahnan okullan
mezunlannı kabul ettı Başba-
kan KohJ'e IstanbuJ (Jnıversı-
tesı Senatosu tarafından fahn
doktorluk unvanı da venldı
Almanya Başbakanı Heknut
KohJ dun sabah Çırağan Sa-
rayı'nda Turk ışadamlan ıle
kahvaltı yapü Dışışlen Bakanı
Hilunet Çetin'ın de bulunduğu
kahvaltıda Alman Başbakam'-
nın masasında ışadamJan Sa-
kıp Sabancı, Nejat Eczacıbaşu
Rahmi Koç ve Feyyaz Berker
yer aldı
Basına kapab olarak gerçek-
leşen kahvaltıda ağırbkb ola-
rak Turkıye'de kurulması plan-
lanan Ahnan unıversıtesmın
finansmanı konusunun goru-
şulduğu bıldmldı Başbakan
Helmut Kohl'ün ünıversıtenın
kurulmasında Alman ve Turk
ışadamlanndan katkı bekle-
dıklenm soyledığı ıfade edıldı
Başbakan KohJ daha sonra
Istanbul Uruversıtesı'nı ayaret
ettı ve kendısıne ünıversıte rek-
toru Cem'i Denüroğhı tarafın-
dan fahn doktorluk unvanı ve-
nldı Rektorlük bınasının
doktora salonunda duzenlenen
torene Devlet Bakanı Tansu
Çıller, Dışışlen Bakanı Hıkmet
Çetın, Istanbul Vabsı Hayn
Kozakçıoğlu ve bazı ışadam-
lan katıldı
İstanbul Unversıtesı Rekto-
ru Demıroğlu. "Ünıversıte se-
natosu, J urk-AJman ıiışkıle-
nndekı fazıletlı tutumu ve ılmın
gebşmesındekı destek ve hız-
metJennı dıkkate abp Sıyasai
Bılgıler Fakultesı'nın onensını
kabul ederek Almanya Başba-
kanı Halmut Kohl'e Istanbul
Ünıversıtesrnın fahn doktor-
luğu payesımn venlmesını ka-
rarlaştırmıştır" dedı
Ünıversıtenın fahn doktor-
luk unvanını almasından sonra
bır konuşma yapan Başbakan
KohJ, kendısıne venlen bu
'unvanın aynı zamanda Al-
man ve Turk mılletlen arası-
ndakı dostluğun da belırgın bır
ışaretı" olduğunu soyledı
Almanya Başbakanı Kohl
NOTLAR
ŞoförkrdenKohl'eprotesto
Almanya Başbakanı Helmut Kohl İstanbuTu
Vlercedes marka otobusle gezdi. \lman>a
Başbakam'nı ızlemekle gorevb gazeteciler ise
alışdmadık tepkilerle karsılaştı. Başbakan
Kohl, kendısıne İstanbul C nhersitesı bahçesınde
yönelrtiğimiz "Turkiye zi\ aretınız sırasında ne
tür izlenimler edindınİ7?" sonısuna "Benı artık
rahat bırakın. Hauanat bahcesinde değilız"
yanıtmı verdi. Başbakan Kohl'un alışılmadık
yanıtını bızler şaşkınlıkla karşılarken. hemen
yaıunda duran bayan tercümanı gülmekle
yetindi. Kohl İstanbul L n versitesi R ektorû
Cem'i Demiroğiu'ndan fahn doktorluk beratını
aldıktan sonra gazetecilenn fotoğraf
cekebilmek içinsol tarafa dönmeJerini rica
etmeleri uzerine,"E»et, fotoğrafçüann her
zamanki terorü" diyerek, gazetecilere zoraki
poz verdı.
İstanbul Lnhershesi kampusunda dğrencilerle
a> akustü so> leşen Kohl, öğrencUenn kendisine
" \hnany a'dakı Turklen gen gonderecek
misınız? Bır Turk gazetesınde bu yonde hanerler
\ er aldı" sorusunu sormaları u/erine, "Boyle bir
şe> yok. Bu haberi hangj gazeteci yazdıysa ona
gidip. ıdiot olduğunu sö> leyin" dedi.
Başbakan Kohl'un Istanbul programı sırasında
geçtiği guzergahlarda trafiğin araçlara
kapatıhnası uzerine, kentte \oğun trafik
sıkışıklığı > aşandı «e Istanbullu sürucüler koma
çalarak durumu protesto etti.
ozellıkle Orta Asya'dakı yem
devletlenn Turkıye'den büyuk
beklenuler ıçınde bulunduğunu
ve Turkıye'nın "Yurtta banş
dunyada banş" ılkesıne sadık
kalarak, dunyada yaşanan bu
değışınuerdonemınde "dırayet-
lı ve sorumJu" bır tutum ızledı-
ğını ıfade ettı Kohl "Türkıye
ve Turk dostlanmız yenı go-
revlennın ustesınden gelmeye
çabşırken. bıze guvenebılırler'
dedı
Başbakan Helmut Kohl
yakın dostlar arasında bazen
goruş aynlıklan ve anlaşmazb-
klann olabıleceğını ancak bu
sorunlann açık ve samımı go-
ruşmelerle ortadan kaldın-
lmasının mumkun olduğunu
söyledı Kohl "Bunun ıçın her
şeyden önce bırbınmızı daha
ıyı anlamaya gayret etmelıyız
Bu ıse dost ulkenın tanhıru,
kultür ve geleneğını tanımadan
mumkun olamaz" dedı
Başbakan KohJ daha sonra
Svvıssotel'de Almanya unıver-
sıtelen ve Turkıye'dekı Alman-
ca eğıtım veren okullann me-
zunlanna bır resepsıyon verdı
Kabulde uzun bır konuşma ya-
pan başbakan bugun Almanya
unıversıtelennde 13 bın Turk
oğrencının eğıtım gorduğunu
ve her ıkı ulkenın kulturunu \e
dıbnı bılen bu gençlenn. Al-
manya ve Türkıye arasında
onemlı bır kopru ışlevı gördu-
ğunü sövledı
Başbakan Helmut Kohl ul-
kesının Dogu Almanya yla bır-
leşmeden sonra yaşadığı eko-
nomık sorunlara da degınerek,
bır geçış donemı ıçınde bulun-
duklannı, ancak en geç 10 yıl
ıçınde tum sorunlann ustesın-
den gelerek başanb olacak-
Ukrayna'da yine nükleer
• Baştarafi 1. Sayfada
Ancak televızyondan yayım-
lanan haberden sonra Zaponja
sakınlennın panık ıçınde gehş-
melen oğrenmeye çabştıklan
gözlendı Halk telefonlara san-
larak, "nasıl onlem ahnacağı"
sonısuna cevap ararken. bazı-
lannın da pamkle, "ulkeden
çıkmarun radyasyonun etkısın-
den kurtulmak ıçın yeterb olup
obnadığını" sorduklan bıldınl-
dı
Ukrayna'dakı çok sayıda
santral, eskı Sovyet cumhun-
yetlennın nukleer enerjı depo-
su Ulkedekı santrallar, son
ıstaüstıklenn gösterdığı 1991
yılında 106 defa alarma geçınl-
dı Bunlann 46'sında da tehlıke
bu bolgedekı nukleer santralda
sozkonusuydu Yılbaşında Za-
ponja'da ıkı defa yangın çıktı-
ğını hatırlatan yetkıbler. guven-
bk endışesının Ukrayna'dakı
nukleer santrallar ıçın surekb
geçerb olduğunu bebrtıyorlar
Ulkedekı dev bovutlu nukle-
er santrallardan Çernobıl'de
1986 yıbnda meydana gelen ka-
za, bınlerce kışının olumune ve
sakat kalmasına yol açmıştı
Kaza sonucu yayılan radyas-
yon Turkıye'yı de cıddı şetulde
etkılemışü
SAHİBİNDEN
Selımpaşa Araptepe'de 191 m
2
denıze yakın VILLA
arsası satılıktır
Akşam 20 00'den sonra Tel: 230 89 61
lanru ıfade ettı
Kohl, ulkesının ıçınde bulun-
duğu ekonomık sorunlardan
dolayı. Almanya'dan ıltıca ıste-
mınde bulunan yuz bınlerce ın-
saru kabul etmesırun mumkun
obnadığmı soyledı Hehnui
Kohl. ulkesının bu tutumunun
yabancı duşmanbğıyla ılgısı
bulunmadığını bebrtü
Kohl için resepsiyon
Cumhurbaşkanı Demırel,
Ahnanya Başbakanı Helmut
Kohl onuruna dun akşam Dol-
mabahçe Sarayı'nda bır resep-
sıyon verdı Demırel resepsı-
yonda yaptığı konuşmada
Ankara da gerçekleştınlen go-
ruşmelerde, Turk-Alman dost-
luğu ve ıkıL ıbşkılenn daha da
gelıştınlmesı yonunde önemb
adımJar atılmasmdan buyuk
memnunıyet duyduğunu soyle-
dı
Turk sıyasai hayatının ıkı
onemb kesımını bır araya getır-
me başansını gostermış bır hü-
kumetın bugun Turkıye'de
ışbaşında olduğunu ıfade eden
Demırel, Turk halkının deste-
ğınden ve muttefiklenn güve-
nınden aldığı guçlu, ekonomık
ve demokratık reformlan ger-
çekJeşürmek ıçın gerekh adım-
lan suratle attığına ışaret ettı
Demırel, Turkıye'nın, demok-
ratık hak ve ozgurluklenn ıstıs-
nasız butün vatandaşlar tara-
fından serbestçe kullanıldığı bır
ulke olduğunu da vurguladı
Ahnanya Başbakanı Helmut
Kohl da vaptığı konuşmada,
uJkesınde 2 mıJyona yakın Tür-
kun yaşadığını hatırlatarak
"Almanya bugunku durumu-
na, ulkemızde yaşayan Turkle-
nn katkısıyla geldı Almanya'-
da yaşayan Turklen vatandaş
olarak kabul etmekteyız Bera-
ber yaşayacağız Hıçbır zaman
duşmanbk bahıs konusu ola-
maz" dıye konuştu
GÖZLEM
UĞUR MUMCU
• Baştarafi 1. Sayfada
lara kadar dayanır Kamu hukukçuları, ılk yargı güverv
cesının Fransa da XI ıncı Louıs tarafından 1467 yılında
yayımlanan bır fermana dayandığını soylerler Bu fer-
manda yargıçların ancak olum, çekılme ve yargıçlar-
dan oluşan bır mahkemenın karan ılegorevlerınden alı-
nacakları belırtılmekteydı Yargıç guvencesının bu tarıh-
ten de oncekı bır başka fermana dayandığını ılerı suren
hukukçular da vardır Bu hukukçulara gore yargıç gu-
vencesının ılk yasal kaynağı Fransa da Vl'ıncı Phılıppe'-
nın yayımladığı 1342 tarıhlı bır kararnamedır
Yargıçlara tanınan guvencenın derlı toplu bır yasal
metnı 1701 tarıhlı bır İngılız yasasıdır Ingıltere'de Tudor
ve Stuart hanedanlarının yargıçlar uzerınde bıtmez tu-
kenmez baskılarından sonra 1701 tarıhlı 'Act of Settle-
ment yargıçların sıyasai ıktıdar elıyle gorevlerınden alı-
nmalarınıengelleyenyasal bırduzenlemegetırmıştı Bu
ılke, demokrasının beşığı sayılan Ingıltere de o tarıhten
bu tarıhe kadar artan guvencelerle yaşatılabılmıştır
ingıltere de yargıçlara tanınan bu bağımsızlık ve gu-
vence, Amerıka Kıtası'nda da yasal metınlere geçırılmış
ve 1789 tarıhlı Amerıka Bırleşık Devletlerı Anayasası
butun yargıçlara yasal guvence sağlamıştır Amerıkan
anayasasında yargıçların tazmınatlarının azaltılmaya-
cağı bıle bu anayasal guvenceye bağlanmıştır
Yargıçlara tanınan bu yasal guvenceler sıyasai olay-
ların etkısıyle zaman zaman ortadan kaldırılmıştır ozel-
lıkle Fransa da 1848 Ihtılalı nden sonra yargıçlık guven-
cesı kaldırılmış, ancak bu toplumu sarsıcı ıhtılal dalgala-
rına karşın yıne de aynı guvence bır sure sonra yasalara
konmuştur ihtılal ruzgarları sırasında Fransa'da bellı
yargıçlar gorevlerınden alınmışlar ancak yasal guven-
celer bu tasfıye hareketınden sonra yenıden sağlanma-
ya çalışılmıştır Fransa da yargıç guvencesının tumuyle
kaldırıldığı bır başka donem 1940 tarıhınde Mareşal Pe-
taın ın Vıchy hukumetı gunlerıdır Fransa'nın Nazı ışga-
lınden kurtulmasından sonra yasal guvence yenıden
anayasal metne bağlanarak pekıştırılmıştır
Ulkemızde yargı erkıne tanınan ılk yasal guvence,
1876 Anayasası'ndadır 76 Anayasası hakımlerın azle-
dılemeyeceğı kuralını getırmış ve padışahlık donemın-
de bıle yargıçların hukumet emrıyle gorevlerınden alı-
namayacağını anayasal metne bağlamıştır 1924 Ana-
yasası, yargıçların herturlumudahalelerdenazade ol-
duklarını belırtmış 61 Anayasası ve bu anayasa doğrul-
tusunda hazırlanan yargı erkıne ılışkın yasalarla da
yargıçlara en genış guvenceler sağlanmıştır
Tarıhte, bu olçude derın koklerı bulunan yargıç bağım-
sızlık ve guvencesının, bundan sonra da bu tarıhsel gelı-
şıme uygun çozumlere bağlanması hukuk devletı olma-
nın ılk ve vazgeçılmez koşullarından bırısı olmalıdır
Şunu hıç unutmayalım Yargıçlara tanınan güvence,
yalnızca bu yargıçların fızık varlıklanna ve kendılenne
değıl topluma adalet duygusuna yargı bağımsızlığına
ve onuruna ve de demokrasıye tanınmış guvenceler de-
mektır
Ve bunun ıçındır kı tarıhı boyunca bağımsız yaşamış,
hak ve hurrıyetlerı ıçın savaşmış bulunan Turk ulusu'-
nyn layık olduğu 'demokratık hukuk devletı" gerıye do-
nuşlerle değıl ancak ılerıye yonelışlerle guçlenebılır
ALMAN BASIM
Kohlziyaretten
çok memnunkaldı
DÎLEK ZAPTÇIOĞLU
BERLİN - Başbakan Hel-
mut Kohl'un Türkıye zıyaretı,
AJmanya'da 'ıkılı ılışkılerdekı
punızlen gıdermesr açısından
olumlu yankılandı
Zıyaret dolayısıyla Alman
basın-yayın organlan Türkıye
hakkındakı yorum ve değerlen-
dırme yazılanna genış yer ayır-
dılar Yorumlann ortak nok'ta-
sını, 'kuru bır teknokrat olan
Dışışlen Bakanı Kınkel'a kı-
yasla Kohl'un sıcak ve dostane
yaklaşımıyla Turklenn kalbını
venıden kazanmayı başardığı
saptaması oluştunıyor
Gazetelerde yer alan haberle-
re gore Başbakan Kohl de zıya-
retten çok memnun kaldı ve
Turk tarafıyla goruşmelenn
"hıç bekJemedığı bır açıklık ve
durustlük havası ıçınde' geçtığı-
nı soyledı
Türkıye hakkındakı değer-
lendırmelenn ortak paydasmı.
"Batı'dakı eskı Turkıye ımajı-
nın geçerblığı kaybettığı" ve
' Turk toplumunun hızla değış-
mekte ve demokratıkleşmekte
olduğu" oluşturuyor Yazılar-
da Turkıye*run artık bır 'yan
asken rejım' olarak goruleme-
yeceğı, İslam ve Kürt mesele-
smde de olumlu adımlar atıldı-
ğı ekonomık sorunlann ıse
orta vadede çozulebdeceğı vur-
gulanıyor Turkıye'nın yenı
stratejık onemının ve Turkı
cumhunyetlere açılan kapı ol-
ma ozelhğının bılhassa altı çıza-
byor Sosyal demokrat eğıbmlı
'Süddeutsche Zeıtung' "An-
kara'da bahar temızlığı" baş-
hkb yonımunda şöyle dıyor
"Turk-Alman ıbşkılennde son
yıllarda buyuk kırgınbklar ya-
şandı Ama bundan tek bır ta-
rafi sorurrüu tutmak olanaksız-
dır Ikılı ıbşkılerdekı puruzle-
nn. her ıkı uikenın de kendıne
duny ada y enı bır rol aradığı dö-
nemde ortaya çıkması tesadüf
sayılamaz Bırleşık Almanya
Avrupa'da merkezı güç habne
gelırken Turkıye de Asya'ya
açılan kapı olarak yepyenı stra-
tejık onem kazanmıştır"
Haftabk 'Dıe Zeıf da "Boğa-
zıçı'ndekı Güçlu Adam" baş-
lıklı yazıda şöyledıyor "Başba-
kan Kohl'u Boğazıçı'nde ko-
kuşmuş, otonter ve ıstıkrarsız
bır rejım değıl, son derece dına-
mık. bırçok açıdan natamam
olsa bıle yuzu kesınkes Batı'ya
dönuk bır toplum karşıhyor
Uluslararası alandakı butün
olumsuzluklar goz önune aün-
dığında, bırbkte ış y apılabılecek
guvenıhr bır ortağa sahıp olma-
nın onemı daha da belırgınleşı-
yor "
Almanya ile Orta Asya
• Baştarafi 1. Sayfada
nı Cumhunyet e değerlendırdı
Çetın, KohJ'un kendısının de
ıfade ettığı gıbı Türkıye zıyare-
tının, ıkı ulke ıbşkılennde yenı
bır dönemın açılacağı yolunda
'somut bır sıyası mesaj' taşıdığı-
nı soyledı
AJmanya Başbakanı Kohl ve
berabenndekılenn ayaret bo-
yunca Turkıye'nın bolgede
önemb bır ulke olduğunu ve de-
mokratıkleşme yolunda önemlı
adımlar attığım vurguladıklan-
nı belırten Çetın. Bonn-Ankara
ılışkılennın yenı bır ıvme ka-
zandığını ıfade ettı Çeün, bu-
nun yalnızca sıyası üışkılen de-
ğıl. ekonomık ıhşkılerı de ıçer-
dığını soyledı
Dışışlen Bakanı Çetın, ıkı ul-
ke arasında var olan tıcan po-
tansıyelın arttınbnasının hedef-
lendığını behrtırken Orta Asya
:umhunyetlen ıle ıbşkıler ko-
nusunda ıkı ulkenın ışbırlığı ya-
pacağını bıldırdı
Çetın, Kohl'ün Turk ve Al-
man ışadamlan ıle yaptığı kah-
valtıh goruşme sırasında da uç
unsur uzennde durduğunu be-
lırtü
Çetın, bu unsurlann bınna-
sinın 1984'ten bu yana ışleme-
yen Karma Ekonomık Komıs-
yon'un canlandınlması olduğu-
nu söyledı
Kohl'un uzennde durduğu
ıkıncı unsurun, Turk-AJman
ortak tıcaret odası oluşturul-
ması olduğunu belırten Çetın,
konuk başbakanın her ıkı tara-
fın ışadamlanndan da bu yon-
de çaba harcamalannı ıstedığı-
nı bıldırdı
Dışışlen Bakanı Çetın,
Kohl'un son olarak Turkıye'de
Almanca eğıtım yapan bır ünı-
versıte açılması uzennde dur-
duğunu söyledı
Istanbul Ünıversıtesı tarafın-
dan Kohl'e fahn doktor unvanı
venlmesının ardından gazetecı-
lenn sorulan üzenne Çetın,
Kohl'ün AJmanya'da yaşayan
Turk vatandaşlannın çıfte va-
tandaşhk hakkı elde etmelen
ıçın gerekJı cabayı gostereceğıru
soyledığım bıldırdı Ancak Çe-
tın. bunun ıçın Alman anayasa-
sının değışünlmesı ve paria-
mentoda uçte ıkı oranında des-
tek bulması gerektığını anı-
msatü Çeün, aynca Kohl'ün
Almanya'dab Turkıye aley-
htan faabyetlenn önune geçıl-
mesı ıçın çaba harcayacağıru da
belırtü