Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURIYtl 29 MART1993 PAZARTESt
12 DIZIYAZI
Hıristiyan ve
İslamDünyası
Arasındaki Köprü:
BEKTAŞİLİK
Dr. BELKIS TEMREN
Kimlere Bektaşidenir?"Bektaşiler kimlerdir" sornsuna verebile-
ceğimiz yanıtlardan birini, "'Her iyi insan
Bektaşidir" oluşturmaktadır. Bu yanıt her
ne kadar basit görünse de Bektaşiliğin
amaçladığı sona ulaşmış kişi anlamını içinde
gi/lediği için yani iyi insan, olgun insan, ta-
savvuftaki adıyla insan-1 kâmil'e ulaşmtş in-
sanı betünlediği için sanıldığı kadar kolay
elde edilen bir kimlik değildir. Bir sürec so-
nucu. eğitimle elde edilen bir sonuçtur. Diğer
bir y anrt ise "Bektaşilikten nasip alarak (el
alarak) Bektaşi seyr-i sûluğunca (eğitim dü-
zeni gereğince) eğitim gören kişiye Bektaşi
denir" şeklindedir. Gerçekte bu iki yanıt
arasında pek bir fark yoktur. Çünkü Bekta-
şi eğitiminin sonucu 'iyi insan olmaktır."
Bektaşilik bu amaç doğrultusunda eğitim
veren geleneksel bir kurumdur.
Burada vurgulanması gereken önemli bir
nokta, madem ki Bektaşi olmak belirli bir
eğitim düzeni gereğinee eğitilmek sonucu be-
lirli bir kimliğe kavuşmaktır, şu halde bu eği-
timi gören kişiye Bektaşi dehilebtlmektedir.
Yani Bektaşi olabilrnek için Bektaşi kunı-
muna kayıtlı olmak gerekmektedir. Bu da
geleneksel terimjyle. •'nasipli olmak" ya da
"el almış'" olmak şeklinde tanunlanır.
Nasipli olabilmenin. el alabilmenin de be-
lirli kuralları >ardır.
-S&recek-
Evrensel iıısaıı yetiştiren kurum
ektaşiler der ki: "Bir şey iyi
'ise onun 1yi oMuğumT
sa>ıınmaya gerek yoktur;
lonu •tanıtmak" yeterlidir.
'Bilinmesi' sevilmesini. be-
ııimscnmesini dogal olarak getirecek-
tir." İşıe bu görüş ile Bektaşiler. tsla-
miyeti Avrupa'ya tanıtmış ve bu top-
raklarda genış ölçüde sevilip benim-
senmesıne neden olmuştur. Gönüller
arası kurulan sevgi bağlanyla oluşan
bir fetihtır bu.
Tüm dünya ülkeleri bugün de bir
"evrensel insan" modeli arayışı içinde-
dir. E\Tensel insan, başkasının hakkı-
na saygılı: çevresine duyarlı, hoşgörü-
lii; toplumsal ilişkilerde ırk, din dil ve
cinse dayalı ayınm gözetmeyen, sevgi
dolu biri olmalıdır. En azından kısaca
ifadc edersek. insan haklanna saygılı
bireyler olmalıdır. İşte bu evrensel in-
san, yeni dünya düzeninin yetiştirmek
istediği "insan modeti"dır. Bu uğurda
batı ülkeleri en büyük adımı "insan
Haklan Beyannamesi" ile atmış ol-
duklanna inanmaktadırlar ve bu
uğurda "Birleşmiş Milletler" gibi ör-
gütler kurarak ınsanlann insanca ya-
şadığı toplumlann çoğalmasını
amaçlamaktadırlar.
Biraz da bizim kültür mirasımıza
bakacak olursak gerek Birleşmiş Mil-
letler gibi kuruluşlann varhğından, ge-
rekse İnsan Haklan Beyannamesi'nin
oluşturulmasından yüzyıllar önce ku-
rulmuş^kurumlaşmış öğretilerle karşı-
laşırız. İşte Bekiaşılik, böyle bir öğreti
olarak karşımıza çıkmaktadır. 12. yüz-
yıhn sonlanndan başlayarak "kamil
insan". "olgun insan" ya da "yetkin
insan" şeklinde tanımladığımız insan-ı
kâmil modeliyle bugünün arayışına o
tarihlerde yanıt getirmiştir... 15.
yüzyılda yaalı erkânnamesine kavuşa-
rak kurumlaşma aşamasını da ta-
mamlamış olan Bektaşilik, "evrensel
insan''' yetiştiren bir eğitim kurumu ola-
rak faaİiyetlerini sürdürmüştür. Bekta-
Geleneksel Bektaşi kıyafetleri ile bir gnıp Bektaşi.
şilık, insan arası ırk, dın. dil ve cins
aynmı gözetmeyişi ve evrensel bakış
açılan nedeniyle. çoğu zaman en bü-
yük savaşlann taraflan olan Hıristi-
yan ve İslam dünyası arasında da bir
"barış köprüsü" olma görevini uzun
yıllar üstlenmiştir.
Osmanlılar"ın Hıristiyan topraklan-
nda ilerleyebilmelerini, başanlı fetih-
lerde bulunmalannı ve bu topraklarda
hüsnü kabul görmelerini sağlayan
neydi? İşte bu soruya yanıt ararken
karşımıza Bektaşilik çıkmaktadır. Ba-
şanlı feühleri yapan ordu. "Yeniçeri
Ordusu"dur. Yeniçeri ordusu ise Bek-
taşi'dir. Bektaşi gelenek ve görenekle-
rine göre Bektaşi bakı? açısıyla hare-
ket etmiş bir ordudur Ne zamana ka-
dar? Yeniçeri ordusuna Bektaşi ol-
maksızın kayıt edilenlerin Yeniçeri ör-
gütündeki yozlaşmayı başlatmasına
kadar. Dolayısıyla Yeniçerilerin gittiğı
her ycrc Bektaşilik de gıtmiştır Fetih
topraklanndaki Hınstiyan dünya.
İslamıyetle, Bektaşilik aracılığıyla
tanışmışlır. Kaldı ki Osmanlılar'ın
yükselme devrinde Padişahlar. Bekta-
şi dergâhlanyla yakm ilişkilerini sür-
dürmüşler ve çoğu zaman fethedılecek
bölgeye fetihlerden önce Bektaşi def-
vişleri, Bektaşi babalan göndenlmiş-
tir. Bu azizler. "gönülden gönüle"
halkı fethederek ortamı Yeniçerilere
ve dolayısıyla Osmanlılara ha-
zırlamıştır.
Bektaşilik. sonsuz hoşgörüsü. ınsa-
na verdiği değer ve geliştırmış olduğu
evrensel bakış açılan nedeniyle. yenı
fethedilen topraklarda kolaylıkla ka-
bul görmüştur Bu kabulde rol alan
önemli faktörlerden biri kuşkusuz.
"Bektaşiliğin hiçbir inanç ekolünü kii-
çümsemeyişi, herkesin inancına sonsuz
savgı gösterişidir". Bu prensip, Bektaşi
geleneklennın gclışme çizgisinde de
görülür,
Böylcce üç büyûkdinin; Musevilik,
tsevilik (Hıristiyanlık) ve Muham-
mediliğin (İslamiyetin) sevinçli kabul
ettıği günlerde Bektaşiler de neşelen-
mişler. elemli kabul ettiği günlerde de
hüzünlenmişlerdir. Sonuçta her üç di-
nin de özel "kutsal günlerinde" Bekta-
Şİler de aynı doğrultuda bir kutsal gün
ile onlann duygulannı paylaşmış, fsla-
mi anlayış ile benzer bir "kulsal gün"
yaşamışlardır. İslamiyetin kendinden
önce gelen peygamberleri reddetmeyi-
şi, onlann deneyimlerini saygjyla
anışı, Bektaşilerin bu geleneklerinin
oluşmasına olanak saglamıştır.
Sonsuz hoşgörü
Yore halkı açısından baktığımızda,
gayri Müslim halk bir kutsal gün yaşı-
yorsa, bu yöreye yeni gelen fetih ordu-
su ve halkı Bektaşilik gelenekleri nede-
niyle yerel halk inanışlanna paralellik
gösteren bir kutsal gün ortamı ıçinde-
dirler. Onlar da benzer bir kutsal gün
haarhğı yaparlar. Elbette arada fark-
lar vardır, âncak benzerlikler de bu-
lunmaktadır. Böylece Bektaşilik fetih
topraklanndaki yerel halka, "önemli
kutsal olaylarda çok büyük degişiklik-
ler yapmadan yatay geçiş imkânı sun-
muştur". Hıristiyan halkın kitleler ha-
linde Bektaşi olabilmesinde "bunun
payı büyüktür. Sonsuz hoşgörü ve in-
sana saygı ile yoğrulmuş gelenek ve
görenekleriyle Bektaşileri izleyen Orta
ve Dogu Avrupa'daki Hıristiyan mez-
heplerine mensup halk. Bektaşiliğe
Ortodoks yaklaşımlardan daha sıcak
bakmışlardır.
Hıristiyanlann kitleler halinde iste-
yerek İslamiyeti kabulü, Hacı Bektaş
Veli'nin öğretisi Bektaşilik ile oluş-
muştur. Hıristiyan ve İslam dünyası
arasında ortak bakış açılannın bulu-
nabildıği köprü olmuştur Bektaşilik.
Sürecek
Aan kavmfile, işğıngütmşeSevgih Uğur Mumcu, sensiz
yaşamaya alişacağız. Ama seni
unutmayıp izinde yürüyeceğiz.
Hüseyin Öztürk
Sevgili Uğur Mumcu.
Ne yazıktır ki Atatürk"ün
kurduğu laik Türkiye'de laikliği
ve Ataıürkçülüğü savunmak
şeriatı savunmaktan daha zor ve
tehlikeli. Sen bu tehlikeli vezor
olan yolu seçtın. Sonunda da bu
tehlikeli yolu seçmenin bedelini
canınla ödedin. Fakat seni
kaybetmemizlaikliğeve
Atatürkçülüğe karşı yapılmış
olsa da bunu yapanlann kötü
emellerine ulaşabilmelerinın
aksıne uyuyan v e susan toplumu
ayaklandırdı. Umanm senin
yaktığın ateşin parlak alevi bir
daha hiç sönmesin Mezannda
rahat uyu. senin izinde olanlann
sonu hiç gelmeyecektir.
Alp Kağan Aslan
Acın karanfıle dönûşür
Işığın güneşe.
Emin Başaranbüek
Sevgili Uğur Mumcu,
Her ne kadar fıkir olarak
birbirimize karşıysak da
demokrasiyi, adaleti ve
özgürlüğü yaşatma mücadelende
en^büyük destekçinim. Bu ülkede
herkesin özgür ve mutlu
yaşaması için hür iradesini beyan
etmesi için senin gjbi carumı
vermeye hazınm. Neticede ortak
amacımız bu insanlann mutlu
yaşaması. Allah herkese senin
gibi demokrasi şehidi olma
şansını versin. Varsa
zannetmiyorum günahlannı
affetsin.
Fahrettin Saraylı
Sevgili Uğur Mumcu'ya, senin
için yazacak çok şey var ama
aklıma hıçbır şey gelmiyor.
Çünkü ölümün seni aldığı gün
sadece yüzün aklımda ve
düşüncelerin ve saııa olan denn
saygım. Düşüncenın ve
Atatürkçülüğün ölmesine ızın
vermeyeceğiz. Ve ışığın daima
bızı aydınlatmaya devam edecek.
Sonmır Güven, Cüneyt Güven
Böylesine güzelyazan birgüzel
insanın ardından ne yazılır ki...
Bugün 1.5 yaşında, kucağımda.
8.5 aylık karnımda iki minik,
Atatürkçü kızımla size kırmızı
karanfıller vermeye geldik.
Rahat uyu sevgili Uğur
Mumcu!..
Güner Karatekin Erçağ,Talya,
lidya
Değerli gazeteci özgürlükçü.
aydın. demokrasi, mücadclesini
savunan üstün insan sen hiçbir
zaman ölmedin bızim
gözümüzde hep yaşayacaksın.
Seni her zaman yaşatacağız.
Sana kıyanlardan hesap
sorulacaktır.
Fatma Kaya
Sevgili hemşenmız,
Korkakça, uşakça 81 yıllık
yaşam yerine yiğitçe, mertce,
dürüstçe 51 yılhk yaşam senin
seçimindi. Bunu dolu dolu
yaşadın. Sensiz olmak bizim
seçimimiz değildi olan bize oldu.
Bizim başımız sağolsun
1
Başak-Fatoş-Ahmet Doğrul
Uğur Mumcu'yu
öldürdüğünüzü mü sandınız
Ey gafıller!.. Şaşanm size
O şimdi
Dev bir ırmak oldu çağlayanlarla
beslenen
Çağıldayarak akıyor
okyanuslara
Gümbürtüsünden
Okyanus ürktü
Dahası
Kcndi küçüklüğüneşaştı kaldı
Şimdi O.
Bir sağanak oldu
Karanlığm, uğursuzluğun üstüne
yağan
Şimşekleri ve gökgürültüleriyle
Karanhğı. ugursuzluğu boğan
Uğur Mumcu'yu
öldürebildiğinizi mi
sanıyorsunuz
Ey gafıller, gülerim size
O N B I N L ER
İÇİNYAZDI
Şimdi artık adres değiştirdi
27 ocaktan itibaren
Cebeci'den dağ tıy or aydınlığını
Yüzümüz o ışığa dönük
Yüreğımiz aydınlık
Hepimizde bir hayranlık
Haykınyoruz dünyaya
Adam gibi adamhğın
Herkesten çok sana yakışıyordu
yaşamak
Ölüm sana yakışmadı yiğidim
Hiç yakışmadı
Saygılar, sevgiler
Rukiye Kaya
r
>evgili Uğur,
Senin bedenini yok etmekle
özgürlüğe ve demokrasiye tüm
kurum ve kuruluşlany la
kavuşacak. Bu düşüncelerle tüm
Cumhuriyet ailesine ve halkımıza
başsağlığı dıliyor, dayanılmaz
acıyı yaşayan eşine ve
cocuklanna sabırdiliyorum.
Ne mutlu ki senin gibileri var.
BahriEskin
Onurlu insan.
Seni katledenleri lanetliyorum.
Ölüm haberin yüreğimizde
dayanılmaz bir sın olarak
kalacak. Ama bu sızj, umudu da
doğurdu. Negarip bir dünya
değıl mi? Acı. umudu doğunıyor.
Ölümünleanladık ki. bu ülkede
bir değil. mılyonlarca Uğur var.
Seni katledenler, yıllardan beri
bunu yapıy orlar. Bu ülkenin
aydınlannı, düşünürlerini yok
etmeyeçalışıyorlar. Bunlar
burada da var. dünyada da. Ama
düşünceler, zorla öldürülebilir
mi? Yok edilebihr mi? Yok edilen
sadece bedendir.
Uğur Mumcu, olmak kolay işmi
ki
Uğur Mumcu'yu öldürmek
kolay olsun
Uğur Mumcu'luk zor, çok zor
bir zenaat
tşte bu yüzden
Onu yok etmek imkânsızya!..
Aanmsıze!..
Rukiye Kaya
Bu B'ir İlandır!
Karlı Sokak'tan yayılan ışık
Ne olduğunu
Not: 3. şahıslara duyurulur.
Rukiye Kaya
Sevgili Uğur,
Yukanda yazdıklanm daha çok
demokrasi. laiklik ve insanlık
düşmanlan içindi. Mumcu'cular
için yine de yüreğim şöyle dıyor:
Ölmek sana yakışmadı yiğidim.
Gümbür gümbür yaşamaktı
sana yakışan
Hemde
birşey kazanacağını sanan
karanlık güçleri lanetliyorum. Bu
ülkeden seni ve senin gibi
aydınlan susturarak kirli
emellerini gerçekleştıreceklerini
düşünenler şunu bilsinler ki
binlerce Uğur yaratmaktan
başka birşey elde
edemiyeceklerdir.
Senin ülkülenn hiç şüphe yok ki
yaşayacak.
Türkiye laik kalacak ve hakettiğı
Sana karanfıl getıremedim. Ama
bir türkü getirdim.
Kimliği Bilinmeyenler
Ne ?ören var, ne de duvan
Kimliği bilinme. enler
Kara basan bir duş gibi
Kimliği bilinmeyenlıi
Yok ettiler inceliği
Aklı kurşuna dizdiler
Çocuklann çığlığında
Kimliği bilinmeyenler
Özü bizden ayıranlar
Ipeği kozasından
Kjmlikleri ayan beyan
Kimliği bilinmeyenler
Çocuklann çığlığında incelik yok
edip, aklı kurşuna di/enlerin,
kimliği ayak beyan olup,
üzerimize bir karabasan gjbi
çöken, kimliği bilinmeyenlerin
ortaya çıkanlıp hesap
sorulmasını istiyorum.
Okurun Ali Dağbaşı
Değerli yoldaşım. seni kaybetmiş
olsak bile ideallerini her zaman
koruyup senin izinden gideceğiz.
Bu vatanı hiçbir kimse bölemez,
yıkamaz birkez daha bu vatanın
bölünemeyeceğini bir kez daha
kanıtlamış olduk. Seni hiçbir
zaman umıtmayacağız. Arkanda
senin yolunda gidecek bir
Türkiye Cumhuriyeti bırakmış
olduğunu unutma.
Hakan-Erhan
Sevgili Dost, Sevgili Uğur...
Öldük. ölümden birşeyler
umarak
Bir gerici kontak/rilla'da
bozuldü büyü,
Hatırlıyacak Türk gençliği;
Bize bıraktığın o görkemli
türküyü.
Güven Öngen
Sevgili Uğur Mumcu,
aydınlanmaktan korkan bu kan
içiciler bir güneş ışıği gibi
çevresini aydınlatan bu
aydınımıza daha fazla
dayanamadılar.
TamerDemir
Sayın Mumcu;
Birgerçek var ki artık aramızda
yoksunuz ve size seslenmek
anlamsız olacak ama yine de ben
olur ya belki duyarsınız diye
sonsuzluğa seslenmek
istiyorum...
Siz deaynıfıkirdesinizeminim.
Neacı ki insanlanmızın
canlanması için sizin gjbilerin
ölmesi gerekiyormuş. Olsun,
belki de sadece gelişmiş
düşünceleri öldürebilirler. ya
gelişmekte olanlan?
Bilge Özkan
Sevgih Uğur Mumcu, seni
yıllardır tanıyor, okuyorum, seni
her kim katlettiyse, güçler ve elkr
kınlsın, yaşasın laik cumhuriyet,
yaşasın demokrasi.
FeritHarbi
Işığınla uyuyanlan uyandırdın
hareketegeçirçin. Meşaleni,
bayrağını güzel insanlara
ulaştırdın, senin katiUerin
insanlığin dışındaki tüm
varlıklardır. Işığın onlan da
aydınlattı. Utansınlar,
korksunlar çünkü seni
seviyorum, çünkü güzel insanlan
seviyorum. Şimdi bana daha da
güç verdin teşekkür ederim Uğur
Mumcu ölmedi yeniden doğdu.
Sebahattin Öz>ereo
Sürecck
POLTIİKA VE ÖTESİ
MEHMED KEMAL
Yollapda Kalan..
Eskiler, yolsuzluk ve rüşvet için "Dün vardı, bugün de
var, yarın da olacaktır" derler. Tarihte ömekleri doludur.
Tarihçi Ali Efendi anlatır:
Bir gün Şemsi Paşa'yla konakta yalnızdım. Paşa, pa-
dişahın yanından şen şakrakyeni dönmüştü. Kethüdaya
şöyle dedi:_
"Bugün Âl-i Osman'dan öcümü aldım. Onlar benim
ocağımı söndürmüşlerdi. Ben dahi onların ocağını sön-
dürdüm."
"Nasıl?" diyesordu.
"Rüşvete alıştırdım. Kırk bin altın büyücek bir lokma-
dır, onu yutturdum. Bundan böyle rüşvetten ırağ ola-
maz."
Tarihçi Ali Efendi anlatır:
"islamın ilk kurulduğu yıllarda Halit Bin Velit, Osman'-
ın halifeliği üzerine, hasmından önce Halife'nin huzuru-
na girebilmek için kapıcıya iki altın verir. Islam'da ilk
rüşvetin bu olduğu söylenir. Siz de ceddinizin yolunda
gitmiş, kötü yapmışsınız."
Şemsi Paşa bu sözlere gücenir.
"Sen de ne çok bilirsin Ali" der.
Şemsi Paşa rüşveti Üçüncü Murat'a verir. Üçüncü
Murat için rüşvet alan ilk padişah derler.
Birinci Meşrutiyet'in ülkeye doğruluk, adalet, erdem
getireceği umulmuştu. Bu bir yıl sürmedi. Türk-Rus sa-
vaşı çıktı, parlamento dağıtıldı, anayasa rafa kaldırıldı,
ortalıkkanştı.
Ikinci Meşrutiyet'te ittihatçılar için dürüst, erdemli kişi-
lerdi derler. öyle olsa Tevfik Fikret 'Yağma' şiirini yazar
mıydı? "Yiyin efendiler yiyin!" diye haykırır mıydı?
Efendiler pek açsınız, bu çehrenizden bellidir.
Yiyin, yemezseniz bugün, yarın kalır mı, kimbilir?
ittihatçıların vagon ticareti ve kantariye şirketleri yol-
suzlukları ünlüdür. Aradan yıllar geçtiği halde hala unu-
tulamamıştır. Son yılların hayali ihracat yolsuzlukları
gibi...
Gelelim Cumhuriyet dönemine...
Bu dönemin Bayındırlık Bakanı. ismail Fazıl Paşa'dır.
Ali Fuat'ın babası, Mustafa Kemal'in saygı duyduğu bir
devlet adamıdır. Ali Fuat'la Mustafa Kemal birbirlerini
kardeş gibi severler; paşayı da baba gibi sayarlar.
ismail Fazıl Paşa, Sıvas Kongresi'nden bu yana Ulu-
sal Kurtuluş Savaşı'nın içindedir. İlk hükümette Bayın-
dırlık Bakanı olur. Bakanlık, Italya'dan yedek parça
alacaktır. Karahisar Milletvekili Şükrü Efendi, bu alımda
yolsuzluk kokusu alır. Konuyu Meclis'e getirir. "Roma-
da iki temsilcimiz varken, neden iki milletvekili denetçi
olarak Roma'ya gönderilir? Bunlara verilecekyol para-
sını kim ödeyecektir?"
Mecliste uzun uzun tartışılır. Sonuçta, Ulusal Meclis
adam kayırmadan, Ali Fuat Paşa'nın babasını, Mustafa
Kemal'in baba gibi sevdiği bir paşayı alaşağı eder.
Cumhuriyet'in kurulmasından bu yana çok kişi yolsuz-
luk suçlamasıyla Yüce Divan'a verilmiştir. Particiliğin
ağır bastığı dönemde bu yolsuzluk dosyaları hasıraltı
edilmiştir. Bakanlar, başbakanlar Yüce Divanın eşiğine
geldiğı halde geri dönmüşlerdir. Kamu vicdanı olaylar
ka/şısında çok titremiştir, ama partizanlık yüzünden çok
dosyakapanmıştır.
Günümüzde yolsuzluk dosyalarını işletmek için hükü-
metler görev almışlardır. Yolsuzluk dosyaları hayli ka-
barıktır. Son zamanlar, dosyalar birer ikişer Yüce Divan
yolunu tutuyor. Ancak çoğu beklemektedir.
Son iktidar döneminde çevre yolları ve paralı yollar
üstünde çök"rMulrnaktadır. İki btfşan ve beceri rjillerde-
dir: Biri yollar, öteki de yolsuzluklar... Yollar, yolsuzlu-
ğun üstesinden gelebilecek mi bakalım!
BULMACA
1
2
3
4
5
6
7
8
1 2 3 4 5 6
I I ILII •
i!
9 |
n1 1
7 8 9
m
_•
SOLDAN SAĞA:
1/ Jean-Paul Sartre'ın
hayali bir günlük bıçi-
mindeki romanı. 2/ Ma-
rangozlann dört köşe
delik açmakta kullandık-
ları araç... Sergen. 3/ Yö-
rüklerin yazın ya da kışın
oturduklan yer... Os-
manlılarda gümrük ver-
gisı. 4/ Su... Karadeniz'in
kuzeyindeki iç deniz. 5/
Altın... İridyum elemen-
tinın simgesi... Fas'ın pla-
ka ışareti. 6/ Cemal Na-
dir'ın ünlü bir karikatür kahrama-
nı. 7/ Alınmış bir şeyı geri verme...
İnce halatlan sarmak için geminin
üst güvertesine yerleştırilen küçük
baba. 8/ Türk müzığinde bir ma-
kam. 9/ Bir tür sağlam ve yumu-
şak dana ya da öküz derisi.
YLKARIDAN AŞAĞIYA
1/ Jack London'ın, dılımize de çev-
rilmiş bir romanı. 2/ Şaşılacak
kadar çirkin olan şey... Ortak Pa-
zar'ın kısa yazılışı. 3/ Bir çoğul
eki... Derece. kerte. 4/ Bırduvann başını ya da iki duvann köşe-
sini oluşturan gömme ayak... Anlam. 5/ Hangj şey... Yıldız
hareketlerini ve yerlerini göstermek için düzenlenmiş cetvel...
Eski Mısır'da güneş tannsı. 6/ Ortası bir direkle bölünmüş iki
kanatlı balık ağı. 7/ L'zak... Babanın kız kardeşi. 8 / " — kaldım
susuz kaldım Terketmedi sevdan beni" (Ahmed Arif)-- Ba-
taklık gazı. 9/ Trabzon'un bir ilçesı... Dağdan inen sel.
M ARMARİS İCRA CEZA
HÂKİMLİĞİ'NDEN
1990/191
1991/172
Naz-se Ticaret vekilinin şikayeti nedeniyle saııık Mustafa Dağdön-
deren'in mal beyanında bulunmamak suçundan dolayı eylemine uyan
ÜY'nin 337/1, 352/a maddeleri gereğinee 10 gün hafif hapis cezasıy-
la cezalandınlmasına, hukmün temyiz incelemesinden önce borcun
ödenmesi veya şikayelten vazgeçilmesi durumunda cezanın tamamen
kaldınlacağı, mahkumiyet hükmünün onanmasından sonra öderne
halinde ise yanya indirileceği hususunun bilinmesine; 50.000 TL. ve-
kalet ücretinin sanıktan alınarak müştekiye verümesıne, toplam 6.000
TL. yaıgılama giderinin sanıktan alınmasına karar verilmiş olup bü-
tun aramalara rağmen sanık bulunamadığından hüktnün 7201 sayılı
tebligat yasasının 28 ve 29. maddeleri gereğinee ilanen tebliğine, ilan
tarihinden itibaren 15 gün sonra sanığa tebliğ edilmiş saydacağı ilan
olunur. 5.3.1993
Basın: 23190
GEREDE ASLtYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Dosya No: 1992/27 Esas
Davacı Hazine'ye izafeten Gerede Mal Müdürlüğü tarafından da-
valılar Safiye Göktaş ve arkadaşları aleyhine açılan tapu iptali ve tes-
cil davasının mahkememizde yapılan 4.3.1993 tarihli açık oturumun-
da verilen ara kararı gereğinee;
Davalılardan Gerede Kavacık köyünden Abdullah Candır, Halil
Candır, Habip Candır, Hüseyin, Ibrahim ve Hacer'in tüm aramalara
rağmen açık adreslerinin tespit edilemediğinden kendilerine davaa ta-
rafından mahkememize açılan tapu iptal ve tescil dava dilekçesi ve
duruşma günunün tebliğ edilemediğinden adı geçen davalıların işbu
davanın duruşması olan 20.5.1993 gunü saat 9.30'da mahkemeye biz-
zat gelmeleri veya kendılerıni bir vekille temsil ettirerek davaya karşı
diyeceklerini bildirmeleri, aksi takdirde davaya gıyaplannda devam
olunacağı ve karar verileceği hususu dava dilekçesi ve duruşma günü
yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur.
Basın: 23440