Katalog

» MART1993 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Rusya'dansilah alıyoraz • ANKARA (AA)-Türki\e. Itusya Federasyonu'ndan aralannda helikopterlerin de bulunduğu 75 milyon dolarlık askcri araç vc silah satın alacak. Türkiyeile Rusya federasyonu arasında âlah ve askeri araçlann Türkiye'ye teslimatına ilişkin protokol Ankara"da mnzalandı. İmza töreninde konuşan İçişleri Bakanı İsmet Sezgin. "Buçerçeve protokolüile Rusya federasyonu hükümetinden helikopter. arhlı araç, silah alımını gerçekleştirmiş oluyoruz. Bu 75 milyon dolarlık bir paket anlaşmadır'" dedi. Sezgin, bu miktann 60 milyon dolannın Eximbank ile olan borçlann mahsubu şeklinde karşılanacağını ifadeetıi. Gümrüklere 12 müfettiş • ANKARA (ANK A)- Maliyeve Gümrük Bakanlığı maliyemüfettişliğine l. gümriik müfettişlığıne de 4 atamayapıldı. Maliye ve Gümriik. Enerji ve Tabii Kavnaklar, Orman ve Çevre bakanlıklannın atama kararlan Resmi Gazete'de yayımlandı. Bunagöre Maliye Bakanlığı'ndamaliye müfettiş yardımcısı olarak görev yapan Tamer Aksoy, Naci Ağbal. Hüseyin Işık. Hasan Aulgan, Abdülkadir Göktaş. İsmail Küçükakyüz, Abdullah Kaya, Ercan Gül. Levent Gençyürek, Hasan Şahin, Kenan Deniz ve Sabri Gökçe maliye müfettişliğine getinldi. Gümrük müfetıiş yardımcılan Mehmet Eryılmaz. Cenap Aşçı. Rıza Mehmel Korkmaz ve Abdurrahman Demir de gümrük müfettişi olarak atandı. Karayalçın en başarılı başkan • İSTANBLL(AA)-Sonar A.Ş."nin26martl989 tarihinde işbasına gelen 20 belediyeyi kapsayan araştırmasında. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Karayalçın'ın en başanlı belediye başkanı olarak görüldüğü belirlendi. Sonann " Yüz > üze Anket Yöntemi" ile gerçekleştirdiği araştırmada. yüzde 71.3"lük başan oranıy la Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Karayalçın birinci oldu. İzmit Belediye Başkanı Sefa Sirmen ikinci, Aksaray Belediye Başkanı Memiş Akın üçüncü, Antalya Belediye Başkanı Hasan Subaşı dördüncü. Adana Belediye Başkanı Selahattin Çolak beşinci sırayı alırken. fstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen yüzde 40.2 ile 15. oldu. SHP milletvekilleri, Bakan Akyol'u grupta düşürmek için imza kampanyası açtı AkyoPudüşürmegirişiıııiTUNCAYÖZKAN ANKARA -SHP grubunda kadından sorum- lu De\let Bakanı Türkan Akyol'u düşürmek amacıyla verilecek birgüvensiz- lik önergesi içın imza kampan- yası başlatıldı. Kampanyayı duyan Genel Başkan Erdal İnönü'nün girişime karşı oldu- ğunu ve yanlış yapıldığını dile getîrdiği öğrenildi. SHP grubunda mılletvekille- rinin başlattığı kampanyada 10 kadar milletvekilınin imzalı. 30 kadar milletvekilinin de sözlü '"olur"lannın alındığı öğrenildi. Akyol ile ilgili sorunlann ve ya- kınmalann bayram tatilinden sonra yapılacak grup toplantı- sında gündeme getirileceği be- lirtildi. Akyol'u hedef alan SHPIi milleıvekillerinın önü- müzdekı günlerde _ konuyu Genel Başkan Erdal İnönü ile de görüşecekleri bildirildi. Çernobil olayı Türkan Akyol ile ilgili ilk ger- ginlığın Çernobil olayının de- ğerlendirmesi sırasında partı görüşlerinin aksine ve partiyi bağlayıcı tutum takınmasından kaynaklandığı ve 'Türkan Ak- İmza SayiS110 SHP milletvekillerinin Türkan Akyol'a duyduklan tepkinin 30 martta yapılacak olan grup toplantısında gündeme getirileceği öğrenildi. Milletvekillerinin topladıkları imza sayısı 10'uaştı. İnÖnÜ rahatSIZ SHP Genel Başkanı Erdal İnönü'nün Akyol'a karşı başlatılan ve 30 milletvekilinden de sözlü onay alınan girişimden haberdar olduğu ve kampanyanın yanlış olduğunu dile getirdiği öğrenildi. yol Özallan savunuyor" görü- şünün SHP içinde ağırlık ka- zandığı kaydediliyor. Daha sonra Sosyal Hızmet Uzmanla- n Derneği'nin bazı yöneticileri- nin görevdcn alınmasıyla ger- ginliğin tırmandığı ve bir imzalı gensoruya dönüştüğü belirtili- yor. Türkan Akyol'un bakan- lık teşkilat yasasını haarlarken SHP ve sivil örgütlerden görüş almamasının da eleştirildiği ifa- de ediliyor. Akyol'un Sosyal Hizmet Uzmanlan Derneği'nin kadının statüsü konusunda dü- zenledikleri bir toplantıya da- vet edilmedieini ileri sürmesi. daha sonra burada ağır bir şe- kildeeleştirildiğıni ıleri sürerek. "Memurum olan insanlar beni böyle eleştiremezler" diyerek. Ankara İl Müdürlüğü'nde gö- revli dernek yöneticilerinin gö- rev yerlerini değiştirmesi ve bazılannı görev den alması. bar- dağı taşıran son damla olarak nitelendinlıyor. Olayın gelişimi SHP milletvekillerince şöyle anlatılıyor: "Sosyal Hizmet Uzmanlan Derneği bir toplantı düzenle- miş. Dernek başkanı üç kez gi- dip Türkan Akyol'u toplantıya davet etmek ıstemiş. Ancak üçünde de kabul edılmemiş. Sonra toplantı dığer partilerin katılımıvla gerçekleşmiş. Bura- da ŞHP'\i Lstün Küsefoğlu temsil ctmiş ve bakanın uygula- malan konusunda eleştirilerde bulunulmuş. Toplantıya katı- lan DYP'li Aü Şevki Erek. Tür- kan Akyofa daha sonra. 'Sizin partinız sizi desteklemedi. Top- lanlıda bir ben sizi savundum. Bu nasıl ış?" diye sormuş. Akyol da bunun hırsıyla dernek yöne- ticisi olan görevlileri görevden almış. Şimdi bır sosyal demok- rat partide bunu yapamazsınız ve kamuov una da. "Beni eleştir- diler diye sivil kuruluş yönetici- lerini görevden aldım' diyemez- siniz. Yanlış yapmıştır. Konu- yu eörüşeceğiz." SHP milletvekillerinin Ak- yol'a karşı imza vermede bazı tereddütleri bulunduğu da öğ- renildi. Bazı milletvekilleri, Cumhuriyet'in sorusuna şu ya- nıtı verdiler: "Arkadaşlanmızın imza top- lamasını anlayışla karşılıyoruz. Ancak burada bu girişimin so- nuçlannı da iyi hesaplamak ge- rek. Bunun yeni bir kopmaya neden olmasından endişe eden arkadaşlanmız var. Genel Başkan'ın turumu Aynca koalisyondaki durum ve genel başkanın takınacağı tutum karşısında ne yapılacağı konusunu da düşünmemiz lazım. Bunlan düşünmeden böyle yola gitmemek lazım. Ancak Türkan Akyol yanlış yapmış. Bu konuda bir genel görüşme daha iyi olur kanımızı, bizden imza isteyen arkadaşla- rada anlattık." SHP Grup Başkanvekili Er- can Karakaş ise. imza toplama olayından kendisinin haberdar olmadığını dile getirerek, "Bilı- yorsunuz böyle şeyler grup baş- kanvekillerinın haberi olmadan yapılır'" dedi. Yılmaz Erzurum gezisinde, hükümetin 4 nisanda istifa etmesini istedi Baba'ıun oylarım da alacağım KENAN BtLİZ ERZLRl M-Hükümetin 500 günlük iktidar süresinin dolmasının ardından 'kibar' muhalefet yapmayı bırakacak- larını belirten ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, "Sözlerinin eriyse- ler 4 nisanda milletten ö/ür diler. seçime gi- derler" dedi. Yılmaz'm gezisini izle>en Er- zurum >erel teleuzyon kanalıTV-5'in kame- ramanı otobüsten düşerek ağır >aralandı. Ramazan gezilerinin 12. durağı olan Er- zunım'da yaptığı konuşmada. partilerinin 10 >aşını doldurduğunu belirten Nılmaz. ANAP için kötü kahanette bulunanlann ha- yal kınklığına uğradığını ifade etti. Y ılmaz. "Dimdik ayaktayız ve iktidara en yakın partiyiz" diye konuştu. Ana muhalefet lide- ri, ANAP'ın günahının küçük, se\aplarının büyük, hatasının az, \atirimlanmn büyük olduğunu ileri sürerek. partilerini olduğun- dan farklı gösterenlerin halkı aldattığını sövledi. DP'den sonra ilk defa sivil cumhurbaşka- için büyük baskı geldiğini anlatan Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: "İki hafta sonra 500 günlük süre doluyor. 500 günde sesimiz çıkmamışsa kıncı yıkıcı muhalefet >apmamışsak \eşimdi ANAPan- ketlerde birinci parti} se haklılığımız ortaya çıkar. Biz şimdi yeniden iktidar olmak isti- yoruz. Hem de ö\le koltuklu, ortaklı değil. nı seçen partinin ANAP olduğunu anımsa- onun içinsabırlı da\randım. Yalnız ANAP'- tan Yılmaz, genel başkan \e başbakan oldu- lıların o>lamla değil Baba'nın oylarını da ğunda ülke sorunlarına eğilmenin miimkün olmadığını, bu nedenle erken seçim kararı aldıklarını belirterek. "Sürekli seçim isteni- yordu, memlekette seçim ha>ası \ardı. Biz toplanıp seçim kararı aldık. İkridarda bir yıl kerken, caddeye asılmış bir pankarta takıla- daha kalsaydık bu defa ANAP bitecekti" rak düştü. Ağır yaralanan (.ü\en. Numune dedi. Parti tabanından sert muhalefet etmesi Hastanesi'nde teda\ i alına alındı. alacağım.* 1 Mesut Y ılma/'ın Erzurum gezisini izleyen TV-5 kameramanı Metin Gü\en, hareket halindeki parti otobüsü "Petek"te filnı çe- Girik'tien Selvi'ye sürprizziyaret • SHP'den istifa eden ancak CHP'ye girmeyen Fatma Girik, dün eski genel sekreterine ziyarette bulundu. Girik, işci alacaklannı ödeyebilmek için Selvi'den aracılik istedi. ANKARA (Cumhııriyet Bü- rosu) -SHP'den istifa eden, an- cak CHP'ye de girmeyen Şişli Bclcdıyc Başkanı Fatma Girik, SHP Genel Sekreteri Cevdet Selviyi ziyaret etti. Girik, gaze- tecilerin "SHP"ye mi dönüyor- sunuz?" sorulanna, "'Ziyaret için geldım sadece" karşılığını verdı. SHP içinde Baykal'ın yan- daşlan arasında yer alan. ancak CHP açıldıktan sonra bu parti- ye girmeyen, CHP kurultayına da kaülmayan Fatma Girik'in. takınacağı tavır merak konusu olmuştu. Girik. işçi alacaklannı ödeyebilmesi için Nurettin Sö- zen'in verdiği arsayı Vakıf- bank'a ipotek ettirmek için dün Ankaraya geldi. SHP Genel Sekreteri Selvi'yi de ziyaret eden Girik, bayram tatili nede- niyle bürokrasideki ışlenn ak- samasından yakındı. Gazeteci- ler fotoğraf çekebilmek için Sel- vi'yle bir kez daha el sıkışmasını isteyince Girik. gülerek, "Hat- ta, isterseniz öpeyim" dedi ve Selvi'yı öptü. Girik, ziyaret ne- deniyle ilgili sorulara da. "Zi- yaret içın geldim sadece. Ben. sosyal demokrat bir insanım. Genel sekreterimi. eski genel sekreterimi ziyaret edemez :ni- yim?" karşılığını verdi. Gazete- ciler. "SHP'ye mi dönüyorsu- nuz?" deyince de. Girik "Bun- lan konuşursak.sizehaberveri- riz" diye konuştu. Selvi de. Gi- rik'in sadece ziyaret amacıyla geldiğini söyledi. Başkan Fato, ısrarlar üzerine Selvi'yi öptü. 12 Kasım 1987 genelgesi, dönemin Başbakanı ile Yardımcısı arasında tartışma yarattı Özal ile Erdem birbirini suçluyorANKARA (Çumhuriyet Bû- rosu) - Hayali İhracatı Araştır- ma Komisyonu'nun çalışmala- n her geçen gün yeni boyutlar kazanırken, hayali ihracatçılan koruyan ve dönemin Başbaka- nı Turgut Özal'ın imzasını taşı- yan 12 Kasım 1987 genelgesi. dönemin Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem ile Özal arasında suçlamalara yol açtı. Özal. genelgeyi Kaya Er- dem'in parafı olduğu için "bir cumartesi günü" imzaladığını dile getınrken, Erdem, "Genel- genin yanlış olduğunu Sayın Başbakan'a arzettim. Bana im- zalatamadı. ama Bülent (Öz- tfirkmen) kendisine imzaiattf _ifadesini verdi. j Hayali İhracat Komisyonu. lönceki gün yaptığı toplantısın- .da. 24 martta bitecek olan çalış- .ma sürelerinin rapor yazımı için .1 ay daha uzatılması isteğinin TBMM Başkanhğı'na bildiril- mesinekarar verdi. _ Komisyon Başkanı Mahmut Öztürk, bugüne kadar dınlenen taruklann ifadelerinin değer- lencirildiğini bildirerek, hayali ihracata adı kanşan 469 fırma • bulunduğunu söyledi. Komis- yonun ANAPlı üyesi Faruk Savlam ıse. komisyon çalışma- lamda ne fırmalann ne de siyasilerin üzerine gidilmediğıni ,-savanarak. suçlular yenne, su- çun. bürokratlann üstüne yıltimak ıstcndığinı söyledi. • Kutlu Savaş, raporunda, hayali ihracat genelgesinin kim tarafın- dan ve nasıl imzalandığı ve bu konuda sorumlunun kim olduğu konusunu saptayamadı. Hayali ihracat araştırmala- nnda temel metinlerden bir ta- nesinı ojuşturan ve bazı çevre- lerce "Özal ailesini kollayan" soruşturma metni olarak ta- nımlanan çalışma. siyasiler ara- sında karşılıklı suçlamalan içe- riyor. Cumhuri>et'in ele geçir- diği bu soruşturma raporunda, dönemin Başbakanı Turgut Özal ile yardımcısı Kaya Er- dem. hayali inracatın temelini oluşturan 1987 genelgesi nede- niyle bırbirlerini suçladılar. Savaş'ın raporu Dönemin Başbakanı ve Baş- bakan yardımcısı arasında kar- şılıklı suçlamalan içeren soruş- turmamn ifade tutanaklan, Kutlu Savaş'ın raporu özetle şöyle: "Başbakanhk makamının yazılı emirleriyle kamuoyunda MİT raporu olarak bilinen etü- dün değerlendirilmesi sırasında ve etüdde yer alan iddialardan "hayali ihracatla' ilgili olanının incelenmesi esnasında, bürok- rasinin yapması gereken bazı iş- lemleri yapmadığı ve ciddi bazı aksaklıkların husule geldiği tes- bit edilmiştir. Maliye, Hazine, Merkez Bankası ve emniyet iigililerinin bu konuda işlem yapma yetki- sini DPT'ye aktaran kararna- meye ve özellikle 12 kasım ta- rihli Başbakan genelgesine atıf- ta bulunduklan tesbit edilmiş- tir. Kanuna aykırı işlem Neticede kanuna ve arzula- nana açıkça aykın işlemler se- bebiyle fuzulen odenen milyar- larca liralık prim ve vergi iadesi- nin ortada kaldığı tesbit olun- muştur. Bu tesbitle Sayın Başbakan'a durum arzedilmiş ve mezkur genelgenin yürürlükten kaldı- nlması tavsiye olunmuştur. Sayın Başbakan 21 Ekim 1988 tarih teftiş, 06-06021 sayılı yaayı imzalamadan önce ilk genelgeyi imzalayarak, Başba- kan Yardımcısının parafı olma- M sebebiyle 'bu lalimatı da önce Sayın Kaya Erdem'in görmesi- ni ve paraf etmesini' istemişler- dir. Görüşme esnasında Sayın Başbakan 1987 ve daha önce- sinde denetim elemanlannın ih- racat safhasında mallan güm- rük hattında tuttukları veya vergi iadelerinin ödenmesini so- ruşturmalar sebebiyle aylar bo- yunca geciktirdiklerini. olay- lann ihracat hamlemizi yavaş- latıcı bir karaktere büründüğü şeklindeki yoğun şikayetlerin kendisine aktanlması sebebiyle bu genelgeyi bir cumartesi günü imzaladığını' nakletmiştir. (Not:l Konuşmanın seyrinden genelgeyi Sayın Başbakan Yar- dımcısının kendisine sunduğu izlenimi edinilmiştir. Not:2 Arif Özmen'de Ek:18'deki ifadesin- de bu şıkayetleri tekrarlamış- tır). Sayın Başbakan'a genelge- nin dosya nüshasının fotokopi- si sunularak DPT Müsteşar Yardımcısının ilk parafından sonra müsteşann parafının bu- lunmadığı (Not: Ek.4'de sunu- lan Başbakan Yardımasının genelgesinde de Müsteşar Yu- suf Özal'ın parafı mevcut değil- dir) ve Başbakan Yardımcısi- nın parafının yer almasının dik- kat çekici olduğu, "... rica edc- rim" şeklinde bilen son cüm- leden sonra "Aksine davranan- lar hakkında yasal işlem yapıla- caktır" ibaresinin resmı >azışma teamülüne uymadığı hatırlatıl- dığında Sayın Başbakan'ın re- aksiyonu 'O satırın daktilo puntosu da değişik' cümlesi ol- muşıur. Kendilerine ön sahifelerde de ilgi çekici cümlc ve ıflıdeler bu- lunduğu arzedilmiş^e tüm met- ni okuyup okumadıklan husu- su hatırlatılmıştır. Yanlış genelge Sayın Başbakan mclni süratle gözden geçirerek Sayın Kaya Erdem'i telefonla arayıp. 'Kaya Bey. hani denetim ele- manlannın ihracatçılara çıkardığı zorluklar sebebiyle yayınladığımız bir genelge vardı ya, Kutlu onun yanlış uy- gulandığını ve yürürlükten kaldınlmasmı tavsiye ediyor. Konuşun da ben sonra imzala- yayım' demiştir. Sayın Kaya Erdem'ieyapılan görüşmede 12 Kasım 1987 ta- rihli genelgenin son satın ken- dilenne de sözle nakledilmiş. genelgenin yanlış uygulana gel- diği izah edilince Sayın Başba- kan Yardımcısı 'Bülent o genel- ge\i bana imzalatmak istedi. ama reddenim. Genelgenin yanlış olduğunu telefonla Sayın Başbakan'a da arzettim. ama Bülent kendisine imzalaltı. Ben de. yürürlükten kaldınlması ge- rcktiği kanaatindcyim' diyerek. 21 Ekim 1988 tarihlı talimatı paraf ctmişlerdir. Sayın Başbakan Yardımcısı'- na ilk genelgedeki paraflannın gerekçesi elbette sorulamamış- Ur. (Kuilıı Savaş'ın notu)" SHP 115 CHP'li döndü İZMİR (Çumhuriyet Ege Bürosu)- Aralannda belediye meclis üyeleri, milletvekili adaylan, eski ilçe yöneticileri, eski komisyon üyelerinın de bulunduğu 115 kişilik bir gu- rup. CHP'den isüfa ederek ŞHP'ye geçti. SHP Karşıyaka ilçe binasında düzentenen ka- yıt törenine, Karşiyaka Be- lediye Başkanı Cihan Türsen. belediye meclis üyeleriyle çok sayıda partili katıldı. SHP'denaynlıpCHP'yegi- den Jl?, partjli düjıjieniderı eski yuvalanna dönaüler. Aralannda Karşıyaka Beledi- ye Meclisi Üyesi Rıfat Öıer. partı yöneticiliği yapmış Ga- İip Yenice. Fariz Polat, İbra- him Gök. Müjgan Barutçu. İsmet Atasü. Halil Karapınar. Şinasi Çay ve Mehmet Du- rak'ın da bulunduğu 115 kışi- nin yeniden SHP'ye dönmele- ri nedeniyle dün SHP Karşı- yaka örgütünde bir tören dü- zenlendi. Törende konuşan Karşıyaka İlçe Başkanı Er- tam Ozen. sosyal demokrat- lann bırliğinin bugün de gün- demde olduğunu belirterek sevgiyle, sabırla bütünleşme yolundaki tüm engelleri aşa- caklannı söyledi. POLİTÎKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Çözüm Yolu Demokratikleşme... Güneydoğu'daki arkadaşlanmız Yurdagül Erkoca, Halil Nebiler. Zafer Aknar ve Osman Yıldız dün akşam saatlerinde yazdırdıkları haberlerde "durum sakin' di- yoriar ve ekliyorlardı: "Sessiz bir bekleyiş var..." Diyarbakır Bürosu Şefi arkadaşımızZiya Aksoy'la ko- nuşurken de aynı izlenimi aldık. Aksoy, "Insanlarda bir rahatlama var" diyordu. Bu arada Bismil'deki olayı ge- çiyordu ajanslar: "Bismit'in Koyunlu köyüne gelen 15 kişilik terörist grup bir kişiyi öldürdü, bir kişiyi de kaçırdı..." Güneydoğu'da sessrzlik ve bekleyiş sürerken, Bis- mil'deki kanlı olay elbet düşündürücüdür. Apo'nun 15 ni- sana dek tek ateşkes çağrısına karşın dağdaki PKK'lılar anlaşılıyor ki bu çağrıyı hiç önemsememişler. Bu arada Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Aydın llter, Irak Kürdistan Demokrat Parti lideri Mesut Bar- zaniyle Silopide buluşup görüştü. Aynı saatlerde sınır ötesinde bir askeri harekât yapıldığı da gelen haberler arasındaydı Acaba Jandarma Genel Komutanı Orgeneral ilter ile Barzani neler konuştular? Barzani'nin Türkıyetemsilcisi Safeen Dizai'nin açıkla- masına göre, "bu sıcak buluşma" üç saat sürdü. Orge- neral llter ve Barzani birlikte yemek yediler. Böyle toplantılar her ay yapılıyormuş... Orgeneral Bitlis'in ölümü nedeniyle şubatta yapılması gereken toplantı ertelenmiş. Bu buluşma bir bakıma ta- nışma içerikliymiş. Safeen Dizai diyor ki: "Toplantıda sınıra ilişkin konular görüşüldü..." Dizai, Apo'nun açıklamasının ardından kimi gelişme- lerin olabileceğini vurgularken şunları söylüyor: ' 'Apo 'nun çıkışının, Türkiye tarafından çok dikkatli ve ihti- yatlı biçimde değerlendirilmesi gerekir. Çünkü perde arkasında çok şeyler olabilir..." ANKAnın haberıne göre Safeen Dizai Türkiye'den Apo'nun çağrısını bir kenara atmamasını istiyor. Ardın- dan da şu uyarıyı getiriyor: "Ama üstüne de atlamamalıdır. Milyonda bir şans varsa tüm yollararaştırılmalıdır..." Elbet perde arkası gelişmeler, bunların ne alıp ne gö- türeceği şimdilik bilinmiyor. Ama Apo'nun çağrısı da ka- muoyuna pek inandırıcı gelmiyor. Apo'yu bir de özel televizyonlarda izledik. Gördüğü- müz kadarıyla tedirgindi. Sanki Celal Talabani Apo'ya süflörlük yapıyordu. Dün bir kez daha bakıyorum Talabani-Apo fotoğraf- larına. ikisı de yan yana şık giysilerle gülümsüyorlar... Talabani ve Apo! Ezilen, hor görülen, yoksul Kürt insanı bu fotoğraflara nasıl bakıyor, neler düşünüyor? Birisi ağa, öteki Marksist-Leninistdevrimci... Acaba kim yan yana getirdi Talabani ile Apo'yu Her neyse! Apo'nun çağrısı karşısında hükümet susmayı yeğledi. Şu ana dek ne Başbakan Demirel ne de Başbakan Yar- dımcısı inönü bir açıklama yaptı. Elimizde hükümetin Nevruz bildirisi var... Deniliyor ki: "Yıllardır acımasızca kan dökenleri bu çıkmaz ve so- nuçsuz yoldan vazgeçmeye, bağımsız ve iarafsız yargı- nın adaletine sığınmaya bir kere daha davet ediyoruz.^d Aynca Nevruz günu vesilesi ile de bütün vatandaşlara. J çağrı yapıyor ve bugünün kardeşliğe, sevgiye, dostluğa ' ve huzuıa katkj yapacak şekilde kutlanmasını, devleti.- mizın müşfik. hoşgörülü, adil ve demokratik yapısına ve onun kurumlarına güvenilmesini d'tliyoruz." Şimdi hükümetin önünde bir yol bulunuyor... Bu yol salt Kürtlere değil, tüm yurttaşlarımıza hukuk devleti kapsamı içinde demokratik hak ve özgürlüklerin kısıtlanmadan verilmesidir. Eğer DYP-SHP hükümeti bunu gerçekleştirebilirse so- run kendiliğinden çözülecektir. Apo'nun "siyasal çö- züm" istemi dün yazımızda belirttiğimiz gibi "yeni ma- nevraları" beraberinde getireceğinden demokratik ön- lemlerin bir an önce gerçekleşmesi işin özünü oluştu- racaktır. Soruna bu pencereden bakmakta yarar vardı r. Apo'nun barışa dönük atağına karşı tüm ülkede estiri- lecek demokratikleşme rüzgârı olası kimi baskıları da or- tadankaldıracaktır. TEŞEKKUR Aile büyüğümüz. babamız, sevgili eşim T.C. Merkez Bankası Eski Başkanlanndan MEMDUH GÜPGÜPOĞLUnun vefatı dolayısıyla ziyarete gelen, mektup, telgraf ve telefonla acımızı paylaşan, çiçek gönderen, hayır kurumlarına bağışta bulunan, başta Başbakan Sayın Süleyman DEMİREL, Devlet Bakanı Sayın Türkan AKYOL, CHP Genel Başkanı Sayın Deniz BAYKAL, T.C. Merkez Bankası Başkanı Sayın Rüşdü SARAÇOĞLU, Merkez Bankası İdare Heyeti ile Ankara, Istanbul ve Kayseri Şubesi Mensupları Türkiye Sinai Kalkınma A.Ş. ve Türkablo A.O. Mensupları, Sevgili Arkadaşımız U ğ u r IRGI, Sipahioğlu Apartmanı sakinleri, Burada isimlerini anamadığımız tüm dost. akraba ve yakınlanmıza, ayrıca Amiral Bristol Hastanesi Doktorlanndan, Dr. Faruk TURNAOĞLU, Dr. Recep BOZLAK, Yoğun Bakım Servisi Personeli, Aile doktorumuz Sayın Ümran SÖYLEMEZe en içten teşekkürlerimizi sunanz. AİLESİ