Katalog

Cumhuriyet İmtivaz sahibi: Berin Nadi Gencl Yayın Yonetmenı Özgen Acar #001101 Yayın KoordımUoru Hikmet Çetinkava • Yazı İşlerı Mudürü Celal Başlangıç • Ha ber Merkezı Müduru Vlustafa Balba\ Gorscl \ oneımen Alı \car •Duzenleme Muslafa Sağlamer • bunbul Haberlen Şena> Kalkan #Dış Hdberler Ergun Balcı • İ5 - Ekonomı Dinç Tavanç • Yurt Haberlen Mehmet Saraç • Makalder Sami Karaören »Spor AMülkadir Yiicetman «Du- zelıme Abdullah N aacı Ankdra Temsılcısı. Cüneyt Arcayürek •Haber Mudurlerı Işık kansu. Hakkı Muesse*; Mudür V Erol Erkut •Koordına- Erdem Z Gokalp BK İnkılap S "No 19 4. Tel- 433114M7. Telex: 42344. Fat tor Ahmef komisan «Muhasebe Bulent Ye- (4(4î30565»İzmırTemsılcıV:SerdarKızık,HZıyaBl\ 1352S 2 3Tel 831230. n» »Idare Hüseyin Gürer •t^ietme önder Telex 52359.Fax (51)895360 • Adana Temsılcısı Çetin Yiğenoğlu İnonu Cd Çelik »Bılgı-lşlem NaU lnal »Bılgısayar Sıs- 119 S No I Kaf 1, Tel: 59 37 52 (4 hat). Tele\: 62155. Fax: (71) 59 25 78 tem: MürüvetÇUer •Rekkm Reha Işjtman \«vunl».>an:YeiıGun Haber Aıansı Basın \c Ya>mı.ıhk A Ş Bısmı <. amhumcl Viathaacılık v Turtocaiı Cad ^ 41 Caidioğlu W34 Ist PK 246 İsunbul Tel 512 05 05 Tclc\ 2:246 Fa\ ıl :Go/ı:lccıRTAŞ 6ŞUBAT1V93 İmsdk 5 36 Güneş.702 Öğle 12 23 İkındr 15.07 Akşam: 17.33 Yatsı: 18.54 Özal-Bush görüşmesi • HOL STON (AA) - Sağlık kontrolundcn gecmek ıçın Teksas'ın Houston kentinde bulunan Cumhurbaşkanı TurgutÖzaLcskıABD Başkanı George Bushu zıyareı ctıi. Houston"a yerleşen Bush'unçahşma ofisındeyapılan görüşme20 dakikakadarsürdü. Göriışmeden sonra birlikte bınadan ay nlan Özal ve Bıısh. kapida gazetecılere foıoğraf ıçin poz verdiler Bush. burada yaptığı kısa konuşmada.Özarı • ABD'nın ıvı dostu" olarak nııcledı. Cumhurbaşkanı Özal ve eşı Semra Özal. daha sonra Bushveeşı Barbara'nın verdığı yemeğe kalıldılar Bu gece Berat Kandili • Haber Merkezi - Viuslıinidnların bağışlanma gcccsı olan Bcrai Kandılı kutlanıyor Bcraı Kandili dola> ısıyla bugccccamilcrde haiim ındırılip lıatim dualan vjpılacak \cmcvlitler okunacak Ölsere bakteriler neden oluyor • BOSTON(AA)-Ülser hastalığına yol açan etkenler arasında bakten enfeksıyonunun önemli yer tuttuğubıldınldi. ABD'de yayımlanan "'New England Journal Of Medicine" adlı tıp dergisinde yer alan makaledc. aniibiyotik tedavii uygulanan 104hastarun yüzde 92'sınin iyıleştıği, klasik ülser tedavisinde ise bu oranın yüzde 75'lerde kaldığı vurgulandı Makalede, antibiyotik tedavisi uygulanan ülserlilerde hastalığın yeniden depreşmesi ıhtimalinin yûzde 8olduğu,normal yöntemlerle tedavi edilen ülser haslalannda ise bu oranın yüzde 36'laraçıktığı bclırtıldı. Kuş yiyen görevli • PEKIN(AA)-Çin'de,bir hayvanat bahçesı görevlisi ile kız arkadaşı. soyu tükenmekte olan uç kuşu kesip yedikleri için yargılanarak hapse mahkûm oldular. Çın resmi haber ajansı, Pekin hayvanat bahçesı görevlisi Zhong Gang'ın beşyıl. arkadaşı Ma Dongınernin ise üç yıl hapis cezasına çarpiınldıklannı bildirdi. Çınli çift, geçen nisan ayında. kuşlann bulunduğu kafesin anahtannı çalarak gece kafese girmiş, daha sonra da Ma"nınevinegiderek çaldıklan kuşlan pışirip yemişlerdi. Çinlılerin yediğı tragopanlar. soyu tükenen birinci sınıf bir tür olarak konıma altma ahnan birçeşit tavuskuşutürü. Kiralık eve çıkıyor • LONDRA(AA)-Prenses Anne ve yeni eşi deniz yarbayı Timothy Laurence, İngıliz Kralıyet Ailesi'nin devlet tarafından sağlanan yerlerde oturulması yolundaki geleneğini kırarak kiralık eve çıkıyor. Buckingham Sarayı sözcüsü, çiftın. Londra'run Pimlico mahallesındekı Dolphin alanında Thames nehrine bakan bır ev kiraladıklanm açıkladı. Şözcü, İngiltere Kraliçesi İknci Elizabeth'in tek kızı Prenses Anne'nin kiralık eve ne zaman taşınacağma ilişkin aynntı vermedı. Saray sözcüsü, 42 yaşındaki Anne'nin kraliyet ailesinden olup da bas,kentte kiralık evde oturacak ilk kişi olduğuna dikkat çekti. Çocuklap ve vitamin • LONDRA (AA) - Düzenli vitamın kullanımının, gelişmekte olan ülkelerde meydana gelen çocuk ölümlerini üçte 1 oranında azaltacağı açıklandı. İngiltere'nin önde gelen tıp dergilerinden 'British Medical Jouraal'da yayımlanan bir haberde, Avustralya'daki Queensland Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından yapılan bir araşürma sonucunda, vitamin kullanımının gelişmekte olan ülkelerde çok sayıda çocuk ölümüne neden olan bulaşıcı kızamık hastalığına iyı geldığınin anlaşıldığı belirtildi. Stockholm Üniversitesi'nde Kadm Araştırmacılar paneli: Kadın ıııııtfâ&a nu dönsün?• EkonomistAgnetaStarkkadının,erkek karşısında güzel olabilmek için korseye, jartiyere ve sutyene yıllardır bağımlı kaldığını ve 60'h yıllann 'cinsel devrimi" sırasında sutyeni atarak kurtuluşa doğru bir adım attığını sandıgını belirterek,' İş piyasası, kadının aleyhine gelişiyor. Kadın, ocak başına geri gönderilmek isteniyor. Eğer biz. toplumdaki eğilimlerin kendiliğinden değişmesini beklersek cehennemdeki ateşin soğumasına dek bekleyebiliriz!' diyor. Edebiyat tarihi araşürmacısı Ebba VVitt-Brattström ise durumun başka bir yönüne dikkat çekti: - İsveç, bugüne dek görmedi- ği bir oranda kadın işgücünü, iş piyasasında buldu. Yani şimdi- ki işsiz kadınlann önemli bir bölümünün, ış piyasasıyla ilgjli deneyimlen var. Bunlan canh tutmak zorundayız! Kadın. dört duvar arasına bır kez daha tıkılamaz! Tartışmacılardan hiç kuşku- suz en tanınmışı ve radikali, Maria-Pia Boethius. İzleyiciler arasındaki genç bır kız ona sor- du:. - İyi hoş ama, kadın hareketi- nin bunca yıldır bir yere vara- madığını gören biri olarak bun- dan sonra bir şey başarabilece- ğine ınanıyor musunuz? Maria-Pia'nın yanıtı şu' - Ben 1%9'dan beri feminis- tim Deneyimlerim, 23-25 yaş- lanndaki kadınlann, bu konu- yu sevmediklerini öğretti bana. Ancak yaşlan 30'u birazaşınca. teker teker aramıza katılıyor- lar! Çünkü işyerlerinde, en sa- lak heriflenn bile onlardan önde geldiğını görüyorlar.. Panelde kadınlar. şu konuda görüş birlığıne vardılar: Fi- nansçılar ve kotü yatınmcılann yarattığı ekonomık bunahmın faturası. toplumun en duyarlı kesimı olan kadınlara ve göç- menlere ödettinlmek isteniyor. Kadınlara, mutfağın yolu gös- teriliyor. göçmenlere de ana- vatanlan Bu bulanık ortamda, ırkçılık ıçin çok elverışli bir hava doğuyor. GÜRHAN UÇKAN STOCKHOLM - Susan Fa- ludi'nin daha önce bu sayfada andığımız kitabı "Backlash'ın İsveçce yayımlanması nedenıy- le. Stockholm Üniversitesi'nde kadın araştırmacılar tarafından bir panel düzenlendi. Maria Pia Boethius, Ebba VVitt-Brattst- röm gibi tanınmış tartışmaa adlar yanında. tanhçi UUa Wi- kander ve ekonomist Agneta Stark da panele katıldı. Mana- Pia, sorunun cözümünü özetle- di: - Bize nüfuz gerek! O da pa- rasız olmuyor! Maria-Pia. İsveç'te gıderek artan kadın dövme ve ırza geç- me olaylanna da değinerek şöy- le konuştu: - Erkeklerin bu tür olaylan, "kadının intikam girişimı" diye gözardı etmeye çalıştığına tanık oluyoruz. Ancak polıs tarafı- ndan yapılan istatistikler, yalan ihbar olaylannın, bınde bırkaç olduğunu gösteriyor. Agneta Stark ise kadının. er- kek karşısında güzel olabilmek için korseye, jartiyere ve sutye- ne yıllardır bağımlı kaldığını ve 6O'lı yıllann "cinsel devriıru" sı- rasında sutyeni atarak kurtulu- şa doğru bır adım attığını sandıgını belirterek söze baş- ladı: - Iş piyasası. kadının aleyhine gelişiyor. Kadın, ocak başına geri gönderilmek istenıyor Eğer bız, toplumdaki eğilımle- nn kendiliğinden değişmesini beklersek cehennemdeki ateşin soğumasına dek bekleyebiliriz! Kadının erkek karşısında güzel olabilmek içinjartiyere ve sutyene bağımlı kaldığı öne sürüldü. Asbestüsubonıhm tyor • Ankara, lzmir ve İstanbul belediyelerinde asbestli su borulanru değiştirme işlemi devam ediyor. lzmir, 600 km'lik asbestli boruyu, Ankara 3 bin 800 km, İstanbul Belediyesi de asbestli olup olmadığma bakmadan bütün eski su borulanmn değiştirildiğini bildirdi. kullanıldığı çahşma kapsamı- nda mevcut 4 bin kilometreh'k şebekenin 3 bin 800 kilometre- IZMIR - Asbesth su borula- si yenilenmiştir. 2010 yılı ihti- nnın toplum sağlığı açısından yaçlanna göre hazırlanan içme risk oluşturmasına ilişkin tar- suyu master projeye göre şebe- tışmalar sürerken Ankara. İz- ke uzunluğu 5076 kılometreye ASUMAN ABAaOĞLU mir ve İstanbul'da asbestli su borulan ductil borularla de- ğiştiriliyor. Bilim adamlan, as- bestli su borulannın kansere yol açtığı konusunda kesin verilerin bulunmamasına karşın örneğin Amerika'da Çevre Konıma Örgütü'nün "İlçe suyunun asbest borular- la dağıtımının engellenmesı için yeterli bir gerekçe bulun- duğunu kabul ettiğini" bildir- diler. Gelişmiş ülkelerde ko- nuyla ilgjli araştırmalann sür- dürüldüpnü anımsatan bilim adamlan bir yandan da bu ül- kelerde içme suyu ile ahnan as- best mıktannın azaltılması yo- lunda önlemler alındığını söy- lediler. Tüm borular değişecek ulaşacaktır. Ankara'nın daha sağlıklı içme suyuna kavuş- masını sağlamak için yürütü- len bu çahşma çerçevesinde Batıkent'ın ilk yerleşım bölge- sinde 1989 yıhndan önce dö- şenmiş olan yaklaşık 6 kilo- metre asbestli boru da 1989- 90-91 yıllannda değiştirilmiş- tir." Asbestli boru dayanıksız İstanbul Anakent Belediye yetkilileri de asbet ya da PVC aynmı yapmadan bütün eski borulann değiştirilmesı çalış- malannın sürdüğünü bildire- rek "Büyük yerleşim yerlerin- de, yoğun trafık ve yoğun elektrik, doğal gaz gibi alt- yapının içinde zaten asbestli su borulannı kullanma imkanı yoktur. Çünkü asbesti su bo- rulan çok kınlgan bir yapı- dadır, büyük yerleşim yerlerin- dedayanıkh değillerdir. Bune- denle ductil borulann kullanı- Izmir Anakent Belediyesi yetkilileri, "kanserojen" oldu- ğu gerekçesıyle kentte geçen yıldan buyana 600 kilometre- lik asbetli su borusunun " Yeşil boru" olarak adlandınlan lması bir zorunluluktur" diye ductil borularla değiştirildiğini bildirdiler. İki yıl ıçınde değiş- kalmaya- yetkililer, 1200 kilo- tirilmemış boru cağını kaydeden "Böylece toplam metrelik asbestli boru değişti- rilmiş olacak. Değışmemiş bo- rular için ıhale tamamlanmış durumda" dediler. Ankara Anakent Belediyesi yetkilileri şu anda kentte as- bestli boru kalmadığmı be- lirterek şu bilgileri verâiler: "Kentte 1976 yihndan beri içme suyu şebeke yenileme çabşması yapılmaktadır. Al- manya'dan ahnan 40 yıl gibi uzun ömürlü ductil borulann Çingene bu...Daha anne karnında gamı içine çekmiş bir kulak onunki. Notaya hiç gerek olur mu? A be notayahiç ihtiyaçyoktur bede var, güfte de vaayor. Arap ceses, Entel Savın, Nihat Dra- askerdebırkezdınlediktenson- yor. Ama \ize vermiyor Yu- Çingenelerin yaşamla BERAT GÜNÇIKAN Yirmibeş metre karelik dar. uzun koridorda otuz kişi ka- darlar. Esmer tenleri, aydınlık ama yorgun bakışlan kimlikle- rini ele veriyor. Kendini ısıtma- sını yeni tamamlamış sobanın etrafına çekilmiş sandalyelerin- de bekleşiyorlar. Birazdan kapı açılabilir. bir parmak, sen.. sen... sen... diye yüzlerine uza- nabilir. Burası, Uzunköprü Müzis- yenler Kahvesi. Mevsimlerden kış ya işler kesat. Kimseler dü- ğün, alem yapmıyor bugünler- de. Kahvehanenin isminın de- ğişme zamanıdır, "Tekavüt Müzısyenler Kahvesi". Üstelik tek sorun da mevsim değil, Ja- ponlar Yamaha, Kenwood marka orglanyla köy düğunle- rinin müzığıni ele geçimüştir. Ali Orak, anımsamıyor bile kaç yıldır ud çaldığını. Eskiden bir umut vardı, çocuklar için. Udmuş, cümbüşmüş, keman- mış, darbukaymış, bir şeyler çalmayı öğrenir. büyüyünce ben ne olacagım diye düşün- mezlerdı. Ama bugün, Orak bi- le, müzikten vazgeçmelerin eşi- ğinde. Uduna uzanmıyoreli, ud ona bakıyor, o uda. Suçlu tabii ki org. Orck ve klarnet, darbu- ka ve keman çalan arkadaşlan haftada bir gece bir düğün de iş bulabiliyorsa, org çalanlara her akşam düğün. Orak'ın besteleri radyosunu dinlıyor sürekli, din- lerken ilham geliyor. o da müzı-' ğini yapıyor. Bir de kaset çıkar- mış piyasaya. '"Garibin Çilesi". Cebine pek bir şey girmemiş ama yine de hoşnut. Uzunköprü'den çıkan sanat- çılan soruyoruA Hamiyet Yö- malı. Yenilerde pek kımse yok. onlar İstanbul mahreçlı çalışı- yor artık. Kıbariye medar-ı ifti- har, Uzunköprülü olmasa da sahiplenmek gerek. Çingenenin notaya ihtiyacı yok. ta anne karnında gamı içine çekmiş bir kulak onlannki. Şeref Peker, ra îsüklal Marşı'nı hiç duraksa- maksızın çalmasma komutanı- nm nasıl şaştığını anlatıyor. Günay Tavukçu, genç müzis- yenferden. Kızkardeşı Yuna- nistanlı kamberlerden biriyle evlenınce o da müzik yaşamını bu ülkede sürdürmeyi planlı- nanhlar. Selahattin Dramalı, uzun yıllar önce Uzunköprü'den göçmüş bir keman üstadı. Bir süre Almanya'da Türkler'in iş- lettiği lokallerde çalmış, sonra Viyana'ya geçmiş. Oturma izru de almış Dramah, oralardaki Burası Uzunköprü Mûzisyenler Kahvesi. İşler ktşın kesat, onlar da kendi aralannda eğleniyorlar. lannı da ız- lemiş. Örneğin Almanya'da devlet Çıngenelere her yıl son model karavan verirmiş, bir de düzenli maaş. Avusturya'da da Çingeneler nehır kıyısında ya- şarmış. göçebe geleneğine uy- gun. Gidip bulmuş Dramalı Vı- yana Çıngenelerinı, "Ben de sizdenım" demiş. Çingenece konuşmasını istemişler. Bilme- diğini söyleyince de kovmuşlar Dramah'yı, "Defol Arap, gel- me buralara" diye. Mûzisyenler, enstürmanlan- nı ahyorlar ellerine. artık fazla söze gerek yok. Cümbüş, klar- net ve darbukadan oluşan saz heyeti ilk şarkılanna başhyor; Alışimin kaşlan kara. aman aman... Kırmızı gülün adı var... Kakava, Çingenelerin her mayıs yineledikleri bir şenlik. Müziklerin en hası bu şenlikte çalınıyor. Keman bir başka, cümbüş bır başka ses veriyor. Çeribaşı Mehmet Ali Körüklü, bu şenliğın artık sembolik bir hale dönüşmesmden yakını- yor. Maşaalar tükendi, hasır üzerinde oturan yok, hasırala- ra da iş. Önce alüminyum. son- ra da çelık tencereler ka- laycıbğın canına okudu. Org tek başına bütün müziklerin sözcüsü, cümbüşe. tambura, kemana ne gerek? Ne mi yapa- cak artık Çingeneler? Kendilen de bilseler... konuştular. Asbestli çımento boruk . içme suyu iletiminde kullanıl- masının insan sağhğı ûzerinde- ki başlıca olumsuz etkisinin, "Hava yoluyla ahnan asbest- ten kaynaklandığnıı" vurgula- yan Dokuz Eylül Üniversitesi Çevre Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Ayşen Türkman, "İç- me suyu şebekelennde asbest kullanımının çevresel etkileri, borulann üretimi, taşınması ve döşenmesi sırasında hava yolu ile ahnan asbetten kaynakla- nır" dedi. Bu işlemler sırasında maruz kalınan sağlık nskinin diğer asbestli malzemenin. ör- neğin asbest yapı elemanlann, fren balatalan, ızolasyon mal- zemesi üretimi ve kullammı sı- rasında ortaya çıkan etkiler düzeyınde olduğunu kayde- den Doç. Dr. Türkman şu bil- gileri verdi: Filtrasyon şart "Asbestli borudan kopan liflerin içme suyuna kanşarak bünyeye alınması halinde kan- ser yaptığı henüz kesin olarak ortaya konulmamışsa da bu konunun ihmal edilmemesi ge- rektiğini ifade eden pek çok araşüncı vardır. Çünkü çeşitli maddelerin kanser yapıcı veya diğer sağlık uzerindeki olum- suz etkilerinin ortaya çıkması çok uzun zaman alabilmekte- dir. Bu arada bu etkiye maruz kalan toplum, zararlı etkiler. kesinleşmesinden sonra hiçbir önlem almamakta, dolayısıyla geç kalınmış olmaktadır. Bu nedenle, asbestli borulann ag- resif özellikteki sularla kul- lanımında çok dikkatli ohnak gerekir." Bugüne kadar yapılan çalış- malann ağız yoluyla ahnan as- bestle ılgıli bir riskin varhgını ortaya koymamış ohnasına karşın asbestli boru kullanı- lması durumunda kolaylıkla ve ekonomik açıdan uygulan- ması mümkün olan önlemle- rin ahnmasında büyük yarar bulunduğunun belirtildiğini kaydeden Doç. Dr. Türkman, "Örneğin ham suda asbest bu- lunduğu takdirde filtrasyon uygulanması, asbestin kaynağı asbestli çimento boru ise su- yun agresifliğinin giderilmesi etkin yöntemlerdir" diye ko- nuştu. Çevrecilerin mücadelesi başanyla sonuçlandı Göksu Deltası^nda havaalanından vazgeçildi • Aralannda, dünyada nesli tükenmekte olânlann da bulunduğu çok çeşitli kuş türlerinin kuluçkâya yattığı ve kışladığı deltanın konıma bölgesi içerisinde yer alan havaalanı projesi, Çevre BakanlığYmn Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporundadiretmesi üzerine Ulaştırma Bakanhğı tarafından uygulamadan kaldırıldı. ADANA (Cumhuriyet Bürosu)- Ya- ban hayatı yönünden uluslararası öneme sahip oİduğu için Bakanlar Kurulu'nca 2 Mart 1990'da Özel Çevre Konıma Böl- gesi ilan edilen Silifke'deki Göksu DeUası'nd-a kunılması planlanan havaa- lanı projesinden >azgecildiği bildirildi. Doğal Hayatı Konıma Derneği (DH KD), Özel Çevre Konıma Bölgesi'n- deki doğal vaşama kaçınılmaz zararlar verecek olan havaalanının kunılmasın- dan \azgecilmesinin sevindirici olduğunu duyurdu. Silifkeliler, projenin tümden ip- taline karşı çıkarak havaalanının bölge dışında alternatif bir alanda kunılması için girişimlerde bulunmaya başladılar. Doğal Hayatı Konıma Derneği (DHKD) başta olmak üzere öteki bazı çevreci örgütlerin Göksu Deltası'nda ya- pımı planlanan ha>aalanına karşı başlat- tığı mücadele olumlu sonuç \erdi. Arala- nnda. dünvada nesli tükenmekte olanla- rın da bulunduğu çok çeşitli kuş türlerinin kuluçkaya yattığı ve kışladığı deltanın konıma bölgesi içerisinde yer alan ha- vaalanı projesi, Çevre Bakanlığı'nın Çev- resel Etki Değerlendirme (ÇED) rapo- nında diretmesi üzerine Ulaştırma Bakanhğı tarafından uygulamadan kal- dınldı. Yörenin me\cut turizm potansiyelinin değerlendirilmesine dönük olarak delta- nın koruma altındaki alanın Ata>urt ke- siminde kuruhnasına karar verilen ha- vaalanı projesinin gercekleşmesinin, doğal vaşama zarar vereceği görüşüne Çevre Bakanlığı da katıldı. Çevre Ba- kanlığı'nın, havaalanının Llaştırma Ba- kanlığı'ndan Çevresel Etki Değeıiendir- me raporu isteminde ısrar etmesi. proje- nin rafa kaldırılmasına yol açtı. Doğal Hayatı Konıma Demeği. geçen yıl tamamladığı "Göksu Deltası Özel Çevre Koruma Bölgesi Çevresel Kalkm- ma Projesi"nde, havaalanı ile ilgili ola- rak şu görüşlere ver verdi: "Özel Çevre Konıma Bölgesi hassas noktasında bir havaalanı yapılması, yö- renin doğal özellikleri açısından oluştura- cağı yük açısından kabul edilemeyecek bir tasarıdır. Bu projenin uygulanacağı yer konusunda seceneklerin yeterince de- ğerlendirilmediği görülmektedir. Havaa- lanı için düşünülen yer, kıyı erozyonu ve taşkınlara da maruz kalmaktadır." Göksu Deltası Çevresel Kalkınma Projesi sonımlusu Nafız Güder. özel ko- ruma bölgesinin ona yerindeki havaalanı projesinin u> gulamadan kaldırılmasını memnuniyetle karşıladıklannı söyledi Silifke Kaymakamı Aziz İnci. Özel Çevre Koruma Bölgesinde yer aldığı için uygulanmayacağı söylenen Silifke hf v aalanı projesinin henüz iptal edilmediğı- ne dikkat çekti ve şunlan söyledi: "Havaalanından vazgeçümiş değil. Al- ternatif bir yer arayışı var. Bu yoldaki çalışmalarınuz sürüyor. Zaten delta uze- rindeki havaalanının toplumsal maliyeti de vüksek olacaktı." Silifke Belediye Başkanı Feyyaz BU- gen de Göksu DeltasTnın havaalanı için uygun bir yer ounadığuu ve daha uygun bir yer tespit ettiklerini açıkladı. Belediye Başkanı Feyvaz Bilgen şöyle dedi: "Bakanlığın, Özel Konıma Bölgesi içerisindeki projenin iptaüni yerinde bir karar olarak görüyoruz. Orası sulak bir alan ve maliy eti çok yüksek olacaktı. Ba- kanlık, başka bir yer bulun deyince alter- natif arayışlara geçtik. Kalenin arkasın- da uygun bir yer tespiri yaptık. Ancak şimdi bir kısım çevreler 'burası olmaz' di- > e kestirip atıy orlar."