Katalog

Cumhuriyet İmtivaz sahibi: Berin Nadi Gcncl Yavın Yönetmenı Ö*gen \car • Gencl Yayın Koordım'loru Hikmet Çelinkava • Yazı İşlerı Muduriı- Celal Başiangrç • Huber Merkezı Müduru Vlustafa Balbav Gorxrl Yönetmen Ali -Vcar •Duzenleme Ylustafa Sağlsuner Ankara TemMİcısı Cıinejl Arcayürek •Haber Mudurlerı Işık Kansu. Hakkı Mucssesc Mudur V Erol Erkut •Koordına- • İMjnbul Hdbcrlen Şena> Kalkan «Dış Hdberler Ergun Balcı Erdem Z.GökaJp Blv İnkiiap S ".No 19 4. Tel 4331141-47. Telex 42344. Fax lor Ahmef Kondsan »Muhasebe BOeat Ye- • U - Ekom>mı Dinç Ta>'anç • Yıırt Haberlen Mehmet Saraç (4)4330565«İznıır Temsılcı V SerdarKızık, H.Zıya Blv 1352S 2 3 Tel:831230. ner »İdare Hüseyin Gürer •îşletme Önder • Makaleler Sami Karaören «Spor Abdülkadir Yiicelman «Du- Telex 52359.Fax (51)895360 »Adana TemMİcısı. Çetin Yiğenoğlu İnonu Cd Çeük •Bıleı-lşlem !\ail lnal «Bılgısayar Sıs- ?eltme Abdullah \azıcı 119 S No: 1 Kat: 1. Tel: 59 37 52(4 hat). Telex 62155. Fax. (71)59 25 78 ' tem: Müriivet Çiler • Reklam Retulşıtma. Ya)miı>aıı:YenıGün Haber Ajansı Rasın Turtoca'ğı Cad 39 41 Cağaloglu 3-^341>[ \e Y juncıltk A Ş B«s»n:Cumhun\ı:l Mjthaacılı* vcGa/clccılık TAŞ PK 246İ^anbalTcl 512 0* 0S Tcfcx :;;4ft Fax ll><IW9< 3ŞLBAT1993 İmsak 5 38 Güneş-706 Öğlel222 İkındi 15.04 Akşaml729 Yatsı 18.50 Korku ağrıyı gideriyop •OTTAVVA(LBA)- Hayvanlar üzennde yapılan birdenemede. şıddetli korku hıssedenbırhav\anınağn duvmadığı belırlendi. Edinilen bilgiyegöre Kanadalı araştırmacı Martin Kavalıer, kakım veya as adıyla da tanınan et yiyıci merr.eli bır hayvanın kokusunu 15 sanıye süreyle alanbirfarenin I5dakika ağn> a duyarsız kaldığmı ve hıçbirşey hissetmediğini tespıt ettı. Araştırmaa Kavalıer. et yıyiri hayvarın kokubunudaha uzun süre alan farenin ağn duymama süresının daha uzun olduğunu da bıldirdi. Gülün mavisiOIUP mu? • NEVVJF.RSEY(LBA)- Gülünmavisıolurmu diycnlcr bir siirprizle karşılaşacak. Yapılan çalışmalar sonunda mavı gül üretılcceğı bıldirildi. Güzel romantik birşarkı vardır, bilirsınız: Roses are red my love (Güller kırmızıdır sevgılım) Yakında bu şarkı "Güller mavıdir" şeklini alırsa hiç şaşmayın. Geçen yıl New Jersey"deki Dnap fırması, gen mühendısliği yontemıyle bembcyaz krızantemlereldeetti. Bu amaçla knzantemlere renk veren gen çiftınden biri çıkartılarak. yenne renk yaptırmayanbırgen sokuldu. Bu gen. renk yaptıncı genı baskı altına alarak beyaz krizantemler oluşturdu Bilindiği gibi gen değişıklığı yapılrruşcanlılara "transgenic" denmektedır. Şimdi bu knzantemlerin bahçe denemeleri yapılıyor. Bir yıl kadarsonra bembeyaz transgenic krizantemler çiçekçivıtrinlenni süsleyecek. Kurşunsuz benzin • İZMİR(AA)-Çevre Bakanlığrnın. 1995yılından itibaren kurşunsuz benzin kullanmaya uygun olarak üretılmeyen otolann trafık tescillennin yapılmayacağını açıklamasınakarşın kurşunsuz benzin üretmek için yatınma hazırlanan TÜPRAŞ'ın ve otomotıv sanayıcilerinin süre konusunda Çevre Bakanlığı kadar aceleci olmadıklan gözleniyor. Türkiye Otomotiv Sana> icileri Derneğı'nın(TOSD). kurşunsuz benzin kullanımına elverişli oto üretimıne geçış ıçm "10 yıllık" takvını hazırladığı bildirildi.TOSDGenel Sekreteri Prof. Dr. Ercan Tezer, AA muhabırine yaptığı açıklamada. kurşunsuz benzin kullanımıyla ılgilı olarak hazırladıklan programı önümüzdeki hafta hükümete \e kamuoyuna ileteceklerini sö>ledi Soğanı kızartmayın, öldürün • ADANA(AA)- Televizyon, gazete ve dergılerde verilen yemek tariflennde. genellikle soğanın pembeleşinceye kadar kızartılması önerilirken, bu uygulamanın hcm \ itamin kaybına hem de yağınyanaraksağhk açısmdan zararlı hale gelmesıne neden olduğu belırtildi Hacettepe Ünıversıtesı Beslenme ve Diyetetık Bölümü Öğretım Üyesi Prof. Dr. Ayşe Baysal. çoğu yemek tarifinde soğanın pembeleştinlmesının önerıldiğını ifadeederek. "Bu u\gulama soğanın yanarak vıtamın değerinin düşmesine yol açar. Aynca yanan yağ, sağlık açısından zararlı hale gelir" dedi. Sevgisîzlîk bebeği öMûrûyor • LONDRA(ANKA)-Ani bebek ölümlerinin, duygusal yönden zengin birortamda yetışen bebeklerde, 'inış çıkışlı duygusal ortamlarda' yetışen bebcklerc oranla daha az ani ölümlerolduğu bildirildi. İngjltcre'deyapılan biraraştırma. ani bebek ölümlennin "bebek bakma pratıklen'ıleılişkısı olduğunu ortaya çıkardı. İngıltere'deyayımlanan British Medıcal Journal"da çıkan biraraştırmanın sonuçlan.külturel yapıdan kaynaklanan bebek bakma pratıklennin farklı olduğu topluluklarda ani bebek ölümlerinin de farklılık gösterdiğını vurgulaılı Danimarkalı çocuklar yabana kültürlere açık olmayı öğrenecekler. Amaç, ırkçı eğilimlere kapılmalannı önlemek Danimarka okullarında Türk müzun• 'Okullara Dünya MüziğT projesi, bu bilgilendirme kampanyalanndan biri. Devlet desteğiyle başlatılan proje çerçevesinde Danimarka'nın çeşitli yörelerindeki okullarda özellikle göçmen ve mültecilerden oluşan gruplar konserler veriyorlar, kendi ülkelerinin müziğini ve kültürünü anlatıyorlar. çocuklara çaldıklan müziğe ritim tutmayı, dans etmeyi öğretiyorlar. FERRUHYILMAZ KOPENHAG - Mart ayı bo- yunca Danimarka okullan Türk, Arap. Kürt, Azen, Sn Lanka ve Afrika ritimleriyle çalkalanacak, Danimarkalı ço- cuklar alışik-olmadıklan bu n- timlere bel kıvırmaya, el çırpa- rak eşlik etmeye çalışacakîar. arada bu işin nasıl yapıldığını gösterecek dansözleri seyrede- cekler. sonra da müzısyenlerle oturup sohbet edecekler. soru- lar yöneltıp meraklannı gidere- cekİer Danimarkalı çocuklar böyle- likle belkı yabana kültürlere daha açık olmayı öğrenecekler. Amaç, büyüdüklerinde anne- babalan gibı ırkçı eğihmlere kapılmalannı önlemek. Yabancı düşmanlığı Irkçılık ve yabana düşmanlı- ğı Avrupa ülkelerinin başına musallat en büyük bela. Türk kamuoyu, yurtdışındaki Türkı- yeli göçmenlenn her gün her saat yaşadıklan yabana düş- manhğının farkına, Almanya'- nın Mölln kasabasında üç Türk vatandaşının ölmesiyle sonuç- lanan kundaklama olayıyla vardı; ama o da her olay gibi ça- buk unutuldu. Oysa ırkçılık ve yabancı düş- manlığı vargücüyle sürüyor hem de giderek daha fazla ka- Sevda isimli Türk müzik gnıbu 4 ktşiden oluşuyor. "Okullara Dünya Müziği' programı çerçeve- sinde Danimarka'nın çeşitli yörelerindeki okullarda konserler verip müziğimizi tanıtacaklar. nıksanarak Öte yandan yabana düş- manlığı sanıldığı gibı sadece Al- manya'yla sınırlı değü, göçmen ve mülteci banndıran ülkelerin hemen hemen tümünde yaygın. tsmi pek duyulmasa da Dani- marka yabana düşmanlığını yakmdan tanıyan ülkelerden. Irkçılığın sadece yabanalar ıçin değil, tüm toplum için bir sorun olduğunun farkında olan bazı resmi ve özel kuruluşlar. yabana düşmanlığına ve ırka- lığa karşı zahmetli ve yabana düşmanbğının yayılma hazıyla kıyaslandıgında etkisini çok daha uzun bir dönemde göste- recek çahşmalar yürütüyorlar. Irkçılığa ve yabana düşmanlı- ğına karşı mücadele eden ku- rum ve kuruluşlar, bu eğilimle- rin en çok yabanalan pek fazla tanımayan çevrelerde yayıldığı konusunda hemfıkirier. Bu ne- denle ırkçıhkla mücadelenin ana ekseninı bilgilendınne kampanyalan oluşturuyor. Bilgflendirme kampanyası "Okullara Dünya Müziği" projesi, bu bilgilendirme kam- panyalanndan biri. Devlet des- teğiyle başlatılan proje çerçeve- sinde Danimarka'nın çeşitli yö- relerindeki okullarda özellikle göçmen ve mültecilerden olu- şan gruplar konserler veriyor- lar, kendi ülkelerinin müziğini ve kültürünü anlatıyorlar, ço- cuklara çaldıklan müziğe ritim tutmayı, dans etmeyi öğretiyor- lar. Konserler özellikle yabana kültürlere en açık olan 4-7. sı- nıflara yönelik düzenleniyor. Konserlerden önce sınıfİara grubu ve söz konusu ülke ya da ülkelerin kültürünü tarutan broşürler ve kasetler dağıtıh- yor. Müzisyenler konserden onı. sınıflan ziyaret ederek sorulan cevaplandınyor. çocuklarla sohbet ediyorlar. Mart ayı boyunca sürecek Bu yıl mart ayı boyunca süre- cek konserlere Afrika, Türk, Kürt. Arap, Azeri ve Sri Lanka müziği çalan gruplar katıhyor. Konserlerde Türk müziğini üç kişiden oluşan '"Sevda" grubu temsil ederken, 4 kışıden oluşan "Oriental Mood", Arap, Türk, Kürt ve Azeri kanşımıyla çok sayıda kültür ve müziği suna- cak. Her iki grubun repertua- nnda, aynca göbek dansı da var. Afrika'yı tanıtma işjni Af- rika'nın çeşitli ülkelennden ge- len Afrikah müzisyenlerle Afri- ka müziğini tanıyan Danimar- kalılardan oluşan "Rjdim Ro- ots", Sri Lanka'yı ise Tamil mültecilerinden oluşan "Isaik- kolam" üstlenmiş. Ölüm Kadına Yakışır fılminde makyajla 100 kiloya çıkan Goldie Hawn: Gençüğimbirazdakahtımsal• GoldieHawn47yaşında. Peki bugençliğini ve canlılığını nasıl koruyor?' Hiçbir plastik ameliyat- tan geçmedim. Babam da olduğundan çok genç gösterirdi' diyor. Yeni evliliğinden söz ederken gözleri parlıyor,' Seks yaşantımız öylesine nefis ki! Birbirimizi her an istiyoruz.' GÜRHAN UÇKAN STOCKHOLM - Goldie Hawn"ı. hanı şu 55 kilocuk, kı- kır kıkır kıkırdayan sanşın yıl- dızı, yaklaşık 100 kılo olarak gözünüzün önüne getirebıliyor musunuz? Güç, değil mı? "Ona Ölüm Yakışır" adlı ve Meryl Streep'le beraber oynadığı son fılmini görün o zaman. Stockholm'a fılm, yıldızı ile birlikte geldi. Basın toplantısın- da, Robert De Niro'nun yaptığı gibi kendini zorla şişmanlata- rak mı bu kalıba girebildiğini soruyorlar. Gülüyor: - Yok canım. hepsi makyajcı- nın eseri! Saçları boya değil (miş) Gazetecilenn gördüğü Gol- die Hawn, bildiğimız Goldie. Gülüp duruyor. Saçlannın ren- gının gerçek rengi olduğunu ye- minle söylüyor. Boya fılan yok- muş. Pekı. 47 yaşında bu caniılığı ve gençlığ) nasıl koru- yor: - Hiçbir plastik ameliyattan geçmedim. Gençüğim. biraz da kalıtımsal. Babam da olduğun- \ Goldie Hawn, Bruce VVillis ve Menl Streeple birlikte ölüm Kadına Yakışır'da (üstte) oynanuştı. 55 kilohık Hawn iîlmde makyajla 100 kiloya çıkarılnuştı (solda) dan çok genç gösterirdi. Bir de her gün düzenle antrenman yaptığımı unutmayın. Sıkı bir terlemezsem, rahatsız oluyo- rurn. "Ölüm Ona Yakışır" için ha- zırlandıktan sonra aynaya bak- mış: - Aman Allahım, dedim, kılo alırsam böyle berbat mı gözü- keceğim? Merly Streep'le arası pek iyi değil. Rol arkadaşı hakkında soru- lar sorulduğu zaman, önce onu övüyor, başanlı bir sanatçı ol- duğunu söylüyor. Yalnız, saür aralanndan. bu konuda pek hoşlanmadığı çıkıyor: - Merly, özel yaşamında da sürekli rol yapar gibi gözüktü bana. Gerçek Merly Streep kim, anlayamadım. Ardından, kendisi konusun- da garanti venyor: - Ben gerçekten gördüğünüz gibıyim! Spontan ve güleç. İna- nın rol yapmıyorum size. Özel yaşamı sorulduğunda, üç çocuğundan uzun uzun söz ediyor. Karşımızda. son derece mutlu bır anne görüyoruz. Ço- cuklannın ilk ikisi, Oliver (16) ve Kate (13) ilk eşinden. Ondan söz etmek ıstemiyor. ÇocukJa- nyla karşılaşmak istemeyen bir baba olduğunu söylemekle ye- tıniyor. Şımdı eşi ise "'New York'tan Kaçış" adh fılmiyle ün kazanan Kurt Russel. On- dan, 6 yaşındaki oğlu Wyatt doğdu. Yeni evliliğinden söz ederken gözleri parhyor: - Çok mutluyum! Şansımdan ötürü ne desem azdır! Bunlan derken o tipik gam- zeli Goldie Hawn gülücüğü fır- latıyor salona. Sonra sağ eliyle yüzünün yansıru saklayarak fi- sıldıyor: - Seks yaşantımız öylesine ne- fis ki! Birbirimizi her an istiyo- ruz. Bunlan söylerken boynun- daki pırlantah gerdanhğı okşu- yor; kocasının armağanını... CNN'in hedefı, sadece kriz dönemlerinde değilsürekli izlenebilecek haber yapısı oluşturmak Dünyayı kendisine bağlıyorHaber Merkezi - Uzaya yer- leştirdiğı uydularla dünyanın hemen hemen her köşesine yayınlannı ulaştırabilen CNN'- in hedefi dünyanın her yerinde- kı tele\ \zş on ızleyıcilerini valnız- ca uluslararası knz dönemlenn- de değil, sürekli olarak kendine bağlayabilmek. Bir savaş pat- lak verdiği ya da uluslararası bir knz yaşandığı zaman herkes televizyon kanalını CNN'e çe- viriyor. gelişmeleri anında izle- yebilmek için CNN'e bağlanı- yor. CNN'in şımdiki hedefı iz- İeyicilen sürekli kendisini bağ- layacak haber yapısmı oluştur- mak. CNN. Körfez knzı sırasında ABDnin. hatta dünyanın bir numaralı haber televizyonu olarak kendisini ortaya koydu. Körfez savaşı sırasında bölge- den yaptığı canlı yayınlarla dünya izleyicilennin ıigı odağı oldu. 1991 Ağustosunda. Sov- yetler Birliği'ndekı darbe sıra- sında, Rusya Başkanı Boris Yeltsin'in Moskova'da bir tank üzerinde yaptığı konuşmayı ya- 4': \db- •*•"" "* • • Ted Turner, 54 yaşında. • CNN, haberleri ham olarak sunuyor. Ekrana yansıtılan görüntülerde bir bakış açısı yakalanmaya çalışılmıyor. Herşey olduğu gibi aktanlıyor, yorum izleyiciye bırakılıyor. CNN, bu yaklaşımı nedeniyle zaman zaman ağır eleştiriler aldı. Körfez Savaşı sırasında, Amerikan ve Iraklı yetkiüler birbirlerine mesaj göndermek için CNN röportajlannı kullandı. yımlaması, hem Gorbaçov'a karşı yapılan darbenin başan- sızlıkla sonuçlanmasında bü- yük pay sahibi oldu, hem de CNN'in yerini iyice sağlamlaş- tırdı. Bugün CNN'in ABD'de 60 milyon. dünyada 58 milyon abonesı var. Uydu antenleriyle yayını alan izleyicilerin sayısı buna dahil değil. CNN, dünya- nın her köşesınden haber almak ve bunlan izleyicılere aktarmak için sekiz uydu kullanıyor. Bunlardan dördü dünyanın yö- rüngesindeki en güçlü uydula- nn başında yer ahyor: Astra, Palapa, Arabsat ve Superbird. CNN, haberleri ham olarak su- nuyor. Ekrana yansıtılan gö- rüntülerde bir bakış açısı yaka- lanmaya çalışılmıyor. Her şey olduğu gibi aktanlıyor, yorum izleyiciye bırakıüyor. CNN, bu yaklaşımı nedeniyle zaman za- man ağır eleştınler aldı. CNN'in şu anda önündeki en büyük engel haberlerin ABD ağırhklı olması. Önemli olaylar yaşandığı zaman gözler CNN'e çevriliyor, ama günlük yaşam akışında Türk ya da- Koreli bir ızleyıcinin CNN'in Amerika ağırlıklı haberlenne ilgisi azalı- yor. Ancak en önemli nokta ha- berlerin bölgeseilık kazanması. CNN, uluslararası haber prog- En nutthıA vrupah,ortadirekATİNA (AA) - Bir Avrupalı (homo Europeus) 24 saarini nasıl geçîrir? Fransız IP reklam şirketi tarafından 20 Avrupa ülkesinde 10 bin kişi üzerinde yapılan bir araştırmada "orta direk A> rupalı"nın ya da "homo Europeus"un bir gününü nasıl geçirdiği incelendi. \raştırmav a göre "orta direk A vrupalı" günde 8 saat uyuyor, 7 saat 20 dakika çalışı>or ve 3.5 saat televizyon seyrediyor. A* nıpalınm tele» i/.von seyrederken yemek yeme alışkanlığı gibi bir arada >aptığı işlere ay ırdığı saatler ayn ayn hesaplanırsa bir günü 24 saat değil ortalama 29 saat nıtuyor. Kuzeyde (Danimarka, İsvec, Almanya) Avnıpalı'nın bir günü 32 saat, güneyde (İtalya, Yunanistan) ise 26 saat 40 dikaka olarak belirlenen araştırmada, Avrupalı'larınhaftanın 130dakikasınıdost ziyaretine, 71 dakikasını da dışanda yemek yemeye ayırdıkları keydedildi. Araştırmada, Avrupalı'lann»ücut temizliği ve sağlığına günde 40 dakika ayırdıkları da ifade edikn". Avrupalı annelerin, çocuklanna günde sadece 2 saat 46 dakika ay ırdıklannı da gösteren araştırmada, Avrupalı kadmın ev işlerine ay ırdığı sürenin ise 3 saat 23 dakika olduğu belırtildi. Araştırmada. Avrupalı'lann yaklaşık yarısının günde ortalama bir saatlerini gazete okumaya, yüzde 22sinin de haftalık bir dergiye ayırdığı kaydedilerek "her gün kitap okuyan" Avrupalı'lann oranuıın da yüzde I5'i geçmediği vurgulandı. Ortalama bir A vnjpairnın günde yaklaşık 1 saati alışverişe gidiyor. ramlanna daha fazla bölgesel haber eklemeyi planhyor, böy- lece değişik coğrafı bölgelerde yaşayanlar, kendilenni ılgilen- diren haberleri daha fazla ızle- yebılecek. Hedef, CNN haber- leri içinde Amerika'nın payını yüzde 30'a ındirmek. Turner Broadcasting Sy- stem'in (TBS) kurucusu ve CNN'in yaratıcısı Robert F. (Ted) Turner. başlangıçta he- deflerini söylediği zaman "pal- yaço" sıfatı yakıştınbyordu. Ama bugün hiç kimse Ted Tur- ner'ı palyaço olarak nitelendi- remiyor. CNN'in yanı sıra TNT adb ulusal bir televizyon kanalını kuran TBS'nin öz ser- mayesi 580 milyon dolara (5 trilyon 200 milyar lira) ulaşmış bulunuyor. 1992 yılında şirkete faaliyetlerden 305 milyon dolar (2 trilyon 750 milyar lıra) nakit girişi oldu. 1992'de, 1.7 milyar dolar olan gelirlerden 105 mıl- yar dolar (950 milyar lira) kar elde edildi. Çok çalışmayla geçen yıllar Turner'ı yaşb gösteriyor. Tur- ner "Henüz 54 yaşmdayım, ama 150 yaşında gibi hissediyo- rum. Üç ayn şoförûn günde üç vardiya 24 saat çahştırdığı bir taksi gibıyim" diyor. Ancak Turner, bir taksiden çok daha dayanıklı, "Hala bu şirketi inşa ediyorum. Yapmak istedikleri- min hepsinı yapamadım" diye devam ediyor. Ted Turner. "Benım için en kötüsü sıkılmaktır" diyor. Tur- ner. şırketten sıkıldığını reddet- mekle birlikte, rjugünlerde TBS'nin Atlanta'daki merkezi- ne ayda yalnızca üç - dört gün geliyor. Tacteladlı naylon lifl ipek hissi veriyor Modaalann gözdesi yumuşak naylon • Yeni lif teknolojisinden esinlenen modacılardan biri olan John Crummay, "Tactel inanılmaz derecede yumuşak, dokunduğunuzda ipek hissi veriyor, ama çok daha ucuz. İnsanlara naylon olduğunu söylediğiniz zaman size inanmazlar" diyor. Crummay, Tactel ile üretilen ürünlerin satışlannda bir patlama yaşanacağına inanıyor. Haber Merkezi - Altmışlardan beri modaalann gözdesi olan naylon, bugün- lerde yeni geliştirilen ürünlerle bir atılım hazırlığında. Mo- daalar, ICI Fibres adlı bir şirketin geliştirdiği Tactel adlı yeni bir naylon lifi kullanmak için sıraya girmiş durumdalar. Modaalar, Tac- tel'in seksenlere im- zasını atrnış Lycra (streç) gibi etkili ola- cağını belirtiyor. Tac- tel, doğal ve yapay lif- lerle desteklendiği za- man yumuşak ve da- yanıkh oluyor. Üste- lik Tactel'den yapılan giysiler, naylonun __t _, kolay bakım özelük- Tactel, lycra^kanşörûıyorveeıı lerinin tümüne sahip. V* Ç° ra P endustnsınde kullanüıyor. Altmışlarda, insanlar moda olan naylon giysileri giyiyorlardı. Ancak o zamanın koşullanyla geliştiribniş nay- londan yapılan bu giysiler rahat değildi. Satışlarda patlama bekleniyor Yeni lif teknolojisinden esinlenen modacılardan biri olan John Crummay, erkekler için haarladığı bahar koleksiyo- nunda her giyside Tactel-Lycra kanşımı kullandı. Crum- may, "Tactel inanılmaz derecede yumuşak, dokunduğunuz- da ipek hissi veriyor, ama çok daha ucuz. İnsanlara naylon olduğunu söylediğiniz zaman size inanmazlar" diyor. Crummay, Tactel ile üretilen ürünlerin satışlannda bir pat- lama yaşanacağına inanıyor. Bugüne kadar, Tactel en çok çorap endüstrisinde kul- lanıldı. Avrupa çorap pazannda, bütûn tayt ve çoraplarda yüzde 15-25 oranında bu yeni naylon kullanıldı. Tactel, Lycra ile kanştınlıyor. Çorap üreticilerinin en beğendikleri Tactel türü, insan saçınm altmışta biri kabnhktakı liflerinden üretilen Tactel Micro. Modaalann ilgisini çeken bir başka lif ise Courta- ulds'un geliştirdiği Tencel. Tencel, ürünleri yumuşatıyor, ama pamuktan daha dayanıkb. n