Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 14ŞUBAT1993PA2AR
8 PAZAR K0NUKLAR1
Leyla Tavşanoğlu, Vsküdar SHP, CHP ve DSP ilçe başkanlan ile 'solda birleşme 'yi konuştu
Muş: Sosyal demokrasirdn felsefesi udaşmadır- Sokfaki iiç partide bir-
leşme sağlanacağına ger-
çekten inanıyor musunuz?
ML'Ş - Uğur Mumcu
icjn SHP, CHP ve DSP
Usküdar ilçe yönetimle-
rinin ortak duyuru ver-
mesi "Üsküdar'da birleştik, Türkiye gene-
linde de birleşelim" biçiminde bir amaç
• Biz düne kadar birlikte
politika yaptığımız
arkadaşlanmla neden
aynldığımızı daha bilebilmiş
değiliz. Bu bölünmenin amacı,
nedeni neydi?
içermiyordu. Türkiye'de kamuoyununçok
sevdiği ve saydığ Uğur Mumcu'nun öldii-
rülmesi üzerine Usküdar'da üç ilçe başkanı
"ortak ilan verelim" dedik, bunu yaptık.
Ama bunu farklı algıladılar. "Usküdar'da
birleşme oluyor, oldu.. ya da isteniyor"
gibi anlaşıldı. Birleşmeyi istemek tabii ki
bınm doğal hakkımız. Biz tabandaki ın-
sanlanz. Bütün insanlar istiyor "Sol böyle
bölük pörçûk olmasın" diye... Ama bu, bi-
zim yapacağımız bir şey degil.
Pek çok kişi bu ortak ilanı böyle algıla-
yınca Sayın Bülent Ecevit de DSP ilçe Baş-
kanı Tüysüzoğlu'nu görevden aldı. Bilı-
yorsunuz, o görevden alma olayından son-
ra biz bir basın toplantısı yaptık. Bizim
ılanımızla ilgilı olduğunu sanmıyonım.
ama Türkıye'deki sosyal demokratlann
birleşme, özellıkle de seçmenin birleşme
düşüncesi her zaman var. Ayn ayn olmak
ıstemiyor.
- Böyle bir girişinıe önayak otduğu icin
Sayıo Tüysüzoğlu, Ecevit tarafmdan görev-
den alındı, dediniz. Size SHP favanından
herhangi bir tepki geldi mi?
MUŞ - Hayır. Aksine. ıl başkanım teşek-
kür etti. Başka da bır tepki gelmedi. Uğur
Mumcu'nun öldiiriilmesi ve tüm Türkiye'-
de irtıca tehlikesinin hortlamaya başladığı
bir dönemde böyle bir talep olduğunu gör-
dük. Biz toplumun en yakın kesimiyle, sec-
menle yüz yüze olan insanlanz. Bu konuda
bizim düşüncemiz tabii ki birlikten ya-
nadır. Ama bu birlikten yana olmak, h'er-
hangi birisinın başkanhğı için diretme gibi
değil. Sosyal demokrasidezaten Iiderdeğil,
düşünce esastır.
- 1980 öncesi sosyal demokratlar CHP
bünyesindevdi. Daha sonra birkaç oluşum
denendi. En son biivük kitle SHP'de top-
landı. Bir de DSP olgusu sürdü. Ama ne
CHP ne de SHP'de ka>galar duımuştu.
Şimdi böyle bir birlik sağlansa ne olur?
MUŞ - Bu olacak, bunu düşünüyorum,
demek yanlış olur. Aşamalan basın da bili-
yor, kamuoyu da biliyor. Öyle bir duruma
geldık ki 1984 yerel seçimlerinde HP tabanı
CHP görünümü veren SODEP'e kaymaya
başlayınca iki parti bırleşti, SHP oluştu.
Ama biraz sancılı oluştu. Bu sancı kamuo-
yuna yansımadı pek. ama örgütlerde, yö-
netimlerde sıkınülar doğdu. Sonra,
'"300-500 üyeyle bu plmaz. üye sayısı binle-
re çıksın" dendi. Üye sayısı beş binlere,
yedi binlere çıktı her ilçede. 1987 secimleri-
ni de yaşadık. Bu seçimlerde grafiğirniz
düşmedi. yükseldi. Ama 1989 seçimlerin-
de, ben kendi bölgemden söylüyorum,
aldığımız oylar 1987 seçimlerinden
farksızdı. Seçim sisteminden de kaynakla-
nan bir nedenden biz Türkiye'de yerel yö-
netimlere sahıp olduk. İşte. esas sana bun-
dan sonra başladı. HP'nin talepkar kadro-
lan SODEP'in önüne geçmeyi başardılar.
SUNUŞ
Uğur Mumcu suikastınm ardmdan Vsküdar daki DSP, SHP ve CHP ilçe
başkanlarının gazetemize verdikleri ortak protesto duyurusu solda birleşme
tartışmalarını yeniden gündeme getirdi. Bu arada ortak duyuruya önayak olan
DSP İlçe Başkanı İskender Tüysüzoğlu Genel Merkez inhışmma uğrayarak
görevden alındı. Ancak işin daha ilginç boyutu üç ilçe başkanınm bir anda ve
istemeden kendilerini solda birleşme çalışmalarmm önderleri olarak
bulmalarıydı. Ortaya çıkan bu ilginç oluşum karşısmda üç ilçe başkamyla
konuştuk.
MEHMET
MUŞ
1943 Trabzon doğumlu.
Orta öğrenimini Trabzon
Lisesi'nde
tamamladıktan sonra
İstanbul Yıldız
Üniversitesi İnşaat
Fakültesi 'ni bitirdi.
İnşaatçılık mesleğini
sürdürüyor. 1991 yılından
buyana da SHP Usküdar
ilçe Başkanhğı görevini
yürülüyor.
Zaten çok kısa süre içinde birbirini
tanımayan kişiler arasından bir fı-
rlama oldu.
Bunu söylemekten de çekinme-
yeceğim... Özellikle İstanbul'da o
günkü Genel Sekreterimiz Deniz
Baykal ve ekibinin yaptığı atama-
larda belli sorunlar oldu. Halk çok
şey bekliyordu. Beklenen şeyin aa doğun-
ca bir karşı tepki oluştu. Başansız yerelyö-
netımler konumuna düştük ne
yaak ki. Ve 1991 seçimlerinde biz
ikinci parti durumundan üçüncü
parti durumuna düşerek başansız
olduk. 1991 seçimlerinden önce,
biz Bayrampaşa seçimlerini kaybe-
dince parti içinde bir kavga ortamı
doğdu. Bir yıl içinde ûç kurultay
yaptık. Kendi içişlerimizle uğraşırken bir-
takım şeyleri kaçırdığımız ınancindayım.
Bunuıı ardından da de-
mokrasinin ayıbı
• saydığımız siyasi parti-
lerin kapatılması karan
kaldınldı. Bunu saygıyla
karşılıyorum. Eski siyasi
partilerin yeniden açı-
Iması gerçekleşince
CHP'nın açılması gündeme geldi. Top-
lumda zaten bir CHP özlemi vardı. Daha
önceki HP ve SODEP zaten CHP'nin ken-
disiydi. Burada şunu söylemek istiyorum.
CHP zaten vardı.
- Şimdi bir CHP kunddu...
MUŞ - Evet. CHP'nin kuruluş aşama-
sında, yani 9 eylül öncesinde hepimizin
sempatiyle baktığı bu parti için birileri öne
atıldı, "Biz CHP'ye eski havasını getirece-
ğiz" dediler. Türkiye'nin her yerinde bü-
yük bir rüzgar esmeye başladı. 9 eylülde o
rüzgar iyice kuvvetlendi, ama kısa süre
sonra söndü..
- Ama son kamuoyu yoklamalan bu üç
partinin birlikte oy potansiyeUerinin düşük
olduğunu gösteriyor...
MLŞ - Ben ona öyle bakmıyorum.
Birleşirsek elbette kazançlanmız da
kayıplanmız da olacak. Üç partinin oy
toplamı yüzde 23 gibi bir rakam; çok aşağı-
larda söyleniyor. Bir araya gelrnemize en-
gel olmak istiyorlar ve onun için bunu
yapıyorlar sanıyorum. Bir araya gelmenin
koşullannı biz bilemeyiz. Ama bu, toplu-
mun talebi. Son basın toplantımızda söyle-
diğimizi yeniden söylemekte hiçbir sakınca
bulmuyorum. Biz düne kadar birlikte poli-
tika yaptığımız arkadaşlanmla neden
aynldığımızı daha bilebilmiş değiliz. Bu
bölünmenin amacı. nedeni neydi? Kimlik-
lerimizde bile hala CHP'nin ruhu tam
bağımsızlıkür. diye yazıyor. Sanki onlar
bir başka partı. biz bir başka parti gibi
bakıyoruz. Bana göre şu anda birleşme çok
kolay bir hadise değıl, çok da zor bir hadise
değil. Tabii bugün öyle bir duruma geldık
ki üç ayn partiyiz, üçümüzün arasında çok
da büyük bir fark yok. Zaten sosyal de-
mokrasinin temel felsefesinde uzlaşma
vardır. Bütün insanlann aynı tip düşünme-
sinı ise bekleyemezsiniz. Bizim solumuzdakı
jrkadaşlann ise söyleyeceği çok fazla şey
• Bir araya gelmemize engel
olmak istiyorlar ve onun için
bunu yapıyorlar sanıyorum. Bir
araya gelmenin koşullannı biz
bilemeyiz. Ama bu, toplumun
talebi.
yoktur. Küçük ya da büyük yerlerde
yaptığımız ara seçimlerde en büyük parti
SHP 1.500-2.000 oyla kaybederken bizim
solumuzdakı partilerin, bölmek için. oy al-
mayacağını bile bile seçime girdikleri görül-
dü. Şimdi onlann fazla birdemokrasi isteme
hakkı yok gibi gelıyor bana.Türkiye'de sos-
yal demokratlar bugün çok ciddi bır nokta-
ya geldi. Üç bölük pörçük parti var. Ama en
büyük SHP olacaktır.
- Peki, bir seçim ofea sol oylann SHFye
geteceğine gerçekten inanıyor musunuz?
MUŞ - Solda üç parti var. SHP'nin en bü-
yük parti olacağını söylüyorum. Ama sosyal
demokrat olup üçümüze de den vermek için
oylannı yakacak çok sosyal demokrat insan
olacağına da inanıyorum. Bu bir tepkidir.
İnsanlar soluk almak istiyorlar. Bahriye
Üçok öldürüldü. Aynı duyarlılık gösterile-
medi. Dursun, Emeç, Muammer Aksoy öl-
dürüldü. Aynı duyarbhk gösterilemedi.
Ama Uğur Mumcu'nun öldürülmesine fev-
kalade bir tepki kendilığinden doğdu. Top-
lum soluk almak. demokrasi istiyor.
Işık: Sol önce eski güvenilirKğini kazanmalı- Üç sosyal demokrat
partinin birleşmesi olasılığı
{bulunduğuna gerçekten
inanıyor musunuz?
IŞİK - 12 Eylül süreci
nedeniyle içeride olan,
farklı konurnlan bulunan
insanlar nedeniyle politikayı kişisel
çıkar. kazanç kapısı. siyasi mücadeleyi
ülkeye hizmet noktasında almayan kişi-
lerin önde olduğu bir poütik yanşlar zin-
ciri yaşadık gectiğjmiz beş-alü yıldır. Ve
bu başansız insanlann yerel ve genel yö-
netimlerde kişisel başansızlıklan ve ahla-
ki bozukluklan halk nezdinde sosyal de-
mokrat ideolojiye mal edildi. Bu benim
için çok önemli söylenmesi gereken bir
konu. Kişilerin olumsuzluğunu sosyal
demokrat, ya da demokratik sol ideolo-
jiyle çakıştırmak son derece yanlış. Bir-
leşmeyi savunurken CHP'ye düşen bi-
rinci görev bu olayı egale etmektir. 12
Eylül süreciyle birlikte sol insanlara gü-
ven azaldı. Sosyal demokratlar ve de-
mokratik sosyalistlerin temel görevi
bundan sonra güveni yeniden kazan-
maktır. Buna örgütler de hizmet ettiler.
Bir sol parti muhalefette çok güzel şeyler
söyledi. Ama iktidara geldiğinde verdiği
sözlerin bir tekini bile yerine getirmeme-
ye ayak diretiyor.
Bütün bu anlattıklanm, sosyal de-
mokrasiye olan güveni azalttı ki en tehli-
keli şey budur. İşte CHP'nin, birdemok-
raun, bir sosyalistin yapacağı en iyi işler-
den birisi yeniden ahlaklı. erdemli, tu-
tarlı, sözünün eri, sosyal demokrat in-
san. sosyal demokrat parti, sosyal de-
mokrat siyasetçi tavnnı oturtması ola-
caktır. 1993 Türkiyesi'nde sol, birleşme-
yi tartışırken önceÜkle halk nezdinde bi-
tirdiği bu kişisel ve örgütsel güveni ye-
niden sağlamak zorundadır. Buna inanı-
yorum. O sağlanırsa birleşme daha ko-
lay olur.
- Ama bu noktada bir pürüz çıkacak gi-
bi görünüyor. Çûnkü DSP "Ben gelmem"
djyor. Diğer iki sosyal demokrat parti
"gel" diye ısrar ediyor...
IŞIK - Bazı insanlann pplitik yaşamla-
n, politikada yükselmeleri, önemli yerle-
re gelmeleri bazı küçüklüklere bağlı. Ör-
neğin parti ne kadar küçük olursa o kişi
genel sekreter, genel başkan, parti mecli-
si üyesi olabiliyor. Birikimine, kişiliğine,
çalışmasına güvenen insan büyük yerler-
de yanşmaktan, çok insanla yanşmak-
tan yana olur. İşte sosyal demokratlann
birliğinin önünü tıkayan siyasetçi tipi
kendinden korkan, kendi şoven temelde
örgütlenmesini, özellikle İstanbul'da,
hemşericılik temelınde örgütlenmesini
• Şu anda bir seçim yapılsa
felaket olur, sosyal demokratlar
parlamento dışı kalabilirler.
CHP daha örgütlenmesini,
kongrelerini tamamlayamadı.
Türkiye'nin köklü dönüşümlere
ihtiyacı var. Bosna-Hersek,
Balkanlar, Kıbns, Irak,
şovenizmin en yüksek noktası
Kafkasya, Güneydoğu...
Türkiye öyle bir çember içinde
ki demokratların. sosyal
demokratlann parlamento dışı
kalması ülkemiz ve ülkemizin
çevresindeki banşı sağlama
girişimleri için felaket olur.
yapmış, dar kalıplarda il başkanı, dar
kalıplarda ilçe başkanı olabılmiş, biriki-
mi az insanlardır. Bunlar birleşmeye en
çok karşı olanlardır. Yanşmaktan neden
korkuyoruz? Soldaki pasta büyiiyünce
herkese yer var. Ama küçük olunca, o üç
partinin ayn olmasını sağlayan ortam
oluşur. Bir birlik çağnsı varsa buna itici,
karalayıcı bakarsak yaak olur.
Uğur Mumcu'yla birlikte sisteme sa-
hip cıkma, koleküf tavır, birlikte çalıştı-
ğırruz arkadaşlanmla birlikte oluşmuş-
tur. Biz kendi ölçeğimizde her türlü öz-
veriye hazınz. Bütün partilerin bütün
kademelerindeki insanlar da buna hazır
olmak zorundadır. Çünkü geçmışinde
misyonu ne olursa olsun halkın çıkarlan
söz konusu olduğunda, kendi çikarlannı
halkın çıkarlannın gerisinde tutamayan
üderler tarih önünde hesap vermek zo-
runda kalırlar. Hiçbiri o vebali kaldıra-
maz, kaldırmamab.
- Kamuoyu yoklamalarından bu üç
sosyal demokrat parti için oy oranlan
belli. Ufukta pek bir başan görünmüyor.
n, ilcincisi de kadınlann politikada, tica-
rette, sporda yöneticiliğinin dünya er-
kekleri tarafından kabul edilirliğidir. Bu
iki gerçeği yadsıyan hiçbir siyaset adamı-
nın gelişme hakkı yoktur. Bunun için
partilerin birleşmeleri. eylem btrliği içine
girmeleri. adaylar üzcrinde dayaruşma
yapabilmeleri gereklidir. Bunu yerine ge-
tirirkendeönceliklepartilerin siyasalmis-
yonuna bakmak gerekir.
Sadece partilerin birleşmesi bir şey ifa-
de etmez. Bir şeyler değişti. Sol sağa yak-
laştıkça oyu artar manüğını silmek gere-
kir. Sosyal demokratlar ve demokratik
• Sosyal demokratlar ve
demokratik sosyalistlerin temel
görevi bundansonra güveni
yenidenkazanmaktır. Buna örgütlerde
hizmet ettiler. Bir sol parti muhalefette
çok güzel şeyler söyledi. Ama iktidara .-
geldiğinde verdiği sözleri yerine
getirmemeye ayak diretiyor.
sa bunlar olmazdı. En
azından ken^ine, de-
mokratım, sosyal de-
mokratım diyen bir in-
san burjuva ahlak ku-
rallan içinde, partisi
yıizde 20 oy kaybettiğı
zaman, "Bu, benim de başansızlığimdır"
diyerek bulunduğu koltuğu boşaltabil-
me büyüklüğünü gösterebilse... Bunun
için sosyalist, ya da sosyal demokrat ol-
maya da gerek yok. Türkiye'de ne siya-
setçiler, ne bakanlar, ne parti başkanlan
yüzde 20 oy kaybetmelerirfe karşın kol-
ALtCİHAT
IŞIK
1952 Artvin doğumlu.
Kabataş Lisesimezunu.
İÜ tşletme Fakültesi ni
bitirdi. Çeşitli sosyal
demokrat kuruluşlarda
yöneticilik yaptı.
Halkevleri Genel
Merkezi Genel Sekreter
Yardımcdığı ve Genel
Saymanlığıgörevlerinde
buİundu. Şimdiki halde
Halkevleri Genel
Yönetim Kurulu üyesi ve
CHP Usküdar İlçe
Başkanı.
Bir birleşme gündemdeyken bu ba-
şansızlığı azaltntak, ya da silmek için ne
gibi önlemler almayt duşünüyorsunuz?
Kamuoyunda sosyal demokratlara karşı
besbelli ki bir güvensizlik oluşmuş...
IŞIK - Kişilere güvensizlik oluşmuş.
Ama dünyadada Türkiye'de desosyal de-
mokrasiye inanç üst düzeyinı yaşıyor. İki
şey önümüzdeki elli >ıl için belirlidir. Bi-
rincisi, sosyal demokratlann mutlaka
Avrupa ve Türkiye'de yönetici olacakla-
sosyalistler kendi ölçeklerini. alternatif
programlannı. kimliklerini çok iyi orta-
ya koyduklan zaman oylan yüzde 40-
45'lere çıkacaktır.
- Özellikle secim propagandalarında
bir takım şeyler çok açık. net ve içtenlikle
anlatılıyor. Ama iş icraya geldiğinde hiç-
bir şey olmuyor...
İŞİK - Burjuva ahlak kurallan vardır.
Türkiye'de en asgari düzeyde burjuva
ahlak kurallanna uygun yöneticiler pk-
tuklanndahâlâoturabiliyorlar.Onuniçin
arkadan gelen iç dinamikler rx>litikada
ön saflara çıkama>mca politikanın önü
tıkanıyor. Avrupa'daki yöneticilerin
yaşlanna lütfen dikkat edin, bir de Tür-
kiye'ye bakın. Çünkü algılama farkı var-
dır. Bugün birgencin algılamasıyla, poli-
tikadaki heyecanıyla, 70-80'lik bir politi-
kacının algılaması ve heyecanı çok
farküdır. İnsanlann önünü açmak gere-
kir. Üsküdarlı sosyal demokratlar,
CHP'liler böyle bir birliğin "b"si söz ko-
nusu olduğunda koltuklannı hemen bı-
rakmaya hazırdır.
Gericilik tehlikeli boyutlara vardı. Sis-
tem olmazsa, demokratik ve laik cumhu-
riyet olmazsa ne sendikalar, ne partiler
olur. Bunun idrakinde olmahyız. Küçük
ölçekli bir ilçe başkanı da olsam herkesi
bu idrakta olmaya çağınyorum.
- Şu sıralar bir yerel, ya da genel secim
yapılsa sosyal demokrat oylann tek bir
pairtiye yöneleceğine inanıyor musunuz?
IŞIK - Hayır. Şu anda bir secim yapıl-
sa felaket olur, sosyal demokratlar par-
lamento dışı kalabilirler. CHP daha ör-
gütlenmesini, kongrelerini tamamla-
yamadı. Türkiye'nin köklü dönüşümlere
ihtiyacı var. Bosna-Hersek, Baikanlar,
Kıbns, Irak, şovenizmin en yüksek nok-
tası Kafkasya, Güneydoğu... Türkiye
öyle bir çember içinde ki demokratlann,
sosyaldemokratlannparlamentodışı kal-
ması ülkemiz ve ülkemizin çevresindeki
banşı sağlama girişimleri için felaket
olur.
Çünkü öyle yetkin yerlerde öyle insan-
lar var ki fütursuzca ülkemiz toprak-
lannı başka bir gücün uçaklanna kul-
landırabiliyorlar.
- Diyelim ki solda birlik oluştu. Ama
daha önce bir CHP, sonra da SHP olayı
yaşandı. Bu iki parti içinde de birlik sağla-
namanuştı. Bundan sonra ktınılacak bir
birlikten ne umulabilir?
IŞIK - Buna DSP'yı de katarak söylü-
yorum. DSP'de de SHP'de de son derece
cağdaş. demokrat dostlanmız var. Bun-
lar birüğe can atıyor, buna gönülden ina-
nıyor. Bu bölünmelerin, kavgalann te-
melı kişisel değıldır. Bir anlamda statü-
koculukla yenileşmenin, reform yanlıla-
nnın çatışmasıdır. Hiç kimseyı kastet-
mek istemiyorum. Ama bazı sosyal de-
mokrat partiler, kişi, lider, kadro dü-
zeyinde statükoya teslim ohnuşlardır.
Arna birtakım ilkelerde berabersek ve
statükonun devamından yana değilsek
bir arada olunız.
Tüysüzoğlu: Birleşme çağnsı samimi değil- Uğur Mumcu'nun ölü-
, mü üzerine üç sosyal de-
mokrat partinin Usküdar
ilçe başkanlaruun ortak
[ ilan vermesi fikri nasıl oluş-
tu? Anladjğnn kadanyla
solda birlik tartışmaları bu
ilaodan sonra iyice gündeme geldi. Vine
bildiğim kadanyla sizin esas amacuıız,
solda birlik çağnsı yapmak değüdi bu
ilanda. Olay kendiliğinden oluştu.
TÜVSÜZOĞLL - O gün evde hasta
yaüyordum. Televizyonda banttan
Uğur Mumcu'nun öldürüldüğünü oku-
yunca şoke oldum. O gün Usküdar'da
ilçe örgütü toplantımız vardı. Kalktım,
• BeşyıldırDSP'ninçeşitli
kademelerinde çalışüm. Her
gittiğim yerde "Niye
birleşmiyorsunuz" sorusuna
muhatap oldum. Sol siyasi
evrime baktığımız zaman
kişilerin hatalan olduğunu
görüyoruz. Esasında olan
seçmene, oylanmıza oldu.
kardeşime gittim. Durumu anlattım. O
sırada ilçe sekreteri arkadaşım beni ara-
dı. Örgüt toplantısında olduklanni, sol-
daki diğer siyasi parti temsilcilerinin
aradığını, Uğur Mumcu'nun öldürülme-
sine karşı ortak hareket oluşturmak iste-
diklerini anlattı. Ben de bu konudagö-
rüşmeye hazır olduğumu söyledim. Ilce-
ye gittim. Arka daşlanmla ne yapmamız
gerek tiğini konuşurken CHP İlçe Baş-
kanı Sayın AIi Cihat Işık ve yönetim ku-
rulu üyeleri geldi. SHP adına da ilçe baş-
kanı Mehmet Muş telefonla arayarak
yüksek ateşle hasta yattığını, ama bizim-
le konuşma için ilçe sekreterini görevlen-
dirdiğini bildirdi. Daha sonra herkes ge-
lince toplantıya geçildi. Bizim üyelerden
birinden bir teklif geldi. Bunda üç parti-
nin ortak imzasıyla gazeteye bir ilan ve-
rilmesi öngörülüyordu. Diğer iki par-
tinin temsilcileri de bunu kabul etti. İlçe
sekreterlerine metnin hazırlanması ko-
nusunda yetki verildi, bır buçuk saat ka-
dar sonra da duyuru Cumhuriyet gazete-
sine iletildi.
Biz başiangıçta solda birleşme olarak
düşünmeden bu işi yapmıştık. Ama ba-
sında bu, solda birleşme olarak işlendi.
Bu harekete toplumda bu dehli gereksi-
nim olduğunu hissetmemiştik. Ondan
sonrasını hep birlikte gördük, yaşadık.
- Bu vüzden siz ilçe başkanlıği görevi-
nizden oldunuz...
TÜYSÜZOĞLU - Evet. Aradan bir
kaç gün geçti. Partimizin üst makamla-
nndan hiçbir tepki gelmemiştı. Bu arada
arkadaşlanm ve ben görevden alınacağı-
mızın bilinci içindeydik. Hatta "inşallah
da alırlar" diyorduk. Hatta bazı arka-
daşlanm istifalannı bana yazılı olarak
da verdiler. Cuma gününegeldik. Sessiz-
lik bende endişeye neden olmuştu. Ben
öğleden sonra MYK üyesi Sayın Yaşar
Mengi'yi aradım. Ondan görevimize son
verildiğini öğrendim.
- Geçmiş olsun. Sizin önayak olduğu-
nuz bu geüşmeden sonra gerçekte soldaki
bu üç partinin birleşebileceğine inanıyor
musunuz?
TÜYSÜZOĞLU - Beş yıldır DSP'nin
çeşitli kademelerinde cahştım. Her gitti-
ğim yerde "Niye birleşmiyorsunuz" so-
rusuna muhatap oldum. Sol siyasi evri-
me baktığımız zaman kişilerin hatalan
olduğunu görüyoruz. Esasında olan seç-
mene, oylanmıza oldu. Birleşmeye ina-
nıp inanmadığımı sordunuz...
- Ama DSPnin, merkezden, "GeP ça-
ğınlanna u
Hayır gelmem" biçiminde de
bir tepkisi var...
TtTSÜZOĞLU - Bunu söylüyorsu-
nuz, ama Sayın Bülent Ecevit'in bütün
sosyal demokratlar ve demokratik sos-
yalistleri DSP çatısı altında birleşmeye
ya da bütünleşmeye çağıran açıkJamala-
n da vardır.
- tkimiz farklı şeyler söyledik. Başka
İSKENDER
TÜYSÜZOĞLU
1956 Giresun, Görele
doğumlu. Usküdar Lisesi'nde
orta öğrenimini
tamamladıktan sonra Gazi
Üniversitesi İktisadi ve İdari
Bilimler Fakültesi nde yüksek
öğrenimini yaptı. İÜ'nün
çeşitli birimlerinde kamıı
göreviyaptı. 1987'den 1991
yıltna kadar özelsektörde
çalıştı. Son bir yıldır da serbest
muhasebecilik yapıyor. İki
hafta kadar önce DSP
Usküdar İlçe Başkanhğı
görevinden alındı.
yerden çağrı geldiğinde "Gelmem, siz ba-
na gelin" diyor... Gerçekten birleşmek is-
teyen böyle mi davranır?
TÜYSÜZOĞLU - Bunun üzerinde
düşünmek gerekir. Birleşme çağnsı ya-
pan diğerleri acaba samimi mi? Biraz da
ona bakmak lazım. Ben o çağnyı yapan-
lann hiçbir zaman samimi olduklan dü-
şünce ve inancında değilim. Solda birleş-
me özveri olmadıktan sonra gerçekleş-
mez._1985'ten beri aynı şey tekrarlanı-
yor. Üç partinin üst kademe yöneticileri-
nin hiçbirinin bu konuda samimi olduk-
lan görüşünde değilim. Onun için birleş-
me tavanda değil, ama tabanda ola-
cakür. Şu anda olmayacakür belki. ama
önümüzdeki yıl yapılacak belediye se-
çimlerindensonrabu rüzgânn önünde hiç
kimse duramayacaktır. Solda birliğin
mutjaka gerçekleşeceğine inanıyorum.
- Üç partinin bugünkü oy oranlan son
yapılan kamuoyu yoklamalarından belli.
yasi parti lideri de des-
teklemiştir. Böyle bir
harekete girilmeseydi
de çok daha adaletli
bir seçim sistemi ol-
saydı, 1991 seçimlerin-
den sonra solda bir
CHP arayışı içine gjrilmeyecekti. Solda
birlik, hele de seçirnde birlik olmadıkça
soldaki üç partinin bugün barajı aşıp
•Solda birleşme
özveri olmadıktan
sonra gerçekleşmez.
1985'ten beriaynı
şeytekrarlanıyor.Üç
partinin üst kademe
yöneticilerinin
hiçbirinin bu
konuda samimi
olduklan görüşünde
değilim. Onuniçin
birleşme tavanda
değil. amatabanda
olacaktır.
Bugün bir seçim yapılsa ne olur?
TÜYSÜZOĞLU - Aa da olsa burada
gerçeği konuşalım. Son bir kamuoyu
yoklaması gördüm. SHP yüzde 11 kü-
sur, DSP yüzde 8.5, CHP de ya yüzde 5
ya da yüzde 4.5'ti. Şimdi toplayalım.
Eder yüzde 23. Bu üç parti bugünkü se-
çim sistemi sonucu, yapılacak bir secim-
de, bu oy oranlanyla parlamento dışı
kalır. Ama DSP'yi zamanında yok et-
mek için bu adaletsiz secim sistemini,
solda birlik hareketi adına soldaki bir si-
parlamento, ya da yerel yönetimlerde
temsil edileceİclerine ınanmıyorum.
- Varsayalım ki birlik oldu. Ama bu üç
partinin üyeleri. yöneticileri, 1980 öncesi
CHP'deydi. Ama kavga dinmek bilmedi.
Şimdi eski CHP üçe bölündü. Bu gerçeğin
ışığında bir birleşmeden ne kadar yarar
umtılur?
TÜYSÜZOĞLU - Öncelikle tavanda
birlik sağlanması için üç-dört yılın geç-
mesi lazım. Yeni yeni simalann, yeni
yeni yöneticilerin siyaset sahnesinde yer-
lerini almalan gerek. Bu adırrun atılması
şart. Ama bunun meyveleri esaslı olarak
üç-dört yıl sonra toplanır. Nitekim,
ANAP'ın ülkeyı iyi yönetememesi,
1989'da SHP'nin hiç de beklenmedik bir
biçimde başan kazanmasına yol açü. So-
lun içine sağdan sızmalar da oluyor;
mezhepçilik, hemşerilik gibi... Bu tip şey-
ler aşılsa solda birlik daha kolay sağla-
rur. Bir de yerel yöneü'mler sonınu var.
Diyelim ki birfjk sağlandı. DSP'liler ve
CHP'liler de şu andaki yerel yönetimleri
savunmak zorunda kalacaklar. Bunda
çıkış noktası bulamıyorum. Bazı yerel
yöneticiler gerçekten iyi. Ama yine dele-
ge usulü yapıhrsa.. delege saün almalan
çok iyi biliyoruz. Şimdi yönetime talip
olanlar o zaman hepten kaybedecekler.
- Taban bu zorluklann farkında. Buna
karşm bu birleşmeyi istiyor...
DSP Bayrampaşa'yı alamaz
TÜTSÜZOĞLU - İstiyor. Ama esas
kıyamet yerel yönetim seçimlerinden
sonra kopacak. Üç sol parti bu seçimler-
de küçük beldelerde kişilere dayanan bir
şeyler alabilirler. Büyük metropollerde
ise hiçbirisi bir şey alamaz. DSP'nin İs-
tanbul'da gözdesi Bayrampaşa'dır. Ama
bu seçimlerde Bayrampaşa'yı da alamaz.
İşin bir ilginç yanı daha var. Bilinçli
seçmen ANAP'a yöneldi.
Bilinçli ohnayan seçmen dediğimiz fe-
odal ilişkileri güçlü olan secmense Üskü-
dar'da RP'ye gitti. Üç siyasi liderimiz,
otobüslerin tepesinden inip mahallelerde
kendilerini göstermek zorundalar. Bun-
dan sonra da bu işin ciddiyetini herhalde
kavrayacaklardır. Ve tarih önünde de
hepsi hesap verecektir.