27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21ARALIK1993SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOM 11 KKTCden Türkiye'yeçay smıriaması • LEFKOŞA (Cumhuriyet) - KKTCden Türkiye'ye yolcu ile beraber götürülen çaya sınırlama getirildi. Mersin Gümrük Müdürlüğü"nün bu kısıtlaması. KKTC pazannı olumsuz yönde etkiledi. Mersin Gümrüğü'ne. "kişi başınaçaygirdisi 1 kilogram olabilir" levhası asılması, KKTC'dekiiçpiyasa sıkıntısını daha da artürdı. Sınırlamanın. Mersin Gümrük Müdürlüğü'nün yasaklaması olduğu; Türkiye resmi makamlannın bir karan olmadığı öğrenildi. Olay.TürkiyeyeKKTC çıkışh yabana çay girişinin artması ile Türkiye'deki çay ithalatçılannın etkilenmesine bağlanıyor. KKTC'nin ydlık çay satışının 300-350 tona yakın olduğu; KKTCden Mersin gümrüğü yoluyla Türkiye'ye, haftada 10'ar tona yakın paket ve açık çay pazarlandığı kaydedildi. Bu pazarlamanın maliyeti bir buçuk milyar Türk Lirası'nı buluyor. Damşmanlık firmalan • ANKARA (ANKA) - Orta Asya cumhuriyetleri ve Ortadoğu'daki yeni yapılanma çalışmalan yurtdışına dönük damşmanlık hizmetlerinin önemini artünrken damşmanlık yapan firmalann sayısı çoğalıyor. Bir grup damşmanlık şirketi, müteahhitlik fırmalanna mühendislik ve inşaat alanlannda çok geniş bir hizmet yelpazesini sunmak amacıyİa Ankara'da Yapı ve Proje Yönetimi Merkezi'ni kurdu. YPYM'nin sağladığı hizmeüer arasında araştırmalar, yatınm öncesi etüüeri, fızibilıteetülleri, ekonomi ve fmansman analizlen, planlama. kontrat öncesi hizmeiler, proje yönetimi, proje uygulaması kalitekontrolügibi çalışmalar bulunuyor. KOrden dövize endeksli VDMK • ANKARA (AA) - Kamu Ortaklıjpldaresi(KOİ), özelleştirme uygulamâlan kapsamında gercekleşürdiği vadeli satışlardan doğan kambiyo senedi veya teminata dayalı alacaklan karşılığında 'dövize endeksli' varlığa dayalı menkul kıymet ihraç (VDM K) etmeyi öngörüyor. Dövize endeksli VDMK ihraç etmek için her türlü teknik hazırlığı tamamlayan KOİ, Sermaye Piyasası Kurulu'nun konuyla ilgili tebliği yayımlamasım bekliyor. Kozmetikçiler ÖTV'den korktu • ANKARA (AA)-Yeni vergi reformu ile lüks tüketim maddelerine getirilen Özel Tüketim Vergisi, kozmetikçileri tedirgin ediyor. Prestij Kozmetikçiler Derneği Başkanı Beytullah Mertoğlu, Özel Tüketim Vergisi ile birlikte kozmetik ürünleri fıyatlannın anormal bir şekilde artacağını öne sürdü. Kesin olmayan hesaplamalara göre ÖTV'nin fıyatlan yerli ve ithal malda yüzde 35 civannda etkileyeceğini söyleyen Mertoğlu. "Fiyatı oldukça yükselen bu ürünleri satamayacağız ve biz satamadığımız malı almayacağız. dolayısıyla hükümet yine vergisini toplayamayacaktır" dedi. PERPA'da 4 bîn dûkkân boş • İSTANBUL(AA)- Perşembe Pazan esnafını bir merkezde toplamak amacıyla yapılan PERPA'daki4bin500 dükkandan. aradan geçen 5 yıla rağmen, sadece 500'ü faaliyette. PERPA Yönetim Kurulu Başkanı Mithat Yümlü, AA muhabirine yaptıgı açıklamada, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin elindeki 2 bın dükkanı, Taksim'de faaliyette bulunan yedek parçacılara de\Tetmesini isteyerek, böylecehem PERPA'mn doİdurulacagıru hem de bu turizm bölgesinde önemli bir rahatlama sağlanacağım söyledi. Yümlü şöyle dedi: "Buranın canlanabilmesi için belediyenin kendi yerini, belirli bir işkoluna satması lazım. Belediye burayı sadece para makinesi olarak görmemeli. Buradaki dükkanlan bir işkoluna satmakla, İstanbul'un belirli birbölümdeki sorunda ortadan kaldınlır." OECD Türkiye'ye ilişkin raporunda, kamu açıklannın azaltılması gereğini vurguladı OECD'denenflasyonuyarısıMİŞEL PERLMAN PARİS - Merkezi Pariş'teki Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü OECD, Türkiye'de, son zamanlardaki KDV zammı ve kamu sektöründeki açıklar ne- deniyle "enflasyonun 1994'te artabileceği- m, fakat 199fte biraz yavaşlav abileeeği- m" öne sürdü. Örgüt. açıklamadığı enflas- yon oranının "diğer OECD ülkeİerine kı- yasla olağandtşı yüksek bir dözeyde ka- lacağı" görüşünü ıfade etti. OECD'nin geleneksel "Ekonomik Pers- pektifler" raporu, söz konusu tahminlenn "kesin bir şekilde", bütçe politikasırun ger- çek uygulamşına bağh olduğunu behrttik- ten sonra şunlan belirtiyor: "Yetkili ma- kamlar kamu sektöriinün finansai durumu- nu iyileştinneyi başaramazsa. enflasyon, bekienflenden çok daha yüksek olacak ve bu da hükümetin kredibiütesine çok zarariı otabileceği gibi finans piyasasındaki istik- ran tehlikeye sokabitecektir." Örgüt üyesı tüm ülkelere ilişkin tahmin raporunda, aynca, 1993'ün son 3 ayında. kamu sektöründeki zamlar nedeniyle "enf- lasyonun mecburen hızlanacağı" değerlen- dirmesi yer alıyor. Belgede belirtılen diğer bir husus da Türkiye'deki tüketim mallan fiyatlannın, 1992 yılı sonundan beri, yılda yüzde 65-68 arası bir hızla arttığı şeklinde. Raporda. 1992 yılı ortalamasına kıyas- la, TL'nın 1993'ün ilk 6 ayında, yüzde 7.5 oranında değer kazandığı, fakat bunun yılm ikinci yansında "büyük ölçüde tersi- ne döndüğü" ifade ediliyor. Raporda, oranı belırtılmemekle bırliİcte. "kamu sek- töründeki çok büyük açıklar yüzünden, enf- lasyon hızuun çok yflksek kaİacağı" değer- lendırmesı üstünde ısrarla duruluyor. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Ör- gütü (OECD) uzmanlan, Türkiye'deki dunımu özetlerken şöyle diyor: "tç talebin çektiği ekonomik canlanma. 1993'te hızlandı. Bu da mal irhalatının güçlü bir arttşına yol açarak cari dtş bilançonun bo- zulmasma neden oldu. Mali girdikrin artışjna rağmen. kamu sektöründeki açık oldukça önemli bir ölçüde büyüdü ve enflas- yon üzerindeki baskılar güçlü kaldı. Üre- timdeki artış, yeniden, daha dayanılır had- lere ulaşacağa benziyor, fakat kamu sektö- rünün çok büyük açıklan nedeniyle enflas- yonun çok yükseklerde kaunası gerekir". Aynca, raporda iç talepteki olası aza- hşla ücret artışlannın ılımlılıânın stabi- lizasyonu destekleyebileceği kaydedilir- ken 1995 yılına değin, işsizliğın yüzde 10'u aşabileceği ve bunun çahşan nüfus sayısının beklenilenden daha fazla ol- masıyla izah edilebıleceği belirtilmekte. Yine, beklenilenin aksine, 1992'nin ikinci yansında büyük artış göstermiş tu- rizm gelirlerinin "devam etmediğine" dik- kat çekilen OECD raporunda. bunun so- nucu olarak, cari dış acığın hızla büyüdü- ğü ve bunun, 1992'de GSMH'nin yüzde birinden aşağı iken 1993'te yüzde 5'e vara- bileceği kaydediliyor. Öte yandan, GSMH'nin yılda ortalama yüzde 7"lik bir hızla artış kaydedebileceği görüşündeki OECD, bütçeyi olumsuz şe- kilde etkilemiş hususlara da parmak bastı. Bu hususta, raporda. KİTlerdeki durum dikkate alınarak yapılması gereken zam- lann geciktiği, kamu borçlanndaki faiz ödemelerinin ağırlığı, çiftcilere verilen ek tahsisatlar ve 1992 bütçesinde öngörül- müş ödemelenn 1993'e sarkması "başlıca nedenter" olarak göstenhyor. Bu arada. bütçe girdilen. aşağı yukan tahmin edıldı- ği gjbı artn, ancak diğer kamu gelirleriyle ilgili beklenen önemli artışlar, özelleştirme tutarlannın "oldukça mütevazı" bir dü- zeyde kalması sonucu, gerçekleşemedi. Aynca "geçen ydlarda olduğu gibi". kamu istikrazlan tutannın çok yüksek tutulması para politikasına yük oldu. Rapor, öte yandan. yapılan tahminle- rin, Mart 1994 yerel seçimlerinden sonra hükümetin kamu hesaplannda daha ka- rarlı önlemler alacağı varsayımına da- yandığına dikkat çekerken, ömekler arasında. KİTlerdeki harcamalann azaltılmasını ve kamu gelirlerini arttıra- cak önlemler alınmasını sayıyor. Bununla birlikte, vergi reform tasansının büyük olasılıkla 1993'te Meclis'ten gecemeyece- ğini dikkate alan uzmanlar, bu durumun. girdiler üzenndeki etkilerinin 1994'ten sonra hissedileceği görüşünde. Buna karşılık, 1993 sonundan itibaren, özelleş- tirmelerden elde edilen gelirlenn, gecmişe kıyasla daha çabuk artabileceği de ifade edilmekte. Bu noktadan hareketle de kamu sektöriinün fınansman gereksinimi- ne hakim olunabilecek, bu da faiz hadleri- nin baskısını azaltarak gelecek bütçeleri de biraz ferahlatacaktır. OECD'nin Türkiye ile ilgili tahminle- rinde, GSMH'nin. 1994 ile I995'te yak- laşık yüzde 5'lik bir büyüme kaydedeceği belirtilirken direkt yabancı yatınmlann yeniden başlamasıyla güçlenen özel yatın- mlann. ekonomik faaliyeti desteklemeyi sürdürebilecekleri vurgulanıyor. Ehş ticarette tehlike sinyalleri Dış ticarette tablo kararıyor Yılter İhracat (müyon ckîiaf) hhalat (raiyon doiar) İhracatın ithalatı karşılama oranı (*) 1970 588 9471 1975 1.401 4.7384 1980 2.910 i- 7.90T *ft 1981 4.702 8.933 52.6 1982 5.746 8^42 65.0 1983 5.727 9.235^ 62.0 1984 7.133 10.756 66.3 1985 7.958 11.343 70.2 1986 7.456 11.104 67.1 1987 10.190 14.157 72.0 1988 1989 11.662 14.335 81.4 15.792 1990 1 ! ; 12.959 22.302 1991 rl3.593 73.6 58.1 64.6 1992 1-C.715 22/72 64.3 1993* 51.2 *7Mr on ay MURAT ARIN ANKARA - Türkiye dış tica- rette 1980 sonrasının en kötü tablosuyla karşı karşıya. Bu yılın ilk on ayında, ihracatın it- halatı karşılama oraru 1980 sonrasının en düşük düzeyine inerek yüzde 51.2 oldu. Cari iş- lemler açığının yü sonunda yine rekor bir artışla 6 milyar dolar düzeyini aşacağı tahmin edili- yor. 1980 sonrası döneme bakıldı- ğında, ihracatın ithalatı karşıla- ma oranının yüzde 60'ın üze- rinde seyrettiği. 1988 yılında ise yüzde 81.4 oranına yüksel- diği görülüyor. Demirel-İnönü hükümetinin ilk yıb olan 1992- de yine yüzde 64.3'lük bir orana ulaşılmasına karşın, bu yıl itha- latın patlaması, ihracatın ise he- men hemen geçen yılki düzeyde kalması. hem dış ticaret denge- sinde, hem cari işlemler denge- sinde 80 sonrasında yakalanan dengelerin alt üst olmasına ne- den oldu. İthalat ile ihracat arasında bir uçurum oluşması, Türkiye'- nin döviz gelirleriyle döviz gi- derlerinin bilançosunu ortaya koyan cari işlemler dengesine deyansıdı. Cari işlemler açığı, 1980 sonrasında yafnızca 1990 yılında 2 milyar 625 milyon do- lara çıkmış, öteki yıllarda ise 2 milyar dolann altında kalmıştı. Üstelik 1988 yılında, ihracat ile ithalat arasındaki makasın ka- panması dolayısıyla 1 milyar 596 milyon dolar cari işlemler fazlası elde edilmiş. 1989 ve 1991 yıllan da vine fazlayla ka- patılan yıllar olmuştu. İthalat ile ihracat arasında bir uçurum oluşması. Türkiye'nin döviz ^lirleriyle dövizgiderlerinin bilançosunu ortaya koyan cari işlemler dengesine de yansıdı. Can işlemler açığı geçen vıl 1 milyar dolar düzeyinde gerçek- leştikten sonra, bu yıl patlaya- rak ilk dokuz ay sonunda 4 mil- yar 304 milyon dolara yükseldi. 1973-80 arası döneme baktığımızda. ihracatın ithalalı karşılama oramrun yüzde 30 ile 45 arasında izlediği. bunun so- nucunda cari işlemler dengesin- de açıklann geldiği görülüyor. Dış ticaretteki bu dengesizlik Türkiye'nin 1980 öncesinde İLAN SASON ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo: 1993484 Davaa Fesıh Demirel'in davalılar Hazine'yi temsılen Sason Mal Müdürlüğü ve Karameşe Köyü Muhtarbğı aleyhlerine mahkeme- mızde açmış olduğu tescil davasının yapılan açık duruşmasında veri- len ara karan gereğince; Dava konusu yer olan 1- Sason ilçesı Karameşe köyü, Malesore mezrasında kain. doğusu Mahmut EJemirel tarlası, baüsı Emin De- mirel'ın zirai bahçesi, kuzeyi Sason Karayolu ve güneyi Abdurrah- man Demirel tarlası. 2- Yine aynı yer ve mevkide kain. doğusu Kazım Demirel evi, batısı Mahmut Demirel tarlası, kuzeyi Sason Karayolu ve Güneyı Kazım Demirel tarlası ile çevrili her iki taşınmazlannın. Medeni Kanun'un 639. maddesı uyannca davaa Fesıh Demirel adına tapuya tesciline karar verileceğınden. bu yerlerle ilgisı olanın kanuni 3 aylîk süre icerisinde mahkememıze ıtırazkn ılan olunur. 16. 11.1993. Basın: 53453 İLAN BANDIRMA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN SayıNo:1993 20 Davaa tlknur Kamer vekili tarafından davalı Niyazi Kamer aleyhine açılan boşanma davasının yapılan duruşmasında: Sabit olan işbu davanın kabulüne MK.'nın 134. maddesi uyannca Malatya ili merkez ilçe Demek Mahallesi Cilt: 021 02. sayfa 95. kü- tük sıra: 130"da nüfusa kayıtlı Abuzer ve Nazire'den 1958 doğumlu Niyazi Kemer ile aynı yer nüfusuna kayıtlı Ahmet ve Lütfiye'den 1964 doğumlu İlker Kamer'ın boşanmalanna. taraflann müşterek çocuklan 1982 doğumlu Esra ile 1991 doğumlu Yafmur Melek'in ve- layetlerinin davacı anneye verilmesine, her iki küçüğün de her ayın ilk cumartesi ve pazar günleri sabah saat 09.00'dan akşam 17.00'ye ka- dar davalı babada bırakılmak suretıyle aralannda şahsi münasebet tesisine karar verilmiş olupdavalı Niyazi Kamer'in adresi semti meç- hulde olduğundan ilanen tebliğ olunur 30.11.1993 Basın: 53444 İLAN İSKENDERUN KADASTRO MAHKEMESİ EsasNo: 1989 7 Karar No: 1991 97, Davaa Diyap Ünlü vekili Av. Kenan Yüksel tarafından davalı Kla- dis Gazali vs. aleyhine açılan Karahüseyinli Köyü 2633 ve 2638 nolu parsellerin tespitlennın iptali hakkındakı davanın mahkememızde yapılan açık duruşmalan sonunda: Mahkememizde yapılan yargılama esnasında davalılar Apostoli, Hayfa. Burco Huri, Madlen Zirek, Cemıle Hazman. Neda. Lili. Ni- va. Loris. Edvard. Jajk, İvetta, Vera Jarjuora, Olga. Mari. Aleksand- ra. Aleksandra. Mari. Corcet. Duat ve Hint'ın açık adresleri tespit edılememiş olup adlanna ilanen daveüye tebliğ edılmesine rağmen durusmalara gelmediklerinden yargılama gıyaplannda sürdürülmüş ve mahkememızce davaanın davasının kısmen kabulüne-kısmen reddine karar verilerek nizalı 2633 parselin 1730 m2 "sinin davaa Dı- yap Ünlü adına. bu parselden bakiye kalan kısım ile diğer davalı 2638 parselin tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş olup. ış bu karar metninin gazetede yapılacak ilan tarihinden itibaren 15 gün icerisinde temiz edilmesı, aksı takdirde yukanda belırtılen şahıslar yönünden karann kesinleseceğı hususu karar yerine kaim olmak üzere belirtılen davalılara ilanen tebliğ olunur. 53436 ILAN CEYHAN 2. KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN İLANEN DAVETİYE DosyaNo: 1993/25 Ceyhan'ın Soysalh Köyü'ne ait nizaL 389 no.lu parsel hakkında davaa Maliye Hazinesi tarafından davalılar Hanım Soylu ve müşte- rekleri aleyhine açıbniş bulunan kadastro tespitine itiraz davasında davalılardan Fatma Şirin'in adresi tespit edilemediğinden, adına ila- nen tebligat yapılmasına karar verilmiş olup. Davah Fatma Şirin'in 28.2.1994 günü saat 09.00"da Ceyhan 2. Ka- dastro Mahkemesı'nde yapılacak olan duruşmasmda hazır bulun- ması. aksi halde yokluğunda yargılamanın yapılacağına dair tebligat yerine kaim olmak üzere 7201 sayui tebligat kanunu gereğince ilanen tebliğ olunur. Basın: 53463 ciddi döviz sıkıntısı yaşamasına neden olmuştu. Döviz kaynaklan çeşitlen- mesine karşın Türkiye'nin bu büyüklükte dış ticaret ve cari iş- lemler açığıyla kaldıramaya- cağına dikkat çekiliyor. Merkez Bankası yönetimin- de de görev alan Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Ercan Lygur, dış tica- retteki uçurumun, şu üç neden- den kaynaklandığını söyledi: FİTAT ETKÎSİ tthalatın görece ucuz olması, ihracatta ise fiyatın yam sıra teşviklerin yeterince çekici olmaması, den- genin gitükçe bo- zulmasına neden oluyor. EKONOMİK DVRUM Gelişmış ülkelerde iki yıldır süren durgunluk, dış ürünlere, dolayısıyla Türkiye'- nin ürettiği mallara talebı azaltırken, bu ülkelenn Türki- ye'ye ihracat yapma isteklerin- de artışa neden oluyor. Bu yıl Türk ekonomisinin yakaladığı yüksek büyüme hızı incelendi- ğinde ise mal üretiminden gelen büyümenin daha düşük düzey- de kaldığı görülüyor. İmalat sanayıi, tanm ve madencilikte- ki büyüme görece düşük kalı- rken, ulaştırma ve ticaretin ağırlıkta olduğu hizmet sektör- lerinde hızlı bir büyüme gözle- niyor. MAL ÇEŞİTLtLİĞt. Tür- kiye'nin ihracatı tekstil ve de- mir-çelik ürünleri ağırlıkh. Bunlar, bütün gelişmekte olan ülkelerin iddialı olduğu sektör- ler. Rekabet ve dünya ekono- misindeki durgunluk ihracatın hızlı adımlarla gelişmesini önlü- yor. Türkiye'nin ithalatının ise gelişmiş sanayi ürünleri ağırlıkh olduğu gözleniyor. Ekonomi çevreleri. hüküme- tin, Türk Lirası'nı döviz karşısında enflasyon oranında gerileterek dış ticaretteki yara- ya neşter vurmayı planladığına işaret ettiler. Kur politikasıyla ithalatın kısa dönemde frenle- nebileceği. ancak Türkiye'nin kapasite kullammmın yüksek olduğu dikkate alındığında, ih- racat gelirlerinin orta ve uzun vadede artması beklenivor. IŞÇİMN EVRENESDEN ŞÜKRAN KETENCİ Kuşatma Gençlik-Eğitim sayfası için marka fetişizmi üzerin- de çalışıyorduk. Rastlantının bu kadarı olabilir ancak. Amerikan İşçi Sendikaları AFL-CIO'nun Orta Asya ve Kafkasya proje danışmanlığını yapan Jeffrey Ballirv- ger uğradı. Amerika'ya döneceğinden, Nike firması- na yönelik bir boykot kampanyası başlatmayı düşün- düklerinden söz etti. 12 bin Endonezyalı kadın işçinin 2.5 yıllık çalışma sonunda urettıklerı 600 milyon ayakkabı karşılığı aldı- kları ücretin, ünlü basketçi Michael Jordan'a verilen bir yıllık reklam ücretine, 30 milyon dolara eşit oldu- ğunu anlattı. 12 bin işçinin 2.5 yıllık çalışmasına ödenen ücretin eşdeğeri sadece reklamda kullanılan basketçiye ödenen ücret. MTV kanalında günde 2 saatlik bir rek- lam maliyetinin bütününü varın siz hesaplayın hesap- layabilirseniz. Çarklar nasıl dönüyor böyle? Bizim için yaratılan bir malı, maliyetine kar katılarak belirle- nen bir fiyata göre almamız söz konusu değil. Dünya düzeyinde dayatılan bir markayı, üretenin ve tükete- nin alabildiğıne sömürüldüğü dev bir çarkın kuralları içinde seçmek zorundayız. Bir yanda kölelik düzenin- de çalıştırılan kadın ve çocuk işçiler, diğer yanda top- lumsal kimliği, saygınlığı için spor ayakkabıya hiç de- ğilse 50-60 bin lira ödeyebilecekken, 2.3 milyon lira ödemek zorunda kalan genç. Çarkı döndüren ise gi- derek devleşen, artık bir patron tarafından da değil, dini imanı olmıyan paranın kurallarına göre bilgisa- yarların verdiği direktiflerle yönetilen çokuluslu bir şirket • • • Arkadaşımız Askın Elçi ile söyleşiye katılan genç- lerden Mahmut Gümüşel, olayı bir kuşatmaya ben- zetiyor. "Türkiye'yi ve dünyayı sanki uluslararası bir marka örgütü kuşatmış durumda. Bunun hem ekono- mik hem depsikolojik boyutları var" diyor. Markaların büyük karteller ve tekellerin sömürü araçları olduklarını, insanların o kartellerin ürettikleri mallan almayazorlandıklarını, toplumsal tercihin söz konusu olamadığını anlatıyor. Insanları psikolojik ola- rak yönlendiren dev bir organizasyonun sonunda çok büyük kazançlar getirdiğini ve insanlığı sömürdüğü- nü vurguluyor. Yiyecek sektöründe aynı virüsün da- makzevkimizi bile ortadan kaldırdığını. Damakzevki- nin yerini McDonald'a gitmenin aldığına işaret edi- yor. Genç arkadaşımızın sözlerine bizim ekleyecek bir şeyimiz kalmıyor. Ancak paranın dini imanı olmayan kurallarının geçerli olduğu, çokuluslu şirket çıkar- larının her şeyin üstüne çıktığı bir düzende, bu kural- laragöre işleyen bir yeni dünya düzeninde, ınsanlığın başına nelerin gelebileceği korkusu ve kaygısı boyut- lanıyor. Çok değil beş-on yıl öncesinde sadece kurgu- bilim olarak algılanan bazı filimlerdeki gelişmelerin giderek yaşamımızda hızla somutlaşıyor olması kor- kutucu oluyor: Yaşamları düğmelere bağlanmış, bilisayar ve ro- botlar dünyası içinde bir avuç insan. Ve onların ya- şadıkları ayrıcalıklı kentlerin dışında kalmış, düşün- me yetenekleri ellerinden alınmış, insandan çok hay- vana benzeyen, pek çok duyusu ve zekası dumura uğratılmış, ilkelleştirilmiş yaratıklar.. • • • Korkutucu bir gidişten, kuşatmadan kurtulmanın yolları var elbette. AFL-CIO AmeriKa'nın simgesi hali- ne gelmiş, ancak azgelişmiş ülkelerde çok ucuz kadın ve çocuk işçi çalıştırarak karına kar katan, Ame- rikan halkını marka ile sömüren, Amerikan işçisinin de ücretinin düşmesi ve işsiz kalmasının nedeni olan Nike ve benzeri çokuluslu şirketlere karşı kampanya açmayaçalışıyor. Kampanyayı açabilmesi ve başarılı olması sendi- kal bilinç, örgütlülüğüne bağh kalacak. Ve en önemli- si Endonezya'da, başka geri kalmış ülkelerde kölelik düzeninde ve ücretlerle çalışmak zorunda kalan kadı- nlar ve çocuklar bulunduğu sürece, çokuluslu şirket- lerin ucuz işçiliğe doğru üretimi kaydırması, sonunda Amerika'daki işçinin de yoksullaşması, işsiz kalması olgusu yaşanacak. Tıpkı bizde Rus pazarlarının çok ucuz işçilikle üre- tilmiş cam ürünleri ile dolmasının ardından, güçlü bir tekel olan cam sanayiinin krize girmesi ve ücretlerin aşağı çekilmesi eğilimi ile işyerlerinin kapatılması ol- gusunun yaşanması gibi. Ya da marka kuşatması- nda, ucuz işçi cenneti olan ülkemizde bile markalara çok yüksek bedeller ödemek zorunda bırakılmamız gibi. TOBB BAŞKANI YALIM EREZ; ^Sorunlara salıip çıkalım9 MERtHAK İLAN T.C. İZMİR 4. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ 1993,646 Davaa Özlem Atak tarafından davab Durmuş Atak aleyhine açılan boşanma davasında: Davah Durmuş Atak'm Gültepe Mahallesi BağlarCad No: 118 2 Küçükçekmece-Istanbul adresıne yapılan tebligat bila tebliğ iade edilmiş ve yaptınlan zabıta araştırmasına rağmen teblieata eîverişli adresi tespit edüememiş olmakla, dava dilekçesimn ilanen tebliğine karar verilmiş olup yukanda adı ve adresı yazıh davalının duruşma günü olan 1.2.1994 saat 10.10'da mahkememizde hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettırmesi, aksi halde duruşmalara gı- yabında devam edilıp yokluğunda karar verileceği hususlan dava di- lekçesi tebliği yerine geçmek üzere ilan olunur. 8 12.1993 Basın: 49758 ILAN T.C. CEYHAN SULH HUKUK MAHKEMESİ 1993-46 Davaa Hatice Karaoğlu vekılleri Av. Hüseyin Özbek ve Öznur Özbek ile davalılar Güluzar Sökücü ve arkadaşlan arasındaki taksim davasının yapılan açık yargılaması sonunda: E>ava konusu Ceyhan ilçesı, Kurtkulağı köyu hudutlannda kain 15 parsel sayılı taşınmazın taksim davasında davalılar Meryem Sökü- cü (Faydalı). Sultan, Saadettin. Makbule. Leyla. Şükrü. Güluzar, Ferhat. Vahide, Mehmet. Hatice, Ramazan ve Fatma Sökücü bütün aramalara rağmen bulunamadığından ilanen tebligat yapılmasına karar venlmiş olup, davalılarduruşmanın atılı bulunduğu 20.1.1994 günü saat 9.00'da bizzat veya bir vekille temsil ettırmeleri hususu 7201 sayılı kanunun 28. maddesi uyannca ilanen tebliğ olunur. 24.6. Basın: 53205 İLAN T.C. GÖLCÜK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ 1992-20 Esas 1993/462 Karar Davaa Feriha Uzunefe vekili tarafından davalı Hasan Açık aley- hine açılan tapu ıptal ve tescil davasının yapılan açık duruşmalan sı- rasında. davalıya ilan yolu ile tebligat yapıldığından: Mahkememizin 1992 20 esas, 1993 462 karar sayılı karannda (Gölcük Yenımahalle, pafta 11, ada 102. parsel 174 sayılı taşınmaz üzerinde bulunan binanın kat mülkiyetıne göre 10 250 arsa payü 5 numaralı bağımsız bölümün tapu kaydmın 1 >2 hissesinin iptaline. ip- tal edilen 1,2 hissesinin Ramaan kızı 1341 doğumlu Feriha Uzunefe adına tesciline dair karann, Gölcük Yenımahalle, Donanma Cad. Hisar Apt. 18/1 adresındeki davalı Hasan Açık'ailanen tebliğine, teb- liğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karann kesinleşmiş sayılacâğı ilanen tebliğ olunur. 1.12.1993 Basın: 53491 İLAN T.C. MALATYA ASLİYE 3. HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1993 546 Davaa Mehmet Alı Hakverdi tarafından açılan çek iptali dava- sında: Malatya Türkiye İş Bankası A.Ş. Sanayi Sılesi şubesine ait 27256 -no'lu hesapta 3063972 ve 3063971 no'lu çcklerin iptaline karar venl- mesı istenilmıştır. Anılan çeki ellennde bulunduranlann ilan tarihinden itibaren üç ay icerisinde mahkememizin yukanda numarası yazılı dosyasına ib- raz etmeleri. aksi halde çeklerin geçersiz sayılacağı ılan olunur Basın-53471 BODRUM - Türkiye Oda- lar ve Borsalar Birliği Başkanı Yalım Erez, işadamlanmn Türkiye'nin tüm sorunlanna sahip çıkması gerektiğini söy- ledi. Erez, "İstanbul'da oturup Türkiye'nin sorunlanna ah- kam kesmenin" yanlış olduğu- nu belirterek, "TOBB en son olarak Şırnak'ta da birliğini kurmuştur. Sorunlann kay- nağına inmek lazım. İstanbui'- da oturarak ahkam kesmekk bu işler olmaz" dedi. Yalım Erez. dün Bodrum'- da Bodrum Ticaret Odası'nı ziyaret etti. 1977 yılında kuru- lan Bodrum Ticaret Odasına ilk gelen TOBB başkaru un- vanını alan Yalım Erez, ilçe- nin sorunlanyla ilgili bilgi aldı. Havaalanı turizme yarar Bodrumlu işadamlanmn özellikle turizm mevsiminde karşılaştıklan sorunlardan yakınmalannı dikkatle dinle- yenErez'e işadamlan"Havaa- İanı olmadığı için büyük yatırımcılar Bodrum'a gelme- di. Bodrum, kış turizmine geç- mek için 1994 sonunu bekliyor. Bu tarihte yapımı tamamla- nacak olan havaalanının Bod- Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Yalım Erez. • Yalım Erez, dün Bodrum'da Bodrum Ticaret Odası'nı ziyaret etti. 1977yıhnda kurulan Bodrum Ticaret Odasf na ilk gelen TOBB başkanı unvanını alan Yalım Erez, ilçenin sorunlanyla ilgili bilgi aldı. nım'a hem kaliteli turist getir- mesini hem de kış turizmini ha- reketlendirmesini bekliyonız" dediler. Erez de ilk önce Bodrum'un altyapı sorunlannın çözülrne- si gerektiğini vurguladı. tşa- damlannın bu konuda da- yanışma içinde olmasını iste- yen Erez, "Odaların, birbir- leriyle olan temasları arttınla- cak. Türkiye'nin sorunu be- pimizin sorunudur. İşadamı olarak Türkiye'nin tüm sorun- lanna sahip çtkmalıyız"dedı. Erez ve oda temsilcileri, daha sonra Bodrum Kalesi'ne giderek müzeyi gezdiler. Erez, TOBB'nin tüm illere uzandığını belirterek şunlan söyledi: "TOBB. Türkiye'de en son olarak Şırnak'ta odasını kur- du. Bununla örgütlenmediği- miz ü kaünadı. Biz, Türkiye'- nin sorunlannı yerine giderek inceliyoruz. Bu işlere çözüm üretmek tstanbuPda oturarak ahkam kesmekle olmaz." Ege ticaret odalan baş- kanlan dün Bodrum Turmen Otel'de bir araya geldiler. Toplantıda Türkiye'de eko- nomik ve politik gelişmeler değerlendirildi. Toplantıya Yalım Erez de katıldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle