Katalog

19EKİM1993SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Bakü-Ceyhanborulıattıiçiııilk ackm Batılı petrol firmalan, Türkiye'nin önerdiği dört ayn boru hattı rotasının daha ucuz olduğunu saptayan raporu imzalayarak kabul ettiler. Böylece Azerbaycan petrolünün Türkiye üzerinden Akdeniz'e çıkanlmasına ilişkin ilk imza atıldı TOKTAMIŞ ATEŞ HALUKGERAY ANKARA - Azerbaycan petrolü- nün Türkiye üzerinden Akdeniz'e çı- kanlması projelerine ilişkin ilk imza atıldı. Baülı petrol fırmalan. Türkiye'- nin önerdiği dört ayn boru hattı ro- tasının; kendilerinin ve Rusya'nın ter- cih ettiğiyie karşılaştınldığında, daha ucuz olduğunu saptayan raporu, im- zalayarak kabul ettiler. Şimdiye dek yapılan toplanülarda. alternatif maliyetler konusunda görüş birlığı sağlanamamıştı. Raporun. Azerbaycan hükümetine geçtiğimiz hafta iletildiği ve Bakü'nün bu konu- daki karannın beklendiği bildiriliyor. Türk Dışişleri BakanlığYrun, toplantı- lar sırasında "yazılı bir belge" sunarak BM ambargosu nedeniyle halen çalı- şmayan Kerkük-Yumurtalık boru hattının, Bakü-Ceyhan boru hattı dö- şendiğinde "emniyetli bir şekilde açık olacağına ilişkin güvence" verdiğı. öğ- renildı. Londra'daki toplanülara katı- lan Amaco, BP, Unocal, Penzoil, Bo- taş ve Azerbaycan ulusal petrol fir- ması SOCAR yetkililerinin geçtiğimiz haftalarda imzaladıklan raporda, daha önce yapılan saha çalışmalanna dayanılarak sekiz ayn roıanın maliyeti hesaplandı. Sekiz rotadan alüsı, Bakü- Ceyhan arasında petrol boru hatü dö- şenmesini öngörüyordu. Rusya'nın ve Batılı firmalann şimdiye dek tercih et- tiği yol ise iki ayn boru hattı döşenme- sini gerektiriyordu. Birincisi, Bakü- Gürcistan (Poti), ikincisi ise İğneada- Saroz (Trakya) boru hattı. Ham pet- rolün, bu iki boru hatü arasında. Ka- radeniz'de tankerle taşınmasını isti- yorlardı. Seçenekler ve maliyetleri Toplantı sonunda imzalanan rapor- da, seçenekler ve maliyetleri şöyle sap- tandı: 1) Bakü-Nahcıvan-Midyat yoluyla Kerkük-Yumurtalık boru bağlanma seçeneği: 1.7 milyar dolar. 2) Bakü-Nahavan-Siverek yoluyla Irak petrol hattına bağlanma: 2 milyar dolar 3) Bakü-Nahcıvan-Bozova (Urfa)- Ceyhan arasında yeni bir hat dö- şenmesi: 2.7 milyar dolar. 4) Bakü-Gürcistan-Midyat yoluyla Kerkük-Yumurtalık'a bağlanma: 1.9 milyar dolar 5) Bakü-Gürcistan-Viranşehir yolu: 2 milyar dolar. 6) Bakü-Gürcistan-Bozova yolu: 2.8 milyar dolar 7) Birinci ayak: Bakü-Poti (Gürcis- tan) boru hattı: 1.5 mil_yar dolar. İkinci ayak: Saroz-Iğneada (Trak- ya-Ege): 900 milyon dolar. Toplam: 2.4 milyar dolar. Kaynaklar. Türkiye'nin tercih ettiği birinci, ikinci. dördüncü ve beşinci seçeneklerin de yedinci seçenekten daha ucuz olduğunun ortak görüş ola- rak saptanmasının önemli olduğunu vurguluyorlar. Türkiye, toplantı sı- rasında ortaya konan rakamlann ash- nda "çok yüksek" olduğunu savun- makla birlikte, Türkiye'nin tercih etti- ği yollann yedinci seçenekten daha ucuz olduğunun saptanması nedeniyle rapora imza koymuş bulunuyor. Botaş yetkililerinin. toplanular sıra- sında gerçek rakamlann, "ihale dokü- manı" haarlanması aşamasında orta- ya çıkacağıru vurguladığı öğrenildi. Raporun, Azerbaycan'da en üst dü- zeyde ele alınmakta olduguna dikkat çeken aynı kaynaklar, Bakü'nün ve- receği karar doğrultusunda harekete geçileceğini bildiriyorlar. cvmhurlyet'ettnminatdavası Gökkafes'in saMbmn açtığı davaveddeıühU İstanbul Haber Servisi- Beton canavar "Gökkafes"in sahibi Mustafa Süzer'in Mimarlar Odası ile Cumhuriyet gazetesi aleyhine açtığı 2 milyar lirahk tazminat davasında mahkeme, "ret" karan verdi. İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin karannda, İs- tanbul'un doğal ve kültürel zenginliğini tehdit eden Dolma- bahçe'deki "Gökkafes" inşaatı- na karşı Mimarlar Odası'nın yürüttüğü kampanyanın "ka- mu yaranna" olduğu ve odanın "yasal görevleri" içerisinde bu- lunduğu vurgulandı. Aynı kararda, söz konusu in- şaata karşı sürdürülen kam- panvayı kamuoyuna duyuran Cumhuriyet gazetesinin de, anayasa ve yasalardan kaynak- lanan yükümlülüğünü yerine getirdiği. Gökkafes'e yönelik eleştirileri içeren haberlerin di- ğer yayın organlannda da yer M ustafa Süzer'in Mimarlar Odası ile Oımhuriyet gazetesi aleyhine açtığı 2 milyar lirahk tazminat davasında mahkeme, 'ret' karan verdi. aldığı, nitekim bu kampanya ve yayınlara koşut olarak yetkili mercilerce binanm yüksekliği- nin sekiz kata indirildiği ve tüm bu eylemlerin "mesleki ve yasal görev" olarak yapıldığı belirtil- di. Mimarlar Odası İstanbul Şu- besi, mahkeme karannı "çıkar- cı kesimlerin, kente ve çevreye sahip çıkanlann ûzerinde kur- mak istedikleri baskdara karşı bukuksal güvencenin anlamlı bir belgesi" olarak niteledı. DolmabahçeTunzmAŞ. "be- ton canavar, kentsel cinayet, yükseklik korkusu" gibi haber- lerle kendilerinı aşağıladığı ve aleyhte kamuoyu yarattığı ge- rekcesiyle gazetemize ve "ticari itibarlannı karalamaya yöne- lik" tebliğ ve yayınlar yaptıklan iddiasıyla da Mimarlar Odası"- na karşı. 2 milyar lirahk maddi ve manevi tazminat davası aç- mıştı. Ancak Mimarlar Odası İstanbul Şubesi ile gazetemizin imtiyaz sahibi Berin Nadi, Ya- zıişleri Müdürü Fiisun Özbilgen ve haberleri yapan muhabir Remzi Gokdağ aleyhinde açılan TMMOB'den özelleştirıneye nıal beyanı koşulu • TMOB Başkanı Teoman Alptürk, özelleştirilecek kuruluşlarla ilgili bakanlar ile diğer kamu görevlilerinin mal beyanında bulunmalannı ve bu beyanlannı 6 ayda bir yenilemelerini istedi. ANKARA (Cumhuriyet Bö- rosu) - Türkiye Mimar Mühen- dis Odalan Birliği (TMMOB) Başkanı Teoman Alptürk, KİT'lerin özelleştirilmesinin, bürokratlar ve poütikacılar ta- rafından suiistimal edilebileceği kaygısını taşıdıklannı söyledi. Alptürk, özelleştirilecek kuru- luşlarla ilgili bakanlar ile diğer kamu görevlilerinin mal beya- nında bulunmalannı ve bu be- yanlannı 6 ayda bir yenilemele- rini istedi. Alptürk. Cumhuriyet'in so- rulannı yanıtlarken "Özelleşti- rilecek herhangi bir kununla arasında stratejik ilişki bulunan bûrokratlar, hatta bakanlar ve en kücük memunına kadar bü- tün çalışanlann mal beyanında buluıunalarını ve beyanlannı 6 ayda bir tekrarlamalannı istiyo- nız" dedi. TMMOB yetkilileri, genelde özelleştirmeye olumlu baktıkla- nnı, ancak TEK, PTT gibi stra- tejik önemi olan kurumlann Kara\alçıııılaıı konut kredisi müjdesi • Bugüne dek 50 inşaat puanma gelindiğinde verilen krediler, 40 puanda verilecek. Konut kredisi üst sının, 50 milyondan 60 milyona yükseltildi 2 milyar lirahk tazminat davası mahkemece reddedildi. İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, inşaatı başlatan şirketin 1 milyar lira maddi, 1 milyar lira da manevi tazminat talebini şu gerekçelerle reddetti: "Söz konusu inşaat, İstanbul Gümüşsuyıı'nda İTL ile İnönü Stadyumu arasında sade davalı gazete (Cumhuriyet) değiJ. diğer basın organlannda da yayımla- nan tüm İstanbulluların bildiği ve kamuyu ilgilendiren yüksek irtifalı olacağı, çe>re\i. görüntü- yü bozacağı hususunda yaygın söylenti olan bir inşaattır. Tiir- kiye'nin tarihi. coğrafî, turistik öneme haiz doğal >e fıziksel gü- zellikleri kapsa>an ve dünyada da büyük ve güzel şehirlerin ilk sıralannda gelen İstanbul'un do- ğal ve fiziki yapısının > e göriinü- münün daha fazla bozulmaması, yeşil alanlann azalmaması, ye- terince sıkıntı yaratan altyapı hizmetlerinin daha da kötüye gitmemesi gayesi ile davalı Mi- marlar Odası'nın bu bina nedeni ile yaptığı çalışma basma ve ilgili resmi mercilere başvuru >e beya- natlan yasadan kaynaklanan hakkm, kamu yararı nedeni ile icrasında ibaret görülüp kasıt ve haksız fiil unsunı görülmediğin- den, aynca davalılann sahip ve mensubu olduklan gazetedeki neşriyatında anav asa ve yasalar- dan kaynaklanan güncel ve ka- muyu yakından ilgilendiren bir haber mahiyetinde olup manevi tazminatin yasal unsurlanndan hiçbiri gerçekleşmediği gibi, da- vacı tanıklamıın yeterli görül- meyen ifadelerinden başka mad- di zarar oluştuğu ispatlana- madığından. bir an için bu neşri- yat nedeni ile inşaatın yavaşla- ması ya da durması hatta yük- sekliğinin resmi merciİerce azaltılması hususlarının gerçek- leştiği düşiinülse bile, bu eylem- lerin kasten davacıya zarar ver- mek gayesi ile değil, mesleki ve yasal görev icabı kamu y ararına yönelik olması karşısında dava yerinde göriilmemiştir." "Özel Turizm Bölgesi" ilan edilmesınden sonra, İnönü Stadyoımu'nun hemen yanında yapımına başlanan Gökkafes, Turizm Bakanhğı'ndan 44 kat için izin ahnıştı. Ancak daha sonra İstanbul Büyükşehir Be- lediye Meclisi, yapırun İstan- bul'a vereceği zararlan göz önü- ne alarak imar planında kat sınınnı 8 kata indirince. Turizm ve Bayındırhk bakanhklan da inşaatı sekiz katla sınırladı. Bu- nun üzerine inşaata başlayan Dolmabahçe Turizm şirketi, ga- zetemiz ve Mimarlar Odası aley- hine söz konusu davayı açü. Karayılçın, 1994 yüında konut sektöründe 129.7 rrilyon lirahk harcama yapümasının öngörüldüğünü belirtti. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - SHP Genel Başkanı. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçm, konut kredisi verilmesi için ge- rekü inşaat seviyesinin yüzde 50'den yüzde 40'a düşürüldü- p n ü bildirdı. Karayalçın. ko- nutta kredi üst sınınnın 50 mil- yon liradan 60 milyon liraya yükseltildiğini ve krediler için başvuru süresinin de 30 kasım- dan yıl sonuna dek uzatıldığını açıkladı. Karayalçın. dün Devlet Ba- kanı Erman Şahin ve Toplu Konut İdaresi Başkanı Yiğjt Gülöksüz ile birlikte bir basın toplantısı yaparak yeni kredi sistemi ile ilgili açıklamalar yaptı. Karayalçın SHP için ko- nut sorununun çözümünün, eş- zamanlı olarak gelir dağılımı- nının iyileştirilmesi anlamına gcldiğini vurguladı. Karayal- çın, 1994 yılında konut sektö- ründe 129.7 trilyon lirahk har- cama yapılmasının öngörüldü- ğünü belinerek şu bilgileri ver- di: "1992 yılında bu rakam 40.3 trilyondu. 93 yılında 77.6 trilyon oldu. 1994 yılı için öngöriilen ra- kam, konut yatırımlannın yüzde 92.6 oranında artması anlamına geliyor. Bu, çok önemli bir artış. TKI çözüm kredisi adıyla yeni bir krediyi devreye soktu. Şimdü bu kredi uygulamasında değişik- likler vapıyoruz. Bugüne dek 50 inşaat puanına ulaşıldığmda ve- rilen çözüm kredisi. •jimdi 40 pu- anda \erilecek. İnşaat ilerledik- çe bir puan artışı bile çok önemli hareamalar gerektirir. Bu ne- denle bu karar son derece önem- li. Kredi üst sınırı 50 milyon li- raydu bunu da 60 milyon liraya çıkanyoruz. Baş>uru süresini de 30 kasundan yıl sonunla dek uzattık." Karayalçın 5 milyon lirahk altyapı kredisine 5 milyon h'ra da çevre kredisi eklendiğini anı- msatarak "Koalisyon kurul- duğunda konut kredilerinin faizi çok yüksekti. yüzde 74'tü. şündi yüzde 56'ya indirildi. Bu çok önemli. Konut kredilerinin mali- yet içindeki payı da yüzde 50'- İere yaklaştı. Bu son düzenle- meyle değişik adlar altında veri- len krediler 75-80 milyon liraya kadar ulaştı" dedi. Karayalçın, 1992 yıhnda verilen kredilerle 107 bin konutun tamamlandı- ğını, 93 yılında da bu miktara 100 bin konutun ekleneceğini tahmin ettiklerini sözlerine ek- Et, süt ve yumurtayı az tüketiyoruz İstanbul Haber Servisi- Tür- kiye'de hayvanahk sektörünün iflas ettiği ve bunun sonucu ola- rak günde 200 gram et, 1 yumur- ta ve 2 bardak süt tüketemeyen bir toplum haüne geldiğimiz vurgulandı. Veteriner Hekimliği Haftası 151. yıl etkinlikleri dün İstanbul Tabip Odası'nda düzenlenen basın toplannsıyla başladı. 18-28 ekim tarihleri arasında yer alan etkinlikler içinde proteın tüketimi acısından alarm verme- ye başlayan Türkiye'de başta hayvanakk sektörünün sorun- lan ile .veteriner hekimlerinin so- runlannın tartışılacağı bildirildi. İstanbul Veteriner Hekimleri Odası Başkanı E>oç. Dr. Tahsin Yeşüdere, dün düzenlenen basın toplanüsmda ha>-vanahk sektö- rü dünyanın her yerinde devlet desteğı ile kalkırurken ülkemiz- de destekten yoksun sadece yeni veteriner fakültelerinin açı- lmasıyla yeü'nilmesinin büyük bir çelişki olduguna dikkati çe- kerek şunlan söyledi: "İnsanımız yılda 15-20 kg arasında son derece yetersiz mik- tarda et tüketmektedir. Ge- cekondu ve kırsal kesimde ise tü- ketim miktan daha da içler acısı bir durum sergiliyor. Hayv ancüık sektörünün gelişmesine yönelik çabşmalar hükümetlerin icraat poütikaları içinde yer almazken et fiyatlan da inanıhnaz oranda artış göstermektedir. Etin kilosu son birkaç yıl içinde yüzde 400-500 oraninda artış göster- miştiı. Etin kilosunun çok kısa bir süre sonra 125-150 bin liraya vükselmesi kaçınılmazdır. Et, süt ve yumurta ile beslenemeyen bir toplumun geüşmislik düzeyini ya- kalaması beklenemez." özelleştirihnesine karşı oldukla- nnı belirtiler. Siyasetcilerin KTTleri politik çıkarlan için kullandıklannı öne süren yetki- liler, "Siyasetçiler ellerini bu sektörlerden çekerlerse KİT'ler kara geçebilir. Hükümetler. KFrierin girişimci karar alma- larını engeüiyor ve günlük idare- lerine kanşnorlar. Personel po- litikaları siyasetcilerin oy topla- ma ve çıkar sağlama aracı oi- muştur. Üretimde sürekü'liği sağlayacak yetenekli ve bilgili kadrolann oluşması da engelle- niyor" diye konuştular. TMMOB'deki uzmanlar da TEK'te çahşan 67 bin personel arasında gerekli projeleri yapa- bilecek kimsenin bulunmadığı- m, bütün projelerin yurtdışm- daki uzmanlara yaptınldığını öne sürdüler. Uzmanlar TEK ve PTT'nin bu şekilde yavaş ya- vaş özelleştirildiğini kaydede- rek "PTT ve TEK zaten yan özel koDiımda çaltşıyoriar" diye konuştular. YAPI KREDİ K Ü L T Ü R M E R K E Zİ S A L I T O P L A N T I L A R İletişim/Yazılı Basın: Yann üazete Çıkacak mı? Giderek daha da kızışan rekabet ortamında gazetelerin yarını ne olacak? Bu haftaki Salı Toplantısı'nda konu, "Yazılı" Basın". Bu konu, yıl boyunca "lletişim" başlığı altında inceleyeceöjmiz bölümün ilk adımı olacak. Toplantımıza herkes davetli. Y Ö N E T E N UMUR TALU K 0 N U Ş M A C I L A R NEZİH DEMİRKENT GÜNGÖR MENGİ METİN MÜNİR 19 EKİM 1993 SAAT: 18.30 Yapı Kredi Sermet Çifter Kütüpfwnes' Isbklâl Caddesi 285 Beyoğlu 80050 İstanbul Tel: (212) 252 47 00/441 - 245 20 41 Giriş ücretsizdır. YAPI^CKREDi Bask Modeli Ülkemizde bir 'sağırlar diyaloğu' sürüp gitmekte. Herkes ne düşündüğünü karşısındakine aktardığını sa- nıyor, ama karşısındakinin kafası bambaşka bir yerde. Bir türlü 'ortak frekans' tutturulamıyor. Bu olumsuzluk, en alt düzeyden en üst düzeye kadar kendini gösteriyor. Başbakan Tansu Çiller'in 'Bask modeli' ile ilgili söz- leri de aynı kaderi paylaştı. Hangi düzeyde olursa olsun, basınımızın bir bölümü, söyleneni değil anladığmı' ya da 'anlamak istediğini' haber yapıyor. Hatta kimi zaman manşeteçıkarıyor. Üstelik 'atlatma haber' diyerek. Tabii sonunda haberın 'palavra' olduğu anlaşılıyor, ama artık geçmiş olsun. Sayın Çiller'in bu konuda söylediklerini haber yapan farklı gazeteci arkadaşlarımızın yazdıkları farklı şeylerin 'sahr aralarından' anlayabildiğimize göre, Başbakanı- mız 'Bask modelini benimsemek' gibi bir şey dile getir- memiş. Zaten bunu kendileri de ifade ediyorlar, 'şunu bir inceletelim' demişler Ama çevredeki arkadaşları- mız bu sözden farklı anlamlarçıkarmışlarveçıkardıkları anlamı, Çiller'in ağzından haber yapmışlar. Ne kadar büyük birsorumsuzluk, ne kadar büyük bir yanlış... Ama en az bu haberler kadar yanlış olan bir başka husus, bu farklı haberler çerçevesınde kopan fırtına ve başlayan tartışma. Her kafadan birsesçıkıyor. Kimileri, 'Bask modeli bünyemize uymaz' diye ortalığı alevlendi- rirken; kimileri, "Bu model İspanya'da iç barışı sağladı, bizde de sağlar" diye fetva veriyor. "Yahu, şu modeli iyice bir inceleyelim" diyenlerin sesi ise duyulmuyor. Başbakan olsalar bile... Toplumsal bilımlerin amacı, toplumsal yapıdaki deği- şimi anlayabilmek ve bunun 'eğilimlerini' araştırmaktır. Bunu yaparken yöntem olarak dayanabıleceği iki temel vardır: Karşılaştrma' ve 'tarihsel süreç'. Toplumsal bilimlerin laboratuvarı yoktur. Ancak ta- rihtekl benzer olayları inceleyerek' ve üzerine eğildiği konuda başka yerlerle 'karşılaştırmalar yaparak' de- neme-sınamayı başarabilir. Ve ancak bunu yaparsa bir ölçude bilimel' olabilir. Ve ancak bunu yaparsa, anlamlı öneriler geliştirebilir. Ispanyanın, Bask bölgesinde ve Katalonya'da ortaya çıkan ayrılıkçı akımları nasıl etkisiz bir hale getirdiği, Türk siyaset bilimcileri için incelenmeye değer bir konu- dur. Zira daha işin başında, ortak birtakım noktalar oldu- ğunu varsayabiliriz. Benzer bir öneri, örneğin Güney Af- rika Cumhuriyeti için yapılsaydı. gülergeçerdik. Bu konuda ilk yapılması gereken şey Bask modelinin (ya da Ispanya anayasasının) ayrılıkçı hareketleri ger- çekten etkisiz hale getirip getirmediğine bakmaktır. Eğer bu konuda olumlu bir izlenim edinebilirsek, araştır- malarımızı sürdürebilirız. Daha sonra bakıiacak hususlar; ayrılıkçı hareketin da- yandığı etnik grubun yapısı, nüfusu, genel nüfusaoranı, sosyo-kültürel ve ekonomik yapılan, ülke içindeki dağı- lımları, güçleri. dış destekleri vb olacaktır. Daha sonra ispanya tarihi ve özellikle yakın tarihi ele alınarak ayrılıkçı hareketin zaman içindeki gelişimi in- celenmelidir. Ancak böyle bir model incelenirken sade- ce ISDanya örneğine ve günümüz ispanyası'na bakmak da yetmez. Sonu hüsranla biten Yugoslavya'ya da şim- dilik başarılı görünen Hındistan a da bakmak gerekir. Ve sonunda elde edilen bulgular, Türkiye'nin koşulla- rıyla karşılaştırılır. Ve 'olabilir' ya da 'olamaz' gibısin- den bir sonuca varılır. Burada bile asla 'okır' ya da 'ol- maz' denemez. ı Türkıyede her kafadan bir ses çıkıyor, ama hiç kimse nesnel verileredayanmıyor. Türkiye'deki ayrılıkçı hare- ketin en etkili örgütü olduğu anlaşılan PKK'nın talepleri- nin ne olduğu bile bilinmiyor. Yıllardır PKK'nın ve öca- lan'ın 'propaganda' amacıyla yaptığı görüşmeleri; *ga- zetecllik başarısı' sanan ya da topluma böyle yutturan bir dizi değerlı gazete ve televizyon muhabiri var. Yazdı- kları her şeyi okudum, çektikleri her röportaj filmini izle- dim. Yuvarlak lafların ve sohbetin dışında hiçbiri, "Arka- daş, sizin somut olarak talebiniz ne" diye sormadı. Bu sorunun yanıtı Öcalan ın yazılarında da yok. Tüm bunlar bir yana, bir çözüm önerisi geliştirmek için gereken en temel veriden de yoksunuz. Türkiye'- deki Kürt kökenli vatandaşlarımızın sayısı bile belli de- ğildir. ABD kaynakları 7-8 milyon diyor, Alman kaynakla- rı 18-20 milyon. Bizim kaynaklara gelince, çıt yok. Herkes konuşuyor, ama çoğu boş laf. Bir kan gölü için- de debelenip duruyoruz. Hak-İş'in 18. kuruluş yıldönömü • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Hak-İş Konfederasyonu'nun 18. kuruluş vıldönümü. 22-24ekim günlerindeçeşitli etkinliklerle kutlanacak. Etkinlikler, Hak-İş Genel Başkanı Necati Çelik'in Bü>ük Ankara Oteli'nde 22 ekim günü yapacağı konuşmayla başlayacak. 23 ekimde, Prof.Dr. İIberOrtayirnınyöneteceği'"YolsuzluklarveSistem" konulu bir panel yapılacak. Panele konuşmaa olarak Prof.Dr. Toktamış Ateş, gazeteci-yazar Necati Doğru. Dr. Hikmet Özdemir ve Doç.Dr. Şükrü Karatepe katılacak. Kutlama etkinliklerinin üçüncü gününde yapılacak olan "Yeni Sendikal Arayışlar ve Hak-îş" konulu panelı Prof.Dr. Nusret Ekin yönetecek. Panelde Prof.Dr. Toker Dereü, Prof.Dr. Fevzi Demir, Zülfü Dicleli. Dr. Erdinç Yazıcı ve Hak-İş Genel Eğitım Sekreteri Salim Uslu birer konuşrna yapacaklar. İzmip'den eğitime 50 rmlyarlık katkı • İZMİR (AA) - Yılbaşından bu yana İzmirliler'in milb' eğitime yapüğı bağış miktannın 50 milyar liraya ulaştığı bildirildi. Izmir Valisi Kutlu Aktaş, un fabrikası sahibi Nuri Dedeoğlu'nun Gaziemir Sarnıç Köyü'nde yapüracağı okul için 5 milyar lira bağış yaptığını belirterek "Ocak ayından itibaren İzmirli hayırsever vatandaşlanmız milli eğitim için 50 milyar lira bağış yaptılar" dedi. İlkokul ve Anadolu liselerine hazrlık •İZMİR (AA) - İlkokulun amacının temel eğitim vermek olduğunu belirtilerek çocuklan Anadolu liselerine haarlamak ijjin aşın bilgi yüklemesi yapılmaması istendi. Dokuz Eylül Universitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. fhsan Turgut, bazı ilkokullarda Anadolu liselerine hazırlık amacı ile 5 yıla yayılması gereken eğitim programının, ilk 3 yılda çocuklara verildiğini söyledi. Turgut, 5 yıllık eğitimin 3 yıla sıkışünlması ile çocuklara aşın bilgi yüklendiğini anlatü. Prof. Turgut, "Duygu dünyası gelişmeden, çocuğa zihinsel ollırak aşın yüklenmek çeşitlı olumsuzluklara neden olur. Çocuk bu dönemde rahat bırakılmab ve kendi mantıgı ile gelişim sürecine uygun olarak çalışma programını kendisi belirlemelidir" diye konuştu. • MERSİN (A.4) - Mersinde piyasaya sahte ABD Dolan sünnek isteyen birşebeke ortaya çıkanldı. İçel Emniyet Müdürlüğü Mali Şubeekipleri, Mezitli ve Delicay'da yaptıklan operasyonlarda, 250"si 100'lük. 50"si 50'lik toplam 300 adet sahte ABD Dolan ele geçırdiler. Sahte dolarlarla ilgili olarak Eyüp Özdamar. Fahrettin Yıldız, Galip Akin ve Ahmet Nuri Yolkulu'nun gözaltına alındığını, ola_yla ilgili soruşturmanın sürdürüldüğünü biîdırdi. Öte yandan Balıkesir'de gerekleştirilen bir operasyonda, 2 kilo 320 gram esrar ele geçirildi. Olayla ilgili Mehmet Tekiner, Ali Dobra ve Ramazan Elbezer adlı sanıklar. ilk sorgulan sonucu tutuklandılar.