Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
228 OCAK1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Anayasa Mahkemesi'nde kapatılması içindava açılan HEP, savunmasını hazırladı:
Gerekçe, Küıt sözcüğünde gîzli• TCK'nın 125. maddesine muhalefet ettiği
gerekçesiyle kapatılması için dava açılan
HEPİiler, konuşmalarda, "sadece Kürt ve
Kürt halkı deyimleri kullanıldığı için bu
davanın açıldığını" öne sürdüler.
"ç Politika Servisi- Anayasa
Mahkemesfnde 'kapattlma"
davası görülen HEP. verdiğı
yazılı savunmada. parti tüzüğü
ve programının dava konusu
olmadığını belirterek. "Tüm
suçlamalann yapılan konuş-
malardan kaynaklandığını" be-
lirtti. Haklannda dava açılan
HEP'liler, konuşmalarda da
suç unsuru bulunmadığmı ifade
ederek, "sadece Kürt ve Kürt
halkı deyimleri kullanıldığı için
bu davanın açıldığmı" öne sür-
düler.
HEP hakkında Anayasa
Mahkemesi'nde, 1991 haziran
ve 1992 aralık ayında. Ankara'-
da yapılan olağan ve olağanüs-
tü kongrelerinde, bölücülük
propagandası yapıldığı ve
TCK'nın 125. maddesine mu-
halefet edıldiği gerekçesiyle,
partinin kapatılması istemiyle
dava açılmıştı. Dava nedeniyle,
Anavasa Mahkemesi'neverilen
ve Avukat Murat Bozlak.Faik
Candan imzalanru taşıyan yazı-
lı savunmada; Siyasi Partiler
Yasası'nın, Anayasa'ya aykın
olduğu istemlerinin, Anayasa'-
nın 15. maddesi nedeniyle ka-
bul edilmediği belirtildi. Savun-
mada, geçicı 15. maddenin "ge-
çici' bir madde olduğu ve bu
maddenin 6 Arahk 1983 tari-
hinde TBMM Başkanhk Di-
vanj'nın oluşmasıyla ortadan
kalküğı öne sürülerek özetle
şöyle denıldi:
"Geçici bir maddeye sürekli-
lik kazandırmak, hukuk devleti
nitelığiyle bağdaşmaz. Geçici
maddeler, olağanüstü bir dö-
nemden, olağan bir döneme ge-
çişi sağlamayı amaçlar. Ola-
ğanüstü dönemin, yasama iş-
lemlerine sürekli dokunulmaz-
lık tanımak, olağan dönemlerin
hiç gelmemesini, olağanüstü
dönemlerin sürekliligini bera-
berinde getirir. Diğer taraftan,
geçici 15. maddenin kaldınlma-
sı için bizzat hükümet tarafın-
dan başlaülmış ve kamuoyuna
yansıtılmış bir çalışma mevcut-
tur. Kaldınlması an meselesi
olan ve anayasaya aykın olan
15. maddenin uygulanmaması
gerekir."
Toplam 18 konuşmanın da-
va konusu yapıldığı belirtilen
savunmada, "Parti tüzüğü ve
programı dava konusu degildir.
Partinin yetkili kuruUannın
herhangi bir karan da dava ko-
nusu edilmemiştir. Bu dava
parti genel başkanlan, genel
başkanvekili ve genel sekreter-
lerin konuşma ve demeçlerine
dayanılarak açılmıştır" denildı.
Savunmada, konuşmacılann
birlik ve beraberlik fıkrini özel-
likle işledikleri ifade edilerek şu
göriişe yer verildi:
"Cumhuriyet Başsavcıhğı,
iddianame ve esas hakkındaki
mütalaasında. Kürt sözcüğü-
nün geçtiğı her satır ve cümle-
nin altını çizerek vurgulama
japmıştır. Iddianamede esas
hakkındaki mütalaada "Kürt-
Kürt halkı' sözcükleri, bölücü-
lükle, ülkeyı bölmekle eş an-
lamda görülmüştür. Parti aley-
hindeki tüm suçlamalann te-
melini de bu iki sözcük "Kürt-
Kürt halkı' sözcüklen oluştur-
maktadır. Suçlama budur."
Savunmada. iddıanamenin
mantığının 70 >illıkresmiideo-
lojinin yansıması olduğu vur-
gulanarak, dava nedeni olan
kongrelerde parti yetkilileri dı-
şmda yapılan konuşmaiardan,
kendilerinin sorumlu tutulama-
yacağı belirtildi.
Savunmada, aynca "Mahke-
menizin, siyasi partilerin ka-
patılmasımn demokraükleşme
sürecini uzatmaktan başka bir
işe yaramadığı gerçeğinin gözö-
nünde tutarak, özellikle huku-
kun genel ilkelerine, demokra-
sinin evrensel kurallanna ve
Türkiye'nin imzaladığı ulusla-
rarası sözleşmelere dayanarak
hukuki mesnetten yoksun işbu
davayı reddedeceğı ınancında-
yız" dedi.
Sezgin, faili meçhul cinayetleri soran HEP Milletvekili Sakık'ı bölücülükle suçladı
Meclis'te Sakık-Se^iıı• İçişleri Bakanıİsmet Sezgin, Türkiye Büyük Millet Meclis'inde faili meçhul
cinayetlerin neden aydınlatılmadığını soran Sakık'a, "Önce bölücü
olmadığını kanıtlasın" yanıtını verdi. 'Vedat Aydın'ı, Musa Anter'i, İzzet
Kezer'i ve Gaziantep'te ağabeyimi kimler öldürdü?' diye soran Sırn Sakık'tan
sonra kürseye gelen içişleri Bakanı Sezgin, "Bu arkadaşımız önce PKK ile
ilişkisi bulunmadığını söylesin. HEP miletvekileri önce yakınlannı dağdan
indirsinler"dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- İçişleri Ba-
kanı İsmet Sezgin TBMMde yaptığı konuşma-
da, faili meçhul cinayetlenn neden aydınlatıl-
mak istenmediğini soran HEP Muş Milletvekili
Sım Sakık'a verdiği yanıtta, "Sırn Sakık bizi
bölücü olarak nitelemesın. Önce bu kürsüye çık-
sın. kendisinin bölücü olmadığını. PKK ile iliş-
kisi bulunmadığını söylesin. Bu arkadaşlanmız-
dan bazılan. önce yakınlannı dağdan indirsin-
ler" dedi.
! İçişleri Bakanı İsmet Sezgin
HEP Muş Milletvekilı Sım Sakık. TBMM Ge-
nel Kurulu'nda yapuğı gündem dışı konuşma-
da. hükümetin Doğu ve Güneydoğu Anadolu
Bölgesi'nde meydana gelen olaylar üzenne ka-
rarlıhkla gidemedığini öne sürdü. Başbakan Sü-
leyman Demirel'in faili meçhul 3 cinayet kaldığı-
nı söylemesıne karşın. Güneydoğu Anadolu
Bölgesi'nde bu rakamın 400 civannda olduğunu
öne süren Sakık, "Vedat Aydm'ı, Musa Anter'i,
İzzet Kezer'i, Gazıantep'te ağabeyimi kımler öl-
dürdü?" dedi. Sakık. faili meçhul cinayetlerin
neden aydınlatılmak istenmediğinin açıklanma-
sını istedi.
İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, Sakık'ın konuşma-
sına verdiği yanıtta. hükümetin faili meçhul ci-
nayetlerin bir bölümünün çözümünde başanlı
olamadığını söyledi. Sezgin. "Bunun nedenini
benim kadar Sım Sakık da biliyor. Başbakan
"Üçü dışında cinayetler çözüldü', sözünü Gü-
neydoğu dışında büyük şehirlerde meydana ge-
len olaylar için söylûyor" diye konuştu.
Güneydoğu'daki faili meçhul cinayetlerden
sonra ne görgü tanıklannm ne de maktül yakın-
lannın güvenlik güçlerine bilgj verdiğini, buna
rağmen güvenlik güçlerinin gecesini gündüzüne
katarak failleri tespit etmeye çalıştığını belirtti.
Faili meçhul cinayetlerin araştınlması sonucu,
bu cinayetlerin bir çoğunun PKK ile Hizbullah
arasında çıkan kavgadan, iç çekişmeden veya et-
ki tepki olayından kaynaklandığını öne sürdü.
HEP milletvekillerinın Türkiye'de olduğu gibi
Avrupa'da yayınlanan gazetelere, Türkiye
Cumhuriyeti aleyhine demeçler verdiklenni bil-
diren Sezgin. şunlan söyledi:
"Bu olaylann çözumünde herkesten yardım
beklıyoruz. Sım Sakık bizi bölücü olarak nitele-
mesin. önce bu kürsüye çıksın kendisinin bölücü
olmadığını. PKK ile ilişkisinin bulunmadığını
söylesin. Bu arkadaşlanmızdan bazılan, önce
yakınlannı dağdan indirsinler. Biz. devletin tek-
liğine. ülkenin bütünlüğüne karşı mücadele
edenlere karşı mücadele edıyoruz."
Sevgili
UĞUR MUMCU'yu
yitirdik.
Laikliğe, özgür uluslara, hukuk devletine,
r . . , insan haklanna karşı olanlar!
,,h&$ç$» dempkrasi ajeşini binlerce Mumcu
olarak yüreklerimizde ve bilincimizde
kuşaktan kuşağa taşımaya devam edeceğiz!..
İnatla... Onurla... Sevgiyle...
Sizlerin çağdışı kalmış beyinlerinizi aydmlık
yarınlara gömene dek!...
ANKARAU TLRİZM ÇALJŞANLARI
Nazım Bilgin. Murat Yavuz, Hüseyin İzgin,
Halil Özdemir. MUslUm Ateş, Ülkü Şahin,
Turan Çiftçi. Yasemin Ünal, Zeynep Gürel,
Ekrem Odabaş. Ayla Yayla. Ferhat Erçeri,
İdris Özenç, Şenol Çepni, Atila Ayten, .
Seyfettin Baş, Aziz Yurt, Bektaç Cevher,
Süleyman Doğan, Ali Rıza Çorbacı.
BAŞSAĞLIĞI
Demokrasi, laiklik ve insan haklarının yiğit savunucusu
hukukçu-gazeteci-yazar
UĞUR MUMCU'yu
alçakça bir saldırı sonucu yitirmenin aası içindeyiz.
Ulusurnuzun başı sağolsun.
ANKARA ÜNtVERSÎTESt ZİRAAT FAKÜLTESİ
ÖĞRETtM ÜYELERİ
Numan Akman. Suat Akaoy, Mıutafa Arlı. Mükerrem Anlan.
Sevinç Asal. Ytteel Açkın, Dogan Ata>, Fikri Aydın, Fırat
Cengiz, Ha>ran Çelem, Sedat Dönmeı. Havrettin Ekiz. Aziz
Eltfi, Ajhan EIiçin, Ahmel Eraç, Selahanin EraJıtan. Recaj
Ercan. Doğan Erdogan. Mehmet Ertufrnl. Didar Eaer, Çetin
Fıratlı. Bahri C«kçeba>. Turan Güne«. Oktay Gttrkao,
Özdemir Hancıo^ln. Koray Haktanır. Ferhan Hatipoğla,
Mahanuner Kayıhan, Rahmi Keskin, Neşet Kılınçer. Gülten
Köksal, tlhami Kölual. Ekrem Kttn, Ziya G. Mülayim. Rıfat
Okuyan, Aydın Öneş, Haıım Özkaya, Yaksel Oıtan. Halün
Pen-in. Selçnk Seçer. Emel Sezgin. Cemal Taluğ. Haaan
Tatbdil. M. Ali Tokföz, Ayhan Tufan. Neıihe Tnnail, Tumer
Uraz, Meün Yeldan, >nrettin Yüdırak.
BAŞSAĞUĞI
Atatürk ilke ve devrimlerinin
yılmaz savunucusu, Türk basınının
erdemli temsilcisi, eşsiz insan,
gazeteci-yazar
UĞUR MUMClPnun
alçakça öldürülmesini kınıyoruz.
Türk ulusuna ve ailesine başsağlığı
dileriz.
ŞÜKRÜ BARUTÇU
MEHMET KESKİN
EROL BARUTÇU
Beynini, yüreğini ve kalemini,
demokrasinin tüm kurul ve kuralları ile
yaşama geçirilmesi savaşına adamış,
laikliğe karşı akımların ülkemiz için
oluşturduğu tehlikenin önemini ve
büyüklüğünü ısrarla ve cesaretle
vurgulamaktan şaşmamış, hukukçu ye
UĞUR
MUMCU'nun
haince katledilmesini nefretle kınıyoruz.
SAYIŞTAY MENSUPLARI
Atatürkçü düşüncenın, cumhuriyetin, demokrasinin yorulmaz
ve yılmaz savunucusu
UĞUR MUMCU
24 Ocak 1993 pazar günü alçakça öldürüldü. Uğur
Mumcu'nun Türk ulusu uğruna yasamını teblikelere koyarak
surdürduğü soylu savaşımını tarih, layık olduğu yere elbette
koyacaktır. Üç yıl içinde Profesör Aksoy, Doçent Üçok,
gazeteci-yazar Emeç, araştınnacı-gazeteci Dursun ve dünkü
Mumcu cinayetleri, Türk ulusunu dünyada layık olduğu
uygarlık düzeyine göturme uğraşlannın ışığını söndürme,
yolunu ve hızmı kesme girişimleri olduğu açıktır.
Çağdaş, laik ve aydınlık demokratik yolu ulusumuza
kapamak isteyen, bilimin ışığından yoksun ortaçağ
saplantılannın tutsağı durumundaki iç ve dış odaklaı
karşısında uyanık olmak, başıa Büyük Millet Meclisi olmak
üzere bütün siyasal kurumlann ve toplumsal örgüüerin ivedi
ve önde gelen bir görevi olma niteliğine ulaşmış bulunuyor.
Ulusumuzun ve cumhuriyetimizin geleceğini aymazlıkiarın
degişmez katı kurallaruun tutsakhğına çekmek isteyenlere
karşı bütün demokratik ve ilerici güçlerin hayır demeleri,
tarihsel ve kutsal bir göreve dönüşmüştür. Bilimin ve
sağduyunun öncülügünde Atatürk'e layık kuşaklar olarak ve
yıidırma amaçlı haiuliklere aldınnadan yolumuza devam
etmek zorundayız. Aydınlık ve çağdaş Türkiye için. "Ey
Türk gencliği..."
BtRLEŞMİŞ MİLLETLER TÜRK DERNEĞt
Atatürk devrimlerinin yılmaz savaşçısı
UĞUR
MUM€U?yu
kaybettik, acımız sonsuzdur.
Kalemlerimiz ve tebeşirlerimizle bilim ve
aydınlık yolundaki mücadelesini
sürdüreceğiz. Ülkemizin giderek daha
ileri günlere kavuşacağmdan kimsenin
şüphesi olmasın.
ODTÜ-KİMYA BÖLÜMÜ
MENSUPLARI
Cumhuriyet ve demokrasinin cesur
savunucusu
UĞUR
MUMCUVu
alçakça bir cinayetle kaybetmenin
üzüntüsünü duyuyor, terörü şiddetle
kınıyoruz.
H.Ü.T.F. ÇOCUK HAST4NESİ
ASİS1AMARI
Atatürk Ilkelerinin,
Demokrasinin ve Doğruluğun Yılmaz
'Mumu*
UĞUR MUMCU'nun
katledilmesini kınıyoruz.
Mücadelen Laik Türkiye nin
Aydınlığı, Bütünlügü İçin Sönmeyen Bir Işık
Olacaktır.
GÖRSEL YAYINLAR ÇALIŞANLARI
"...Bu konular hiç aydınlanmadı. Bu gidişle de
bundan sonra da aydınlanacağı yok..."
"... Yoksa 'devlet' dediğimiz şu büyük aygıta
takılan başka susturucular var da biz mi bu
susturuculan bilemiyoruz!"
YERİN KOLAY
DOLDURULAMAYACAK
ODTÜ MATEMATİK BÖLÜMİJ
Demokrasi ve laikliğin yılmaz savunucusu
UĞUR MUMCU'yu
kaybetmenin acısı içindeyiz.
Cumhuriyet aüesinin ve tüm demokratlann başı
sağolsun.
ARAPGİR ONAR KÖYÜ KALKBVDIRMA
VE YAŞATMA DERNEĞt
Demokrasi, insan haklan, laikliğin, bilimin yümaz
silahsız savaşçısı, seni katledenler susturduk sandılar. 24
ocakta bir
UĞUR MUMCU
vardı, şimdi milyonlarca UĞUR MUMCU var. Verdiği
mücadele hedefıne ulaşacak, bunu sen de biliyorsun.
S.S. 1 NOLU BAŞMAKÇI TARIMSAL
KALKEVMA GÜL KOOPERATtFİ
BAŞMAKÇI/AFYON
POLİTİKA GÖNLÜĞÜ
HİKMET ÇETtSKAYA
Uğur'u Yüreğimize
Gömdûk..
Ankara'ya yağmur yağıyor...
Kızılay da bir insan yumağı az sonra bir sevgi seline
dönüşüyor. Ardından, yatağından taşan bir ırmak olu-
yor...
Sevgifi Uğur'u son yolculuğunda yüreğimize gömme-
yehazırlanıyoruz.
Insanlar ağlıyor. Gazeteye otelden yürüyerek geliyo-
rum. Içimde anlatılması güç duygular var...
Yıl, yanılmıyorsam 1968 ya da 1969 oJmaJı. Ama aylar-
dan ağustos. Necmettin Giriflioğlu, Aliağa'da vurulmuş-
tu. Işte ilk kez o zaman karşı karşıya gelmiştik Uğur'la...
Kaç yıl geçmiş aradan?
Tam25yıl...
1975 yılından bugüne dek aynı gazetedeyiz...
Oda, bir 18 yıl...
önceki gece Ankarada Karlı Sokak'ta, Uğur'un öldû-
rüldüğü yerdeydim...
Vine yağmur yağıyordu. Saat 21.00'di. Yüzlerce insan
meşalelerin altında türküler söylüyordu. Uğur'un sevdi-
ği, zaman zaman mırıldandığı, otomobilinin teybinde
çaldığı türküler...
Genç, yaşlı her kuşaktan, her insan yağmura karşın
Karlı Sokak'taydı. Yurdun dört bir yanından gelmişti ço-
ğunluğu...
Bir genç konuşuyordu tam bu sırada:
"Ben Trabzonluyum... Demokrasi içingeldim..."
24 ocak pazar gününden beri Türkiye'de yer yerinden
oynamıştı. Insanların üzerinden ölü toprağı kalkmışb.
Ama ben yine de soruyorum:
"insanların kulaklarındaki pasın silinmesi için Uğur'un
alçakça öldürülmesi mi gerekiyordu?'
•
Ankara Bürosu tıklım tıklımdı dün sabahın erken saat-
lerinden itibaren. Istanbul'dan arkadaşlarımız gelmişti.
Cumhuriyet dostları hepsi oradaydı.
Pencereden dışarıya bakıyordum. Kızılay Bulvarı do-
lup taşmıştı. Alkışlar dinmek bilmiyordu...
Saat 9.05'te Uğur'un tabutu geidi. Yer yerinden oynu-
yordu sanki. Yüz binin çok üzerinde insan yeri göğü yıkı-
yordu:
"Uğurlarölmez... Laik Türkiye... Katiller bulunsun.he-
sap sorulsun... Kahrolsun irtica, yaşasın özguriükier..."
önce llhan Selçuk. ardından Başbakan Yardımcjsı ve
SHP Genel Başkanı Erdal Inönü konuştu. Sonra Uğur'un
tabutu cenaze aracına kondu. Bir insan seli Kızılay Bul-
varı'nda taştı.
Artık Uğur gidiyordu. Yüreklerde bir sevgi ırmak olup
coşuyordu.
Kimin adına?
Demokrasi, laiklik, hukuk devleti, Atatürk devrim ve il-
keleri için...
Ne demişti ilhan Selçuk konuşmasında?
Şöyle:
"fıcaba bu ölüm acısı geçtikten sonra, yara kabuk
bağladığı zaman siz dağılacak mısınız? Yoksa bunu, bu
duyguyu, bu tepkiyi, bu bilinci örgütleyip kurumsallaştı-
rıp geleceğin güzelim Türkiyesi'nin harcını atabilecek
miyiz? Ne yapacağız?.." , j
Işte asıl sorun buydu? ' ,','
<x
J
' Uğur'un ölümü karşısında ayaga kalkanTuVkiyfe'de bi-,
zim insanımız bundan sonra ne yapacaktı?
Duyguların bilince yans/madıöı sürece hiçbir şey ol-
maz. Bizi her ölüm birleştirir ve duygusallaştırır, sonra
her şeyi bir anda unutursak gelecege güvenle bakama-
yız...
•
Ankara'ya yağmur yağıyor...
Anılar geciyor gözlerimin önünden dün gibi...
Bugün günlerden 28 ocak perşembe...
Gecen hafta bugün saat 16.00'da gazetede Nadir Na-
di'nin odasında birlikteydik Uğur'la...
Sevgili Uğur bugün yok artık. Ama onun düşüncelerini
taşıyan Cumhuriyet var. Uğur'un kişiliği yaşıyor...
Türkiye'nin demokratik güçlerine de bu asamadan
sonra büyük görev düşüyor. Bireysel çıkarlardan arınıp
akılcı bir yol izlemeleri, daha kapsamlı politikalar üret-
meleri gerekiyor...
Sadece ölümlerde bütünleşmeyelim bundan böyle...
Atatürk devrimlerinin ve laikliğin, çağdaş ve
demokratik Türkiye'nin savunucusu, büyük
araştırmacı-gazeteci-yazar
UĞUR MUMCU'nun
katledilmesini nefretle kınıyoruz.
Ailesine, Cumhuriyet gazetesi çalısanlanna,
tüm savunuculanna başsağlığı diliyoruz
(ÜNAK)
ÜNtVERSİTE VE ARAŞTIRMA
KÜTÜPHANECİLERİ DERNEĞİ
BAŞSAĞUĞI
Değerli basın emekçisi, demokrasi âşığı
UĞUR MUMCU'nun
ölümünü teessürle öğrenmiş bulunuyoruz. Bu alçakça
saldırıyı lanetliyor, aüesinin, basın emekçilerinin ve
tüm demokrasi güçlerinin acısını paylaşıyor ve
hepimizin başı sağolsun diyoruz.
YAPI-YOLSEN
MERKEZ YÖNETtM KURULU
BAŞSAĞUĞI
Demokrasi, insan haklan, hukukun üstünlüjü ve Atatürk
ilkelerüun yılmaz savunucusu, çalışanlann örgüüenme
mücadelesinin kararlı destekçisi, dttrüst ve cesur insan,
hukukçu, gazeteci-yazar
UĞUR MUMCU'yu
alçakça bir saJdın sonucu kaybctmiş buhiDuyoruz, acımız
sonsuzdur.
tL-SEN
tLLER BANKASI ÇALJŞANLARI SENDtKASI