Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23 OCAK1993 CUMARTESİ CUMHURIYET SAYFA
KULTUR 11
Çocukresimleri
yarışması
• Kültür Senisi - Gazian tep
Şahinbey Beledıyesı.
kuruluşunun dordüncü vıîı
kutlamalan nedenıv le bu yıl
da bir ulusal çocuk resimleri
yanşması düzenledi Seçicı
kurulunu HamıtKınaytürk.
Doç. Dr. Kava Özsezgın,
Reha Yalnızcık. Muammer
Durmuş, İncı Ağyüz, Aysel
Sayın, Mızyal Karabiber
Nacaroğlu, Yusuf Ağar ve
N'ılgün Yıldız"ın oluşturduğu
_ anşma, ilkokul 1,2,3,
ilkokul 4,5 ve orlaokul 1,2,3
sınıflan olmak üzere üç
kategoride düzenlenıyor.
"Yaşamak İstedığiniz
Çevre" konulu yanşma,
25x35 cm resim kağıdına
yapılacak ve yanşmaya en
çok üç resimle
katılmabilecek. Birinciye 1
milyon. ikinciye 750 bin.
üçüncüye 500 bin lıralık ödül
venlecek yanşmaya katilmak
isteyenlerin yapıtlanm en geç
26 mart tarihıne dek
Şahinbev Belediyesi
Gaziantep adresıne
göndermeklen gerekiyor.
Kültür
Bakanlığı'ndan
destek
• ANKARA(AA) - Kültür
BakanbğYnm Almanya'daki
Türklerin kültürel
etkinliklerini aktıfbirşekılde
destek leyeceğı bildirildı
Türkiye Araştırma
Merkezi'nden yapılan vazılı
açıklamada. Kültür
Bakanlığı Müsteşan Emre
Kongar'ın bir süre önce
Almanya'da bulunan
"ürkiye Araştırmalar
Merkezı'niziyaretettıği ve
Kongar'ın Türkiye
Araştırmalar MerkezTrun de
kauldığı kültür formu
çalışmalanna her türlü
destek vaadinde bulunduğu
hatırlatıldı.
'Düşünen Adam'
Çin'e gidiyon
• Kültür Senisi - Fransız
heykeltıraş Auguste Rodin'in
ünlü heykeli "Düşünen
Adam", ilk kez Fransa dışına
çıkıyor. Tüm dünyada
yüzlerce kopy ası bulunan
ûnlü heykel, Çin'de açılacak
geniş kapsamlı bir Rodin
sergisi için, Paris'te Rodin
Müzesi bahçesındeki
yerinden kaldınldı. 705
kiloluk "Düşünen Adam'",
Pekin'de açılacak Auguste
Rodin retrospektifınin
ardından Hong Kong'a da
gidecek.
Trabzon'a
sınavla
tiyatrocu
•TRABZON(AA)-
Trabzon Belediyesı, kuracağı
amatör tiyatro topluluğu içın
sınavla sanatçı seçti. Trabzon
Belediyesi Kültür Müdürü
Kenan Sanalioğlu,
amaçlannın kuracaklan
amatör tiyatro topluluğuna
zaman içinde kurutnsal bir
kimlik kazandırarak şehir
tiyatrosuna dönüştürmek
olduğunu belirterek, "53
kışinin kauldığı sanatçı
seçımi sınavında lögenci
seçtik. Bu gençlen asgan
ücretle tiyatro
topluluğumuza alacağız.
Trabzon Devlet Tiyatrosu
sanatçılannın vereceği
tiyatro eğitimine başhyoruz.
Bu sezonu bir oyun
sahneleyerek kapatmayı
amaçlıyoruz" dedı
Chnista Wolf
«tirafetti
A Kültür Senisi- Ünlü
Alman yazar Christa Wolf,
eski Doğu Alman gizli polis
örgütü STASİ'yle ılişkileri
olduğunu itıraf etti. ABD'de
yaşayan yazar Wolf, Berhner
Zeitung gazetesine vaptığı
açıklamada, STASİ ile 30 yıl
boyunca ilişkıde olduğunu
ancak örgütün kayıtlannda
bulunduğundan habersiz
olduğunu söyledi. 63
yaşındaki yazar, ilk kez 1959
yılında STASİ'den ikı kişinin
kendisiyle görüştüğünü ve
Batı Alman yazarlanya
ilişkıleri konusunda bilgi
aldığmı anlattı.
Her oyunuyla tartışma yaratan Memet Baydur'dan yine iletişimsizlik üzerine kurulu bir oyun:Vladimir Komarov
NİLGÜN TOPTAŞ
"Komarov, Vladimir Miha-
yiloviç : Sov>et kozmonot. al-
bay. 24 nısan 1967'de aracıvla
birlıkte uzayda kayboldu."
Bu tümceler size neyi düşün-
dürür ya da ne çağnştınr? Belkı
ürperirsınız. belki de "Uzayda
yıtıp gitmenin ne kadar gizemlı
bir şe> olduğunu" düşünürsü-
nuz. Memet Baydur da o kadar
etkilenmış ki olaydan. son oyu-
nuna konu olarak Komarov 'un
uzayda yiüp gıtmesini seçmiş.
İstanbul Şehir Tiyatrolan'-
nda sahnelenmekte olan "Vla-
dimir Komarov" adlı oyun, bir
kozmonotun uzayda kaybol-
madan önceki son saatlerini an-
latıyor. Oyunda Komarov'un
arkadaşlan, dostlan, kansı ve
oğluyla diyaloğunda, geçmışle
hesaplaşmanın yanısıra bir çok
güncel ola> da gündeme geli-
yor.
Ansiklopedik bilgi
Baydur. oyunu yazmayı dü-
şündüğünde, Komarov hak-
kında araştırma yapmak ıste-
mış ancak yazının girişinde ver-
diğımiz ansiklopedik bilgiden
başka bırşey bulamamış. An-
cak oyun bıtıp, tıyatroya teslim
edildıkten sonra Amerika'dakı
kardeşi bulduğu birkaç şeyi
göndermiş. Ancak çok geç ol-
duğundan bunlan oyuna mon-
te edememişler sadece oyuncak
ayıyı, yani Komarov'un evden
son çıkışında yanına aldığı
oyuncak ayıyı eklemişler.
Bilimle sanatın yakınlığı
Baydur'a oyunu yazma süre-
cıni soruyoruz: "Ben oyunlan-
mı yazarken oyun kişilerinin
her şeyı bildiğını düşünürüm.
Fakat Komarov'u yazmaya
başlar başlamaz farkettım ki bu
savım geçerli değil. Çünkü
1967'de ölen birinin 68'de olan-
lan bılmesı mümkün değildı.
Böylece Komarov'un bıleme-
yeceğı şeyleri düşündüm. '24 ni-
sanda ölen bir Rus kozmonotu
Amerika'nın Vıetnam savaşı-
nda yenık düşeceğjni bilmiyor,
bir yıl sonra Sovyet ordulannın
gemisinde yitip gîtmek
'Vladimir Komarov'da Aliye Uzunatağan, Saltuk Kaplangı ve Savaş 1
rol alıyorlar. Komarov'a kişiliğini veren yazar Memet Baydur.(yanda)
Çekoslovakya'yı işgal edeceğini
bilmıyor, Che Guaveranın öl-
dürüleceğin] bılmıyor". Do-
layısıyla Komarov'u konuştu-
rurken, gerçek anlamda bir bi-
lım adamı, kahraman, trajik,
yalnız, maceraa. sanata da in-
sanlara da çok açık, dünyayla
ilgili bir, "bir dün>a kozmono-
tu" olarak düşündüm."
Komarpv'a kişiliğini Baydur
vermış. Özel yaşamıyla ilgili
tüm aynntılan, anılan da kendi
öngörüsüne göre kurgulamış.
Ancak teknik konularda biraz
zorlanmış: "Benim teknolojiyle
ilışkim çok fena. Teknolojik bil-
gim radyoyu açıp kapatmaktan
başka işe yaramıyor. Memet
Fuat'ın Adam Sanat'ta yaym-
lanan bilim üzerine bir yazısı,
oyunu çözmek ıçin çok işime
JVlemet Baydur'un uzayda kaybolan bir kozmonotun soıf
saatlerini anlatan yeni oyunu 'Vladimir Komarov' Şehir
TiyatrolarTnda sahneleniyor. Komarov, 'kendini uçuran
düzeni sonuna dek savunarak gidiyor'. Baydur'a göre olaya
bürokrasiyle bilim adamlannın çatışması olarak bakıhrsa,
bürokrat Bukokav'u Yeltsin'e, Komarov'u da Gorbaçov'a
benzetmek mümkün.
yaradı. Aynca l?.Yüzyılda lim ınsanlanyla sanatçılann
YapılmışBuluşlarveİcatlaradb birbinne yakınlığı. Bu ikisinin
kitaptan da oldukça yarar- de önerdiği; özel görünen, as-
landım." lında bence dünyaya egemen
Memet Baydur'a göre, diğer olan, bilimın, sanatın, ahlakın
oyunlan gibi iletişimsızbk te- öne çıkması gerektiği. İnsanın
ri bireyselliğinı titızlikle koruya-
rak, öte yandan da çevresınden
ması üzerine kurulu oyunun
mesajı yok ancak "altını çizmek
istediği şeyler" var.
"Bunlann en önemlisi de bi-
kopmayarak. uzayda kaybol-
mak üzerejken bile dünyadan
hiç kopmayan bir insan olması
gerektiği önerisi var. Tüm
oyunlanmda olduğu gıbı bu
oyunum da insanca şeyler üze-
nne kurulu."
Sovyetler Birliğı'nde geçen
oyunda. kışiler arasındâkı. geç-
mişle hesaplaşmaya ve düzeni
eleştırmeye dönüşen diyalog
akJa, Sovyetler'ın dağılmasın-
dan sonra ortay a çıkan durumu
ve tartışmalan getinyor.
"Bizde herşeye güncel politi-
ka gözlükleriyle bakılıyor. Eğer
bu gözle bakıhrsa -ki ben yazar-
ken böyle bır yaklaşımım yok-
tu..- Vladimir Komarov'un
'kendini uçuran düzeni sonuna
dek savunarak gittiğinı' söyle-
yebiliriz. Ben bunu da hoş bir
çelişki olarak düşünüyorum.
Ote yandan olaya bürokrasiyle
bilim adamlannın çatışması
olarak da bakılabılır Bu gözle
bakarsak bürokrat Bukakov'u
Yeltsin'e, Komarov'u da Gor-
baçov'a benzetmek mümkün.
Ancak bunlar oyundaki ıkıncil
motifler, oyun bunlar üzenne
kurulu değil."
Komarov-Gorbaçov benzet-
mesınden yola çıkarak "kendi-
ni uçuran düzeni sonuna dek
savunarak gitmenin" erdemli-
Uk olarak mı düşünüldüpnü
soruyoruz: "Ben bunun doğru
bır tavır olduğuna inanıyorum.
Çok çabuk karar veriyor baa
insanlar baa olaylann sonuçla-
n hakkında. Birisi yazıyor'tari-
hin sonu' dıye, herkes zil takıp
oynamaya başlıyor "yaşasın ta-
rihin sonu geldi' diye. Biri 'bitü'
dıyor 'koskoca bir doktrin'.
Ben 21. yüzyılda, Marksizmin
20. yüzyıldan daha önemli ola-
cağına inanıyorum."
Oyunlarımın ayrıcalığı
Memet Baydur, "yazmak is-
tedıklenne, kafasmdaki şeylere
en uygun biçim olduğu" için
"oyun" yazıyor. "Oyun ya-
zarlığımızda yeni ve ilginç bir
boyut" olarak nitelenen Bay-
dur şunlan söylüyor:
"Fikirlerine önem verdiğim
bir avuç ınsan oyunlanmın iyi
olduğunu söylüyor. Ama ben
yazdığım şeye öyle yakından
bakıyorum ki hiç biri bana söy-
lediklen kadar iyi gelmiyor Öte
yandan oyunlanmın bir aynca-
lığı var. Türkıye'de yazılan di-
ğer oyunlara benzemiyorlar.
Türkıye'de yazılan başka oyun-
Iar ise birbinne benziyor. Be-
nim başka sanat dallanyla kuv-
vetli bağlanm var, bu bir avan-
taj olabihr ."
tlginç bir yeni proje
1967'den bu yana yazıyor
Memet Baydur ve neredeyse
yazdığı her oyun, sanat dünya-
mızda olay olmuş, tarüşma ya-
ratmış. Ama onu asıl iigılendi-
ren, seyirciye ulaşmak.
'Vladimir Komarov' Bay-
dur'un son oyunu değil aslında.
Uluslararası çok ilginç bir tiyat-
ro projesi için "Doğum" adlı
bir oyun yazmış. Fransız tiyat-
rocu Roland Fischer, bır Irlan-
dalı, bır Fransız, bır Rus, bir
Kanadalı, bir Alman ve bir Türk
yazara "Doğum" adlı 6 kısa
oyun ısmarladı. 4 yönetmen ve
25'e yakın oyuncu eşliğinde, 6 bö-
lümden tek bir oyun oluşacak.
Oyun Avrupa'da büyük tiyatro
festivallerine katüacak.
İki uluslararası sanatçı Sarkis ve Franz Walther'ın sergileri arasındaki benzerlikler
Sınırsız açılımlı deneyim ortamıBERAL MADRA
Sonbahar aylannda, çok ce-
şitli düzeyde resim ve küçük hey-
kelin pazarlandığı fuardan son-
ra, iilkeler arasındaki ekonomik
ve siyasal gelişmişiik farklarını
gösteren, her telden çalan bienal-
dan sonra, yoğun bir yerel sergi
trafiğini de göğüsle>en İstanbul
sanat izieyicisi için, iki uluslara-
rası sanatçınm Sarkis'in ve ve
Franz Erhard VValther'in sergi-
leri. dingin ve derin bir düşünme
ve deneyim alanı oluştunıvor.
Giz çözme isteği
Sarkis'in Maçka Sanat Gale-
risi'nde bir taşıma sandığının iki
yüzünde, zamanın akışını du-
yumsatan uzun bir solukla yamp
sönen 19380 ve 19930 rakamlan
ve galerinin, sergj süresince san-
ki dinlenmeye alınmış gibi
asıhnış tavan perdeleri. izleyici-
de önce bir durma duygusu
uyandınyor. Sanatçı, ilkin izle-
yiciyi gündelik bir vasam vörfin-
gesinden dışarı çıkamor ve "hız
ve devinim"e karşı koyabileceği-
ni anımsatıyor. ona. Bu ilk dene-
yimi yaşa>an izleyici. bir sonra-
ki aşamada, kendisine hiç ya-
bancı olmayan biitün nesnelerin
ve işaretlerin- sandığın. neon
tşığının, rakamlann, perdelerin -
alışılagebnemiş ilişkiler ve düzen
içinde büieştirildiklerini görü-
yor. bu birleşmenin sakladığı
gizi çözmek isteği, yeni bir de-
neyimin kapüannı açar.
Mühürlü bir 'yük'
Bu aşamada yapacağı bütûn
çağrışunlar. vapıtın kurduğu bir
düşünce dünyasınm içine girebil-
mek için ipuçları oluşturur.
Sandık, yolculuğu, ver değiştir-
meyi, göçebeliği, bir şeyleri geri-
de bırakıp yeni birşeylere başla-
mak kararlüığmı çağrıştırdı-
klan gibi, bir kişiye ait özel eşya-
Sarids'in Maçka Sanat Galerisi'ndeki sergisinden taşıma-
sandığı ve Franz VValther'in AKM'deki işleri.
- -VyV
ları \a da anılan saklayan mü-
hürlü bir "vük"tür; ya da o kişi-
nin yaşamıdır. Günümüzde, sa-
vaşlar, kitle hareketieri, iletişim
medyalan ile paramparça edüen
özel yaşamların kutsaluğını
gündeme getiren bir sandıkür
bu; ve sanatçı onu kendine ait
gibi görünen, ama belki de bir-
çok kişinin ya da halkın yaşamı-
nda da önemli olan iki tarihle
mühürlemiştir. Rakamlann so-
nundaki sıfırlar sınırsız ve büiıt-
meyen başlangıçlan ve sonlan
düşündürür bize.
Sarkis, İstanbul'daki kişisel
sergUerini gerçekleştirdiği, on-
beş yıllık özverili bir çabayla ya-
şatümış bu galeri mekanında
köktenci bir müdaheleye girişe-
rek, tavan perdeierini sökerek
arkadaki odaya asmtştır; perde-
•ler. sanatta terasiliyet ile ilgili
sorgulamayı gündeme getiren
boş tualler ya da haritalar gibi-
dir. Galeri mekanına yapılan bu
müdahele, aym zamanda Sar-
kis'in, doğduğu ülkedeki sanat-
sal gelişmelere sahip çıkma ve
değişimlere katılma isteğinin de
bir göstergesidir ; estetik gücün
bir eyleme dönüşmesidir.
Sımrsızlığın sınanması
AKM'de Alman sanatçı
Franz VValther'in, günlük yaşa-
mımtzda değişik islevler taşıyan
alışdagelmiş kitle üretimi ku-
maşlardan ve modern sanata
gönderme yapan biçimlerden
oluşan işleriyk karşılaşıyoruz.
VValther bize, nesneler ve insan-
lar arasındaki ilişkilerin
bağımsız ve açılımlı bir ifade dili
oluşturduğunu, bu dilin "heykel"
olduğunu gösteriyor. Tüketim
toplumlarının nesnelere ve üreti-
me bağımlı yaşamı içinde, ola-
naklann ve seçeneklerin
varlığmı unutmamamızı sağlıyor
bu işler. VValther, insana nesne-
lerin kullanımı sırasındaki göv-
desel deneyimierinin
sınırsızlığını sınamayı öneriyor.
Nesnelerin insana tinsel ve dii-
şünsel açılımlar veren sanat
yapıtı değeri taşırken aym za-
manda insan etkinliğinin ve devi-
niminin uzanttsı olma işlevini
taşıdığuıı gösteriyor. VValther'in
sergisinde işier, insan devinünini
müdahele edene kadar "'kapalı"
kalacakmış gibi dunıyor. Du-
vâra dayalı duran, yerde kat-
lanmtş olarak bekleyen işler, iz-
leyicinin bakması, görmesi ve es-
tetik bir haz duymasını değil, ge-
rekli gördüp davranış ve eylem-
leri uygulama itkisini ve özpür-
lüğünü işaret edivor. Gerektiğin-
de v e yeri geldiğinde du> ara da-
\ alı kutular. levhalar. raflar açı-
İacak. kurulacak ve insanın ey-
lemlerini tümamlayan araçlar
oluşacak ya da bobçalar açıla-
cak ve duygu ve düşüncelerin uy-
gulanacağı işievsel nesneler olu-
şacak. Yapıtlann oluşturduğu
biçimler ve kullanım olanaklaru
bu yapıtlann kullanılmasına
katılan insanlar arasında ussal
bir iletişim ve uzlaşma ortamı
oiuştunıyor.
Sarkis ve VValther arasındaki
benzerlikler dikkat çekicidir
Kağıt üstüne suluboya ile ya-
pıbnış iş çizimleri, temsili bir
dünyanın gösterilmesi değil, iş
oluşrurma süreclerinin diyag-
ramlandır: 601ı yülarda soyut
resim sermenini yaşarken bir
silbaştan" yaparak, sanat yap-
mayı nesneler arası ve nesnekıie
insanlar arası ilişki ve dil kur-
mak olarak benimsemişlerdir;
yaklaşık otuz yüdır kendi içinde
bir bütün oluşturan ve yaşam sü-
reçlerine koşut bir oluşum sü-
recinde ilerleyen "tünel yapıt"
üretmektedirier; 6O'lı ve 701i yı-
Uardaki Pop Art. Minimal, Kav-
ramsal. Süreç Sanat gibi belirgin
sınırları olan akımların temsilci-
leri olmavıp "tekil" bir sanat
çizgisine sahiptirler.
Çağdaş sanat sergilerinin, sa-
nat pazan, sanat sistemi, sanat
endüstrisi gibi, sanat dtşı olgu-
ların rekabetinin, çatışkısınuı ve
çelişkisinin "gösteri" alanı ol-
madığının sanatçıyla izleyiciyi
benzersiz ve sınn-sız açılımlı bir
söyleşi ve deneyim ortamında
birleştirdiğinin kanıtıdır, bu iki
sergj.
Klasik, pop caz konseri CRR'de
Kent Orkestrası
•/ îlsısİE nr-t-
'Yasaklı' yıllardan sonra Rahmi Saltuk yenidençeşitli kentlerde konserler verecek
Geleneksel türkülerin güzelliğiKültür Senisi- Yasaklı geçen
onca yıldan sonra Rahmi Sal-
tuk yeniden konserlerine başlı-
yor. İlk olarak 25 ocak ve 15 şu-
bat tarihlerinde AKM'de kon-
ser verecek olan sanatçı yıl-
lardır engellenmiş olmanın,
gündem dışı kalmanın acısını,
rahatsızlığını çok yoğun olarak
yaşamış. Şimdi bu, halktan,
dınleyıciden uzak geçen yıllann
yükünden, birikmişliğinden
kurtulmak ıstercesine kararlı,
istekli,"Konserlere başladım ve
sürdüreceğim. Ankara, İzmir,
Adana. Samsun ve Trabzon'da
konserler vereceğım" diyor.
1982'de 12 eylülün etkilerinin
en yoğun olduğu dönemde
Egemen Bostancı Gösteri Mer-
kezi'nde konser verdiğjni ve
çok büyük ilgı gördüğünü anla-
tan sanatçı yasaklann ilk 1984"-
de başladığını söylüyor. O gün-
den ben Saltuk, hep etıgelleme-
lerle karşılaşmış. Yine de
yılmamış . 86'ya kadar, konser
venmek için dava kazanmak zo-
runda kalsa da, Yunus Emre-
ler'den, Karacaoğlanlar'dan,
Nazım Hikmet'ten türküler
söylemeye devam etmiş.
Daha sonra ise bu konserler
iyıce tek tükleşiyor, 1989
yıhnda verilen konserler de
sayılmazsa 86'dan bu yana hiç
konser veremıyor sanatçı. Bu-
nun için de kendini bir anlamda
"gizli işşiz' statüsünde gördü-
ğünü söylüyor Rahmi Saltuk.
Rahmi SaJtuk
Türkiye'de son yıllarda eko-
nomik ve sosyal alanda göz-
lemlenen değışımin etkilerinin
kültür ve müziğe de yansıdığını,
bu alanlarda adeta bir kaos ya-
şandığmı , medyalann tekelin-
de birbirini tekrar eden bırbiri-
nin aynı melodi ve sesler popü-
lerlik kazanırken kendi gibi sa-
natçılann değişimi yakalaya-
mamakla suçlandığını söyleyen
Rahmi Saltuk "Ben aynı şekil-
de halk türkülerimizı, rumeli
türkülerini seslendirmeye de-
vam edeceğim, Dadaloğlu'-
ndan, Karacaoğlanlar'dan, Pır
Sultan Abdallar'dan, Nazım
Hikmet'ten, Yunus Emreler'-
den türküler okuyacağım. Ne
kadar değişirse değışsın bu top-
lumun kökleri geleneksel Türk
Müziği'ne bağlı.
'Doktorum Nerde?','Hadi
Bakalım', 'Abone', 'Şışt. şışt!
Sakın ol'.. Bunlann hepsıni
toplasan 'sobalannda kuru da
meşe yanıyor' türküsünün bir
kelimesine nitelik olarak
karşılık gelemez, yaşamın için-
den süzülerek gelen, halkın
anonim kültürünü yansıtan ge-
leneksel türkülerimızin güzelli-
ğine yetişemez" diyor.
Bulunduğumuz ay içinde
şimdıye kadar yaptığı çalışma-
lannın hepsini kaset ve diskte
toplayacağmı söyleyen sanatçı,
mayıs sonunda da yeni bir ka-
set çıkaracak.
Toplumun değer yargılann-
da da bir yumuşamaya. hoşgö-
rüye gıttiğıni söyleyen sanatçı,
'Yoksa 25 yillık Rahmi Saltuk
nasıl Atatürk Kültür Merkezi'-
nde konser verebilir?" diyor.
ve Aydın EseııKültür Servısi -Ünlü piyanist, besteci ve düzenleyici Aydın
Esen, bugün saat 15.00'te Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda
Kent Orkestrası'yla bırlikte modern caz ve fusion bestelerini
seslendıreceği bir konser verecek.
1962 yıhnda İstanbulda doğan ve üç yaşında piyano çalmaya
başlayan Aydın Esen, İstanbul Belediye Konservatuan'nda pi-
yano ve armoni bölümlerinde okudu. Daha sonra İstanbul
Devlet Konservatuan'nda kompoziyon ve ilen armoni çalışma-
lan yapan Esen, 1983 yılında aldığı burs ile ABD'ye, ünlü Berk-
lee School of Music'a gitü. Bu
okulu dört yıl yerine özel bir
diplomayla bir yılda bıtiren
Esen, buradan sonra New
England Konservatuan'na
devam etti. Esen'in aldığı
burslann sonu gelmedi; sa-
natçı, New York'ta Juilliard
School of Music, Royal Aca-
demy of Music ve Nonveıgan
State Academy of Music'te
de çeşitli çalışmalar yaptı.
Modern müzik ve caza
olan ilgisi çok küçük yaşlarda
başlayan Aydın Esen, kendi-
ne özgü stıli ve kompozisyon Aydın Esen
anlayışıyla müzik dünyasında çok genç yaşta yıldızı parlayan
sanatçılar arasına girdi. Dünyaca ünlü müzisyerılerle ortak çalı-
şmalar yapan sanatçı, Downbeat ve Keyboard gibi ünlü müzik
dergilerince başanlı çağdaş müzisyen ödüllerine değer görüldü.
Esen 1989 yıhnda da Paris'te yapılan ünlü Martial Solal piyano
yanşmasında birincih'k kazandı.
"So Many Lifetimes", "Pictures", "Aydın Esen Trio"nun
yanı sıra geçen yıl yaptığı "Anadolu" albümü ile müzik eleştir-
menlerinin övgüsünü toplayan Esen. aralannda Miroslav Vito-
us, Pat Metheny, Peter Erskine, Bob Mintzer, Dave Holland,
Roy Haynes. VVoody Shavv'uh bulunduğu müzisyenlerle çahştı.
Sanatçı Cemal Reşit Rey Konser Salonu'ndakı konserinden
sonra Avrupa, Amerika ve Japonya'da vereceği konserlerin
hazjrbklanna başlayacak.
'• İSTANBUL BUYUKSEHİR BELEDİYESİ
U KULTUR İŞLERİ DAİRE BASKANLIGI
KJ KUTUPHANE VE MUZELER MÜDÜRLUGU
OCAK 1993 KULTURETKINLİKLERİ
ATATÜRK KİTAPLIĞI
SERCtLER
S-30 Ocak 1993
Gırış
"Maturk Kııaplığı
Karıposıal
Koleksı\onundan
Sevmeler"
II Ocak-S Şubaı 1993
Sergı Salonu
LALE ÇAVULDUR
En^ıellas>on Sergısı
16-21 Ocak 1993
Lsl Okuma Salonu
A>ın Yenı Kıtaplan Sergısı
Yayıncılar Birlığı ısbırlığı
ile duzenlenmışlır.
SÖYLEŞtLERDEBL
HAFTA
25 CXak 1993 Pazadesı
Toplantı Salonu
TART1ŞMA
\ enı Orguılenme Bıçımlen:
"Helsınkı Vumaşlar
Meelni"
Kalılanlar: Muraı Belge.
Şulc Kuı'. Turgul Tarhanlı
üuzcnleven. Tun>.a>
Curhan saal- 16 00
26 Orak 1993 Salı
roplann Salonu
DUNDEN YARIN-N
Uun>adakı Yeniden
Yapılanma \e Turkıye
Konuşmacılar: Feraı Tınç
(Hurrıyeı Gaz., Dış
Polıııka sayfası yoneııcısı),
Prof Taner Berksoy, Prof
Asaf Savaş Akad.
Duzenkyen: Solı Özel
Saat: 15 00
27 Ocak 1993 Çarşamba
Toplanıı Salonu
DOBRA DOBRA
Konuk. Ozdemır Ince
Duzenleyen: Faruk Şuyun
Saaı: 13 00
28 Ocak 1993 Ptrşembe
Toplanıı Salonu
YENİ YAP1TL<\RIYLA
Zevnep Aliye (Alıyenın
Oykulerı) ve Musıafa Balel
(Turuncu Elenı)
Duzenleyen: En\er Ercan
Saaı 16.00
29 Ocak 1993 Cuna
Toplanıı Salonu
C\NLI ELEŞTİRİ
Tomrıs L'yar'ın son kııabı
"Otuzların Kadmı"
Duzenle>enler- Orhan
Alkaşa - Guten Turan
Saaı.' 16.00
Tum Eı.kınlikler
ucreısızdir
Adres Vlete Cad No 45
TAKSİM
Tel' 249 09 45-249 56 83