Katalog

25EYLÜM992CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI DPT 32 yaşında • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - "Hükümete iktisa- di ve sosyal konularda da- nışmanlık yapmak ve hükü- metçe kabul edilen hedefleri gerçekleştirecek kısa ve uzun vadeli planlan hazırla- mak"üzere30eylüll%0 - ta kurulan DPT, 32. kuru- luş yıldönümünü kutlaya- cak. Müsteşar Kesici, "Planlamanın Dünü, Bugü- nü, Yanru" adıyla yayınla- nan kitapçıkta. planlı dö- nemdeki gelişmelere degin- di. Kesici, planlı dönemdeki hızlı nüfus artışına karşın. kişi başına milli gelirin 200 dolardan 2 bin 600 dolara yükseldiğini belirtti. 24 Ocak istikrar tedbirlerinin ekonomiye olumlu katkılan olduğunu savunan Kesici, toplam varlıklan 25-30 mil- yar dolar kadar olan K.İT- lerin tümünün hızla özelleş- tirilmesi gerektiğini kaydetti. Barajlara ödenek • MALATYA (Cumhuriyet) - Yapımlan sürmekte olan Sultan Suyu ve Çat barajlan için Avrupa tskan Fonu'ndan 100 milyar lira kredi sağlandı. DSI yetkilileri sağlanan kredi ile bu yıl hedeflenen programın gerçekleştireceğini söylediler. Sulama amaçlı Çat ve Sultansuyu barajlan için aynlan ödeneklerin kullanılmasından sonra istehen ek ödenek konusunda kredi sağladığı belirtildi. Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Tansu Çiller'in Avrupa tskan Fonu'ndan 100 milyar lira tutannda kredi alınması konusunda anlaşmayı imzaladığı bildirildi. Alarko, turizm alanında • ANKARA (ANKA). Alarko Grubu, özellikle turizm ve konut sektöründe faaliyet göstermek amacıyla bir şirket kurdu. Yüz milyon lira sermaye ile kurulan Aldem Alarko Konuı İnşaat AŞ'nin sermayesinin tamamına yakını Alarko grubuna bağlı şirketlere ait bulunuyor. Şirketteen büyük hisseyi yüzde 96 ile Alsim Alarko AŞ aldı. Hastanelerde tek fiyat • ANKARA (ANKA) - Sağhk Bakanlığı hastanelerde muayene tetkik ve tedavilerin farklı fiyatlarla yapılmasıru engellemek için "tek fiyat listesi" yayımladı. Muayenelerin yanı sıra ameliyat ve her türlü test için de bütün hastanelerde ay nı fıyatın uygulanması için tek fiyat belirleyen bakanhk liste ile birlikte, memur veemeklilere normal fıyatlann yüzde 30'u kadar yapılan indirimi de kaldırdı. Epdemir'den çevre koruması •ZONGULDAK (Cumhuriyet) - Erdemir KİKETçamurunun Sinter'de değerlendirilmesi için yeni bir sistem geliştirildi. Bu sistemin sayesinde daha önce denize dökülen Kireçtaşı kırma tesisindeki atık çamurlar yeniden geri kazanılacak. Vatanjflastanesi • İş-Ekonomi Servisi - Gazetemizin 23.9.1992 tarihli sayısında çıkan "Alman Hastanesi Vatan Grubu'na saüldı" başhklı Anadolu Ajansı mahreçli haberle ilgili olarak Vatan Hastaneler Grusu adına Dr. Azrni Ofluoğlu bir açıklama yapü. Açıklama şöyle: "Alman Hastanesi, Alman devleti tarafmdan İstanbul Erkek Liseliler Eğitim Vakfi'na, Vakıf Başkanı Sayın Ender Ciner'in büyük gayret ve fedakarlığı ile hibe edilmiştir. Bu hastanenin mal sahibi, İstanbul Erkek Liseliler Eğitim Vakfı'dır. Biz Vatan Hastaneler grubu olarak bu hastanenin, muayyen bir süre ile işletmesinidevraldık. İşletme de vakıf da ortakür." 1. Seramik Kongresi • İş-Ekonomi Servisi - Türk Seramik Derneği'nce gerçekleştirilecek Uluslararası Seramik Kongresi, 19-23 ekirn larihleri arasında İTÜ Maçka Sosyal Tesisleri'nde yapılacak, 14 ülkeden toplam 61 bildirisunulacak. Türkiye, ABD, Yunanistan, Rusya, Brezilya, Avusturya, Ubya, Almanya, İngiltere, Japonya, Italya, lspanya ve Ukrayna'dan bilim adamı, sanayici ve mühendislerinin kaülacağı Uluslararası Seramik Kongresi, 3 ana b«aşlık altında toplanıyor. Sanayiciistikrartedbirindeısrark • İSO Başkanı Hacıoğlu " Ekonomik istikrar tedbirleri hükümetlerin popü- laritesini azaltan tedbirlerdir, hülcümet bunun için çekiniyor olabilir ama bu tedbirler alınmazsa, hükümetin hiç po- pülaritesi kalmaz"dedi. İş-Ekonomi Servisi-Erken se- çim tartışmalan yoğunlaşırken sanayiciler hükürnetten ekono- mide istikrar istediler. Sanayici- ler. ekonomideki istikrar ön- lemlerinin gecikmesi halinde geçmiş dönemde olduğu gibi koalisyon hükümetinin de po- pülaritesini kaybedeceği uyarı- sında bulundular. İstanbul Sanayi Odası'ran aylık meclis toplantısında ko- nuşan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Memduh Hacıoğlu hükümetin ekonomik sorunla- ra doğru teşhisler koymasına rağmen bugüne kadar uygula- maya geçmemesini eleştirerek "Ekonomik istikrar tedbirleri hükümetlerin rjopülaritesini azaltan tedbirlerdir, hüktimet bunun için çekiniyor olabilir ama bu tedbirler alınmazsa, hü- kümetin hiç popülaritesi kal- mayabilir. Bunu geçmişte de gördük. O siyasi partinin ik- tidardan gitmesine kadar yol açtı. Sorunlar belli, artık harekete geçmek lazım" diye konuştu. Hacıoğlu, hükümetin para ve kredi politikalanyla ekonomiyi yönlendirmekten vazgeçerek üretim. istihdam ve yatınm po- liükalanna ağırlık veımesini is- tedi. Avrupa Para Sistemi'nde- ki krize dikkat çeken Hacıoğlu "Avrupa ülkeleri bile yüksek faiz politikasının altından kal- kamayarak havlu atü. Türkiye de bu poütikayı terk etmelidir" diyerek Merkez Bankası uygu- lamalannı da eleştirerek "Mer- kez Bankası, Bundensbank de- ğildir" dedi. Ekonominin istikrara kavuş- ması için hükümet, sanayici ve toplumun tüm kesimlerinin bir araya gelmesi gereken bir or- tamda TÜSİAD'la hükümetin bir kesimi arasında yaşanan tartışmalara dikkat çeken Hacı- oğlu "Sığ ve kısır bir tartışma başladı. Beyler bütün sorunlar bitti bunlarla mı uğraşacağız? Bütün kurum başkanlanna ses- leniyorum. Bu konuda sığ ve kısır tartışmalara son vermemiz lazım" diye konuştu. Eski TOBB Başkanı Ali Coş- kun da hükümetin ekonomik tercihlerini siyasi tercihlerinin önünde tutmaması halinde er- ken seçimlerin gündeme geldiği görüşünü sa\xınarak "Siyasi is- tikrarın tekrar bozulduğu bir ortamdayız. Umanz bozul- maz" dedi. TOBB'nin geçmişte günlük çekişmelerin dışında kaldıgını belirten Coşkun hü- kümetin sanayicinin sözüne ku- lak vermesini isteyerek şöyle konuştu: "Biz gerçekleri ortaya koyuyoruz. İktidar sesimizi bu- gün değilse bile yann ciddiye alacak. Ekonomik isükrann sağlanmasıyla siyasi ve sosyal bariş gelecek." Odalar BirliğTnin yapünm gücünün kalmadığını savunan Halit Narin, "Odalar Birliği yapUnm gücünü bürokratlann eline vermiş. Oysa sanayi ve ti- caret kesimlerinin derdinin an- latılması için tarafsız bir or- ganizeye gidilmesi lazım. Siya- silere paket öneriler götürmek yerine laf üretiyoruz. Kendimiz konuşup, kendimiz dinliyoruz. Bizim siyasiler arasındaki kav- galann dışında olmamız lazım. Sanayicilerin birlik için öne- rilerini hükümete götürmesi lazım" şeklinde konuştu. İstanbul Sanayi Odası meclis toplantısında 500 büyük fir- mayı takip eden 250 firmaya ilişkin rakamlar da gündeme geldi. Hacıoğlu 1991 yılında toplam satış hasılaü 15 trilyon lira olan 250 fırmanın toplam bilanço zarannın 2 trilyon lira olmasına karşm bu grupta yer alan 33 kamu kuruluşunun toplam zararlannın 3.39 trilyon lirayı bulduğunu belirtti. Çukobirlik'e akın ba»lavınca kuyruklar uzadı. Kinıi merkezlerde üretici üç gün kuvrukta bekledikten sonra gıra alabiliyor. Alun merkezleri sayısuun artmasıyla birlikte sıltıntının hafifleyecegi bildirildi. (Fotoğraf: MEHMET VAPICI) 500bin ton pamuğa2 trilyonADANA (Cumhuriyet Güney İUeri Bürosu) - Çukobirlik Genel Müdürü Sedat Doğan. üreüciden sezon sonuna kadar 500 bin ton kadar kütlü pamuk alınacağını ve karşıhğında tahminen 2 trilyon 800 milyon lira ödeneceğıni bildirdi. Çukobirlik Genel Müdürü Sedat Doğan. birliğin bu yılki alun programı hakkında bılgjler verdi. 1992-93 sezonu kütlü ahm hedefini 250 bin ton olarak açıkladıklanru, ancak sanayicinin taban fıyatı yüksek bulması yüzünden üreticilerin Çukobirlik'e yöneldiğini vurgulayan Genel Müdür Doğan, şöyle dedi: "Üretici Çukobirük'i tercih ettigi için kütlü alım hedefimiz 500 bin tonu bulabilecektir. Şu ana kadar 79 bin 536 ton kütlü alındı ve karşıhğında 435 milyar lira ödendi. Sezon sonuna kadar alacağımız kütlü için toplam olarak 2 trilyon 800 milyon lira ödeyeceğiz. Çukobirlik 'in mevcut depolan halen ihtiyacı karşılamaktan uzaktır. İşletmeleri yetersizdir. Bu nedenle depo ve fason işletme yapma gereksinimi doğdu. Ancak bunun içinde Para Kredi Kurulu'nun izni gerekiyor." Çukobirlik önündeki yığılmalara da dikkat çeken Doğan, bu konuda yöneltilen eleşürilerin haksız olduğunu savundu ve şöyle devam etti: "Biz siyasi parti ilçe başkanının sezon boyunca 238 bin ton kütlü aldıklannı kendi partilerinin iktidan dönemindeki sanki hiç kuyruk yokmuşçasına ve durumu bilmiyormuşçasına "kapılardaki yığılma Sedat Doğan ve yönetiminin eseridir" diye açıklama yapmasıru yadırgıyor sanıyorum. Elimizde yazıb talimat ve yetki olmamasma karşın sorumluluk yüklenerek ek depo ve yeni fason işletmeler kiralaması konusunda ihtiyacı olan kooperaüflerimize yönetim kurulu karanyla talimat gönderdik. Kuyruklann birkaç gün içinde en aza ineceğine inanıyorum. Çiftçiler müsterih olsun." Öte yandan Ortadoğu ülkelerinin giyim kültüründeki hızb değişim Kilis'te "bitti" gözüyle bakılan şapkaahk mesleğinin yeniden canlanmasını sağladı. Kısa bir süre öncesine kadar işyerlerini tek tek kapatmak zorunda kalan birçok esnafın imdadına. şapka ithal etmek isteyen Arap ülkeleri yetişti. Kilis'ten bugüne kadar Suriye, Kuveyt, Abu Dahi ve Ürdün'e yaklaşık 4 bin 600 şapka ihraç edildi. Ilçedeki şapka üreticilerinin, yoğun talebi karşılayabilmek amacıyla gece gündüz vardiyalı olarak çalıştığı bildirildi. Otomotiv yan sanayiinde ışbıriigı İş-Ekonomi Servisi - Oto- motiv yan sanayii görücüye çıktı. Iktisadi Kalkınma Vakfi'nın (İKV) organizasyo- nu ile Türkıye'ye gelen İtalyan ve Fransız yan sanayicileri Türk yan sanayii firmalanyla tanıştırıldı. 20 yabancı, 44 de Türk Fır- masının bir araya getirildiği toplantıda konuşan fKV Baş- kanı Jak Kamhi, dünya eko- nomisindeki gelişmelerden sonra sanayinin millı hudutlar içinde yatınm yapmakla ye- tinmediğini, globalleşüğini hatırlatarak, Türkiye'nin Av- rupalı yatınmalar için cazip bir ülke olduğunu söyledi. 60 milyonluk nüfusuyla Tür- kiye'nin Avrupa Tek Pazan- na büyük katkı sağlayacagını savunan Kamhi, "Karadeniz Ekonomik İşbirliği çerceve- sinde oluşan bölgesel denge- ler de Türkiye'nin önemini arttınyor. Eğer Avrupa banş istiyorsa Karadeniz Bölgesin- de de banşı sağlamah. Bunun için de Türkiye önemli bir mi- henk noktasıdır " dedi. Türkiye ile Avrupa' nın en- tegrasyonunun ancak küçük ve orta boy sanayicilerin işbir- liğine girmesiyle sağlanabile- ceğini vurgulayan Kamhi, "Unutmamak gerekir ki Tür- kiye'nin mutluluğu Av- rupanın da mutluluğu olacak- tır. Birlikte bir şeyler yap- malıyız" diye konuştu. Taşıt Araçları Yan Sanayii Demeğj Başkanı Ahmet Âr- kan da Türk yan sanayiinin artık küçümsenmeyccek bir boyuta geldiğini beürterek, "Biz ufak tefek ticaret için gel- menizi istemiyoruz. Uzun ve orta vadeli düşüncrek entegre olup, dünyaya mal satmak is- tiyoruz. Ülke ve sektör bazın- da dış ticaret dengelerini ara- manın zamanı geldi" dedi. Sermaye Piyasası Kurulu HALEA ARZA ASJkOUK. YETB3 BELGES1 K/UU-OO Tarihi 10.M.1Mİ SCTMT* Piyasaaı b n l ı ' a a Toprmk Buk A-5. "nin I0.0S.1M2 tarihladCB itibva *Bailu. Ana Aracılık" taaliy«tiaıt« baiuauı sabibi buka, v«ril«B yttki c « cU (Bad««ritİB<) hnlmublUr; «a İTİ fmt «raeılıiı 3TM aarılı ' » 31'taei 11* d«iUlk 24» i lstnbsl »1S0/232T32 Sermaye Piyasası Kurulu ALIM. SAHKASAOUĞITETÖ BELGESÎ BK/ASA-0T4 ııuo». ım tıı 1lı1ıri«ıı laralıi'BC» Toprmk Bok &.«.'mia Alıa S*tta AnolUı* fm»Uy«tia«U Ba b«lg* aahibi haak», tltlll arrnıta *rpm olanfc data balk» an TOİarU wtil«ıı M m n plyaaaaı •nclan " d* «raeı n/mtıyU T» tlearl «MCİa alıa aatu yprttllr. BB tatlga, ST94 « n i l b n U. (Wi*li 24» •B H'laci Mdtemi oysrua Uuabsl : 28Sİ50/23Z732 Ortakfağm: UİbaUtpT StiNt TOPRAKBANK "Bugiin ve Gelecekte" Merkez ŞubeBûyükdere Caddesi Niüfifa Han Na 1(B 80300Gıyntfepe/bınbıd U2884120(15 Hat) FaksJ75 6134 Galeri • Atölye 232 64 26 • 230 21 87 ÜMİTYAŞAR | SANAT GALERİSİ SALİH Resim Sergisi 25 Eylül-14 Ekim IstildalCad.TerVosÇıkmaa 27/34 B«yoğlu Tel 244 96 33 Sami Lim Resim Sergisi 1 1 r.yiul 9 Ekim 1992 N \ l1 I K R X. IJ İ KÂ/IM TAŞKKNT SANAT (İAI.I-RİSİ Halis Karakurt Resim Sergisi !5Eylul-9Ekım 1992 Y A P I K R L ü 1 B B Y O Ğ L l SANAT GALBRİSl TÜRK KÜLTÜRÜNE HİZMET VAl^Fl CAFERAĞA MEDRESESİ EL SANATLARI KURS KAY1TLAR1 BAŞLAMIŞTIR. Hat-Tvzhıp-Miııy.ıtıir-Ebnı-PıırsHı-u Sııslnm- KuııiH^ Drsenlrııır-Tf kstil T.ıs.tnm-Vıtr;ıv Kr^ıııı T<ıkı-<>Miıaıılıı-.ı-Str.ınıık 513 18 43 - 527 31 44 R.PAUL MCMILLEN Galeri Nev Maçka Cd. 33 231 67 63 Bıl^ısavaılı. Videolu IÇ MIMARI GRAFİK TEKSTİL "Batik-Stilistlik" RESİM "Vitray-Fresko" Güzel Sanatlara H A Z I R L I K Kors Kayıtlan Ba^amıştır. Yıl sonu sergisi 346 97 75 - 348 65 30 Kadıköy 543 82 92 - 583 58 54 Balcırtöy a+APLASTIk SANATLAR DERSEĞI TÜnr TÛM FUARCUK VA1TM A.Ş 2. İSTANBUL SANAT FUARI 1 9 - 2 7 E Y L Ü L 1 9 9 2 TÜYAI» İSTANBUL SERGİ SARAYI T E P I B A Ş I / İ S T A N B U L Z I Y A R E T S A A T L E R İ I I 0 0 - 2 0 0 0 IŞ DUNYASINDAN Prof. Dr. HALUK KABAALtOĞLU Avrupa Tophıluğu Krizde Avrupa Topluluğu kuruluşundan bu yana önemli siyasi sorunlarla karşılaşmış, çok ciddi krizler geçirmiştir. Son otuz yıllık döneme bakıldığında Topluluğun "dağılmak üzere olduğu", "çatladığı" gibi yorumlarayol açan önemli sarsıntılar geçirdiği hatırlanacaktır. 1965 yılında daha altı üyeli bir topluluk iken Fransa'nın Topluluk Konseyi'ni altı ay süreyle boykot etmesi ve çalışmalara katılmaması, AT'- nin sonunun geldiği izlenimini yaratmıştı. Ancak ulusal çı- karlar, işbirliğini gerektirdiğinde en ciddi uyuşmazlıkların dahi çözümlenip yine aynı masaya oturulduğu görülmüş- tür. Topluluk, böyle inişli-çıkışlı değişik dönemlerden sonra genişlemiş ve on iki üyeli önemli bir güç olmuştur. 1980'li yılların başında karamsar bir ortamda "Avrupa Hastalığı'n- dan söz edilirken, 1985'te ortaya atılan Avrupa Tek Pa- zarı Projesi ve daha sonra Berlin Duvarı'nın yıkılması ile Topluluk adeta bir "cazibe merkezi" haline gelmişti. Asırlık tarafsızlık statüleri nedeniyle AT'ye katılmalartnın söz konusu olamayacağı düşünülen ülkeler Avusturya, Isveç, Finlandiya ve hatta isviçre, üyelik başvurusunda bulunmuş; Çekoslovakya, Macaristan ve Polonya bir tür ortaklık anlaşmaları ile üyelik hazırlıklarına başla- mışlardır. Bu gelişmeler topluluğun başını döndürmüş, üst düzey bir komisyon yetkilisinin söylediği gibi Brüksel- dekileri büyük ölçüde "şımartmıştır". Altı üyeli Roma Anlaşması'nm kurumsal yapısı onikiler için yetersiz kalırken, yeni adayların kapıyı zorlaması ne- deniyle 1993'te başlaması beklenen katılma müzakarele- rinden önce kurucu anlaşmaların gözden geçirilmesi, ku- rumsal yapıda reform yapılırken siyasi birlik, ekonomik ve parasal birlik konularında hedefler belirlenmesi amacıyla Maastricht Anlaşması hazırlanmıştır. Topluluk kurumsal yapısı içinde bir "demokrasi açığı" bulunduğu vurgulana- rak Avrupa Parlamentosu'nun yetkilerinin genişletilmesi- ne çalışılmış, ortak savunma politikası, ortak dış politika gibi yeni girişimler benimsenmiştir. Ne var ki birleşen Al- manya, 80 milyon nüfuslu dev bir ülke olarak topluluktaki dengeleri bozmuş, Yugoslavya krizi başta olmak üzere Al- manya'nın dış politika uygulamalarından, ekonomik siya- setine kadar başına buyruk tutumu diğer üye devletlerde ciddi kaygılara yol açmıştır. Bir yandan tek başına kalması halinde tarih boyunca Avrupa'nın başına bela olan Almanya'yı Topluluğa sıkıca bağlamak gerekçesiyle hızlandırılan hükümetlerarası konferans çalışmalan sonucu ortaya çıkan Maastricht An- laşması Avrupa kamuoyunda yeterince tartışılmamış, bazı bürokratlar ve üst düzey yetkililer büyük bir aceleyle anlaşmayı gündeme getirmişlerdir. Komisyon Başkanı Jacques Delorsun Mitterand'dan sonra Fransız Cumhur- başkanlığı'na oynaması ve ikinci aşamada da güçlü bir Avrupa Birliği'nin başına geçme emellerinin bu gelişme- lerde katkısı olduğu öne sürülmektedir. Maastricht Anlaşması esas itibarıyla Danimarka refe- randumu ile büyük yara almıştır. Kopenhag hükümeti me- tindedeğişiklikyapılmasını istemektedir. Ingiltere'de siya- si gelişmeler Londra'nm anlaşmayı onaylamakta fevkala- de büyük güçlüklerle karşı karşıya kalacağını göstermek- tedir. Bu arada İngiltere Dışişleri Bakanlığı, Londra'nm bu çekimser eğilimi sonucunda Franko-Alman yakınlaşması- nın kendi aleyhlerine sonuçlanacağını ifade etmektedir. * Geçen hafta, Avrupa Döviz Kuru mekanizmasının geçir- diği sarsıntı sonucunda ingiltere ve Italya'nın sistemi terk etmesi, İtalyan Lireti ve Ispanyol Pesetasfnın devalüasyo- nu piyasaları sakinleştirememiş, Alman Merkez Bankası'- nın faiz oranlarındaki indirim yetersiz kalmıştır. Referan- dum sonucu Fransız Frankı bir kaç gün soluk alabilmişse de Frank üzerindeki baskı iyiceyoğunlaşmıştır. Almanya'- nın desteğine rağmen Fransız parasının devalüe edilmesi kaçınılmaz gibi görünmektedir. Bir kaç ay öncesinin "cazibe merkezi" AT'nin burnu ha- vada bürokratları şimdi şaşkınlaşmış bir durumda krizin etkilerinı azaltmak çabasına girmişlerdir. Türkiye'nin tam üyelik başvurusundan sonra verilen cevapta Matutes Pa- keti'nden söz ederek ilişkilerin üst düzeye çıkartılacağı vaat edilmiş olmasına rağmen üç yıldır topluluk, verdiği sözlerden hiçbirini yerine getirmemiştir. Son günlerde Türkiye-AT ilişkilerinde gayri ciddi demeçlere rastlan- maktadır. Ortaklık anlaşmasının vazgeçilerek basit bir ti- caret anlaşması yapılması gibi fevkalade sorumsuz bazı beyanlar, danışmanlar düzeyinden de gelse endişe verici- dir. Türkiye-AT Ortaklık Anlaşması her konuda alınabilecek hakkın azamisinin alındığı bir metindir. Bunun bir kademe ötesi tam üyeliktir. AT konusu, bu amaçla kurulan bir Dev- let Bakanlığı vasıtasıyla ve Dışişleri Bakanlığı ile yakın bir işbirliği çerçevesinde ele alınmalıdır. Türkiye bu karmaşık ortamda Avrupa'daki yerini ve menfaatlerini korumak du- rumundadır... Marmara Üniversitesi Avrupa Topluluğu Enstitüsü Baş- kanı ve İstanbul Sanayi Odası Genel Sekreteri Sermaye Piyasası Kurulu MENKLL KIYMETLER1N GER> ALMA (REPO) VEYA SATMA (TERS REPO) TAAHHL'DL! İLE ALIM SATIMI YETKI BELGESİ Numarası ARKıRP-027 Tafltıl 11 09 1992 Sermaye Ptyasası Kurulu'nca EC2ac^başı Menkul Değerler AŞ'nin 17 08 1992 tarıhınden ıiıbaren 'Menkuî Ktymetlerin Ger< Alma veya Saima Taahhudü ıle AhTi Satımr faahyeîınde bulunması uygun görulmuşiur Bu belge sahıbı aracı kurum Sen V No 7 Teblığt nın 5 ıncı maddesınde yer aian menkul kıymetler üzennde gen alma (repo) veya satma (ters repol taahhüdü ı!e aiım satım yapabıhr Bu belge, 3794 sayılı Kanun ıle değişik 2499 sayıtı Sermaye Piyasası Kanunu'nun 31'ıncı maddesı uyarınca ve.ılmıştır OĞLU Ortaklığın. BağM olduğu T Sıcıl Memurluğu tstanbul Sıcıl No 191163-138686 BALA ASLIYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 1991/178 Bâlâ ilçesi Beynam köyü Çakalboğazı mevkiinde kuzeyi 2021 no.lu parsel, güneyi kısmen yol ve ziraate elverişsiz arazi, batısı ziraat elve- rişsiz arazi ve dere ile çevrili 8.500 m 2 miktarındaki taşınmaz ile yine aynı mevkide kain 2021 parselin kuzeyinde bulunan, doğusu 2021 par- sei ve dere, batısı ziraate elverişsiz arazi, güneyi 2021 parsel ve kuzeyi taslık ve kayalık olup 10.000 m : 'lik taşınmazlann ziraate elverişsiz arazi olup, davacı Abdullah Topçu kendi adına tescilini istemiş olduğun- dan, bu yerler üzerinde ustün haklan bulunanlann ilan tarihinden evvel 3 ay içinde mahkememizde 1991/178 esas sayıh dosyamıza mü- racaat etmeleri ilan olunur. Basınj 37869