15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURIYET 20EYLÜL1992PAZAR OLAYLAR VE GORUŞLER Ekonomive Siyasa Banka sıstemıne el atılmadan ne sermaye pıyasası gelışır ne de fınans kesımının duzenlendığı soylenebılır Daha da önemlısı koalısyon hukumetı ekonomıkalanda yapmayı tasarladığı atılımlann hıçbırını gerçekleştıremeyeceğı gıbı kısa surede yıpranıp çozulur gıder Prof. Dr. ERDOĞAN SORAL Sanayı devnmınden sonra >aşanan drama- tık gefışmeler, sınıflar arası çelışkmm su yuzu- ne vurmasına neden olmuştur Sınıfsal savaşı- mın >umuşaması ve yennı gorecelı bır uzlaş- maya bırakması, kapıtalıst sıstemın ekono- mık ve toplumsal orgutlenme bıçımını onemlı olçude etkılemış ve bunun yansıması sıyasal rejımler uzennde onemlı ızler bırakmıştır Ge- lışmış kapıtalıst sanayı ulkelennde çoğulcu demokrası bu sayede katılımcı boyutlar ka- zanmıştır Bu bağlamda demokratık kurum- lann sayılannın arttığı ve kurallann zengın- Ieştığı gorulur Işçı ve sermaye sınıflannın yanı sıra, gıderek yenı toplumsal katmanlann oluştuğu ve toplumlann çokseslılık kazandık- lan gozlenır Bu gelışmeler soz konusu toplumlarda de- mokratık denetımın yoğunlaşmasına ve sıya- sal partılenn ıster sağ ıster sol çızgıde olsunlar, toplumun karşısına tutarlı bır ekonomık programla çıkmalanna neden olmuştur O nedenledır kı kalkınmış kapıtalıst sanayı ulke- lennde polıtıkacılar ıçıo ıktıdara gelmek ne denlı zorsa, ıktıdardan yara bere almadan, krallar gıbı yanılgılannın dıyetını yaşamlany- la odemeden, toplumlanna acılı gunler yaşat- madan gıtmelen o kadar kolaydır Az gelış- mış ulkelerde ıse ıktıdara gelmek de ıktıdar- dan gıtmek de zordur Çunku orneklennde aşılması guç engeller vardır Tehlıkelı tuzaklar vardır Bu olgu bıraz da kendılennden kay- naklanır Neden 9 Çok kez ınançlı, bılgılı ve ıç- tenlıklı değıldırler Iktıdara geiıp devletı yo- netmeyı toplumu kendılenne ınandırmakla değıl, kandırmakla özdeş sayarlar Bağnaz sağdan merkeze doğru uzanan çız- gıde yer almış tüm sağcı partılenn ekonomık programlannda "sermayeye" ağırlık vermele- n doğaldır ve klasık demokrasının gereğıdır Örneğın, ülkemızde bugunku koalısyon hu- kumetı ıçınde ağırlıklı olarak yer almış orta sağ partının ıktıdar soylemınde sermaye sını- fına ve bu şemsıyenın altında yer alan obur toplumsal katmanlara ağırlık vermesı ve çı- karlannı öncelıkle koruyacağına soz vermesı çok ama çok doğaldır Lıberal pıyasa ekono- mısı ıçınde ekonomıyı yoneteeeğmı, devletın ışlevlennı sınırlayacağını açıklaması ıdeolojık çızgısı ıle tutarlıdır Tutarlı olmayan, seçım mevdanlannda bağlı bulunduğu dunya goruşunun dışına çı- karak soylemını farklı bır platforma kaydır- masıdır l980'lı yıllann soygun ekonomısınde sermaye ıle arasındakı çıkar çelışkısı su yuzu- ne vurmuş emekçı kesımlere donerek "Benım kuzucuklanm" gıbı sozcuklerle abartılı vaad- lerde bulunmasıdır Çunku partısının bulun- duğu çızgıde enflasyonu en kısa zamanda du- şureceğını, gelır dağılımını duzelteceğını soy- lemek doğru değıldır Gerçeklerle duşlen bır- bınne kanştırmaktır Oysa "Benım kuzucuk- lanm" yenne, danalardan yana çıkıp onlara destek vereceğını soylemesı ve "Benım dana- lanm" demesı daha tutarlı bır davranış olur- du Lıberal kapıtalıst ekonomılerde uretımı or- gutleyen emekçıler değıl, sermaye sahıplen ve gınşımcılerdır Sayılan az, ekonomık gucu çok bu kesımın ekonomi uzenndekı etkınlığı emekçılere gore çok daha fazladır O nedenle kuzularla uğraşmak yenne danalan daha guçlu kılmak sağ partılerden beklenen doğal davranış bıçımı oluyor Bu olgu. ozellıkle az gelışmış ulkeler açısın- dan boyledır Seçılmek ıçın zoru yenmek mutlaka kuzulan okşamaktan geçıyorsao za- man seçım soylemlenne sadık kalarak venlen sozlen tutmak gerekıyor Kuzulann temsılcı- len yollara dokulup bırazcık seslennı yukselt- ülerdıyealınganlık gostermek, bunlann sayısı kaç kışıdır demek huzun vencı oluyor Daha da önemlısı sekız aydan ben ıktıdarda bulu- nan koalısyon hükumetının programıyla çakışmıyor Konu "Enflasyon" ise Enflasyondan söz edılecekse yanılgılı yaklaşımlardan kaçınmak gerekıyor -Enflasyonu DÎE'nın Toptan Eşya Fıyat- lan Endeksı'nden ızleyıp duşuyor demek ınandına olmuyor DİE bu endekste ıkı yılda ıkı onemlı değışıklık yaptı 1989 yılında en- dekstekı ana sektor ağırlıklannı değıştırdı Bunu, Turk ekonomısının kabuk değıştırdıgı, Türkıye'nın bır sanayı ulkesı konumuna gel- dığı ve dolayısıyla sanayının ana sektor ola- rak endeks ıçınde daha buyuk bır ağırlık ka- zandığını ılen surerek \aptı Kuramsal olarak soyledığı doğru 1990 >ılında bır değışıklığe daha gıdıldı ve endeks sepetıne gıren mallann turlen ve sayılan değıştınldı I99l'de baz yılı değıştınlerek, başlangıç yılı I987'ye çekıldı Boyielıkle ıkı endeks sensı ortaya çıkıyor Bunlar arasında uyumu sağlayıp I987"den ıtı- baren ıkı senyı tek senye donuşturmek gerekı- yor Bınncısı 1981 bazlı ve eskı sektor ağ*rlıklı endeks, ıkıncısı 1987 bazlı ve venı sektor ağırlıklı endeks Buraya kadar kuramsal ola- rak yanlış yapmavan DÎE"nın bır doğru ış daha yapıp 1987 bazlı endeksı 1982 yılına doğru çekmesı ve farklı endeks sayılannı ver- mesı gerekıyor Bunu yapmıyor Dolayısıyla DFE'nın yaptığı değışıklıklenn neye yarayıp yaramadığını gormek mumkun olamıyor Bu arada bır başka olay doğmuş. DIE 1992 yılının mayıs ve hazıran aylannda toptan eşya fıyatlannda aylık artışlann % l 'ın altında ger- çekleştığını duyurmuş ve bunu sebze, meyve fıyatlanndakı donemsel duşuşlere bağ- lamıştır DIE'nın soylemı ıle eylemı bırbınne uymuyor Bır yandan tanm mallannın ana sektor ağırlığı sanayı lehıne kuçültulmuş, ote yandan meyve ve sebze fiyatlanndakı donem- sel duşuşler sekız yılda ılk kez aylık enflasyon oranlannı % l 'lenn altına çekmıştır Bu açık- lama ekonomıden sorumlu Devlet Bakanı'nı da tatmın etmemış olacak kı, soz konusu du- şuşlenn patlıcan ve karpuzfiyatlanndakıduş- meden değıl, hukumetın toplam kamu gıder- lenne getırdığı etkın kısıtlamalardan kaynak- landığmı soylemek ıhtıyacını duyuyor Ikı aylık duşüşlenn ne ıle açıklandığını bılemıyo- ruz Ama enflasyonun endeks ışlemlenyle duşmeyeceğını, halkımızın enflasyonu DİE endeksınden ızlemedığını bılıyoruz -Enflasyon kısa donemde ekonomıde kay- nak-harcama dengesının kurulmasıyla duşer Yenı ve sağlıklı kaynaklar bulunmasıyla du- şer Vergı kaçağınınonlenmesıyledüşer Dev- let vergıyı alır Devlet olmanın gereğı budur Vergı ıane değıldır Kaçağı yakalayamıyor- san, kaçmasını engelle Nasıl mı 9 Aklımıza ge- len bır onlemı Sayın Malıye Bakanı'na anımsa- talım Turkıye'de vergıyı genellıkle tuccar, serbest meslek sahıbı ve ın kıyım esnaf kaçınr Bunlar beyannameye tabı mukelleflerdır Malıye Bakanlığj'na beyanname verdıklen gıbı bunun bır benzennı kredı talebınde bu- lunduklan bankalara da venrler îkı beyanname arasındakı fark sayılann değışık olmasıdır Bunun dışında beyannamelerdekı ad aynı addır fmza aynı ımzadır Ne var kı bankaya venlen beyannamede gerçek ya da şı- şınlmış gelır. buyuk servet ve abartılmış ıtıbar yer almıştır Malıye Bakanlığı na venlende bunun tam tersı yapılmıştır Sayın Malıye Bakanı'nın bu durumda yapacağı ış, bır kamu bankasındakı beyannamelerden rastgele ornekleme yonte- mı ıle 100 adet beyannameyı çekıp bakanlık- takı aynı ımzayı taşıyan beyannamelerle karşılaştırmak ve bundan sonra vergılenn bankalara venlen beyannameler uzennden tahakkuk ettınleceğını duyurmaktır Bu yol- dan bır taşla ıkı kuş vurumıuş olacaktır Ban- kalar Malıye'ye venlen beyannamelere ıtıbar edıp, olur olmaz kışılere genye donuşu olma- \an kredı açmaktan kaçınacaklardır Malıye Bakanlığı denetım personelı bankalarla ış yapmayan obur kaçakçılann ardına duşebıle- ceklerdır -Enflasyonu uzun donemde kalıcı olarak duşuk duzeyde tutmak ıçın uretımı arttırmak gerekır Uretımı arttırmak yaratılan yıllık toplam artı değerden daha buyuk bır bolumu- nu yatınmlara aktarmakla olanaklıdır Bu- nun ıçın yatınmı belırleyen bırçok bağımsız değışkenın yanı sıra ıkı fınans pıyasasının ye- nıden duzenlenmesı gerekır Bunlardan bınn- ası sermaye pıyasasıdır Sermaye pıyasası ya- sasını kısmen değıştıren 13 Mayıs 1992 tanh 21227 sayılı yasayla bır duzenlemeye gıdılmış- tır Yenı yasanın. kotu kullanıma açık ve ulke- mız koşuilanna ters gorunen 13 A ve 14 A maddelen* dışında getırdığı yenı duzenleme genelde doyurucu olarak değerlendınlebılır Ancak yenı duzenleme ıle sermaye pıya- sasının Turk ekonomısı ıçınde etkınlık kazan- ması bır koşulla olanaklıdır O da soz konusu duzenlemeye koşut daha koklu bır duzen- lemelenn Turk fınans pıyasasında, sermaye pıyasasıyla kıyaslanmayacak bır ağırlığa sa- hıp olan para pıyasası ıçın yapılmasıdır Bu yapılmadan, banka sıstemıne el atılma- dan ne sermaye pıyasası gelışır ne de fınans 'kesımının duzenlendığı soylenebılır Daha da önemlısı koalısyon hukumetı ekonomık alan- da yapmayı tasarladığı atılımlann hıçbınnı gerçekleştıremeyeceğı gıbı kısa surede yıpranıp çozulur gıder Bankalarla uğraşmak kolay mıdır 9 Kolayhk bır yana çok ama çok zordur Ne var kı guçlu olmak, zoru yenmekle ola- naklıdır Turkıye'de bır hükumet gerçekten ülkesıne hızmet etmek ıstıyorsa ıster sağ ıster sol partılenn ısterse her ıkı kanadın kurduğu bır hukumet olsun bu zoru yenmek durumun- dadır Çunkü bıze gore Turk ekonomısını çarpıtan bugunku banka sıstemıdır Madde 13 A Alacak ve Duran Varlıklar karşılık göste- nlerek menkul kıymet ıhracını ongoruyor' Madde 14 A AŞ lenn kar payı mıtjyazı sağlayarak oy hakkından yoksun pav lar ıhraç etmesını ve bunlan temsıl eden hısse senetlen arz etmelennı ongörûyor ARADA BIR BURHAN GUNEL Aymazlık Zamanı Değil!Toplumlarda değışım surecı hızlandığmda bu değışıme konu olan oğelerın hareketlenmesı doğaldır Bugunlerde değışım surecı yaşadığımız ve surecın tamamlanmadığı ortada Genel değışımın temel belırleyıcısı kulturel değı- şımdır Kulturler zaman boyutu ıçınde doğal çevreye uyum gosterırler ( ) kulturel sıstemı oluşturan bıreylerın bıyolojık ve psıkolojık ıstek ve ıhtıyaçlarını karşılayacak bı- çımde uyum gosterırler Koşullar değıştıkçe ( ) yenı ıhtı- yaçlar ortaya çıkar ve bunlar bılınç duzeyıne yukselır Bu ıhtıyaçları karşılayacak, sorunları çözecek deneme ve du- zeltmeler yapılır yenı kurum ve kuruluşlara gıdılır ( ) Farklı kulturel kurumlargıbı benzerkurumlardafarklı ıhtı- yaçlaracevap verebılır ( ) Sıstemın bellı bır kesımındekı değışmeler, gerı kalan kurumları, bu yenı duruma uymaya zorlar ( ) Hemen her kulturel değışme olayında kurum- lar arası bır farklılaşma ortaya çıkacaktır ( ) farklılaşma- lar yenı sorunlar yaratır Öyle kı sorunların çozumu yenı kulturel kurum ve oğelerı gerektırebılır (Prof Dr Bozkurt GUVENÇ, insan ve Kultur) Işte bugunlerde "yenı kulturel kurum ve öğeler'ın gerekıp gerekmedığı ve bu arada "ikın- cı Cumhurıyef tartışılmaktadır ülkemızde Cumhurıyet denınce' devlet kavrammı da anımsıyoruz doğal olarak Ülkemızde geleneksel bır devlet anlayışı var Alt yuz yılı aşkın sure egemen olmuş Osmanlı Impa- ratorluğu geleneğı ıle yetmış yıllık Cumhurıyet geleneğı kuramsal olarak bırbırını yadsısa da, bırcok alanda ıkıncısı bırıncısınındevamınıtelığıgostermıştır 'Hâlâdemokrasıye ulaşamadık 1 bıçımındekı haklı yakınmanın temelınde bu gerçek yatmaktadır Ancak bu olumsuz durum, değışık ve daha kabul edılebılır olçulerde de olsa en uygar toplum- lann devlet anlayışında bıle vardır Ingıltere buna lyı bır ornektır Almanya da oyle (Bırı dış polıtıkasıyla, oburu ıç polıtıkasıyla) Buna karşılık, devletın bekasını korumak ve kollamak soz konusu olduğunda T C Devletı gelışmış devletlere gore daha anlayışla karsılanabılır ozel koşulla- ra sahıptır Çunku kulturunu koruyamamakta yozlaşmayı hızla yasamaktadır, buna bağlı olarak ekonomısını sağ- lam temellere oturtamamış tuketım toplumuna donuşen oluşumu engelleyememıştır Kulturel ve ekonomık alanda zayıf kalınca da geleneksel devlet anlayışıyla "ulusal sınırlar ı bılekgucuyle korur duruma gelmıştır Vebunok- tada, tek dayanak olarak elınde sılahlı kuvvetlerı kalmıştır işte bu gerçeklık Türkıye'nın guncel sorunlanna kaynaklık etmektedır Turk Ordusu cumhurıyetı dın ve başka ıdeolojılere karşın kurmuştur Kendısının dışında varlığını ve muhale- fetını her zaman surdurmuş olan kesımler bugunku ana- forda ışbırlığı halındedırler Hedef ıse tektır ve cumhunyet- tır Geleneksel ıkı kurumdan bırı olan dın orduya karşı açıkça tavır alamadığı ıçın onun etkınlığını zayıflatacak ya da tumuyle ortadan kaldıracak yenı bır duzenın kurulması ıçın otekı ıdeolojılerle ve uluslararası fınans kaynaklarıyla ış bırlığını ongormuştur 12 Eylul un acı sonuçlarından bırı ve başlıcası budur Marksıst ıdeolojıden yola çıkan ayrılıkçıların bıle gunumuzde dınsel kesımle ışbırlığınde olması anlamlıdır Bugun dın hem sıyasal hem ekonomık bağlamda koku dışarıda 1 bır gorunum ve konum ka- zanmıstır Bu durumda, ikıncı Cumhurıyet" tartışmaları, keşke ış- sız kalmış Batı oykunmecısı (şu sıralar Fransa'ya takılmış gorunuyorlar) entel lenn lafazanlığı olsaydı Ama ne yazıkkı oyle değıl Açıkcası bınılendalın kesılmesıdır Cumhurıyetı yaşatmak ama ılle de çağdaş yaşamın ge- rektırdığı demokratık koşulların ve halkımızı mutlu ede- cek, yenı gereksınmelerı karşılayacak kurum ve kuruluş- ların oluşturulması yenı duzenlemelere gıdılmesı yonun- de çabalar gostermek demokratık baskı mekanızmalarını harekete geçırerek kaba guce fırsat tanımamak, sorunları hoşgoru ve barış ıçınde, ama akılcı ve kalıcı yontemlerle çozmeye katkıda bulunmak cumhurıyetçılerın kaçınılmaz gorevlerıdır Aymazlık zamanı değıldır TARTIŞMA Talim Terbiye Rleyin Peşinde? Ydbancı okullara ızın veren ulkelenn, kultur emperyahzmının çızmesı altında ezıldığını, her halde kabul edemeyız. Bu durum, olsa olsa, dunyayla kucaklaşmanın, basıt bır gostergesıdır. Geçenvıl bugun. 20 E>lul 1991 de Mıllı Egııım Bakanhğı Talım Terbıve Ku- rulu. >a>ımlddığı bır genelgeyle. ozel >a- bancı okullardd 150 vıldır vabancı dılde ve yabdncı oğretmenlerce venlen bazı derslere onemlı kısıtldmdlargetırerek. fizık. kımyd, bıyolojı ve fen bılgısı dı>ındakı derslenn Turkçe ve Turk oğretmenlerce okuiulaca- ğını bıldırmıştı 21 Şubdt 1992 tanhlı ikıncı bır genelge ılk karan. az da olsa yumuşatarak resım, muzık bedeneğıtımı vesanat tanhıdersle- nnın. okul yonetımının ıstemesı durumun- dd. vabancı dılde okutuldbılmesıne ızın vermışse de ılk genelge ujannca, yabdncı dıl egıtımını pekıştıren felsefe psıkolojı gıbı dersler ve bılgısdydr gıbı fen derslenne des- tek verebılecek dersler artık vabancı dılde okutulamayacaktır Avnca. seçmelı ders sıstemıne geçtığımız bu oğretım yılında dlınmış oldn bu kararlar uyannca ılgılı okullar programlanna koymayı planla- dıklan sınema gazetealık moderntı>atro bılım tanhı gıbı derslen yabana dılde uy- gulayamayacaktır Boyielıkle gençlenmız ydbancı dıl prdtıklennı de gelıştırerek ken- dılenne genış bır dunya goruşu ve guçlu bır kultur altyapısı sağlayabılecek bır olanak- tan yoksun bırakılacaklardır Kalkınmış ulkelerde, yabancı dılle eğı- tım yapan okullann sayısı azımsdnmava- cak kadardır Örneğın. 8 5 mılyon nufuslu Fınlandı>a"dd Fransız Almdn Ingılız ve Rus lısclen bulunmaktadır Italya'nın Is- tanbul dakı lısesının dışında _ Atına ve Madnd'de bırer lısesı vardır Ülkemızde bır kız, bır erkek lısesı, bır de tıcaret okulu bulunan Avusturya, son yıllarda artan ta- lep uzenne Macanstan, ABD ve Çekoslo- vdkya'dd bırer lıse açmıştır Avusturyd'- ddkı Fransız ve Amenkan lıselenvle Ame- nkan Unıversıtesı deçok revaçtadır Bu orneklen saymdkld bıtıremeyeceğı- mız gıbı yabancı okullara ızın veren ulke- lenn kultur emperyalızmın.nçızmeMdltın- da ezıldığını de her halde kdbul edemeyız Bu durum olsa olsd dunydyla kucdkîdş- mdnın bdsıt bır gostergesıdır Gonul, bdy- rağımızın kdpısında dalgalandığı kultur elçılığı nıtelığındekı lıselenmızın dost ulke- lerde açılmdsını ıstıyor Ancak vuzvıl ba- şındd Buddpeşte de açtığımız Turk-Macar Mektebı nden bu vana, devlet polıtıkdla- nndd konuyld ılgılı her hdngı bır gelışme gorulmemıştır Saydığımız bu ornek okul- larddn yetışenlenn, oz kulturlenne yaban- cılaşmış bıreyler değıl, aksıne vabancı kulturlen de ıyı tanıma olanagı elde etmış gençler olduğunu gozardı edeme>ız Bır hoşgoru ve demokrası ortamının ya- ratılmaya çalışıldığı ülkemızde. Türkıye'- nın ve Turk gençlığının geleceğı dçısınddn boylesıne onemlı ve tehlıkelı kararlann üs- telık genelgelerle alınması, oldukça duşun- durûcudur Aynca, geçmış ıktıdar done- mınde alınan bu sakıncalı karann halen ıktıdardd bulunan koalısvon hukumetınce de eormczden gelınmesı bu tutumun. ydl- nızcd >ılUrdır polıtık ovunlarla bazı bd- kdnlıkldrdd kumelenerek kemıkleşmış, sıydsı uçlara mensup burokratlarddn mı yoksd genel ve tehlıkelı bır devlet polıtıkd- sından mı kaynaklandığını kestırebılmek, oldukça zordur Yabdncı dıl eğıtımıne ne büyuk onem ve- rıldığı, yurtıçı ve dışında, nasıl eğıtım verdı- ğı bellı olmaydn bır çok kurum ıçın hdrca- ndn pdrdlann buyukluğuyle doğru ordntı- lıdır Ve yıne bu bdğlamdd, yabdncı dılı. anadılı o dıl olan oğretmenlerle oğreten bu l5Oyaşındakı kurumldra getınlen kısıtld- malan anlamak mumkun değıldır De- mokrdtık ve laık cumhun>etımızın dun- yayla butunleşmesınde, ıyı vdbdna dıl bılmenın de otesınde kendı kulturunu ozumsemış, yurtsever ve yabancı kulturlen de ıyı tanıvan ınsdn gucune oldn gereksı- nım bu>uktur Bu butunleşmede ozel ya- bdna okut mezunlannın ustlendıklen ve ustlcneccklerı rolun onemını dnlamdtndk soz konusu olabılır mı 1 Bılgı çdğındd ydşadığımızı one surduğu- muz şu gunlerde. bevınlere ıpotek kovan kdrdrlar, ıyı eğıtıme dolayısıyla Turkıye - nın uluslararası pldtformda temsıl edılme gucune. tdrtışılmaz zararldr verecektır Genelgenın yıldonumunde 49 T C hu- kumetıne duşen gorev bu çarpık kdran Turkıye nın çıkdrldn dçısınddn yenıden gozden geçırerek özel vdbdncı oİculldnn geleneksel eğıtımıne getırmış olduğu kısıi- ldmalan kdldırmdk, bu okullarda ydbdncı dılle ve ydbdncı oğretmenlerce seçmelı derslere de ızın vererek, valnızca Turk gençlığıne ve Turkıye nın geleceğıne hız- met eden bu eşsızjdtınmldn venıden ydşd- mageçırmektır ALPStNALP Isıanhul Dövize Endeksli OVAK SİGORTA MEZUNİYET SiCORTASI Çocuğunuzun eğitimi yarım kalmasm! 0 Bu Diplomayı Alabilmeli! Çocuğunuz her şeyınız Onu buyuk bır ozvenyle yetıştınyorsunuz Eğıtımıne ozen gosterıyor onem venyorsunuz Bazen "Ya bana bır şey olursa 1 "çocuğumun eğrtımı yarım kalırsa* dıyorsunuz Dovıze endeksli Oyak Sıgorta Mezunıyet Sıgortası bunun ıçın var Onun eğıtmı yanm kalmayacak Gonlunuz rahat olsun 0 eğıtmını tamamlayacak, dıplomasına kavuşacak. OYAKSİGORTA Iş ışten geçmeden' MecfeMetuBa-CalO)aklşHanNır81 80040SaleaOT-IST Tei 25 96W(6H« 2499925 4180335 4180336ta*- 633995 Z26786 57 966 5 7 2 2 6 2 U 5 0 4 0 6 0 504061 O/ak Sıgorta Mezunıyet Sıgortası ıçm -OYAK Sıgorta Acantelenne' başvurBbArsnız. İNSAN SICAĞI Erdal Atabek 5 bası 10 000 lıra (KDV ıçınde) Çağdaş Yayınlan Turkocağı Cad 39-41 Cağaloğlu htonbul TAVŞANLIASLİYEHUKUK(tŞ) MÂHKEMESt HÂKİMLİĞI 1992 100 Da\dcı SSK vekıb tarafından davalılar Demır Eksport AŞ ve arka daşlan aleyhıne açılan alacak davasının yapılan açık yargüaması so- nunda venlen ara karan geregınce Adresı tüm aramalara ragmen bulunamayan davalı Çetın Kûçûk e duruşma gununun ıtanen teblığıne karar venlmış olmakla Davalı Çetın Kuçuk un 12 11 1992 gunü saat 9 00dd duruşmada haar bulunması kendısını bır vekılle temsıl elürmea gelmedıgınjz takdırde yargılamanın yoklugunda yapılacağı hususu daveüye venne kaım olmak uzere ılanen teblıgolunur 27 8 1992 Basm: 50156 PENCERE Beyaz ve KırmızL.Ikısı de şışman mı şışman Sevımlı mı sevımlı Ablak yuz Sarı saç Mavı goz Ellerınde kocaman plastık torba- lar Guluyorlar Konuşuyorlar Kulağıma çalındı Rusça GundelıkÇı kadın havasındalar Ne ışlerı var burada 9 Is- tanbul'un gırdısındeçıktısında, olmadık bıryerınde, ıkı şış- man Rus kadını ne yapar? Bırtanıdık , - Oooo, dedı, her yanda bunlardan geçılmıyorabı, ortalı- ğı Ruslar sardı Baktım, haspalarsankı babalarının evındeler Istanbul'u dolaşırken ben yabancılık çekıyorum, şaşırıyorum, bunla- nn keyfınden geçılmıyor » • Rusların istanbul'a ikıncı çıkarması Bınncısı 1917 nın ertesındeydı ikıncı Dunya Savaşı'nda, babam, Harbıye'de okuyor Daha subay çıkmadan arkadaşlarıyla bırlıkte 'Şark Cep- ftesj'neyollanmış Çıçeğı burnunda 'zabıt namzetı 'Erzu- rumkıyamet Orduçozulmuş Soylencebol Kazaksuvarı- lerı, ellerınde mızrak, kaçanları şışlermış Bozgun, koyden koye, dağdan dağa duyuruluyor -Kaçın 1 Moskof gelıyooor Dınledıkçe ıçım bır tuhaf olurdu Sonra çocukluğumda karşıma başka bır Rus çıktı istanbul'da, oturduğumuz so- kağın caddeyle bırleştığı koşede, bır Rus bakkal vardı Evde adı sık sık geçerdı, gunde bırkaç kez - Rus'tan yarım kılo peynır - Rus a uğra bır ekmek a/ Severdım Rus bakkalı, dukkânı pırıl pırıldı ve çıkolata satardı Rus başka Moskof başkaydı Lısede Rus Edebı- yatı yla karşılaşınca bayıldım, Tolstoy, Çehov, Dostoyevs- kı, Gogol, Turgenyev aklımı başımdan aldılar, benlığımı etkıledıler 1917 den sonra Istanbul a goçen Beyaz Ruslar'ın do- kuntulerı, İkıncı Dunya Savaşı ertesıne kadar, sağdasolda yaşamı bıçımlendırdıler Devrımden kaçıp kapağı Be- yoğlu'na atan çoğu Beyaz Rus kendısını prens ya Ğapren- ses dıye pazarladı Ataturk donemının ılen gelenlerınden yaşlı bır dost anlatırdı, her akşam ıçkı sofrasında çevresı- ne hayranlarını toplayan sozde prenses, âlem başlama- dan once ışaret parmağını sallayarak kendıne ozgu kırık dokuk bıçemıyle yasak kuralını koyarmış - Nı coucher, nı baıser, nı toucher* (ne yatmak, ne opuş- mek, ne de dokunmak) - Gerçekten prenses mıydı? - Ne bıleyım? Çok guzeldı Turk erkeğı, padışah sarayına Kafkasya'dan ıthal edılen renklere bayılır, beyaz ten, sarı saç, mavı goz, Rus kadının da var, ama, haspa çabucak yaşlanıyor, yuzu muhallebı buruşuğuna donuşüyor, goz kapakları kırpıklerının üstüne duşuyor, beyaz tenı buzulmuş pamukluya benzıyor Beyaz Rus Istanbul yaşamını renklendırdı Florya'y keşfettı mayo ıle denıze gırmeyı modalaştırdı, barlarda ve lokantalarda hayatı canlandırdı, gozlerının ferı sonerken, anılarıdayıtıpgıtmıştı 1989 ubekleyemezdıya Gorbaçov gecıkerek geldı • 1917'den sonra Çarlık Rusyası'ndan goçenler, devrım- den kaçmak zorunda kalanlardı Istanbul bu kez de Ruslarla dolup taşiyor, Kuzey komşu- muzda arıstokrat kalmadığı ıçın proleterler ellerınde ba- vullarla vapurdan Galata Rıhtımı'na çıkıp Rus pazannı kuruyorlar Kentın gobeğı yalnız kondu mahallesınden sarkan magandaların ışporta tezgâhıyla dolup taşmıyor, Karadenız ın dalgalarını aşarak olağanustu gınşımcılığı kanıtlayan yoldaşlar da neolıberalızm'\n zorakı tutkunları- dır Neler satıyorlar? Neler satmıyorlar kı' Gerçekte uç kuruş otuz paraya sattıkları, Bolşevık devrımıdır 1917'de Istanbul u Beyaz Ruslar sarmışt Artık Kızıl Ruslar kaldırımlardadır • Geçenlerde bır dostum, Rus pazarından madalyalar sa- tın almış, hem de ucuza İkıncı Dünya Savaşı nda, faşızme karşı dırenen kahra- manların madalyaları Çarpıldım Sankı babamın kırmızı şerıtlı Istıklal Madalyası ışporta- da pazarlanmıştt tutanalclarından DEV-YOL NEREYE?Oğuzhan Muftuoğlu ve arkadaslarının Devrımcı Yol ıçınde bajlattığı tartıjma "Dıvan'ın tartıjmayı başlatan melnı Sunuş mefnıne eleştırıler Muftuoğlu ılk kez konuştu Mıhrı Bellı Doğu Perınçek llhamı Aras ve Zulfu Dtclelı ne dedıler? Ahmet Kaya 2000 E OOĞRU'yla DAYANIŞMA Kenseri Saat: 20.00 de Harbiye Açıkhava Tiyatrosu'nda DAVETIYELER,B.yoglu Dunya, B*yoğlu, Kadıkoy Moda sin*malarından v* Kadıkoy G«nçlik, Akyuz, Nişantaşı Akadatni kilab«vl*rind«n, 2000'E DOGRU burolarından saglanabilir. HEP KONGRESİNİN PERDE ARKASI KAFKAS-ABHAZY4 DAYANI$MA KOMFTESİ BAŞKANI ATAY CEYİŞAKAR'LA OÖRÛŞML- "Gevşek federasyon ıshyoruz" Kozakçıoğlu Ağar çekıjmeıı • Pu lumur'de provokasyon • Türk 0ı} Hekımlerı BıHığı Sıgnal'ı tavjıye ettı 200 mılyonu alaı1 • Izmr'de Turk Kurt kışkırhcılığı Yenı Astr 9a zeteıı hedef gostenyor • Olumunun yedıncı yılında Ruhı Su • Ak Doğoş'çular partı kuruyof ROMAN VE Y^ARLIK ONURU Samim Kocagoz 10 000 lıra (KDV ıçmde) Çağdaş Yayınlan Turkocağı Cad 39-41 Cağaloğlu Istanbul Odemelı gondenlmez.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle