Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 10 EYLÜL1992PERŞEMBE
HABERLER
Kilercioğlu:
MİT'çi değilim
• ANKARA (ANK A) -
Devlet Bakanı Orhan
Kilercioğlu, RPGrup
Başkanvekili Şevket
Kazan'ın "Kilercioğlu'nun
Şırnak ziyaretinden sonra
olaylarçıkü" şeklindeki
iddiasmın "yalan ve
uydurma" olduğunu söyledi.
Şevket Kazan'ın Şırnak
olaylanyla bağlantı kuran
iddiası ve "Eski MİT'çi"
olduğu yolundaki sözleriyle
ilgili sorulannı yanıtlayan
Eİevlet Bakanı Orhan
Kilercioğlu, her iki iddianın
da gerçekleri yansıtmadığını
belirtli. Kilercioğlu, "Sayın
Şevket Kazan'ın şahsımla
ilgili bu iddiası tamamen
yalan ve uydurmadır. Söz
konusu iddia ilgili kurumdan
sorulabilir"dedi.
Demirel, Eriş'le
göpüştü
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-ANAP Ankara
Milletvekili Hamdi Eriş,
Başbakan Süleyman
Demirel'legörüştü. Eriş'in,
Pamukovakum
ocaklanndaki birsorun
nedeniyle kendisini ziyaret
ettiğini bildiren Demirel,
"Burası hacet kapısı. Herkes
buraya gelir, anlatır
sorununu, ben dedinlerim"
dedi. ANAPGiresun
Milletvekili Ergun
Özdemir'in Demirel'le
gorüşmcsinin ardından
partisinden istifasını
açıklaması üzerine, dün de
ANAP Ankara Milletvekili
Hamdi Eriş'in Başbakan'ı
ziyaret etmesi dikkat çekti.
Polis
çocuklarına
oncelik
• ANKARA (AA) - Polis
olmak üzere başvuran görev
başında yaşamını yitırmiş
polislerin çocuklan, yazılı
sınavpuanlanna
bakılmaksızın başanlı sayılıp
polis okuluna alınacaklar.
Polis okullan yönetmeliğine
bir madde ekleyen ve söz
konusu düzenlemeyi
öngören yönetmelik
bugünkü Resmi Gazete'te
yayımlandı.
Trene
saldın
• İstanbul HaberServisi-
TCDD'nin
Haydarpaşa-Adapazan
hattındaki l I26sefersayılı
yolcu trenine kimliği belirsiz
kişiler tarafından saldın
dûzenlendi. Dün gece saat
22.00 sıralannda meydana
gelen olayda Haydarpaşa
Gan'ndan hareket eden
yolcu trenine
Idealtepe-Süreyya Plajı
mevkide kimliği
belirlenemeyen kişi ya da
kişiler tarafından 5 el ateş
edildi. Saldın sırasında
kurşunlardan biri trene
isabet ederek, ön camlardan
birinin kınlmasına yol açtı.
Silahlı saldında yolculardan
ölen ya da yaralanan
olmadı.Buarada Büyükdere
Caddesi 175 numarada
bulunan Renauult-Mais
bayisine dün gece kimliği
belirsiz iki kişi tarafından
molotofkokteyli atıldı, ancak
patlamadı. Gazetelere
telefon eden bir kişi saldınyı
Devrimci Sol örgütünün
üstlendiğini söyledi.
Polisin vurduğu
öğpenci
• İstanbul Haber Ser>isi -
Polis tarafından geçen
pazartesi akşamı yanlışlıkla
vurulan lise öğrencisi Tolga
Korkmaz, tedavi için
götürüldüğü Özel Yaşam
Hastanesi'ne kabul
edilmediğini söyledi. Tolga
Korkmaz. polislerin
kendisini yanlışlıkla
vurduklannı aralannda
geçen konuşmadan
anladığını söyledi.
5 öğrenciye
gözaltı
• İSTANBUL (ANKA)
Istanbul Üniversitesi'nde,
kayıt için gelen yeni
öğrencilere gönüllü
damşmanlık yapmak üzere
"danışma masası" açmak
isteyen 5 öğrencinin
gözaltına ahndığı bildirildi.
Üniversitelere kayıt
işlemlerinin başlamasından
sonra, yeni gelen
arkadaşlarına gönüllü
damşmanlık yapmak
isteyen bazı öğrenciler, her
yıl olduğu gibi bu yıl da
fakültelerde masalar açmak
istediler. Geçtiğimiz
günlerde tstanbul
Universitesi Avcılar
Kampusu'nda bir grup
öğrencinin gözallına
alınmasından sonra dün de
Beyazıt Kampusu'nda 5
Öğrenci aynı nedenle
gözakına aiandı.
Olağanüstü kongre kampanyasmm başansız kalacağmı söyleyen Mesut Yılmaz:
Ozal, eleştiıileriııi hangî sıfatla yapıyor?
• ANAP Genel Başkanı
Mesut Yılmaz, Çumhur-
başkanı Turgut Özal'ın
eleştirilerini hangi sıfatla
yaptığmı bilmediğini
söyledi. Yılmaz, Ozal'ın
Güneydoğu'ya gitmesine
yönelik eleştirileri
hatırlatarak "Her
halükârda ben sayın
Cindoruk'la olan muta-
bakatıma bağlıyım"
dedi.
GÜNDÜZfMŞÎR
ANAP Genel Başkanı Mesut
Yılmaz, Cumhurbaşkanı Tur-
gut Özal'la parti menfaatine ya-
rarlı görmemesi nedeniyle pole-
miğe girmediğini belirterek,
"Sayın Cumhurbaşkanı'nın eleş-
tirilerini hangi sıfatla yapüğını
bilmiyorum. Eğer Cumhurbaş-
kanı sıfaü ile yapıyorsa, o za-
man bu eleştirileri yersiz.
ANAP eski genel başkanı ola-
rak yapıyorsa bu tartışmaya
değerdir"dedi.
Yılmaz, dün karargah olarak
kullandığı Conrad otelinde ya-
kın çalışma arkadaşlan ile 5 sa-
atı aşkın toplanlı yaptı. l kasım
yerel şeçimleri için son aday be-
lirleme çalışmalannı yürüttüğü
belirtilen Yılmaz, öğle yeme-
ğinden sonra Cumhurbaşkanı
ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Cumhurbaşkanı'nın kendisine Güneydoğu gezisi için yö-
nelttiği eleştirileri yanıtladı. (Fotoğraf: GÜNDÜZİMŞİR)
Turgut Özal'ın kendisine yöne-
lik eleştirileriyle ilgili gazetecile-
rin sorulannı yanıtladı.
Yılmaz, Özal'ın Güneydoğu-
ya Hüsamettin Cindoruk ile
gitmesini hangi sıfatla eleştirdi-
ğini bilmediğini belirterek,
"Her halükârda ben Sayın Cin-
doruk'la olan mutabakatıma
bağlıyım. Kendisiyle bölgeye ,
eğer programırıda birdeğışıklik
olmazsa gideceğim" dedi.
"Cumhurbaşkanmın dar bir
çevrenin etkisiyle hareket ettiği-
ne inanıyorum" diyen Yılmaz
Sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu çevrenin de tamamıyla
şahsi hesaplarla ve birtakım
duygusal nedenlerle hareket et-
tiklerine inanıyorum. Ve bu
olaylann kökeninin psikolojik
olduğuna inanıyorum. Bu etki-
lerle hareket eden insanlar, par-
ti menfaatini ihmal ederler. l-l,5
ay sonra şeçimler var. Bu tür fa-
aîiyetleri parti menfaatine ters
yönde ve zamansız olarak nite-
lendiriyorum. Esasen bu kadar
insanın hissi olarak hareket et-
tiği bir ortamda ben de hissi
davranırsam, partiye daha çok
zarar vermiş oluruz. İmza kam-
panyasına katılan arkadaş-
lanmızın bu konuda ileri sür-
dükleri gerekçeierin de genel
kabul gören gerekçeler olmak-
ziyade kendi şahsi endişele-
rinden kaynaklandığına inanı-
yorum. Ama eğer parti tabanı
bu gerekçelere itibar ederlersc o
zaman prosedür neyse onu ya-
panz."
ANAP Genel Başkanı Mesut
Yılmaz, "Diyelim ki imza kam-
panyası başlatanlar olağanüstü
kongre için gerekli sayıyı elde
ettiler. Karşınıza çıkan adayla
ilgili olarak bir yorum yapabi-
lirmisiniz? "şeklindeki soruya
ise şu yanıtı verdi:
"Ben hayatımda girdiğim hiç
bir şeçimde kazanacağım iddia-
sında bulunmadım. Hayatımda
da hiçbir seçimi kaybetmedim.
Bir şeçime girerken peşinen ka-
zanacağınızı ilan etmek başta
şecmene saygısızlıktır. Şeçme-
nin karanna saygılı olmaİc la-
zımdır. Ben her şeçime girerken
kazanmak için çalışacağımızı
ıfadeederim.
Ama Türkiye'de siyasetçile-
rin mahcup olmak gibi bir alış-
kanlığı olmadığı için böyle bol
keseden, iddialar ortaya atıyor-
lar. Sonrada tersi çıktığı zaman
hiç birşey olmamış gibi yollan-
na devam edebiliyorlar. Ben bu
düşünce tarzını kaldıramıyo-
rum. Eğer birtakım söylediğim
sözleri zaman içinde unutma ve
unutturabilme yeteneğim ol-
saydı, tutarsızlığa düşmekten,
bu kadar korkmasam, benim de
başka siyasetcilerden farkım
kalmazdı."
ANAP'ta kongre savaşı:
Mıılıafazakârlar
hareketegeçtî
GÜNSELİ ÖNAL
ANKARA - ANAP'ta
olağanüstü kongre için Semra
Özal ile Zeynep Özal'ın imza
vermeleri. bugüne değin giri-
şimde bulunmayan milliyetçi-
muhafazakar kanadı harekete
geçirdi. İstanbul milletvekille-
rinin ardından, milliyetçi-
muhafazakarlar da, Ankara'-
da kongre karargaru kuracak-
lar.
Özal'ın eşi ve kozının ver-
dikleri imzalar aracılığıyla
devreye girrnesi, muhalifler
arasındaki görüş aynhğından
kaynaklanan bölünmeyi su
yüzüne çıkardı.
Hüsnü Doğan ile birükte
Ankara"da çalışan ve Oltan
Sungurlu, Abdülkadir Aksu,
Talat Zengin gibi isimlerin yer
aldığı bu gruptan yetkililer,
olağanüstü kongre için imza
toplanmasında karşılaşılan
sıkıntının nedenini şöyle açık-
ladılar:
"Biz, henuz imza top-
lamıyoruz. Bu iş, İstanbuİ'-
dan yürütülmez. Bu arkadaş-
lanmız da, gerekli imzayı top-
layamazlar, yeterli desteği bu-
lamazlar. Bu hareketin öncü-
leri vardır. Birlikte oturup,
karar veririz, organize bir ha-
rekete gireriz. İstersek, birkaç
günde toplanır, o imza."
Milliyetçi-muhafazakar
grubun bir üyesi, İstanbul
milletvekillerinin imza topla-
magirisimlerini engellemedik-
lerini, ancak aktif olarak dev-
reye girmediklerini de be-
lirtti. Genel Başkan adayının
kim olacağı konusunun çeşitli
endişelere neden olduğunu
kaydeden aynı kaynak, şu-
nlan söyledi: "Milliyetçi-
muhafazakar grup el attığı an,
bu iş yürür. Ankara'da karar-
gah kurulmadan bu iş olmaz.
Istanbul'daki arkadaşlanrruz,
olağanüstü kongre için hazır-
lanan imza metnini bile gön-
dermediler bizt"
Gazeteci dnayetleri uluslararası düzeyde kınandı
'Türkiye'desansürkurşunla• Uluslararası Düşünce
Özgürlüğü Eşgüdüm
Komitesi'nin örgütlediği
Güneydoğu'da gazeteci
cinayetlerini kmama
arişimi nedeniyle İngiliz
însan Hakları örgütü
bir rapor yayımladı.
Haber Merkezi - Türkiye'de
özellikle Güneydoğu'daki olay-
lan izleyen basm mensuplanna
yönelik saldın ve cinayetler dün
uluslararası düzeyde kınandı.
Kısaca IFEX olarak bilinen ve
10 örgütün işbirliği yaptığı
"Uluslararası Düşünce Özgür-
lüğü Eşgüdüm Komitesi" tara-
fından örgütlenen kınama giri-
şimi nedeniyle İngiliz İnsan
Haklan örgütü "Article I9"da
yayınladığı raporda, "Türkiye'-
de sansür, kurşunla sağlanıyor.
Sansürün en aamasız türü ci-
nayettir ve artık Türkiye'de
korkulacak boyutlarda bir dü-
zenlih'k içinde uygulanmakta-
dır" denildi.
Türkiye'de incelemelerde
bulunan Uluslararası Basın
Enstitüsü (IPI) Başkanı Cush-
row Irani de, "Öldürülen gaze-
tecilere terörist diyenler, bunu
ispatlasınlar" dedi.
Londra'dan Edip Emil Öy-
men'inbildirdiğinegöre, "Artic-
le I9"un yayımladığı raporda,
Başbakan Süleyman Dernirel'-
in "Ölen basın mensuplanna
ilişkin tek tepkisinin, onlan ka-
ralamak olduğu" belirtildi.
Dünü "Türkiye'de basın-yaym
özgüriüğünün aşın biçimde çiğ-
nenmesine dünyanın dikkatini
çekme günü" olarak kararlaştı-
ran IFEX'in bu girişimine pa-
ralel yayınlanan raporda, "Bu
yıl içinde 8 gazeteci. ifade öz-
gurlüklen haklannı kullamr-
ken dnayete kurban gittiler.
Türkiye, basın mensuplannın
görev yapması açısından dün-
yanın en tehlikeli yerlerinden
biri. Türkiye'de I992'de basın
mensuplanna yönelik cinayet-
ler şimdiye kadar bu düzeye
çıkmamıştı ve dünyada da hiç
bir başka ülkede bu kadar çok
basın mensubu bir yıl içinde öl-
medi" denildi. Başbakan De-
mirel'in. son zamanlarda işle-
nen bazı cinayetler hakkjnda
görüş belirtirken, "Onlar gaze-
teci kılığında militanlar" şeklin-
deki ifadesinin "basın mensup-
lannın karşı karşıya olduklan
riskleri artürdığı" belirtildi.
ölen gazetecilerin adlan ve
ölüm tarihlerinin sıralandığı ra-
porda saldınya uğrayan, gözal-
üna alınan, işkence görenlerin
adlan da yayınlandı. 1992 yıhn-
da 16 yayına 2 milyar lirayı
aşan para cezası verildiği, 338
dava açıldığı belirtildi.
Hükümeün, bu konularda
daha fazla bilgi taleplerini ya-
nıtsız bıraktığı, suçlulan adalet
önüne cıkartmak amaayla res-
mi soruşlurma açmak ya da ıfa-
de özgüriüğünün açıkça çiğ-
nenmesine ilişkin bu gelişmeler
hakkında bilgi •vermek için ya-
pılan başvurulan yanıtsız bı-
raktığı öne sürüldü ve "İnsan
haklan örgütlerinin dünya ça-
pındaki protesto mektuplan
duvar gibi bir sessizlikle karşı-
landı" denildi.
"Article 19" tarafından hazı-
rlanan bu tür 16. rapora konu
olan Türkiye, fıkir ve ifade öz-
güriüğünün çığnendiği belgele-
nen ve haklarında rapor hazır-
lanan İran, Sri Lanka, Sudan,
Kenya, Bahreyn, Tunus. Fas
gibi ülkelerin arasında yer alrruş
oluyor.
IFEXnedir?
"Uluslararası Düşünce Öz-
gürlüğü Eşgüdüm Komitesi"
IFEX (Intemational Freedom
of Expression Exchange) şu
üyelerden oluşuyor: Amerikan
Yazarlar Birliği. Basın Men-
suplannı Koruma. Komitesi
(ABD ve Kanada), Özgür İfade
Vakfı. Uluslararası Gazeteciler
Federasyonu (Brüksel), Ulusla-
rarası Yazarlar Birliği (PEN),
"Sınır Tanımaz Gazeteciler"
(Reporters sans Frontieres) ve
dünya çapında düşünce öz-
gürlüğü ve sansür araştırmalan
ile tanınan İngiliz "lndex on
Censorship" ile, adını İnsan
Haklan Evrensel Bildirgesi'nin
düşünce ve ifade özgürlüğüne
ilişkin 19. maddesinden alan
Ingiltere'nin önde gelen basın
özgürlüğü savunuculanndan
"Article 19". 19. maddede,
"Herkesin fikir ve ifade özgür-
lüğü hakkı vardır. Bu hak, hiç
bir müdahaleye yer bırakma-
yan biçimde fikir sahibi olmak
ve her türlü yol ve yönteme baş-
vurarak ve sınır tanımaz biçim-
de fikir ve bilgi alma ve verme
özgürlüğünü içerir" deniliyor.
anııyor
Article 19'un yorumu:
Türkiye'degazeteci
telılike içindedir
Haber Merkezi -Merkezi
Londra'da bulunan "Article
19" örgütü, Türkiye'de gaze-
teci öldürülmeleriyle ilgili ola-
rak Türkiye Büyükelçisi Can-
demir önhon ile görüşme ta-
lep etti.
Örgüt yetkilileri, dün Lond-
ra'da talebe henüz yanıt bek-
ledikienru açıkladılar. Örgüt
temsilcileri, dün sabah BBC
ve ITV televizyonlan, aynca
BBC Radyosu Dış Yayınlar
Servisı (World Service) için de
birermülakatlarverdiler. Mü-
lakatlar sırasında, Türkiye'de
gazetecilik yapmanın "çok
tehlikeli hale geldiği" belirtil-
di.
Merkezi New York'ta olan
"Basın Mensuplannı Koru-
ma Komitesi" (CPJ) tarafı-
ndan İngiliz gazetelerine gön-
derilen mesajda ise "Türkiye
Hükümeti. öldürülen bazı ga-
zetecilerin PKK ile iiişkili ol-
duğunu belirtmektedir. Eğer
bu gazetecilerin suç işledikleri
biliniyorsa, yargılanmalan
gerekirdi. Oysa hükümetin,
haklannda dosya açüğı bazı
gazeteciler, PKK üyesi olduk-
lan gerekçesiyle birer birer
vurulmaktadır" denildi. CPJ
temsilcileri, Birleşmiş Millet-
ler'deki Türkiye Daimi Tem-
silcisi ile de görüşme talebinde
bulundular. Diğer bazı Batı
Avrupa başkentlerinde de
Türkiye büyükelçileri ile gö-
rüşme talepleri yapıldı. Mer-
kezi Brüksel'de olan "Ulusla-
rarası Gazeteciler Federasyo-
nu" (IFJ) temsilcileri Dani-
marka, Hollanda. Belçika'-
daki büyükelçilerden, merke-
zi Paris'te olan"Sınır Tanı-
maz Gazeteciler"(Reporters
Sans Frontiers) örgütünü
temsilen bir heyet de Paris'-
teki Türkiye büyükelçisi ile
görüşme talep etti.
Bölgede nihai çözümûn politik olacağını belirten Birdal, hazırladıkian raporun BM Türkiye Temsilciliği ve TBMM Başkanı
Hüsamettin Cindoruk'a iletileceğini söyledi. birdal, "PKK, Şımak'ı yerle bir edecek güce ulaşmışsa bu iş bitmiştir; yok, bu
işi devlet vapmışsa bu iş zaten bitmiştir" dedi.
TBMM ve BM Türkiye temsilciliğine sunulacak İHD Şunakraporu:
Kaıııııkesilmesi içintaraflar silahbıraksın
ANKARA (ANKA) - İHD
Genel Merkezi'yle şube baş-
kanlannın ve diğer demokratik
kitle örgütlerinin Şımak'ta yap-
tıklan incelemelerden sonra
hazırladıkian ve olaylardan gü-
venlik güçlerinin sorumlu tutul-
duğu rapor TBMM Başkanlığı
ve Birleşmiş Milletler Türkiye
TemsilciliğTne iletilecek. İHD
Genel Sekreteri Akın Birdal,
akıtılan kan ve gözyaşının din-
dirilmesi için taraflan silah bı-
rakmaya çağınrken, gerekli ön-
lemler ahnmazsa Şırnak ben-
zeri katliamlann her an yaşana-
bileceğini söyledi.
İHD Genel Sekreteri Akın
Birdal, heyetin 3-4-5 eylül tarih-
leri arasında Cizre ve Şırnak'ta
yaptığı inceleme sonucu hazır-
lanan raporu açıkladı. Olaylar-
da olduklan ve yaralandıklan
belirlenen kişilere ve olayın gör-
gü tanıklannın anlatımlanna
yer verilen raporda, bölgede ne
insan haklan ne hukuk ne de
demokrasi bulunduğu kayde-
dildi. Bölgede keyfilik ve başı-
bozukluk olduğuna yer verilen
raporda, Şırnak ve Cizre'de ya-
şanandurum"tam birsavaşor-
tamı" olarak tanımlandı.
İHD Genel Sekreteri Birdal,
demokratikleşme ve insan hak-
lan adına yapılan programlara
ve vaatlere karşın bölgede
olumlu hiçbir adımın atılmadı-
ğını belirtükten sonra, demok-
ratikleşme yolunda atılacak
adımlara gösterilen tepkileri
eleştirdi. Yargıtay Başkanı
Ocakçıoğlu'nun konuşmasını
ve Meclis'te CMUK'a gösteri-
len tepkiyi buna örnek gösteren
Birdal, "İktidann demokratik-
leşme konusundaki a>mazlığı-
na dur diyeceğiz" şeklinde ko-
nuştu.
İHD heyetinin raporunda.
"Her türlü teröre karşıyız diye
diye devletin Şırnak'taki terö-
rünü görmezlikten ve du>-maz-
lıktan gelen bir tutumun ve an-
layışın sorumluluğu unutul-
mamalıdır. Sorunu banşçıl, in-
san haklan ve hukukun üstün-
lüğüne dayalı çözümler yerine;
tanklanyla, toplanyla, kan ve
gözyaşı dökerek. öfke ve düş-
manlık politikalanyla çözüm-
süzlüğe götüren bir devlet anla-
yışıyla bu sorunun daha da de-
rinleşeceği görülmektedir" de-
nildi. Raporun son bölümünde,
BM İnsan Haklan Komis-
yonu'nun bölgeye acil izleme
kurulu gönderjnesi, TBMM'-
nin de parti aynrru gözetmeksi-
zin bölgede kanayan yarayı sar-
ması istendi. İHD Genel Sekre-
teri Akın Birdal bölgede çözü-
mün ancak politik bir çözümle
sağlanabileceğini belirtti.
Güneydoğu'da PKK saldınlan sürüyor
Tezkereci asker tedirginliği
Haber Merkezi - Güney-
doğu'da tezkere alan askerlerin
büyük koruma önlemleri alün-
da memleketlerine sevkedile-
ceklerinin açıklanmasına kar-
şın, PKK'nın saldınlan sürü-
yor. Hakkari'nin Çukurca ilçe-
si yakınlannda 5 erin yara-
landığı PKK baskını sırasında,
terhis edilen askerleri 30 kişilik
bir timin korumaya çalıştığı
bildirildi.
Askerlik süresindeki indirim
nedeniyle Güneydoğu'dan ter-
his edilen askerleri taşıyan kon-
voya, Hakkari'nin Doğanlı
mevkiine yakın bölgede PKK
tarafından önceki gün düzenle-
nen baskm 07.00'den 10.00'a
kadar devam etti. Baskında er-
leri taşıyan mınibüsün şoförii
Şaban Gün öldü. Genelkur-
may yetkilileri, tezkereci asker-
lerin "sağ salim evlerine dön-
meleri için ellerinden geleni
yaptıklannı" bildirdiler. Ge-
nelkurmay'dan bir yetkili
Cumhuriyet'e önceki gün
yaptığı açıklamada. tezkereci
askerlerin helikopterlerle bü-
yük kent merkezlerine taşın-
masının planlandığını söy-
lemiştı. Bazı askeri yetkililer
de, tezkereci askerlerin belli
merkezlerde toplanarak refa-
kat eşliğinde illere gönderilece-
ğini belirtmişlerdi.
Milli Savunma Bakanı Nev-
zat Ayaz. Güneydoğu'da TSK
mensuplanna yönelik saldmlar
konusunda tüm önlemlerin
alındığını bildirdi ve "Ancak
tüm uyanlara rağmen bazı mü-
kelleflerin kendi başlanna
hareket ettikleri görülmekte-
dir. Son zamanlarda meydana
gelen olaylarda mükelleflerin
maalesef yapılan tüm tebligatia-
ra karşın, bunlara uymadığı
saptandı. Konu silahh kuvvet-
lerin eksikliğinden değil, mü-
kelleflerin gerekli hassasiyeti
göstermemesinden kaynak-
lanmaktadır" dedi.
Emniyet Genel Müdürü
Yılmaz Ergun. önlem olarak.
terhis olan askerlerin bundan
sonra topluca sevkedileceğini
açıkladı.
Emniyet Genel Müdürü Er-
gun, "Her trende koruma bu-
lunuyor. Güzergahtaki güven-
liği emniyet ve jandarma güç-
lerisağlıyor"dedi.
THE İNDEPENDENT GAZETESÎ
Türkiye en
tehlikeli bölge
Dış Haberler Servisi-İngiliz
The Independent Gazetesi'-
nde çıkan bir haber yorumda,
Türkiye'de şubat ayından bu
yana 8 gazetecinin öldürüldü-
ğü, düzinelerle gazetecinin de
gözaltına ahndığı ya da işken-
celerden geçirildiği bildirildi.
Gazete, saldınlann özellikle
gazetecileri hedef almaya baş-
ladığına ilişkin kuşkulann
artüğını bildirdi.
The Independent muhabiri,
Yugoslavya'dan sonra Gü-
neydoğu Türkiye'nin, dün-
yanın en tehlikeli bölgesi ol-
duğunu yazdı. Gazetenin
yaası şöyle devam ediyor:
"Öldürülen gazetecilerin biri
dışında hepsi solcu ya da Kürt
yanlısı gazetelerde yazıyor-
lardı. Ancak hiçbiri şiddet
olaylanna kanşmamışü.
Kimse tutuklanmadı. Aynca
cinayetlerin ciddi biçimde
araştınldığına ih'şkin bir kanıt
ta yok. Son sekiz ay içinde
aynca en az 57 gazeteci de çe-
şitli nedenlerle gözaltına
alındı.
Serbest bırakılan gazeteci-
lerin birçoğu. işkence gördük-
lerini söylediler. Polis, gazete
bürolannı basarak, kitap ve
dergilere el koydu. Halen bir
dizi yazar, 1990'da kabul edi-
len anti-terör yasasma göre-
suçlanıyor!'
Milli Savunma Bakanı Ayaz:
Iraktopraklarmın
butünlııgıı oneıtıb
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Milli Savunma Ba-
kanı Nevzat Ayaz, Cumhur-
başkanı Turgut Özal'ın geçen
hafta Kuzey Iraklı Kürt lider-
lerle Çankaya köşkünde
yaptığı toplantı konusunda
yorumyapmazken,"Hüküme-
timiz, müstakil bir Kürt devle-
ti kurulmasına karşı olduğunu
ve Irak'ın toprak bütünlügü-
nün korunması gerektiği ko-
nusundaki hassasiyetini defa-
larca ifade etti.
Asıl olan hükümet politi-
kasıdır"dedi.
Özal'ın Güneydoğu gezisi
sırasında, bölgedeki vatandaş-
lara "göç" için yaptığı çağn
konusunda da yorum yapmak
istemedi.
Milli Savunma Bakanı Nev-
zat Ayaz, dün bakanlıkta dü-
zenlediği basın toplantısında,
başta askerlik olmak üzere çe-
şith' güncel konularda açıkla-
malar yaptı.
TSK'da yeni yapılanma
çerçevesinde sözleşmeli subay
ve astsubay uygulamasına ge-
çileceğini, bu uygulamamn
daha çok küçük rütbeli subay
ve astsubay teminine yönelik
olacağını kaydeden Ayaz,
"Böylece ordunun küçük rüt-
beli subay ve astsubay ihtiyacı
karşılanarak, yedeksubaylık
sistemi kalkacak" dedi.