Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 6AĞUSTOS 1992PERŞEMBE
HABERLER
MHP'lilep en çok
ANAP'a kaydı
•ANKARA (ANKA)-
MHP'nin belirlenen
delegeleri içinde ANAP'ta
yer alanlann. MÇP'de yer
alanlardan daha fazla olduğu
bildirildi. Toplam 970
kurultay delegesinin
yansından fazlası belirlendi
ve bu delegelerin çok büyük
bölümü 12 Eylül'den sonra
hiçbir siyasal partiye üye
düzeyinde katılmayıp.
siyaset dışında kaldılar.
Siyaseti diğer partileriçinde
sürdüren delegelerin en çok
ANAP'ta yer almalan
dikkatleri çekti.
ŞHP MYK
Ünye'de
toplanacak
•SAMSUN (CımAuriyet)-
SHP MYK toplantısı pazar
günü Ünye'de yapılacak.
ToplantıyaSHPGenel
Başkanı, Başbakan
Yardımcısı ve Devlet Bakanı
Erdal İnönü başkanhk
edecek. İnönü pazar günü
sabahı özel bır uçakla
Samsun'a gelecek. Oradan
da karayolu ile Ünye'ye
hareket edecek. Saat
lO.OO'daÇamlık
Restaurant'da yapılacak
olan MYK toplantısından
sonra öğleden sonra saat
14.00'te de Karadeniz
Bölgesi"ndeki SHP'li il
başkanlan, ilçe başkanlan,
partili belediye başkanlannın
katıhmı ile ayn bjr toplantı
daha yapılacak. İnönü ve
MYKüyeleriÜnye
Kaymakambğı ile belediye
başkanlığını aynca SHP ve
DYP ilçe örgütlerini dte
ziyaret edecekler. SHP Genel
Başkanı Erdal İnönü aynı
gün akşam uçakla
Samsun'dan Ankara'ya
dönecek.
ANAP'h
belediyeler
şikâyetçi
• ANKARA (ANKA) -
ANAP'h belediye
başkanlan, iktidann devlet
yardımlannı engellediği ve
sık sık müfettiş göndererek
kendilerine baskı yapıldığı
iddiasında bulundular.
AN AP Yerel Yönetimler
Başkanı Bülcnl Atasayan.
belediye başkanlannın
şikayetlerini topladı.
Kendisıne yapılan başlıca
şikâyetler arasında devlet
yardımlanna getirilen
engellemeler bulunduğunu
kaydeden Bülent Atasayan,
"ANAFlı belediye
başkanlan özellikle Maliye
ve Bayındırlık bakanlıklan
kanalıyla kendilerine
yapılacak yardımlann
engellendiğin] savunuyorlar.
HSYK toplandı
• ANKARA (AA)- Hâkim
ve Savcılar Yüksek Kurulu,
hâkim ve savcı atamalarını
görüşmek üzere, Adalet
Bakanı Seyfı Oktay'ın
başkanhğında toplandı.
Adalet Bakanı Oktay,
toplantıdan önce AA
muhabirine yaptığı
açıklamada, toplantı
gündeminde DGM, idari ve
adli yargıda sava ve hâkim
atamalan konusunun
bulunduğunu belirterek,
şunlan söyledi: "Kurulumuz
500 savcı ve hâkiminyer
değiştirme isteklerinin adli
tatilin bitimine yetiştirilmesi
düşüncesi ile
toplanmaktadır. Kurul,
anayasanın verdiği yetkilerle
çalışmalannı sürdürecektir.
Toplantı gündeminde
bundan başka bir şey
bulunmamaktadır."
Prof. Ergil'den
eski partiler
yopumu
•ANKARA (ANKA)-
Siyaset bilimci Prof. Dr.
Doğu Ergil, kapatılan
partilerin yeniden açılması ve
p'artilerdeki yeni oluşum
çabalannı şişkinlik olarak
değerlendirdi. Prof. Dr.
Doğu Ergil, siyasal
yelpazedeki partilerin büyük
oranda toplumda var olan
eğilimleri temsil ettiklerini
belirtti. Daha çok var olan
siyasi partilerde yer
b.ulamayan kadrolann eski
partilerin açılması ve yeni
oluşumlar için uğraştıklannı
îfade eden Ergil, bunlann
farklı eğilimleri temsil
etmediklerini, var olanlan
daha iyi temsil ettikleri iddiala
dabulundu.
ursa'da bes
gözaltı
• BURSA(AA)-Bursa
Emniyet Müdürlüğü terörle
mücadeleekjplerince son bir
hafta içerisindeyapılan
operasyonlarda "TDKP"
örgütünü Bursa'da kurmaya
ve taraftar toplamaya
çalışüklan iddasıyla 5 kişi
gözaltına alındı.
Yaratılmaya çalışılan Kürt-Türk çatışmasmda halk yok
Urla'daıııafya amacınaulaşamadı• Urla minibüsleri üç yıl öncesine kadar yolculannı kentin merkezine,
Konak Alanı'na kadar taşıyabiliyorlardı. Kazançlan iyiydi. Önce, mini-
büslerin kente girmeleri yasaklandı. Yolcu sayısı azaldı. Ardından Urla
İzmir arasında belediye otobüsleri çalışmaya başladı. Urla Birlik'in 77,
ÖzUrla'run 25 aracı artık bu güzergâhaçok geliyordu. Minibüsçülerin
birbirine girdiği, 6 kişinin yaralandığı Doğulu-Batılı çatışması diye sunu-
lan gerginliğin gerçek nedeni bundan başkası değildi.
ÜMİT OTAN
İZMİR - "Ben Konyalıyım. Kanm Doğu-
lu. Olaylan basın neden bu kadar çarpıtıyor?
Lütfen yapmayın, yıllardır kardeş gibi yaşa-
dık, bunu sürdürelim."
Telefondaki yurttaş ağlamaklı bir sesle ay-
nen bunlan söylüyordu. Bununla bitmiyor,
arka arkaya gelen telefonlarda yurttaşlar ay-
nı duygulan paylaşıyorlardı. Urla'da yaşa-
nan minibüsçü İcavgalan ne ilkti ne de son
olacakü. Yıllarca öncesine gittiğimizde buna
benzer olaylara rastlamak olası.
Urla minibüsleri üç yıl öncesine kadar yol-
culannı kentin merkezine, Konak Alanı'na
kadar taşıyabiliyorlardı. Kazançlar iyiydi.
Önce minibüslerin kente girmesi yasaklandı.
Yolcu sayısı azaldı. Ardmdan Urla-İzmir
hattında belediye otobüsleri çalışmaya başla-
dı. Bir biletle yurttaşlar 35 kilometreiik yol gi-
diyorlardı. Yolcular azaldıkça gelirler de
azaldı. Yollarda, "yolcuyu ben alacağım, sen
alacaksın" sürtüşmeleri ve kavgalan başladı.
Bu arada bazı kabadayılar da türemişti, in-
sanlar korkuyordu. Adamın önüne geçip
yolcu alırsan Üçkuyular'daki son durakta
dayak kaçınılmaz oluyordu. Evet Urla Bir-
lik'in 77, Oz Urla'nın 25 aracı artık bu güzer-
gaha çok geliyordu...
Minibüs taşıyıcılannın birbirine girdiği, 6
kişinin yaralandığı son olayın da aslında çıkış
noktası buydu. Belediye Başkanı Bülent Ha-
ratalı olaylan "münferit" olarak yorumlayıp
"Bakın bu tür olaylar her yerde olabiliyor, iş-
siz güçsüz takımının tırmandırdığı olaylardır
Urla'da yaşananlar" diyordu.
Urla dün sessiz bir gün yaşıyordu. Minibüs
garajında bir tek araç yoktu. Kahvelerde tek
tük insanlar konuyu tartışıp ortak yönler an-
yorlardı. Fotoğraflannın çekilmesini, isimle-
rinin yaalmasını istemeyen insanlar. bazı ga-
zetelerin insanlan etkilediğini ve olaylann
yanlış yerlere çekildiğini belirtip şunlan anla-
tıyorlardı:
"Yurttaşlar temkinli olmalı"
"Narlıdere'den bir grup Doğulu geldi. On-
lar da Urla hattından minibüs aldılar. Onla-
nn kanştığı birçok olaylar yaşanıyor. Ancak
bunun çözümü olaylan ürmandırmak değil."
Bir yurttaş da baa semtlerin tehlike bölge-
leri olarak gösterilmesini "kışkırtıcıhk" ola-
rak yorumlayıp şunlan söylüyor:
"Semtlerin isimlerini tek tek sayarak bura-
larda olay çıkabilir imajı veriliyor. Şimdı
cunja günü Narlıdere pazan var. Pazarda te-
sadüfen bir olay. kavga olsa, 'bakın biz deme-
miş miydik' diyecekler/Basmın bu tür konu-
lara daha duyarlı yaklaşması lazım. Bu arada
Doğu'danjelen yûrttaşlannda biraztemkinli
olmalan doğru olur."
Urla'da bir sessizlik yaşanırken üç kilomet-
re uzaklıktaki Çeşmealtı'nda insanlar plajla-
n. gazinolan doldurmuş yaşamın tadını çıka-
nyorlardı. Çoğunun olaylardan haberleri
yoktu.
Öğle saatlerinde Halkın Emek Partisi İz-
mir II Başkanı Hikmet Fidan, Siirt Milletve-
kili Naif Güneş'le birlikte düzenlediği basın
toplantısında Kürtlerin haraç aidıklan savla-
nna karşılık "haraç alanlar varsa emniyet
güçleri neden yakalamıyor" dedi. İl Başkanı
Hikmet Fidan şunlan söyledi:
'"Urla'da incelemede bulunan heyetimiz,
gerek kaymakam gerekse emniyet güçlerinin
saldırgan gruba karşı gayet müsamahakâr
davrandıklannı, adeta destekler nitelikte
davrandıklannı tespit etmiştir. Aylar önce-
sinden Kürt halkına yönelik yürütülen ırkçı-
şoven kampanya, halklan birbirine kıydırma
kampanyası bugun Urla'da uç vermiştir. Sal-
dınlar konusunda İzmir pilot bölge secilmiş-
tir. Çünkü İzmir metropoller içinde en fazla
yoğunlaşmış Kürt nüfusa sahiptir."
"Türk-Kürt kardeşligi istiyoraz"
Siirt Milletvekili Naif üüneş de Kürtlerin
hiçbir zaman Türklere düşman gözüyle bak-
madığını vurgulayarak şöyle konuştu:
"Parti olarak Türk-KUrt kardeşliğinin daha
sıkı şekilde pekişmesini istiyoruz. Kürt-Türk
düşmanlığını yaratanlar bir gün tarih önünde
kendilerini suçlu olarak bulacaklardır. Parti
olarak düzenlemeyi düşündüğümüz panelde
Kürt-Türk kardeşliğini anlatacağız."
Kavgacı taraflar önceki gün banştınldı.
Her iki taraf da bu türden olaylann vaşanma-
sını istemiyor. Olaylarla ilgili son sözü Urla
Belediye Başkanı Bülent Baratalı söylüyor:
"Her yerde olabilecek bu türden olaylan ür-
mandırmamak gerekir. Dün akşam bütün
gece yöreyi gezdim. Insanlarda hiçbir tedir-
ginlik yok. Herkes normal yaşamını sürdürü-
yor. İnsanlar denize giriyor, eğleniyor, çalışı-
yor. Tedirginlik yaratmayagerek yok..."
HEP milletvekilleri bölgeincelemelerinin sonucunu açıkladı:
Güneydoğu açık cezaevi gibiANKARA (AA/UBA)- Do-
ğu ve Güneydoğu Anadolu'ya
yaptıklan 15 günlük inceleme
geasınden dönen HEP millet-
vekilleri. yöreden getirdikleri ve
Almanya tarafından hibe edil-
miş silahlardan atıldığını san-
dıklan mennileri, Almanya'nın
Ankara Büyükelçiliği'ne vere-
ceklerini söylediler. Hep millet-
vekilleri, bölgede yaptıklan in-
celeme gezısini değerlendirir-
ken, "Devlet bölge halkını açık
cezaevinden daha kötü koşul-
larda yaşamaya mahkûm et-
miştir" dediler.
HEP Genel Merkezi'nde dün
bir basın toplantısı düzen-
leyen Diyarbakır Milletvekili
Sedat Yurttaş. Van Milletvekili
Remzi Kartal ve Siirt Milletve-
kili Zübeyr Aydar, bölgedeki 8
ili kapsayan gezileri sırasında.
güvenlik güçlerinin taciziyle
karşı karşıya kaldıklannı, araç-
lanna ikaz ateşi yapıldığını öne
sürdüler. Heyetin ortak görü-
şünü basına açıklayan Sedat
• Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne yaptıkları gezi sonrası izlenim ve inceleme-
lerini bir basın toplantısıyla açıklayan HEP milletvekilleri Güneydoğu'nun açık
bir cezaevi haline getirildiğini ileri sürdüler. Milletvekilleri adına bölge izlenim-
lerini açıklayan Siirt Milletvekili Sedat Yurtdaş, Almanya'nın hibe ettiği silah-
ların sivillere karşı kullanıldığını sandıklarını belirterek, yöreden topladıklan bu
silahlara ait mermileri Almanya Büyükelçiliği'ne vereceklerini söylediler.
Yurtdaş, bölge halkının adeta
mafya zihniyeti ile yönetildiğini
ve halkın iktidan nefretle andı-
ğını söyledi. Gezi sırasında
kimlik kontrolünden gecirildik-
lerini ve üstlerinin arandığmı
dile getiren Yurtdaş, telsiz ko-
nuşmalannda da kendilerinden
"malum heyet" diye söz edildi-
ğini bildirdi. Bölgenin baştan
başa askeri işgâl altında oldu-
ğunusöyleyen Yurtdaş, "Bölge-
de olan olaylara ilişkin, Genel-
kunnay Başkanı, İçişleri Ba-
kanı ve Başbakan Yardımcısı
İnönü'nün açıklamalan gerçek
dışıdır" diyerek, Midyat'ın Tı-
nate köyündeki köylülerin İçiş-
leri Bakanlığı'nın açıkladığı
gibi PKK tarafından değil, ko-
rucular tarafından öldürüldü-
ğünü söyledi.
Bölge halkının devlet tarafın-
dan açık cezaevinden daha kö-
tü koşullarda yaşamaya mah-
kûm edildiğini de ileri süren
HEP miletvekilleri, hukuk dışı
uygulamalann sivil yöneticiler
tarafından eli böğründe izlendi-
ğini. uluslararası hukuk ve söz-
leşmelerle güvence altına abn-
mış bulunan insanın, yaşam ve
güvenliğinden geriye sadece
dizboyu hukuk dışılıklar kaldı-
ğmı' iddia ettiler.
Genelkurmay Başkanı'nın
"Kayış gevşemesi-yanlışhk" di-
ye sunduğu Ortaklar köyü ile
Silo mezrasındaki uçaktan
bomba düşme olayınm doğru
olmadığını da belirten Yurttaş,
bu olayda 5 kişinin öldüğünü
33 kişinin iseyaralandığını açık-
ladı. Olayın bir kaza ya da
yanlışlık olmadığını söyleyen
Yurtdaş, Hava Kuvvetleri'ne
ait savaş uçaklannın yöre üze-
rinde makineli tüfeklerle ateş
açtıklannı ileri sürdü.
Hakkâri'nin Yüksekova ilçe-
sinden aynlmalanndan sonra
ilçedeki insanlann roket ve
mermi atışıyla huzursuz edildi-
ğini de ileri süren HEP milletve-
killeri, yöreden getirdikleri ve
'Almanya tarafından hibe edi-
len silahlardan atıldığını san-
dıklan' mermilere ait boş ko-
vanlan Almanya'nın Ankara
Büyükelçiliği'ne vereceklerini
açıkladılar. Yörede. Almanya'-
nın hibe ettiği silahlann sivillere
karşı kullanıldığı iddialan, bir
süre önce, Türkiye ile Almanya
arasındaki ilişkilerin gerginleş-
mesine, 'ambargo' uygulama-
sıyla, Hans Dietrich Genscher'in
Alman Dışişleri Bakanlığı gö-
revinden istifasına kadar uza-
nan bir dizi gejişmeye yol aç-
mıştı. İnönü'nün de PKK'ya
yüklediği Tatvan-Güzeldere'de
13 masum kişinin katliamanın
PKK tarafından değil kontge-
rilla ve onun hizmetindekiler
tarafından yapıldığını belirten
Yurtdaş şunlan söyledi:
"Hükümeti. kirli uygulama-
lan onaylayan bir kurum ol-
maktan. demokratik insan hak
ve özgürlüklerine saygıh, tanık-
lannı açıklamak zorunda kal-
dıklan Kürt realitesine uygun
olarak sorunlan banş içinde, si-
yasal bir zeminde ve diyalogla
çözmeye çağırmayı bir görev
biliyorum. Akacak olan kanda
sorumlu kendileri olacaktır."
Polise suçlama
Gözaltına •
alınana
terörist
muamelesi
İstanbul Haber Servisi - İn-
san Haklan Derneği İstanbul
Şubesi'nde dün düzenlenen
basın toplantısında, 2 ağustos
tarihinde Gülsuyu Gülensu
Güzelleştirme ve Kültür Der-
neği'ne baskın yaparak 8 kişiyi
gözaltına alan polis memur-
lannın, bu kişilere psikolojik
işkence yaparak dayak attık-
tan sonra ajanlık teklif ettikleri
öne sürüldü.
İHD üyeleri ile gözaltına alı-
nan kişilerin katıldığı basın
toplantısında, j)olisin hiçbir
gerekçe göstermeden içeride
bulunanlara "terörtst" mua-
melesi uyguladığı belirtildi.
Polis baskımnda gözaltına alı-
nan 8 kişiden. Gülensu Güzel-
leştirme ve Kültür Derneği yö-
netim kurulu üyesi Tekin Ya-
zar, düzenlenen basın top-
lantısında, kendisine ve diğer
arkadaşlanna psikolojik baskı
yapılarak cinsel tacizde bu-
lunulduğunu anlattı. Polisin
iki arkadaşına para karşılığı
ajanlık yapması teklifınde bu-
lunduğunu iddia eden Yazar,
ölümle tehdit edildiğini savu-
narak,"Mafya ve polis ortak-
laşa çalışıyor ve bizi yıldırmak
istiyorlar"dedi.
fnsan Haklan Derneği İs-
tanbul Şubesi (İHD) Yönetim
Kurulu üyesi Hüseyin Aygül
ise toplantıda yaptığı konuş-
mada, polisin infazlan savun-
ma mantığına girdiğini belir-
terek "Karakol duvarlan gide-
rek kalınlaşıyor. Polis, ya-
şamasını istemediği demekleri
yıldırmak istiyor" dedi.
Kazakistan Cumhurbaşkanı Nazarbayev ülkesine haraketten önce, Başbakan Süleyman Demirel'e kitap inualadı.
Başbakan Demirel Kazakistan televizyonuna demeç verdi:
Çin Denizfne kadar Türk toplumuyuz
İç Poürika Servisi - Kazakistan Cum-
hurbaşkanı Nursultan Nazarbayev ülke-
sine döndü. Resmi ziyaretler amaayla bir
süredir Türkiye'de bulunan Nazarbayev'i
Başbakan Demirel uğurladı.
Dün saat 12.10'da Kazakistan'a ait özel
bir uçakla İstanbul'dan aynlan Nazarba-
yev, Başbakan Demirel'le birlikte Atatürk
Havalimanı'nda bir basın toplantısı dü-
zenledi. Türk halkının tecrübesinden fay-
dalanacaklannı söyleyen Nazarbayev,
Türkiye ile ikili ilişkilerinin ileride devam
edeceğini belirtti. Türkiye'de bulunduğu
süre içinde Cumhurbaşkanı, Başbakan ve
işadamlanyla çok yararlı görüşmeler yap-
tığmı ifade eden Nazarbayev. "Görüştü-
ğüm işadamlannı Kazakistan'a davet et-
tim" dedi. İşadamlannın Kazakistan'da
yatınm için ulaşım ve finans olmak üzere
iki engelleri olduğunu ifade eden Nazar-
bayev, ulaştırmayı şimdiki imkânlanyla
halledebileceklerini bildirdi. Türkiye üze-
rinden boru hattıyla petrolü Akdeniz'e
ulaştırmayı planladıklannı da bildiren
Nazarbayev. "Bu büyük bır proje. 2-3 se-
ne içinde bitirmemiz gerekiyor" şeklinde
konuştu. Nazarbayev, bu proje ile Kaza-
kistan ve Orta Asya cumhuriyetlerinin
Türkiye'ye bağlanacağını bildirdi. Başba-
kan Demirel ile dünya meselelerini görüş-
tüğünü belirten Nursultan Nazarbayev.
Cumhurbaşkanı Özal ile de Türk kökenli
halklann ilişkilerini görüştüklerini söyle-
di. Türkiye'nin. Kazakistan'ın uluslarara-
sı kuruluşlara girmesinde yardımcı oldu-
ğunu da vurgulayan Nazarbayev, bundan
memnuniyet duyduklannı sözlerine ekle-
di.
Devlet bakanlan Cavit Çağlar ve Şerif
Ercan'ın da bulunduğu uğurlama törenin-
de Başbakan Süleyman Demirel de iki
ülke arasındaki işbirliğini daha da güçlen-
dirmek için görüşmeler yaptıklannı. önü-
müzdeki zaman içinde gerek dünya siya-
setinde, gerek ekonomik konularda iki
ülke işbirliğinin sürdürüleceğini ifade etti.
Demirel şöyle dedi:
"Dünyada Türk aslından gelen. Türk
kültürünü. Türk tarihini ve Türklüğü.
Müslümanlığı beraberce paylaşan yeni
devletler meydana gelmiştir. Bunlar Av-
rasya devletleridir ve bu devletlerin dün-
yanın geleceğinde fevkalade önemli rolü
olacaktır. Türkive. Avrupa ile Asva ara-
sında, Avrupa ile Ortadoğu arasında bir
nevı köprüdür. Ve büyük bir ülke olarak
kardeş ülkelerle olan münasebetlerimizi
dünden beri çok i\i tanzım etmişizdir.
Kendilerine başanlar diliyoruz."
Demirel daha sonra Kazakistan televiz-
yonuna yaptığı açıklamada "Biz se-
vinç içindeyiz. Çünkü kökü Türk olan
bütün cumhuriyetler bağımsızlığına
kavuşmuştur ve bu bağımsızlık hareketiş-
le Türk toplumu Adriyatik'ten Çin De-
nizi'ne kadar olan büyük bir toplum hali-
ne gelmiştir. Dünya üzerindeki ağırlığımız
bu sebeple artmıştır. Önümüzde güzel
günler vardır" dedi.
Türkiye'de terörle suçlanan 2 bin 230 kişinin çoğu Doğu illerinden
Cezaevleri
6
terör suçlıısu' dolu
ANKARA (ANKA)- 3713 sayılı Terörle
Mücadele Yasası'nın çıkanldığı 12
Nisan 1991 tarihinden itibaren yan
yanya boşalan cezaevleri, geçen kısa
sürede yenidendoldu. Adalet Bakanlığı
verilerine göre halen çoğunluğu E tipi ve
özel tip cezaevlerinde olmak üzere 2 bin
230 "terör suçlusu" var.
Anti-Terör Yasası'nın terör suçlusu
olarak tanımladığı ve yine Adalet
Bakanhğı uygulamalannda "terörist"
diye sınıflandırılan ceza ve
tutukevlerindeki hükümlü ve
tutuklulann sayısı hızla artıyor.
Anti-Terör Yasası'nın ardından
Anayasa Mahkemesi'nin verdiği iptal
karanyla sol görüşlü hükümlülerle sağ
görüşlü hükümlülerin tümüne
yakınının tahliye edilmesiyle boşalan \ e
yalnızca PKK'lılann sayıca
çoğunluğunu oluşturduğu TCK'nın
İ25'inci maddesinden mahkûm
edilenlerin tutulduğu cezaevleri, yine
dar gelmeye başladı.
ANKA muhabirinin bakanlık
yetkililerinden aldığı bilgiye göre halen
özel tip cezaevlerinde toplam 378 terör
suçlusu hükümlü bulunuyor. Bunlann
10'unu sağ görüşlüler, geri kalan 368'ini
ise sol görüşlü hükümlüler oluşturuyor.
Halen cezaevinde bulunan ve
Anti-Terör Yasası uyarınca suçlanan
tutuklu sayısı ise 1852. Tutuklulann
yalnızca 13'ü sağ görüşlü iken geri kalan
1839 tutuklu sol görüşlü olarak
gösteriliyor.
Bakanlık verilerine göre terör suçlusu
olarak nitelendirilenlerin sayıca en >o-
ğun bulunduklan cezaevleri Doğu ve
Güneydoğu Anadolu Bölgesi illerinde-
kicezaevleri. Halen DiyarbakırCezae-
vi'nde672, Elazığ Cezaevi'nde 130.
Malatya Cezaevi'nde ise 259 terör örgü-
tü üyeliği veeylemciliğiyle suçlanan tu-
tuklu bulunuyor. Doğu ve Güneydoğu
illeri dışındaki illerdeen büyük yığılma
İstanbul'dagözlendi. İstanbul'da lerör
suçlanndan tutuklananların sav ısı
400'ü aştı. Bunlardan 345"i Sağmalcılar
Cezaevi'nde tutuluyor. Halen Ankara
Kapalı Cezaevi'nde benzcri suçlamalar-
la tutuklu bulunanlann savısı ise 30.
KARAYOLLARI ESKİ MÜDÜRÜ
Coşkunoğlu
kendini savundu
• Eski Karayollan Genel Müdürü Atalay Coşku-
noğlu, otoyollar konusunda hakkmdaki iddialan
reddetti. Coşkunoğlu, 'mal millk sahibi olmamın
genel müdürlüğümle ilgisi yok. Ben, belli mal
varlığı olan bir kimseyim1
dedi.
ANKARA (AA) - Dönemin-
deki otoyol ihalelerinde fıyat
farkı ödemeleri nedeniyle
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı
tarafından hakkında soruştu-
ma açılan ve "devleti 813 mil-
yar lira zarara sokmakla suçla-
nan" eski Karayollan Genel
Müdürü Atalay Coşkunoğlu.
hakkındaki iddialan reddetti.
Coşkunoğlu, yaptığı açık-
lamada. "benim verilmeyecek
hiçbir hesabım yok. Olay nasıl
olsa mahkemeye intikal edi-
yor. SöyleyecekJerimi orada
söylerim, ilgili mercilere gerek-
li cevabı veririm. Verilmiş olan
şeyler. çıkmış olan kararname-
nin gereğidir. Başka bir ek öde-
me yapılmamıştır" dedi.
"Bu konuda aynca polemi-
ğe girmenin manası yok" dı-
yen Coşkunoğlu, "ancak be-
nim yaptıklanmda bir hata
yoktur. İşleri yürütürken bir
tek şeyi düşündüm. Karayol-
lan'nı daha ileriye götürmek
ve Karayollan'nın işlerini ça-
buk yapmaktı. Çünkü benim
bir inancım var. Zaman asn-
mızda en büyük değerdir. Ça-
buk yapmazsanız, zamanı iyi
kullanmazsanız toplumlar,
maddi- manevi bir sürü zarara
uğrayabilir" şeklinde konuştu.
"Bakana götürdüm"
Coşkunoğlu. otoyol ihale-
lerine ilişkin çıkartılan fıyat
farkı karamamesinin, Cum-
hurbaşkanı Turgut Özal'ın ta-
limatı ile hazırladığı yolundaki
iddialan ise şöyle yanıtladı:
"Ne münasebet. Hep düşü-
nülen ve kafalarda olan şey bu.
Ama böyle bir durum bahis
konusu değil. Her şey bir zaru-
retten doğar. O zarureti de ida-
re hisseder. Gayet tabii ki idare
bu hissettiklerini, alınması ge-
reken tedbirleri daha üst ma-
kama götürür. Ben bütün işle-
rimi. evvela Sayın Bakana gö-
türdüm. Benim bütün derdim
Karayollan'nın işlerini süratle
yapmaktı. Dolayısıyla herhan-
gi bir aksama olduğu zaman.
onun karşıhğında bir tedbiri
her zaman düşünmüşümdür.
Bu tedbiri Karayollan bünye-
sinde almak gerekirse almışım-
dır. Daha üst makamlara gö-
türmek gerektiyse. evvela
Sayın Bakanlann müsaadesini
alarak vapmışımdır. Zaten
böyle bir karar hükümete gi-
derse. muhakkak yazılı olarak
gelmesi gerekir ve bunu da ba-
kanın imzalaması eerekir.
Böyle bir muamele olmadan
gidilmez ki..."
•4
Ben zaten varlıklıydım"
Coşkunoğlu. "genel müdür-
lüğü döneminde sağladığı
menfaatlerle villa, mal-mülk
sahibi olduğu" yoiundakı id-
dialan "çok çirkin" olarak ni-
telerken, şunlan söyledi:
"Ben Karayollan'na geldi-
Ataiay Coşkunoğlu
ğimde sıfır bir insan değildim.
Devlet memurluğu yapmaya
hevesli bir insan da değildim.
Her defasında çağırdılar, dev-
let hizmeti diye işimi gücümü
bırakıp geldim."
Atalay Coşkunoğlu, bir ga-
zetenin başyazısında, "otoyol
ihalelerinde yabancı müteah-
hitlere sağladığı menfaat
karşılığı, kendisine Uluslara-
rası Yol Federasyonu tarafı-
ndan ödül" verildiğinin ima
edildiğini belirterek, şöyle ko-
nuştu:
"Böyle bir şey. fevkalade.
çirkin bir imadır. Aynı ödül,
1973 yıhnda Sayın Başbaka-
nımıza veriimişti. O zaman şu
soruyu sormakta yarar var:
Acaba "Böyle bir ödül, sayın
başbakanımıza bir şey karşı-
hğında mı verilmiştir?' Böyle
şeyleri söylemek, yazmak
ayıptır."
Galata Köprüsü
Eski Karayollan Genel Mü-
dürü Coşkunoğlu, hakkında
Galata Köprüsü'nün yapımı-
nda ilgili fırmalara 120 milyar
lira fazla ödeme yaptığı konu-
sunda iddialar bulunduğunu
da hatırlatarak, şunlan kay-
detti:
"O da yanlış bir iddia. Ga-
lata Köprüsü için benim za-
manımda yapılmış istihkak-
lann toplamı 40 milyon do-
lardır.
TÜM HAS İŞ SENDİKASISAĞUK
İŞKOUIÇAUŞANURINIDİSKTE
BİRLEŞMEYE ÇAĞIRIYOR.
Türkiye işçi sınıfının NİTELİKLİ SENOİKAL birliğe gereksinimi
vardır.
Nitelikli sendikal birlik DİSK'te sağlanacaktır, 12 Eylûl
yönetimi ile bütünleşen TÜRK-İŞ'TE DEĞİL.
Dört yıl kapalı tutulan ve 1984 ten DİSK'in faalıyetine
başladığı güne kadar OİSK bayrağını taşıyan, yere
düşürmeyen. sınıf ve kitte sendikacılığı ilkelerinden ödün
vermeyen sendıkamız;
SAĞLIK İŞKOLU ÇALIŞANLARJNI, DİSK'TE, DEVRİMCİ
SAĞIIK-ÎÇTE BJRLEŞMEYE ÇAĞIRIYOR.
İŞÇİLER, DOKTORLAR, HEMŞİRELER, MEMURLAR
Türk-İş seyirci dururfcen 1974 yıhnda işçi memur ayrımına
karşı çıkan ve bu nedente yûzterce üyesi işten atılan DİSK,
dün oidufiu gibi bugûn de TÜM ÇALIŞANLARA GREVLİ,
SÖZLEŞMELI SENDİKAL HAKLARI kararlılıkla savunmaktadır
DİSK'e Devrimci Sağlık-İş'e KATIL
TÜM HASTANE İŞÇİLERİ SENDİKASI
GENEL BAŞKANI
SADETTIN ULFER