Katalog

Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyet Matbaacıuk ve Gazetcciük Türk Anonim Şirketi adına Bcria Nadi Istanbul Haberleri: Şenay Kalkan, D15 Haberler: Ergun B«kı, Iş-Ekonomi: Şakraa Kelead, Yurt • Genel Yayın Yöneuneni: Özgen Acw • Genel Yayın Koordınatörü: Hikmet Çetinkaya Haberlerr Meamet Sanç, Kültıir Cdal İ'sler, Makaleler: Sami Karaâfcn, Spor Abdttlkadlr • Yaa Işleri Müdürlen: Fiisun özbügen (Sonımlu), Cdal Başlangıç (Haber) • Görsel Yucelman, Duzekme. Abdullah Ytzıcı • Muessese Mudur V.: Erol Ertıut • Koordınatör: YOoetmen: Afl Aear • Düzenleme Musiafa Saglamer • Anlcara Temsilcısi: Cun*v! Abmer KoruJsan • Muhasebe: Bultnı Yeaer • Idare: HuseyM Gürer • Işleıme. Öader ÇtUk • Arcayârek, Haber Müdflrleri: Mutofa Balbay, IpkKana, tzraırTemsilci V.: ScrdarKınk, Bılgı-lşlem: Nail tnal Bügısayar Sısıcm: Miriivet ÇUer • Personel: Sevgi Bo$U>cıo£lıı Adana Tfemsilcisi: Çtün Yiftcaoga * Reklam: Reha Iptman • Dış llişkıler: Hilya Akyol Basan ve Yayan- Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecılik T.A.Ş. Tttrkocagı Cad. 39/41 Cağaloğlu 34334 l s . PK: 246 tstanbul. Tel: 512 05 05 (20 hat), Tek»: 22246, Fax: (1) 526 60 72 • Burolar Ankm Z. Gökalp Blv. tnkılap S. No: 19/4, Tel: 433 11 41-47, Teiex: 42344, Fax: (4) 433 05 65 • tznir. H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3, Tel: 83 12 30, Telex: 52359, Fa*: (51) 89 53 60 • Adaaa: lnönü Cd. 119 S. No: 1 Kat 1, Tel: 19 37 52 (4 hat), Telex: 62155, Fsn: (71) 19 25 78 TAKVİM: 5 AĞUSTOS 1992 tmsak:4.12 Güneş:5.56 öğle: 13.14 Ikindi: 17.08 Akşam: 20.23 Yata: 2159 YMdra • ANKARA (UBA)- Gökyüzünde, 12 ağustos çarşamba gecesi, yıldızlann düğûnü var. Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimi Bölümü'nden Zekeriye Müyesseroğlu, "Ağustos ayının gök olaylan" incelemesınde, "12 ağustos çarşamba gecesi, gökyûzünde yıldız yağmuru olacak" dedi. Yıldızlann düğünü olarak da nitelendirilen ve ender olarak görûien yıldız yağmurunun, ağustos ayı gökyüzü olaylannda, çok ayn bir yerc sahip olduğu vurgulanırken perseid akan yıldız yağmuru arasuıda, saatte ortalama 75 yıldızın kayacağı belırtıliyor. Çevrecilep grevekarşı • İSTANBUL (AA) - Ş.O.S. tstanbul Çevre Gönüllüleri Platformu'nca, temizlik işçilerinin grevinin bir an önce bitirilmesi istendi. S.O.S. tstanbul Çevre Gönûllûleri Platformu sözcüsü Türksen Başer Kafaoğlu, yapüğı açıklamada, temizlik işçilerinin ıstediği ücret olan ve DİE'nin geçim standardı için öngördüğü 4 milyon 300 bin TL'nın nonnal olduğunu kaydederek, "Belediyeler şayet bu meblağ için fazla süre kaybederlerse, çok yakın bir gelecekte, bu istemın kat kat üstünde maddi ve manevi sorumluluk altına girebilirler" dedi. Kanserlilere tedavi klinfği • tSTANBUL(lÜHA)- CerrahpaşaTıp Fakültesi'nde boşalülan nöroşiruıji binası Sabana Vakfı tarafından restore edilerekjınekolojik onkoloji servisi olarak açıîıyor. Yeni servisin inşasına ilişkin anlaşma Istanbul Üniversitesi adına Rektör Prof. Dr. Cem'i Demiroğlu ve Sabana Vakfı adına Sakıp Sabana arasında 4 Ağustos 1992 salı günü imzalandı. İletişimciler buluçuyor • tstanbul HaberSemsi- Dünyanın çeşjtli ülkelerinden iletişim araşürmacılan,"Yeni Bir Dünya İçin İletişim" konulu toplanüya katılmak ûzere Brezilya'nın Sao Paulo kentinde buluşacak. Toplantıya Tûrkiye'den 'Yeni Dünya Yayın Düzeni ve Siyasi Görüşlerdeki Merİcezileşme' başhklı çalışmasıyla İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Şermin Tekinalp kaülacak. Geçen yıl İLAD'ın girişımlen ile Istanbul'da toplanan Körfez krizi ve savaşı ile ilgili iletişim somnlannı tartışan Uluslararası Kiüe İletişim örgütü (IAMCR), bu yılki düzenlemesini 16-22 ağustos tarihfcri arasında Brezilya'da gerçekleşürecek. Çevre dostu sabun •İZMİR (AA) - "Temizlik" denildiğınde, birzamanlann akla ilk gelen ismi olan, ancak yaklaşık 35 yıJ önce deterjanlann piyasaya çıkmasıyla pabucu dama aülan "arapsabunu"nun, doğayı kirletmeyen en gûvenilir temizlik ürûnü olduğu belirtildi. Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Sümer Peker Başara, ev hanımlannın, otomatik çamaşırmakinesine başvurmayı gerekürmeyen tüm temizlik işlerinde, arapsabununu rahatlıkla kuIİanabilecekJerini söyledi. 1500 dinarlık ask• Hataylı Rernzi Keleş'in Tûrkiye'de evlenebilmesi -için 50-60 milyon lira gerekiyordu. Oysa birikmiş 1500 dinan vardı bu da 12 milyon lira ediyordu. Bu parayla sadece Amman'da evlenebileceği için Fatma'yı seçti ve evlendi. MUSrTAFABALBAY AMMAN-Ortadoğu'da göğsünüzü gere gere "Tür- küm" diyebilirsiniz. Avrupa ülkelerinde olduğu gibi ikinci, üçüncü sınıf insan olarak rutelendirilmezsiniz. Tûrkiye'den geldiğjnizi söyleyince, sokaktakı ınsanın ilk tepkisi, "Osmanliii" olur. Sonra başlar saymaya... -Annemin büyükbabası lstanbullu. -Gaziantep, Hatay, tstanbul güzel... ' -tstanbul'da var çok akraba. Kahire'de, Amman'da, Bağdat'ta, Basra- da yer yer Osmanlı evleri, şadırvanlan, camı- leriye karşılaşınca, ister istemez, "Bu dün\a- dan bir Osmanlı geçmiş" sözleri dökülür ağzınızdan. Ortadoğu'daki devletlerin resmı politikalan bir yana, insanlan Türklere ço!' acak. Amman'da, havaalanı yolu üzerinde ke- bapçılann sıralandığı lokantalar dizisinde çalışan aşçılar arasında pek çok Tûrk var. Burada Gaziantepli, Hataylı olmak bir ayn- cahk. Daha bir usta gözüyle bakıyor patron. Bu lokantalardan birinde Türk olduğumu söyleyince garsonlar hemen aşçıyı çağırdı. 2OT25 yaşlannda bir Türk. Adı Remzi Keleş. Uzun zamandır bir Türkle sohbet etmemiş Söylediğim bir porsiyon Adana hemen duble oldu. Yemek, ardından cay... Sohbet koyulaşınca beni evine davet etti. Lokan- tanın arkasında depodan bozma bir ev. Kansı kapıyı açmca, hemen başka odaya git- ti. Biraz utangaçmış. Körfez savaşının getirdikleri, götürdükleri, Saddam, Kral, Filistinliler sohbetinden son- ra özel konulara daldık: -Ürdün'den mi evlisin ? -Evet. Eşim Ammanb, adı Fatma. -Niçin buradan evlendin ? -Abı hikaye uzun, ama özeti şu, ancak 1500 dinar biriktirebilmiştim. O yüzden buradan evlendim. -Nasıl yani? -Ben Hataylıyım. Askerde komutanlann öz be öz Türk olduğum halde. Sen Hatayhsın Arapsın derler- di. Ben de inat, hayır komutanım Türküm, der durur- dum. Ama memlekette iş bulamayınca, dahaönce Amman'a gelen ağabeyimin yanma geldim. Üç yıl çalıştıktan sonra babama mektup yazıp evlenmek is- tediğimi, bana oradan kız bulmasmı istedim. O da, 'Oğlum tamam ama burada evlenmen için en az 50-60 milyon liran olması lazım dedi' diye mektup yazdı. Remzi Keleş'in Ammanlı eşi Fatma biraz utangaç. 3 Ama benim sadece birikmiş 1500 dinanm vardı. Bu da 12 milyon lira ediyordu. Abime danışüm. 1500 di- narla ancak Amman'dan evlenılebileceğini söyledi. İşte Fatma'nın ailesini tanıyorduk. Böyle oldu. -Baban karşı çıkmadı mı ? -Çıktı tabii. Çıkmaz mı. Oğlum biraz daha dişini sık.falan dedi. Ben de, ben biraz dişimi sıkayım ama sen de yardım edecek mısin, dedim. Tabii onun gücü yoktu. Sonuçta buradan evlendik. -Buradaki Türklerden Ürdünlülerle evlenen çok mu? -Var tabii. Aslında ben dürüst davrandım. Hem Tûrkiye'de hem burada evlenen var. -Bu nasıl oluyor ? -Burada evlenmek için bizim büyükelçilik kanalıyla Tûrkiye'den yazı gelmesi gerekiyor. Medeni dururn yani. Bazılan evlı olduğu halde, halledi- yorlar. -Amman'da Tûrklere karşı tavır nasıl ? -Halk iyi ama polislerle bazen sonın oluyor. -Ne tür sorunlar? -Kacak çalışan, oturma izni almayan- lar. Polis yakalayınca sınırdışı ediyor on- lan ama son zamanlarda pes etti gibi. -Arük yakalamıyor mu ? -Yakalıyor sonra salıyor. Geçenlerde bizim arkadaşlardan bir grubu almış po- lis. Sonra şefleri, 'Bunlar Türktür, kapı- dan kovarsın bacadan girerler, bırakın gitsinler' demiş. Polis de salıvermiş arka- daşlan. Remzi'nin eşi Fatma'nın demlediği ça>ı Ibrahim Tathses'in şarkılan eşliğinde içtik. Sonra Remzi'yle bir arka sokaktaki fotoğrafçıya gittik. Bende makine vardı ama onun ısranyla, hazır dekor önünde haüra fotoğrafı çektirdik. Önde plastik çi- çeklerden bir çelenk, arkada atlı bir man- zara... Remzi, Amman'a her gelene ver- mem kaydıyla evinin adresini de yazdı. Gece yatıya kalmadığım için benim ziya- retimi de saymadı. Nükleer alanda kullanılıyor Avrupa'da brmızı ava tartışması PARİS (AA) - Avrupa'da lan, "kırmızı ava isimli bir bilim ve istihbarat çevrelerin- kimyasal madde bulunma- de, 'kırmızı ava' olarak adlan- dınlan bir kimyasal bileşimin yapısı ve kullarulış alanlan ge- niş tarüşmalara yol açıyor. Eski Sovyetler Birliği'nin gizli bir ürünü olduğu ve nük- leer alanda kul- lanıldığı ileri sü- rülen 'kırmızı ava', son aylarda istihbarat servis- lerinin ve ka- çakçüık şebekele- rinin ilgi merkezi halıne geldi. Son 10 ay içeri- sinde, Isveç, Avusturya, ttalya ve Fransa'da 11 kaçakçının yaka- landıgıru belirten Fransız istihbarat servisi DST, 1991 yılının aralık a- • BazıAvrupah bilimadamlan kırmızı cıvanın uranyumun zenginleştirilmesi- neyaradığınıöne sürerken, bir kısım bilim adamı da kırmızı ava isimli bir kimyasal madde bulunmadığını söylüyorlar. dığını, bunun ancak \nr koc adı veya şifre olabileceğini" ile- ri sürüyorlar. Bu bilim adam- lan, kaçınlan ve satılan malla- nn 'uranyum' olduğunu ileri sürerek, kırmızı avanın sadece bir kod adı oldu- ğu fikrini sa- vunuyorlar. Fransa'nın ünlü profesörlerinden Paul Januszews- ki, kırmızı avanın genelde askeri amaçla kullanıldığını, as- keri uçaklann ra- darlar tarafından tespitini önleye- bildiğini, nükleer fızikte de bûyük etkenlikleri oldu- ğunu öne sûrdü. , Kırmızı j avanın özellikle Kazakistan'daki kimyevi üre- yında, Bulgar po- lisinin, Türkiye'ye "'birkaç kilo kırmızı ava" sokmak isteyen tim tesislerinde elde edildiği, bir şebekeyi yakaladığını, söz kilo fiyatmın 250 ila 350 bin konusu şebekenin bir Bulgar istihbaratçı ile üç Rus vatan- daşından oluştuğunu bildirdi. Avrupalı bilim adamlan, 'kırmızı ava' konusunda iki ayn fikir üzerinde tartışıyorlar. Bir kısım bilim adamı, bu bile- şimin "uranyumun zenginleş- tirilmesine"yaradığmıve"nük- leer Tızik elemanı" olduğunu savunurken, bazı bilim adam- dolar arasında değiştiği belirti- liyor. Fransız istihbarat servisi DST, ele geçirilen 'kırmızı a- va' bileşimlerinin analiz edildi- ğini, bu maddenin patlayıa veya boya ûretiminde kullanı- labileceğini aakladı. DST, bu maddenin atom araştırmalannda kullanılıp kullanılmadığırun belüiene- mediğini duyurdu. Yunan tarihçiler Türk-Yunan savaşının 70. yılında savaşın çıkış nedenlerini ve sonuçlannı değerlendifdiler 'Küçük Asya felaketi' olmasaydı ne olurdu?bugün için ne olurdu?" sorusuna yanıt aramaya Kemalistakımdahamıazetkinolacaktı.vebubaglamda DiğertarihçiLeonidasKallivretakisise30ocakl92 STELYO BERBERAKİS ATİNA- Yunanistan'da "Küçük Asya felaketi" olarak anılan Kurtuluş Savaşı'nın 70'inci yıldönümünde Atina'da yayımlanan Ta Nea gazetesi ilginç bir araştırma yaptı. Bu araştırmada tarih profesörlerinin "Küçük Asya felaketi" konusundaki görüşlerinı alan Ta Nea, " Eğer 1919'da Türk-Yunan savaşı ve bunun ardından gelen halk mübadelesi olmasaydı ne olurdu?" sorusuna bir yanıt aramaya çalıştı. Tarihin değiştirilemeyeceği ve tahminler kurulamayacağı ilkelerine bağlı kalmalanna karşın, Yunanlı tarih profesörleri, "Zaman 1922 yılında dursaydı gelişmeler bugün için ne olurdu?" sorusuna yanıt aramaya çalıştılar. Eğer mübadele olmasaydı, bir kere Türkıye'deki Rumlann sayısı (Anadolu Rumlan) bugün için 5 milyonu bulacaktı. Bunlardan yalnız bir milyonu, şu anda Izmir'de yaşıyor olacaktı. Buna karşın Yunanistan'dakı Türklerin nüfusu 1 milyonu aşmış olacaktı. Yunanistan'm bugünkü 10 milyon 94 binlik nüfusu ise Türklerle birlikte ancak 9 milyon olacaktı. Tarih profesörü Nikos Psirukis, Yunanistan 1919 yılındaki "Megali İdea" yani "Büyük Yunanistan" düşünü gerçekleştirmiş olsaydı, ne gibi sonuçlar alınabileceğıni yine birdizi sorularla yarutladı: Büyük Yunanistan ne kadar yaşayabilirdi? Türkiye'deki , ve bu bağlamda Türkiye bugün için Batı'dan ne denli kopuk olacaktı? Türk-Yunan ilişkileri daha mı gergın olurdu? Rumlara karşı bir soykınm olur muydu? Psirukis, Yunanhlar için "Küçük Asya felaketine" yol açan 1. Dünya Savaşı'nın temelinde Musul ve Kerkük'teki petrol kuyulannın Batıhlar tarafından ele geçirilmesinin yattığını belirtiyor. Psirukis, Girit adasının anavatan Yunanistan'la birleşmesi için 1912 yılında "Megali tdea"yı ortaya atan Yunanblann atası Eleftherios Venizelos'un ,1918 yılında Batı emperyalist güçler tarafından istismar edilerek Yunanistan'm felaketine yol açacak Küçük Asya seferini gerçekleştirmesi için özendirildiğine dikkat çekiyor. Diğer tarihçi Leonidas Kallivretakis ise 30 ocak 1923'te imzalanan halk mübadelesi yapılmasaydı, bugün için Kuzey Yunanistan, Tesalya ve Girit adasında 1 milyondaK fazla Türkün; buna karşı Türkiye'nin yalnız Ege kıyılannda 2 milyondan fazla Rumun yaşayacağını belırtiyor. Tanhçi Kallivretakis, bu verilef karşısında bölgedekı statükonun bugünkündençok daha değişik olacağma inandığmı söylüyor, ama bunun ne gibi sonuçlar getireceğini kestirmenin olanaksız olduğuna inanıyor. 1919-1922 Türk-Yunan savaşının iki halk arasında olumsuz psikolojik duygular yarattığını vurgulayan Kalivretakis, bu savaş olmasaydı bu duygulann çok daha olumlu yönde bulunabüeceğine dikkat çekiyor. Antalya Kaleiçi'ndeki restorasyonlarda 'kimlik kaybı' Restorasyoıı kaygısı OKTAY EKtNCİ "Planlı konımada" 10. yılını geride bırakan Antalya Kaleiçi kentsel SİT alanı, tarihsel semt- lerin salt "turisük amaçlarla" yenilenmesinin sancılannı yaşı- yor. Geçen 10. yıl içinde. yerli halk ile yaünmcılar arasında lamalarla yaratıhyor. özellikle boş parsellerde inşa Antalya'daki "modern yapı- edilen ve "bölgeye yabana" laşma patlamasının" azgm ku- bir yapı kültürünü taşıyan bi- şatması arasında yaklaşık 30 hektarlık bir alana sıkışıp kalan Kaleçi bölgesi^am 19 yıl önce, 9.6.1973'te ŞIT alanı olarak ilan edilmişti. Bölgedeki 1000 tak" elde etme çabalan, bü- kadar parselin ve içlerindeki yük oranda kimlik kaybına yapılann tek tek tescilinden nalara daha sık rasüanıyor. "Restorasyon" izni ile onan- lan ve yenilenen eski binalar- da ise "daha çok turisük ya- ve bozulmalara yol açıyor. hızla el değiştiren bu "korun- sonra, ODTÜ Şehir ve Bölge Buuygunsuzprojelerin"koru- muş" bölge, arük kendi kültü- Planlama Bölümü'nce yapılan ma amaçlı imar planına uy- rünü yaratan eski sakinlerini Koruma Amaçb tmar Planı, gun görûlerek" onaylannın 1979'da tamamlanmasına karşın, ancak 1982'de uygula- Antalya Kakiçfndeki yat limanı, "duyarsız restorasyonlarla"kiınliğini yitirme tehlikesini yaşıyor. banndırmıyor. Koruma ala- nındaki taşınmaz fıyatlan mil- yar sınınna dayanırken, restore edilen yat limanında- ki lokantalar- da da beş yıldızh otel ta- rifesi uygulanıyor. Böylece Ka- leiçi, bir yandan kent halkıyla olan eski dostluğunu unuünuş; öbür yandan sınırlı imar hak- lanru "daha çok oda elde ede- bilmek için" zorlayan yeni sa- hiplerinin elinde "özgürlüğü- nü" de yitirmeye başlamış. De- nebihr ki 10 yılhk "turistik" ko- ruma anlayışı tarihsel semtin salt sosyal yapısında değil. "ya- şatılması hedeflenen" mimari kimliğınde de onanlmaz yara- lar açmak üzere. Çünkü bu so- nuç, bir anlamda "onanm" amaa taşıyan "ruhsatü" uygu- • Kaleiçi'nin tarihi sokaklannda dolaşıldığında, özellikle boş parsellerde inşa edilen ve "bölgeye yabancı"bir yapı kültürünü taşıyan binalara daha sık rastlanıyor. olması ise soruna daha da karmaşık bir boyut ka- zandınyor. Geçen gün- lerde, bu çarpık menin geliş- so- rumluluğunu "beceriksiz" mimarlara yükseleyen bir yö- netmelik taslağı, Antalya Be- lediye Meclisi'nce de benim- sendi. Koruma Kurulu'nca onay- landıktan sonra yürürlüğe maya konulabildi. Planın özel- likle yat limanı ve çevresindeki yenileme ve restorasyon öneri- leri, Turizm Bakanlığı tarafı- ndan geliştirilen koruma proje- leriyle başanyla uygulandı ve uluslararası dûzeyde övgüler girecek "Kaleiçi tmar Planı topladı. Ne var ki bölgenin Revizyonu Uygulama Yö- öbür kesimlerinde "yaünma- neüneliği" teklifine göre böl- lar" tarafmdan gerçekleşürilen gede bundan sonra her mi- uygulamalarda, yörenin kimliği mar proje çizemeyecek. Daha ile çelişen ve mimari özgünlü- ğünü zedeleyen "arabesk" ör- nekler ortaya çıkmaya başladı. Şimdi Kaleiçi'nin tarihi so- müş mimarlann projeleri ka- kaklannda dolaşıldığında, bul edilebilecek. önce onaylanmış restorasyon projeleri bulunan ya da koru- ma konusunda öğrenim gör- Istanbul'un dünyanın dört bir yanında 21 kardeş kenti var Büyük keııtleriıı kardeşleri HÜSE\TN ERCİYAS tZMİR - Üç büyûk kentimiz, çeşitli ülkelerden 37 kentle kar- deş kent ya da işbirliği ilişkisi içinde. Bu iüşkilerden pek azı canlandınlabiliyor. Kentler arasındaki çoğAı ilişki sembolik düzeyde kalıyor. Büyük kent belediyelerince kurulan ilişki- ler, karşılıklı dileklerin iletilme- si ve ziyaretlerden öteye geçmi- yor. Büyük kentlerimiz içinde kardeş kent ve işbirliği ilişkisine gjrme rekoru Istanbul'da. ts- tanbul'un dünyanın dört bir yanından tam 21 kentle ilişkisi bulunuyor. Bu kentler Berlin, Budapeşte, Rabat, Toronto, Şanghay, Sen Petersburg (Le- ningrad), Smısbourg, Kahire, • Büyük kentler içinde kardeş kentlik rekoru İstan- bul'da. Ankara Büyükşehir Belediyesi 6 kentle kar- deş, tzmir'in ise 7 kardeş kenti bulunuyor. Floransa, İsfahan, Jaharubah- ru, Cidde, Houston, Lahor, Rio de Janeiro, Shimonoseki, Köstence, Varna, Havana, Fili- be ve Varşova olarak sıralanı- yor. İstanbul Anakent Belediyesi Tanıüm ve Dış İlişkiler Danış- manı Biltin Toker, önceki dö- nemlerde kurulmuş kardeş kent ve işbirliği ilişkileri bulunduğu- nu belirtiyor. Bu ilişkilerin "cansız" olduğunu kaydeden Toker, "Zaten başka türlü ol- ması da mümkün değil. Sembo- lik olmaktan öte bir anlam taşı- mıyorlar" diyor. Toker, "tşbirliği ya da ortak çalışma protokolleriyle kuru- lanlar dışındaki kent ilişkileri cansız ve anlamsız" görüşünü dile getiriyor. "Bunlann pek çoğu herhangi bir aktiviteye çağırdığımızda, buna ilgi bile gösterrrüyorlar" diye ekliyor. Ankara Anakent Belediyesi'- nin 6 kentle kardeş, 3 kentle de protokole dayalı işbirliği ilişkisi bulunuyor. Ankara'nın kardeş kentleri Kualalumpur, Pekin, Lefkoşa, Mogadişu, îslamabad ve Bişkek olarak sıralanıyor. Kentler arası işbirliği protoko- lü imzalanarak ilişki kurulan kentlerin Budapeşte, Prag ve Sofya olduğu belirtiliyor. Pek çok alanda işbirliğini öngören ilişkilerin kardeş kent ilişkıleri- nin simgeselliğine tercih edildiği Ankara Anakent Belediyesi yetkililerince dile getiriUyor. Izmir'in 7 kardeş kenti bulu- nuyor. Bunlar Kırgızistan'ın başkenti Bişkek, Azerbaycan'- ın başkenti Bakü, Çekoslovak- ya'nın Plesen, Çin Halk Cum- huriyeü'nin Tianjin, Almanya'- nın Düsseldorf, Danimarka'- nın Odense ve ABD'nin Seattle kentleri. îzmır Anakent Beledi- ye Başkanı Yüksel Çakmur, kardeş kentlerin hemen ta- mamını heyetlerle giderek ziya- ret etti. SAĞLIKLI NUMARALAR 9OO 9OO 5 1 2 Kadınlarda cinsel soğukluk 9OO 9OO 513 Cinsel saplantılar 9OO 9OO 5 1 4 Sertleşme sorunlan 9OO 9OO 515 Adet sancıları 9OO 9OO 516 Gebelikten korunma 9OO 9OO 517 Erkek cinsel anatomisi 9OO 9OO 518 Kadın cinsel anatomisi 9OO 9OO 527 İlk gece 9OO 9OO 529 Orgazm 9OO 9OO 531 Masturbasyon Türkıye'nın her yennden servıslerı/npzm 1 dakıkası 5833 TL dır i Ortalama servıs süresı 3/4 dakıkadır PK 16Tarabya/lst ALO BİLGi