27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8MAYIS1992CUMA 8 DIŞ HABERLER Tayland'da gerginlik • BANGKOK(AA)- Tayland'da, Başbakan Suchinde Kraprayoon'un istifa etmesini isteyen binlerce kişi parlamento binası önündegösteri yaptı. Göstericiler, geçen yıl askeri darbedüzenleyen Suchinda'nın,mari ayında ,yapılanseçimlere kaulmadan başbakanlık görevini kabulettiği için istifa etmesini ıstiyor. Göstericiler başbakanın istifası için dün öğlen saatlerine kadar süre lanıdılar. Parlamento binasının önünde çok sayıda polisin bulunduğu göstericilerin de "askeri mafyaya son" yaalı panİcartlar taşıdıklan • belirtildi Arnavutluk KAİK'e başvurdu • BRÜKSEL(AA)- Arnavutluk. NATO ve eski Varşova Paktı ülkelerinin oluşturduğu Kuzey Avrupa İşbirliği Konseyi'ne (KAİK)üyelik başv urusunda bulundu. NATOsözcüsünün önceki gün yaptığı açıklamada, Arnavutluk Dışişleri Bakanı Alfred Sarreki'nin üyelik başvurusunu bugün resmen verdiğini bildirdi. Sözcü, NATO'nun Arnavutluk'un üyelik başvurusunu incelemeye aldığımdakaydetti. Arnavutluk Başbakanı Aleksandr Meksi de daha önce NATO Genel Sekreteri Manfred VVoernere. ülkesinin KAİK'eüyeolma isteğini içerenbirmektup göndermışti. Kravçuk'tan Bush'a güvence • VVASHINGTON (AA) - Ukrayna Devlet Başkanı Leonid Kravçuk. ülkesinin stratejik silahlarda indirimi öngörenSTART Anlaşmasını imzalayacağına dair ABD Başkanı George Bush'a güvence verdi. Kravçuk, önceki gün Beyaz Saray'da Başkan Bush ile görüşmeden önce yaptığı açıklamada Washington'daki temaslarda START konusunun ele alınacağını belirterek "İmzalayacağımızı tahmin ediyorum" dedi. Kravçuk, BDTSilahhKuvvetler Komutanlığı'nın Ukrayna'daki tüm taktik nükleersilahlann Rusya'ya taşındığı yolundaki acıklamayı ise doğrulamaktan kaçmdı. Galir Libya'ya temsilci yolluyor • NEWYORK(AA)-BM Genel Sekreteri Butros Gali. özal temsilcisi Vladimir Petrovski'yi, Libya yönetimini BM kararlanna uymaya ikna etmek amacıyla Trablus'a göndermeyi kararlaştırdı. BM'deki diplomatik kaynaklardan öğrenildiğine göre Genel Sekreter Gali, Muammer Kaddafı yöneüminin Lockerbie faciasına adlan kanşan iki Libya ajanını uluslararası adalete vermeyi kabul etmesini sağlamayı amaçlıyor. Kore'de barışa yeniadım • SEUL(AA)-Güney ve Kuzey Kore, Güney ' Kore"nin başkenti Seul'de ' yapılan görüşmeler sonucu ' uzlaşma sürecini " hızlandırma konusunda görüş birliğine vardılar. ;Seul'dekilüksShilla ' otelinde yapılan görüşmeler ' sonunda Güney Kore Başbakanı Chung ' Won-Shik ile Kuzey Kore - Başbakanı Von Wyong-Muk üç protokol imzaladılar. Protokoller ' uyannca. Kore " yanmadasında yanlışlıkla ' birsavaşçıkmasmı engellemek amacıyla ortak _ birkomisyon ' oluşturulacak. Yunanistan Başbakanı, AT ülkelerinin Makedonya'ya karşı ortak bir siyaset izlemelerini sağlamaya çalışıyor Mitsotakis Makedonya içîn destek arıyor• AT dışişleri bakanlannın 11 mayısta Brüksel'de yapacaklan toplantı öncesinde çabalannı yoğunlaştıran Mitsotakis, bu amaçla Roma'ya yaptığı ziyaretten memnun ayrıldı. Italya Başbakanı Andreotti ve Dışiş- leri Bakanı De Michelis, Makedonya konusunda Roma'nın Atina ile paralel bir çizgi izlediği yönünde açıklamalarda bulundular. AT ülkelerinin Makedonya Cumhuriyeti'ne karşı "ortak" bir siyaset uygulamalannı sağ- lamaya çalışıyor. Yunanistan. "Makedonya" adından vaz- geçmedikçe bu cumhuriyetin bağımsızlığını tanımamaya kararlı. Yunanislan'ın bu ka- STELYO BERBERAKfS ATİNA - Yunanistan Başbakanı Konstan- tin Mitsotakis Avrupa Topluluğu (AT) dışiş- leri bakanlannın 11 mayısta Brüksel'de yapacaklan toplantı öncesinde, Roma ve Paris'e gıderck yüksek düzeyde görüşmeler- de bulundu. Mitsotakis, bu görüşmelerinde rarlılığı, AT'nin bu cumhuriyeti "Makedon- ya" adı altında oy birliğiyle tanımasını da engelliyor. AT dışişleri bakanlannın geçen hafta Portekiz'in Cjuimaraes kentinde yap- tıklan gayri resmı toplantıdan sonra konu ile ilgili aldıklan ortak karar, Atina'yı ilk kez tatmin etti. Bu kararda "AT'ye üye bütün ülkelerin onayı olmadan bu cumhuriyetin tanınmayacağı" belirtilmişti. Mitsotakis, önceki gün Roma'da Italya Başbakanı Giulio Andreotti ile görüştükten sonra yaptığı açıklamada, "AT dışişleri ba- kanlannın vardıklan karar açıktır. Yunanis- tan'ın onayı olmadan AT bu cumhuriyeli bu adıyla tanımayacağı konusunda taahhüt al- tına girmiştir. Şimdi söz hakkı Üsküp yöne- timindedir" şeklinde konuştu. İtalyş Başbakanı Andreotti, Dışişleri Ba- kanı Gianni De Michellis ve hükümet sözcü- sünün de "Roma'nın Atina ile paralel bir çizgide bulunduğunu" açıklamalan Atina'- da "çok olumlu" karşılandı. Mitsotakis, eğer 11 mayıs tarihine kadar Makedonya Cumhuriyeti'yle ilgili Atina'ya göre olumsuz bir gelişmc kaydedilmezse bu konuyu gündeme getirmesine gerek kalma- yacağını belirtiyor. Öte yandan ABD'nin de Makedonya Cumhuriyeti'nin "hangi isim altında olursa olsun bir an önce tanınmasf' yolundaki ısra- nndan vazgeçmiş olduğu belirtiliyor. ABD'- nin Atina Büyükelcisi'nden sonra ABD Dışişleri Bakanlığı da yaptığı açıklamada, "ABD nin bu konuda AT'nin alacağı karar- lara uyacağı" yolunda verdiği güvenceler, Atina'yi ikinci kez tatmin etmiş oldu. Öte yandan Yunanistan'ın, Makedonya Cumhuriyeti'ni ilk tanıyan ülkelerden biri olduğu gerekçesiyle Bulgaristan'ın Avrupa Konseyi'ne üyeliğine engel olacağı yolunda İngiliz Independent gazetesinde çıkan ha- berler doğrulanmadı. Bulgaristan önceki geceden itibaren Avrupa Konseyi'nin 27. üyesi olarak kabul edildi. Yunanistan, Büyük tskender'in torunlannı ve cumhuriyetlerini tanımamakta direniyor Makedonyahlaş|uılaınayatılar• Bir Yunanlı bakana göre "Bunların hiçbiri Büyük Iskender'in asil soyağacından gelmiyor. Makedonyalı olduğunu söyleyenler, kendilerine başka bir ad bulmalı." • Yani, Makedonya Cumhuriyeti'nde Make- donyalı yok. Yoksa bu- rada yaşayanlar Batılı Bulgar mı? Ya da Türk- lerin, Slavlann, Romalı- lann, Sırplann bir kanşı- mı mı? İtalyanlann "Macedonia di frutta" dedikleri şey, yani meyve salatası mı yoksa? Derkyen: HAKAN KARA ~ Yunanlılann. "Herşeyegücü yeten tannsal Axios'' diye ad- landırdıklan Vardar. Balkanla- nn güneyindeki düşman kom- şulan birleştıriyor. O, Slav ve Makedonyalı Yunanlılar ara- sındaki sorunlarla ılgilenmez. Onun amacı. denizc ulaşmak- tır. Yağmurlarla kabaran ça- murlu sulan Selanik Körfezi'ne doğru akar. "Vardar" deyince. şöyle bir dururlar Yugoslavya'- da: "Sakm cesaret etme.girmeyi deneme bilc..." Vardar. eski zamanlardan beri Makedonya olarak adlan- dınlan toprak parçasının can damandır. Önceleri aceleyle. gi- derek krallan andıran bir ihti- şamla ağır ağır akarak. bü top- rak parçasını kuzeyden güneye doğru ikiye böler. Bölgenin yaklaşık üçte biri. Makedonya Cumhuriyeti'nde. yüzde 10'u Bulgaristan'dadır. Arna\ ut- luk'ta bir avuç köy. bölgenin sınırlan içerisine girmektedir. Büyük bölümünü ise 1913'ten beri Atina'nın yönetimindedir. Binlerce ceviz Ege Denizi'nin kuzeyinden ve Yunanistan'dan yükselen se- segöre. "Ancak Yunanistan'da yaşayan ya da Yunanca konu- şanlar kendilerine Makedonya- lı diyebilirler." Atinahlar. bu Slav eumhuriyete "Skopje" (Üsküp) derler. Buranın Make- donya olarak anılmasına karşı çıkarlar. Bir Yunanlı bakana göre. orada da "binlerce ağacın cevizi" var, ama bunlann hiç biri Makedonyalı Büyük İsken- der'in asil soyağacından gelme- mektedir. "Makedonyalıyız" diyenler. kendilerine başka bir ad bulmalıdırlar... Yani, Makedonya Cumhuri- yeti'nde Makedonyalı yok!.. Yoksa Sofya'daki haberalma örgütçülerinin söyledigi gibi burada yaşayanlar Batılı Bul- gar mı? Ya da Slavlann. Türk- lerin, Romalılann. Sırplann bir araya gelmesinden oluşan bir kanşım mı? İtalyanlann yemek kültürlerinden gelen pragmatik bir yaklaşımla "Macedonia di frutta" dedikleri şey, yani mey- ve salatası mı?.. Üsküp'ün 70 kilometre gü- neybatısından, Vrutok sınırla- nndaki sık ormandan. yeryüzü- ne çıkmaktadır Vardar. Kay- naktan 100 metre uzaklıktaki Ortodoks mezarlığında. 1 mil- yon 300 bin Makedonyalıdan yalnızca biri duruyor. En azın- dan Petre Trpeski (66 >aşında). kendini böyle tanımlıyor. Her gün mezarlık Trpeski. her gün buraya. oğ- lu Sacho'nun mermer mezar taşını temıziemek için geliyor. Bir de Sveti Michaile, Vrutok- daki Hıristiyanlann koruyucu- suna. dua etmek için. Emekli makinist "Ulusuyla gurur duy- duğunu" söylüyor. Konuştuğu dil. Bulgar ve Sırplann rahatça anlayabildiği bir Slav dıli olan Makedonca. Cin gibi mavi gözlü yaşlı adam. ilan edilen cumhuriyetin gerçek Make- donya'dan çok daha küçük ol- duğunu vurguluyor. Bunun değişip değişmemesi gerektığı konusu üzerinde durmuyor. Arnavutlar. resmi verilere göre Makedon halkının dörtte birini oluşturuyor. Kendi tah- minlerine göre de yüzde 40'ını. Yüksek doğum oranı ve Ko- sova'dan devam eden göçler. Üsküp'te bir pazar yeri: Binbir ağaçtan toplanmış cevizler. Ama tezgahlarda satılan değil. Biraat halkın kendisi. dengeyi onlann lehine çevın- > or. Vrutok ve Tetovo arasında Vardar'ın suladığı ovada, gc- çimlerinı sebzecilik ve tütüncü- lükle sağlayan Slavlar çoktan azınlık durumuna düşmüşler. Burada Pershing füzelerini an- dıran düzinelerle cami mınare- leri göğe yükselmiş. Makedon ve Arnavut halkla- n için ulusal bir devlet isteğini gündeme getiren önergenın şu sıralar ortaya gelinleceği belir- tiliyor. "Eğer banş içinde yaşa- maks istiyoriârsa. bunu kabu! etmelidirler" diye uyanv/Or PDP lideri Ncvzat Halili Ls- küp'teki parlamenterlcri. Eğer önerge parlamenloda gerekli olan üçte ikilik oyu sağlaya- mazsa, Arnavutlar otonom bir cumhuriyet olarak "İlirida"yı gündeme getireceklcr. Vardar nehri. Tetovo'dan doğuya. başkent Üsküp'e doğ- ru >ol alıyor. Burada Make- donya'nın bundan sonra ne olacağını bilmekle yükümlü ki- şiler oturuyor. Kirli kahverengi parlamento binasında Başkan Kiro Gligorov. krizlerle sarsı- lancücedevleti yönetiyor. Dev- let. bugüne dek sadece Türkler ve Bulgarlar tarafından tanın- mış durumda. Gligorov. bir zamanlann partizanı. aynı za- manda partinin üst düzey yöne- ticilennden. Gligorov. AT'nın bu ülkeyi tanımada gecikmesiy- le sosval huzursuzlukların arta- cağını dile geürişor. Enflasyon yüzde 5 bin Kuzeydeki Sırbıstan ve gü- neydeki Yunanistan'ın yeniden \arattıklan birlik. gıda veakar- yakıt ambargosuyla Makedon- yalılann yavaş ya\.ış nefcsini kesiyor Şu sıra her üç kişiden biri işsiz. İş bulabilenlerin aldığı 200 bin TL civan aylık maaş. yüzde 5 binlere ulaşan bir enf- lasyonla karşı karşıva. Benzer koşullarda. çok daha sağlam demokrasiler bile ne kadar da- yanabilır ki! Sonuç da malum: Ya darbe. ya da uç görüşlenn iktidan... Makedony a'daki de\rimci organizasyon (VMRO). aynı zamanda Üsküp'leki parla- menloda en güçlü fraksiyon duıumunda \e henüz yumuşak yüzünü gösteriyor. Amblemle- rindeki güneş için. -Büyük İs- kender'in Yunan-Makedon hanedanının bir simgesi- "Asla bir toprak talebi olarak değer- lcndirilmemeli" dıyor parti li- den Ljubco Georgievski. Omuzlanna kadar uzanan saç- lanyla bu şair. partisini ccsur vatanseverlerin ve anıikomü- nistlerin toplandığı bir parti olarak lanılmaya çalışıyor. Gligorov'un hâlâ çok güçlü olan. bir zamanların komünist- lerı. şimdinin sosyalistleri. Bul- garistan'a bağımlı VMRO ve aynlıkçı Arnavutlar arasında orta noktayı tutmaya çalışıyor. Başkan. bolünme, tehlikeşınin farkında: "Eğer buyük Ârna- \utluk amaçlanacak olursa. o zaman Balkan sa\aşı yaşanır." Gevgelija'nın güncyinden Yunan Makedonyası'na ulaşı- lır. Burada sınırlar 1913 Bükreş Andlaşması'ndan bu >ana ko- runmuştur. Atina'şa göre son \irmi yılda yaşanan büyük göç dalgası ve İkinci Dünya Savaşı sırasındaki kaçış ncdeniyle. geçmişte burada yaşayan Slav Makedonyalılarartık \ok. Hâ- lâ Slavca konuşan insanlarla ilgili herhangi bir şe> bilinmi- yor. Bir zamanlann Make- donya'dan Sorumlu Bakanı Stelios Papathemelis. "Tabii ki azınlıklar normal olarak görü- lüvor" dıvor. Makedonlann yasadıg* boigeler . MAKEDONYA V CUMHURİYET Vergina YUNANİSTAN Yüzler doğuya, gözler batıya Arnavutluk, Yugoslavya, Bulgaristan ve Yunanistan toprakla- nnda Makedonya. Başkan Gligorov (sağ üstte), yeni bir Balkan sa\aşı çıkabileceği görüşünde. Papaz Nikodimos (sağ altta) ise, Yunan milliyetçilerinin bo> hedefı. Makedonyalı Trpeski (aşa- ğıda). yine Sacho'nun mezarını temizlemeye geldiği bir günde. Dimitrov, Balkanlar'ı değerlendirdi: lurkıyeııın rolüöneıııli LEYLA TAVŞANOĞLt Aridea'dan din adamı Niko- dimos denedi: On kişiyle birlik- tc Kuzey Yunanistan'daki Slav-Makedon kültürünün ta- nınması için. "Balkanlar'ın İyi- liği İçin Makedon Hareketi" adh bir örgütün kuruluş bildir- gesine imza attı. İstemleri geri çevnldı. Nikodimos daha sonra Edassa patriği Chrisostomba"- dan bir mcktup aldı. Nikodi- mos'un Agios Athannasios'- takı papazlık görevi son bul- muştu. . w . t; . Eğer Yunanlı değilsen "Eğer bir Yunanlı değilsen. bir Hıristiyan da değilsin" dı- yor Nikodimos ve bu mantıkla daha önce de karşılaştığını söy- lüyor. Ana dili. birkaç bin Ku- zey Yunanlı gibi Slavca. Vaaa- nı Yunanca veriyor. Nikodi- mos. Atina'da eğitim görmüş. Yumuşak sesli. saçlan örgülü bu zayıf adam. kilisede yüksel- mek isteyen ve bu şekilde Yu- nan devletini kökünden sars- mayı amaçlayan birine benze- miyor. Ama sıkı milliyetçi medyalar tarafından. bunla suçlanıyor. Atina'nın bu kalı azınlıklar politikasının nedenini. tarihçi Konsıandinos Vakalopoulos. "Politikacılann tarihi bilmeme- lerine" bağhyor. Gerçi o da Üsküp'tekilerin. cumhuriyetle- rini "Makedonya" olarak ad- landırmalanna karşı çıkıyor. Ancak "Atina"daki diktatörle- rin" Yunanistan'da yaşayan az sayıdaki Slav'ın dilini elinden almaya çalışmasını bir talihsiz- lik olarak nitelendirivor. Avrupa Topluluğu ülkeieri . Slav cumhuriyetlerini. Yuna- nıstan'ı ve onlann Makedonya- lı başkanı Karamanlis'i kırma- dan nasıl tanıyacaklan bilmece- sıni çözmeye çalışıyorlar. Amcrikalılardan bu konuda tu- tum almalan beklenmiyor. Çünkü ABD'de seçim var. Bu ülkeye göçmüş Yunanlılann oylannı. Amcrikalı politikacı- lann hiç bir şcye dcğişmeleri beklenmiyor. Kuzeyi göremeyenler Şu sıralar Sclanik'in baiısın- daki Vergina'daki arkeologlar. neredevse her gün "Güneş Ha- ncdanf'na ilişkin yenı bir bul- guyu gün ışığına çıkanyorlar. Onlara göre tüm Avrupa. Ma- kedonya sorununun. kendı çökmüş ckonomilcriylc uğraş- maları gcrcken iki devlet ara- -.ındaki anlamsız bir tartışma- dan ibarct olmadığım. dünya uırihivle ilgili olduğunu anla- mak zorunda. Üsküp'tcki Slavlar, sonunda istcklcrinc kavuşacak olsalar. Yunanlılar için Makedon dün- yası ikinci kez balar. Güneş scmbolüylc batıdan doğuya doğru ilcrlcycn İskcndcr'in or- dusu bir zamanlar dünyanın yansını dize gctirmişli. Eşlcri onları yüzlerı doğuya doğru gö- mcrdı: crkcklerinse gö/leri hcp batıdaydı. Tabii şimdiki Make- donya'nın oluştuğu kuzcyi de ne yuşurken. nc dc öldüklen sonra görebilmişlerdı. (*) Der Spicgcl'ın 4 mayıs sa- vısından Bulgaristan Başbakanı Philip Dimitrov, Türkiye'nin Balkan- lar'da sorumlu bir rolü olduğu- nu söyledi. Yugoslavya'daki "katliam ve kan dökülmesinin önüne geçmek için uluslararası mutabakat oluşturmayı amaç- ladıklannı" belirten Dimitrov, Bulgaristan'ın SSCB'nin haki- miyetinden kurtulduktan sonra bundan sonra hiç bir ülkenin hakimiyeti altına girmemeyi amaçladığına işaret etti. Bulga- ritan'a gen dönen Bulgar Türk- leri konusunda da, "Büyük bö- lümün sorunlannı çözdük, nor- mal haklarına k.avuştular" diye konuştu. Ülkesine dönmeden önce dün İstanbul Sheraton Oteli'- nde bir basın toplantısı düzen- leyen Dimitrov, Türk hüküme- tiyle Yugoslavya ve Balkan siyasetinde tam bir fıkir birliği- ne vanp vannadıklan sonısuna şu yanıtı verdi: "Biliyorsunuz, Bulgaristan, kan dökülmesi ve katliamı ön- lemenin tek yolunun tanıma olduğunu savunan bir ülkedir. Bu çok önemli bir karardır ve daha fazla insanın ölmesıni en- gellemiştir. Konuya, Türk yet- kililerle derinlemesine girme- dik. Sadece ana ilkeleri gözden gecırdik Biz uluslararası bir konsensus oluşturulması ve kan dökülmesinin durdurul- masını isüyoruz". Türkiye'nin Balkanlar'daki ilişkilerinde Bulganstan'ı ra- hatsız eden, yayümacı ya da "yumuşak etki" olarak tabir edilebilecek bir girişimi bulu- nup bulunmadığı yolundaki soruya da Dimitrov'un yanıü şöyle oldu: "Böyle bir şey olma- dığını söyleyebilirim. Bulgaris- tan da kısa süre önce diğer eski komünist ülkelergibi SSCB'nin hakimiyetinden aynlmış bir ül- kedir. " WASHEVGTON UFUK GÜLDEMİR Çekiç Güç'ün kapısı Türklere açümalıNVASHINGTON - Ame- rika'nın Kürt konusuna bakı- şını değerlendirirken çoğu- muzda, kökeni geçmişteki acı deneyimlere dayanan bir "re- zerv" su yüzüne vurur. Bu dosyayı her gün büyüteç altın- da izleyen biz ABD'deki Türk gazetecileri dahi. Amerika'nın PKK'yı desteklemediğini, Türkiye'yi bölmeyi arzulama- dığını gayet iyi biliriz, ama bunu açıkça söylemekten ür- kcriz. Hatta Türk Dışişleri Bakanlığı bile ortaya çıkıp bu- nu açık açık ıfade edemez. "Ne olur ne olmaz" diye dü- şünür. Boşa değildir bu çekingen- lik. Çünkü "Johnson mek- tubu"ndan Ermeni olaylanna uzanan birçok olayda ABD, Türk kamuoyunun güvenini sarsmış, doğrudan Türkiye'ye destek verdiği birçok sorunda bile "ABD bizi destekliyor" denebilmesini güçleştirmiştir. Bu güven bunahmı son yıllar- da özellikle de Kürt sorunun- da iyice hissedilir hale gelince, Amerikan yönetimi, bu kez kararlı bir şekilde bunu değiş- tirmek iradesi ile ortaya çık- mıştır. Geçen aylarda en üst dü- zeyde Türk makamlan ile yapüklan görüşmelerde, ABD tarafı en bağlayıcı ifade- lerle PKK terörünü kınamış, bizzat CIA Başkanı'nın ağ- zından Türkiye'ye her türlü desteği vaat etmiş, hatta de- ğerli istihbarat yardımında bulunmuştur. Şimdi de CIA'in özel sektö- re dağıttığı, "1992 Dünya İs- tikrar Raporu"nda Türkiye için çok olumlu ifadelere yer verilmektedir. Varlığıru devle- te değil, millete borçlu oldu- ğunu unutmayan CIA, Ame- rikalı ışadamlan dış yatınm kararlan öncesinde okuyup yararlansın diye birtakım ulke raporlan haarhyor ve bunlan satışa sunuyor. Güneydoğu'- daki kanşıkbğa, Azeri-Erme- ni çatışmasının Türkiye için yaratabileceği müstakbel is- tıkrarsıziığa. ekonomide alarm zilTerine karşın CIA, son raporunda, Türkiye'yi Amerikan yatınmı için "güve- nilir bir ülke" ilan ediyor. Askeri kanatta da buna benzer bir destek var. ABD Silahlı Kuvvetleri'nin "Stars and Stripes" diye bir gazetesi vardır. Bu gazete. dünyanın dört bucağındaki yüz binlerce Amerikan aseri ve diplomatik personelinin düzenli olarak iz- lediği tek Amerikan yayın organıdır. Bu gazetenin 21 ni- san tarihli sayısında ilginç bir okur mektubu yayımlandı. Altındaki imza_ General Glenn Profıtl'in. Ünlü Çekiç Güç'ün komutanı Profıtt şöy- le yazıyor "Tarihte hiçbir ulustan sı- nırlannı bu kadar kısa sürede 500 bin kişiye acması istenme- miştir. Türkiye bunu yapbğı gibi aynı zamanda bu soru- nun altından kalkmak için dış desteğe ihtiyacı olduğunu açıkça söylemek cesaretirü de göstermiştir. Nitekim Çekiç Güç fıkn, Cumhurbaşkanı Turgut Ozal'dan doğjnuş- tur." Çekiç Güç operasyonu, sa- dece komutarun değil, üç dört kuşak Amerikan asker ve su- bayının ahnine olumlu bir Türkiye imajı kaayan bir olaydı. Şimdi bu insanlar ya- vaş yavaş daha üst mevkilere gelmeye başladı. örneğin Çe- kiç Güç'ün ilk komutanı Ge- neral John Shalikashvili NATO Müttefik Kuvvetleri KomutanlığYna, John Gal- vin'den boşalan yere getirili- yor. Emeküye aynlan Galvin de ünlü Westpoint Askeri Akademisi'nde hocahğa baş- lıyor. Bu isimlerin tümü Tür- kiye'nin tarihte belki de en yoğun mülteci akınına uğra- mış bir ülke olarak gösterdiği özveriyi bilen insanlar. Hepsinden önemlisi de "Bakın, Los Angeles'ta siyah- lar kenti yakmaya başladığın- da askeri birlikleri devreye sokmak zorunda kaldıruz. Si- zin orada yaptığınız ile bizim GüneydoğÂı Anadolu'da yap- tığımız arasında suç acısından büyük bir fark yoktur" denil- diğınde bunu en iyi anlayabi- lecek, anlamayanlara da anla- tabilecek insanlar. Amerika, Türk kamuoyun- da yıllardır yarattığı güvensiz- liği eğer gercekten dönüştür- meye kararlıysa, TBMM'deki süre uzaürru müzakerelerin- den önce Çekiç Güç'ün kapı- lanru Türk basınına açmayı da ciddi cıddi düşünmelıdir. Çünkü eğer Çekiç Güç, söy- lendiği gjbi gercekten Tür- kiye'nin çıkan için de oraday- sa, o zaman bu olgunun Türk kamuoyunca idrak edilmesi, TBMM'nin işini kolaylaşüra- caktır. Geçmişte Türkiye, ABD yönetiminden ne zaman bir şey istese, yönetim, "Biz de- mokratik bir ülkeyiz, Kongre'yi ikna edin, kamuo- yu oluşturun" derdi. Ne mut- lu ki artık bizler de Amerika'- ya "Tek kişinin karan ile olmuyor. Gelin TBM M'de lo- bi yapın, basını, kamuoyunu ikna edin, Çekiç Güç'ün ora- da bulunmasının herkesten önce Türkiye'nin menfaatleri- ne olduğunu anlatın" diyebili- yoruz. Meclis ve kamuoyunun, ABD ile ilişkilerde ne önemli bir pazarlık kartı olduğunu rahmetli Hasan Esat Işık yıl- larca söyleyip durdu. Ne ya- zık ki bugünleri göremedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle