Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1MAYIS1992CUMA CUMHURİYET SAYFA
DIS HABERLER
SüPiye, Fırat
için atakta
•KAHİRE(AA)-
Fırat ve Dicle'nin sulan
konusunu uluslararaa
platforma çekmek için her
fırsatta gırişimde bulunan
Suriye, bu kez de üyesi
bulunduğu Arap Birliği
örgütü'nü devreye sokmak
için çaba harayor. Arap
Biriiği Ekonomik ve Sosyal
Konseyi, Suriye'nin
girişimleri sonucu, Arap
ülkelerine akan ve aralannda
Fırat ve Dicle'nin de
bulunduğu nehirlenn
uluslararası hukuk açısından
statüleri konusunda örgütün
hukuk işleri bölümünün bir
rapor haarlaması için
dışişleri bakanlanna
tavsiyede bulundu. Arap
Birliği Ekonomik ve Sosyl
Konseyi'nin tavsıye
karannın dışişleri bakanlan
tarafından onaylanması
durumunda örgüt, su sorunu
konusunda son biryıl içinde
ikinci çalışmasını başlatacak.
Bonn, grevcilere
ödün vermiyop
• FRANKFLRT(AA)-
Almanya'da, Kamu İşçileri
ve Toplu Tasımacıhk
Sendikası (OTV) tarafından
hafta başmda başlaülan
grevler, ülkenin batı
kesımindeçeşitli bölgelerde
devam ediyor. Sendika
temsilcileri öncekı gün 150
bin kişinin grevlere
kaüldığınj hatırlatarak, artık
aynı rakama
ulaşılmayacağmı ve
haslanelerdeki grev
hareketlerine ağırlık
verileceğini duyurdular.
Temizlik işçilerinin grevleri
devam ederken, toplu
taşımacılıkta da eykmler
sürdürülüyor. Demiryollan
ulaşımında da önemli
aksaklıklar kaydediliyor.
Posta İdaresi'ndeki grevler
de posta hizmetlerinde
büyük gecikmelere yol
açıyor.
Bonn hükümeti, grev
hareketleri karşısında
bugüne kadar. taviz vermedi
ve sendikalann istediği yüzde
9'luk zammın verilmesinin
mümkün olmadığjru
açıklamakla yetindi.
Aliyev'den
seçime gövence
• MOSKOVA(AA)-
Azerbaycan'ın Nahcivan
özerk Cumhuriyeti Meclis
Başkanı Haydar Aliyev, 7
haziranda ülkede yapılacak
devlet başkanlığı seçimlerine
kanşmayacağınj söyledi.
Aliyev. RIA haberajansına
verdiği ve dün
Komsomolskaya Pravda
gazetesinde yayımlanan
demecinde. Nahcivan'dan
aynlmayı düşünmediğinı de
söyledi. Haydar Aliyev'in
(68) devlet başkanlığı
seçimlerine adaylığı, 65 yaşın
üzennde olduğu için
onaylanmamıştı.
Türk çocuğu
öldürüldü
• FRANKFURT (AA) -
Almanya'nın Stuttgart
kentinde, dört buçuk
yaşında Musa Karakaş adü
Türk çocuğu, evinin
bahçesindeki bir kulübede
ölü bulundu. Fellbach
bölgesi polisinden alınan
bilgiye göre geçen pazar
akşamı, anne Karakaş,
oğlunun kaybolduğunu
bildirmek üzere poüse
başvurdu. Polis tarafından
yapılan aramada, çocuğun
cesedi, evinin bahçesinde
kömurlük olarak kullanılan
bir kulübede ortaya
çıkarıldı.
Bosna-Hersek'in başkenti, yine Sırplann yoğun top ateşine hedef oldu
Saraybosna'dahuzur yok• AGIK, Bosna-Hersek Çumhuriyeti'nin, üyelik
başvurusunu kabul etti. Üyeliğe kesin kabul için
karar bu yaz toplanacak AGIK Bakanlar Kon-
seyfnde ahnacak.
Dış Haberler Servisi - Bos-
na-Hersek'in başkenti Saray-
bosna, önceki gece yine
Sırplann yoğun top ateşine he-
def oldu. Saldınnın. geçen per-
şembe taraflar arasında imzala-
nan ateşkes anlaşmasından
sonra gerçekleştirilenlerin en
şiddetlisi olduğu bildiriliyor.
Saraybosna'nın dışındaki
Lapisnice ve Petrovci kentlerin-
de üstlenmiş olan Sırplann top,
roket ve ağır silahlarla gece geç
saatlerde başlattığı saldın iki
saat aralıksız devam etti.
Sarabosna'daki polis yetkili-
leri dün sabah yaptıklan açıkla-
mada, henüz saldınnın neden
olduğu tahribat ve kayıplara
ilişkin kesin bir bilgi veremeye-
ceklerini belirttiler. Başkentten
ulaşan gayri resmi bilgiJer ise
çatışmalarda bir kişinin öldüğü
dört kişinin de yaralandıgı yö-
nünde. Kente düşen bombala-
nn bazı kesimlerde yangınlara
yol açtığı ancak bunlann çevre
halkın gayretleriyle söndürül-
düğü bildiriliyor.
Geceki saldınnın, Yugoslav-
ya Savunma Bakanı General
Blagoje Adziç'in Bosna-Hersek
Devlet Başkanı Alia İzzetbego-
viç'e, federal ordunun bu cum-
huriyetten çekilmeyeceğini be-
lirten resmi bir mektup gon-
derdiğinin açıklanmasının ar-
dından gerçekleştirildiğine dik-
kat çekiliyor. Azdiç mektubunda
İzzetbegoviç'in federal birlikle-
rin Bosna-Hersek'ten çekilme-
sini öngören kararnamesini
aceleye getirilmiş "tek taraflı"
bir karar ve çatışmayı ürmandı-
racak bir girişim olarak niıele-
mişti. Adziç. Bosna-Hersek'-
teki federal askerlerin yüzde
90'ırun Sırp olduğunu, bunlann
yüzde 80'inin de bu cumhuri-
yette doğduğunu savunmuş ve
Sırbistan topraklanna çekilme-
lerinin söz konusu olamaya-
cağını vurgulamıştı.
Gece boyunca süren saldm
ve çatışmaİara karşın, başken-
tin dün sabah güne sakin başla-
dığı belirüliyor. AA'nın haberi-
ne göre, geceyi evlerinin bodru-
munda geçiren Saraybosnalı-
lar, dün sabah durumun sakin
olması üzerine sokağa çıkarak
günlük yaşamlanna devam et-
tiler. Dukkânların buyük bir
bölümü açılırken, gıda maddesi
satan dukkânlar ve bakkallar
önünde >ine alışılmış kuy ruklar
oluştu. Başta süt ürünleri ve et
olmak üzere bazı gıda maddele-
n bulunamıyor.
AGIK Kıdemli Memurlar Ko-
nıitesi'nin Helsinki'deki loplan-
iısında Bosna-Hersek Cumhııri-
>eti'nin 52. uye olarak ortıute
kabul edılmesi kararla!>tınldı.
Kaıarı açıklayan komite başka-
ııı Çekoslo\ak\ah Jan Ktıbis,
Bo^na-Hersek'ın derhal kurulu-
>uıı toplantilarına katılınaya
ba^layacağını, ancak uyelik ko-
nusundakı kesin kararın bu ya/
tınlandıva'da (oplanacak AGlk
Bakanlar konM^ı'nde seıılecv-
ûını belıriti.
İnönü, Baker'la görüştû
Ankara büromuzun bildirdi-
ğıne göre Devlet Bakanı ve Baş-
bakan Vekili Erdal İnönü ABD
Dışişleri Bakanı James Baker'ı
dün telefonla arayarak Bosna-
Hersek'te yaşanan olaylann
durdurulması için ABD'nin gi-
rişimlerde bulunmasını istedi.
Dışişleri Bakanlığı'ndan dün
yazılı olarak yapılan açıklama-
da. şöyle denildi:
Basbakan Vekili Sayın
Erdal İnönü bugün (dün) Ameri-
ka Birleşik De>letleri Dışişleri
Bakanı Baker'ı teiefon ite ara-
mıştır. Sayın İnönü, Bosna-Her-
sek'teki gelişmeler nedeniyle
hükümetin ve milletimizin duy-
duğu hassasiyeti ve endişeleri di-
le getirmiş, saidırıların ve kan
dökülmemesi için Amerika Bir-
leşik Devletlcri'nin gerekli uya-
rıları yapmasını istemiştir."
Açıklamada Bosna-Hersek'-
te yaşanan gelişmeler. Hel-
sinki'de toplantı halinde bulu-
nan AGİK Kıdemli Memurlar
Toplantısı'nda Türkiye temsil-
cısi tarafından dün gündeme
getirildı. Saldınlara ve Bosna-
Hersek'teki soruna acil çözüm
bulunması için AGİK'in çaba-
Çalışmaların şiddellenmesiyle havada uçuşan yuzlerce mermiden korunmaya çalışan insanlar.buldukları sipere üst üste yıgılıyor. lannın arttınlması istc'.ıdı.
Konuk
Bosna-Hersek için laf ürettik
HALL'K ÖZDALGA
Bosna Hersek'in etnik hantası
orada Müslümanlann, Sırplann
ve Hırvatlann Yugoslavya ölçüle-
rine göre bile eşıne az rastlanır bir
şekilde birbirine kanştığını göste-
rir. 104 yerleşim biriminden pek-
çoğunda hiçbir grup tek başma
çoğunluk oluşttframaz. Hariıanın
dile getirdiği yalın bir gerçek
vardır: Fanaü'zm ve milliyetçilik
Bosna-Hersek (BH) için felaket
demektir. Bosna'da yüzyıllar
bo> u banş, büyük yazar Ivo And-
riç'in veciz ifadesıyle "papazla ho-'
canın dostluğu" üzerine kurul-
muştur. Şimdi bu banş altın-
dadır.
Osmanlı döneminde BH, impa-
ratorluk ordusuna çok sayıda si-
pahi yanında önemli ölçüde sılah
ve cephane üretimiyle de katkıda
bulunu\ordu. Mareşal Tito, BH'-
nin işgali zorlaştıran dağlık
yapısını ve coğrafi konumunu da
dikkate alarak bu geleneğı yoğun yatı-
rımlarla surdürdu. Yugoslavya'nın
önemli bir bölümünü ihraç ettiği silah
üretiminin yaklaşık üçte ikisi bu bölge-
den geliyor. BH denkleminde herhalde
bu durum da etkili olacak.
Ancak BHnin kaderi, nihai olarak
Yugoslavya krizinjn topyekûn çözüm
şekline bağlı. Yaşanan bütün trajediye
rağmen her cumhuriyeün kendi uygun
göreceği ilişkiler çerçevesinde kalması
koşuluyla yeni ve gevşek bir Yugoslav
birliği ihtimali tamamen tükenmiş değil.
Bosna-Hersek'in etnik yapısı
HIRVATISTAN
S SARAYBOSNA
B BANYA-LUKA M MOSTAR
• Türk
diplomasisi
Yugoslavya
bunalımında
yüksek not
alamadı.
Dışişlerimizden
gelen, sorunu
değişik İslam
örgütleri
platformuna
götürme
önerileri
gerçekçi
değildir.
luk'a, Makedonya'nın Bulgaristan'a
yakırilaşması muhtemel. Ya Bosna Her-
sek? BH'deki Hırvatlann arkasında
Zagreb, Sırplann arkasında Belgrad
var. 1699'da Karlofça'da çizilmiş BH sı-
rurlannı değiştirme eğilimien güçlenebi-
lir. Müslüman Boşnaklan bu durumda
bekleyen meçhul bir gelecekur.
Türk diplomasisi Yugoslavya bu-
nalımında yüksek not alamadı. Çünkü
Cümhuriyetler kendi ayn yollannı se- diplomasıyi yönlendirecek bir politika
çerse bağımsızlığı sürdürebilmek çoğu y°k
- Tersine politikanıiı oluşturulması
için kolay olmayacak. Bu durumda en tamamen Dışişleri bürokrasisine terk
iyimser senaryo, bağımsız cumhuriyet- edilmiş izlenimi var.
lerin AT içine alınmalan. Ama AT'nin Türkiye krizin birinci aşamasmda se-
böyle bir açılmayı kabul etmesini bekle- yirci kalmakla yetindi. Mesela Almanya
mek,en aandan kısa dönemde gerçekçi tek taraflı ve hırçın bir şekilde Yugos-
değil. lavya'ya yüklendiğinde, Türkiye aktif
AT evine girememiş bağımsız Yugo ve Almanya'ya göre daha dengeü bir
birimlerinden Kosova'nm Arnavut- politika izleyebılirdi. Ustelık AT üyesi
olmayışı Türkiye'ye esneklik sağlıyor-
du. AT üyesi olmasına ve Makedonya
konusundaki görüş aynlığına rağmen
Yunanistan böyle bir yol ızledı. Alman-
ya'nın baskısının ve tecrit çabalannm en
yoğun olduğu aralık ayında Bonn'da
yapılan Genscher-Çetin görüşmesinde
Yugoslavya konusu maalesef gündeme
bile getirilmedi. Eğer o günlerde zemini
hazırlansaydı şimdi BH olaylannda
Türkiye'nin sesine daha çok kulak ve-
ren bulunabilirdi.
BH'de çauşmalann yaygınlaşmasıyla
beraber Dışişlerimizden sorunu değişik
İslam örgütleri platformuna götürme
önerilen gelmeye başladı. Ancak bu,
BH'nin koşullanna uygun birdiploma-
tik girişim sayılamaz. Evet. Boşnaklar
ibadette kusur etmeyen, kalpleri İslam
inanayla dolu bir halktır. Ama unutul-
mamalı ki Ortadoğu'nun radikal
İslamı. Balkan Müslümanlığına ya-
bancıdır. Türk diplomasisinin BH ko-
nusunu götüreceği yer, İslamı bir
siyaset olarak görme eğiliminin
kuvvetli olduğu kuruluşlar olma-
malı. Bu, yangına körükle git-
mektir. Papalık veya patrikhane
zemininde çözüm aramaktan
daha anlamh da değildir. Hele
bazı şeriatçı akımlann son yıllar-
da Saraybosna'da etkinlik kazan-
ma çabalan da bilindiğine göre
ABD'nin tutumu
Yugoslavya krizinde ABD, den-
geli \e sorunun topyekûn çozü-
münü goz ardı etmeden hareket
etti. Almanya'nın güven verme-
yen çizgisinden uzak durdu. Tür-
kiye, Yugoslavya krizinde Ameri-
ka ile en yakın diyalog içinde bu-
lunma şansına sahip ülkelerden
biriydi. O yoldan. Balkanlar'da
bitmek tükenmek bilmeyen vah-
şiliklerin azaltılmasına ve banşa
katkılannı arttırabilirdi. Ama
bunu da yapamadı. Çünkü elinde
bölgenin tarihi koşullannın ve
mevcut durumunun sağlam tahlili üze-
rine kurulmuş, uygar dünyanın anlaya-
cağı dilde yazılmış bir r>olitika yoktu.
Hâlâ da yok.
Basbakan Demirel, BH Cumhurbaş-
kanı Yardımcısı Cengiç'e Ankara'da
"Saraybosna'nın Dubrovnik gibi yıkıl-
masına izin vermeyiz" demiş. Cengiç ül-
kesine dönünce bunu açıjdadı ve haber
orada gazetelerde yer aldı. Böylece Tür-
kiye'nin inandıncılığı artmadı. Dubrov-
nik bombalanırken Amerika'nm ve
AT'nin gücünün güney Slavlannın
çılgmlığmı engellemeye yetmediğini bi-
len herkes, Demirel'in bu sözlerinin boş
laf olduğunu gördü.
Palavra, frenk dıllerinde de kullanılan
bir sözcük. Şarkılarla yapılan müzake-
relerde duyulan boş laflara palavra der-
ler. Yugoslavya krizinde ve Balkan-
larda gerçekçi ve yapıcı politikalar
oluşturamasak bile hiç değilse lütfen pa-
lavra atmayalım.
Bu yaz denize giriyoruz.
(Havuza değil!)
Hem de İstanburda giriyoruz!
Tekneniz her sabah saat 10.00'da
Kuruçeşme'de sizi bekliyoruz. Sadece
tekne değil; Poyrazköy, Adalar ve
Büyük Liman'ın tertemiz suları da sizi
bekliyor. İsterseniz hafta içinde,
isterseniz hafta sonunda. İsterseniz her
gün. Artık tatil için İstanbul'dan
ayrılmanıza gerek yok. Havuza
gitmenize de gerek yok. Çünkü tatil ve
deniz Istanbul'da.
Teknede, karada olan her şey var.
Acıktığınızda yemek. Susadığınızda
içecek. Yorulduğunuzda
uzanabileceğiniz, çocuğunuzun uykusu
geldiğinde yatırabileceğiniz kamaralar.
isterseniz teiefon, isterseniz telsiz.
Denizden sonra duş. Hepsi bu kadar
değil. Tekne akşamları da hizmetinizde.
Bu kez bar ve restoran olarak...
Bu tmkândan yararlanmak ıçın üye oltnanız yeter.
Bılgı ve rezarvasyon için hostesınız Dılek Akaoğlu'nu
araytmz. Teiefon: 240 J3 46
T.C.
İSTANBUL 12. İCRA DAİRESİ
MÜDÜRLÜĞÜ
991/5906 İLANEN TEBLİGAT
Alacakh: Ekpaş Ekleme Par. Tic. A.Ş.
Vekili: Av lsmet Muharremoğlu
Borçlu: Koçak Yapı Tic. A.Ş. Rüzgârlı Sok. Eser Iş Hanı No: 14/1
ULUS/ANKARA
Borç: 31.1.1991 vadeli 50.000.000.— TL çek, 28.2.1991 vadeli
15.000.000.— TL çek, 28.2.1991 vadeli 50.000.000.— TL çek,
30.3.1991 vadeU 20.000.000.— TL çek, 30.3.1991 vadeli 15.000.000.—
TL çek ve 30.3.1991 vadeli 10.000.000.— TL çek bedeli olan
160.000.000.— TL asıl alacak, 14.680.000.— TL temerrüt faizi top-
lam 174.680.000.— TL'nin icra masrafları, faiz, ucreti vekâletle
birlikte.
Yukanda yazılı çeklerle ilgili hakkınızda kambiyo senetlerine mah-
sus yolla yapılan takibe müsıenit öderae emri adresinize tebliğe gon-
derilmiş bila tebliğ iade edıldiğinden yapılan zabıta tahkikatı ile de
adresleriniz meçhul kaldığından Tebligat Kanunu'na göre ödeme em-
rinin gazete ile ılanen tebliğine karar verilmiştir.
Yukanda yazılı borç ve masrafları işbu ödeme emrinin ilanı tari-
hinden itibaren 25 gün içinde ödememz, takip dayanağı senet kam-
biyo seneti niteliğini haiz değilse, keza takip dayanağı senet alundaki
imza size ait olmadığı iddiasında iseniz 20 gün içinde açıkça bir di-
lekçe ile tetkik mercii hâkimliğine bildirmeniz, aksi takdirde kambi-
yo senedi altmdaki imzanın sizden sadır olmuş sayılacağı, imzanızı
haksız yere inkâr ederseniz senede dayanan takip konusu alacağjn
ftlOoranında para cezasına mahkûm edüeceğiniz, borçlu olmadığı-
nız veya borcun itfa veya imhal edildiği veya alacağın zamanaşımına
uğradığı hakkmda veya yetki itirazınız varsa bunu sebepleri ile bir-
likte 20 gün içinde tetkik mercii hâkimliğine bir dilekçe ile bildirerek
tetkik mercünden itırazın kabulune dair bir karar getırmedığiniz tak-
dirde cebri ieraya devam olunacağı, itiraz edilmediği ve borç oden-
mediğı takdirde 25 gun içinde 74. madde gereğince mal beyanında
bulunmaıuz, bulunmazsamz hapis Ue tazyik olunacağıruz, hiç mal be-
yanında bulunmaz veya hakikate aykın beyanda bulunursanız hapis
ile cezalandırılacağınız ihtar olunur. 21.4.1992
Basın: 5026
1 MAYISEmek Bayramı'nı, evrensel özûne ve emeğin birliği
ilkesine bağlı olarak kutlayacağız.
Başkanlar Kurulumuz ve Merkez Yönetim Kurulumuz bu
anlayışın gereği olarak, bu yıl 1 Mayıs Emek Bayramı'nı,
sendikalar ailemizin temsilcileri olan TÜftK-İŞ, DİSK ve
HAK-İŞ konfederasyonları ile birlikte kutlamayı
kararlaştırmıştır.
1 Mayıs'ın ülkemizde ve tüm dünyada özgüıieşmeye,
demokratikleşmeye ve sendikal birliğe katkı getirmesi
dileğiyle.
EĞİTİM-İŞ SENDİKASI
TÜRKİVE DENJZCİLİK İŞLETMELERİ
GENEL MÜDLRLÜĞL'NDEN İHALE
Tcy;kkülunıüzun Çınarcık Iskclesı \c Volcu Salonu In^aatı' 41. ılgılı
hınm llyallar üzerındcn kapalı zarfta ındirim oranı tcklif edilmek üzere
ıhale\e çıkarılmıijlır.
İyn ılk ke^ıfbcdclı 6.638.(XX).0O0- (altımılyaraltıyüzotuzsckızmilyon)
TL olup. geçıt-ı lenıınalı 331 900 000 - TL dır
Bu 15e ail ıhale dosvası "Meclısi McbuMn Caddcsı No 52 KJI. 5 Sılıpa-
/An tsbınbur adresınde bıılunjn TDİ fn^aal-Enılak Duırcsı Başkanlığı-
nda \c •> alı Ko^ku Cad 19 Maşii Hanı Kat. 2 Bahçekapı-Emınonu
IsUınbul" adrcMnde hulunan TDİ Şchirhatlan l^lelnıeM Müdürlüğu'ndc
ıncclcncbılır. Ancak ıhaJe>e ıekhl'\ercccklcrin vukand.ı )a/ılı ılk adresc
muracaatedcrek KDVdahıl 560.000.-TL bedefkarşılıcında •dosva'satın
alınalan ^ırttır.
lhale>e ı^tırak ^.ırtlan dosya" ıçındekı eksıltmc vırtnamcsının > mad-
deMndc nıcvcıılUır
Kapalı lcklıl'zarllan 12 Ma\ıs 1992 vilı giinu viai 12(X)>o kadar \ukan-
da vazılı ılk adre^e bulunan TDİ In>ıal-F.mlak DaıreM Başkanlığı Yazı
İ^len Scn iMrıe tcslım etlılcvektır.
Pottada \aki olabılccck gecıkmcler dikkaıc alınma/.
Tc5t;kkulumüz.2SS6sa>ılı De\leı Ihalc Kanunu'na labıolma\ıp ıhalc-
>ı vapıpyapmamakta veya ly dılcdıeınc lemicklc lamaıuon x.-rbcsüır
B
r
2 4
POLTTIKADA
SORUNLAR
ERGUlNBALa
Ortak Politika Nerede?
Avrupa Topluluğu önümüzdeki yıl ortak bir güvenlik politi-
kası ve dış politika oluşturmayı amaçlıyor. Ancak AT'nin ge-
çen yıl Körfez bunalımından, Bosna Hersek'teki çatışmala-
ra kadar girdiği sınavlarda aldığı notlar doğrusu hiç de par-
lak değil.
Avrupa, Körfez bunalımı sırasında inisiyatifi tümüyie ABO-
ye bırakmıştı. Güvenlik Konseyi'nden, Irak'a karşı ekonomik
ve askeri yaptırım kararlan çıkartan, dünya kamuoyunu ayak-
landıran, Irak'a karşı askeri operasyonu gerçekleştiren ABD
oldu. Almanya, bunalım karşısında ingiltere ile Fransa'yı bi-
le öfkelendiren biçimde seyirci kalmış, diğer AT ülkelerı ise
"dostlar alış verişte görsün" türünden, Körfez savaşına sim-
gesel birliklerle katılmışlardı.
Savaştan kısa süre sonra patlayıp, Türkiye sınınna yüzbin-
lerce Kuzey Iraklı Kürdün yıgılması ile doruğuna ulaşan bu-
nalım, AT için bir bakıma cankurtaran simidi oluşturmuştu.
Fransa ile İngiltere Kürt sığınmacılara yardım konusunda ön-
cülüğü almışlar, ingiltere'nin savunuculuğunu yaptığı Kuzey
Irak'ta "güvenli bölge" kurulması görüşü VVashington'a ka-
bul ettirilmiş, sığınmacılara yardım için geniş çaplı bir ope-
rasyon başlatılmıştı. O günlerde Batı basını, AT'nin Kürt sı-
ğınmacılar konusunda gösterdıği enerjik davranışı öven ya-
zılarla doluydu. AT'nin, Körfez savaşı sırasındaki kararsız tu-
tumundan dolayı bozulan morali düzelmiş, kendine güveni
geri gelmiş, Vvashington'un golgesinde kaJmaktan kurtulmuş-
tu.
Ne var ki, bu şişinmelerin biraz fazla aceleci olduğu kısa
süre sonra anlaşılacaktı. Yugoslavya'da Slovenya ve Hırva-
tistan'ın bağımsızlıklarını ılan etmeleri ile başlayan iç savaş,
AT'nin büyük bunalımlar karşısında ne denli çaresiz olduğunu
bir kez daha gözler önüne sergiledi. Topluluk, Hırvatistar^
da ateşkesi sağlamak ve bir banş planı oluşturmak için ça-
ba harcarken, Almanya'nın Slovenya ile Hırvatistan'ı tanıya-
cağını açıklaması, ortaklar arasında Körfez bunalımında ol-
duğu gibi derin görüş aynlıklarının patlak vermesine neden
oldu. Sonunda diğer ortaklar öfkelerini içlerine atarak Alman-
ya'nın peşinden gitmek zorunda kaldılar.
Günümüzde Bosna Hersek'teki çatışmalar AT'nin ortak bir
güvenlik ve dış politika hedefinden ne denli uzak olduğunun
yeni bir kanıtını oluşturmuştur.
Geçen hafta AT'nin arabulucuları Lord Carrington'la Por-
tekiz Dışişleri Bakanı Joao de Deus Pinheiro tarafından sağ-
lanan ateşkes anlaşmasının yürürlüğe girmesinden kısa süre
sonra, Fransa'da buluşan Fransa Dışişleri Bakanı Roland Du-
mas ile Alman meslektaşı Hans Dietrich Genscher, Güven-
lik Konseyi'ne çağnda bulunarak Bosna Hersek'e BM Barış
Gücü'nün gönderilmesini istediler. Genel Sekreter Butros Ga-
li ise bu çağrıya verdiği karşılıkta, çatışmalar devam ettiği sü-
rece, cumhuriyete, Barış Gücü gönderilemeyeceğini belirt-
ti.
Böylece ortaya ilginç bir tablo çıkıyor: Bir yandan AT, top-
luluk olarak Bosna Hersek'e iki arabulucu gönderiyor. Ama
bu arabulucular ateşkesi sağlamaya çabalarken, topluluk
üyelerı Almanya ve Fransa, bağımsız bir girişimde buluna-
rak, BM'den bölgeye Barış Gücü göndermesini istiyoriar. Bu
istekleri de BM Genel Sekreteri tarafından, Bosna Hersek
1
te çatışmalann devam ettiği gerekçesi ile reddediliyor.
Geçen yıl aralık ayında topianan Maastricht ziryesinde, AT
ülkelerinin 1993'e kadar güvenlik ve dış politika konularında
ortak karar almaları öngörülmüştü. Bu şekilde ortak güven-
lik ve ortak dış politika ilkesi hayata geçirilecekti.
Ancak Yugoslavya bunalımı teori ile pratiğin birbirine uy-
madığını gösterdi. Ortak güvenlik polıtıkası için ortak güvenlik
gücü, ortak askeri güç gerekir. Oysa AT, henüz böyle bir gü-
ce sahip değil. Maastricht'te, Batı Avrupa Birliği'ntn (BAB)
canlandınlarak bu örgütün NATO ile daha sıkı işbiriiği yap-
masının sağlanması kararlaştırılmıştı. Ama BAB'ın rolü ko-
nusunda, AT ortakları arasında görüş ayrılığı var. Almanya
ile Fransa, BAB'ı Vvashington'un egemen olduğu NATO'ya
karşı bir aiternatif, Avrupa savunmasının temel direği olarak
görme eğilimindeler. Buna karşılık İngiltere ve Hollanda, NA-
TO'nun Avrupa'nın savunmasındaki roiünün azalmasına karşı
çıkıyorlar.
Bonn ile Paris'in önerdikleri "Avrupa Ordusu" konusunda
da şimdiye kadar hiçbir ilerleme kaydedilmiş değil.
AT, Maastricht zirvesinde alınan karara karşın büyük bu-
nalımlar karşısında ortak bir güvenlik politikası ve dış politi-
ka izleyebllecek konumdan henüz uzaktadır.
Yugoslavya bunalımı bu gerçeği apaçık ortaya çıkarmıştır.
Sierra Leone'de hükümet devrildi
Ucret alaıııayaıı
askerler darbe yapü
Dış Haberler Senisi - Batı
Afrika ülkesi olan Sierra Leo-
ne'de, ücretlerini alamadıklan
için iktidara kızgın olan asker-
lerdarbeyaptı. Kendilenni "Si-
erra Leone Silahlı Kuv-vetleri'-
nin Yurtsever Askerleri ve Su-
baylan Topluluğu" olarak ad-
landıran ve beş kişiden oluşan
askeri cunta, hükümet merke-
zini basarak Devlet Başkanı
Joseph Momoh'u devirdikleri-
rü açıkladı.
Momoh"un dün beklenme-
dik bir biçimde başkent Free-
tovvn'dan aynlarak helikop-
terle komşu ülke Gine'ye
gittiği bildirildi.
Cunta adına Yüzbaşı Valen-
tine Strasser tarafından özel
bir radyodan okunan bildiri-
de, askeri yönetimin iktidarda-
ki Kongre Partisi hükümetinin
baskılanna ve yolsuzluklanna
son vermeyi amaçladığı belir-
tildi.
Bildiride. Sierra Leone hal-
kının Devlet Başkanı Mo-
moh'un başansız hükümetinin
devrilmesiyle yeni bir döneme
girildiği ve ülkenin yeniden ya-
pılanacağı kaydedildı. Aynca,
ülkede bulunan Nijeryalı ve
Gineli askerlere de uyanda bu-
lunularak olaylara müdahale
etmemeleri istendi. Görgü ta-
nıklan Gineli askerlerin Mo-
moh'u koruduklannı belirtti-
ler.
Türkiye'ye ambargo
Almanya, 25 milyon
ıııarkı serbest bırakb- ANKARA(Cımhı»iyet Bü-
rosu)-Alınanya, geçen ekim ayı
içinde askıya almış olduğu Tür-
kıye'ye askeri yardımın 25 milyon
markJık dilimini önceki gün kal-
dırdı. Almanya'nın bu karan al-
masının nedeni olarak, Alman
MBBfirmasırundüştüğü zor du-
rum gösteriliyor.
Dışişlen Bakanlığı tarafından
dün yapılan açıklamada. Alman-
ya Federal Meclisi Bütçe Komis-
yonu'nun ülkemize yapılan askeri
yardımın 25 milyon marklık bö-
lümünü ekim ayında askıya almış
olduğu belirtilerek, komisyonun
29 nisan'daki toplanüanda bu ka-
ran kaldırmış olduğu bUdirildi.
Savunma sanayii çevreleri, yar-
dımın. Türkiye'ye gönderiİmiş
olan Leopard tanklannı modem-
leştirmiş olan MBB firmasının
güç durumda kalmaması için kal-
dırildığını belirtiyorlar. MBB'nin
modemleşürdiği Leopard tankla-
nnın, Almanya'nın güneydoğu-
daki durumla ilgili olarak İcoydu-
ğu ambargoya rağmen gönderiİ-
miş olmaa üzerine Alman
Savunma Bakanı nisan ayında is-
tifa etmişti.