05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 19NİSAN1992PAZAR Demîrağ Denizli'de • DENİZÜ(AA)Cumhurbaşkanı Turgut özal'a başbakanlığı dönemindc suikast düzcnleyen vc şartlı tahliyedcn yararlanarak cczacvindcnçıkan ICarlal Demirağ, "Artık özal'la gönülden gönüle bağ kurduk"dedi. Dcnizli'ye gclcrek Pamukkalc'yi ge/en Kartal Demirağ, gazeıecilerlc sohbet ederken "özal'ı af yasasına karşı olduğu için vurmak istemışlim. Oysa onun çıkardığı af sayesinde hapistençıktım.Şimdi yaptığıma çok piştnan durıımdayım" diyc konuşlu. Demirağ şunlan söyledi: "Dalaman Cezaevı'ndcn kaçtıktan sonra planlar yaptım. Biıazdapsikolojik olarak kölü durumdaydım. Çardak ilçesiyakınlarında 12 Eylül önccsı gömdüğüm silahımı ağacın dibini kazarak çıkardım ve AN AP'm büyük kongre giinünü beklemeye başladım. O gün gcldiğindc hcrkesin bildiği gibi ictiği çcktim. Konuşmasak bilegönülden gönüle bağ kurduk.' Yeni anayasa'özgürlükçif olmalı HAZIRLAYANLAR: HABERLER NASIL BİR ANAYASA? PPOf. O Y A ARASLI 1982 Anayasası 12 Eylül HÜSEYİN ERGÜN Aslında anayasaya hiçgerek ürünüdür. Bu anayasa devleti kişiye ve yok. Türkiye'nin bir sürü kanunu var. özgürlüklerine karşı koruma altına alan bir Üzerimi/e gömlek geçirmeyelim. Özgürce anlayışya yazılmıştır. Cumhurbaşkanına geniş yasalarımızı düzelteüm. Anayasaya yetkiler tanınmıştır. Yasama ve yürütme uygundurdeğildir tartışrnasından kurtulalım. üzerindeki yargı denetimi daraltılmıştır. Bugiinkü bilgilcrimize uygun budur diyclim. GünümÜ7de artık demokratik birdüzcnc geçildiğinı bclirtcrek askeri yönetim döncmınin koşullarının ve felsefesinin aşıldığını savunan Oya Araslı. böyle bir değişikliğegidcrkcn anayasa deği^ikliğinin hangi yöntemle vc ne boyutta yapılacağının belirlenmesi gerektiğini vurgulayarak, "Çağdaş demokratik anayasalar, kişiyi ve özgürlüklerini, devlet iktidarına karşı koruyan bir yaklaşımla ya/ılmıslardır. Türkiye'de artık askeri yönetimden demokratik yönetime geçtiginc göre anayasasında, iktidarözgürlük dengesinde özgürlüklere daha fazla ağırlık vermek; yargısal denetimi bir hukuk devletine yaraşacak ölçüde genişletmek, yargı bağımsızlığını tam anlaınıyla kurmak, toplumun siyasal bağımsı/lığım artıracak çözümleri gctirmek durumuııdadır" diyoı . Araslı, Cumhurbuşkanının yetkıleri nedeniyle ortaya çıkan sorunlar konusunda $u görüijleri ileri sürüyor: "10 yıla yaklaşan uygulama, 1982 Anayasası'nın (ıımhıırhaşkanının yetkilerini ve sorumsıi7İıığıınun kapsamım yeterli açıklıkla belirleınediğini ortaya koymustur. C'umhurbaşkanının anayasaya aykırı ve yanlı işlemlcrinin yaptırımının ne olacağı tartışmalara neden olmuştur. Milletvekillerinin parti değiştirmesini engelleıııeye yönelik anayasa hükümleri işlerlik kazanamamıştır. Yapılacak bir anayasa değişikliği bu konularda da açık çözümlcr getirmelidir. Bu arada, Cumhıırhaşkanının secimi yöntemini değiştirmek gibi, gerçek bir gcreksinimdcn ortaya çıkmayan sorunlara çözüm arayışına sapılmamalıdır. Çünkü cumhurhaşkanının yetkilerinin artması sorun yaratırken ve bu yetkilerin azaltılmasında çözüm aranırken, (,'umhurbaşkamnın halk oyuyla seçilmesi onun yetkilerinin ister isteme/ gcnişlemesine yol açabilecek; siyasal taraflılığını bclirginlestirecek ve Bakanlar Kurulu Cumhurbaşkam sürtüşmesine daha geniş boyutlar kazandıracaktır." Mülkiycliler Vakfı BaşkanıHüseyin Ergün ise 82 Anayasası'nın en dar görüs hareketlerine dayanan bir anayasa olduğunu bclirterek önceki anayasalann da toplumun bülün kesimlerinin u/laşmasına dayanmadığını söylüyor. Yeni sivil bir anayasa oluşturulması için yakalaııan fırsatın en iyı şekilde değcrlcndirilmesi gerektiğini isteycn llüscyin Hrgün, "Anayasanın münıkün olduğu kadar geniş bir oydaşmaya dayanması gerekir.Böyle olması için de anayasanın fazla ayrıntılara girmemesi ve uluslararası planda gelişmiş hakları güvence altına alarak hazırlanması gerekir" dıyor. Anayasada gerçckleşlirilecek değişikliklerdc , anayasanın çok fazla direktif verici özelliklerinin sahipolmamasına dikkat edilmesini öneren Hüscyin Ergün, anayasa değişikliğinde hareket noklasının 82 Anayasası'nı 'ama' anayasa olmaktan çıkarmak olduğunu belirterek şu açıklamayı yapıyor: "Bu anayasa bir hak veya özgürlükten bahsediyor, sonra'ama' diyor, bu şöyle şöyle kısıtlanabilir. Dolayısıyla kısıtlamanın esas, özgürlüğün istisna olduğu bir anayasa ortaya çıkıyor. Çok zorunlu haller için kısıtlama öngören bir anayasaya geçmek lazım.Bir de tabii 1982 ve 1961 anayasalarımn toplumun gelisnıesino veya politik partilerin projelerine müdahalesi söz konusu. Yani devlet şu şu tedbirleri alır veya almaz siyasi iktidarın mesele Prof. BAKIR ÇAĞLAR Bizimgibi banşlandınlmamışçatışmacı bir toplumda, Paris Şartrndan belki de daha önce Moskova vc Prag Belgeleri dikkate alınmah. Bu iki belge olağanüstü hal rejimlerine hak ve özgürlükler açısından ortak standartlar getirir. ya bir anayasa anlayışı çıkıyor. Bu anayasa anlayışı ya da anayasanın robot portresi diyebileceğimiz anlayışın iki temel dayanağı var. Birincisi gcnişlctümiş ve korunmuş bir hak ve hürriyctlcr listcsi. Bunun anlamı bundan böyle sivil toplumun öne çıkartılınası vc bu çcrçeve içinde fert merkezli Tertten kalkarak olaylara yaklaşan bir hukuk anlayışının öne çıkartılmasıdır. Böyle bir yanlış istcr istemez iktidar yapısını da etkiler, iktidar yapısında da hak ve hürriyctleri koruyucu, sağlayıcı ya da gerçekleştirici olabilmcsi içinde belli bir iktidar yapısının şckillcnınesi gerekir. Oysa hem Strasbourg Avrupası'nda hem de Helsinki mckamnda A(.İK tarafındanortaya çıkan yeni hukuk anlayışmda zaten bir anayasa yazılmıştır. Türkiye'de bir anayasa yazılacaksa bu sadece bu yazılan anayasanın Türkiye'nin özel şartlarına uyarlanması şeklinde ortaya çıkabilir" Prof. Çağlar, Parıs Şartfnın hcr şcydcn önce fcrt merkezli bir anayasayı ortaya çıkardığını belirterek, bunun da, 1982 Anayasası'nın tüm felsefesinin tcrsyüz cdümcsi demek olduğunu söylüyor. ALİTEVFİKBERBER TURANYILMAZ 1982 Anayasası'nın dcğışmcsıylc ılgılı go rüş, bildircn liim ilgililer, toplumda anayasa değisjkliği için yeterli u/laşmanın mevcut olduğu görüşünde bırleşiyorlar. Kısaca bu anayasa değışmelı; ama nasıl? Konunun u/manları, bu toplumsal uzlaşma temelınde y;ıtan ısicğı gerçckleştırmck ıçın hcr şcydcn ö'ncc, toplumun gereksinmelcrinın en ıyi bir şekilde belırlcnmcsi gereklilığınc dikkat çekiyorlar. lerinin tamamen kaldınlması görüşünii savunuyor. Anayasalara, eklenen başlangıç ilkelcrinin istcr istemez anayasaya değer yargıları kattığını anlatan Ergün,başlangıç ilkcleri yerine bir önsözün yeterli olacağını düşünüyor. Aslında anayasaya gerek yok Hrgün aslında anayasanın olmamasından yana olduğunu belirterek bu konuda şunlan söylüyor: "Bunu söylediğim zaman Anglosakson ülkelerinde yazılı hir anayasa yok, onu mıı demek istiyorsunuz diyorlar. Hayır, onu demek istenıiyorum. Türkiye'nin bir sürü kanunu var. Üzcrimuc gömlek geçirmekten vazgeçelim özgürce yasalarımızı düzeltclim. Anayasaya uygundur değildir tartışmasından kurtulalım. Bugünkü bilgilerimize göre doğru olan budur diyelim, başkası yaıılış desiıı ve oradan bir ycre varalım. Bence bugün Türkiye'nin kanunları var. Bu kanunları insaıı haklaruıa uygun bir şekilde değiştirmek isteycnler olabilir, aykırı bir şekilde değiştirmek isteyenler olabilir. öyle kendimizin dediği bir şeye kutsal bir değer atfedip ona referans yapmayalım. Bir yere referans yapacaksak uluslararası hukuka, evrensel ilkelere yapalım" Prof.Dr Bakır Çağlar da anayasa değişikliğine gidilirken her şeyden önce 1982 Anayasası'nın ideolojisinin değiştirilmesi gerektiğini savunuyor. Anayasanın dcğişmesi konusundaki uzlaşmanın sağlanmasında iç faktörlcrden daha çok dış faktörlerin elkili olduğunu belirlen Prof. Çağlar, anayasayının devleti değil bıreyi koruyacak şekilde değiştirilmesi gerektiğini vurguluyor. Çağlar, günümüzde yeni bir Avrupa mekânı oluştuğunu belirterek Türkiye bu yeni oluşumun içinde yerini nercdc alacaktırsorusuna şu yanıtı veriyor: "Türkiye'nin yeni Avrupa mekânı iki mekan olabilir. Bunlardan birincisi Türkiye'nin kabul ettiği İnsan Hakları Avrupa Konversiyonun şekillendirdiği ve tnsan Hakları Avrupa Mahkcmesi'nin, yetkilerini kabul ettiği Strasbourg Mahkemesi olabilir. İkincisi Büyiik Avrupa adı verilen, l'an Avrupa adı veriİen Avrupa (îüvenliği ve İşbirliği Konferansı belgeleriyle şekillenen mekân. ^iimdi 1 lelsinki mekânı çerçevesi içinde düzenlenen bütün belgelere Türkiye imzasını atmıştır. I lem Strasbourg Avnıpası, hem de Hclsinki Avrupası hukuk kurallarıyla bağlıdır. Bu iki Avrupa'nın hukuk kurallarına bakacak ^ılursak orta Topluma yakışan anayasa Uzmunlurın bu konudaki lespitleri, anayasa değişikiliğinin, 12 Eylül felsefesiyle hazırlanan ve döncmin özelliklcrini bünyesinde laşıyan 1982 Anayasası'nın aksine.temel hak ve ö/.gürlüklcrı daraltan değil çoğaltan ö/gürlükcü bir yaklaşımla gerçeklcşlirilmesı scklındc ö/ctlenıyor. Anayasa dcğışikliğiyle hcdctlcncn amacın 21. yüzyıla gırcn Türkıyc'nın ihtiyaçlarına cevap vcrcn, toplum dinanıiklerinin önünü açan, çoğulcu ve demokrat çerçeveli bir anayasa olduğunu bclirlcn uzmanlar, loplumumu/a "yakışan" bir anayasa oluşlurmanın ancak özgürlükcü yuklaşımla sağlanabılcccğını savunuyorlar. Prof.Dr. Oya Araslı, anayasanın neden özgürlükçii bir anlayışa dayanması gerektığinı 82 Anayasası'nın ö/cllıklcnnı anlatarak açıklıyor: "1982 tarihli T.C. Anayasası 12 F.ylül'ün ürünüdür; askeri yönetim döneminin gereklcrine ve koşullarına uygun olarak, toplumun demokratik hiçbir katkısı olmaksızın hazırlanmıştır. Bu anayasa,.devleti kişiye ve özgürlüklerine karşı koruma altına alan bir anlayışla yazılmıştır. Bunun için de hak ve özgürlükler 1961 T . C Anayasası'na oranla daha dar sııııriar içinc alınmış; yasamaya, yürütmcyc ve özclliklc Cumhurbaşkanına çok daha geniş yetkiler lanırken, yasama ve yürütme işlcmlcri üzerindeki yargısal denctim daraltılmıştır. Yüksek yargı organları üyelerinin seçiminde C ıımhurhaşkamna tanınan yetkiler, bu organların ü/erine ('ıımhurbaşkammn gölgesini düşürnıüş ve bağımsızlıklarının tartışılmasına neden olmuştur" • ANKARA(AA)ANAP Seçim İ!}leri Başkanı Cıımhur Ersümer, "7 ha/iran scçimlerindcn sonra bu iktidarkcndisinden hiçbir şcy beklenmeyenbirikiıdara dönüşeccktir. Kullandıkları iktidar laktörü seçimlcrde ayaklarına dolaşacaklır" dedi. Ersümerdün dÜ7enlediği basın toplantısmda, koalisyon hükümetinin parlizanca uygulamalar içındc olduğunu ılcri sürerck bu uygıılamaların kamu vicdanını sızlattığını ve devleli yıprattığını söyledi. Cumhuriyet tarihindc böyle bir f'urya yaşanmadığını savunan Ersümer, "Bu alamaların yapılmasındaki maksat, buatamaların sonucundacldccdılmcsı düşünülen fayda şimdi dc seçimlere ve sandığa yansılılmaya çalışılıyor" şeklindc konuşlu. Atama furyası Çatışmacı toplum Çağlar, Türkiye'nin barışlandmlmış bir ülke olmadığına dikkat çckcrek, uzlaştınlmanuş, çatışmacı, barışiandırılmamış bir toplumda böylesi bir anayasa anlayışının sorunlan nc ölçüde çözcbileccğine ve ne ölçüde uzun ömürlü bir anayasa olabileceğini gündeme gctıriyor. Çağlar, bu sorunun çözümünün AGİK. çcrçevesindc ortaya çıkan Paris Şartı'ndan çok, Moskova Belgesi ile Prag Bclgcsi'ne bakmak gerektiğini ileri sürüyor. Bu iki bclgcde olağanüslü hallerin düzcnlcndiğini anlatan Çağlar," Bu bclgelerde olağanüstü haller rejiminde hak vc hürriyetlerin korunmasında belli ortak standartlar getirilmiştir. Onun için Türkiye'de bir süredir sadece Paris Şartı'ndan söz edilmesinin ben eksik bir yaklaşım olduğunu düşünüyorum. O sadece barışlandırılmış toplıımların anayasalarını kapsar. Barışlandırılmamış, çatışmacı, özellikle etnik çatışmaların güncclleştiği bir toplumda Paris Şartı'nın yanında, hatta belki de ondan önce Avrupa Güvenliği Moskova Nihayi Belgesi'ni ve Avrupa (iüvenliği İşbirliği Konferansı Prag Sözleşmesi'ni hesaba katıp, anayasayı aynı zamanda uzlaşmazlıkları çözebilecek, barışlandırma tekniği olarak yazmak lazım" dıyor. • İ^IHİR(ANKA)Izmir'dc tcmaslannı sürdüren ve işadamlanyla görüşmcsindcn sonra I/.mir Gazetccilcr Ccmiyeti'ni ziyareteden Dcvlct Bakanı Hükümct Sözcüsü Akın Gönen, "Türkiye'de iki buçuk gazete kalsın istemiyoruz" dedi. İ/mir Ga/elecıler Ccmiycti Başkanı İsmail Sıvri ve yönetiın kurulundan yercl basının sorunlarını dinleyen H ükümel Sözcüsü Gönen, hükümet olarak, ba/\ çevrelerinistediğigibi Türkiye'de iki buçuk gazete kalmasını islemediklerinı ve bu nedenle basına her türlii desteği vcrmeklekararlı olduklarını söyledi. Basının da halkla aralarında köprü olmasını istcycn Akın Gönen, "Bizi denelleyin, halkla aranu/da köprü olun" diyc konuştu. Türkiye'de sorunların iistesinden gelmekte kararlı olduklarını, lcrörbclasından ülkcyi halkındesteğiyle kurtaraeaklarını anlatan Gönen, vatandaşlann güvenlik güçlerineyardımcı olmaya basjamalarıyla bunun ılk işarcllerinin görülmcklc olduğunu kaydettı. '2.5 gazete kalmasın' sidir. lopluma özgürlük vermek gerckir. Anayasa politik partilerin program özgürlüğünü kısıtlamamalı. Benim göriişüme göre Türkiye üniter bir devlet olmalı ama, bu üniter dcvlct yazmakla değil, toplumun ortak iradesini alnıakla gcrçekleştirmeli. Yani Türkiye Cumhuriyeü demokratik bir devlettir derseniz bu yeter, sonra nasıl olacağına toplum hep birlikte karar verir. 1982 Anayasası'nı kısnıi degişikliklerle gerçekleştirmek mümkün değil." Hüseyın lirgiin, anayasanın mantığının daha çok başlangıç ilkelerınde yatüğını belirlcrek 1982 Anayasası'ndaki başlangıç ılkc Yeni Anayasa'da Diyanet'e yer var mı? İstanbul Maber Servisi Oluşturulmaya çalışılan yeni Anayasa'ya Türk solunun bakışını yansıtmak vc alternatif bir Anayasa hazırlamak amacıylj bir araya gclen Sol Düşünce Forumu ikıncı loplanlısını dün gerçekleşlirdi. islanbul Tcknik Ünivcrsitcsi Maçka Sosyal Tesislcri'ndcki loplantıda Prof. Dr. Zal'cr Üskül'ün hazırladığı Anayasa taslağı tartışıldı.a Prof Dr. Zafcr Üskül'ün Anayasa taslağını tanıtarak başlallığı toplantıda Prof. Dr. Bakır Çağlar vc GazetccıYazar Uğur Mumcu da bırcr sunuş konuşması yaptılar. Anayasa tartışmaları ü/crındc bırkaç tcmel madde dışında sorun çıkmadığını, hcrkesin ınsan haklarından yana bir anayasa üzcrınde uzlaşlığını, ö/giirlüklerin sınırlandınlabılcccği konusunda da gencl bir kabul olduğunu söylcycn İKkül, "Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütün olduğu" ılkesini Anayasa'ya koymanın bir zorunluluk olduğunu söyledi. Yeni anayasayla din ile devletııı bırbirindcn lamamcn ayrılması gerckliğinı savunan Üskül, Dıyanct'in dc kaldırılmasını ısıcdı. ^ıddcle başvurmadıkça hcr türlii göriisü savunan partinın örgütlcncbilcccğini söyleyen Üskül şöyle dedi: "Bir şeriatçı parti Anayasa'yı değiştiremediği sürece Anayasa'ya saygılı olmak zorunda kalacaktır. Türkiye'de din ile devlet tam olarak birbirinden ayrılmamıştır. Diyaneti ve dcvlct cliylc dini cğitimi, tclcvizyonda dini yayını kaldıralım." Uskül, Türkiye'de Kürtlcrın Kürt olduklan ıçın baskı altında yaşadıklarını kabul ettiğini, kendisıni Kürt sayan insanların nc istediğini ortaya koyan bir alan araştırmasıııın isc olmadığını belirtli. "Türkiye'de 12 milyoıı Kürt'ün bağımsız bir Kürt devleti kurmak istediğini düşünıııiiyorunı" dıyen Üskül. ayrılıkçı Kürl parlilcrinin bılc serbeslçe kurulabıleceğını, dcmokratik bir mücadclc vermcdığının tcsbıtı halındc bu partilerin kapatılabılcccğını söyledi. Mcrkc/ı yönelımle yerel yönctimlerin birbirinden ayrılması vc yerel yönetimlere geniş yetkiler verılerek bölMumcu, yeni Anayasa'da bu maddenin ko• Sol Düşünce Forumu'nun gercekleştirdiği panelde gazeteciyazar Uğur Mumcu, Prof.Dr.Zafer Üskül ve Prof.Dr. Bakır Çağlar, Üskül'ün havarladığıkanjila^tırmalı anayasa taslağını tartıştı. Tartışmada Üskül, Diyanet'in, runmasının yararlı olmayacağını savundu. Türkiye'de Kürt sorununun AGİK kararları devlet eliyle dini eğitimin, televizyonda dini yayınlann kaldımıasınısavunurken'13evletin ülkesi ve milletiylebölünmezdoğrultusunda güvence altına alınması gebütün olduğu" maddesinin korunması gerektiğini savundu. Mumcu ise söz konusu maddenin bir 12 Mart literatürü, rektiğini söyleyen Mumcu, Anayasa'da kımseyc öliim cczasının verilemeyeceği, bir kısja maddesi olduğunu söyleyerek yeni anayasada bu maddenin korunmasının yararlı olmadığını belirtti. yurttaşlık hakkının hiçbir nedenle geri alınamayacağı, siyasal suçlann seçilmeye engel oluşturamayacağı ilkelcrinin de benımsenmcsi gerektiğini söyledi. Anayasa Mahkemesi'nin yargıçlann kendi aralarında seçeceklcri üyelerden oluşmasını isteycn Mumcu, Diyanetindeycnidendüzenlenerek korunması gerektiğini açıkladı. "Bugünkü Meclis bir atama meclisidir. Parti gencl merkezlerinin oluşturduğu, milli iradcyle hiçbir ilgisi olmayan bir atama Meclis'dir" diyen Mumcu yeni Anayasa'yı bu Meciis'in oluşturmasının sonuçlarından cmin olmadığını da söyledi. Sol Düşünce Forumu, Üskür ün karşılaştırmah anayasa taslağını tartıştı Aktuna'nın ziyareti • İslanbul Habcr Scrvisi Saghk Bakanı Yıldırm Aktuna, Erzincan dcprcmindc 9 gün enkaz allında kaldıklan sonra kurlarılan Nurcan hemşircyi zıyarctcilı. Tıp h'akültcsı Haslanesi'ndc tcdavi gören Nureaıı Eıaslan'nm sağlık dıırumu hakkında bakan Aktuna'ya bılgi vcren Istanhul (JnivcrsitcsiTıp I'akültcsi Dckanı Prof. Dr. Korkmaz Alluğ, Nurcan hcmşircnin hiçbir sağlık sorunıı bulunmadığını, ancak parmak vc tarak kcmiğine prole/ üıkılacağını söyledi. Prolezyapılmadan önee yurldışmda araijtırma yapılmasını istcycn Yıldırım Aktuna, protc/in cn ıyi şekilde yapılması ıçin hcr türlii yardımda bulunacaklarını bclırtli. Nurcan hcmşırc, bakan Aktuna'nın enkaz altında geçirdiği 9 günün nasıl gcçliğini sorması ü/erinc, "Geccilcgündibü ayıramıyordum. Çok susu/.luk çeklim. Ancak köpek seslerini duydıığunı /uman umullanıyordum. ama kııriarılmam ıçın gcçcn süreçok u/ıındıı" şcklinde cevapvcrdi. İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesı öğretim üycsi Bakır Çağlar da yeni Anayasa tartışmalarında üç yaklaşımın bulunduğunu, romantiklerin inşacı anayasalar yapmak istediğini, nostaljiklcrin bugünün şartlarını yok sayarak geçmişc baktığını, gerçekçilcrin isc anayasalann ycri ve zamanı olduğunu düşündüğünü vurguladı. Kendisinin gerçekçılcr gibi düşündüğünü söyleyen Çağlar, bugün yeni bir insan hakları ideolojisinin varlığından söz ederck bu idcolojinin temellcrinin de bireyc dayandığını anlatlı. Bu yeni idcolojinin dcvlctçi Marksizm ile libcral kapitalizm arasında bir üçüncü yol olduğunu vurgulayan Çağlar, yeni Anayasa için bunun gözönüne alınması gerektiğini söyledi. Türk siyasi söylevindc Paris ŞartfSol Düşünce Forumu'nun düzcnlediği panelde, Uğur Mumcu, Prof. Jskül ve Prof. Çağhır aııav aS.IM l.ır 11 \1 \ŞA DURAI.) nın bir fctiş olarak kullanıldığını vurgulayan ge valılcrı oluşturulmasını dilc getıren Üs kül'ün taslağına katılmadığı noktaları belirtti. ramı yok. Bu kavram 1939 Anayasası'nda Çağlar, artık hak ve özgürlüklerin Moskova kül, hcr iki yönetim arasındaki uzlaşmazlık 1921 Anayasası'nın bir tür yerel özerklik içer var. 1961 Anayasası'nda ise sosyal devlet kav Nihai Bclgesi'ndc aranması gerktiğini söyların mahkcmc kararlarıyla gidcrilmcsıni diğini, bu çerçevede Mustafa Kemal Atatürk ramı var. Bu anayasayla bir tür sosyaldemok lcrken "Yeni fetiş bu olmalıdır" dedi. Çağlar renksiz bir anayasa yapmanın da mümkün savundu. ün Kurtlere özerklik sunan planının özel tuta rat düzene doğru siyasal bir çerçeve çiziliyor." olmadığını savundu. Gazeteciyazar Ugur Mumcu ise anayasa naklardakayıtlı olduğunu dilegetiren Mum"Dcvlctin ülkesi ve milletiyle bölünmez lann yapıldığı dönemlerip ideolojisini taşıdı cu şöyle dedi: bir bülün olduğu"ilkesinin bir 12 Mart lite ığını belirterek başladığı konuşmasında Us"1924 Anayasası'nda milliyetçi devlet kav ratürü, bir kışla ma,ddesi olduğunu söyleyen S Ü R E C E K Insan haklarından sorumlu Devlet Bakanlığı yasa paketi hazırladı 14()21iklere devletten maddi ve manevi tazminat • Devlet Bakanlığı, 1402'likleri görevlerine iade edecek vc maddi kayıplannı giderecek tasannın dışında, Pasaport ve Vatandaşlık Yasalan'nda köklü düzenlemeler uzerinde deçalışıyor • I4<)2'liklerin açıkta geccn süreleri (lili hizmetten sayılaaık. Yasa ilegörevedöndürülenlere,göreve basladıklan tarihten geriye doğru en çok 5 yıllık aylık ve parasal haklan da ödenecek. MAKKI KRDKM ANKARA İnsan haklarından sorumlu Devlet Bakanlığı dcmokraliklcşmcçalışnıalan kapsamında. 12 Eylül döııemiııın yaıalarının sanlnuısı anutcıyla bir yasa p;ıkciı hazırladı. İlk ha/ırlanan yasa taslağı ılc tüm I4()2'lıklerc kamu görcvınc dönme olanağı gclınlıyor. Taslak ııyannca, görcvc iade cdılcn 1402'lıklcrc son 5 yıla ılışkın aylık vc parasal haklan da ödenecek. Menüz kunıluş yasası gkmayan vc Devlet Bakanlığı olarak üıalıyet pöstcrcn insan Haklan Bakanlığı, kamu görevıne alınacaklar ıçın ııygulanan güvenlik somşturmasının kaldınlması ıçın dc çalışmalanm sürdüriiyor. Bakanlık. Pasitport Yasası ile Valandaşlık Yasası'nda da insan haklannı dikkate alan köklü değişıklıklcr ıçin çalışmalar yapıyor. İnsan haklunndan sorumlu Dcvlct Bakanı Mehmet Kahraman, "Tüm yasaJaruı iıısan hakları ve lürkiyi''nin laraf olduğu uluslararası sözlesmelere uygun hak getirilıııvsini anıaçladıklannı" bclirtcrck, öniimüzdcki giinlcrde Polıs Vazife ve Selahiyetleri Yasası'nın da bu açıdan elc alınması için gın lannm gıdcnlmesinı amaçlayan şımlerde bulunacaklarını açıkladı. taslak uyannca, sıkıycinetim komulanlannın istcmı üzcrine işlenTüm 140Tlikler kapsamda nc son venlenlcr, naklcn başka kuruma atanan memurlar, ışçi ve 1402'liklerlc ılgıli olarak İnsan öicki görevlilcr kamu hizmctine Haklan Bakanlığı'nca hazırlanan alınma koşulunu yitinncmişlcrsc, vc demokralikleşme paketi içındc 6 ay içinde başvurmalan duruI BMM'ye sunulacak olan taslak munda eski görevlerine iadeedıleiçin univcrsıtclcr vc biirolardan da cekler. gorüş alındı. Taslağa bakanlık lıukukçulan tarafından son biçiKamu hizmctine girmck ıpn mı verilirken, 1402 sayılı Sıkıyönc yasalarda öngörülcn şartlan taşıtım Yasası'na dayanarak, sıkıyö yıp, sınav ka7anmış olmalanna netim komutanlannın yaptığı karşın, güvenlik soruşturması souygulamalarla başka kurumlara nucu cdinilcn bılgilcrc dayanarak alanan, gürevlenııc son verilen ya görevc kabul cdilmcyenlcr dc, 6 da görcve alınmayan herkes kap ay içinde bıışvurduklan lakdırdc samiçinc alındı. görcvc alınacaklar. 1402'lıklerdcn daha önce göreve 1402'likJcrin özlük maddi hakiade ctlılenler ile bu yasayla görevc dönecck olanlann açıkta kaldıklan sürclcrc ılışkın emeklilik keseneğı ya da sigorta pnmleri de çalıştıklan kurumlarca yaünlacak Böylece, açıkUı gcccn süreler fıili hizmetten sayılacak ve intibaklan buna göre yapılarak derece ye kadcmeleri belirlenecek. Yasa ile görcvc döndürülenlere, göreve basladıklan tarihten geriye doğru cn çok 5 yıllık aylık ve parasal haklan da ödenecek. Bu ödcmclcr yapılırkcn, dcrecc vc kademc ilerlcmelcri dc dikkate alınacak. Ancak, ödcnıc yapılan doneın içinde çalıştınlardan eldc cttiklcri gclirler düşülecek. Devlet Bakanı Kahraman
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle