Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11ARALIK1992CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Edibali: Bütçe
hayalci
• ANKARA (AA) - Miflet
Partisi Genel Başkanı Aykut
Edibalı. I993rnali bütçe
tasansının samimiyetsiz,
hayalci, sağlıksız ve
Türkiye'nin problemlerine
özüm getiremez nitelikte
olduğunu savundu. Edibali,
yaptığı yazılı açıklamada,
hükümetin enflasyonu
durdurma yaadini yerine
getirmediğıni bildirerek gelir
dağılımındaki adaletsizliğin
degjderilemediğini söyledi.
1993 bütçesininhiçbirçiddi
kalkınma hedefine sahip
olmadığını iddia eden
Edibali, şugörüşleri
savundu: "Karşılaşüğımız
problemlerartık bir iktidar
ve partinin meselesi
olmaktan çıkıp devlet
meselesi halinegeldiğinden,
sağlıklı çözüm için şart olan
milli, manevi, ahlaki, tarihi,
ilmi değer ve ölçülerin milli
mulabakat temeline dayalı
olarak bir an önce kabul
edilmesi şarttır."
Özalalareski
yerlerinde
• ANKARA (ANKA)-
ANAP'tan aynldıktan sonra
parti kurmaçalışmalan
başlatan Özalcı
mılletvekilleri 'eski evlerine'
taşınıyorlar. Özateılar, parti
binası olarak ANAP'ın
Kennedy Caddesi'ndeki eski
binasını kirahyorlar.
Alternatif genel merkezin
parti kurma çalışmalan için
yeterli olmadığını gören
Özalcı milletvekileri,
kendilerine bina aramaya
başladılar. ANAP'ın
kurulduğu 1983 yılındakiilk
binası Özalcılann yeni
partilenne ev sahipliği
yapacak. Kennedy
Caddesi'ndeki binanın sahibi
le ön anlaşmanın yapıldığj
belirtildi.
KULIS
Tavandaki
çiğköfte
izleri
TUNCAYÖZKAN ~
ANKARA - "Gerçekten ta-
vana yapışmış mı? Desene,
tam kıvamına gelmiş. Hâlâ
duruyor mu?" diye soran
ANAP milletvekiline, diğer
ANAP'lı milletvekili yanıt
verdi:
"Temizlemişlerdir herhal-
de!"
DYP grubunun kapılan ki-
litlı olduğundan, önccki gü-
nün çiğköfte partisinin izleri-
nin tavanda durup durmadı-
ğını saptamaya olanak
olmadı. Ancak, DYP grubu-
nun çiğköfte partisinin yankı-
lan, bütçe görüşmelerinden
daha çok ilgi çekti parlamen-
toda. Kulislerde bütçeyle ilgili
yorumlar yerine. Şanhurfalı
çiğköfte yoğuruculanrun ma-
haretli ellerinin ürünü olan
köftenin, TBMM'nin tavanı-
na nasıl yapışıp kaldığı tartı-
şıldı. Kimi milletvekillerine
göre "yapılmaması gereken"
işlerden sayılan DYP grubu-
nun çiğköfte partisi, kimine
;öre "büyütülmemesi gereken
işler" kalemindendi. Eski Ba-
kan Işın Çelebi ise olayı, "Va-
tandaşlanmız, memleketin
büyük bir kısmında, bütün
miUetvekiUerinin kulaklannı
küfürlerle çınlatıyorlar" diye
degerlendirdi. Çelebi, Meclis'-
le ilgili bir şaşkınlığını da "Ben
anlamadım, bu milletvekili
emekliliğı ile ilgili yasa ne za-
man komisyondan geçti, ge-
nel kunılda nasıl yasalaştı.
vallahi farkında değilim. Bu
nasıl bir hızdır ki yapılan dahi
anlaşılmıyor" diye dile getirdi.
Bütçe görüşmelerinde kür-
süde konuşulanlan kulisler
sessiz, tepkisiz dinledi. İktidar
kulisinde, milletvekilleri bir-
birlerini genel kurula davet
ettiler:
"Yahu burada oturma, gel
naklen yayın var. Şöyle fiya-
kalı bir poz ver seçmenine."
Bütçe görüşmelerinin me-
rakla beklenen lideri CHP
Genel Başkanı Deniz Bay-
kal'dı. Baykal'ın konuşması
sırasında önce boşalan kulis-
ler, daha sonra yeniden can-
landı.
Muhalefet kulisinde, Bay-
kal'dan çok, Yaşar Okuyan
günün adamıydı. Türkeş'i ki-
min sakladığı konusundaki
tartışmalar, Okuyan'ın etra-
fında yeniden devam etti.
4HPH olmak veya ANAP-
ta, MHP'lilerin bıüunmasının
kötü bir olgu olup olmadığı
konusu, milletvekUlerini büt-
çeden daha çok etkiledi.
ANAP'b milletvekilleri, Oku-
yan'ın, "Halil Şıvgın, o zaman
bizim partinin bildirilerini
arabasıyla taşırdı, başka bir
etkinliği yoktu" diye başlayan
sözlerini, olası bir blucin koa-
lisyonu umuduyla kendilerine
çatmayıp Özal'ı suçlayan De-
niz Baykal'ın konuşmasından
daha ilgi çekici buldular. j
Bütçe görüşmeleri sırasında muhalefet eleştirilerini enflasyon konusunda yoğunlaştırdı
DemirePe Ozalbenzetmesi• Bütçe kanunu tasansı iktidar ve muhalefetin söz düellosuna
yolaçtı. DYP adına konuşan Sait Kemal Mimaroğlu "Evet bu
bütçe açıktır. Ama başka türlü yapılabilmesine imkân yoktu"
derken SHP adına konuşan Aydın Güven Gürkan da bütçeyi
"Bu bana zaman verin diyen bütçe" olarak tanımladı.
• CHP Genel Başkanı Deniz Baykal izlenen politikayı Özal
politikası diye nitelendirdi. Erbakan Baykal'ın eleştirilerini bir
adım ileri götürerek "Demirel Özal'dan da beter" dedi Yılmaz ise
hükümetin I56vaadinden lO'unugerçekleştirdiginibelirterek
"Gösterdiğiniz meziyet yok, çektirdiğiniz çok eziyet var" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - TBMM Genel Kurulu'-
na dün sunulan 1993 yılı bütçe
kanunu tasansı iktidar ve mu-
halefetin söz düellosuna yol aç-
ü. Muhalefet sözcüleri eleştiri-
lerini vaatlerin gerçekleştirile-
memesi. enflasyonun makul
düzeye indirilememesi konula-
nnda yoğunlaştınrken. iktidar
sözcüleri ise sorunlann çözümü
için süre istedi. DYP adına ko-
nuşan Sait Kemal Mimaroğlu
"Evet bu bütçe açıktır. Ama
başka türlü yapılabilmesine im-
kan yoktu" derken SHP adına
konuşan Aydın Güven Gürkan
da bütçeyi "Bu bana zaman ve-
rin diyen bütçe" olarak tanım-
ladı. CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal izlenen politikayı Özal
politikası diye nitelendirince sa-
lon kanştı. Milletvekil-
leri CHP liderini protes-
to ettiler. RP Genel
Başkanı Necmettin
Erbakan ise Baykalın
eleşlirilerini bir adım
ileri götürerek Demirel
özal'dan da beter"
dedi.
Bütçenin TBMM
Genel Kurulu'nda gö-
riişülmesı öncesinde su-
nuş konuşması yapan
Maliye ve Gümrük Ba-
kanı Sümer Oral, "Bu
bütçe ile ekonomimizi
aradığı istikrara kavuş-
turacağız" dedi. Sümer
Oral. "Bugünün ekono-
mik tablosu. bizim dev-
raldığımız ekonomik
tablodan iyidir" diye
konuştu.
Oral'ın verdiği bilgiye
göre, 397 trilyon 614
milyar liralık bütçenin
145 trilyon lirası per-
sonel giderleri, 34 tril-
yon 726 milyar lirası
personel dışı cari gider-
lere, 46 trilyon 238 mil-
yar lirası yatınm harca-
malanna, I7l trilyon 650 mil-
yar lirası da transfer harcama-
lanna tahsis edilecek. Bu öde-
neklerin 243 trilyon 600 milyar
lirası vergi gelirlerinden, 26 tril-
yon 100 milyar lirası vergi dışı
normal gelirlerden. 72 trilyon
700 milyar lirası özel gelir ve
fonlardan. 2 trilyon lirası da
katma bütçeli idareler gelirle-
rinden sağlanacak
Sait Kemal Mimaroğlu:
Sümer Oral'ın konuşmasından
sonra. DYP grubu adına An-
kara Milletvekili Sait Kemal
Mimaroğlu konuştu. Mima-
roğlu, 1993 bütçesinin tamir ve
restorasyon bütçesi olduğunu
belirten Mimaroğlu denk büt-
çeyi savunduklanru ama bugün
bunu gerçekleştirme imkanı ol-
madığını söyledi. Mimaroğlu,
"DYP olarak hükümetten rica-
mız. en etkin yollan kullanarak
bir an önce enflasyonun makul
bir sevıyeye indirilmesi" dedi.
Deniz Baykal:cHP Genei
Başkanı Deniz Baykal kürsüye
çıktığında. genel kuruldaki si-
yasal tansiyon yükseldi. Gün-
lerdir bütçe konuşmasına ha-
zırlanan Baykal, hükümetin bir
yılda enflasyonu düşürmede
başanlı olamadığını vurgulaya-
rak. İsrail, Arjantin ve Meksi-
ka'dan örnek vcrerek. bir yılda
bunu başarmanın mümkün ol-
duğunu söyledi. Hükümetin
vergi politikasını eleştiren Bay-
kal. •'Benim işçim, beni köylüm
sözleriyle oylan alıp sonra ada-
letli bir vergi sistemi getirmezse-
lan söylüyorsun?". ""Burası
kongre salonu değil" bağınsjan
yükseldi. Çeşitli örneklerle Özal
dönemi ile hükümetin uygula-
malannı kıyaslayan Baykal. '
"Özal.icadı" bazı politikalann
bugün de sürdürüldüğünü an-
latırken. "Vergi borçlan affe-
dildi" deyince, DYP sıralan-
ndan "Sen de oy verdin" seslen
yükseldi. Bunun üzerine ses to-
nunu yükselten Baykal. "Hayır
vermedim. o ayıp sizin" diye
bağırdı. Baykal aynca. "çiftçi-
nin alacaklannın ödenmediği-
ni. TRT'nin hükümetin aile fo-
toğrafçısı olduğunu" söyledi.
Baykal. "Hükümet ANAP
zihniyetini sürdürüyor. Yakın-
da bir gün Sayın Demirel'in çe-
nesinde bir gamze ortaya cık-
lığında. başında da gümrah si-
ediyorum, Sayın Başbakan ne-
rede?" diye sordu. Hükümetin
iyiniyetle bir şeyler yaptığmı
sandığını. ancak ne yaptığını
bilmediğini anlatan Erbakan, l
kasım seçimlerinin hükümetin
icraatının iflas etmesi nedeniyle
millet tabanını kaybettiğini
gösteriğini söyledi. .
Hükümetin milletin üçte biri-
ne dayandığını ve milletin ka-
sımda hükümcte kırmızı kart
gösterdiğini bildiren Erbakan.
DYP'lilerin laf atması üzerine
de. "DYP milletvekilleri millet
desteğini kaybettiği için hırçın-
laşıyor" diye konuştu. Erba-
kan. bütçenin "Milleti ezmeye
devam edeceğim" anlamına
geldiğini ve IMF bütçesi niteliği
taşıdığını kaydederek, hükü-
met programmı da mizah mec-
mi?" diye konuştu.
Bütçenin enflasyonu artıra-
cağını, mutlu bir azınhğı koru-
maya yönelik olduğunu savu-
nan Erbakan. sözlerini şöyle
sürdürdü:
"Benim köylüm dediniz ku-
cakladınız. kaburga kemiğini
kınp attınız. Sayın Demirel
Özal'dan çok daha kötü bir ic-
raat yapıyor. SHP ve DYP mil-
letvekillerine sesleniyorum.
millete daha fazla gözyaşı ve
kan döktürmeyin. Gelin. bu
kötü gidişe dur deyin. Bugün
yapılanlar demokratikleşme
değil. kankatürleşme çalışma-
landır. Yapılacak şey, milletin
gösterdiği kırmızı karta saygı
gösterip, bu takımı istiharata
çekmektir. Büyük değişim baş-
lamıştır. Çok kısa zamanda bu
dertten kurtulacağız."
Aydın Gûven GÖP-
Eıtakan'ın kürsüden attığı laflar Demirel ve bakanJan güldürdü. (Fotoğraf: RIZA EZER)
nız, onlara dostluk yapmış ol- >ah saçlar ortaya çıküğını gö- muası olarak niteledi. Erbakan,
mazsınız dedi. Baykal. SHP'-
lilere de. "Sosyal demokrasinin
edebiyatını yapmak kolaydır.
Ancak, iktidara geldiğinde
varlıklı kişilerden vergi almı-
yorsanız, o edebiyatı da. o ismi
de kullanmaya hakkınız yok"
diyeçattı. Biryılınisrafedildiği-
ni savunan Baykal. zaman za-
man ANAP ve RP sıralanndan
da alkışlandı. DYPliler de
"I978"i hatırla" diye laf attılar.
Baykal. izlenen politikanın
ANAP'ın politikası. Özal'ın
politikası olduğunu söylediğin-
de salondaki gerginlik yoğun-
laştı. ANAP sıralanndan
"Aaaa" diye tepki gösterilir-
ken. DYP sıralanndan da " Ya-
rursem. ben şaşırmayacagım
dedi. DYP sıralanndan tepkiler
gösterilirken. "SHPde başka.
CHP'de başka. Dünü unuttun
herhalde" diye bağınşlar du-
yuldu. Baykal, konuşmasının
sonunda ülkenin huzura ihliya-
cı olduğunu" söyledi.
NecmettiH Erbaksn: Bay-
kal'ınardından. RPmilletvckil-
lerinin alkışlan arasında kürsü-
ye gelen RP Genel Başkanı
Necmettin Erbakan. koltu-
ğunun altındaki büyük karton-
lara çizilmiş grafıklerle bütçeyi
eleştirdi. Başbakan Süleyman
Demirel'in bütçe görüşmelerini
izlemeyişini eleştirerek sözleri-
ne başlayan> Erbakan. "Merak
konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Baykal. Demirerin Özallaş-
tığını söyledi. Öyle değil. Demi-
rel Özal'dan da beter. Özallaş-
mak bir iltifattır. Bu onun ho-
cası. hoca gelince talebesıni ge-
çer."
Demirel'in 500 günde enflas-
yonu yüzde 10'a indirmeyi vaat
ettiğini. ancak şimdi "vaat baş-
ka. yapılabilirlik başka" dediği-
ni anımsatarak. "Haydaa. şim-
di milleti kandırmak evladırdi-
yor"* diye konuştu. Erbakan,
daha sonra SHP'lilere seslene-
rek. "SHP rahatsız, bunu anlı-
yorum. Onlann midesi başka.
Siz o ortağı tanımazsınız. Ben
size bu işin başında demedim
IZLENIMLER
Çok biliıımeyeııli Bütçe Kanunu
NURSUN EREL
ANKARA - Başbakan Demirel. günler-
dir beklenen bütçe konuşması için dün ne-
redeyse zamanını tümünü konutta geçi-
rerek hazırlık yaptı. DPT Müsteşan İlhan
Kesici'nin bir gün önce sabah 03.00'a ka-
darçalışarak ana hatlannı kaleme aldığı
metin üzerindeçok sayıda değişiklik yaptı.
Bir yandan televizyondan diğer liderlerin
konuşmalannı izliyordu. Akşam saatlerin-
de elinde bir sürü dosya ile TBM M kürsü-
süne çıktığında herkes onu bekliyordu.
Çünkü herkeste "Bütçede yer almayan bir
sürü sürprizi Başbakan açıklayabihr" dü-
şüncesi hakimdi.
Aslında Türk kamuoyu düzeni bir yıl
boyunca sağlayacak bütçe görüşmelerini
günlerdir izlemişti. Bütçenin gizlisi saklısı
fılan kalmamıştı. Sürpriz bütçenin neresin-
deydi? Kamuoyuna açık yürütülen bu gö-
rüşmelerle acaba bütçeyle ilgili gerçekler
aynı açıklıkla ortaya konuldu mu? Yoksa
hükümet kimi mali düzenlemeleri bu en
önemli maddenin kapsamı içine koymayı
mı yeğledi?Örneğin vergi sisteminde re-
form yaratacağı söylenen tasan neredeydi?
Ya personel rejimini kökten değiştireceği
söylenen düzenleme? Ya destekleme alım-
lannı bambaşka bir baza oturtacağı kay-
dedilen çalışma. Bu den:ı iddialı gelirlerya
da giderleryaratacak hükümet çalışmalan
nasıl oluyorda bütçe sonrasına kalabili-
yor? Bu büyük çelişki ister istemez ekono-
mi yönetımindcki dağınıklık olgusunun
doğruluğuna inandınyordüşünenleri.
Kağıt üzerindeki açığı 53 trilyonu bulan
karamsar tahminlerde ise 80 trilyon lira
açık yaratacağı öne sürülen bütçenin
TBMM Genel Kurulu'na sunulmasına48
saat kala, ekomomiden sorumlu Bakan.
Başbakan'ı ziyaret ederek. "Bu açığı gide-
recek formülleri buldum" diyebiliyor örne-
ğin. Bütçe ödeneklerinin çok önemli bir
bölümünün tam 145 trilyon lirasını süpür-
mekte olan personel giderleri konusuna
"yepyeni" bir yaklaşım getirmeyi planla-
yan Devlet Bakanı, bütçe tasansının Mec-
lis'te görüşülmekte olduğu gün Maliye Ba-
kanı'nı arayıp, bulmaçabasınagiriyorve.
"Bütçe Kanunu'na birek madde koyalım,
sözleşmeli personelin durumuna burada
açıklık getirelim" diyebiliyor. Hele bütçe
açığına önemli ölçüde fren getireceği ileri
sürülen yeni vergi paketi ise tam bir kapalı
kutu. Henüz Bakanlar Kurulu'na resmen
sevkedilmemiş bile. Oysa yeni yıla yetiştiri-
lebilinirse bütçe rakamlannı epey oynata-
cak. Peki. Bütçe Kanunu bütün bu bilin-
meyenlerleacaba nasıl hazırlanabiliyor?
Bürokratlar bütçenin çatısını üstelik de
içinde bulunduklan kaosa karşın nasıl ca-
tabiliyorlar?TBMMkulislerindeekonomi
bürokrasisinin tepe noktalannı işgal eden
bürokratlann değerlendirmeleri dün bu
noktalarda toplanıyordu.
kaii: SHP Grubu adına
konuşan Grup Başkan-
vekillerinden Aydın
Güven Gürkan, ko-
nuşmasında CHPGenel
Başkanı Deniz Baykal'-
ın çeşitli saviannı yanı-
tladı. Gürkan Baykal'ın
da hükümetlerde bulun-
duğu 70'li yıllarda enf-
lasyonun nasıl yükseldi-
ğjni anlatarak, "Sayın
Baykal. M980'den sonra
,ı düştü. Askeri cunta ve
•1 düştü. Asekri cumta ve
IM F buyruklanyla düş-
tu" dedi. Baykal'ın ör-
nek verdiği ülkelerde de
"Enflasyon öykülennin
yapay başanlar ve ar-
dından başansızl<klar
sarmalı olduğunu" an-
latan Gürkan "Maalesef
enflasyonu istediğimiz
düzeye çekemedik" dedi
ve bunun gerekçelerini
anlattı. Gürkan "Bu
bütçe ne müthiş bir
aulım bütçesidir. Ne de
sömürü bütçesi. Bu
'bana zaman verin' diyen bir
bütçedir" dedi. Gürkan aynca
koalisyon protokolünde ve
programda 500 günde enflas-
yon yüzde 10'lara düşecek he-
dcfini görmediğini vurgular-
ken. CHP sıralanndan "Demi-
rel'e sor" diye laf atıldı. Gürkan
ANAP'ın sosyal devlete karşı
çıktığını söylerken de bu kez
ANAP sıralanndan tepki gös-
terildi. Gürkan bunun üzerine
"Hangi ANAPtan sözedeceği-
mi bilmiyorum. Peki Sayın
Özal sosyal devlete karşı
çıkıyor" diye sözlerini düzeltti.
Gürkan değişim konusundaki
düşüncelerini dile getirirken de
şöyle konuştu:
"Her şeyi bugünkü gjbi
konuşursak Türkiye büyük so-
runlann girdabında boğulur.
Devlet yapımızı. ekonomik ör-
gütlenmemizi gözden geçirme-
miz gerekir."
Mesat Yılmaz: ANAP
Genel Başkanı Mesut Yılmaz,
bütçe eleştirilerini dile getirir-
ken, "Bu koalisyon, çekıp git-
melidir" dedi. Yılmaz, DYP
grubuna hitaben "Meclis'te ciğ
köfte partileri düzenleyerek bir
yere varamazsınız. Bu Türkiye.
bu hükümetten kurtulmalıdır"
Enflasyon alunda hüküme-
tin ve başbakanın ezildığini
kaydeden Yılmaz. enflasyonla
ilgili konuşurken, DYP'liler,
"oku bakayım" diye bağırdır.
Enflasyonun 500 gün sonunda
yüzde 47'nin altına inmeyeceği-
ni, hedefın yüzde 10 olduğunu
anımsatan Mesut Yılmaz, büt-
çe açığının da en az 95 trilyon
olacağını ileri sürdü. Yılmaz,
"Gösterdiğiniz hiçbir meziyet
yok. çektirdiğiniz çok eziyet
var. Karne notu sıfırdır" diye
konuştu.
Başbakan Süleyman Demirel, koalisyonun en az dört yıl daha iktidar olacağını söyledi:
Dört yıldan önce seçimmümkün değil
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Başbakan Süleyman
Demirel, Türkiye'de 4 yıldan
önce seçim olmayacağını söyle-
di. Demirel. 1994"te yapılacak
yerel seçimlerde, koalisyonun
yüzde 21.75 oy oranına düşme-
si durumunda, iktidardan çeki-
leceklerini ve aldıklan emaneti
TBMM'ye teslim edeceklerini
açıkladı. ANAP Genel Başkanı
Mesut yılmaz, Demirelin açık-
lamalanna. "İki parti yüzde
21.75'e düşmez. Yüzde 48'in al-
tına düştükleri zaman istifa
etmeleri lazım" karşılığını ver-
dı.
Başbakan Süleyman Demi-
rel, dün bütçe görüşmeleri sıra-
sında muhalefetin eleştirilerine
hükümet adına yanıt verirken.
muhalefetin iktidan eleştirme-
sinin doğal olduğunu vurgula-
rak. bueleştirilerden en ufak bir
rahatsızlık duymadıklannı söy-
ledi.
Demirel, siyasi partilerin ka-
patıldığı bir dönemden gelindi-
ğini belirtince. HEP'li Mahmut
Alınak, oturduğu yerden kapa-
tılma davası Anayasa Mahke-
mesi gündeminde olan HEP'in
durumunu anımsattı. Almak'a,
"Durun be kardeşim, bu ciddi
bir iş" yanıünı \eren Demirel,
hükümetin durumunu anlatır,
ken, "Biz buraya kendiliğimiz-
den gelmedik ya da İspanya'-
daki albay gibi gelin kafkın
bakalım biz oturacağız deme-
djk" diye konuştu.
Geçmişte birbirine rakip ol-
muş iki kanadın partisi DYP ve
SHFnin kendi programlannı
bir kenara bırakıp. uzlaşarak
koalisyonu kurduklarını anla-
tan Demirel. bunun onurlu bir
uzlaşma olduğunu söyledi. De-
mirel. ANAP'lılann "6 defagit-
tın" diye laf atmalan üzerine
de. "6 defa gittim. ama 7 defa
gcldim. Durun bakalım. sız ne
yapacaksınız? Siz daha b'nnci-
sindesıniz. Alfabesindesiniz.
'Ali topu at'tasınız" karşıbğını
verdi.
Milletvekillerinin gülüşmele-
ri arasında konuşmasını sürdü-
ren Demirel, enflasyonun düşü-
rülmesinin 1 günün işi olmadı-
ğını anımsattı ve "Bunlar keşke
gülüşmeyle çözümlense" dedi.
Demirel, sözlerini şöyle sürdür-
dü:
"Biz gidiyoruz desek, siz mi
-gelip oturacaksınız buraya?
Oturdunuz da ne yaptınız?
Musluklan açık bırakmışsınız,
evi su basmış. alt katlara da za-
rar vermişsiniz. Biz geldik,
musluklan kapatıyoruz. Evi te-
mizleyip. komşulann zarannı
telafı etmeye çalışıyoruz. Yann
seçim olsa, siz mi iktidar ola-
caksınız?"
ANAP'lılann bu soruya,
"Evet" diye yanıt vermesi üze-
rine de Demirel, şöyle konuştu:
"Neyle. ne yüzle olacaksınız?
Yüzde 46 ile gelmişsiniz. yüzde
21.75'e düşmüşsünüz. Ben siz-
lere cevap vermek yerine, başka
şeyler söyleyeceğim, ama sizin
söylediklerinizi dikkate alma-
mış gibi bir durum hasıl olma-
sın diye konuşuyorum."
Yılmaz'm yanıt»
Bütçe görüşmelerinin ta-
mamlanmasının ardından Me-
sut Yılmaz. gazetecilerin soru-
lanna şu yanıtlan verdi:
- Sayın Başbakan'ın size ya-
nıtlannı tatminkar buldunuz
mu?
YILMAZ - Süleyman bey
a>iıı, yeni birşey yok.
- 5 üzerinden puan verirseniz
kaç yıldız verirşiniz?
YILMAZ - İnandıncıhk açı-
sından hiç veremem.
- 21.75'e düşersek, emaneti
meclise iade ederiz yaklaşımmı
nasıl değerlendinyorsunuz?
YILMAZ - Çıtayı biraz yük-
seltmeleri lazım. îki parti de
yüzde 21.75'e düşmez.
- Geçmişte ANAP iktidarla-
nnın durumu da ayruydı.
YILMAZ - 1yi de şikayetçi
olan onlardı. Yani bizim aldığı-
mız oyu yetersiz görüp, bu oyla
iktidar olunmayacağını iddia
eden onlardı.
Dört yıilık süre
Başbakan Demirel ise. görüş-
melerden sonra meclisten ayn-
"lırken, ANAP Genel Başkanı
Yılmaz'ın "Çıtayı yükseltsin-
ler" sözleri anımsatılınca, "Bı-
raksınlar da çıtayı biz ayarlaya-
Lm. Daha mı aşağı indirmemizi
söylüyorlar yoksa? Biz, 1994 se-
çimlerinde onlann düştüğü du-
ruma düşer, 21.75 oy alırsak.
bir gün bile durmayız" dedi.
Demirel, 1994'de yerel seçim-
lerle birlikte genel seçimlerin de
yapılma olasılığının bulunup
bulunmadığının sorulması üze-
rine de, "Kaç yıl oluyor o za-
man? 4 yıldan evvel seçim ol-
mazTürkiye'de"yanıtmı verdi.
ÜGÜPOLTnKA GUNLÜGÜ
HİKMET ÇETtNKAYA
Çocuklar Bize
Hiç Gflvenmiyor...
Çocukların ellerinde pankartlar var. Çocuklar güleç
yüzleriyle bakıyorlar...
"Bizi kandırmayınız... Bizi utandırmayınız... Bize gü-
veniniz... Biz sandığmızdan daha akıllıyız..."
10 Aralık tüm dünyada insan hakları günü olarak kut-
lanıyor. Dün Birleşmiş Milletler insan Hakları Bildir-
gesi'nin kabul edilişinin 44. yıldönümüydü. Çağdaş ve
demokratik toplumlarda insan hakları günü apayrı bir
anlam taşıyor. Az gelişmiş ikinci sınıf demokrasiyi be-
nimsemiş ülkelerde ise bugünün anlamı filan yok. Ora-
larda insan haklarının savaşımı sürüyor.
Arkadaşımız Ümit Otan'ın röportajmı okuyorum.
Gökçe Caymaz adlı çocuk şöyle diyor:
"Kavgasız bir dünya istiyorum..."
Gözüm TV'ye kayıyor. Bütçe görüşmelerini canlı ola-,
rak yayımlıyor TV.
Kavgasız bir dünya!
Milletvekilleri kürsüdeki konuşmacıya laf atıyor. Ko-
nuşmacı yanıt veriyor milletvekillerine. Birisi yerinden
fırltyor ve bağırıyor:
"Sen inönü'ye dua et, İnönü'ye... İktidar olamazdınız
Inönü olmasa..."
Aynı sıralarda oturanlar üç gün önce memurların si-
yaset yapmalarına ilişkin anayasa değişikliğini kabul et-
memişlerdi.
Demişlerdi ki:
"Memurlar politika yapamaz..."
'•Neden?'
"Çünkü işler karışır. Devlet dairelerine politika gi-
rer..."
Politika bir düşünce ve üretme sanatı değil midir? Ni-
çin memurlar bir siyasal partiyegirip politika yapmasın-
lar?
Eğer memurların önlerinde bir yasal engel bulunmaz-
sa siyasi partilerin niteliği değişecektir. Uretken ınsan-
lar politikanın içinde yer alacaklarından siyasi partiler-
de bir devinim yaşanacaktır
• •
TBMM Anayasa Komisyonu'nda DYP'liler ANAP'lılar-
la birleşip üzerinde anlaştıları beş maddelik değişiklik
paketinde yer alan "Kamu görevlilerine ve öğretim üye-
lerine siyaset" olanağı tanıyan bölümü reddettiler...
Türkiye ikinci sınıf bir demokrasiyi içine sindirip çağ-
daş demokrasiyi bir kenara mı itecektir?
Galiba öyle...
TBMM'de çiğ köfte partisi düzenleyen milletvekilleri
acaba şu insan hakları konusunda neler düşünüyorlar
rok merak ediyoruz...
Çocuklar ne diyor:
"Biz sandığmızdan daha akıllıyız..."
Çocuklar gerçekten akıllı. Onlar kendi evrenlerinde
yaşama daha sıcak daha içten bakıyorlar. Onlann ya-
şam sevinci, çıkarsız, sevgileri ise yüce.
Ne diyor çocuklar:
"Bize güveniniz..."
Biz onlara güveniybruz, ama onlar bize güveniyorlar
mı?
Hiç sanmıyoruz...
İrtsan hakları her insan için geçerli...
Biz bol bol dinlemekten bıktık:
"Demokrasi, özgürlük, insan hakları..." .., Jıu
Ama bir İnsan Hakları Bakanlığı bile kuramad<k. -j.uy.<
Diyeceksiniz ki:
"Devlet Bakanı Mehmet Kahraman yok mu?"
Sayın Kahraman da dertli:
"Işkenceleri kısmen önledik..."
Bizler hâlâ işkenceyi, faili meçhul cinayetleri izliyoruz.
Ne diyordu çocuklar:
"Bize güvenin..."
Tek dayanağımız onlar. Ama onlar bize hiç mi hiç gü-
venmiyor.
Haksız da sayılmazlar!
NOTLAR
Parti liderlerinden
TBMM'de bütçe şovu
TtlREYKÖSE
ANK\RA - TBMM'de bütçe
görüşmeleri başladığında, salon-
da muhalefet hderleri yoktu. Hü-
kümet sıralannda ise sadece Dev-
let Bakanı Başbakan Yardımcısı
Erdal İnönü ile birkaç bakan otu-
ruyordu...
Siyasal parti ve grup sayıa ile
bağımsızlann sayısının artması
nedeniyle bürokratlann çoğu, ge-
nel kurul salonunda VCT bulama-
dı, görüşmeleri izleyici localann-
dan izledifer. DSP Genel Başkanı
Bülent Ecevit'in genel kurula gel-
memesi de dikkat çekti.
Öğleden sonraki oturuma dek
görüşmeler sakin bir hava içinde
geçti. CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal, kürsüye çıktığında tansi-
yon yükseldi. BaykaL Medis'ten
çok. parti kongrelerinde ya da se-
çim alanlannda konuşur gibiydi.
İzfcyici localannda CHFnin kur-
maylan vardı. salonda da CHP
adına ayn bir kamera üe çekim
yapıhyordu. BaykaL bir saati aşan
konuşması boyunca sık ak ses to-
nunu yükseltti, zaman zaman
sözleri ANAFlılar ve RP'likr ta-
rafmdan da alkışlandı. Ancak
Baykal. "izlenen Ozal'ın politika-
sıdır" deyince, ANAPTılar alkış-
lannı kesti. Baykal, bunun üzerine
ANAP sıralanna dönerek. "Hay-
dl Sayın Ydmaz'ın demiyorum.
ama Sayın Özal'ın politikasıydr
diyerek gönüllerini aldı.
RP Genel Başkanı Necmettin
Erbakan. Baykal'ın konuşması
sonrasında gerilen sinirleri gevşet-
ti. Erbakan. kahkahalarla, gü-
lümsemelerle izlenen konuşması
sırasında büyük kartonlara fos-
forlu kalemlerle çizilmiş grafıkleri
bir bir çıkararak hükümetin ic-
raaünı elesürdi.
ANAP Genel Başkanı Mesut
Yıhnaz, kürsüye çıkarken Keçeci-
ler ve ekibi salonu terk etti. Keçe-
cüer, kuliste "Biz çok düüedik"
sözleriyle Yılmaz'ın konuşmasını
pek merak etmediğim düe petirdi.
Son olarak kürsüye Başbakan
Süleyman Demirel gekü. Demi-
rel. espriH üslubuyla çoğu kezders
verirgibi konuştu. Sataşmalara_w
laf atmalara, "Laf aün. aün". "İs-
ter dinJeyin. ister dinlemeyin",
"Bu tarüşmanın yeri bu kürsü de-
ğil. Gelin şöyle panel yapahm,
şöyle dizilin" benzeri karşüıklar
verdi. Demirel, enflasyon konu-
sundaki sataşmalan ve lafatmala-.
n ise "ANAP dönemine" çatarak
geçiştirdi. Erbakan'ın grafüderi ile
de eğlendi ve "Bu çizgi işini sadece
sen mi bilirsin, sonra mahçup
olursun" sözleriyle Erbakan'ı kız-
dırdı...
VEFAT
Ustamız
AHMETMENGÜHAN
OGAN'ı
kaybettik.
Cenazesi 11 Aralık 1992 Cuma günü (bugün) Levent
Camii'nden öğle namazmı müteakiben Sahrayıcedit
Mezarlığı'nda toprağa verilecektir.
Tüm dostlanna ecir sabır.
OGAN ve İNAN AİLESİ
CEVHERŞAHİN