Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
7 EKİM1992 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Sümerbank
Beymen'e rakip
• ANKARA (AA) -
Sümerbank"ın çocuk giysileri
satan Kızılay"dakı "Uçan
Balon" mağazası
kapatılarak aynı yerde
Beymen-Vakko çizgisinde
erkek giysileri satılacak
"Çağdaş Çizgi" mağazası
açılacak. Sümerbank Genel
Müdürii Doğan Çelik, Uçan
Balon mağazasında, başka
firmalann ürettiği çocuk
giysı ve oyuncaklannın
satıldığını haürlatarak.
"'Sümerbank'ın satış hacmini
arttırmak amaayla
başlatılan uygulamadan
bence pek de başanlı bir
sonuçalınamadı. Kendi
ürettiklerimiz dururken
başka firmalann ürettiklerini
satmaya çalışmamız pek
doğru değü" dedi.
Kapadokya'da
turist
hareketliliği
• NEYŞEHİR (Cumhuriyet)
-Turizm mev siminın sona
erdiği şu günlerde
Kapadokya'da pasan turist
hareketliliği gözleniyor.
Özellikle Nevşehir'in en
önemli turizm merkezi
konumundaki Göreme'de
yaygınlaşan bu hareketliliğin
Kası m ayı sonuna kadar
devam etmesi bekleniyor.
Gö reme'de özellikle
pansiyon işletmelerini
sevindıren pasan turist
hareketliliği öteki
işletmelerde de etkili oluyor.
Göreme pansiyon ücretleri
tek kişi 20-25 bin, çift kişi de
40-50 bin lira arasında
değişiyor.
Tupizm Bakanı
Özbekistan'da
•TAŞKENT(AA)-
Türkiye ile Özbekistan
arasında birtunzm işbirlıği
anlaşması imzalandı. Turizm
Bakanı Abdülkadir Ateş,
Türkıye'nin Özbekistan
Turizm BakanlığTnın
örgütlenmesine yardımcı
olacağını açıkladı. Orta
Asya'dakiTürk
cumhuriyetlerini ziyaret
etmekte olan Turizm Bakanı
Abdülkadir Ateş ve
beraberindeki heyet
Türkmenistan[ın başkenti
Aşkabad'dan Özbekistan'ın
başkenti Taşkent'ejgeldi.
Ateş. havalanında Ozbek
meslektaşı ile ikı ülke
arasındaki turizm işbirliği
anlaşmasını imzaladı.
Hacı Ali
Demirel'den
şipket
• ANKARA(AA)-
Başbakan Süleyman
Demirerin kardeşı, işadamı
Hacı Alı Demirel. "Alnaz
İnşaat Teçhizat Sanayi ve
Ticaret Limıted Şirketfni
kurdu. Merkezi Ankara'da
bulunan şırket. her türlü
onanm. restoras>on,
hafriyat. dekorasyon,
dekupaj yapmak ve bunlara
ilişkın olarak ihalelere
katılarak taahhütte
bulunmak. inşaat ile ilgili
projeler hazırlamak.
müşavirlik hizmetlerini
üstlenmek. fızibilite raporlan
hazırlamak üzere kuruldu.
Seımayesi lOOmilyonlira
olan şirkette ortaklardan Ali
Demirel ve Nazim
Haliloğullan'nın 5O'şer
milyonlirapaylan
bulunuyor.
Bağ-Kur'la
anlaşan
eczaneye ceza
• ANTALYA (Cumhuriyet)
- Bağ-Kur ile sözleşme
ünzalayan eczanelere ceza
geliyor. Türk Eczacılar
Birliği Antalya Eczacı Odası.
kongre karanna karşın
Bağ-Kur ile sözleşme
imzalayan I40eczaneninoda
Haysiyet Divanı'na
verildigini açıkladı.
Bağ-Kur'un eczanelerile
yaptığı sözleşmede ödeme
süresinin 5 ay gibi uzun bir
süreolmasınıeleştiren
Antalya Eczacı Odası
Başkanı Özcan Uçar, "Biz
diğer kurumlarla da anlaşma
imzalıyoruz. Ancak bu
anlaşmalarda ödeme süresi
18 işgünüdür. Eğer Bağ-Kur
ile sözleşme imzalarsak, diğer
kurumlannda 5a> gibi bir
şüre isteme hakkı doğar.
Ülkemizin ıçinde bulunduğu
enflasyon durumu göz önüne
alınırsa 5 ay süreçok uzun bir
süredir. Bunaeczanelerin
dayanması çok zordur" dedi.
İşverenler
şikâyetçi
• ANKARA(ANKA)-
Tüıkiye tşveren Sendıkalan
Komfederasyonu (TİSK),
sos^al amaçlı fonlann
ışverene yükünün 4 yılda 38
katağırlaştığını bildirdi.
Cumhuriyet'in Sigorta Paneli'ne Çiller ve Hazine yetkililerinin katılmaması eleştiriidi
Sigortacılara kulak veren yok
EKONOMÎYEBAKIS
TANER BERKSOY
• Cumhuriyet"in demokrasilerde katılımın ve sorunların karşı-
lıklı tartışıla'rak çözümlenmesinin önemini düşünerek düzenledi-
ği, ancak Devlet Bakanı Tansu Çiller ile Hazine yetkililerinin
"neden belirtmeksizin' katılmadığı panelde, sigorta yetkilileri Si-
gorta Denetim Kanunu konusunda anlaşmazhğa düştüler.
İş-Ekonomi Servisi- Cumhuriyet Ga-
zetesfnın duzenlediği " Sigorta Panelı"-
nde. Sigorta Denetim Kanunu Tasansı
konusunda tartışan sektör temsiicileri.
paneleda\etli olduklan halde ne Devlet
Bakanı Tansu Çiller'in ne de Hazine"-
den yetkililerin katılmamış olmasını
eleştirdiler.
Paneli yöneten Cumhuriyet Gazetesı
Yönetim Kurulu Başkan Yardıması
Alev Çoşkun. toplantının Tansu Çiller'-
in katılabilmesi için daha önce iki kez
ertelendığini belirterek Çi'ler'in akade-
mısyen olduğu halde gelememe nedeni-
nı bildirme nezaketini bile göstermedı-
ğıni sövledi. Çoşkun. demokrasilerde
katılımın önemli olduğunu. Cumhuri-
yet'in de Sigorta Panelfni düzenlerken
sektöriin sorunlannın yetkili kişilerce
tartışılmasını \e çözüm önenlerinin or-
taya çıkartılmasını amaçladığını vurgu-
ladı. Çoşkun "Sağırlar diyaloğu olma-
sın. fıkirler söylensin istedik. Kavga
ıstemedik. Bu toplantının önce22eylül-
de. sonra 28 eylülde yapılması düşünül-
müş. Çiller'in Amerika'da olması nede-
nivle bu tarihe ertelenmişti "dedi.
Devlet Bakanı Tansu Çiller dışında
toplantıya davetli olan Hazine ve Dış
Ticaret Müsteşan Tevfık Altınok ile
Hazine Banka Kambiyo Genel Müdü-
rii Selçuk Demiralp'in de katılmadığı
panelde sigorta sektörünün temsiicileri.
Meclis'e gönderilen Sigorta Denetim
Kanunu konusunda fikiraynlığına düş-
tüler. Sektör temsılcilerinin bir bölümü.
tasarının aşın müdahaleci olduğunu sa-
vunurken bir kısımı da tasan ile acente-
lenn üzerindeki bürokratik yükün azal-
ulmasının amaçlandığını söylediler.
Panelde ılk konuşmayı yapan Mer-
kez Sigorta Genel Müdürii Alaattin
Büyükkaya. bir süre önce Meclis'e gön-
derilen Sigorta Denetim Kanunu Tasa-
nsfnı eleştirerek. kanunun aşın müda-
haleci olduğunu söyledi Sigorta sektö-
rüne getirilen liberasyonun şirketlere
bazı faturalar çıkarttığını. bu faturalan
ödemek istemeven şirketlerin de mevcut
durumlannın koruyabilmek kaygısıvla
devlete böjle bir yasa hazırlattıklannı
öne sürdü. Büvükka\a liberasyondan
sonra sigorta şirketlerininin organizas-
von yapılannın yeniden gözden geçiril-
mesi gerekliliği. portföy dengelerinin
bozulması. hasar pirim dengesinin bo-
zulması gibi sorunlarla karşılaşıldığını
belirterek, bunlann karşısında da sektö-
riin yenilenmesi ve daha esnek bir yapı
kazanması gibi kazançlar sağlandığmı
vurguladı. "Aşın kontrolle hiçbir yere
vanlamaz. Serbesti yönünde ne kadar
çok adım atılırsa o kadar gelişme olur.
Bu kanun sektörü eskiye döndürmekte-
dir" diyen Büyükkaya, acentelerin yet-
kilerinin kısılmasının sigorta şirketleri
ile acenteler arasındaki ikili anlaşmayla
aşılabilecek sorunlan daha da büyüte-
ceğinisavundu. Büyükkava." Heryiğı-
din ayrı yoğurt yiyışi vardır. De\İetin
sektör içine bu derece gırmesı doğru de-
ğildi" dedi.
İsMçre Sigorta'nın temsilcisi Ali Ney-
zi. Türkiye'de halkın sigortaya ihtiyaç
duymadığını. fabrikalann bile sigorta-
Mzçalıştığını. böyle bir portrede yukarı-
dan gelen emırlerle sorunlann çözüle-
meyeceğini belirterek pıyasaya kanun
maddeleri ile kanşmamak gerektiğini
savundu.
Magdeburger Sigorta temsilcisi Hak-
kı Atasagun da tasanyı sav unarak acen-
telerin devredışı bırakılmadığını. aksine
acenta üzerindeki hamaliye işlerinin
azaltılarak acentelere asıl yapmalan ge.-
reken pazarlama faaliyetleri için zaman
bırakıldığını söyledi. "Serbestlikten geri
dönme diye bir şey yok" diyen Atasa-
gun. müşteriden para toplayan böyle
bir sektörün, devlet kontrolü dışında bı-
rakılamayacağını belirtti. Sektörün ta-
nıtımının yetersiz olduğunu. prim tahsi-
latında da fiktif işlemler yapıldığını
belırten Atasagun. sektör içinde diyalog
eksıklıği olduğunu da belirtti.
Commercial Union Sigorta'nın tem-
silcisi Cemal Ererdi. liberasyondan son-
ra sektörde 21 yenı şirketin kurulduğu-
nu. 9'unun sermaye yapısının değiştiği-
nı.ö'sınında kapandığını.fiyatrekabeti
anlayışının geliştiğini belirterek liberas-
yondan geri dönülmemesi halinde sek-
törün giderek iyileşcceğini savundu.
Tahsilatla ilgili sorunlann acentelerden
değjl. belirli bir pnm büyüklüğüne ulaş-
mak isteycn sigorta şirketlerinin acente-
lere verdiklen tavizlerden kaynaklandı-
ğını anlatan Ererdi. kanunun acentele-
rin yetkilerini kısıılamasını eleştirerek
"Sorun acentelerde değil. yöneticilerde.
Tahsilat yapamayan acentelcri. yöncti-
ciler isterlerse kapaıabılirler. Kanunla
kısıtlamaya gidilmemesi gerekir" dedi.
Emek Sigorta Genel müdürü Meh-
met Seven. Türkiye'de acentecilik ile
brokerlıgın bırbirine karıştırıldığını sa-
vunarak acentenin bir bankanın şubesi
gibi sigorta şirketınin uzantısı olduğu-
nu. brokenn ise sigortalıyı temsilen si-
gortaalar ile arabuluculuk yapan bir
kurum olduğunu belirtti. Kanunun ge-
nel maddelerle oluşturulması gerekliği-
nı. uygulama ile ilgili düzenlemelerin ise
yönetmelikle yapılmasının şart olduğu-
nu vurgulayan Se\en. "Kategorik ka-
rarlarla çözüme ulaşılamaz" dedi.
Sigorta Acenteleri Birliği Başkanı
Fahrettin Ecevil. kanunun çıkması ha-
linde acentelerin arka arkaya sektörden
çekileceklerini belirterek "Yetkileri kı-
sıtlanan bir genel müdüre, istifasıru ve-
np gitmekten başka yol kalmaz " dedi.
Acentelerin müşterilerle yakın dostluk
ılişkısı kurduğunu. poliçe düzenlemesi-
nı de ancak böyle sağladıklannı belirten
Ecevit. acentelann cephenin en önünde
savaşan askerler olduğunu söyledi. Ece-
vit. sektör disipline edilecekse bunun
acente yetkilerini kısıtlamakla değil, bir
mesleki kuruluşun oluşturulmasıyla
sağlanabileceğini savundu.
Sigorta acentesi Nasih Tümay da tah-
silat sorununun her şirketin kendi çalış-
ma biçimi içinde çözülebileceğini vurgu-
layarak "Burada konu edilen. toplam
primin yüzde 5'inin bir süre acentelerin
elinde kalmasıdır. Bu, şirket yöneticileri
tarafından çözülebilecek bir sorundur.
Yoksa kanun çıkartarak sigorta sektö-
rünü küçültmeye yöneltmek daha
olumsuz sonuçlar verir" dedi.
Elektrik bedelleri, elektronik kartla ödenecek
'Abartılı faturalara' TEK denetimiANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Elektrik faturalan, bun-
dan sonra "kartla" tahsil edile-
cek. Kaçak elektrik kul-
lanımmın önüne geçmek ve fa-
turalardaki "abartılı" ka-
banklığı önlemek amaayla,
Türkiye Elektrik Kurumu
(TEK), elektrik faturalannın
tahsüaünda "karth sayaç" sis-
temine geçecek. Kartlı sayaç
sistemi, vatandaşlann "parası
ya da dilediği" kadar elektrik
kullanmasına olanak sağlarken
fatura yazma işlemini de orta-
dan kaldıracak.
Tahsilatını "hızlandırmak ve
kolaylaştırmak" amaayla
karth sayaç sistemine geçilmesi
için harekete geçen TEK, bu
amaçla araştırma prototipleri
hazırlamaya başladı. TEK Ge-
nel Müdürii Sedat Yıldız, özel-
likle gecekondu bölgelerinde
elektrik kaçaklan olduğunu be-
lirterek. kaçaklan önlemek ve
tahsilatı kolaylaşürmak
amaayla elektrik bedellerinin
tahsüatında 3 yeni sisteme ge-
çilmesinin planlandığını söyle-
di. Bu sistemleri "kart, uzaktan
kumanda ve aletli okuma" ola-
rak adlandıran Yıldız, kartlı sa-
yaç sistemi ile uzaktan okuma
yönteminin. önümüzdeki
yıldan itibaren Ankara'da pilot
olarak uygulanmaya başlana-
cağını söyledi. Yıldız, bu sene
sonuna kadar bu elektronik sis-
temlere ilişkin mali portre çı-
kartılacağını belirterek, kartlı
sisteme geçilmesi sırasında sa-
yaçlanndeğişeceğini.ancak "va-
tandaşlann yalmzca bir kere
mağdur olacagını" belirtti.
TEK'ten edinilen verilere
göre elektrik tahsilatına ilişkin
uygulanması planlanan yeni
sistemler şöyle işleyecek.
-Kartlı sistem: Şu anda Fran-
sa, İngiltere, Hollanda, A.B.D
ve bazı Güney Afrika ülkelerin-
de kullanılan.kartlı sayaç, man-
yetik telefon kartlanna benze-
yen, elektronik (chip) kartlarla
çabşacak. Üzerinde her abone
için ayn şifre bulunan kartlann
elektrik ömrü 40-100 yıl arasın-
da değişiyor. Elektronik kart
sahibi olan aboneler, bu kart-
lannı bir merkezde enerjiyle
dbldurduktan sonra (şarj edile-
rek enerji yükleme), sayaca bir
kere takıp çıkartacaklar. Kart.
sayaca takıldığı sırada enerjiyi
sayaca aktaracak, sürekli ola-
rak sayaca takılı kalmayacak.
Kredi kartı ile elektrik bedeli
tahsilatı sistemi, faturalama iş-
lemini ortadan kaldıracak.
Onun yerine, ön ödeme yönte-
mı gelecek. Kullanıcı. ne kadar
elektrik kullanacağını kendisi
helirleyecek. Şu anda araştırma
prototipi aşamasında olan
kartlı sayaç sistemi, ilk olarak
Ankara'da pilot olarak seçilen
bölgelerde uygulanacak. Sis-
tem, yenı aboneler uygulandık-
tan sonra. eski abonelere
yaygınlaştınlacak. Bu aşama-
da. eski aboneler kullandıklan
sayaçlannı değiştirecek.
-Uzaktan kumanda: Bu sis-
temde, konutlardaki elektrik
saatleri, belirli bir çap içinde ka-
lan alanda, bilgisayar
araabğıyla okunabilecek. Oku-
ma yapıldığı anda. fatura kesi-
leceİc ve aboneye gönderilecek.
Böylece tahsilattaki gecikmeler
ve aksakhklar büyük oranda
giderilecek.
-Aletli Okuma: El bilgisayar-
lan, abonenin sayaandan tü-
kettiği elektrik miktannı oku-
yacak. Daha sonra el bilgisa-
yanndaki veriler, ana bilgisaya-
ra verilecek. 24 sat içinde fatura
çıkacak.
ASO Başkanı Özerden sörunlu KITler için "kesin" çözüm
^Buakuıız iflas etsinler...
9
• Sözer Özel, KİTlerin Türk Ticaret Yasası'na tabi kılınarak iflas
edebilir kıhnmasını, böylece verimli olmayan, zarar eden KİTlerin
kendiliğind . ortadan kalkacağı savını ileri sürdü.
dedi. ASO Başkanı Özel, şöyle konuştu:
" KİT'leri iflas edebilir duruma getirmek
lazım.
O zaman oradaki idareci. işçi, me
mur. düzgün çalışamadıklan takdirde bu
işyerinin iflas edeceğıni bılirler "
Özel. böyle bir uygulamaya geçmeden
önce, sermaye gereksinimi olan KIT'lerin
ANKARA (Cumhurhet Bürosu) - Baş-
kentli işadamlan. ekonomık iyileşme için
hükümetin köktenci önlemlere başvur-
masının zorunlu olduğunu savundular.
Ankara Sanayi Odası Başkanı Sözer Özel,
devletin sorunlu KİTlerin yükünden kur-
tulması gerektiğini belirterek, KİTlerin
Türk Ticaret Yasası'na tabi kıhnmasını is-
tedi. Özer, "Böylece. piyasa koşullannda
rekabet edecek KİTlerden, ekonomik ola-
rak başanlı olamayanlar iflas edecektir"
bu gereksiniminın bir defalığına karşılana-
bileceğini söyledi.
Özel. iflas eden KİT'lerdeçalışan kişilere
yeni iş olanaklannın nasıl yaratılacağı ko-
nusundaki soruya, şöyle karşıhk verdi:
"İstihdann açısından da sorun halledilır.
Devlet bir bütçe ayınr, o istihdamı sağlar.
İcap ederse ot yoldurur, ama o parayı öder
işsiz kalanlara. Hiç olmazsa hesap kitap
belli olur. Ayırdığnız bütçeden fâzla bir
yuk ortaya çıkamaz."
Ankara Ticaret Odası Başkanı Çavu-
şoğlu. ASO'nun önerisini gerçekçi bul-
mayarak "Sağlam adamı piyasaya süre-
ceksiniz ki rekabet edebilsin. Öysa KİTler
hasta. Piyasada bir iki adımdan sonra ya
kanserden ya şundan ölürler" dedi.
Konuk
yazar En önemli sorun KTFler
Doç. Dr. HLRŞİTGÜNEŞ
Marmaru Üniversitesi
Öğretim L'yesi
Ödemeler dengesi bilançosu-
nun ^elir-gider pozisyonu da
aynı "biçirnde, geçen yılın ilk
sekiz ayında 1303 milyon do-
lar açık gösterirken bu yıl 870
milyon dolar fazlalık ile ger-
çekleştirilmiştir.
Öte yandan yılın ilk ayların-
da temel olarak dış borç öde-
meleri dolayısıyla fakat özel-
likle MB"nin .sterilizasyon
politikası (yani döviz satarak
piyasaya TL. çekme) nedeniy-
le MB'nin resmi döviz rezerv-
lerinde bir azalış olmuş, fakat
bu sıkıntı bu politikanın terk
edilmesiyle, ihracatın artması.
turizm ve işçi gelirleriyle tek-
rardoğrulmuştur.
Hiç kuşkusuz ekonominin
en önemli sorunlanndan biri
KİTlerin durumuyla ilgilidir.
1992 yıh başında 13 KİTin
100 trilyona yaklaşan açık du-
rumuyla ilgili en önemli adım
Tahkim Yusasf ndaki değişik-
liktir. Bununla beraber. KIT'-
lerin kısa \adeli sorunlanyla
ilgili ikincı önemli olumlu
adım Başbakanlık'tan tasar-
ruf genelgesiyle getirilen istıh-
dam sınırlamasıdır. Y'ine bir
başka adım. koalisyon proto-
kolüne uygun olarak danışma
kurullannın kaldınlmasıdır.
Bu kurullar birçok siyasetçiyi
banndırdığmdan KİTlerin
özerkliğini engelliyordu. An-
cak siyasetçilerın bu kez y öne-
tim kurullanna atanması
özerkliği daha da bozmuştur.
Yılın ilk çeyreğinde K İT fiyat-
ları serbest bırakıldıktan son-
ra ikınci çeyreğinde oldukça
durağangeçmiştir.
Gerek iç dengenin sağlan-
masında gerekse yeni bir bü-
yüme modelınin oluşturulma-
sında bir adım atılmadığı
görülmektedir. Eleştıriler.
(1) ANAF ıktıdarları tara-
fından de\rolunan ekonomi-
nin çok cıddi bir sıkıntisı
olmadığı.
(2) Ekonomide hiçbir ciddi
yapısal önlem alınmadığı.
(3) Çok yakında bir hiper-
stagflasyon gözüktüğü yö-
nünde \ oğunlaşmıştır.
Birincisi. ilk cümle ile ikinci
ve ücüncü cümleler çelışmek-
tedir. Bir sıkıntı yoksa vedeği-
şiın olmadıysa yenı bir sıkıntı
da doğnıaz. Ortada bir abart-
ma. acelecilik ve radikallik
vardır. Görüldüğü kadanyla
ekonomide bir iç denge soru-
nu vardır ve ciddıdir. Ancak
1970'li yıllann temel sorunu
olan dış dengenin kısmen sağ-
landığı söylenebilir. İşte yuka-
rıda da açıklandığı gibi iç
dengenin sağlanması yönün-
de temel bir adım atılmamış-
tır. Bununla beraber bir hi-
perflasyon veya stagflasyon
beklentisi de abartılıdır ve yu-
kanda da anlatıldığı gibi gös-
tergeler o yönde değıldir. Bazı
kesimlerde bir acelecilik var-
dır. Ekonomik dengelerin kı-
sa bir sürede elde edilmesi is-
tenmektedir. Bir ekonomik
iftikrar paketinin sert önlem-
lerle. yani şok etkileriyle
("cold Turkey") makro den-
gelen kurması bu hükümet
tarafından yeğlenmemıştır.
Sonuç olarak yetkililer eko-
nomik dengelerin sağlanması
yönünde yumuşak inişe ve za-
mana bağlanmış bir yaklaşım
üstlenmişlerdir. Bu. yetersiz
görülebilir, ancak henüz ciddi
bir olumsuz değişiklik de ol-
mamıştır.
Ekonomide iç dengenin ku-
rulabilmesi için Türkiye'de
acil birkamu yönetimi formu-
na gereksinim vardır. Bunun
için.
1) Vergi taban, genişletil-
meli, tahsilatlararttınlmalı
2) Kamu harcamalannda
daha ademi merkeziyetçi bir
sistem getirilmeli ve yerel yö-
netımler güçlendirilmeli
3} KİTlerde yönetsel
özerklik sağlanmalı, teknolo-
jilerinin yeniden yapılanmala-
n sağlanmalı. özelleştirmeler
dehızlandınlmalıdır.
4) Kamuda çalışanlann
adedi düşürülmelı. verimlilik-
leri ve dolayısıyla ücretleri
yükseltilmelidir. Elbette orta-
ya artan bir işsizlik çıkabilir.
Ancak bu geçicidir ve işsizlik
sigortasıyla kısmen çözülebi-
lir.
Türkiye'de ekonomik bir
çözülme yoktur. Mevcut den-
geler veya dengesizlikler ken-
di dinamikleriyle sürmekteler.
Elbette bazı önlemleri almak
gereklidir. Ama bunun ne za-
man. ne ölçüde ve ne biçimde
alınacağı da son derece önem-
li bir konudur. Bıldığimiz o ki.
mevcut hükümet böylesi bir
politika uygulamak için en
büyük fırsattır.
PopüfzminParaPoHikası
Obnaz
Artık iyice iman etfim. Türkiye'de iktidaı koltuğunda bir
şeyler var. Kim oraya otursa, lafını şaşırıyor. Neredeyse
geçmişini inkar edecek hallere düşüyor.
Sözüm, ekonomiden sorumlu Bakan Sayın Çiller'e.
öyle açıklamalar yapıyor ki bırakın katılmayı, anlamak
mümkün değil.
Çiller'in son günlerdeki tavrı bir garip. Sanki mesleğini
inkar ediyor. Enflasyonun yeniden hızlanmasının nedeni
terörden, depremden, Türki cumhuriyetlere yapılan yar-
dımlardan kaynaklanan harcamalarmış. Öte yandan Mer-
kez Bankası da başına buyruk polıtikalar izleyerek enflas-
yonun denetimini güçleştiriyormuş.
Laf ola beri gele. Terör, deprem safsatalarını bir yana
koyalım. Üzerinde durmaya değmez.
Daha önemli olan, Sayın Bakanla Merkez Bankası
arasındaki çekişme. Bu, yeni değil. Yılbaşından beri sürü-
yor.
Sorunun kökeninde merkez bankalarının özerk bir ku-
rum olup olmayacağı çekişmesi yatıyor.
Devlet aygıtı içinde, Merkez Bankası gibi önemli ağırkğa
sahip bir kurumun kendi hedeflerini bağlantısız biçimde
belirlemesi ve kovalaması çoğumuza ters gelebilir. Ama
çağdaş eğilim bu yönde.
Bazı ülkelerde merkez bankaları, yasalarla verilen bir
bağımsızlığa ve özerkliğe sahip. Yani siyasi iktidarla mer-
kez bankası arasındaki mesafe, yasalarla, bankayı siyasi
otoriteye bağımlı kılmayacak biçimde tanımlanmış.
Bazı ülkelerde bu tür biryasal çerçeve yok. Ama merkez
bankaları siyasi otoriteyle aralarına bir mesafe koymayı
becerebilmişler. Bizde de Merkez Bankası'nın eğilimi ve
çabaları bu yönde
Birçok ülkede de ne yasal olarak ne de uygulamada
böyle bir bağlantısızlık yok. Para yönetimi, Merkez Ban-
kası aracılığıyla doğrudan siyasal iktidar tarafından yürü-
tülüyor. Sayın Çiller'in istediği de bu.
Siyasi iktidardan mesafeli durma yetkisini yasalardan
almış ya da uygulamada bunu becerebilmiş merkez ban-
kaları, kendi koydukları hedeflere daha kolay ulaşıyorlar.
Hedef genellikle tek. Merkez Bankası'nın en önemli görevi
ulusal paranın değerini korumak. Bu, kuşkusuz parasal
disiplin gerektiriyor. Kendi hedefine göre davranan mer-
kez bankaları parasal disiplini daha rahat sağlıyorlar.
Işin özünde ekonominin reel ve parasal yönetiminde
nesnel hedeflere yönelik bir uyum olup olmaması var.
Böyle bir uyum varsa merkez bankaları özerk olmasa da
büyük bir sorun çıkmıyor.
Ancak siyasi iktidarın ekonomik ufuk çizgisiyle Merkez
Bankası'nın kendisine koyduğu hedef çakışmazsa sorun-
lar doğuyor.
örneğin siyasi iktidar reel kaynaklarr (vergileri) zor-
lamadan popülist bir genişleme öngörürken Merkez Ban-
kası parasal disiplin peşine düşerse işler karışıyor.
Burada iki olasılık var: Merkez Bankası bağımsız ise bu
tür genişlemenin yaratacağı açık finansmanı üstlenmiyor.
Bunun likidite darlığı, artan borçlanma, faiz oranının yük-
selmesi vb. gibi siyasal iktidarın popülist emellerine ters
düsen, onu enge.leyen pek çok sonucu var. Ama siyasi ik-
tidarı hedeflerini belirlerken gerçekçi ve nesnel olmaya
zorlayan etkisi de söz konusu.
Merkez Bankası'nın siyasi iktidarın emrinde olduğu du-
rumda ise banka, popülist genişlemeyi finanse etmek zo-
runda kalıyor. Parasal disiplin kayboluyor, enflasyon hız-
lanıyor, paranın değeri düşüyor. Siyasi iktidar popüliz-
min bir atımlık desteğinden yararlanırken Merkez Bankası
hedeflerinden sapıyor.
Bizdeki durum, daha çok ikinci türde. Çekişme de bura-
dan kaynaklanıyor. Siyasi iktidar yıl başından bu yana enf-
lasyonu yavaşlatacak mali politika uygulamasına ya-
naşmıyor. Tersine, kimseden almadan herkese verme
hastalığını sürdürüyor. Sayın Çiller de bu ucuz popülizmi
finanse etmekte sorun çıkarttığı için TC Merkez Bankası'-
na kızıyor.
Kızmakta haksız. Zira Saracoğlu popülizmin başta ikti-
dar olmak üzere kimseye yar olmayacağını daha iyi bili-
yor. Kamu finansmanını düzeltin diye ısrar ediyor.
Saracoğlu'nun da bir saflığı var gibi. Para konularında
önemli bilgi birikimine rağmen popülizmin para politikası
olmayacağını kavrayamıyor. Boşuna direniyor.
tartışmasız!... TYT BANK'ın faiz oranları
şimdi daha yüksek. Hemen
TYT BANK'a gelin... Size
en yüksek kazancı sağlayacak
faiz alternatiflerini görüşün.
>• Vadesiz
• 1 ay vadeli
• 3 ay vadeli
• 6 ay vadeli
• 1 yıl vadeli
50 mHyona
kadar
% 10
%60
%72.5
%74.5
%77
3'er aylık ek gelirleriniz:
6 ay vadeli
1 yıl vadeli
{} avda tx> fou oaemMI
%69
%70
50 milyon ve
û»tü
%10
%62
%74.5
%76.5
%79
%71
%72
B A
TÜRKİYE TURİZM YAT1R1M ve DIŞ TİCARET BANKASI A.S.
TVT IAMK Hatbty*: CX-nhjrryet Cad 301 HarDıveTSTANfiUL
TEu 234 51 60 (10 hoi; 231 50 27
TYT I A N K Numotmaniy*: Nutoosmanıye Cod 94 Coâaloğlu;ıSTANBUL
TEL 512 86 44 46
TVT IANK Kapaltçarvı: Sandal Bedesierıı Sh 14 Kapahçary/ISTANeuL
TEL 511 29 91
TTT IANK Ankara: Cınnah Cad Goreme Sk Nazmı Bey İş Merkezı 112
KovoKlıde-e^NKAlîA TEL 127 2" 70 72
TTT IANK Antalya: Cumhurıyet Cad 70/A ANTALYA
TEL M 75 3E [4 l-at)
TYT IANK bmlr: Cumhuriyet Bulvarı 9?-A Alsar-cakiZMIR
TEL 13 53 54